• Sonuç bulunamadı

2.7. Okul Öncesi Eğitim Programının Niteliği Ġle Ġlgili Temel BileĢenler

2.7.4. Eğitim Sürec

2.7.4.1 Eğitim Sürecinde Etkinlikler

2.7.4.1.2. Okul Öncesi Eğitim Programında Etkinlikler

2.7.4.1.2.1 Matematik Etkinlikleri

Okul öncesi matematik etkinlikleri, çocukların keşfetmelerine, tartışmalarına ve fikirlerini uygulayabilmelerine olanak verecek şekilde hazırlanmalıdır. Çocukların gelişimlerine uygun olarak hazırlanmış matematik etkinlikleri, çocukların matematik kavramlarını anlamayı ve onların neden sonuç ilişkisi geliştirmelerini sağlayacaktır. Öğretmenler etkinliklerini planlarken çocukların başarabilecekleri, keşfedebilecekleri, deneme yanılma yoluyla elde edilecek davranışlarda bulunmaları sağlayacak etkinliklere yer vermelidir (Akman, 2002:247).

Nitelikli matematik etkinlikleri için, özel olarak matematikle ilişkili etkinlikler planlamak, tanıtmak ve gerçekleştirmek gerekir. Örneğin, sayı kartları kullanan oyunları veya sayı küpleriyle oynanan masa oyunları sayma ve karşılaştırma üzerine deneyimler sunmaktadır. Bununla birlikte, birçok çocuk kitabı matematik temaları içeriklidir. Problem çözme, sayı aktiviteleri, sınıflandırma ve sıralama gibi akıl yürütme becerilerinin yanı sıra sayma ve sayısal yeteneklerini de pekiştirmektedir (Clements, 2001:272).

NAEYC ve NCTM tarafından yayımlanan bildiride 3-6 yaş grubu çocukların nitelikli bir matematik eğitimi almalarının sağlanması için öğretmenlere ve uzmanlara yönelik öneriler de bulunmaktadır. Bu öneriler şu şekilde sıralanabilir:

 Çocukların ailelerini, kültürlerini, geçmişini kapsayan deneyimlerini; öğrenmeye yönelik bireysel yaklaşımlarını ve formel olmayan bilgilerini kullanmalıdır.

 Matematik programı ve eğitimsel uygulamaları bilişsel, dilsel, fiziksel ve sosyal-duygusal çocukların tüm gelişim alanlarına dayanmalıdır.

 Çocukların problem çözme ve muhakeme süreçlerini destekleyen program ve eğitim uygulamaları kullanmalıdır.

 Programın, matematiksel düşüncelerin ve birbirleriyle ilişkilerinin tutarlı ve olması sağlanmalıdır.

 Çocukların matematiksel düşüncelerle ayrıntılı ve sürdürülebilir bir etkileşim içersinde olmalarını sağlamalıdırlar.

 Matematiği başka etkinliklerle bütünleştirmelidirler.

 Matematiksel düşünceleri keşfetmeyi sağlayacak bir oyun ortamı için yeterli zaman, materyal ve öğretmen desteği sağlamalıdırlar.

 Uygun deneyimler ve öğretmen yöntemleriyle matematiksel kavram ve yöntemleri etkin biçimde tanıtmalıdırlar.

 Matematik becerisini, yeterliliklerini ve stratejilerini değerlendirerek çocukların öğrenmelerini desteklemelidirler (Akt: Yıldırım, 2012:19). Nitelikli matematik etkinliklerinde, çocukların somut yaşantılarla daha iyi öğrendiği dikkate alınarak hazırlanmalıdır. Bundan dolayı okul öncesi öğretmeni eğitim ortamını somut nesnelerle ve uyarıcılarla düzenlemelidir. Çocukların çevreyle etkileşime girerek, kendi yaşantıları yoluyla matematikle ilgili kavramları keşfetmelerine imkan sağlanmalı ve sözel eğitimi daha az kullanmalıdır. Nitelikli matematik etkinlikleri, hem öğretmenin rehberliğiyle hem de çocukların etkin katılımlarıyla başarıya ulaşacaktır. İmkanlar doğrultusunda öğretmen farklı yöntemler kullanmalı ve çocuklara sunacağı materyallerin çeşitli olmasını sağlamalıdır. Matematik etkinliklerine kağıt ve kalem etkinlikleri olarak bakılmamalı çevreyle ve dünyayla daha fazla etkileşim içinde olma fırsatı çocuklara verilmelidir (Akt: Erdoğan; 2012:184-185).

