• Sonuç bulunamadı

Ekonomi Sosyolojisi Açısından Ortadoğu

Harita 1. Vaat Edilen Topraklar ve Aden Bahçesi

3.3. EKONOMĠ VE ENERJĠ

3.3.1. Ekonomi Sosyolojisi Açısından Ortadoğu

Ekonomi Sosyolojisi genel olarak, teknolojik çözümleme, ekonomik sistemler, rejim ve yapıların toplumsal içerikleri, üretim, tüketim, bölüĢüm

381 Nisan Ahmado, “Suriye‟de Artan Ġran Etkisi EndiĢe Yaratıyor”, Amerikanınsesi, Ekim 16, 2018, (EriĢim) https://www.amerikaninsesi.com/a/suriyede-artan-iran-etkisi-endise-yaratiyor/4615379.html.

24 Aralık 2018.

382 “Ġran, Suriye‟de demografik yapıyı değiĢtirmeyi planlıyor”, Şarkul Avsat, Kasım 28, 2018, (EriĢim) https://aawsat.com/turkish/home/article/1482351/iran-suriyede-demografik-yap%C4%B1y%C4%B1-de%C4%9Fi%C5%9Ftirmeyi-planl%C4%B1yor, 25 Aralık 2018

149 süreçlerinin toplumsal yönleri, karar mekanizmaları ve karar organları, kalkınma sorunları ile ilgilenir.383 Ekonomi bilim dalına egemen olan görüĢ iktisadi davranıĢın toplumun içindeki güçler olan içsel güçler yerine toplum haricinde bulunan dıĢsal güçler tarafından belirlendiğidir. Bu güç kiĢinin bencilliğidir ve bencillik insanın doğuĢundan gelen tabi bir yanı olduğundan toplumun dıĢındadır. Sosyologlar bu yaklaĢımı ilgi çekici bulmuĢlardır, zira bu yaklaĢım, evrenin bilim yoluyla anlaĢılarak çözümlenebileceğine iliĢkin Aydınlanmacı görüĢü desteklemektedir.

Sosyologlar yapmıĢ oldukları araĢtırmalarda iktisadi davranıĢa esas olan unsurun toplumun kendi bağlamında bulunan davranıĢ olduğu sonucuna ulaĢmıĢlardır.

Toplumun iktisadi davranıĢı biçimlendirmedeki rolü ancak tarihsel ve sosyolojik çalıĢmalar yapılarak bulunabilir.384 Ekonoik olarak az geliĢmiĢ toplumlar, gelenekçi toplumlardır. Ogburn ve Nimkoff‟un dedikleri gibi bu toplumlarda “iktisatla, zümre standartları arasında sıkı bağ” kurulmuĢtur. Ekonomik hayatla, gelenek ve görenekler, örf-adet, aile ve din içiçe geçmiĢ durumdadır ve birbirlerinden ayırt edilmeleri oldukça zordur. Bu yakın iliĢki, ekonomik faaliyetlerin yürütülmesinde çok etkili olmaktadır. Primitif kabilelerde, iktisadi faaliyetlerin; sihir, ayin, hediye gibi kültür unsurlarıyla ve kan bağları, akrabalık münasebetleri, kabile reisliği müessesesi gibi içtimai bünye hususiyetleri ile Ģekillendiği bilinmektedir.385

Birinci Dünya SavaĢı‟ndan sonra ulus devlet kimliğine bürünen Ortadoğu ülkelerinden bazıları nispeten hızlı bir iktisadi kalkınma sağlarken bazıları bunu baĢaramamıĢtır. Bunun ülkenin sahip olduğu petrol kaynakları ile direk bağlantısı vardır. Zengin petrol rezervlerine sahip olmalarına karĢın bunu milli ekonomilerine yansıtamayan Ortadoğu ülkeleri de bulunmaktadır. MENA (Middle East and North Africa) olarak adlandırılan, Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri, Ġran, Mısır Arap Cumhuriyeti, Fas, Ürdün, Yemen, Lübnan, Suriye, Tunus, Suudi Arabistan, Cezayir, BAE, Irak, Cibuti, Katar, Libya, Umman, Bahreyn, Kuveyt, Filistin ve Ġsrail‟den oluĢmaktadır. MENA ülkeleri sahip oldukları nüfus ve doğal kaynaklar açısından üç kısma ayrılmaktadır: Doğal kaynaklar bakımından fakir ve yüksek nüfuslu, Doğal kaynaklar bakımından zengin ve yüksek nüfuslu, Doğal kaynaklar açısından zengin, nüfusu yetersiz.

