• Sonuç bulunamadı

3.2. TÜRKİYE’DE AMERİKAN PROPAGANDASININ ARAÇLARI….112

3.3.5. Sinema

Sinema, ilk etapta fotoğraf karelerinin arka arkaya gösterilmesiyle başlamıştır. Sessiz olması, maliyeti yüksek olması ve izleyici kesimini arttırmak için teknolojik gelişime ihtiyaç duyulmuştur. İlk sinema gösterimleri halka değil de elit bir zümreye karşı etki doğuran sanat olduğu için ilk etapta insanları güldüren , eğlendirici bir araç olarak görülmüştür. Bazen de tarihe not düşmek amaçlı belgesel nitelikle senaryosuz, naturel çekimler yapılarak belge niyetine kullanılmıştır.

1914 yılında Rusların Ayestefanos’da (Yeşilköy) yaptıkları abidenin Fuat Uzkınay tarafından filme alınması Türk sinema tarihinde ilk film olarak bilinir.233 Sinemanın propaganda amacıyla kullanılması I. Dünya Savaşı’nda Alman Ordu Film Endüstrisi’nin kurulması ile ve bu sistemin Türk Ordusunda ordu film merkezi kurularak devam etmesi, Ordu, sinema ve propaganda kavramlarını bu dönemde bir araya getirmiştir. Fakat sinemanın propaganda amaçlı kullanılmasının en güzel örnekleri Alman Propaganda Bakanı Goebbels’in Alman Film Endüstrisini kurması ile başlar. Goebbels, Hitler ve Nazi propagandası yapan, belgesel ve senaryolu filmler yaptırmış, kurduğu sinema şirketleriyle bütün Avrupa’da etkin olan sinema ağı kurmuştur. ABD’de gösterilen bu filmlerin amacı ABD’deki Alman halkını etkilemek olmuştur.234 ABD sineması, propaganda amaçlı kullanılmasına rağmen askeri propaganda alanına o yıllarda Hollywood’u çekememiştir. II. Dünya Savaşı yıllarında Hollywood film yapımcılarının ve finansörlerinin hemen hemen hepsinin İngiliz ve Yahudi olması Hollywood’un müttefikleri desteklemesinde büyük bir etken olsa da çoğunlukla kar amaçlı olan sinema sektörü ve yapımcıların bağımsız fikirli sanatçı kişilikleri olması, aşk, hüzün, komedi gibi insani duygulara yönelik

232 Türkiye’de devam eden ABD karşıtlığına örnek afiş, http://www.kureselbarisveadalet.org, bknz. Ek: 33

233 Levon Panos Dabağyan, Zaman Tünelinde Her Yönleriyle Sinema Dünyası, IQ Yayıncılık, İstanbul, 2004, s.22.

234 Sezer Akarcalı, a.g.e., s.98.

filmlerin çok gişe yapması Hollywood’un askeri propaganda filmleri yapmamasında büyük etken olmuştur. Amerikan Haber Alma Teşkilatı ve Pentagon’un Hollywood’a el atması bazı film senaryolarını desteklemesi, askeri ve hükümet argümanlarını kullandırması ile durum yavaş yavaş değişmiş II. Dünya Savaşı’nın sonlarına doğru Alman karşıtı birkaç film gösterime girmiştir.235 Hollywood, Amerikan propaganda tarihinde hep tartışma konusu olmuştur. Amerikan propaganda filmlerinin yanı sıra Amerikan aleyhtarı filmlerin de çekildiği bir yer olarak özellikle komünizmle mücadele adına faaliyetlerde bulunan senatör McCarthy tarafından çok eleştirilmiştir. McCarthy, Hollywood’un Sovyet propaganda merkezi olduğunu iddia etmiş, ancak Hollywood ABD propagandasının merkezi olma özelliğini hiçbir zaman değiştirmemiştir.

Türkiye’de Amerikan filmleri, Amerikan propagandasının birer örnekleri olarak karşımıza çıkarken Hollywood’un siyasi ve askeri propaganda dışında kültür emperyalizmi gibi bir misyonu olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle Hollywood yapımı olan “Çirkin Amerikalı” gibi filmlerin siyasi ve askeri propagandadan çok kültür propagandası yaptığı Amerikan Gizli Servisi’nin (CIA) ne kadar güçlü olduğunu göstermekten geri durmayarak, ABD’li bir elçiyi yererken, yüksek Amerikan değerlerinden taviz vermeyen yanı dikkate değerdir.

Türkiye’deki Amerikan sineması ise izleyici profiline göre duygusal ve macera olarak iki kategoriye ayrılır. Türkiye’de her iki türde filmlerde aynı anda vizyona girmişlerdir.

Türkiye’de, Sovyet filmleri, dünyada olduğu gibi pek rağbet görmemesinin asıl nedeni hükümet engellemelerinden daha çok Sovyet film üreticilerinin yalın propaganda yapmasıdır. Düşük kalitede “kaba” propaganda filmleri olmasıdır.

