• Sonuç bulunamadı

A. ESERLERDE ANA ÇİZGİLERİYLE VAKA ve HASEKİ SULTANLARIN DİĞER KARAKTERLERLE İLİŞKİSİ SULTANLARIN DİĞER KARAKTERLERLE İLİŞKİSİ

1. HASEKİ HURREM SULTAN’I KONU ALAN ROMANLAR

1.1. Hurrem Sultan ∗ Romanı

1.1.1. Hurrem Sultan Romanında Ana Çizgileriyle Vaka

A. ESERLERDE ANA ÇİZGİLERİYLE VAKA ve HASEKİ

tehlikenin mevcut olduğunu görür. Bu tehlikelere tedbir olarak yapılabilecek en iyi şeyi yapar ve kendine yandaş edinmeye başlar. Yalnız kaldığı ve Kanuni Sultan Süleyman’ın hasretini çektiği zamanlarda acısını paylaşacağı, rakiplerine karşı güç birliği yapacağı güvenilir kişileri kendi tarafına çeker. En sadık yardımcıları arasında Nazniyaz Kalfa, Haremağası Haşim ve Rüstem gelir ki, Hurrem Sultan onların yardımlarıyla birçok insanın kanına girerek mevkiini korumayı başarır. Özellikle de Nazniyaz Kalfa Rus kızı Roksolan’ın, Hurrem Sultan olmasında çok etkili olmuştur. Bilgi ve tecrübesiyle Hurrem’in saray içinde ezilmemesi, daima güçlü olması için çok çaba sarf etmiştir. Ona düşmanlarına nasıl davranacağı hakkında telkinlerde bulunmuştur.

Sultan Süleyman, Belgrat seferine çıkmak üzere ordunun başına geçtiği gün, Hurrem Sultan için kara günlerin, hasret dolu günlerin başlangıcı olmuştur. Kanuni Sultan Süleyman’ın savaşa gitmesini bencilce duyguları yüzünden hiç istemez. Ama Cihan Padişahı için, tıpkı babası gibi ordunun başında savaşa gitmek, gurur verici bir durumdur. Oysa Hurrem Sultan için, meydanı boş bulan rakipleriyle mücadele etmesi gereken sıkıcı ve zor bir durumdur. Hurrem Sultan, padişahın seferde olduğu sırada, bir yandan ona özlem duyarken bir yandan da Haseki Gülbahar Sultan ve İbrahim Paşa ile didişmeye başlar.

Gülbahar Sultan, Kanuni Sultan Süleyman’ın hasekisidir. Veliaht Şehzade Mustafa’nın annesidir. Hurrem, önünü kestiği, istikbalini engellediği için onu baş düşmanı ilan etmiştir. İbrahim’e gelince, o da padişahın çok sevdiği, gece gündüz işret meclislerini paylaştığı, bir kuldan öte, padişahın sırdaşı olduğu için Hurrem’in saldırılarına hedef olmuştur.

Hurrem’in bütün amacı bir erkek çocuk dünyaya getirip tahta ortak olmaktır. Bu bakımdan da Gülbahar Sultan ile savaş halindedir. Hamile olduğunu öğrendiğinde hayatının, doğacak erkek çocukla değişeceğini, padişahın gözünde bir kat daha yükseleceğini düşünürken, Gülbahar Sultan da bebeğini erkek olabileceğini düşünerek Hurrem Sultan’a öfkesi daha da artmıştır. Ancak şans Gülbahar’dan yana olmuştur ve Hurrem, oğlu Mustafa’ya rakip bir şehzade değil de bir sultan dünyaya getirmiştir. Kız çocuğu doğurmak Hurrem Sultan’ın bütün hayallerini yıkmıştır. Padişahın yüzüne bakma cesaretini dahi kendinde bulamamıştır. Kanuni Sultan Süleyman’ın sevgisi, dünyaya şehzade getirmeyen Hurrem’i teselli etmiştir.

Hurrem Sultan padişahın kendisine duyduğu bu sevgiden, gösterdiği müsamahalardan kuvvet alarak yavaş yavaş saray içindeki olaylara müdahale etmeye, devlet işlerine karışmaya başlamıştır. Onun iradesini arttırması, düşmanlarının da faaliyete geçmesine sebep olmuştur. Gülbahar, Kanuni Sultan Süleyman’ın kız kardeşi Hatice Sultan ile işbirliği yaparak Hurrem Sultan’ın gözden düşmesi için çalışırlar.

