• Sonuç bulunamadı

Mal Beyanında Bulunmamak Suçu (İİK.m.337/1)

Belgede İcra ve iflas suçları (sayfa 71-90)

C. İCRA VE İFLAS SUÇLARININ ANAYASAYA UYGUNLUĞU SORUNU

IV. Mal Beyanında Bulunmamak Suçu (İİK.m.337/1)

1.Genel Olarak

İcra ve İflas Kanunu’nun 18.02.1965 tarih ve 538 Sayılı Kanun’un 132.maddesi ve 31.05.2005 tarih ve 5358 Sayılı Kanun’un 7.maddesi ile değişiklik yapılmış olan 337/1.maddesi; “Müddeti içinde beyanda bulunmak üzere mazereti olmaksızın icra dairesine gelmeyen veya yazılı beyanda bulunmayan borçlu, alacaklının şikâyeti üzerine, on gün disiplin hapsi ile cezalandırılır. Alacaklının alacağını karşılayacak miktarda malın haczedilmesi veya borcun ödenmesi hâlinde, bu ceza düşer” şeklinde hüküm altına alınmıştır.

Maddede, 4949 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile, borcu karşılayacak yeterli miktarda malın haczedilmesi halinde, borçluya mal beyanında bulunmamaktan dolayı ceza verilmemesi ilkesi benimsenmiştir165.

Daha sonra, maddede 5358 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucunda, maddenin kenar başlığı "yükümlülüklerin yerine getirilmemesi" şeklinde değiştirilmiş, değişiklikten önce öngörülen "on günden bir aya kadar hafif hapis cezası", bu Kanun ile "on gün disiplin hapsi" olarak değiştirilmiştir166.

Alacaklı ve borçlu arasındaki borç ilişkisinde, alacaklının alacağını zamanında anlaşılan şartlarda alması en doğal durumdur. Fakat, bu her zaman için mümkün olmamaktadır. Bazı zamanlarda borçlular, borçlarını zamanında veya hiç ödememektedirler. İşte, bu durumlarda devletin bu iş için kurulmuş olan icra makamları

165

Uyar, 4949 Sayılı Kanun Değişikliği, s.217. 166 Uyar, 5358 Sayılı Kanun Değişikliği, s.319.

devreye girecektir. Bu aşamadan sonra cebri icra işlemeye başlayacaktır. Ancak, çoğu zaman alacaklı borçlu tarafından haciz için ne tür malları olduğunu ve bunların nerede olduğu hususunun bilmemektedir. Bundan dolayı, hacizden önce borçlunun ne tür mallarının olduğunu ve bunların nerede olduğunu bilmek gerekecektir. İşte, bu amacı gerçekleştirmek için borçlunun borcunu ödemeye yetecek kadar mal varlığının icra dairesine doğru olarak, şayet o aşamada borca yetecek kadar mal varlığı yoksa, daha sonra mal varlığındaki ve gelirindeki bir artış olursa bu hususu da doğru olarak icra dairesine bildirmek yükümlülüğü getirilmiştir167. Ancak, bu sayede borçlunun ne kadar mal varlığı olduğu ve mal varlığının nerede olduğunun anlaşılabilir ve haciz işlemleri tamamlanabilir168.

İcra dairesi, alacaklının usulüne uygun olarak verdiği takip talebi üzerine borcun niteliğine ve bazı özelliklerine göre borçluya ya bir ödeme emri veya bir icra emri gönderir. Buna göre;

İcra dairesinin gelen haciz yolu ile takipte borçluya İİK’nun 60. maddesine göre gönderdiği ödeme emri şu kayıtları ihtiva eder:

1.58’inci maddeye göre takip talebine yazılması lazım gelen kayıtları,

2.Borcun ve masrafların yedi gün içinde ödenmesi, borç teminat verilmesi mükellefiyeti ise teminatın bu süre içinde gösterilmesi ihtarını,

3.Takibin dayandığı senet altındaki imza kendisine ait değilse yine bu yedi gün içinde bu cihetin ayrıca ve açıkça bildirilmesi; aksi halde icra takibinde senedin kendisinden sadır sayılacağı, senet altındaki imzayı reddettiği takdirde merci önünde yapılacak duruşmada hazır bulunması, buna uymazsa vaki itirazın muvakkaten kaldırılmasına karar verileceği,

