• Sonuç bulunamadı

1.5. Okuma Yazma Öncesi Kazanılması Gereken Temel Beceriler

1.5.3. Sözcük Farkındalığı

1.5.3.1. Sözcük Farkındalığının Desteklenmes

Yazı farkındalığını geliştirmek için çocuklara çeşitli yazıları tanıtmalı ve yazının bilgi iletişiminde kullanıldığının anlamaları sağlanmalıdır. Çocuklar bunu, anladıklarını sözcükleri göstererek belirtmektedirler(Ehri,Sweet,1991;Akt:Sodermen vd.,2002:46).

Çocukların, yazı dilini anlamaları, dilin öğelerinin farkında olmalarını sağlamaktadır. Bir metindeki ilişkileri belirleyen sesler, semboller ve farklı türde sözcükler arasında belirli kurallar bulunmaktadır. Çocuklar dil bilimindeki üst düzey (metalinguistic) bir farkındalık kazandıkça dilin yapısını çözmeye başlamaktadırlar. Çocuklar sözcüklerin cümleleri oluşturduğunu belli belirsiz olarak anlayabilmektedirler; ancak cümleleri bir sayfada gördüğünde “sözcük” kavramı onlar için daha da açık hale gelmektedir (Bodrova ve Leong,2007:121).

Çocuklar kitaplardaki yazılarla karşılaştıklarında ve hikâyedeki sıralamayı incelediklerinde yazı farkındalığı ile bilgileri anlamaya başlamaktadırlar. Yazıdaki kodlamaları ve daha ileriki zamanlarda öğrenecekleri çoğu şeyi henüz öğrenmemişlerdir. Bu kodlamaları basit şekilde anlatmanın ve sözcüğü açıklamaya çalışmanın yararı olmamaktadır. Çünkü çocuk için bunlar çok karmaşıktır. Okul öncesi yıllardaki sesli kitap okuma ile çocukların yazıdaki anlamları ve yazıdaki bazı şeyleri bulmaya çalışması, okuryazarlık öğrenmeye başladıklarında onlara çok fayda sağlamaktadır. Çocuklar bu yolla yazı hakkındaki pek çok şeyi öğrenmektedirler (Clay,2000:5-6).

Sözcüklerin farklı özellikleri vardır. Bazı sözcükler daha kısa bazı sözcükler ise daha uzundur. Çocuklara uzun bir satır verilmesi yerine sözcük ve harflerin verilmesi daha anlaşılır olmaktadır. Çocuk için yazıdaki kodlamaların kurallarını anlamak çok zor olmaktadır. Bir sayfa ile meşgul olma ve bunun alışkanlık haline gelmesi çocuk için çok daha kolay olduğunu ifade etmektedir(Clay,2000:6).

Çocukların kitaplar yoluyla, yazı ve sözcükleri kavramaları kolaylaşmaktadır. Kitaplar aracılığıyla, sözcüklerin harflerden, cümlelerin ise sözcüklerden oluştuğunu; kısa ve uzun kelimeleri ve noktalama işaretlerini öğrenmektedirler. Ayrıca, çocuklar yetişkinin okumasını model alarak, okuyormuş gibi yapmaktadırlar.Öğretmenler ayrıca çocukların sözcüğü kavramasını değerlendirmek için okuyormuş gibi yapılan okumaları takip etmelidir. Parmakla okumayı yapan çocuklar, yazıdaki sözcükleri fark etmeye başlarlar. Çocuklar söylenen sözcüklere ve işaretlere dikkat ederler. Çocuklar bildikleri sözcüğü bulabilir ve yazıyı parmaklarıyla takip edebilirler. Öğretmenler çocukları ilgi ve ihtiyaçlarına yönelik kitapları seçmelidir. Kitap okuma, yazı farkındalığının gelişimi için ilk temeldir (Clay,1993b; Griffith vd.,2008:130McGee ve Morrow,2005:50-51; Morris vd., 2003).

Çocuğun yazılı dildeki sesleri ve sözcükleri birbirinden ayrı olarak duyması yazılı dildeki harf ve sözcük farkındalığının gelişimi için gerekmektedir. Çocuk yazılı dilin sembollerini kavramalıdır.Okul öncesi dönemde sesli kitap okuma sırasında büyük kitaplar kullanılarak sözcükler kavratılabilmektedir(Adams,1990;Akt:Soderman vd., 2005 : 38 , Griffith vd.,2008:73).

Okul öncesi dönemde bir sınıfa girildiğinde yazılar hemen göze çarpmalıdır. Sınıfta etiketler, listeler, tablolar, kitaplar, dikte edilen hikayeler, şarkılar, fotoğraflar ve manşetler bulunmalıdır. Evcilik köşesine (housekeeping area) çocuklar günlük yaşamlarında çevrelerinde gördükleri yazılar yerleştirilebilir. Örneğin, telefon rehberleri, yiyecek kutuları, gelen postalar ve yiyecek menüleri vb. Evcilik köşesi çeşitli araçlar için yeniden düzenlenebilir. Örneğin, veteriner ofisi, magazin ve poster merkezi olarak kullanılabilir. Buna ek olarak reçete, faturalar vb. konulabilir. Ayrıca hayvan yiyecekleri, hayvan bakımı vb. Köşeler ise bu tip yazılarla zenginleştirilebilir(Makin, 2003;Roskos ve Neuman, 2001; Yaden, Rowe ve MacGillivray, 2000;Akt: Griffith, Beach, Ruan ve Dunn, 2008:17; Soderman vd.,2005:62).