İbrahim de Sultan Süleyman’a birbirinden güzel kızlar sunarak Hurrem’i unutturmaya çabalar. Buna mukabil Hurrem Sultan gücünü ve itibarını korumak için doğru ya da yanlış her yola başvurur. İnsanların çaresizliklerinden istifade ederek onları kendi tarafına çeker. Bunlardan biri de Kanuni Sultan Süleyman’ın kız kardeşi Beyhan Sultan’dır. İbrahim Paşa vezir iken, Beyhan Sultan’ın kocası Ferhat Paşa’nın yaptığı adaletsizlikleri, zorbalıkları padişaha şikâyet edince ve idamını isteyince Beyhan Sultan da padişaha yalvarıp kocasının affını ister. Ardından da tüm gururunu bir tarafa bırakarak, bir zamanlar düşman olarak gördüğü Hurrem Sultan’ın huzuruna çıkar ve ondan yardım talebinde bulunur. Kurnaz Hurrem, Gülbahar ve İbrahim’in aleyhinde bulunabilecek bir kişiyi daha tarafına katmanın sevinciyle bu yardımı kabul eder.

Şehzade Mustafa’nın sancakbeyi olarak annesiyle birlikte Manisa’ya gitmesinden sonra Hurrem Sultan, bütün saldırıları oklarını İbrahim’e doğrultur. Kanuni Sultan Süleyman’a her an onun olumsuz yönlerini, ahlaksız, adaletsiz, başına buyruk davranışlarını anlatarak padişah üzerinde baskı oluşturur. İbrahim’in zenginliğinin, saygınlığının, şöhretinin imparatorluk sınırlıları dışında dahi konuşulduğundan dem vurarak padişahı kışkırtır. Kanuni Sultan Süleyman, İbrahim’e duyduğu sevgi ve bağlılıktan dolayı Hurrem’in bu anlattıklarını kabul etmek istemese de bir süre sonra şüphe duymaya başlar. Hurrem Sultan’ın son kozunu oynaması ile de İbrahim’in ölüm fermanı yazılmış olur. Hurrem Sultan, İbrahim’in tahta geçme planları içinde olduğu dedikodusunu yayar. Sultan Süleyman, gözünü mevki ve para hırsı bürümüş olan İbrahim’den bu kez ümidini keser ve iflah olmayacağını düşünerek idamında karar kılar.

Hurrem Sultan, İbrahim’in ölümüyle çok rahatlar ama önündeki tehlikeler bitmiş değildir. Gülbahar Sultan ve taraftarları, Hurrem Sultan’ın gözünü Şehzade Mustafa’ya çevirdiğini ve İbrahim’den sonra sıranın ona geldiğini anlayınca Hurrem tehlikesini savmaya çalışırlar. Ama zeki ve kurnaz Hurrem’in elinden kurtulamazlar. Çünkü

Hurrem, aklını ve gönlünü esir aldığı Kanuni Sultan Süleyman’ı yalanlarıyla Şehzade Mustafa’ya düşman yapmıştır. Şehzade Mustafa’nın tahtta gözü olduğu yalanına baba Sultan Süleyman’ı inandırmıştır. Tıpkı kendi babası Yavuz Sultan Selim’in, dedesi Bayezit’i öldürerek tahta geçtiği gibi, oğlunun da kendisini öldürerek tahta geçeceği korkusuna kapılır. Dedesiyle aynı akıbeti paylaşmamak için de sahte bir İran seferi düzenleyerek oğlunu katlettirir.

Hurrem Sultan, Kanuni Sultan Süleyman’ın ellerini öz oğlunun ve en yakın dostu, sırdaşı veziriazam İbrahim Paşa’nın kanıyla buladıktan sonra huzura ermiş, taht, harem, saray her şey yalnızca ona kaldığı için rahatlamıştır. Tüm saray işlerinde söz sahibi olmak için damadı Rüstem’i vezir yapmış, Şehzade Mustafa’yı öldürterek kendi oğluna veliaht yapmış ve taht yolunu açmıştır. Böylece geleceğin parlak günlerini hazırlayan Hurrem, ne yazık ki yakalandığı hastalığın pençesinden kurtulamayarak bu parlak günleri yaşayamadan gözlerini hayata yummuştur.

1.1.2. Hurrem Sultan Romanında Haseki Hurrem Sultan’ın Diğer