2.7.4.1.2.2 Oyun Etkinlikleri

Nitelikli bir oyun etkinliğinde ilk olarak, oyun etkinliğiyle çocuklara kazandırılmak istenen kazanım ve göstergeler ve bu kazanım göstergelere ulaşmak için kullanılacak olan tema, oyun için hazırlanan materyaller, mekan ve oyun grubu ve çocukların yaşlarına göre bedensel özelliklerinin, yapabilecekleri ve yapamayacakları durumlar dikkate alınarak oyun etkinliği planlanmalıdır. Oyun seçiminde çocukların önerileri nitelikli bir oyun etkinliğine katkı sağlayacaktır. Oyun etkinliğine verilecek süre, çocukların ilgili, yetenek, gereksinimleri ve uygulama koşulları dikkate alınarak esnek olunmalıdır (Aral vd.,2001:58-59)

Oyun etkinliklerinin nitelikli olarak uygulanması için, oynanacak oyunun mekanının belirlenmesi gerekmektedir. Bahçede mi yoksa sınıfta mı oynanacağına karar verilmeli ve karar verildikten sonra mekanın durumu öğretmen tarafından değerlendirilmelidir. Çocukların yaptığı materyallerle de oyun etkinliğine gerçekleştirilmesi oyunun etkinliği arttıracaktır. Oyunun uygulanmasına oyunun adının açıklanarak başlanmalı ve oyunun kuralları açıklanırken öğretmen çocukları sıkmadan, sade ve anlaşılır bir şekilde anlatmalı, bütün çocukların kuralları anladığından emin olmalıdır. Kuralların açıklanmasında farklı yöntemlerde kullanılabilir (Kuralların uygulanması, kuralların ve kişilerin sıfatlarının açıklanması). Oyunun uygulanmasının niteliğini arttıracak başka bir etmense öğretmenin rol dağılımı eşit ve adil bir şekil yapılması ve çocukların görüşlerinin alınmasıdır. Oynanan oyunda her çocuğun bir rolü bulunmalı ve bu sayede çocuklar arasında meydana gelebilecek kızgınlık, düşmanlık, kıskançlık gibi durumlar ortadan kalkacaktır (Aral vd.,2001:60-64).

Okul öncesi öğretmenlerinin nitelikli oyun etkinliklerini planlarken dikkat etmesi gereken noktalar vardır. Bunlar;

 Öğretmen oyun etkinliklerini planlarken, farklı gelişim alanlarını destekleyecek oyunlara yer vermelidir.

 Çocuklar yeni bilgiler kazanmakla birlikte, eski bilgilerinde pekiştirilmesi sağlanmalıdır.

 Öğretmen çocukları çok iyi tanımalı ve onların gelişim özelliklerine göre ve sağlık durumlarını dikkate almalıdır.

 Öğretmen, oyunlarda çocukların yaratıcılıklarını engelleyecek tavırlardan uzak durmalıdır.

 Oyunun özelliğine göre mekan tercihi yapılmalıdır. Geniş bir alan gerektiren oyunlarda küçük mekan kullanılması uygun olmaz.

 Oyun için seçilen materyaller, çocukların yaşlarına uygun olmalıdır.

 Öğretmen, oyun etkinliklerinde çocukların başarı duygusunu yaşamalarına destek olmalıdır.

 Öğretmen ilk olarak oyunun kurallarını ve oynanışını kendisi çok iyi bilmelidir. Oyunla ilgili yapılan açıklamalar, verilen yönergeler açık bir şekilde yapılmalıdır (Çakmak ve Elibol, 2011:36-37).

2.7.4.1.2.3. Müzik Etkinlikleri

Müzik etkinliklerinin nitelikli olması için öğretmen; çocukların müzik yeteneğinin, ses sınırı genişliğinin, şarkı söyleme ve müzik aleti çalmaya yönelik gösterdiği ilginin derecesini iyi bilmelidir. Etkinliklerde grup ve bireysel çalışmalara yer vermeli ve çocukların öğrenme stillerini dikkate almalıdır. Öğretmenin çocuklarla birlikte müzik etkinliğine katılmalı ve bu paylaşımdan zevk aldığını çocuklara hissettirmelidir. Müziği sadece müzik etkinliklerinde değil, gün içerisinde diğer etkinliklerde de yer vermelidir (Ömeroğlu vd., 2006:44-45).

