• Sonuç bulunamadı

3.4. Araştırmanın Uygulama Süreci

3.4.1. Pilot Uygulama ve Ortam

Pilot çalışmalar nitel araştırma desenleri kullanılırken, araştırmacıların ortaya koydukları problemin değişik yönlerini görebilmelerine ve uygulamayı planladıkları araştırmanın basamaklarını test etmelerine yardım eden ön çalışmalardır (Glesne, 1999).

Araştırmacı koçluk üzerine yurt dışında eğitimlere katılmış ve konu ile ilgili alan yazına hakim olduğu düşünülse de; bir öğretmen ile birebir çalışmamış olması sebebiyle, asıl çalışmaya başlamadan önce bir pilot çalışmanın yapılmasının uygun olacağı düşünülmüştür. Pilot çalışma ile hem deneyim kazanmak hem de içerik odaklı koçluk uygulaması ile işe koşulacak yöntem ve tekniklerin sınıf ortamında nasıl kullanılması gerektiğine dair fikir edinmek amaçlanmıştır.

Pilot çalışmalarda seçilecek katılımcıların, asıl çalışmada kullanılacak katılımcı profiline olabildiğince yakın olması ideal bir durumdur (Glesne, 1999). Bu pilot çalışmada da bu durum göz önünde bulundurulmuştur. Pilot çalışma, koçun daha önce çalıştığı Ankara ilindeki, asıl uygulamanın yapıldığı okul ile benzer sosyo ekonomik düzeye sahip bir semtinde yer alan bir okulda gerçekleştirilmiştir. Bu okul, asıl çalışmanın yapıldığı okulla son derece benzer demografik özelliklere sahiptir. Pilot çalışma, araştırmacının hayli iyi tanıdığı bir okul ortamında ve yine koçun birlikte 4 yıldan fazla meslektaş olarak çalıştığı 18 yıllık deneyime sahip bir lise matematik öğretmeni ile yapılmıştır. Pilot çalışma katılımcısı da asıl katılımcıyla benzer özelliklere sahiptir. Lisans eğitimini Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümünde tamamlamış ve yine Fen Bilimleri Enstitüsü Matematik Anabilim Dalında yüksek lisans dercesine sahiptir. Katılımcı gönüllü olarak çalışmaya destek vermeyi kabul etmiştir.

Pilot çalışmaya başlamadan evvel araştırmacı öğretmenin bir dersini gözlemlemiştir. Daha sonra asıl çalışmada uygulanması planlanan “ders öncesi görüşme-ders-ders sonrası görüşme” döngüsü kapsamında üç görüşme ve dört ders uygulaması gerçekleştirilmiştir. Görüşmelerde West ve Staub (2003)’un Matematik Ders Tasarımında Temel Meseleler Kılavuzu (Tablo 4)’n da belirtilen ve bu çalışmada kullanılması planlanan sorular kullanılmıştır. Buradaki amaç, hem çeviriden kaynaklanan hataları düzeltmek, hem de soruların anlaşılıp anlaşılmadığı ve/veya kullanılmasının uygun olup olmadığı tespit etmektir. Tüm soruların kullanılması bu kısa çalışmada mümkün olamamakla birlikte, pilot

çalışmada kullanılanlardan, anlaşılamayan veya cevap bulamayan soru olmadığı görülmüş ve çeviride yapılan bir kaç revize dışında sorular asıl çalışmada aynen kullanılmıştır.

Pilot çalışmanın bir başka amacı ise; koçlukla ilgili öğretmenin tutumunun ne olacağının gözlemlenmesi ve olası sorunların önceden tespitinin sağlanmasıdır. Elbette koçluk uygulamasının doğası gereği her bir uygulama, ortam ve kişiler bazında şekillendiğinden birbirinden farklıdır. Her öğretmenin koçluk konseptine bakış açısı farklı olacaktır. Ancak pilot çalışmanın amacı, veri toplamak değil araştırma sürecini, görüşme sorularını, takip edilecek öğretmeni ve en önemlisi araştırmacının kendisini test etmesidir (Glesne, 1999) Zira pilot çalışma ile asıl çalışmanın temel karakteristiklerinin benzer olacağı varsayılmıştır. Bu açıdan pilot çalışmanın değerlendirilmesi dört temel mesele üzerinden gerçekleşmiştir; 1.Öğretmenin bir dış unsur (koç) tarafından dersine yapılacak müdahaleye ve öğretim uygulamalarıyla ilgili yapılacak eleştirilere karşı takınacağı tutum, 2. Öğrencilerin öğretmenleri dışında derste bulunacak bir başka öğretmene vereceği tepkiler, 3. İletişim, 4. Araştırma sorularının gözden geçirilmesi.

