• Sonuç bulunamadı

25. Yunanistan’da cinsiyete göre öğrencilerin dağılımı (kamu ve özel sektör okulları)

4.1 Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar

4.1.6 İspanya

4.1.6.1.2 Süregelen Tartışma

Eğitimin Kalitesine ilişkin Organik Yasa 23 Aralık 2002 tarihinde kabul edilmiştir. Bu yasanın 2007-2008 eğitim öğretim yılına kadar kademe kademe hayata geçirilmesi planlanmıştır. Yakın zamanda yapılan genel seçimlerin ardından

Hükümet değişmiştir. Yeni oluşturulan Hükümetin niyeti Parlamento’yu önümüzdeki aylarda bu Yasasın içeriğinde bir takım değişiklikler yapmaya çağırmaktır.

Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasada devlet tarafından finanse edilen tüm okulların eğitimdeki adaletsizlikleri gidermek için gerekli tüm kaynaklara sahip olmaları gerektiği gerçeği özellikle vurgulanmıştır (eurydice.org).

Öğretmen öğrenci oranının 25’e yakın olduğu öğretim kurumlarında İlköğretim kademesinde sınıf başına düşen öğrenci sayısının düşürülmesi gereği üzerinde özellikle durulmaktadır (Ülke ortalaması 19.4 civarındadır).

Aynı şekilde İspanya’ya gelen göçmenlerin sayılarının artmasından kaynaklanan İlköğretim kademesindeki göçmen nüfus artışını hesaba katarak, Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasada eğitimden sorumlu Yetkililerinin yabancı ülkelerden gelen öğrencilerin, özellikle de zorunlu eğitim yaşında olanların, eğitim sistemine dahil edilmesinden yana tutum takınmaları gerektiği belirtilmiştir.

4.1.6.1.3 Özel Yasal Çerçeve

1985 tarihli Eğitim Hakkına ilişkin Organik Yasa (LODE), 1990 tarihli Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasa (LOGSE), 1995 tarihli Eğitim Kurumların İştiraki, Değerlendirilmesi ve İdaresine ilişkin Organik Yasa (LOPEG) ve 2002 tarihli Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasa (LOCE) genel olarak İspanyol eğitim sisteminin ve dolayısıyla da İlköğretimin temel yasal çerçevesini oluşturmaktadır.

Eğitim kurumlarının örgütlenmesi ve yönetimine ilişkin hususları düzenleyen 1985 tarihli Eğitim Hakkına ilişkin Organik Yasa (LODE) ve 1995 tarihli Eğitim Kurumların İştiraki, Değerlendirilmesi ve İdaresine ilişkin Organik Yasa (LOPEG) her bir Özerk İdarenin koyduğu bir dizi özel yönetmelikle (Educación Infantil ve İlköğretim okulları ve bunların yasal gelişimi için hazırlanan organik yönetmelikler gibi) tamamlanmıştır.

1990 tarihli Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasa (LOGSE) tarafından oluşturulan yasal çerçeve tüm ülke genelinde İlköğretim için Minimum Ana Eğitim Programı Kararnamesiyle ve kurumlar için asgari gereklilikleri belirleyen Kraliyet Kararnamesiyle tamamlanmıştır. Bu yasal dayanaktan hareketle farklı Özerk İdareler kendi bölgeleri için bir program oluşturmuşlardır.

Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasa bu eğitim kademesinde bazı konu alanlarının amaçlarını ve isimlerini değiştirerek tüm ülke için ortak bir ana eğitim programı belirler. 27 Haziran 2003 tarihli ve 830 sayılı Kraliyet Kararnamesinde yeni programın uygulama planına yer verilmiştir. Eğitimin yeni örgütlenme modeli ülke genelinde İlköğretimin birinci kademesinin 1. yılı için 2004-2005 eğitim öğretim yılında; 2., 3. ve 5. yılları için 2005-2006 eğitim öğretim yılında; ve 4. ve 6. yıllar için de 2006-2007 eğitim öğretim yılında oluşturulacaktır. Aynı zamanda Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasa tarafından düzenlenen ana eğitim programı Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasada ortaya konulan ana eğitim programıyla kademeli olarak değiştirilecektir.