Öğretmen müzik etkinliklerinin nitelikli olarak uygulama yapılması için;  Ses dinleme ve ayırt etme çalışmaları,

 Müzik dinleme,  Şarkı söyleme,

 Yaratıcı hareket ve dans,  Tempo çalışmaları,  Ritim çalışmaları,

 Müzikli öykü oluşturma, gibi teknikleri kullanmalıdır (Ömeroğlu vd., 2006:34).

Öğretmenin nitelikli bir müzik etkiniği planlamalıdır. Bu planda; müzik etkinliklerinde söylenecek şarkının seçiminde, çocukların günlük yaşantılarında karşılaştıkları, bildikleri ilgili şarkılar çocuklar ilgisini çekmesini sağlayacaktır. Nitelikli bir müzik etkinliğinde yapılacak olan yaratıcı dans çalışmalarında çocukların özgün hareketler yapabilmesi seçilen müziğin türü ve ses kalitesine öğretmenin dikkat etmesi gerekir. Dans sırasında, mendil, fular, kurdela, tül, balon, ip v.b. çocuklara verilerek çocukların etkinlikten daha fazla zevk almalarına ve hareketlerin estetik olması sağlanabilir (Aral vd., 2011:123-124).

Nitelikli müzik etkinliği yapılabilinmesi için; elektronik araçlara, müzik aletleriyle ilgili ve hareketlerle ilgili ipucu verebilecek kartlar bulundurulabilir. Gerçek müzik aletlerine de yer verilmelidir; davul, gonk, ksilefon, marakas, zil v.b. müzik aletleri olabilir (Ömeroğlu vd., 2006:39-40).

2.7.4.1.2.4. Fen Etkinlikleri

Okul öncesi eğitiminde bilim etkinlikleriyle çocuklar, yaparak- yaşayarak öğrenir ve bilim sürecine aktif bir şekilde katılıp çevrelerini fark etmeye ve tanımaya başlarlar. Aktif öğrenmeyle edinilen bilgilerin kalıcı olmasıyla birlikte edinilen bilgilerin diğer konularla bütünleştirebilirler (Akt:Dere ve Ömeroğlu, 2001:1).

Bilim eğitimi programının nitelikli olması, öğretmenlerin çocukların güçlü taraflarının, ihtiyaçlarının farkında olması ve aktif, çocuk merkezli araştırmaya dayanması gerekir. Etkinlik sürecinde, çocukların bilimsel keşiflerin içinde olmaları, farklı yöntemler seçip planlama ve uygulama yapılması, çocuklarda bilimsel düşüncenin gelişmesi konusunda gerekli bilgiye sahip olunmalıdır. Nitelikli etkinliklerin hazırlana bilmesi için ilk olarak öğretmenin çocuklara kazandırmak istediği bilimsel süreç becerilerine kendisinin sahip olması gerekmektedir. Daha sonra eğitim ortamını işlevsel materyallerle donatmalı ve çocukların materyallerle iletişim halinde olacağı etkinlik planlamalıdır. Çocukların gelişim özelliklerini ve ön bilgilerini dikkate alarak, uygun yöntem, teknik ve stratejilerle

(Deney, inceleme gezisi, analoji, kavram haritaları, proje, drama v.b.) eğitim sürecine çocukların katılımını sağlayarak uygulama yapılmalıdır (Akt:Kandır vd.,2012b:7-16).

Fen etkinlikleri içerisinde yapılacak olan bitki yetiştirme çalışmalarında; öğretmen özellikleri farklı olan bitkileri seçerek, çocukların bitkilerin farklı ihtiyaçlarını ve özelliklerini keşfetmeleri için uygun eğitim ortamı hazırlamalıdır. Sulama, toprağı havalandırma, kurumuş yaprakları temizleme, ölçümler yapma ve bitkilerde meydana gelen değişiklikleri grup etkinliği olarak planlayacağı gibi bireysel katılımı sağlayacak şekilde de planlama yapılabilir. Deney çalışmalarının nitelikli olabilmesi için eğitim ortamının çocukları araştırmaya ve keşfetmeye yöneltecek şekilde hazırlanması önemlidir. İyi bir deney yapılabilmesi için deneylerde ilk olarak deney yapılacak ortamda tehlike oluşturacak durumların giderilmesi ve çocukların neden-sonuç bağlantılarını kurabilmeleri için deneyin kısa sürede gözlemlenlenebilir olmasına dikkat edilmelidir. Öğretmen suyla, nesnelerin değişimlerinin incelenmesi, hareketlerin keşfedilmesi, havayla nesnelerin özellikleriyle ilgili deneylere yer vermeli ve bu deneylere uygun materyal seçimine dikkat etmelidir (Akt: Aral vd., 2011:130-131).

