• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

1.4. Demokrat Parti Dönemi

2.3.1. Birinci Ecevit Hükümeti

2.3.1.3. Kıbrıs Bunalımı

Kıbrıs konusu 1974 yılına kadar durgunluk içindedir. 1973 sonrasında Yunanistan’daki askeri rejimin çözülmesi ve Türkiye’deki siyasal gelişmeler Türk ve

Yunan hükümetleri arasındaki ilişkiyi bozmuştur.215

Türkiye’de 1971-1973 yılları arasında iktidarda bulunan hükümetler döneminde Kıbrıs sorununa çözüm bulabilmek için Yunan tarafıyla görüşmeler

yapıldıysa da hiçbir olumlu sonuca varılamamıştır.216Çünkü Kıbrıs konusunda Türk

213Türkiye, 1969 yılında Yunanistan’a verdiği notada Midilli, Sakız, Sisam ve Nikarya adasındaki jandarma kuvvetlerinin Lozan Antlaşması’nın 13. Maddesinde öngörülen sınırları aştığını bildirmesi üzerine Yunanistan, bir karşı notayla adalarla ilgili hukuki statünün sürdüğünü, yani Lozan Antlaşması hükümlerine saygı gösterdiğini bildirmiştir. Ancak zamanla, Yunanistan bu konuda kendisini bağlayan hükümlerin ortadan kalktığını ve söz konusu hükümlerden yürürlükte olanların bile, Yunanistan’ın meşru savunma durumunda bulunması nedeniyle adaları askerlendirebileceğini, Oniki Ada’ya ilişkin olarak ise Türkiye’nin itiraz hakkı bile olmadığını iddia etmeye başlamıştır.

A.g.e, s. 586-587.

214Oran, a.g.e, s. 761-762. 215Gönlübol, a.g.e, s. 572. 216Uslu, a.g.e, s. 233.

54

ve Yunan tezleri oldukça farklıdır. Çandarlı araştırma gemisinin Ege’ye açılması ve Kıbrıs’ta Makarios’a karşı askeri rejim tarafından düzenlenen darbe iki ülke

arasındaki gerilimi daha da tırmandırmıştır.217Makarios’a karşı düzenlenen bu

darbeye karşı Türkiye “Kıbrıs’ı çiğnetmeyeceğiz”218 diyerek olaya sessiz

kalmayacağının mesajını verirken, Sampson darbesini anayasal düzenin yıkılması, gayri meşru bir düzenin kurulması ve Kıbrıs konusundaki antlaşmaların ihlali saymış

ve yeni idareyi tanımadığını bildirmiştir.219

Kıbrıs’taki Anayasa rejimi bozulduğuna göre 1960 Garantörlük Anlaşması

hükümlerini devreye girme zamanı gelmiştir.220Türkiye, Kıbrıs’a müdahalesi

konusunda Garanti Anlaşması’nın IV. Maddesinin içeriğini ileri sürmektedir.221

Rumlar, olayların Rum toplumunun bir iç işi olduğu ve Türkler’in can güvenliğine dokunulmayacağı yolunda açıklamada bulunurken bir taraftan da Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ismini “Kıbrıs Elen Cumhuriyeti” olarak değiştirmişlerdir. Bu şartlarda İngiltere’nin birlikte hareket etmek konusunda istekli olmadığını gören Ecevit hükümetinin Kıbrıs Sorununa müdahalesi artık kaçınılmaz hale gelmiştir. CHP- MSP Koalisyon Hükümeti Batı’dan gelecek tepkileri göze alarak Kıbrıs’a müdahale etmeye karar vermiştir. Ecevit’in Londra’dan dönüşünün hemen arkasından 20 Temmuz günü alınan hızlı bir kararla Kıbrıs’ın Girne bölgesinden

217CHP- MSP Koalisyon Hükümeti toprakların paylaşılmadan tek bir devlet içinde kalması, görev ve yetkilerin iki toplum arasında paylaşılmasını öngören tezi benimsemiştir. Türk görüşleri Rum tarafıyla uyuşmamaktadır. Türkiye’deki yeni hükümetin Ege Denizi’nde petrol arama faaliyetlerine girişmesi ve bu çerçevede Çandarlı araştırma gemisinin,1974 Mayıs ayında Ege’ye açılması gerilimi artırmıştır. Makarios Kıbrıs’taki askeri rejimle çatışma halindedir. Yunanistan’daki askeri rejim ise Enosis’i gerçekleştirerek kendi varlığını kurtarmak istemekte, Makarios’u da buna engel olarak görmektedir. Bir süre sonra Yunan askeri rejimi aralarında Nikos Sampson’un da bulunduğu Kıbrıs’taki uzantıları EOKACI’lar aracılığıyla, Makarios’a karşı bir darbe düzenlemişlerdir. Makarios Londra’ya kaçmıştır. EOKA’cılar Nikos Sampson’u Cumhurbaşkanı ilan etmişlerdir. Gönlübol, a.g.e, s. 572-573.

