• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

1.4. Kişilik Kuramları

2.1.1. Kişiliğin Beden Yapılarına Göre Sınıflandırılması

Yeryüzünde yasayan insan sayısı düşünüldüğünde, birkaç tip ayrımına gitmenin yetersizliği ortaya çıkmaktadır. Tüm özellikleriyle tek bir tipe uyan kişilere rastlamak mümkün değildir. Ayrıca kişilik sadece biyolojik özelliklerin etkisiyle oluşmaz125. Kişilik, çevre ve kalıtsal özelliklerin toplamından oluşur. Kişiliğin önemli bir yanını oluşturan mizaç üzerinde duran ve mizacın beden yapısından ve kimyasından etkilenişine göre kişiliği tiplere ayıran, Hippocrates olmuştur. Hippocrates, insanın mizacını, bedende en çok bulunan ve kişiliği etkileyen sıvılara göre dört grup içinde toplamıştır126:

124 Erdoğan İlhan.(1997), a.g.e., s.281.

125 Carver, Charles C., Scheier M.F. (1996); Perspectives on Personality.Simon and Schuster Co. s.125.

126 Davis, S.F., Palladino J.J. (1997); Psychology, Prentice Hall, U.S.A. s.421.

39

1. Hafif kanlı mizaç (Sanguine): Bu tipte olanların bedeninde kan etkin rol oynar.

Kanlı canlı, neşeli insanlardır. Bol ve tatlı konuşurlar. Kolay ilişki kurarlar.

Eğlence, müzik ve şaraptan hoşlanırlar. Bunlar tasasız insanlardır. Neşelidirler.

Umut doludurlar. Yaşadıkları zamanı değerlendirmeye çalışırlar. O anda ellerindeki uğraşıyı, zihinlerindeki düşünceyi önemser, ama az sonra unuturlar.

Sözlerinde durmazlar. Çok kişi ve konuyla ilgilenir, ancak bunların çoğunu sürdüremezler. Topluluktan, kalabalıktan, insanlarla birlikte olmaktan hoşlanırlar. Giyime, süse, gösterişe düşkündürler. Yaşamlarından hoşnutturlar.

Olayları, kişileri fazla ciddiye almazlar. Sürekli değişiklik ararlar.

2. Ağır kanlı mizaç (Phlegmatic): Bedenlerinde lenf sıvısı etkin rol oynar. Ağır kanlı insanlardır. Yavaş hareket ederler. Geç ve güç duygulanırlar. Dinlenmeye ve uykuya düşkündürler. Ağır kanlı insanlardır. Yavaş yavaş harekete geçerler.

Davranışlarda duygudan çok düşünce ağır basar. Kurallara ve ilkelere sıkı sıkıya bağlıdırlar.

3. Karasevdalı Mizaç (Melancolic): Bedenlerinde “kara safra”nın etkin olduğu mizaçtır. Duygusal insanlardır. Derin ve uzak görüşlüdürler. Yürekli ve atılgan olurlar. Kendileriyle ilgili konulara büyük önem verirler. Aşırı duyarlı, kaygılı ve endişelidirler. İlgilendikleri her konuda tedirgin olacak, üzülüp sıkılacak bir yan bulurlar. İnsanlarla ilişki kurmaktan çekinirler. Yapacakları her davranışı uzun uzun düşünür, ölçüp biçerler. Çoğu zaman da eyleme geçmeden, vazgeçerler. Değerlere ve kurallara bağlıdırlar.

4. Sinirli mizaç (Choleric): Bedenlerinde “sarı safra” etkindir. Çabuk kızan, saldırgan, ateşli, sert insanlardır. Çabuk kızar, öfkelenir, bağırıp çağırır ve yatışırlar. Kolay karar verip hemen eyleme geçerler. Hızlı hareket ederler.

Başladıkları işin sonunu getiremezler. Bu nedenle çalışmayı sevmezler. Buyruk vermeyi, islerini başkalarına yaptırmayı severler. Gösterişten hoşlanırlar.

Tanınmak, övülmek isterler. Kendilerini beğenir, yerli yersiz övünür, yaptıklarını abartırlar. Hep kendilerinden söz eder, başkalarının da ondan söz etmesini isterler.

Beden yapısının mizaç, karakter ve kişilikle ilişkisi üzerinde Hippocrates’le başlayan görüşler, yeni çağlarda bilimsel nitelik kazanmaya başlamıştır. Kısalık, uzunluk, zayıflık, şişmanlık, güzellik, çirkinlik gibi nitelikler, saç, göz, ten rengi gibi özellikler, yürüyüş, oturuş, mimik, jest gibi hareketler, insanın beden yapısına