Borcun tamamına veya bir kısmına yahut alacaklının takibat icrası hakkına dair bir itirazı varsa, bunu da aynı süre içinde beyan etmesi ihtarını,

4.Senet veya borca itirazını bildirmediği takdirde yukarda yazılı yedi günlük süre içinde 74’üncü maddeye göre mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapisle

167

Kuru/Arslan/Yılmaz, s.246.

tazyik olunacağı, mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykırı beyanda bulunursa ayrıca hapisle cezalandırılacağı ihtarını,

5.Borç ödenmez veya itiraz olunmazsa cebri icraya devam edileceği beyanını” İhtiva eder.

İcra dairesinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçluya İİK’nun 168. maddesine göre gönderdiği ödeme emrinde şunlar yazılır:

1.Takip talebindeki kayıtlar,

2.Borcun ve takip masraflarının on gün içinde ödenmesi ihtarı,

3.Takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde mercie şikayet etmesi lüzumu,

4.Takip müstenidi kambiyo senedindeki imza kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde açıkça bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi; aksi takdirde kambiyo senedindeki imzanın bu fasıl gereğince yapılacak icra takibinde kendisinden sadır sayılacağı ve imzasını haksız yere inkar ederse sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edileceği ve merciden itirazının kabulüne dair bir karar getirmediği takdirde cebri icraya devam olunacağı ihtarı,

5.Borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını sebepleri ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediği takdirde cebri icraya devam olunacağı ihtarı.

6.İtiraz edilmediği ve borç ödenmediği takdirde on gün içinde 74 üncü maddeye, itiraz edilip de reddedildiği takdirde ise üç gün içinde 75 inci maddeye göre mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapisle tazyik edileceği, mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykırı beyanda bulunursa ayrıca hapisle cezalandırılacağı hususları” yer alır.

İcra dairesinin para ve teminat verilmesi hakkındaki ilamların icrasındaki borçluya İİK’nun 32. maddesine göre gönderdiği icra emrinde; “Para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24’üncü maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin

cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet yedi gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74’üncü madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı, mal beyanında bulunmaz veya hakikate muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı hususları” ihtar edilir.

İİK’nun 60.maddesinin 4.fıkrasına göre, gelen haciz yolu ile takipte borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde ödeme emrine itiraz etmez ve borcuna ödemez ise, bu süre içinde icra dairesine mal beyanında bulunmak zorundadır169. Ancak, borçlu borca itiraz etmiş ise, itirazın geçici veya kesin olarak kaldırılmasına veya iptaline karar verilinceye kadar mal beyanında bulunmak zorunda değildir.

Bunun yanında, borçlunun borcuna itiraz etmesi nedeniyle icra mahkemesi tarafından takibinin durdurulmasına karar verilmiş ise, bu durumda borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu yoktur170.

01.01.2002 tarihinde yürürlükten kalkmış olan, 743 sayılı Medeni Kanunun 165. maddesine göre borcun tarafları karı ve koca ise, cebri icra yasağı bulunduğundan borçlu bakımından mal beyanında bulunma yükümlülüğü de yoktur. Fakat, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe gören 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile eski 743 sayılı Medeni Kanun ve 165. maddesi yürürlükten kaldırıldığından ve yeni 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda buna benzer bir yüküm bulunmadığında artık borcun tarafları karı–koca olsalar bile borçlu eşin mal beyanında bulunma zorunluluğu vardır.

Yetki itirazı nedeniyle takibin durması halinde, dosya yetkili icra dairesine gönderildiğinden bu daire tarafından borçluya ödeme emri çıkarılacaktır. Bu ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu bulunmaktadır.

İtirazın geçici veya kesin kaldırılması kararını temyiz edilmiş olması borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğunu ortadan kaldırmayacaktır.

169

Artuç/Bıkmaz, s.178. 170

Borçlu kısmi itirazda bulunmuş ise, borcun itiraz edilmeyen kısmı için takip kesinleşeceğinden borçlunun bu kısım için mal beyanında bulunma zorunluluğu bulunmaktadır.

Borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu, bir icra takibinde kendisine gönderilen ilk ödeme veya icra emri için söz konusudur. Takibin herhangi bir şekilde durması takipsiz bırakılması gibi nedenlerle durup tekrar işleme konulduğunda, borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu yoktur171.

