ARAP BAHARI

Arap Baharı, Batılıların ve Siyonistlerin “Yeni Bir Dünya Düzeni” kurma amacıyla, Birinci Dünya SavaĢı‟ndan bu yana, Ortadoğu‟u üzerindeki planlarının bir parçasıdır.⁴⁴⁶

Tunus‟ta baĢlayıp, Mısır ve Libya‟ya sıçrayan, kısa zaman içinde Kuzey Afrika ve Ortadoğu‟daki ülkeleri etkileyen ayaklanma, Tunus ve Mısır‟da burjuva hükümetlerinin iktidardan gitmesini sağlamıĢtır. Ayaklanma emperyalist devletlerin tam desteğini alan yeni dikdatör hükümetlerin isyanı bastırması ve yönetime gelmeleri ile sonuçlanmıĢtır.

Tüm siyasi ve sosyal olayları lehlerine çevirmek isteyen büyük güçler Arap Baharı‟nı da boĢ değerlendirmiĢlerdir. Birinci Dünya SavaĢı sonrasında emperyal güçler tarafından sınırları cetvelle çizilen ve baĢına kukla yöneticiler atanan devletler, Batı tahakkümünde 21. yüzyıla kadar çeĢitli değiĢim ve kaoslarla varlıklarını devam ettirmiĢleridr. Fakir Kuzey Afrika devletlerinin baĢında bulunan dikta yönetimleri ülkelerini kontrol altında tutmak ve yönetimlerini devam ettirmek amacıyla baskı politikaları uygulamıĢlar, ülke gelirlerini daha çok kendileri ve çevreleri için harcamıĢlardır. FakirleĢen halk gittikçe daha kötü bir duruma düĢmüĢ ülke yöneticileri ise kendi refahlarından ödün vermemiĢlerdir. Petrol ve doğalgaz zengini Ortadoğu ülkelerini yönetenler, ABD ve Avrupa devletleri ile yapmıĢ

446 Talat Turhan, Küresel İhanetin İçi Yüzü ve Arap Baharı, Destek Yayınevi, Ġstanbul, 2012, s.259.

177 oldukları milyar dolarlık petrol ve silah antlaĢmaları ile kendi kiĢisel zenginliklerini daha da arttırmıĢlardır. Bu bölgelerde yaĢanan ve Arap Baharı adı verilen olaylarla halk, ülke zenginliğinden kendi refahına düĢecek payı kazanma arayıĢına girmiĢtir.

Ancak sonuçta yine ezilen ve fakirleĢen halk olmuĢtur.

Askeri vesayete sırtını dayayan yeni burjuva iktidarların ilk icraatı; bitmek üzere olan ayaklanmayı yeniden canlandırma çabalarını bastırmak olmuĢtur.

Libya‟da emperyalist devletler hiç istemedikleri halde zorunlu olarak, Ġslamcı cepheye iktidarı ele geçirmesi için askeri destek vermiĢlerdir. Libya lideri Kaddafi kendi halkı tarafından öldürülmüĢ ancak bu durum Libya‟ya istikrar ve refah getirmemiĢtir.⁴⁴⁷

Arap baharından neredeyse hiç etkilenmeyen ya da çok az etkilenen ülkelere baktığımızda batının sadık dosları olduğu görülmektedir. Sömürgeci devletleri asıl rahatsız eden durum, Arap coğrafyasının dikdatörlüklerle yönetilmesi değil dikdatörlerin nekadar batı yanlısı olup olmadığıdır. Arabistan, Fas ve Ürdün kralları, batı yanlısı politikalar izleyerek Arap isyanından kurtulmayı baĢarmıĢlardır.⁴⁴⁸

Arap Baharı‟nın bölgenin en önemli devletlerinden olan Mısır‟da kendini göstermesi yerel ve ululsal alanda protestolar adına bir dönüm noktası olarak değerlendirilmiĢtir. Arap dünyasının önde gelen ülkelerinden olan Mısır‟da yaĢanan siyasi, ekonomik, sosyal ve dinî konular olmak üzere, meydana gelen her türlü geliĢme Ortadoğu Arap halklarını ve Kuzey Afrika‟yı derinden etkilemektedir. Bu nedenle Mısır Arap Baharı açısından Ortadoğu‟da ve Batı‟da diğer devletlere nazaran farklı değerlendirilmiĢtir.⁴⁴⁹

25 Ocak 2011‟de Tahrir Meydanı‟nda baĢlayan Arap baharı isyanı, Hüsnü Mübarek‟ in 1981‟de baĢlayan yönetiminin 11 ġubat 2011‟de istifasıyla son bulmuĢtur. ABD‟nin isyanının baĢlamasına zemin hazırladığı ve sonrasında yaĢanan geliĢmelere müdahil olduğu çeĢitli belgelerle açığa çıkmıĢtır. ABD‟nin Uluslararası Kalkınma Kurumu‟nun, Mısır Devlet BaĢkanı Hüsnü Mübarek yönetimini zayıflatmak amacıyla, Mısır‟da bulunan demokrasi yanlısı kuruluĢlara milyonlarca dolar kaynak aktardığı ortaya çıkmıĢtır. 6 Ekim 2007 tarihli belgeye göre 2008-2009

447 Pınar Babür, UlutaĢ Recai, Ortadoğu‟ta Yalanı Bahar, Nitelik Kitap, Ankara, 2012, s.7,8.

448 Pınar Babür, UlutaĢ Recai, Ortadoğu‟da Yalancı Bahar, Nitelik Kitap, Ankara, 2012, s.9.

449 Emine Güvenilirçelik,“Mısır‟da Arap Baharı: Müslüman KardeĢler‟in Ġktidara YükseliĢi ve Askeri Darbe Sonrası Tasfiyesi”, VIII. Uluslararası Uludağ Uluslararası ilişkiler Kongresi, Küresel ve Bölgesel Sistemde, Devlet ve Devlet Dışı Aktörler, Bildiri Kitapçığı, Kasım 2016 s.174-200

178 yılları arasında yapılan bu bağıĢların 141,5 milyon dolar olduğu belirtilmektedir.⁴⁵⁰ ABD yönetimi, Mısır‟ın Filistin‟den geriye kalan topraklarını sömürgeleĢtirme planlarını devam ettirmek için, Ġsrail tarafından da zorunlu sayılan biçimde kendisine tümden tabi olmaktan uzaklaĢacak bir siyasete girmesini makul karĢılamamıĢtır.