40

bağlıdır127. Bunların hepsi, başkalarının insana karşı gösterdiği tepkiyi, ilgi ve ilişkiyi etkiler. Örneğin; şişman bir insana karsı çevrenin gösterdiği tepkinin algılanışı ve benlikte yerleşmesi, kişilikte olumsuz izler bırakabilir. Saçının rengi, gözünün güzelliğiyle ilgi çeken bir insanın kişiliğine, aşırı ve gereksiz güven duygusu ve bencillik yerleşebilir. Yani, beden yapısına ilişkin özellikler, kişilik gelişmesine ve yapısına belirgin nitelikler katar. Bunlar, diğer insanların tepkilerini etkiler. İnsanın bu tepkilere karşı geliştirdiği cevaplar farklı olur. Bu karşı tepkilerin uzun süre benzer biçimde olması, değişik kişilik yapılarının oluşmasına neden olur. Bedende diğerlerine oranla daha çok gelişmiş ve belirgin duruma gelmiş sistemlere göre (kafa, göğüs, karın ve kas), “Cerebral”, “Respiratoire”, “Musculaire” ve “Digestive” olmak üzere dört tip insandan söz edilir128.

1923 yılında, araştırmacı Davenport, insanları beden yapılarına göre, ince, uzun, orta, şişman, etli olan insanların, birbirlerinden farklı kişilik yapısı olduğuna dikkati çekmiştir129.

1927 yılında, Sovyet araştırmacı Galant, beden yapılarına göre insanları,

“Stenosom”, “Mesosom” ve Megalosom” olarak üçe ayırarak, Davenport’un görüşüne yakın bir yaklaşım getirmiştir.

1927 yılında, Kretschmer, kafatası yapısının, yüzün, bedenin, kol ve bacakların ölçümünü yaparak insanları, “piknik”, “astenik/leptozom” ve “atletik” olarak üç temel tipe ayırmıştır. Ayrıca, beden yapısı bakımından bunların karışımından oluşan “karma”

tiplerden ve bu üç tipe de uygun düşmeyen biçimsiz, tipsiz anlamına gelen “displastik”

tiplerden de bahsetmiştir130.

1940-1942 yıllarında Amerikalı Sheldon, kafatasını, iskeleti, gövdeyi, kol ve bacakları daha ince ve duyarlı yöntemlerle ölçmüş, Kretschmer’in kurduğu sistemi geliştirmiştir. Sheldon beden yapılarını, döl yatağı içinde gelişen oğulcukta ilk gelişen katmanlara göre; “endomorf”, “mezomorf” ve “ektomorf” olarak üç temel tipe ayırmış ve bu beden yapılarının üzerinde, bunlara uygun üç ayrı kişilik yapısının bulunduğunu ileri sürmüştür131.

127 Carver, Charles C. and Scheier M.F. (1996), a.g.e. s.127.

128 Adler, Alfred, (1985),İnsanı Tanıma Sanatı, Çev. Kamuran Sipal, Say Kitap Pazarlama, İstanbul, s,84.

129 Schultz, D.P. & Schultz, S. E. (2009). Theories of Personality. USA: Wadsworth Cengage Learning.s.147.

130 Samuel, W. (1981). Personality, Searching for The Sources of Human Behavior. McGraw-Hill, Inc.s.284.

131 Bowdon, Tom Butler(2007), 50 Psychology Classics, Nicholas Brealey Publishing, s.87.

41

Beden yapılarına göre kişilik sınıflandırması yaklaşımı oldukça basit ve kolay denebilecek bir yaklaşımdır. Beden tipi ve kişilik türü arasında anlamlı bir ilişki kurulamamıştır. Günümüzde geçerliliğini yitirmiş bir yaklaşımdır. Bu nedenle beden yapıları ile kişilik arasında bağlantı kuran çalışmaların sadece en bilinen ikisi aşağıda belirtilmiştir.

2.1.1.1. Ernst Kretschmer’in Sınıflandırması

Kretschmer, kafanın, yüzün ve bedenin çeşitli ölçülerini alarak, insanları fiziksel yapıları bakımından üçe ayırmıştır. Bunlar132 :

Piknik tip; piknik tipler orta boylu, şişman, geniş omuzlu ve yemeği çok seven dışa dönük kimselerdir.

Atletik tip; uzun boylu, kaslı bir vücuda sahip, içe dönük kişiliğe sahiptir

Astenik tip ya da Leptozom tip; Astenik tipe giren insanlar, ince uzun boylu, omuzları dar ve içe dönük kimselerdir

Bu üç tipe uymayanlara ise şekilsiz anlamına gelen “Displastik tip” adı vermiştir133.

2.1.1.2. William Sheldon’ın Sınıflandırması

Sheldon üç temel insan tipini belirlemiştir. Beden yapılarını, döl yatağı içinde gelişen katmanlara göre "Endomorf, "Mezomorf', "Ektomorf' şeklinde tiplere ayırmıştır.

Bunlar134 :

Endomorf (Endomorphy): Bu tipte olanların iç organ dokuları daha gelişmiş olup, özellikle karın bölgesi geniştir. Beden yuvarlak, kaslar gevsek, saçlar seyrek, cilt düzgündür. Bu beden yapısında olanlarda "viserotonik" denilen kişilik yapısı bulunur.

