• Sonuç bulunamadı

Osmanlı Ġmparatorluğu’nda Duraklama ve Gerileme

Harita 1. Vaat Edilen Topraklar ve Aden Bahçesi

2.4. OSMANLI ĠMPARATORLUĞU VE ORTADOĞU

2.4.2. Osmanlı Ġmparatorluğu’nda Duraklama ve Gerileme

Osmanlı Devleti‟nin Ġstanbul‟un fethiyle birlikte baĢlayan Yükselme Devri 1453‟den 1579‟a kadar sürmüĢtür. Durakla Devri 1579‟da Sadrazam Sokullu Mehmet PaĢa‟nın ölümüyle baĢlamıĢ ve 1699‟daki Karlofça AntlaĢması‟na kadar devam etmiĢtir. 16. yüzyıldaki sallanma 17. yüzyılda daha da hızlanmıĢtır.232 Osmanlı Ġmparatorluğu 16. yüzyılın son çeyreğinde 100 milyona yaklaĢan nüfusuyla 20 milyon kilometre kareye varan toprağa sahiptir. Okyanus ve çöllere kadar büyük bir coğrafyayı kontrolü altına alan Osmanlı Ġmparatorluğu bu parlak dönemde önemli devletlerle komĢu olmuĢtur. Bu durum devletin daha da geniĢleme ve ilerleme imkânını sona erdirmiĢtir. Doğu‟da Ġran Dağları, Azerbaycan ve Hazar Denizi‟ne Umman Denizi‟nden HabeĢistan‟a ve oradan da Büyük Sahra ve Fas‟a kadar tüm topraklar imparatorluk dâhilindedir. Kuzeyde bütün Karadeniz kıyıları, Kırım

228 Erhan Afyoncu, Osmanlı Tarihi (1302-1922), Yeditepe Yayınevi, Ġstanbul, 2017, s.95.

229 Halil Ġbrahim Ġnal, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Nokta Kitap, Ġstanbul, 2007, s.259,266.

230 Von J. Hammer, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Kum Saati Yayın Dağıtım, Ġstanbul, 2008, s.

266.

231 Erhan Afyoncu, Osmanlı Tarihi (1302-1922), Yeditepe Yayınevi, Ġstanbul, 2017, s.101.

232 Halil Ġbrahim Ġnal, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Nokta Kitap, Ġstanbul, 2007, s.225,277.

99 Yarımadası, Ukrayna bozkırları ve Maceristan‟ın büyük bir bölümü ele geçirilmiĢ, batı da ise Adriyatik ve Yunan Denizi‟ne ulaĢılmıĢtır. Osmanlı Ġmparatorluğu güneyde Büyük Sahra ve Hint Okyanusu‟nu geçememiĢ, doğuda Ġran Dağları set oluĢturmuĢ ve Safevi Devleti Osmanlı‟nın ilerlemesini durdurmuĢtur. Batı‟da ise Avusturya, Lehistan, Venedik ve Roma Germen Ġmparatorluğu Osmanlı‟nın karĢısına çıkmıĢtır. Kuzeyde güçlenen Rusya‟da büyük bir sorun oluĢturmuĢtur.233

Osmanlı Ġmparatorluğu oldukça yorgundur. Ġstanbul haricinde Ġmparatorluk yalnızca bir isimden ibarettir. Yüksek rütbeli tımar sahipleri ve beylerbeyleri Devlet‟ten toprak koparmakta devam etmektedirler. Kuban tatarlarının Beyi, II.

Katerina tarafından kral ilan edilmekte, Venedik ile iĢbirliği yapan ĠĢkodra Beylerbeyi bağımsız bir ordu kurmaktadır. Yanya Beylerbeyi Ali PaĢa Arnavutluk ile Makedonya‟nın bir bölümünü Devlet‟ten ayırarak adeta bağımsız bir devlet kurmuĢtur. Bağdat Beylerbeyi Ahmet PaĢa merkezi hükümetten bağımsız baĢına buyruk hareket etmektedir. Arap Ģeyhlerinden biri Lübnanlı Marunîleri, Baalbekli Dürzileri ve Filistin‟li Bedevileri etrafında birleĢtirerek eĢkıyalık yapmaktadır, Akka‟yı kendisine baĢkent yapma cesaretini göstermiĢtir. 1746‟dan bu yana Mısır‟da baĢıbozukluk devam etmektedir.234 Osmanlılar‟ın Ruslar karĢısında aldığı ağır yenilgiler hem dıĢ devletleri hem de Ġmparatorluk içerisinde bulunan ve Fransız Ġhtilali etkisi ile milliyetçilik akımından etkilenen unsurları Ġmparatorluğa baĢkaldırmakta cesaretlendirmiĢtir.

