• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM I: TEORİK ÇERÇEVE: HİYERARŞİK DÜZENDE MUKTEDİ

1.3. Muktedi Devletlerin Hegemonik Güce Meydan Okuma Nedenleri

1.3.2. Başat Güç Kaynaklı Nedenler

1.3.2.2. İkincil Devletleri Politik Tercihlere Zorlamak

Otoriteyi suiistimal eden patron devlet sosyal sözleşmeyi ikincil devletin ekonomik, güvenlik ve askeri çıkarlarını koruyacak şekilde revize ederse (ki bu patron devlete kendi politik tercihlerinden vazgeçmek şeklinde maliyetlere yol açabilir) dirençleri sonlandırabilir (Lake, 2009a: 32, 33, 122-130, 177; 2017: 365-366). Ancak patron devlet otoriteyi aştığı için meşru olarak kabul edilmeyen emirlerini zorlama yöntemleriyle (örneğin disipline yöntemleri) yerine getirilmesini sağlamaya çalışırsa meydan okumaları arttırır.84 Otorite ilişkilerinin zorlamadan ziyade rıza üzerine kurulması ve rızanın liderin otoritesini meşrulaştıran önemli bir dinamik olması politik tercihlere zorlanan ikincil devletlerin meydan okuma gerekçesine meşruluk sağlar (Wendt ve Freidheim, 1995: 700-703).85

Patron devlet otoritesi altındaki ikincil devletin politik tercihlerini değiştirmesi (Lake, 2017: 360) örneğin; bu devletin modernleşmesi veya demokratikleşmesini sağlamak ya da istenmeyen bir savaşa girmesine engel olmak için86 politik baskı uygulayabilir

84 Örneğin; Bush yönetimin 9/11 Eylül saldırıları sonrası ABD topraklarında suç işleyen teröristlerin cezalandırılmasına yönelik benimsediği Terörle Savaş politikasını (Agathangelou ve Ling, 2004: 525) diğer devletlere dayatması ABD hegemonyasına karşı meydan okumalara yol açtı. ABD’nin 2003 Irak operasyonu ise hegemonik gücün kendisine meydan okumaya çalışan bir devleti zorlama yöntemi ile hiyerarşisine nasıl dâhil etmeye çalıştığını ayrıca ortaya koydu (Hinnebush, 2011: 238).

85 Bkz. (Clark, 1989: 27; Lake, 2009a: 32, 164; 2018: 10).

86 Rebecca ( 2014: 143-145), insan hakları, serbest piyasa ve demokrasi gibi normların bu ortak norm ve değerlere uyma aşamasında uluslararası politik baskı kurmayı meşrulaştırdığını belirtmektedir. Kurallara aykırı ve damgalı olan devletleri (örneğin; Almanya) sosyalleştirmeyi (demokratikleştirmek) hedefleyen bu normların güçlendirilmesini sağlayan damgalı devletlerin kendisidir. Bu anlamıyla damgalama kavramı uluslararası normları ve toplumu yaymanın yani düzeni devam ettirmenin bir aracıdır.

48

(Cooley ve Nexon, 2020: 52-54). Zorlamanın temel amacı ise bazen disipline etme yöntemlerini kullanarak87 ikincil devletin itaatini devam ettirmektir (ortak politika benimsemesini sağlamak vb.) (Lake, 1996: 19; Flathman, 1980: 29-30).88

İkincil devletler üzerinde politik baskı kurulması liberal düzenlerde düşük bir ihtimaldir.

Bu argümana göre, devletler İkinci Dünya Savaşı sonrası SSCB liderliğinde kurulan Doğu hiyerarşisi gibi rızadan ziyade zorlamayı89 ön plana çıkaran düzene katılmışlar ise politik alanlarının birçoğu hatta tamamı kontrol altına alınabilir.90 Öte taraftan, devletler II. Dünya Savaşı sonrası rıza üzerine kurulan Amerikan hiyerarşisi gibi rızayı odağına alan liberal düzene dâhil olmuşlar ise kendilerine otonom alanlar bırakılır (Lake, 1996:

1-7, 23-25).91 Bu nedenle liberal patron devlet kendisine müdahale etme hakkı tanınmayan alanlara otorite uygulama hakkına sahip değildir (Lake 1996: 9; 2013a: 77-78; Doyle, 1986: 40).

Ancak hiyerarşik düzenlerin yapısı sabit değildir zamanla dönüşüme uğrayabilir. Soğuk Savaş döneminde gayri resmi (liberal) özellikleri öne çıkan Amerikan hiyerarşik düzeninin 2003 Irak işgali sonrası sağa doğru (imparatorluğa) harekete geçmesinde olduğu gibi gayri resmi yapıdaki hiyerarşik düzen zamanla sağa yaklaşabileceği gibi imparatorluk düzeni de sola (liberal) yaklaşabilir. Bu değişim iki şeye işaret eder.

Birincisi, muktedi devlet-hegemon devlet arasındaki ilişki doğrusal çizgide sağa yanaştıkça hiyerarşinin oranı ve buna bağlı olarak düzenin imparatorluk özellikleri artar (Lake, 2013a: 77-78; Dunne, 2003: 308-310). İkincisi, imparatorluk düzeni ise liberal Damgalamayı bu anlamıyla empoze eden şey ise uluslararası toplumu gerçekten bir arada tutan şeyin ne olduğuna dair belirsizlikten kaynaklanmaktadır. Daha faza bilgi için bkz. (Rebecca, 2014: 143-176).