Bu tipte kişiler yemek yemekten hoşlanırlar, neşelidirler, hislerini saklayamazlar. Kolay ve çabuk duygulanan, güvensiz, açık yürekli, sevecen, insancıl, kolayca toplumsal uyum sağlayan kişilik yapısı gösterirler135.

Bu kişilik yapısında olanların özellikleri aşağıdaki gibidir136:

• Hareketleri yavaş, ağır ve uyuşuk,

• Rahatına düşkün ve hoşgörülü,

132 Baymur Feriha,(1994). Genel Psikoloji, İnkılap Kitabevi, İstanbul, s,256.

133 Yıldız Selver, (2001) “Kişilik ve Meslek Seçimi Arasındaki İlişki ve Bir Uygulama”, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bursa, s.20.

134 Özarslan Gülşen,(2002) “Çalışan Kişiliği ile İş Tatmini ve Performans Etkinliği Üzerine Bir Sağlık Kurumunda Araştırma”, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Adana, s.33.

135 Samuel, W. (1981), a.g.e. s.291.

136 Samuel, W. (1981), a.g.e. s.292.

42

• Topluluktan hoşlanan, bol gülen, neşeli, arkadaş canlısı,

• Sevme ve tanınma isteği güçlü, ilgisi kendisine dönük,

• Çabuk ve kolay duygulanan, kaygılanan, üzülen ve ağlayan.

Mezomorf (Mesomorphy): Bu tipte olanların omuzları ve özellikle kasları iyi gelişmiş olup, kolları güçlü, bedenleri dayanıklı, atletik yapıda insanlardır137.

"Somatotonik" denilen kişilik yapısı vardır. Spordan, serüvenden hoşlanan, güçlü görünen, acıya ve sıkıntıya dayanıklı kişilik yapısı gösterirler.

Bu kişilik yapısında olanların özellikleri aşağıdaki gibidir138:

• Beden hareketleri canlı, davranışlarda girişkenlik ve atılganlık,

• Egemen olma ve yönetme tutkusu,

• İçinden geldiği gibi, hatta zaman zaman saygısızca davranma,

• Her türlü kalabalık ve gürültüden hoşlanma,

• Dışa dönük, acıya, sıkıntıya dayanıklı duygulanım

• Kaygı ve endişe durumunda dışa dönük eylem eğilimi ve saldırganlık.

Ektomorf (Ectomorphy): Bu tipte olanlar ince, uzun olup, iyi gelişmemiş kas yapısı gösterirler139. "Serebrotonik" kişilik yapısı gösterirler. İçe dönük, insandan kaçan, diğer insanlarla kolay ilişki kuramayan, soyut düşünen kişilik yapısı gösterirler. Bu kişilik yapısında olanların özellikleri aşağıdaki gibidir140:

• Hareketleri yavaş, davranışlar endişeli

• Olaylar ve insanlar karsısında geriye çekilme ve içe kapanma

• Aşırı zihinsel işlev, akılcı yaklaşım

• Duygulanım ve coşkuları üzerinde aşırı denetim

• Topluluktan, kalabalıktan, hatta arkadaştan çekinme, kaçma

• Açık yerlerden ve geniş alanlardan korkma

• Aşırı ve dışa yansıtılmayan duyarlılık ve yorum

• Kaygı ve korku yaratan durumlarda içe kapanma ve yalnız kalma isteği.

Söz konusu edilen tipler ve bunlarda bulunan kişilik yapıları, bu denli kesin sınırlar ve özelliklerle birbirinden ayrılamaz. Bu tiplerden birinin bütün özelliklerini taşıyan insanlara ender rastlanmakta ve her insanın kişiliğinde üç tipte ayrı ayrı bulunan

137 Özarslan Gülşen,(2002). a.g.e. s.35.

138 Bowdon, Tom Butler(2007). a.g.e. s.94.

139 Samuel, W. (1981), a.g.e. s.292.

140 Bowdon, Tom Butler(2007), a.g.e. s.91.

43

kişilik özellikleri degisik oranlarda bulunmaktadır. İnsanların çoğunluğunun kişiliği bu üç tipte bulunan niteliklerin karışımından oluşmuştur 141.

Diğer taraftan, insanların sadece bedensel özelliklerini sınıflamakla kalmayıp bedensel özellikleri ile psikolojik özellikleri arasında da bir ilişki olduğu ileri sürülmüştür142. Son yıllarda yapılan geniş istatistik çalışmalarından toplanan veriler, beden yapısıyla kişilik özellikleri arasında istatistik açısından düşük bir bağlantı olduğunu ortaya koymuştur. Ancak, bu görüşler, kişilik yapılarını ve özelliklerini tanıyıp anlamada sağlam bir dayanak olmuş, kişiliği etkileyen daha önemli bedensel, fizyolojik, hormonal, kimyasal etkenlerin bulunabileceği olasılığını düşündürmüş, daha duyarlı yöntemlerin geliştirilmesini sağlamıştır.