383 Mahmut Tezcan, Sosyolojiye Giriş, Anı Yayınları, Ankara, 2015, s.20.

384 Neil J. Smelser, Richard Swedberg, İkstisat Sosyolojisi, Sentez Yayınları, Ankara, 2013, s.9.

385 Mehmet Eroz, İktisat Sosyolojisine Başlangıç, Ötüken Yayıncılık, Ġstanbul, 2014, s.348.

150 Fas, Cibuti, Tunus, Mısır, Filistin, Ürdün ve Lübnan birinci grup, Suriye, Irak, Ġran, Cezayir ve Yemen ikinci grup, BirleĢik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Libya, Kuveyt ve Umman üçüncü grup ülke tanımına girmektedir.386 Ġkinci Dünya SavaĢı‟ndan sonra Mısır ve Arap sosyalizmi düĢüncesi, MENA bölgesindeki ülkelerde uygulamaya konulan ekonomi politikalarına yön veren en önümli unsur olmuĢtur. Mısır ve Arap sosyalizmi, Irak, Suriye, Cezayir ve Yemen‟i etki altına alırken, Ürdün, Fas, Bahreyn, Kuveyt, Katar, Umman, Suudi Arabistan ve BAE etkilenmemiĢtir. Bu politika kısaca ülke ekonomisindeki yabancı etkisinin en aza indirilmesi ve ekonominin devletleĢtirilmesi olarak özetlenebilir. Ġkinci Dünya SavaĢı sonrası MENA bölgesinde uygulanan ekonomi politikalarına yön veren diğer unsurlar ise askeri kaygılar, devletçilik anlayıĢı ve anayasaların etkisi olmuĢtur.387 Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde, iktisadi faaliyetler bakımından büyük bir dengesizlik mevcuttur. Bu durum gelir farklılıklarını da beraberinde getirmektedir.

KomĢu iki ülkeden birinin kiĢi baĢı yıllık geliri 1.000 ABD Doları iken diğer komĢuda bu 10.000 ABD Dolarına ulaĢabilmektedir. Bölgedeki en fakir ülke Yemen olurken, Kuveyt, Suudi Arabistan, Katar ve Bahreyn bölgenin yüksek gelirli ülkelerindendir.388 Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi petrol ve doğalgaz kaynakları, jeopolitik önemi ve genç nüfusu ile dikkat çekmektedir. Bu bölge 2010 yılı verilerine göre 330 milyondan fazla nüfusu, 2,2 trilyon doları aĢan gayrisafi yurtiçi hâsılası, gayrisafi yurtiçi hâsılasının % 27‟sini aĢan yatırım düzeyi ve yüksek tasarruf oranıyla potansiyel olarak büyük bir pazar ve yatırım alanıdır.389 Bu yüksek potansiyele sahip bölgenin ABD ve Batılı ülkelerce nasıl sömürü alanına çevrildiğinin tarihsel olarak arka planına bakmak gerekirse petrolün önem kazandığı döneme gitmek gerekecektir.

Sanayi Devrimi sonrasında enerji kaynaklarının iktisadi kalkınma için hayati derecede öneme sahip olduğunun anlaĢılması üzerine, enerji üretiminde yoğun olarak kullanılan fosil kaynakların bolca bulunduğu bir bölge olan Ortadoğu, çeĢitli güç mücadelelerinin odağı haline gelmiĢtir.

386 Mehmet Adak, MENA Bölgesinde Ekonomik Büyüme, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ülkelerinin Ekonomik Yapısı, Editörler, Hamdi Genç, Ferhat Sayım, MKM Yayınları, Bursa, 2011, s.15.

387 Hamdi Genç, “Mena Bölgesinde Uygulanan Ġktisat Politikalarını Belirleyen Faktörler”, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ülkelerinin Ekonomik Yapısı, MKM Yayınları, Bursa, 2011, s.22-26.

388 Mehmet Adak, “MENA Bölgesinde Ekonomik Büyüme, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ülkelerinin Ekonomik Yapısı”, MKM Yayınları, Bursa, 2011, s.29.

389 YaĢar Vural, Sinan Sarısoy, “MENA Ülkelerinde Düzenleyici Reformlar”, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Ülkelerinin Ekonomik Yapısı, MKM Yayınları, Bursa, 2011, s.287.