87 2003Irak müdahale cezalandırma yönteminin bir örneğidir (Lake, 2009a: 93, 113-121; 2013b: 5-6;

Kang, 2004: 341; Walt, 1997: 164; Hinnebush, 2011: 216, 235-239).

88 Ayrıca bkz. (Towns, 2014: 181, 184, 194; Kang, 2004: 341; Walt, 1997: 164; Hinnebush, 2011: 216, 235-239; Hurd, 1999: 383-385; Lake, 2017: 360-368; Finnemore, 2009: 59).

89 Zorlama, devletlerarasındaki fiziksel güç asimetrisine işaret etmekle birlikte en güçlü devletin zayıf devletlerin kendi otoritesine itaatini sağlamak için kullandığı yöntem olarak tanımlanmaktadır. Konuya ilişkin daha fazla bilgi için bkz. (Hurd, 1999: 383-385; Lake, 2017: 360-368).

90 İmparatorluk ve liberal hiyerarşik düzenler arasındaki farklara ve rıza kavramına odaklanan hiyerarşi çalışmalarından örnek kaynaklar için bkz. (Lake, 1996: 7, 17-30; 2007: 51-54; 2009a: 2-10; 2009c: 331;

2017: 359, 362; Simon, 1982: 21; Goh, 2013: 6, 13, 28, 31, 202; 2019: 614; Ikenberry, 2001: 5, 22-44;

2008: 27; Clark, 1989: 27, 35; 2011: 6, 25, 28; Kang vd. 2018: 5; Ikenberry, Mastanduno ve Wolhforth, 2009: 1; Musgrave ve Nexon, 2018: 6; Ikenberry ve Nexon, 2019: 413; Lobell, 2012: 81; Cooley ve Nexon, 2020: 27; Towns, 2012: 179-180; Sharman, 2017: 137-138, 141; Macdonald ve Lake, 2008: 178;

MacDonald, 2017: 128-138; Zarakol, 2014: 311-315; 2017: 5-10; Hurd, 2014: 400; Barder, 2015: 4;

Donnelly, 2009: 49-51, 57, 63; Cooley, 2003: 672-674; 2017: 154-155; Hinnebush, 2011: 214).

91 Bkz. (Lake, 2006a: 25; 2012: 4; 2017: 359-360; McCormack, 2019: 75; Ikenberry, 2011: 13-15, 70-71, 74, 117).

49

olana yaklaştıkça meşruluğu artarken liberal düzen sağa yaklaştıkça meşruluğu azalır92 (Ikenberry, 2011: 117). Bu durumda liberal düzende konumlanan ikincil devletlerin politik alanları üzerine daha fazla kontrol uygulanmaya başlanır ve bu durum dirence yol açar (Lake, 2009a). Kısacası, hegemon devletin otoritesini rıza yerine zorlamaya dayalı (tehdit vb.) sürdürme eğilimine girmesi (Lake, 2017: 367) ve buna bağlı olarak ikincil devletleri çıkarları aleyhine politik tercihlere zorlaması dirence yol açar (Hurd, 1999: 385; Walt, 1997: 171; Cooley ve Nexon, 2020: 52).

Demokratik ve liberal hiyerarşilerde ikincil devletlerinin politik tercihlere zorlanması ihtimali düşük olmasına karşın bu düzenin kurucusunu kimin yönettiği, liderin kararlarını kimlerin (kamuoyu vb.) ya da nelerin (sistemik koşullar vb.) etkilediği önemlidir (Lake, 1996: 23-25; Finnemore, 2009: 59; Walt, 2009: 120).93 Örneğin;

ABD’yi politik baskı seçeneğinden uzak tutan Sovyet bloku 1990’da çözülünce, ABD Latin Amerika ülkelerinin iç ve dış politikasını daha fazla kontrol altına almaya çalıştı (Lake, 2006b: 253). Benzer şekilde, 9/11 Eylül saldırıları sonrası Bush yönetiminin devletleri “ya bizdensiniz ya da onlardan (terörizmi destekleyenler)” söylemi ile politik baskıya (Amerika’nın teröre karşı politikasını desteklemek için) maruz bırakması ve yine BM Güvelik Konseyi’nin Irak oturumları sırasında özellikle Batı hiyerarşisinin küçük devletleri üzerinde baskı kurması (Agathangelou ve Ling, 2004: 525; Walt, 2009:

115; Cooley ve Nexon, 2020: 51; Dunne, 203: 309) Washington’a karşı dengeleme siyasetine yol açtı. Patron devletin politik baskılarına maruz kalan devletler patron devletin tek taraflı ve ya zorlamaya dayalı eylem, davranış ve politikalarını sınırlandırmak için askeri olmayan dengeleme yöntemlerine başvurabilirler (Whitaker, 2010: 1110, 1112; Walt, 2009: 109, 114-117; Griffiths, 2004: 68-69).

H2b: Hegemonik güç tarafından ekonomik, askeri ve siyasi çıkarları aleyhine politik tercihlere zorlanan devletlerin meydan okuma ihtimali yüksektir.

92 Meşruiyet krizinin söz konusu olduğu sitemlerde istikrarsızlık söz konusu olacağı için (Clark, 2011: 25, 31) meydan okumalara yol açması kuvvetle muhtemeldir.

93 Patron ve tabi devlet arasındaki çıkar ve politika ortaklığı fazla ise (Walt, 2009: 117-118) zorlama olasılığı düşüktür.

50