Amerika Ulusal Araştırma Konseyi‟ne göre Ulusal Eğitim Standartları belirli ilkelerin ışığında, etkili bir bilim eğitimi programında bulunması gereken özellikler şu şekilde sıralanabilir:

 Etkili bir bilim eğitimi çocuğun deneyimleri, önceki yaşantıları ve deneyimlerini temel alır.

 Etkili bir bilim eğitimi çocukları kendi sorularını sormak, düşüncelerini geliştirmek için cesaretlendirir ve çocukların dikkatini çeker,

 Etkili bir bilim eğitimi, güvenli bir ortamda, çocukların bir konuyu derinlemesine keşfetmelerini sağlar,

 Etkili bir bilim eğitimi, çocukların incelemeye ve araştırmaya dayanan yaşantıları üzerinde tartışmalarına olanak sağlar,

 Etkili bir bilim eğitimi, erken çocukluk eğitimi programındaki diğer alanlarla bütünleştirilmiştir,

 Etkili bir bilim eğitimi, temel bilim alanlarına bütün çocukların ulaşabilmesi için imkan sağlar (Akt: Kandır vd., 2012b:7)

Fen etkinliklerinin nitelikli olarak yapılması için etkinliklerinde kullanılan materyallerin özellikleri önemlidir. Öğretmen materyalleri seçerken, çocukların oyunlarında tercih ettikleri materyalleri; problem çözmeye, deney yapmaya ve algılama becerilerini geliştirmeye yarayan materyalleri (renk, şekil, boyut v.b.), çocukların rahatlıkla hareket ettirebileceği ve gözlem yapabileceği materyallerin seçimine dikkat etmelidir (Aral vd., 2011:127).

Çocuklar için bilim içinde bulundukları dünyayı keşfetmektir. Bilimle ilk karşılaşma çocukların bireysel olarak keşfedebileceklerini fark etmeleriyle olur. Çocukların edindikleri bilim deneyimleri mantığa uygun ve yaratıcı düşünme becerilerinin gelişimini destekler. Günlük yaşamda karşılaştıkları problemleri kolay çözümlemelerine ve doğru kararlar alabilmeleini sağlar (Tu ve Hasio, 2008:1).

2.7.4.1.2.5. Okuma-Yazmaya Hazırlık Etkinlikleri

Okul öncesi eğitim programında, çocukların harfleri öğrenmelerinin yerine, etkinliklerle, uyaklı sözcüklerden oluşan şarkılar söylenmesi, seslerin sözcük içindeki konumlarına dayalı oyunlar oynanmasını destekleyerek anlamlı deneyimler edinmesi sağlamaktadır (MEB, 2012:21).

Okuma-yazma için gerekli olan temel becerilerin kazanılması çocuklara göre farklılık göstermektedir. bazı çocuklar okunan öyküleri dinleyerek, bazıları resimlerdeki ipuçlarını çözerek, bazıları harflerin oluşturduğu sesleri öğrenek, bazıları da sözcükleri oluşturan harf biçimlerini ezberleyerek veya hatırlayarak temel okuma-yazma becerilerini kazanmaya başlamaktadır (Akt:Kandır vd.,2012a:38). Okul öncesi öğretmenleri okumaya- yazmaya hazırlık etkinlikleri, sadece kağıt üzerinde yapılan çalışmalarla sınırlandırılmamalı, diğer etkinliklerle bütünleştirilerek veya etkinlik sayfalarındaki materyalleri 3 boyutlu hale getirerek çocukların bu materyallere şekil vermelerini sağlayarak uygulayabilir (Akt: Kandır vd., 2011:72-73).

Öğretmenler şu şekillerde çocukların gelişmeye yönelik yazma yeteneklerini geliştirmelerinde yardımcı olur:

 Öğretmen, çocuklara dikte edilen kelimeler sonrasında yazar ve okur, her bir kelimeyi sesli bir şekilde okurken çocuklara gösterebilir.