151 3.3.2. Sanayi Devrimi ve Enerji

Sanayi ve sanayi toplumu 18.yüyyılla baĢlamıĢtır ancak büyük etkileri 1800‟lü yıllarda yani 19.yy. devam etmiĢtir. Sanayi devrimi ile birlikte tarım yoğunluklu üretimden endüstriyel yoğunluklu üretime geçiĢ baĢlamıĢtır. Köy yaĢamından Ģehir hayatına geçiĢ ve bunun sonrasında yaĢanan nüfus hareketleri siyasal ve toplumsal hayatı büyük oranda değiĢtirmiĢtir. Avrupa‟da büyük bir nüfus patlaması yaĢanmıĢ, 1800‟lü yıllarda 187 milyon olan Avrupa nüfusu 1900‟lere gelindiğinde 400 milyona kadar çıkmıĢtır. 1800‟lü yıllarda Avrupa nüfusunun %90‟ı tarımla uğraĢırken, 1900‟lerde bu oran %50‟nin altına düĢmüĢtür.390 Milli hasıla 19.yüzyıl içinde 145 katlık bir artıĢ göstermiĢtir. Ġstatistiklere göre bu artıĢ yıllık %2-2,5 oranındadır. Üretimde dünya ortalaması baz alındığında, 1860 ve 1913 yılları arasında 7 katlık bir artıĢ yaĢanmıĢtır. Bu aĢamadan sonra ortaya çıkan teknoloji büyük güçlerin denizaĢırı vurucu güçlerinin artmasına yol açmıĢtır.391 Tren yani demir yolu ulaĢımı bu döneme kadar mevcuttur ancak çeliğin geliĢtirilmesiyle beraber demiryolu sektöründe girdiler azalmıĢ ve çeliğin dayanıklı yapısı sayesinde daha uzun yollar üretilmeye baĢlanmıĢtır. Buna paralel olarak ulaĢım sektöründe alternatifler ortaya çıkmıĢtır. Petrolün çıkartılıp iĢlenmesiyle beraber benzinle çalıĢan otomobiller üretilmeye baĢlanmıĢtır. Yine teknolojinin ilerlemesi ve petrol sayesinde ilk içten yanmalı motor sanayi devrimi ile üretilmiĢtir.392

Dünya da ilk defa Ağustos 1859‟da bilinçli olarak açılmıĢ bir kuyudan petrol çıkartılmıĢtır. Titusville‟nin Güneydoğusu‟nda Oil Greek Valley‟de, Rock Oil Company adına çalıĢan Edwin Lawrentine Drake 32 metre derinlikte petrol yatağını bulmuĢtur. Bu kuyudan günlük 1.700 litre petrol çıkartılmıĢtır. Ġki yıl sonra, John Davison Rockefeller bölgeye gelerek küçük bir rafineri kurmuĢtur. Bu yatırım uzun yıllar boyunca dünya petrol piyasasına hâkim olacak “Yedi KızkardeĢler”in atası olan Standart Oil of Ohio Company’nin temeli olmuĢtur. Petrolün önemi dört dönüm noktası ile açığa çıkmıĢtır. 1875 yılında benzinle çalıĢan patlamalı motor denemeleri Siegfried Marcus tarafından baĢarıyla sonlandırılmıĢtır. 1899 yılında dizel motor ilk

390 Deniz Ülke Arıboğan, “1914‟ten 2014‟de 100‟üncü Yılında Birinci Dünya SavaĢı‟nı Anlamak”, Harp Akademileri Komutanlığı Stratejik Araştırmalar Enstitüsü, 2014, Uluslararası Sempozyum, Ġstanbul, Kasım-2014.Bildiri Kitabı, s.25.

391 A.Mesut Küçükkalay, “Endüstri Devrimi ve Ekonomik Sonuçların Analizi”, Süleyman Demirel Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Sayı:2, Güz 1997 s.51-68.

392 Ümit Çağlayan Arslan, Yelda Hatice Demirağ, Sanayi Devrimi:Sonuçları ve Uluslararası Sisteme Yansımaları, Başkent Üniversitesi, Avrupa Birliği ve Uluslararası ilişkiler Enstitüsü, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilimdalı, Siyasi Tarih, Aralık, 2017, (SĠBU555) s.6-10

152 çıkıĢını yapmıĢ, ilk dizel uçak motoru 1902‟de ilk dizel motorlu gemi 1907‟de hizmete sokulmuĢtur. Böylece bu zamana kadar her hangi bir özelliği olmayan petrol enerjisi, değerli bir emtia ve nüfuz arayıĢında olan ülkelerin kesin olarak sahip olmak istedikleri bir enerji haline gelmiĢtir.393