• Sonuç bulunamadı

5.3. Türkiye'de Kadın ve Aile Politikalarına Yön Veren Kurum ve Kuruluşların

5.3.2. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM)

Türkiye'de kadın-erkek eşitliğini sağlamaya yönelik ulusal bir politika belirlenmesinden sorumlu esas kurum, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'dür. Müdürlük kuruluşundan itibaren kadın odaklı politikaları ile ön plana çıkmış ve yaşamın her alanında toplumsal cinsiyet eşitliğini yerleştirmeye çalışmıştır. Bu kısımda kadın politikalarının oluşturulmasında Müdürlüğün kuruluşundan itibaren yaptığı çalışmalar, eğitimler, ulusal ve uluslararası projeler değerlendirilmiştir. Verilen bilgiler, Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün web sayfasından282 ve Müdürlüğün kütüphanesinden elde edilmiştir.

281 Ayşen Gürcan, “Türkiye’de Kadın Hareketi Tarihi ve Aile Araştırma Kurumu”, Kadın Çalışmaları Dergisi, 2006, C.1, S.3, s.57.

Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, kadınların sosyal yaşamın her alanında güçlendirilmesine yönelik politikaların geliştirilmesinden ve uygulanmasından sorumlu birimdir. Bu yönüyle KSGM, Türkiye'de toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayan ulusal bir kurumsal mekanizma konumundadır.283 1990 yılında kadınlara eşitlik sağlanması temelinde, sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda hak ettikleri statüyü kazandırmanın yanında uluslararası kararlara hükümetin belli ölçüde de olsa uyma zorunluluğu, Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü'nün kurulmasını gerekli kılmıştır. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü; Kadın-erkek eşitliğini sağlamaya yönelik ulusal düzeyde bir politika oluşturmadan sorumlu esas kurumdur. İlgili kurum, Kadının Sorunları ve Statüsü Genel Müdürlüğü (KSGM) adı ile 20 Nisan 1990 tarihinde "Kadının Statüsü ve Sorunları Başkanlığı" ibaresiyle Başbakana bağlı olarak kurulmuş ve 25 Ekim 1990 tarihinde; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı oluşturulan Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü sonrasında Başbakanlığa bağlanarak kadın konuları ile ilgili bir Devlet Bakanlığı emrine verilmiştir. Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü, daha güçlü bir yapıya kavuşturulması amacıyla 13 Ekim 1993 tarihinde 514 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kurulan Başbakanlık Kadın ve Sosyal Hizmetler Müsteşarlığı'nın ana hizmet birimlerinden biri olarak yeniden yapılandırılmıştır.284

Önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlanan kurum, daha sonra Başbakanlığa bağlı olarak, bir Devlet Bakanlığı’nın bünyesinde Genel Müdürlük düzeyinde bir yapı haline getirilmiştir. Bu durum kadın sorununun Başbakanlık düzeyinde, politika uygulanmasını gerektiren bir mesele olarak kabul edildiğinin ve Türkiye’de kadın-erkek eşitliğini sağlamanın bir “kamu sorumluluğu” olduğuna dair ilk resmi kabuldür.285 2002 yılından itibaren de, kurum, hem kadın politikalarını belirlemek, hem de ulusal ve yerel düzeyde uygulanmasını sağlamak hedefini benimsemiştir. 1997 yılında KSGM’nin koordinasyonunda ve valilikler bünyesinde 13 ilde kadının statüsü birimleri kurulması

283 Yıldız Ecevit, Türkiye’de Kadın Girişimciliğine Eleştirel Bir Yaklaşım, Uluslararası Çalışma Ofisi

Yayınları, Ankara 2007, s.1.

284 Sabite Güleç, Kadın Girişimciliği-Karaman Örneği, Yüksek Lisans Tezi, Karamanoğlu

Mehmetbey Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Karaman 2011, s.30 vd.

285 Selma Acuner, Türkiye’de Kadın-Erkek Eşitliği ve Resmi Kurumsallaşma Süreci, Doktora Tezi,

kararlaştırılmıştır. 286 Ancak bu birimler, İstanbul ve Bursa illeri dışında oluşturulamamıştır. Valilikler bünyesinde bu birimlerin oluşturulmasındaki amaç, Devletin toplumsal cinsiyet eşitliği politikalarını hazırlamak; yasama, yürütme ve yargı kurumlarını bu doğrultuda harekete geçirmek; bakanlıklar ve kamu kurumlarındaki merkezi ve yerel uygulamaları koordine etmek ve izlemekle görevli yetkili bir mekanizma oluşturmaktır. Bu nedenle KSGM’nin, bu görevi yapacak şekilde, merkezde ve yerel düzeyde yeniden örgütlenmesi, gerekli kadroların ve kaynakların sağlanması, kamunun yeniden yapılandırılması ve yönetişim anlayışının geliştirilmesi yaklaşımı çerçevesinde gerekli görülmüş ise de hedefler uygulamaya geçirilememiştir. Bunun en önemli nedeni kanunda yapılması öngörülen eksikliklerin sonra ki yıllarda düzenlenmiş olmasıdır. Kadının statüsünü arttırmayı hedefleyen kanun değişiklikleri ile kadına kendi soyadını kocasının soyadından önce gelmek üzere kullanabilme hakkı verilmiş ve bunun gibi cinsiyet ayrımcılığını bitiren düzenlemeler yapılmıştır.

Türkiye’de kadın-erkek eşitliğini sağlamanın bir “kamu sorumluluğu” olduğuna dair resmikabulün gerçekleşmesinde iki önemli gelişmenin rolü bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, 1986 yılında Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’nin (CEDAW) Türkiye tarafından imzalanması ve ikincisi de 1995 yılında Pekin’de toplanan IV. Dünya Kadın Kongresi’ne Türkiye’nin, KSGM bürokratları ve sivil örgütleri temsilcileri ile katılmasıdır.

KSGM, kadının toplumsal konumuna yönelik ayrımcılıkların önlenmesi için kadın bilgi sistemi oluşturmak başta olmak üzere, araştırmalara öncelik vermiş ve kadınla ilgili politikaların geliştirilmesinde koordinatör kurum olma işlevini üstlenmiştir. Kadının Statüsü ve Sorunları Genel Müdürlüğü, ağırlıklı olarak kadın konusuna eğilmiştir. Başlangıçta kadını, AAK gibi ailenin bir bireyi olarak kabul etmiş, bu çerçevede gönüllü kuruluşlarla işbirliği yaparak kadın sorunlarını çözmeye yönelik politikalar geliştirmeye çalışmıştır. Her iki da, kurum feministlerin tartışmasına neden olan kadın konusuna ailenin bütünlüğü çerçevesinde yaklaşarak konuya farklı bir bakış geliştirmeyi hedefleseler de, KSSGM feminist kadın gruplarıyla ortak çalışmalar yaparak feminist bir bakış

286 Bursa, Erzurum, İstanbul, Gaziantep, Mersin, Adana, Antalya, Diyarbakır, Van, İzmir, Trabzon,

açısıyla kadın konusuna eğilmiştir.287 Günümüzde KSGM'nin özerk konumu kaldırılmış ve yeni bir bakanlığa (Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı) bağlanmıştır. Bakanlık kadınlara karşı ayrımcılığı; çocukları, engellileri, yaşlıları koruma ile birlikte ele alarak konuyu bir sosyal hizmet sorununa indirgemiş durumdadır.