 Öğretmen, çeşitli kağıt ve kalemlerden oluşan bir yazma köşesi hazırlayıp, sınıf genelinde oyun alanlarına yazı yazma materyalleri yerleştirilebilir.  Öğretmen, çocukları resim çizmeye ve kendi resimleriyle ilgili kelimeler

yazmaya teşvik etmelidir. Çizdikleri resimler çocukların ne yazacakları üzerinde odaklanmalarına yardımcı olacaktır.

Öğretmen, tüm yazma denemelerini teşvik ve kabul etmelidir.

 Öğretmen, bitirdiklerinde çocuklardan hikayelerini “okumalarını” isteyebilir. Çocukların kelimelerini kağıdın altına veya arkasına yazılıp, sesli ve yazılı dil arasındaki bağlantıyı anlamalarını pekiştirmek üzere hikayeyi çocuğa tekrar öğretmen okuyabilir.

 Öğretmenin formel yazma uygulamaları ve doğru yazım üzerine odaklanması okul öncesi çocukları için faydalı öğrenim teknikleri değildir (Strickland, 2009:10-11).

Okuma-yazmaya hazırlık etkinlikleri, masa başında yapılan çizgi/kitap çalışmalarından ibaret olarak görülmemelidir. Bu çalışmalar birçok farklı etkinliklerle (sanat, oyun, müzik, drama vb.) yapılmalıdır. Okuma-yazma etkinliklerinin amacı, okuma- yazma öğretmek değil, çocukların ilkokulda okumayı ve yazmayı öğrenebilmesi için gerekli olan hazırbulunuşluk kazandırmaktır. Okuma-yazma için farkındalık oluşturmak ve özendirmek yapılacak olan çalışmaların amaca ulaşabilmesinde son derecede önemlidir. (MEB, 2013:19).

Okur-yazarlık açısından zengin bir ortam şunlar bulunabilir;

 Kitapların düzenli ve davetkar bir şekilde sergilendiği özel bir okuma alanı veya kütüphane.

 Çeşitli tür ve formatlarda kitaplar (örneğin kurgusal, kurgusal-olmayan, alfabe kitapları, büyük kitaplar gibi).

 Müfredat temaları veya konularıyla ilintili ve çocukların çalışabilecekleri kitaplar.

 Sınıf genelinde kitaplar ve yazma gereçleri (örneğin bilim köşesinde bilim kitapları, drama köşesinde kağıt ve boyama kalemleri gibi).

 Çocukların göz hizasında sergilenen alfabe, alfabe oyuncakları ve manipülatifler (örneğin alfabe bulmacaları, mıknatıslı harfler gibi).

 Sınıf içerisine yerleştirilen işlevsel levhalar (örneğin sınıf programı, oyuncakların isim etiketleri, alan isimleri gibi).

 Sınıf içerisinde sergilenen çocukların çizim, yazma denemeleri ve grup yazma aktivelerinde gerçekleştirilen çalışmalar (örneğin çizelgeler, evde yapılan kitaplar gibi) (Strickland, 2009:12).

2.7.4.1.2.6. Türkçe Etkinliği

Nitelikli bir Türkçe etkinliğinin uygulanmasında, öğretmenin çocukların ilgilerini çekmek için ses tonuna dikkat etmelidir. Etkinlik öncesinde ve sonrasında sorulan sorular etkin bir etkinlik olmasını sağlar. Öykü seçiminde de öğretmen çocukların özelliklerini tanıyıp bu özelliklere ve yaşlarına göre öykü seçmelidir. Öğretmen çocukların dikkat sürelerine uygun etkinlik planlamalı, sesini, hareketlerini ve mimikleri kullanmalıdır (Akt:Kandır vd.,2012a:32-33)

Öğretmen çocuklara, kendilerini ifadece edebilecekleri ortamları hazırlayarak çocukları teşvik eden bir ortam hazırlamalıdır. Hazırlanan ortam veya kullanılan materyaller çocuklar arasında iletişim ve etkileşim kurulmasını sağlayan nitelikte olmalıdır. Çocuğun katılacağı etkinliklerde yapılacak olan ön hazırlık konuşmalarında yer verilen sözel yönergeler önemlidir. Okul öncesi dönemde çocuklar somut deneyimlere gereksinim duydukları için öğretmenin verilecek olan yönergenin sade, açık ve anlaşılır olması ve kullanacağı sözel ve sözel olmayan iletişim becerilerine dikkat etmesi çocukların etkinliğe katılımını etkileyecektir (Akt:Kandır vd.,2012a:29).

