• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

2.1.1. Kamu Politikasının Tanımı ve Kapsamı

Kamu yönetiminin elemanlarından biri olan kamu politikası, toplumsal problemlerin tanımlanması ve bunlara yönelik çözümler üretilebilmesinin yolunu belirlemektir. Bu durumda yasa yapma, idari düzenlemeleri sağlama, alternatiflerden

55 en uygun tercihleri yapma ve böylece sorunları en etkin Ģekilde çözebilecek yöntemleri belirleme ile alakalıdır. Genel anlamda kamu politikası, siyasi yöneticilerin toplumsal sorunlara yaklaĢımından ve problemleri çözebilmek amacıyla yöneticiler tarafından alınan kararlardan ortaya çıkmaktadır(Eryılmaz, 2015:14-15).

Resmi aĢamalardan geçen iktidarın esas sorumluluğu, halkın anlaĢmalarını sağlayacak toplumsal kargaĢayı önleyecek uzlaĢı zeminini tesis etmektir. ĠĢte bu girdilerin temel çıktılarından olan “kamu politikası” hükümetlerin asli görevlerinin bir neticesidir. Hükümetlerin, halkın talepleri açısından farkındalığa sahip olması gerekmektedir(Yıldız ve Sobacı, 2015:17).

Genel açıdan kamu politikası, “toplumu etkileyen kararların alınması ve uygulanmasıdır”(Yıldız vd., 2016:135) Ģeklinde açıklanmaktadır.

Anderson‟a göre, kamu politikası yönetsel organlar ve bu alanlarda bulunan görevliler tarafından geliĢtirilen politikalar(Anderson, 2003:3) olduğunu açıklamaktadır. Daha sonra kamu politikasıyla ilgili bir açıklama yapmaktadır. Anderson‟a göre: “göreceli olarak sabit olan siyasa, bir mevzuyu gerçekleĢtirmek amacında olan eylem rotası” sayılmaktadır(Anderson, 2003:2).

Esas olarak kamu politikası, (Dye, 1987:3) “hükümet(kamu yönetimi) baĢta olmak üzere çeĢitli devlet kurumlarının yapmayı ya da yapmamayı tercih ettikleri her Ģeydir” diye tanımlanmaktadır.

Dye, “kamu politikası analizini ise, hükümetlerin neyi niçin yaptıklarını ve bu gerçekleĢtirilen Ģeyin insanların hayatında ne çeĢit bir değiĢikliğe sebep olduğunu araĢtırmak” Ģeklinde tanımlamaktadır. Bu analizle politikaların içeriği belirlenip oluĢan etkiye göre karar vericilere bilgi sunmak amaçlanmaktadır. Kamu politikası analizi iki kısma ayrılır; “normatif” yani yöneticilere etkin, doğru, ussal politikaların nasıl olması gerektiğini yansıtır. “pozitif” olarak ise sadece mevcut siyasa süreçlerini ve etkilerini çözümleyen yapıdadır(Nohutçu, 2013:59).

56 Kamu politikası çalıĢmalarında öncü sayılan Harold Lasswell‟e göre kamu politikası amaçların, değer ve uygulamaların projelendirilmiĢ programıdır” diye tanımlamaktadır(Yıldız ve Sobacı, 2015:18). Eyestone ise “kamu politikası, bir devlet biriminin çevresiyle olan iliĢkisidir” biçiminde geniĢ bir açıdan kavramlaĢtırmaktadır(1971:18; Nacak, 2014:102).

Kamu politikasını Cochran ve Malone Ģöyle açıklamıĢtır; Kamu politikası 1960 yılının ortalarında siyaset bilimi perspektifi kapsamında önemli bir alt alan olarak ortaya çıkmıĢtır. Çochran ve Malone göre, hükümet kararlarının incelenmesi ve kamu meselelerine yönelik tasarlanan eylemlerdir(Cochran ve Malone, 2005:1).