Çocukların çevrelerinde işlevsel (amaçlı), çevresel yazılar vardır. Fonksiyonel yazı, özel ortamlarda ve etkinliklerde kullanır(Christe, Enz ve Vukelich,2003,Akt: Griffith vd., 2008:17). İşlevsel yazının günlük yaşamda farklı amaçlarla nasıl kullanıldığını gösterir. Örneğin, kütüphanede ve duvarlardaki etiketlenmiş materyaller,

raflar, alfabe kartları, posterler, hikayelerdeki yazılar işlevsel yazılardır(Griffith vd., 2008:17).

Sesli kitap okuma yaparken sözcük bilgisini geliştirmek için dikkat edilmesi gereken şeyler:

1.Kitabın nasıl tutulması gerektiği gösterilir.

2.Kitabın ön ve arka kapağını tanıtılır ve bunlar hakkında konuşulur.

3.Başlığı tahmin etmelerini istenir. Daha sonra başlığı gösterin ve başlık hakkında konuşulur.

4.Kapaktaki resimler hakkında konuşulur ve çocuklardan hikâyenin ne ile ilgili olabileceğini tahmin etmelerini istenir.

5.Kitabın yazarını ve resimleyen kişi ile ilgili konuşun ve yazılı olduğu yeri gösterilir.

6.Hikayeden bazı sözcükleri(çocukların tanıdıkları, çok tekrar eden ve bilmedikleri sözcükleri) seçilir ve onları bir karta yazarak onlar hakkında konuşulur(Reading Rockets,2006;Akt: Lassonde,2008:48-49).

Sesli okuma esnasında;

1.Okuma yaparken okunulan yazılar parmakla takip edilir. Okumanın hangi tarafa doğru yapıldığı(Soldan-sağa ve üstten-aşağıya) gösterilir.

2.Hikâyedeki sözcükler çocuğa işaret edilmeli ve sorulmalıdır. Çocuklara yuvarlak içine aldırılmalıdır(Öğretmen çocuktan bir sözcüğü göstermesini istediğinde çocuk sözcüğü gösteremezse öğretmen hemen göstermelidir).

3.Okunulan sözcüklerle ilgili açıklamalar yapılır.

4.Çocukların, hikayedeki bazı sözcükleri bulmaları istenir

5.Yazıları okuyarak hikayenin nasıl okuduğunuz hakkında konuşulur.

6.Yazı kavramları (harf, sözcük, cümle ve noktalama işaretleri vb.) hakkında konuşulur.

7.Çocuklar hikâyedeki bir sözcük ile karttaki sözcüğü eşleştirebilmelidir(Çocuk sözcüğü gösteremezse basit eşleştirmelere ihtiyacı var demektir). Eğer sözcük başka yerlerde de varsa onları da göstermesi istenmelidir. Bu görev diğer sözcüklerle birkaç defa tekrar edilmelidir.

8.Çocuklar hikâyedeki benzer cümleleri eşleştirebilmelidir. Bu çalışma diğer cümlelerle tekrar edilmelidir.

9. Sözcük kartları hazırlanarak heceleri anlamaları için harfler verilmelidir. Sözcükteki harfler ayrılmalıdır. İlk olarak kendi isimleri kullanılabilir. Çocuk, harf ve sözcük arasındaki farklılığı anlamalıdır. Bu diğer sözcüklerle de tekrar edilmelidir.

10.Çocuk hikayedeki kendi ismiyle benzer harflerin hepsini gösterebilmelidir Seçilen sözcükleri aramaları için çocuklar teşvik edilir.

11. Hikâyeyi zaman zaman yarıda kesilerek, bundan sonra gelişebilecek olaylar hakkında konuşmaları istenir (Reading Rockets,2006:Akt:Lassonde,2008:49-51;; Vacca vd., 2006:113).

Sesli okumanın erken okuma-yazma gelişimine çok büyük katkısı vardır. Bu etkinliklerden çocuklar sadece dinleme becerilerini değil aynı zamanda yeni kavramlar ve yeni sözcükler öğrenmektedirler. Fakat bu etkileşim karşılıklı bir şeklinde olması gerekmektedir(Israel,2008: 48-49).

Görüldüğü gibi sözcük farkındalığı da okuma-yazmaya giden yolda önemli bir aşamadır. Çocuğa sözcük farkındalığının kazandırılması gerekmektedir. Sözcük farkındalığı çocuklara kitaplar ve çevresindeki yazılar aracılığıyla kazandırılabilir.