Mal beyanında bulunmak zorunda olan, kendisine ödeme emri veya icra emri tebliğ edilmiş olan borçludur. Borçlunun vekili de İİK’nun 74. maddesine uymak koşulu ile mal beyanında bulunabilir. Borçlunun vekilinin mal beyanında bulunabilmesi için özel bir yetkiye gerek yoktur. Ancak, vekilin verdiği mal beyanında borçlu asil cezalandırılamayacağından bazı yazarlara göre, borçlunun vekilinin borca yetecek miktarda mal beyan etmemesi halinde, alacaklı bizzat borçlunun mal beyanında bulunmasını icra dairesinden isteyebilmeli ve icra dairesi de bir müzekkere ile belirleyeceği uygun bir süre içinde borçlunun bizzat mal beyanında bulunmasının borçludan isteyebilmelidir172.

Eğer, borçlu taraf tüzel kişi ise, İİK’nun 345. maddesine göre mal beyanında bulunma yükümlülüğü tüzel kişiliği temsile yetkili olan kişi veya kişilere aittir.

İcra takibinin borçluları birden fazla ise, ödeme emri yada icra emrinin alan her borçlunun ayrı ayrı mal beyanında bulunma zorunluluğu bulunmaktadır. Borçlulardan birisinin mal beyanında bulunması diğerlerini sorumluluktan kurtarmaz173.

2.Mal Beyanının İçeriği, Yapılması Usulü ve Mal Beyanında bulunma

Süresi

a.Mal Beyanın İçeriği

Bir mal beyanında hangi hususların yer alması gerektiği, İİK’nun 74. maddesinde gösterilmiştir. Buna göre bir mal beyanın;

171 Kuru, s:588; Artuç/Bıkmaz, s.179. 172

Kuru, s.590; Artuç/Bıkmaz, s.179. 173

i.Borçlunun elinde bulunan menkul ve gayrımenkul mallar ile haklar ve borçlunun her türlü kazanç ve gelirleri,

ii.Borçlunun üçüncü kişide bulunan menkul ve gayrımenkul malları ile hakları, iii.Yaşayış tarzlarına göre; geçim kaynakları, geçimini nasıl sağladığı,

iv.Bu mallar, hüklar. Gelir ve kazançları ile borcunu nasıl ödeyeceği,

v.Borçlunun kendisine ait mal, hak, gelir ve kazançlar ile borcunu nasıl ödeyeceği hususlarını içermesi gerekir.

Borçlunun yapmış olduğu mal beyanı, İİK’nun 74.maddesine uygun bulunmadığı takdirde, borçlunun mal beyanı geçersiz olacak ve İİK’nun 74.maddesine uygun olmayan mal beyanında bulunan borçlu, hiç mal beyanında bulunmamış gibi cezalandırılacaktır174.

Borçlu, yapmış olduğu mal beyanında, kendisine ait tüm mal varlığının dökümünü yapmak zorunda değildir. Borçlunun, mal beyanında borcuna yetecek miktarda mal, hak ve alacağı bildirmesi yeterlidir175. Borçlunun bildirdiği mal, hak, alacak ve gelirlerinin borcunu karşılamaya yetecek miktarda olup olmayacağını icra müdürü veya icra memuru takdir eder. Borçlu; mal, alacak, hak ve gelirlerinden bir kısmının borcunu karşılamaya yeteceği inancı ile sadece o kısmı bildirmiş ise, burada borçlunun suç kastı olmadığından ‘mal beyanında bulunmamış sayılıp’ cezalandırılamaz176. İcra memuru, borçluyu bildirdiği malların yetersizliği yada haczin güçlüğü nedeniyle, diğer mallarını da bildirmesini isteyebilir177.

Borçlu, haczi kabil olan tüm malları icra dairesine bildirmelidir. Ayrıca, borçlu, İİK’nun 83. maddesinde yazılı kısmen haczi caiz olan ücret ve hakları da mal beyanında bildirmek zorundadır178.