Batılı devletler “Sanayi Devrimi” nin doğal bir sonucu olarak enerjiye, doğal kaynaklara ulaĢmak istemiĢlerdir. Bu nedenle Ortadoğu ve Asya‟ya yönelmiĢlerdir.

Avusturya‟yı mağlup eden Fransız Bonapart‟ın en büyük amaçlarından biri Ġngiltere‟yi zora sokmaktır. Mısır‟ı iĢgal ederek Ġlgiltere‟nin Akdeniz‟deki egemenliğini zayıflatıp Hindistan‟a giden ticaret yoluna hâkim olmayı planlamaktadır. 2 Temmuz 1798‟de Ġskenderiye‟ye çıkarma yapan Napolyon Bonapart 22 Temmuz 1798‟de Kahire‟yi iĢgal etmiĢtir. Fransa‟nın Mısır‟da bulunmasını istemeyen Ġngiltere ve Rusya‟nın desteği ile Osmanlı Fransa‟yı durdurmuĢtur.235 2 Eylül 1798 günü Fransa‟ya savaĢ ilan edilmiĢtir, 18 Mart 1799‟da Cezzar Ahmet PaĢa komutasındaki Osmanlı Ordusu‟na yenilen Napolyon Bonapart hayatını zor kurtarmıĢ ve Fransa‟ya kaçmıĢtır. Fransa ile 25 Haziran 1802‟de

233 Halil Ġbrahim Ġnal, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Nokta Kitap, Ġstanbul, 2007, s.282,283.

234 Alphonse de Lamartine, Osmanlı Tarihi, Toker Yayınları, Ġstanbul, 1991, s.892,893.

235 Erhan Afyoncu, Osmanlı Tarihi (1302-1922), Yeditepe Yayınevi, Ġstanbul, 2017, s.224.

100 imzalanan El-AriĢ antlaĢmasıyla Mısır Osmanlı Devleti‟ne geri verilmiĢtir.Üçüncü Selim Döneminde devletin karĢılaĢtığı en büyük karıĢıklıklardan biride Vehhabi Ġsyanları olmuĢtur. Vehhabilik 1737 yılında Abdülvehhab oğlu Muhammed tarafından yayılmaya baĢlanmıĢ ve Arabistan‟daki huzuru bozmuĢtur. Muhammed Ġbni Abdilvehhab 1744‟de Riyad yakınlarına yerleĢerek burada bulunan bir kabilenin reisi olan Muhammed ibni Suud ile iĢbirliği yapmıĢtır.

Bu iĢbirliği neticesinde Vehhabi isyanları doğmuĢtur. Bedevilerinde desteğini alan hareket 1791‟de Osmanlı Devleti‟ne yönelik bir isyanı baĢlatmıĢtır. Yıllar süren isyan hareketleri ve isyanın Arabistan geneline yayılmasıyla isyancılar 1803‟de Mekke‟yi ele geçirmiĢlerdir. Osmanlı Devleti isyanı bastırarak, Tosun PaĢa komutasındaki bir ordu 1812-1813‟te Medine, Mekke ve Taif‟i Vehhabilerden geri almıĢtır. Ancak Vehhabi hareketi faaliyetlerine devam etmiĢtir, 1821 yılında baĢkenti Riyad olan bir Vehhabi devleti ilan edilmiĢtir.236 Napolyon‟un Mısıra düzenlediği seferden sonra Ģehrin müdafaası için bölgeye gönderilen Osmanlı Ordusu askerlerinden Kavalalı Mehmet Ali PaĢa, Fransa‟nın Kahire‟yi terk ediĢinin ardından, kiĢisel liyakati ve cesareti ile Mısır‟daki otorite boĢluğunu da iyi kullanarak kısa sürede Mısır‟a hâkim olmuĢtur.237