Leslie Pal ise bir kamu politikasında üç ampirik öğenin yer almasının gerekliliğini ön plana çıkarmaktadır. Bunların arasında; sorunların tanımlanması, hedefler ve araçlar bulunmaktadır(Pal, 1989:10; Oluğ, 2015:20). Bu kriterler veya farklı kriterler çerçevesinde birbirinden daha değiĢik kamu politikası tanımları ileri sürülmektedir. Fakat Pal‟ın da belirttiği üzere, kamu politikaları için basit davranıĢlardan daha da fazlası(Pal, 1989:4‟den aktaran: Oluğ, 2015:20) olduğu söylenebilir. Belli amaçları kapsamına alan eylemler veya eylemler bütünü tanımlaması yapılabilir(Oluğ, 2015:20).

Kamu politikası, devletin kanunlardan kaynaklanan otoritesinin yayıldığı her mevzuda etkili olan kurum çalıĢanlarının fiilleri, Ģeklinde değerlendirilmektedir. Her toplumsal alana hitap edebilen bir yapıya, algıya dayanan ortaklaĢa iyiliklerin biçimlendirildiği, anlayıĢta ise, kiĢilerin menfaatlerini ön planda tutmaya çabaladığı arena Ģeklinde yorumlanabilir. Kamu politikaları böylece, kimi an çıkarcılığın ilerlediği bazı zamanlar da menfaatleri uzlaĢtıran ve yararlı bir ortaklıktan söz edilen bir kaynaĢtırma sahasıdır(Yerlikaya, 2015:7).

Özellikle geliĢmiĢ ülkelerde 1950‟lerden sonra popüler bir konu haline gelmesine rağmen aslında devlet felsefesinin oluĢtuğu zamandan beri geçerli olan bu kavram kamu gücü adına oluĢturulan negatif ve pozitif tüm yaptırımları ifade etmek

57 için kullanılır. ġahin ve Yıldız (2011) post modern devlette kamunun belirleyeceği yaptırımları etkileyebilmesi muhtemel kamuya ya da özel teĢebbüse ait çok sayıda güç olduğunu ve politikaların ancak bunların hepsinin merceğinden geçtikten sonra vücuda gelebileceğini gösterir. KuĢkusuz bu süreçte politika taslakları belirli değiĢimler geçirir(ġahin, 2014:3). Neredeyse bütün sosyal aktörlerin değiĢen oranlarda etkilediği politika teklifleri ülkelerin geliĢmiĢlik seviyesiyle doğru orantılı bir Ģeffaflık derecesinde kamuoyunda tartıĢılır. Esasen kamu politikalarının tüm kamuoyu üyelerince belirli oranlarda değiĢtirilebilir ve etkilenebilir olması ülkenin ileri bir demokrasi olduğunun belirtilerindendir (Dye, 2002; ġahin, 2014:3).

Sosyal politikanın toplum kesimlerini koruması ve kapsamına alması, anlık tepkilerle sosyal ekonomik ve hukuki altyapısı bulunmayan kanuni düzenlemelerle gerçekleĢtirilemez. Tüm bu risk alanlarına iliĢkin devlet hizmet üretmek mecburiyetindedir. Devletin politikalar kapsamında ürettiği yasal ve kurumsal uygulamaların asıl dayanağı ise kamusal politikalardır. Türkiye‟de iĢ yaĢamı, sağlık, sosyal güvenlik, eğitim, yoksullukla mücadele, istihdam ve iĢsizlikle mücadeleye yönelik kanuni ve dairesel düzenlemeler, önemli kamu müdahalesi araçları olarak, seyredilen kamusal politikaları göstermektedir. 1961 Anayasası‟ndan itibaren planlı kalkınma anlayıĢını benimseyen Türkiye‟de, belirtilen kamusal politikaların kaynağını kalkınma planları oluĢturmaktadır. (Bedir vd., 2014:18).

Kamu politikaları geniĢ bir etki alanı yaratarak bireysel, sosyal ve ekonomik yaĢamı tüm boyutlarıyla içine almaktadır. Dolayısıyla politika yapım aĢamasında üretkenliğin artırılması amacıyla çeĢitli reform giriĢimleri gerçekleĢtirmektedir. Bu kapsamda politika oluĢturma sürecinde katılımcılığın sağlanması önemli yaklaĢımlardan birini oluĢturmaktadır. Yerlikaya‟ya göre kamu reformlarında ve kamu yönetiminin iĢleyiĢinde kısa ve orta vadede eğilim; bireysel ve örgütsel katılım taleplerinde artıĢın yaĢanacağı bir seyir izlemektedir(Yerlikaya, 2015:2).