Borçlunun kendi düşüncesine göre, haczi kabil olmayan malları icra dairesine bildirmek zorunda olup, olmadığı hususu doktrinde tartışmalıdır. Bazı yazarları göre179,

174 Artuç/Bıkmaz, s.180.

175

Kuru/ Arslan/Yılmaz, s.248. 176

Artuç/Bıkmaz, s.180; Uyar, İcra-İflâs Suçları, s.62. 177 Artuç/Bıkmaz, s.180; Uyar, İcra-İflâs Suçları, s.62. 178 Artuç/Bıkmaz, s.180; Kuru, s.591.

179

haczedilmezlik konusu icra memurunun takdirine bağlı olduğu hususlarda, bir malın haczedilip, haczedilmeyeceği konusu icra memuru tarafından belirlendiğinden, borçlunun kendi düşüncesine göre, haczedilemeyen mallarını da bildirmekle yükümlü olduğunu, ancak, bununla borçlunun mal beyanında bildirmiş olduğu malların haczedilmezlik iddiasından feragat etmiş olmayacağını, fakat, haczedilmezlik konusunu icra müdürü veya memurunun takdirine tabi olmadığı hallerde borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu olmadığını düşünmektedirler.

Bazı yazarlar ise180; borçlunun kendi düşüncesine göre, haczi kabil olmayan mal ve haklarını da bildirmek zorunda olduğunu, çünkü bir mal veya hakkın haczinin mümkün olup olmadığını şikayet üzerine icra mahkemesi (icra tetkik merci) çözdüğünü düşünmektedirler.

Kanaatimizce; borçlunun haczedilmeyeceği inancı ile mal beyanında bildirmediği bir malın İİK’nun 82. ve 83. maddelerine göre haczinin mümkün olmadığı anlaşılırsa, borçlu mal beyanında bulunmamaktan cezalandırılmaz. Ancak, borçlunun bildirmediği o malın haczi kabil olduğu anlaşılırsa, borçlunun kastı ispat edildiği takdirde gerçeğe aykırı beyanda bulunmaktan cezalandırılabilir. Bu nedenle borçlu, neyin haczi kabil, neyin haczi kabil olmadığını bilemeyebileceğinden, tüm mal, alacak ve haklarını mal beyanında bildirmesi gerekir.

Bazen borçlunun, icra dairesine verdiği dilekçede “benim herhangi bir malvarlığım, menkul ve gayrı menkulüm yoktur” dediği görülmektedir. Bu durumda Yargıtay’a göre; borçlunun geçimini ne şekilde sağladığı hususu belirtilmediğinden bu mal beyanı İİK’nun 74. maddesine uygun bir mal beyanı değildir. Ancak, borçlu “benim x kurumdan aldığım maaşım vardır” demişse, zımnen maaşıyla geçindiğini, menkul veya gayrı menkulünün bulunmadığını bildirmiş sayılacağından, bu beyan İİK’nun 74. maddesine uygun ve geçerli bir mal beyanı olacaktır181.

Borçlunun mal beyanını İİK’nun 74. maddesine uygun olmaması halinde, borçlu mal beyanında bulunmamış gibi cezalandırılacaktır182.

180

Artuç/Bıkmaz, s.181. 181 Artuç/Bıkmaz, s.181. 182 Artuç/Bıkmaz, s.181.

b.Mal Beyanın Yapılması Usulü

İİK’nun 74. maddesine göre, mal beyanı icra dairesine, sözlü olarak veya bir dilekçe ile, yazılı olarak yapılabilir183. Borçlu mal beyanında bulunmak üzere, icra dairesine başvurduğu zaman, memur bu beyanı İİK’nun 74. maddesindeki yazı hususları kapsayacak şekilde tutanağa geçirir. İcra dairesince zapta geçirilen bu beyanın İİK’nun 74. maddesindeki hususları içermemesinden dolayı borçlu mal beyanında bulunmamış sayılamaz. Böyle bir durum sanık lehine yorumlanmalı ve icra memurunun ihmalinin cezai sonuçları ile, borçlunun sorumlu tutulmaması gerekir. Borçlu, kanuni süresi içinde icra dairesinde sözlü mal beyanında bulunduğu takdirde, bu mal beyanın İİK’nun 74.maddesine uygun olmaması nedeniyle, borçlu mal beyanında bulunmamaktan dolayı cezalandırılamaz184.