4.1.6.1.4 Genel Amaçlar

1990 tarihli Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasaya göre İlköğretimin amacı erkek ve kız çocuklarının sosyalleşmesine yardımcı olmak, temel genel kültür bilgisi edinebilmelerine fırsat sağlayacak bir genel kültür eğitimi sunmak, sözel ifade yeteneğinin yanı sıra okuma, yazma ve aritmetik becerileri kazanmalarını ve kendi çevrelerinde giderek artan bir bağımsızlık geliştirmelerini sağlamaktır.

İlköğretim çocuklarda şu becerilerin gelişmesine katkı sağlar: hem İspanyolca’yı hem de Özerk İdarelerinde İspanyolca’nın yanında kullanılan resmi dili doğru kullanmak; yabancı bir dilde basit mesajlar üretmek, üretilenleri anlamak; günlük hayatlarında basit aritmetik işlemleri ve temel mantıksal işlemleri yapabilmek; aileleri ve ev ortamlarının yanı sıra yaşadıkları sosyal çevre içerisinde kendi ayakları üzerinde durabilme yeteneğini kazanmak; yaşamın ve insan

ilişkilerinin özünde yatan temel değerleri anlamak; farklı sanatsal ifade ve betimleme yollarını kullanabilmek; en yakın fiziksel, sosyal ve kültürel çevrelerinin temel özelliklerini ve bunları etkileme olanaklarının farkında olmak; bedenlerinin temizliğine ve sağlığına, doğayı ve çevrelerini korumaya önem vermek; kişisel gelişimlerini desteklemek amacıyla beden eğitiminden ve spordan faydalanmak.

Bu beceriler birbirleriyle bağlantılı olup aynı şekilde Educación Infantil’de edinilen kabiliyetlerin devamı ve önlerinde kendilerini bekleyen Educación Secundaria Obligatoria’da edinecekleri kabiliyetlerin temeli niteliğindedirler.

Aynı şekilde 2002 tarihli Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasa’da (LOCE), İlköğretimin amaçları içerisinde, öğrencilerin bir arada barış içerisinde yaşama, onları bekleyen Educación Secundaria için iyi çalışma ve hazırlanma alışkanlıkları edinmelerine yardımcı olması şartı konulmuştur. Ayrıca Yasa’da bu öğretim kademesinin öğrenme sürecinde çalışkanlık ve sorumluluk gibi alışkanlıkların yanı sıra öğrenmeye meraklı olma ve ilgi duyma gibi alışkanlıkların da edinilmesine ve böylelikle öğrencilerin kendilerine verilen ödevleri doğru bir şekilde yapmanın verdiği tatmin duygusunun farkına varabilmesine katkı sağlaması; kişisel inisiyatif ve ekip çalışması alışkanlıklarını geliştirmesi; kendine güven duygusunu, eleştirel bakışı, yaratıcılığı ve kişisel inisiyatifi arttırarak öğrencilerde girişimci bir ruh geliştirmesi; son olarak da öğrenme sürecinde bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanma konusunda her zaman öncü olması gerektiği belirtilmektedir.

1990 tarihli Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasaya göre (LOGSE), öğretim toplam altı konu alanı etrafında düzenlenmiştir: Doğal, Sosyal ve Kültürel Çevre; Sanat Eğitimi; Beden Eğitimi; İspanyol Dili ve Edebiyatı; İlgili İdari Bölgenin İkinci Resmi dili ve edebiyatı; Yabancı Diller ve Matematik.

Her konu alanı için genel amaçlar, içerikler ve değerlendirme kriterleri belirlenmiştir. İçerikler bloklar halinde düzenlenir ve amaçlar kısmında hedeflenen kabiliyetlerin geliştirilmesi açısından uygun içerikleri kapsayan ünitelerden oluşurlar.