Bunun için yumuĢak geçiĢ stratejisini geliĢtirmiĢtir.⁴⁵¹

Bu stratejide önce halk istediğini almıĢ ve yapılan CumhurbaĢkanlığı seçimlerini Muhammed Mursi kazanmıĢtır. Mısır‟da seçimle iĢ baĢına gelen ilk CumhurbaĢkanı Mursi olmuĢtur. Haziran 2012‟de gerçekleĢtirilecek olan seçimin ikinci turu için iĢ halka bırakılmayacaktır zira halk Mursi‟yi desteklemektedir. Mısır Yüksek Askeri Konseyi devreye sokularak Mursi‟nin yetkileri kısıtlanmıĢtır. Mursi karĢıtı eylemlerin artması ve yaĢanan kaos askeri darbe ile sonuçlanmıĢtır. Mursi ve siyasi uzantısı olan Müslüman KardeĢler üyeleri hapse atılarak idam ceasına çarptırılmıĢlardır. Mursi lehine yapılan gösteriler darbeciler tarafından kanlı bir Ģekilde bastırılmıĢ ve ülkede yaĢanan bahar tekrar kıĢa dönmüĢtür. Mısır için olmasada ABD için yumuĢak bir geçiĢ olmuĢ ve Batı ve ABD yanlısı Mısır Genel Kurmay BaĢkanı ve darbenin mimarı General Abdulfettah el Sisi Mısır Devlet BaĢkanı olmuĢtur. Bu değiĢimin ardından ABD Mısır‟ın 1 milyar dolarlık borcunu silerken, aynı zamanda 1 milyar dolar borç vereceğini açıklamıĢtır. Sisi yönetimindeki darbeci ordunun binlerce kiĢiye iĢkence etmesi, binlercesini ise öldürmesi demokrasi yanlısı Batılı devletleri rahatsız etmemiĢtir. Ulusal Ġnsan Hakları Konseyi‟nin 2015‟te hazırladığı rapora göre, seçimle iĢ baĢına gelmiĢ Muhammed Mursi‟ye yapılan darbe sırasında 2.600 kiĢi yaĢamını yitirmiĢtir.

Binlerce kiĢiye eziyet edilmiĢ ve hapse atılmıĢtır. Mısır dâhil diğer ülkelerde yaĢanan isyan hareketlerini internet medyası üzerinden provake eden grupların ABD tarafından eğitiltiği sonradan yayınlanan haberlere yansımıĢtır. “internet özgürlüğü”

adı verilen program sayesinde 5.000 muhalif kiĢiye dersler verilmiĢtir.⁴⁵²

Darbe sonrası Mısır‟da yönetime gelen Sisi‟nin Ġsrail ve ABD yanlısı politikaları, Arap Baharı ile tasarlanan plana tam olarak uyuĢmaktadır. Ġsrail ile yakın ticari ve siyasi iliĢkiler baĢlatan Sisi, Akdeniz‟de yaĢanan doğalgaz gerilimi üzerinden de Türkiye‟yi tehdit etmekten geri durmamıĢtır. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Mısır Büyükelçisi Mai Taha Mohamed, Güney Kıbrıs‟tan Mısır‟a gaz

450 Talat Turhan, Küresel İhanetin İçi Yüzü ve Arap Baharı, Destek Yayınevi, Ġstanbul, 2012, s.288.

451 Pınar Babür, UlutaĢ Recai, Ortadoğu Yalancı Bahar, Nitelik Kitap, Ankara, 2012, s.7,8.

452 Talat Turhan, Küresel İhanetin İçi Yüzü ve Arap Baharı, Destek Yayınevi, Ġstanbul, 2012, s.288.

179 taĢınmasının yolunu açacak Ġsrail‟inde içerisinde olduğu devletlerarası iĢbirliği anlaĢmasına yakın olduklarını söyleyerek, Türkiye‟nin Doğu Akdeniz‟deki doğalgaz giriĢimlerini kınadıklarını söylemiĢ, ayrıca Türkiye‟yi askeri güç kullanmakla tehdit etmiĢtir.⁴⁵³

Mısır örneğinde de görüldüğü gibi Ortadoğu‟da yaĢanan tüm olaylar Batı‟nın bir Ģekilde müdahalesini içermektedir. Arap Baharı diye tanımlanan isyan hareketleri de Ortadoğu‟da bulunan ve bir Ģekilde Batı‟ya muhalif durumda olan yöneticilerin yerlerine Batı yanlısı yöneticilerin gelmesiyle sonuçlanmıĢtır. Mısır‟da yaĢanan olaylar baĢka ülkelerde de planlanmaktadır, bu ülkelerden birisi de Türkiye‟dir.

453 “Mısır ve Ġsrail‟ den Türkiye‟ye, Umarız Askeri Güç Kullanmadan Çözeriz”, Habertürk, Temmuz 31, 2018, (EriĢim) https://www.haberturk.com/misir-ve-israil-den-turkiye-ye-kustah-tehdit-umariz-askeri-guc-kullanmadan-cozeriz-2081377, 29 Aralık 2018.