SSCB’nin dolduramadığı bu alanı ABD’li film üreticileri içerisinde Amerikan propagandasının saklı olduğu komünist içerikli filmler yapmışlardır. Komünist propagandayı bölmek amacını taşıyan filmlerin çoğu ABD sinemacılığının tarafsızlığını kanıtlamak adına yapılan filmler olduğu gibi Hollywood tarafından çekilen komünist filmlerin, komünizmin çelişkilerini ve yaşanacak fikirsel

235 A.g.e., ss.250-257.

farklılıkları anlatması sol görüşlü insanlar arasında fikir ayrılıklarına ve tartışmalara sebep olması için kullanılmıştır.

Türk Sineması, Amerikan propagandası içeriği olan bir çok film çekmesine rağmen zaman zaman sosyalist propaganda yapan filmler de çekmiştir. Bu filmler, çoğu zaman hükümetlerce yasaklanmasına rağmen Türk sinema tarihinde yerini almıştır. Yılmaz Güney ve Tarık Akan gibi isimler, sol görüşlü filmleri nedeniyle yargılanmıştır. Yılmaz Güney’in kovboy filmlerini Türk sinemasına taşıyan isim olması ve Tarık Akan’ın batı tarzı aşk filmlerin ideal jönü olması bu çelişkiyi ortaya koyan diğer bir durumdur. “Yeşilçam” kısıtlı bütçesine rağmen bu dönemde bir çok tarihi ve güncel film yapmıştır. Bu filmlerin büyük bir çoğunluğu ise Türkiye’deki sosyal yapıyı dejenere eden filmler olması teknolojik desteğin Avrupa, ABD’li sinema şirketlerinden alması açısından ne kadar milli oldukları ne kadar ABD propagandası yapmadıkları şüphelidir. Türkiye’de yayınlanan Amerikan ahlak dışı filmler Türk sinemacıları tarafından da yapılmıştır. Ahlaki değerlerin zayıflaması yoluyla ülkelerin milli direncini kırmak istemiştir.236 Özellikle “Çirkin Amerikalı”, gibi yapımlarla Amerikan karşıtlığının deşarj olması amaçlanırken, “Dallas” vb diziler ile ahlaki açıdan çöküntü hedeflenmektedir.237

Amerikan Film Sektörü filmlere finansman ve ekipman desteğini CIA ve Pentagondan aldığı bu nedenle bağımsız senaristlerin senaryolarının CIA veya Pentagon tarafından değiştirildiği yada yayınlanmasına izin verilmediğini ayrıca Hollywood’da CIA ve Pentagon yetkililerinin bizzat elemanları veya onlar adına çalışan eleştirmenlerin olduğu bilinmektedir. Bu nedenle bir çok film senaryosundaki Amerikan karşıtlığı söylemlerin çıkarıldığı ABD’de ve dünyada yayınlanan bir çok filmin CIA ve Pentagon soruşturmasından geçtiği bilinmektedir.238 Türkiye’de yayınlanan sinema filmleri ve “Yeşilçam” yapımı olan Türk sinema filmlerinin devlet kontrolünden geçmediği söylenemez.

Hükümetlerin çıkardığı basın yayın kanununda “sansür” olgusunun yer almasının yanı sıra çıkarılan “milli ahlak ve değerlere saygı” adı altında sansür

236 Levon Panos Dabağyan, a.g.e., ss.171-275.

237 A.g.e., s.350.

238 David L. Robb, Hollywood Operasyonları, Güncel Yayıncılık, İstanbul, 2005,ss. 29-49.

müessesesi işletilmiştir. Soğuk Savaş’ın başlama evresi olan II. Dünya Savaşı’nın sonlarında Türkiye’de etkin olan Alman sinema filmlerine ve Sovyet sinema filmlerine 23 Ağustos 1945’de Tek Parti Hükümeti CHP el koymuş ve bu filmlerin bir daha yayınlanmasını engellemek için filmleri imha etmiştir.239 Bu tarihten sonra Türk filmleri ve yabancı filmler SSCB karşıtı filmler olmuş ancak Türk filmlerindeki tarihi temalar sıkça yayınlanan ve bir dönem uzun soluklu çekilen Türk tarihi filmleri Türklük propagandasından daha çok Türkiye’nin tarihi düşmanı olan Rusya’yı hatırlatmak tarihi kini kullanmak amacını taşımaktaydı.

Türkiye’de sinema bu dönemde yabancı özellikle de Amerikan yapımı filmlerin revaçta olduğu her 10 filmden en az 8’inin Hollywood yapımı olduğu görülmektedir.240

Türkiye’deki ABD propagandası Türkiye’de Amerikan değerlerini empoze etmenin yanı sıra Amerikan karşıtlığını deşarj etmek ve kültür emperyalizmi ile Amerikan kültürünü yayabilmek amacının yanında milli ve manevi değerleri yıkarak Türkiye’de emperyal düzeni kurmayı amaçlamıştır.

3.4. TÜRKİYE’NİN SİYASİ, ASKERİ VE EKONOMİK YAŞAMINA