Kamu politikaları, toplumsal gereksinimlerin farklı politikalar ile bağlantılı olması sebebiyle çok büyük çeĢitliliğe sahiptir ve bu nedenle devletler yoluyla sağlık,

58 eğitim, sosyal güvenlik, konut, savunma, adalet, dıĢ ticaret, dıĢ iliĢkiler, vergi politikalarına değin geniĢçe bir yelpazede belirli tercihler yapılabilmektedir(Yıldız ve Sobacı, 2015:17). Bu hususta, bir ülkedeki bakanlıkların ya da ilgili kuruluĢlar gibi diğer kamu idarelerinin bağlı alanlardaki kamu politikalarının uygulanması, yürütülmesi ve/veya koordinasyonundan sorumlu tutulmaktadır. Türkiye örneğinde ise, eğitim politikalarından “MEB”, konut politikaları açısından ise Çevre ve ġehircilik Bakanlığı gibi bakanlıklar görev almaktadırlar. Bununla beraber, sözü edilen bakanlıklara ek olarak tarım politikalarına yönelik ġeker Kurumu, eğitim politikaları hususunda Yükseköğretim Kurulu BaĢkanlığı ve konut politikaları için ise Toplu Konut Ġdaresi BaĢkanlığı da bahsi geçen politikalarda önemli roller üstlenmektedir(ÖztaĢ vd., 2017:2024).

Kamu politikası sürecinde yaĢanan güçlük, kiĢisel menfaatlerin ve kamusal menfaatlerin etkileĢiminin sağlanabilmesidir. Uygulama kapsamında bu dengenin oluĢması yeterlidir. Kamu politikasının tüm bölümünde bilgiyi, algıyı içeren tercih alanları bulunmamaktadır. ÇatıĢan çıkarların karĢılaĢabileceğini öne sürmektedirler(‟dan aktaran: KırıĢık ve Sezer, 2015:202).

“Kamu politikasının özellikleri” ni, yapılan tanımlardan yola çıkarak Ģöyle sıralayabiliriz(Yıldız ve Sobacı, 2015:18); I- Kamu politikası rastlantıya dayalı değildir, aniden ortaya çıkmazlar ve belli bir hedefi ve amacı bulunmaktadır. II- Kamu politikası, politik yapıdaki görevlilerce oluĢturulup, uygulama ve değerlendirme aĢamalarından geçirilmektedir. Yani hükümetler ve ilgili kamu kurumlarınca sistemli hareketlerle ortaya çıktığı söylenebilir. III- Bu kamu yönetimi elemanı, bir süreci iĢaret etmekte ve bazı toplumsal problemlerin çözümü amacıyla oluĢturulan hükümet sisteminin kararlarını ve uygulamalarını göstermektedir. IV- Kamu politikası kararları da içine alan daha geniĢ kapsamlı bir kavramdır. Bir yandan harekete geçmeyi diğer taraftan geçmemeyi kapsayan bir süreçtir. V- Kamu politikası bir talebin ürünü olması hasebiyle, toplumsal sorunlardan dolayı yapılan baskıya, hükümetin verdiği bir cevaptır. VI- Kamu politikası, uygulanması sonucunda oluĢan etkiyle alakalı bilgiye yönelik değiĢime bağlıdır. VII- Kamu

59 yönetimi elemanı olan kamu politikaları, kaynakların kullanımı ve bölüĢümü hususunda yaĢanan kargaĢaya çözüm bulmak, tavır ve davranıĢları iyileĢtirmek ve hakları koruyup ihlal etmemek gibi farklı amaçları taĢımaktadır. VIII- Pozitif veya negatif Ģekilde gerçekleĢebilir, yani hükümetin tavrına bağlı olarak hükümetin bir Ģeyler yapıp yapmama kararı alabilmesine bağlıdır.

Süreç-çıktı-sonuç Ģeklinde ilerleyen kamu politikalarının, kamu yararını gözeterek iĢlerini yapan idarelerin ilgi odağında olduğunu görebilmemiz mümkündür. Amaca dayalı ve belli hedefleri olduğu için geliĢigüzel bir Ģekilde ilerlemediğini veya aniden gerçekleĢen bir olgu olmadığını söyleyebiliriz.