Doğal, Sosyal ve Kültürel Çevrelerle ilgili alan bu kademedeki öğrencilerin eğitim açısından kat edecekleri ilerlemenin ana çizgisini belirler. Amaç öğrencilerin kendi yaşantılarından toplumsal olarak paylaşılan yaşantılara doğru ilerleme katetmesidir (eurydice.org).

Sanat Eğitimi resim, müzik ve drama gibi çeşitli ifade ve temsil türlerini içerir; amaç bu dersler sayesinde çocukların hem dış dünyanın gerçekliğinin çeşitli yönlerine, hem de kendi iç dünyalarına aşinalık kazanmalarını, bunları ifade edebilmelerini ve karşı tarafa aktarabilmelerini sağlamaktır.

Diğer taraftan Beden Eğitimi bir taraftan öğrencilerin devinişsel kabiliyetlerini kusursuzlaştıran araçsal yatkınlıklar ve kabiliyetler geliştirilmesi için uğraşırken diğer taraftan da başlı başına bir kavram olarak eylemin amacının, anlamının ve etkilerinin üzerinde düşünülmesini sağlamaya çalışır.

İspanyol Dili ve, şayet varsa Özerk İdarenin ikinci resmi dili ve Edebiyatı alanında verilen eğitim dilin, iletişimin ve temsilin çeşitli işlevlerini içermelidir; dili kendisinin ve başkalarının nasıl kullandığını öğrenme olanağı sunmalıdır. Ayrıca öğrencileri dilin işlevselliğinin bir ifadesi olan edebi metinlere karşı aşinalığını arttırmalıdır.

Yabancı Diller alanında verilen eğitimin amacı herhangi bir yabancı dili öğretmek değil, o dilde nasıl iletişim kurulacağını öğretmektir. Bu açıdan, amaç öğretme-öğrenme süreci içerisinde dört yetenek (okuma, yazma, dinleme ve konuşma) arasında bir denge kurmaktır. Bu yüzden, gerçekliğin farklı algılanış yollarını öğrendikleri ölçüde, öğrencilerin kültürel dünyaları da gelişecek, hoşgörü gibi tutumların gelişmesine de vesile olacaktır.

Matematik alanında verilen eğitim temel zihinsel becerilerin öğretilmesinde temel niteliğinde bir rol, öğrencilerin günlük hayatlarında karşılaştıkları problemlerin çözümünde işlevsel bir rol, ve diğer derslerle ilgili konuların anlaşılmasında temel teşkil etmesi açısından da araçsal bir rol oynar.

Din dersleri kurumlar için zorunlu öğrenciler için isteğe bağlıdır. Velilerinin rızasıyla din dersleri almayan öğrenciler sosyal ve kültürel hayatın farklı alanları incelemeyi ve anlamayı hedefleyen alternatif faaliyetlere katılırlar.

LOCE ile bazı konu alanlarının isimleri değiştirilmiştir. Buna göre Doğal, Sosyal ve Kültürel Çevre konu alanının ismi Fen, Coğrafya ve Tarih olarak ve Din konu alanının ismi de Toplum, Kültür ve Din olarak değiştirilmiştir. Toplum, Kültür ve Din konu alanı iki seçeneklidir: Bunlar öğretimine Devlet ile imzalanan anlaşmalarla izin verilen ve düzenlenen dinler arasından velilerin ya da, şayet söz konusu olursa, bizzat öğrenci tarafından seçilen itikada uygun olarak “belirli bir dine ait ya da genel” din dersi seçenekleridir (eurydice.org).