Öğretmen Tutumları: Uygulamaya maruz kalan katılımcıların gözlemlenmeye ve

uygulamaya vereceği tepkinin ne olacağını tespit etmek, nasıl hissedeceklerini anlamak ve onların süreçte daha rahat hissetmelerini sağlamak için alınacak tedbirleri planlamak (Glesne, 1999) pilot çalışmanın önemli bir amacıdır. Pilot çalışmaya katılan öğretmenin, her ne kadar kendi gönüllü olmuşsa da, süreç ilerledikçe koçun dersine müdahalesinden çok da memnun olmadığı gözlemlenmiştir. Kendi talep ettiği konularda, koç derste destek sağlamışsa da, koçun bazı durumlarda öğretmenden öne çıkması öğretmenin huzursuz hissetmesine sebep olmuştur. Bu durum, asıl çalışmada gözetilmiş ve öğretmenin belirlediği sınırlar dışına çıkılmamaya, gerekmedikçe veya öğretmen tarafından istenmedikçe ders öncesi görüşmede belirlenen sınırlar dahilinde kalınmaya çalışılmıştır. Öğretmen, koçun kendisinin matematik öğretimi ile ilgili izlediği yola dair yaptığı eleştirilere çoğu zaman olumsuz tepki vermemekle birlikte, özellikle son görüşmede, bu tarz bir çalışmanın mesleğe yeni başlayan bir öğretmenle yapılmış olmasının daha uygun olacağına dair belirttiği görüş, aslında eleştirilerle ilgili olumlu düşüncelere sahip olmadığı şeklinde değerlendirilmiştir. Bu durum asıl çalışmada dikkate alınarak, eleştirel yaklaşıma daha az başvurulmaya çalışılmıştır. Öğretmene pilot çalışmada bir çok kaynak (dijital doküman, kitaplar vs.)sunulmuşsa da, öğretmenin zamansızlık, yorgunluk gibi nedenler öne sürerek tamamını incelemediği gözlemlenmiştir. Ancak özellikle akıllı tahta kullanımına uygun materyal ve

önünde bulundurularak, ana çalışmadaki öğretmenle ağırlıklı olarak dijital kaynaklar paylaşılmıştır. Pilot çalışmadan öğretmen tutumları bağlamında edinilen en önemli tecrübe ise; öğretmene etkinliği ispat edilmiş matematik eğitimi ile ilgili yöntem ve tekniklerin benimsetilmesi noktasında, kendisiyle makale gibi akademik yayınları paylaşmanın yanında, bu yayınlarda sözü geçen yöntemlerin işe yararlığını kendisine fark ettirilmesinin gerekli olduğudur. Zira, öğretmenle bilimsel yayınların paylaşılmasının, bu yöntem ve tekniklerin sınıfa aktarımını garantilemediği, ancak bizzat deneyimlenmesinin daha etkili olduğu fark edilmiştir.

Öğrenci tutumları: Bir sınıfta başat konumda bulunan öğretmendir. Öğretmen sınıfı etkili

bir eğitim öğretim için yönetir ve yönlendirir. Özellikle alışılmış sınıf yönetimi tekniklerinin kullanıldığı sınıflarda, öğretmen merkezli sınıf yönetimi söz konusudur. Ancak koçun, bu çalışmada, öğretmenlerin sınıflarını taşımak istediği nokta, öğrenci merkezli ve dinamik bir sınıf ortamıdır. Öğrencilerin bu tür bir ortama derhal uyum sağlaması beklenmemekle birlikte, bu pilot çalışmada öğrencilerin merkezi rolü derhal benimsediği gözlemlenmiştir. Bu durum araştırmacıya gelecek çalışma açından önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur. Öğrenciler katılım konusunda istekli davranmışlar, çalışmanın amacı önceden uygun bir dille kendilerine anlatıldığından, koçun sınıftaki varlığı ve müdahalelerine karşı olumsuz tutum sergilememişlerdir. Sınıf yönetimi konusunda da herhangi bir aksaklıkla karşılaşılmamıştır.

İletişim: Doğru ve etkili iletişim kurabilme becerisi koçlukta önemli bir yer teşkil etmektedir.

Her ne kadar yüksek iletişim becerisi kişinin kendisinden gelen bir yetenek olarak görülse de, koç adayı olarak araştırmacı, bu pilot çalışma sonunda özellikle iletişim becerilerini geliştirmek üzere okumalar yaparak, bu konuda ilerleme kaydetmeye çaba göstermiştir. Yetişkin eğitimi ile ilgili olarak bilgi birikimini arttırması gerektiğini de, bu çalışma sayesinde fark etme imkanı bulmuştur. Okul yönetimi, diğer öğretmenler ve tüm okul çalışanlarının çalışmaya olan yaklaşımları da iletişim bağlamında değerlendirilmiştir. Asıl çalışma yapılmadan önce araştırmacının nitel veri toplama ve analizi ile ilgili tecrübesinin artması bakımından pilot çalışmanın önemli faydalarının olduğu düşünülmektedir (Glesne, 1999). Koçluk uygulaması araştırmacı tarafından yapıldığından, araştırmacının saha notları almasının çok da mümkün olamayacağı fark edilmiş olup, özellikle video çekimlerinin veri kaynağı olarak kullanılmasının daha akılcı bir yöntem olacağına kanaat getirilmiştir. Ancak yine de, daha etkili saha notları alma konusunda da yöntem geliştirilmeye çalışılmıştır.

Araştırma sorularının gözden geçirilmesi: Glesne’ye(1999) göre, pilot çalışmanın bir diğer

amacı ise, araştırma konusunun kendisini test etmektir. Araştırmaya konu edilen durum, ‘uygun araştırma sorularıyla desteklenmiş midir?’ yoksa ‘başka sorulara veya var olan soruların düzenlenmesine ihtiyaç var mıdır?’ sorularına cevap aranır. Elbette nitel çalışmalar doğaları gereği esnek ve sürecin gerekliliklerine göre değişime açık yapıdadırlar. “ Değişikliğe açık olmak, konu ve araştırmacı arasında kurulması en iyi olacak olası bağlantıların ortaya çıkması bakımından önemlidir” (Glesne, 1999). Çalışma için tasarlanan araştırma soruları temel anlamda aynı kalmakla beraber, elde edilen verilerin daha güçlü yorumlanabilmesi adına gözden geçirilmiş ve tekrar ifade edilmiştir.