• Sonuç bulunamadı

Küresel Sivil Toplumun Oluşmasında Uluslararası Örgütlerin İşlevi

1. SİVİL TOPLUMDAN KÜRESEL SİVİL TOPLUMA

1.5. Küresel Sivil Toplum Mümkün Müdür?

1.5.7. Küresel Sivil Toplumun Oluşmasında Uluslararası Örgütlerin İşlevi

Uluslararası ilişkiler disiplininde temel aktör olarak kabul edilen devletin başatlığı Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkan Yeni Dünya Düzeni’nde tartışılmaya başlanmış özellikle plüralist yaklaşımlar184 devlet dışı aktörlerin uluslararası politik

alandaki etkililiğini açıklayan analizler yapmıştır. Bu anlamda hem devletlerarası hem de sivil olarak örgütsel yapıların niceliğinde ve niteliğinde yaşanan değişimler Yeni Dünya Düzeni’nin önemli aktörlerinden birinin de uluslararası örgütler olmasını sağlamıştır.

Niceliksel özellikleri değişebilse de sosyolojik olarak örgüt başlığı altında toplanabilecek bu birlikler uluslararası ilişkiler yazınında uluslararası kurum/kuruluşlar185

(international institutions), uluslararası örgütler (international organizations), hükümetlerarası/devletlerarası örgütler (intergovernmental organizations) ve hükümetdışı örgütler (non-governmental organizations) şeklinde ayrıma gidilerek farklı kavramlarla

Hülya Durudoğan, Fatoş Gökşen, Bertil Emrah Oder, Deniz Yükseker, Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2010.

183 LGBTI Civil Society Organizations Around the Globe: Challenges, Successes, and Lessons Learned,

2016, http://www.icnl.org/2-Global%20Trends%20Vol%207%20Iss%202.pdf, (17.05.2017).

184 Tayyar Arı, Uluslararası İlişkiler Teorileri, MKM Yayıncılık, Bursa 2012, s. 331-341.

185 Kurum kavramı sosyolojinin temel çalışma alanlarından biri olup gruptan farklı olarak bir soyutlamadır.

Toplum içerisinde kültürle ortaya çıkan belirli davranış örüntülerini kapsar. Bu kurumsal yapı içerinde somutlaşan kuruluşlar ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda uluslararası kuruluşlar daha doğru bir çeviri olacaktır. Kurum hakkında bilgi için bkz.: Joseph Fichter, Sosyoloji Nedir?, Toplum, Konya, Tarih Belirtilmemiş, s. 119-129.

ifade edilebilmektedir. Uluslararası kuruluşlar, uluslararası sistemi ve sistemin aktörleri olan devletleri, devlet dışı kuruluşlar ile faaliyetlerini düzenleyen, kurucu, usule ait normları ve kuralları içeren göreceli istikrarlı kümeler olarak tanımlanmaktadır.186 Bu

tanımlamadan anlaşılacağı üzere uluslararası kuruluşların uluslararası sistemin kurumsal kimliğini oluşturan hukuksal ve yasal kuralları belirleyen ve aktörler arası ilişkileri düzenleyen kurucu bir örgütsel yapıya sahip olma nitelikleri ön plana çıkmaktadır. Sonuçta uluslararası kuruluşlar uluslararası sistemin meşruiyeti sağlayan kurumsal oluşumlardır. Uluslararası örgütler ise bahsedilen bu meşru sistem içerisinde belirli bir amaç için toplanan aktörlerin oluşturdukları birliklerdir. Çeşitli devletler bölgesel olarak ekonomik ve politik alanda iş birliğini sürdürebilmek için devletler arası örgütler kurabilmekte, bu örgütlerin niteliksel ve niceliksel faaliyetleri ise kurucu aktörlerin uluslararası sistemdeki konumlarına göre değişebilmektedir. Uluslararası ilişkiler yazınında yazarların seçimine göre bu kavramlar herhangi bir ayrıma gidilmeden birbirlerinin yerine kullanılabildiği gibi bahsedilen örgütün özelliğine göre de adlandırma değişebilmektedir. Bu tezde BM ve AB gibi büyük ölçekli ve başat örgütlenmeler olan uluslararası kurumlar küresel sivil toplumun oluşturan unsurlar olarak ayrıca ele alınmıştır. Bu başlıkta ise küresel sivil toplum alanını genişleten başta devletlerarası olmak üzere uluslararası örgütler adlandırılması seçilmiştir.