Mal beyanı, icra dairesine verilen bir dilekçe ile yazılı olarak da yapılabilir. İşte, bu durumda borçlunun dilekçesindeki beyanı İİK’nun 74. maddesindeki hususları kapsamıyorsa borçlu mal beyanında bulunmamış sayılır ve mal beyanında bulunmamaktan dolayı cezalandırılır. Fakat, borçlunun mal beyanı dilekçesindeki beyanı, İİK’nun 74. maddesindeki tüm hususları kapsamadığı için usulüne uygun bir mal beyanı olmamakla beraber, mal beyanı dilekçesinde yazılı mal ve haklar icra harç ve giderleriyle birlikte takip konusu alacağı karşılayacak değerde ise, borçlu İİK ‘nun 337/1. maddesine göre cezalandırılamaz. Çünkü, borçlu ancak, borcuna yetecek kadar malını beyan etmek zorunda olup, bütün mal veya haklarını bildirmekle yükümlü değildir185.

Borçlu, mal beyanı dilekçesini kural olarak, takibin yapıldığı yer icra dairesine verir. Şayet borçlu, takibin yapıldığı yerden başka bir yerde ikamet ediyorsa, takibin yapıldığı yer icra dairesine gönderilmek üzere ikamet ettiği yer icra dairesine de, mal beyanı dilekçesini verebilir. İkamet ettiği yer icra dairesine dilekçenin verilme tarihi, mal beyanında bulunma tarihi sayılır. Borçlu, düzenlediği bu mal beyanı dilekçesini icra müdür veya memuruna havale ettirmelidir. Havale işlemi taşımayan bir dilekçenin süresinde verildiği hususunu borçlu ayrıca ispat etmelidir. Borçlu, dilekçeyi süresinde

183 Kuru/ Arslan/Yılmaz, s.248. 184 Artuç/Bıkmaz, s.182. 185 Kuru, s.596; Artuç/Bıkmaz, s.182.

verdiğini ispat edemez ise, dilekçe süresinde verilmemiş sayılır. Nihayet, Yargıtay’da, ‘havale işlemi taşımayan dilekçenin İİK’nun 74.maddesine uygun bir mal beyanı niteliğinde olmadığına’ karar vermiştir186.

c.Mal Beyanında Bulunma Süresi

i.Genel haciz yolu ile takipte borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde ödeme emrine itiraz etmez ve borcu da ödemez ise, aynı yedi günlük süre içinde mal beyanında bulunmak zorundadır(İİK.m.60/4b)187.

Borçluya gönderilen ödeme emri tebliği usulsüz ise, borçlunun ödeme emrini öğrendiğini bildirdiği tarihi tebellüğ tarihi sayılacağından, borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde mal beyanında bulunmalıdır188.

Genel haiz yolu ile takipte, yedi günlük süre içinde borçlu ödeme emrine itiraz ederse (borca veya imzaya itiraz ederse) alacaklının talebi üzerine bu itirazın geçici veya kesin olarak kaldırılmasına veya iptaline karar verilinceye kadar borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu yoktur.

Genel haciz yolu ile takipte, ödeme emri tebliğ edilen borçlunun borca itiraz etmesi üzerine alacalı ve itirazın kesin kaldırılmasını ister ve icra mahkemesi (icra tetkik merci) de bu talebi kabul ederek itirazın kesin kaldırılmasına karar verirse, borçlu, itirazın kesin kaldırılması kararının kendisine tebliğindin itibaren üç gün içinde mal beyanında bulunmak zorundadır(İİK.m.75)189.

Genel haciz yolu ile takipte, ödeme emri tebliğ edilen borçlunun imzaya itiraz etmesi üzerine, alacaklı bu itirazın geçici kaldırılmasını ister ve icra mahkemesi de, bu talebi kabul ederek itirazın geçici kaldırılmasına karar verirse, borçlu itirazın geçici kaldırılması kakarının kendisine tebliğinden itibaren üç gün içinde mal beyanında bulunmak zorundadır.

186

Artuç/Bıkmaz, s.182.

187 Uyar, Talih, İcra Hukukunda Mal Beyanında Bulunmama Suçu (İİK.m.337), ABD, Y.1977, S.4, s.650.

188 Kuru/Arslan/Yılmaz, s.248. 189

Kuru/Arslan/Yılmaz, s.249; Uyar, Mal Beyanında Bulunmama Suçu, s. 650.