218Hürriyet, 16 Temmuz 1974.

219Bu olaya karşı İngiltere sert bir şekilde, yeni hükümeti tanımadığını ilan etmiştir. Amerika yaptığı açıklama ile olayı onaylamadığını bildirmiştir. Armaoğlu, a.g.e, s. 802.

220Gönlübol, a.g.e, s. 573.

221Maddenin içeriği şöyledir: “Antlaşmanın maddelerinin ihlali durumunda İngiltere, Türkiye ve Yunanistan, bu maddelere uyulmasının sağlanması için gerekli önlemler ve yapılacak görüşmelerle ilgili olarak birbirlerine danışmayı kabullenmektedirler. Ortak ya da birlikte bir hareketin mümkün olmayacağının anlaşılması durumunda da üç garantör gücün her biri, yalnızca Garanti Anlaşması tarafından öngörülen duruma yeniden dönülmesini sağlamak amacıyla harekette bulunma hakkını korumaktadır.”Uslu, a.g.e, s.33.

55

harekât başlamıştır.222

Harekâtın ertesi günü Türkiye’de gazete manşetleri “Bu bir

bayramdır, evlerinize bayrak asın”,223

gibi zafer haberleri ile süslenmiştir.

BM Güvenlik Konseyi’nin çağrısı üzerine Türkiye ateşi kesmiştir.224

Kıbrıs sorununa çözüm bulmak üzere Cenevre’de görüşmeler başladığında Kıbrıs’ta ateşkes

ihlallerine yol açan gelişmeler devam etmektedir.225

Birinci ve İkinci Cenevre görüşmelerinden sonuç alınamaması üzerine Türkiye, 14 Ağustos 1974 sabahı müzakereyi kesmiş ve Kıbrıs’a tekrar bir askeri harekâta girişmiştir. Harekât, Türkiye’nin BM Konseyi’nin ateşkes kararına uyarak durdurulmuştur. Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesi hem Yunanistan’da, hem Kıbrıs’ta önemli değişikliklere yol açmıştır.226

İkinci Kıbrıs Harekâtı, birincisinin aksine, dünya kamuoyunda Türkiye’nin aleyhine bir havanın doğmasına sebep olmuştur. Birinci Harekât bir hukuki müdahale mahiyetinde değerlendirilmesine rağmen, İkinci Harekât bir toprak

kazanma ve işgal olarak değerlendirilmiştir.227Başta Amerika’nın silah ambargosu

olmak üzere BM’de 1974 yılındaki Genel Kurul görüşmelerinden başlayarak, zaman zaman Güvenlik Konseyi’nde Kıbrıs konusunun ele alındığı kararlarda Türkiye aleyhine bir tutum sergilenmiştir. Ayrıca İkinci Barış Harekâtı sonrası Yunanistan’ın,

NATO’nun askeri kanadından çekilmesi Türkiye’ye karşı tepkileri artırmıştır.228

Bu sorunun kendi başına bazı ekonomik ve siyasal sonuçlar doğurmasının yanında, Türkiye’nin Batı ülkeleri ve özellikle Amerika ile yaşanan siyasal ve ekonomik diğer sorunlarının tetikleyicisi olduğu düşünülmektedir. Kıbrıs Harekâtı’nın ekonomiye getirdiği yüke ek olarak, ABD tarafından uygulanacak ambargonun, Ege adalarının silahlandırılmasının, Ege ordusu kurulmasının 12 Eylül’ün ekonomik ortamını hazırlamaya etkisi olduğu söylenebilir.

222Gönlübol, a.g.e, s. 573-575. 223Hürriyet, 21 Temmuz 1974. 224Gönlübol, a.g.e, s.575. 225 Ahmad, a.g.e, s.421.

226İkinci Barış Harekâtı’nın sonunda Türkiye, Magosa-Lefkoşe-Lefke-Kokkina çizgisinin kuzeyinde kalan toprakları kontrol altına almıştır. Gönlübol, a.g.e, s. 575-577.

227Yunanistan’ın dışında İkinci Kıbrıs Harekâtı’na en şiddetli tepki Sovyet Rusya ve Amerika’dan gelmiştir. Armaoğlu, a.g.e, s. 806.

228Harekâttan sonra gerginleşen ortam BM ve diğer uluslararası çevrelerin etkisiyle yapılan görüşmelerle zaman zaman yumuşama havasına girse de ilişkilerdeki tıkanıklık 1980’lerin başına kadar devam edecektir. Gönlübol, a.g.e, s. 577-580.

56