LOCE uyarınca İlköğretim için ülke genelinde uygulamaya konulan yeni program her alan ve her kademe için özel bazı amaçlara uygun olarak yapılandırılmıştır. Bu özel amaçlar araçsal, dilsel, bilimsel, teknolojik, estetik özellikler ve öğrencilerin tüm dünyada geçerli bir eğitim almasında referans noktası olacak değerler taşıyan müfredatlar içermektedir. Aynı şekilde, müfredat okumayı ve okuma alışkanlığını teşvik edici faaliyetler içermelidir.

4.1.6.2 Coğrafi Erişilebilirlik

1978 İspanyol Anayasası eğitim hakkını kamu yetkililerinin tüm vatandaşlarına sağlaması gereken temel haklardan birisi olarak tanımlamaktadır. 1985 tarihli Eğitim Hakkına ilişkin Organik Yasada (LODE), 1990 tarihli Eğitim Sisteminin Genel Örgütlenmesine ilişkin Organik Yasada (LOGSE), ve 2002 tarihli Eğitim Kalitesine ilişkin Organik Yasada (LOCE) ilgili bölgelerde vatandaşlara verilecek ücretsiz eğitimin programlanmasının eğitim hakkının gerektiği gibi her bireye ulaşacak şekilde yapılması şart koşulmuştur.

Kentsel alanlarda, giderek azalan doğum oranı eğitim hizmetlerinin, kaynakların en rasyonel şekilde kullanılmasını sağlayacak şekilde planlanabilmesini de beraberinde getirmiştir. Okul nüfusunun yıldan yıla azalmasına rağmen (her ne kadar 1999’ten beri doğum oranında hafif bir artış fark edilse de; şehirler arasındaki

göç (yeni çevreler ve şehrin tarihsel bölgelerinden uzaklaşış) ve bazı kentlerde sanayi ya da yerleşim bölgelerinde görülen yeni yerleşmeler beraberinde yeni okulların açılmasını getirmektedir (eurydice.org).

LOGSE’de ayrıca herhangi bir eğitim kurumuna düzenli olarak devam edemeyen öğrencilerin eğitim hakkını güvence altına almak için, uygun bir uzaktan eğitim sisteminin geliştirilmesi gerektiğine işaret edilmektedir.

Özerk İdareler, gerektiğinde, özel sosyal ve demografik ya da akademik özellikler taşıyan bölgelere gerektiği gibi hizmet verebilmek için İlköğretim üniteleri açmaya ya da kapatmaya yetkilidir. Kırsal alanlarla ilgili olarak da iki örgütsel model söz konusudur. Bunlardan birincisi öğrencilerin daha yüksek nüfus oranına sahip komşu belediyelere günü birlik taşınması ve ikincisi de öğrencilerin kendi bölgeleri içerisinde kalması ve öğretmenlerin bir eğitim kurumundan diğerine dolaşması. LOCE’de altı çizilen bir nokta Eğitimden sorumlu yetkililerin gerekli malzeme kaynaklarının ve öğretmenlerin tedariki suretiyle özellikle kırsal kesimlerde bireylere kaliteli bir eğitim alma haklarını teslim etmeleri gerektiğidir.

Daha seyrek nüfuslu alanlarda öğrencilerin okula devam edebilmelerini sağlamak için alınabilecek diğer önlemler arasında, özellikle okulla evi arasında 3 kilometreden fazla mesafe olan öğrenciler için, ücretsiz okul servisleri ve esnek okul ringleri oluşturulması gelmektedir (eurydice.org).

Özel nedenlerden dolayı, yukarıda sayılan önlemler yardımıyla öğrencilerin eğitim ihtiyaçların karşılanamaması halinde, Eğitimden sorumlu yetkililer öğrenciler için Okul-Evler ve Yatılı okullar açabilir. Yatılı okul masrafları ancak öğrencilerin ailevi koşullar ya da ulaşım nedenlerinden ötürü normal koşullar altında okula dışarıdan devam edememesi halinde karşılanır. Her ne olursa olsun öğrencilerin hafta sonları ve tatiller esnasında evlerine gidebilmesi sağlanmalıdır.