Osmanlı yönetimi, düzenli olarak vergi vermesi ve Hicaz‟da özerk bir yönetim haline gelen Vahabileri etkisiz kılması Ģartıyla Kavalalı Mehmet Ali PaĢa‟yı 1805‟de Mısır Valisi yapmıĢtır. Mehmet Ali PaĢa Mısır‟ı tam anlamıyla kontrol altına almıĢ ve 1807 yılında Mısır‟ı iĢgale yeltenen Ġngilizleri mağlup etmiĢtir.

1818‟de Vahabiler‟in Hicazdaki isyanını bastırmıĢ ve bu sayede Ġslam dünyasında giderek artan bir saygınlık kazanmıĢ, Hicaz ve HabeĢ valilikleri de kendisine verilmiĢtir. II. Mahmut ile çeĢitli nedenlerle arası açık olan Kavalalı, münferit bir devlet kurmak arzusu içerisindedir, Suriye‟yi ele geçirmek için epeydir planlar yapmaktadır.238 1830 yılında Osmanlı‟nın bulunduğu kötü durumdan istifade ile Fransa Cezayir‟i iĢgal etmiĢtir. Böylece Osmanlı Ġmparatorluğu Afrika‟da ilk toprağını kaybetmiĢtir.239 Osmanlı-Rus savaĢı, Mora Ġsyanı ve Cezayir‟in Fransa tarafından iĢgal edilmesi Osmanlı‟yı yeterince yıpratmıĢtı. Suriye dâhil ülkenin her tarafında isyanlar çıkmaktaydı. Mehmet Ali PaĢa bu uygun durumu değerlendirdi ve

236 Halil Ġbrahim Ġnal, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Nokta Kitap, Ġstanbul, 2007, s.376,381.

237 Erhan Afyoncu, Osmanlı Tarihi (1302-1922), Yeditepe Yayınevi, Ġstanbul, 2017, s.240.

238 Mehmet Kocaoğlu, “Kavalalı Mehmet Ali PaĢa Ġsyanı”, (1831-1841), Osmanlı Tarihi AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, (OTAM), Sayı 6, 1995 s.195-210.

239 Erhan Afyoncu, Osmanlı Tarihi (1302-1922), Yeditepe Yayınevi, Ġstanbul, 2017, s.241.

101 kuvvetleri ile 1832 yılında Suriye‟yi iĢgal etti. Mehmet Ali PaĢa üzerine gönderilen Osmanlı kuvvetlerini mağlup ederek Anadolu‟ya kadar ilerledi. 240

Ġngiltere, Fransa ve Rusya‟nın kendi çıkarları doğrultusunda yaptıkları diplomatik çabalarla Mehmet Ali PaĢa Osmanlı Devleti ile 5 Mayıs 1833‟de Kütahya AntlaĢması‟nı imzalamıĢtır. AntlaĢma ile Mısır ve Girit Valiliklerinin yanında Suriye valiliği de Mehmet Ali PaĢa‟ya verilmiĢtir. Oğlu Ġbrahim PaĢa Cidde valisi olmuĢtur.