Türkçe etkinliklerinin nitelikli olarak yapılması için parmak oyunları, şiir, bilmece, sohbet, öykü okuma, öykü oluşturma v.b. çeşitli etkinliklere yer verilmelidir. Parmak oyunları, öğretmen parmak oyunlarını etkili bir şekilde kullanması için parmak oyunun sözcüklerini ve hareketlerini çok bilmelidir. Öğretmen şiir etkinlikleri için seçilen şiirlerin

kısa, basit ve anlaşılır olmasına dikkat etmelidir. Bilmecelerde ise, çocuklar bilmecenin sözleriyle somut bağlantılar kurabilmeli, bilmecelerle ilgili ipucunu farklı yollarla verilebilir ve öğretmen bilmecenin cevabını neden doğru veya neden yanlış olduğunu cevaplarıyla ilişki kurarak açıklama yapmalıdır. Öğretmen sohbetin nitelikli olabilmesi için çocukların onaylayıcı rolünden çıkarak aktif bir şekilde katılımı gerekmektedir. Sohbet etkinliği farklı yöntemler ve materyaller (Video, resim, fotoğraf, nesne v.b.) kullanılarak da yapılabilir. Öğretmen sohbet etkinliğinin daha yapılması için mutlaka eğitim süreci içerisinde, sohbeti hangi yöntemlerle ve nasıl yapacağına mutlaka yer vermelidir (Aral vd., 2011:108-109-110).

Türkçe etkinlikleri içerisinde yapılan öykü oluşturma çalışması, resimler, fotoğraflar, çeşitli eşyalar, doğal kokular, çeşitli karakterlerin maskesi ve kuklalar gibi farklı materyaller kullanarak yapılabilir. Öğretmen iyi bir öykü oluşturma çalışmasında ilk olarak öğretmenin ipucu olarak seçtiği kelimelerin anlamlı ve çocukların yaşantısına uygun olması gerekmektedir ve çocuklardan gelen cevabın unutulmaması için mutlaka not almalıdır. Taklidi oyunlarda kullanılan materyaller taklitlerin yapılmasını daha kolay hale getirebilir, bununla birlikte yapılan çalışmada da öğretmenin çocuklara model olması gerekmektedir. Çocuklara hem yönergeyi vermeli hem de hareketi yapmalıdır. Bundan dolayı öğretmen çocukların gelişim özelliklerini çok iyi bilmelidir. Öğretmen pandomim de ilk olarak çocukların yaşantılarından yola çıkmalı ve seçilen yaşantının basit olmasına dikkat etmelidir. Verilecek olan yönergeler basitten karmaşığa doğru sıralanmalıdır. Öğretmen sessizlik konusunda katı olmamalı, çocukların anlatımlarını eğlenceli hale getirecek sesler çıkarmalarına imkan sağlamalıdır (Aral vd., 2011:114-115).

2.7.4.1.2.7. Drama Etkinlikleri

Drama çalışmalarında, eğitim kurumunun imkanları yeterli seviyedeyse drama çalışmaları için boş bir sınıf drama sınıf olarak düzenlenebilir. Bu sınıf çocukların, birbirlerine zarar vermeden, engel olmadan ve rahat hareket edebilecekleri genişlikte olmalıdır. Sınıfın zemini çocukların yere uzanabilmeleri için parke veya halıyla kaplı olmalıdır. Drama sınıfı her mevsimsel şartları karşılamalı, kışın sıcak, yazınsa serin olmalıdır. Ancak drama çalışmaları için özel bir sınıf bulunmayabilir. Öğretmen geleneksel

sınıf ortamı çalışma yapılabilecek şekilde düzenleyerek, sınıftaki masaları, sandalyeleri, sıraları sınıfın bir bölgesine toplayarak gerekli olan alanı oluşturabilir. Masalar, sandalyeler, sıralar drama çalışmalarında materyal olarak da kullanılabilir. Özellikle küçük ve içerisinde fazla sayıda materyal bulunan sınıflarda, çocuklar hem kendi güvenliği sağlama açısından hem de arkadaşının güvenliği için ve yaratıcılıklarının engellenmemesi için sınıf dışı mekanları da kullanabilir (Akt: Aktaş Arnas, 2011:75)