Uluslararası örgütler gibi devlet dışı aktörlerin varlığını kabul eden ve bu örgütlerin uluslararası politikada bir aktör olarak değerlendirilmesi açısından diğer uluslararası ilişkiler teorilerinden farklılaşan liberal teori, küresel sorunları devletlerin tek başına çözemeyeceği savıyla çeşitli kuruluşların birlikte hareket etmesinin önemini vurgulamaktadır. Aynı zamanda uluslararası ilişkilerde iş birliğini187 savunarak uluslararası örgütlerin işlevlerini yeniden tartışmaya açmıştır. Bölgesel ve küresel bağımlılık ilişkilerinin sonucunda uluslararası hukuk zemininde çeşitli devletlerarası ya

186 John Duffield, “What Are International Institutions?”, International Studies Review, Vol. 9, No. 1,

Spring, 2007, pp. 1-22, https://www.jstor.org/stable/4621775, (01.08.2017), s. 8.

da hükümet/devlet dışı örgütlenmelerin kurulması küresel sivil toplum alanının188 varlığının göstergesinin olduğu şeklinde değerlendirmeleri beraberinde getirmiştir.

Önceki başlıklarda analiz edilmeye çalışıldığı üzere BM ve AB gibi uluslararası kuruluşlar küresel sivil toplumun oluşumunda etkili olmuştur. Bunların yanı sıra bölgesel ve küresel düzeyde kurulan her bir örgüt, örgütlenme pratiğini geliştirerek küresel sivil toplum alanının genişlemesine katkı sunmaktadır. Realist yaklaşımın iddia ettiği gibi uluslararası ilişkiler sadece devlet bazlı politikaya dayanmamakta çeşitli amaçla kurulan örgütlenmeler politika yapıcı aktörleri de çoğaltmaktadır. Uluslararası örgütlenmelerin öneminin artması ise politika yapıcı olarak örgütlerin meşruiyetini sağlamaktadır. Örgütsel ilişkilerin düzenleyici aktör olduğu uluslararası ilişkiler ortamında küresel sivil toplum da genişleyebilme ortamı bulmuştur. Çünkü en başta BM’nin sivil toplum örgütlerine danışmanlık statüsü vermesi örneğinde olduğu gibi, Avrupa Konseyi sivil toplum örgütleri ile birlikte çalışılmakta,189 Şangay İşbirliği Örgütü Uluslararası Kızıl Haç

Örgütü ile silahlı çatışmalarda uluslararası insan hukuku uygunluğuna dikkat edilmesi yönünde bir deklarasyon imzalayabilmektedir.190 Başka bir uluslararası kuruluş olan

Afrika Birliği’nin organlarından biri olan Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Konseyi amaçlarını gerçekleştirebilmek için çeşitli sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yaptığını belirtmekte,191 Afrika Birliği ve Avrupa Birliği arasında sürdürülen ortaklıkta, sivil

toplum örgütlerinin önemi vurgulanmaktadır.192

Yukarıda verilen örnekler ile anlatılmaya çalışılan çeşitli kuruluşlar ve örgütsel yapılar üzerinden düzenlenen uluslararası ilişkiler ortamında örgütsel pratikler artıkça, bu yapıların meşruiyetinin ve etki alanın da artmasıdır. Bunun bir sonucu olarak yani sivil toplum örgütlerinin hareket edebileceği örgütsel bir yapı ortaya çıkmasıyla küresel sivil

188 Paul R. Viotti, Mark V. Kauppi, a.g.e., s. 33-35.

189 https://ec.europa.eu/europeaid/civil-society_en, (05.04.2018).

190 Shanghai Cooperation Organization, External Communıcatıon, General İnformation,

http://eng.sectsco.org/cooperation/#6, (05.04.2018).

191 The African Union, Civil Society & Diaspora, https://au.int/cido, (05.04.2018).

192 Africa-EU Forum highlights role of CSOs as independent actors within the JAES,

https://au.int/en/newsevents/20170711/africa-eu-forum-highlights-role-csos-independent-actors-within- jaes, (05.04.2018).

toplum ortamı da meşruiyetini sağlamaktadır. Bu anlamda küresel sivil toplum hükümet dışı örgütlerle somut, gözlenebilir, politik ve sosyal bir gerçeklik olarak var olmaktadır. Bu analiz liberal teoriye dayanan çok aktörlü uluslarası ilişkilerde kurumsallaşma (institutionalization) ile ortaya çıkan küresel yönteşimin olumlu özelliklerinin anlatıldığı söylemin dışında değer katmadan yapılmıştır.193 Başka bir ifade ile küresel sivil toplum

alanı genişlemiştir ancak bu genişleme hegemonik dünya sisteminin meşrulaşması ve kürenin her alanına ulaşmasını sağlama anlamında olduğu gibi bu örgütsel pratiklerin diyalektik olarak hegemonya karşıtı hareketlerin oluşumuna zemin sağlayabilmesini de içermektedir. Sonuçta küresel sivil toplum alanının genişlemesini somut bir durum olarak ele alınan bu analize, kurumsallaşan hegemonik dünya düzeni içinde benzer kuruluş mantığıyla hareket eden karşı hegemonik özellikler gösteren örgütlenmeler de dahil edilmektedir. Küresel sivil toplumun oluşumunda uluslararası örgütlerin işlevi hem hegemonyayı üretmek hem de karşı mücadele olanaklarının sağlanacağı sistemsel meşru zemini oluşturmaktır.