Mehmet Ali PaĢa‟nın ikinci bir isyanı neticesinde yine bölgede söz sahibi olmak isteyen Fransa, Rusya ve özellikle Ġngiltere‟nin müdahaleleri ile Osmanlı Devleti tarafından “Mısır Valiliği Ġmtiyaz Fermanı” yayınlanmıĢtır. Bu fermana göre Mısır, Osmanlı Devleti‟ne bağlı ancak özel statüsü olan bir eyalet haline gelmiĢtir.241 93 habri diye bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus savaĢı, Osmanlı PadiĢahı II. Abdülhamid zamanında meydana gelmiĢtir. Tuna cephesinde ve Kafkasya cephesinde yapılan savaĢlarda Osmanlı Devleti büyük bir yenilgiye uğramıĢtır. Osmanlı Devleti‟nin dağılma sürecini baĢlatan en önemli olaylardan biridir. Ruslar batıdan YeĢilköy‟e, doğudan Erzurum‟a kadar gelmiĢlerdir. SavaĢ neticesinde, 3 Mart 1878‟de Ġstanbul‟un YeĢilköy semtinde çok ağır Ģartlar içeren neredeyse Osmanlı‟nın Balkanlardaki hâkimiyetini silen antlaĢma imzalanmıĢtır. Avrupalı devletlerin araya girmesiyle revize edilen antlaĢmaya göre Osmanlı Devleti‟ne bağlı ve üç kısımdan oluĢan Bulgaristan prensliği kurulmuĢ, Bosna-Hersek Osmanlı Devleti‟ne ait kabul edilecek ancak Avusturya tarafından yönetilcek, Sırbistan, Karadağ ve Romanya tam bağımsızlık kazanacak, Kars, Ardahan ve Batum Ruslar‟a verilecek, Teselya Bölgesi Yunanistan‟a ait olacaktır.242

Paris BarıĢ Konferansında Osmanlı Devleti Rusya‟ya karĢı Avrupalı devletlerin yanında bir politika izlemiĢtir. Paris BarıĢ Konferansı (1856) sonrası Avrupa‟da ilk olarak Alman ve Ġtalyan milli birlikleri kurulmuĢtur. 18 Ocak 1871‟de Almanya Ġmparatorluğu ilan edilmiĢ, 1870 yılında Roma‟nında dâhil edilmesi ile Ġtalyan Karıllığı‟da tamamıyla vücut bulmuĢtur. Fransa‟nın Cezayir ve Tunus‟u, Ġngiltere‟nin de Mısır‟ı iĢgal etmiĢ olması sonucunda Ġtalya paylaĢılan Osmanlı topraklarından kendisine pay kalmayacağı endiĢesi ile Osmanlı‟nın Kuzey Afrika‟daki son toprağı olan Trablusgarp‟ı ele geçirmek için yoğun uğraĢlar

240 Mehmet Kocaoğlu, “Kavalalı Mehmet Ali Paşa İsyanı”, Osmanlı Tarihi AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, (OTAM), Sayı 6, 1995 s.195-210.

241 Mehmet Kocaoğlu, “Kavalalı Mehmet Ali Paşa İsyanı”, Osmanlı Tarihi AraĢtırma ve Uygulama Merkezi Dergisi, (OTAM), Sayı 6, 1995 s.195-210.

242 Halil Ġbrahim Ġnal, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Nokta Kitap, Ġstanbul, 2007, s.431,435,436.

102 vermiĢtir.243 Osmanlı Hükümeti Trablusgarp‟ı iĢgale hazırlanan Ġtalyanlar‟a karĢı mücadele baĢlatılması amacıyla buraya Türk subayları göndermiĢtir. BinbaĢı Enver Bey, Nuri Bey(Conker), EĢref Bey (KuĢcubaĢı), Ali Fethi Bey (Okyar) ve Mustafa Kemal ATATÜRK gibi sonraki yıllarda ülke için önemli görevler üstlenecek subaylar görev için Trablusgarp‟a gelmiĢlerdir. Ġtalyan‟lara karĢı mücadele her geçen gün Osmanlı Devleti lehine ilerlediyse de Balkan savaĢının patlak vermesi ile Ġtalyan‟larla yapılan antlaĢma (UĢi-18 Ekim 1912) ile Trablusgarp ve Bingazi Ġtalyanlara bırakılmıĢtır.244 Rusya‟nın destek ve tavsiyesi altındaki balkan devletleri 1912‟de bir ittifak kurarak Osmanlı Devleti‟ne savaĢ ilan etmiĢlerdir. Bu savaĢta Osmanlı balkanlarda ağır yenilgiler almıĢtır. 30 Mart 1913‟de imzalanan Londra AnlaĢması ile Edirne dâhil Rumeli kaybedilmiĢtir. Edirne 23 Temmuz 1913‟de Enver Bey öncülüğündeki kuvvetler tarafından yeniden alınsa da Rumeli elden çıkmıĢtır.245