Genel haciz yolu ile takipte, ödeme emri tebliğ edilen borçlunun borca veya imzaya itiraz etmesi üzerine, alacaklı itirazın iptali davası açar, genel mahkemeler de, bu itirazın iptaline karar verirse, borçlu, itirazın iptali kararının kendisine tebliğinden itibaren üç gün içinde, mal beyanında bulunmak zorundadır.

İtirazın kesin veya geçici olarak kaldırılması veya itirazın iptali kararının borçlu tarafından temyiz edilmesi, İİK’nun 75. maddesindeki üç günlük mal beyanında bulunma süresinin işlemesine engel olmaz ve bu süre içinde mal beyanında bulunma zorunluluğunu ortadan kaldırmaz. Zira, alacaklı, itirazın kaldırılması veya iptali kararları üzerine, bu kararların kesinleşmesini beklemeden haciz isteyebilir.

İcra mahkemesince verilen kaldırma ve genel mahkemelerce verilen iptal kararının temyiz edilmesi halinde, borçlunun süresinde mal beyanında bulunmamış olması halinde, mal beyanında bulunmamaktan dolayı, icra ceza mahkemesinde açılan dava da bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hususu doktrinde tartışmalıdır.

Bir kısım yazarlara göre, İİK’nun 75. maddesinde üç gün içinde, mal beyanında bulunmamış olan borçlunun, İİK’nun 337/1. maddesine göre cezalandırılması için, itirazın geçici veya kesin kaldırılması kararının ya da, itirazın iptali kararının kesinleşmesi gerekir.

Bazı yazarlara göre de190; mal beyanında bulunmayan borçlu hakkında açılan ceza davasında itirazın iptaline veya kaldırılmasına ilişkin kararın kesinleşmesini beklemeye gerek yoktur. Böyle bir bekleme halinde zamanaşımı süresi dolacağından dolayı ceza davası zamanaşımına uğrar, ancak borçlu hakkında mahkumiyet kararı verilmeden önce itirazın iptaline ya da kaldırılmasına dair karar Yargıtay tarafından bozulursa, borçlunun mahkumiyetine karar verilmez.

Borçlunun, borca kısmen itiraz ettiği hallerde, itiraz etmediği kısmı kabul etmiş sayılacağından, kabul ettiği bu kısım nedeniyle, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde mal beyanında bulunmalıdır. İtiraz ettiği kısım üzerinden bu kısmı karşılayacak miktardaki mal varlığı için mal beyanı ise, itirazın kaldırılması veya iptali kararının kendisine tebliğ veya tefhimden itibaren üç gün içinde yapılacaktır.

190

ii.Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, ödeme emrine itiraz etmeyen ve borcu ödemeyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren on gün içinde mal beyanında bulunmalıdır191.

Borçlu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren beş gün içinde imzaya itiraz etmiş ise, itirazın geçici kaldırılması veya iptali kararı kendisine tebliğ edilinceye kadar borçlunun mal beyanında bulunma zorunluluğu yoktur. Ancak, alacaklının başvurusu üzerine, itiraz icra mahkemesince, geçici olarak kaldırılır veya genel mahkemece itirazın iptaline karar verilirse, bu kararın tebliğ veya tefhiminden itibaren üç gün içinde, borçlunun mal beyanında bulunması gerekir192.

Borçlu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibarın beş gün içinde, borca itiraz ederse, itiraz takibi durdurmayacağından, aynı zamanda ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibarın on gün içinde de, mal beyanında bulunmak zorundadır.

Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte de, borçlunun kısmi itirazda bulunması halinde, bu itirazın borca itiraz niteliğinde olması nedeniyle, ödeme emrinin tebliğinden itibarın borçlu on gün içinde borcun tamamı için mal beyanında bulunmalıdır.

Borçlu mazereti nedeniyle yedi gün içinde mal beyanında bulunamamış ise, bu mazeretinin sona ermesinden itibaren yedi gün içinde mal beyanında bulunmak zorundadır193.

3.Suçun Unsurları

a.Suçun Maddi Unsurlar

aa.Sanık Hakkında Bir İcra Takibinin Bulunması

Borçlu, ancak, kendisi hakkında yapılan haciz yoluyla haciz takibinde mal

Belgede İcra ve iflas suçları (sayfa 71-90)