Drama da kullanılacak materyaller çocukların, role girmelerini ve yaratıcılıklarını kullanabilmeleri açısından önemlidir. Bundan dolayı materyal seçiminde dikkatli olunmalıdır. Drama çalışmalarında kullanılacak olan materyaller, gerçek işlevleri dışında da kullanılabilir (sopanın kılıç gibi kullanılması). En çok kullanılan aksesuarların başında kıyafetler gelmektedir. Kıyafetlerin muhafazası için bir sandık oluşturulabilir. Bu sandıkta giysilerle birlikte, eşarplar, şapkalar, çantalar, şallar, kravatlar ve takılar gibi çeşitli aksesuarlara yer verilebilir. Bunların yanı sıra; çeşitli fotoğraflar, resimler, gazeteler, afişler, broşürler, renkli kağıtlar, kartonlar, boyalar, tepegöz ve slayt makinesi de bulunabilir (Akt: Aktaş Arnas, 2011: 72-73)

Drama çalışmalarında, grubun yapısı ve çalışmaya katılan kişilerin özellikleri göz önünde bulundurularak esneklik çerçevesinde takip edilmesi gereken bir sıralama bulunmaktadır. Drama sürecinde bulunması gereken uygulama aşamaları şunlardır;

 Isınma Çalışmaları,  Esas Çalışma,

 Değerlendirme Çalışmaları (Akt: Can Yaşar, 2011:75).

Etkili bir yaratıcı drama sürecinde, drama liderinin yani öğretmenin çeşitli özellikleri olması gerekmektedir. Drama çalışmalarına katılanların güvenini kazanmış, insana saygı duyan ve değer veren, gözlem gücü iyi, pratik zekaya sahip, enerjisi bitmeyen, sabırlı ve sorumluluk sahibi, adil, duyarlı, deneyim ve birim sahibi vb. özellikleri olmalıdır. Öğretmen, özgürce deneyimlerini, duyumsadıklarını ve düşündüklerini açıkça ifade edebilen bir eğitim ortamı hazırlamalıdır. Drama liderleri sonuç odaklı değil süreç odaklı çalışmalıdırlar. Kendisini ve çocukları diğer eğitim ortamlarına nazaran daha iyi hissetmesini sağlamalıdır (Akt:Çetingöz, 2012:122).

Nitelikli drama etkinliklerinde, uygun bir eğitim ortamı olmasına dikkat edilmeli, eğitim ortamı çocukların dikkatlerini yoğunlaştırmalarını etkilemeyecek canlı bir ortam olmalıdır. Drama çalışmalarında çocukların yaş grupları dikkate alınarak ve basitten zora doğru bir yol izlenerek yapılmalıdır. Etkinliklerde kullanılacak materyaller somut olmalı, çocukların hayal güçlerini harekete geçirebilmeli, sağlam olmalıdır. Öğretmenlerin nitelikli bir drama etkinliğinde sonuca değil sürece önem vermeli (Akt: Bulut Pedük ve Erdoğan, 2011:176).

Drama uygulamalarının yaratıcı düşünmeyi geliştirmesi için bazı nitelikleri olmalıdır. Bunlar;

 Ortaya konan oyunun/rol yapmanın, öykünün, ne kadar orijinal, nitelikli, düzgün olduğu önemli değildir. Yani sonuç önemli değil, drama uygulamalarında oyunu oynarken, rol yaparken süreç ve süreç içerisinde yapılanlar önemlidir.

 Drama uygulamaları için özel tasarlanmış bir sahne veya atölye gerekmez. Sınıf veya drama odası drama için uygundur. Önemli olan sınıf büyüklüğünün çocukların serbest bir şekilde hareketler yapabileceğidir (Önder, 2003:131)

 Okul öncesi dönemde yaratıcı drama çalışmalarında sanatsal yaratıcılık gerekli olmadığından, sanatçılar ve tiyatrocular tarafından değil, yaratıcı düşüncenin özelliklerini bilen ve bu özellikleri geliştirmeyi çalışan öğretmenler tarafından yapılmalıdır.

 Okul öncesi dönemi çocuklarıyla drama oyunları oynarken, başlama noktası yeterince tanımlanmalıdır. Bu yaştaki çocuklarda yaratıcı düşüncenin harekete geçirilmesi için mutlaka yapılandırılmış bir başlama noktası olması gerekir. Küçük yaşlar ve daha az deneyimi olan çocuklara daha fazla açıklama yapılması gerekebilir (Akt: Önder, 2003:131).