• Sonuç bulunamadı

2.3 Stratonikeia Figür Tipleri

2.3.1 Erkek Figürleri

2.3.1.1 Ayakta Duran Erkek Figürleri

2.3.1.1.4 Hippokrates Tipi

Bu tip, doktorların babası sayılan Hippokrates ile anılır ve en erken örnekleri Kos Adası’nda, MÖ 4. yy’da adanan serbest yontulardadır203. Bu sebeple E. Pfuhl ve H. Möbius tarafından “Kos Tipi” olarak tanımlanmıştır204. MÖ 5. yy’da kabartmalarda ilk örnekleri betimlenen tip, bilinen yapısıyla MÖ 4. yy sonlarında görülür ve bu dönemle birlikte yaygınlaşarak devam eder. Bu tipte betimlenen figürlerde erkekler, yalnız hymation giymekle birlikte kısa kollu khiton giyen örneklere de rastlanmıştır. Hymation vücudun sağ üst yarısını sarmaz ve belden tomar şeklinde gelen uç, sol omuzdan aşağıya dökülür. Sol omuzdan açılarak inen uç, göğüs altında sol elle tutulur. Ayrıca bu uç, kırlangıçkuyruğu şeklindeki kıvrımlarla aşağı dökülür ve sağ kalçadan gelen ve sol koltuk altına kadar uzanan yatay bir kıvrım tomarı ile kesilir. Bazen de bu kıvrımlar sol kola sarılır. Attik mezar kabartmalarında, yüksek ve geç Hellenistik heykellerde demetlenmiş kısım, alışılagelmiş klasik formunun aksine gergin şekilde sarkmaktadır. Kos tipinin en güzel örnekleri Erken Hellenistik Dönem’den olup, MÖ 4. yy figürlerine ana çizgileriyle benzemekle birlikte, detayda öncülerinden ayrılırlar ve kendi dönemlerinin getirdiği özellikleri üzerlerinde taşırlar205.

Hippokrates (Kos) tipi Stratonikeia’da beş stel üzerinde tespit edilmiştir. Özellikle Dexiosis sahnelerinde sevilerek kullanılan tip, Stratonikeia’da da bu ikonografi ile üç stel üzerinde uygulanmıştır (Res. 11). Diğer stelde ayakta duran erkek figürü tek başına betimlenmiştir. Son stelde ise oturan bir kadın ve iki erkek figürü bulunmaktadır. Kadının çocuğu uzattığı erkek figürü Hippokrates tipindedir.

Dexiosis sahneli stellerden ilki Kat. 6.3 olup, karşılıklı iki erkek figürü tokalaşarak vedalaşmaktadır. Soldaki figürün vücudu cepheden gösterilmekle birlikte hafifçe sağa döndürülmüştür. Yüzü kırık olmasına rağmen vedalaştığı figüre baktığı anlaşılmaktadır. Kısa kollu bir khiton üzerine hymation giymekte ve sağ kolunu diğer figüre doğru uzatmaktadır. Manto sol omuzdan aşağıya düşürülmüş, sağ tarafta ise belde tomar şeklinde döndürülerek sol kolun üzerine doğru götürülmüştür. Soldaki figürün tokalaştığı erkek de aynı kıyafetleri giymiş ve benzer şekilde betimlenmiştir. Buradaki tek fark sağ taraftan betimlendiği için kısa kollu khitonun manto ile kapatılmış olmasıdır. Figürlerin uzatılmış vücut oranları Lagina Hekate Tapınağı’ndaki friz örnekleriyle uyumludur. Burada da görüldüğü üzere MÖ 2. yy’ın son çeyreği ile birlikte

203Saraçoğlu 1997, 41. 204 Pfuhl-Möbius 1977, 111. 205Saraçoğlu 1997, 41.

vücudun üst kısmı alta oranla daha dar yapılır ve kıvrımlar organik olmaktan çıkarak iki boyutlu hale bürünürler. Karia’da görülen bu özellikler, Rhodos üslubunun karakteristik biçimsel anlatım ögeleri olan hafif uzatılmış oranlar, ama aynı zamanda, çeşitli Karia sanat eserlerinde görülen, ip gibi yerleştirilmiş giysi kıvrımları, iki boyutlu kumaş parçaları veya kısmen bezek amaçlı detaylar bu etkilerdendir206. Bu özellikleri gösteren stelin MÖ 2. yy’ın son çeyreğinde yapılmış olduğu düşünülmektedir.

Dexiosis sahnesinin gösterildiği ikinci stel Kat. 1.3’tür. El sıkışan erkek figürlerinin her ikisi de khiton üzerine hymation giymişlerdir. Soldaki figür büyük olasılıkla sol eliyle, onun eğitim ve statüsünü gösteren bir rulo ya da kitap tutmaktadır. Bu şekilde elinde rulo ile betimlendiğinden, ölen kişi olduğu anlaşılmaktadır. Cepheden verilmiş vücudun ağırlığını sağ bacak taşır, sol bacak ise dizden hafif bükülmüş ve öne doğru çıkmıştır. Tokalaştığı figürün vücudu sağa doğru ¾’lük bir dönüş yapmıştır. Kat. 6.3’teki Dexiosis sahnesi ile neredeyse aynı denilebilecek ikonografik özellikler olmasına rağmen vücut oranlarının oldukça farklı olduğu gözlemlenmektedir. Ancak bu durumun üslup farkından kaynaklandığı, elbise kıvrımlarının az sayıda ve yüzeysel biçimde olmasından anlaşılabilir. Bu sebeple Kat. 1.3, Kat. 6.3 ile aynı dönemde yapılmış olmalıdır. Bu tarihleme yapılırken öncelikle yazıtından dolayı tarihi belirli olan MÖ 138/137 yıllarında yapılan Kleopatra ve Dioskourides heykelleri207 incelenmiştir. Bu figürlerdeki vücut hareketi ve şeffaflığın vurgulanması Kat. 1.3’te bulunmamaktadır. Analoji yapılacak bir diğer örnek, nereden bulunduğu belirsiz olan ve MÖ 2. yy’ın 2. yarısına tarihlenen steldir208. Hippokrates tipindeki figürün manto kıvrımları Kat. 1.3 ile benzer olmasına rağmen vücut hareketinin daha doğal yapılması bizim figürümüzden daha erken olduğunu göstermekte ve Kat. 1.3’ün MÖ 2. yy’ın 3. çeyreğinden daha sonra yüzyılın son çeyreğindeki bir tarihte yapılmış olabileceğini düşündürmektedir.

Dexiosis sahneli bir diğer stel Kat. 6.9’dur. Buradaki fark ayakta duran erkeğin oturan bir kadın ile tokalaşmasıdır. Ayaktaki erkek figürü incelendiğinde vücudun üst kısmı alta oranla daha dar yapıldığı ve organik olmayan kıvrımların iki boyutlu hale bürünmesi gibi özellikleri barındırdığı görülür. Aynı zamanda Karia’da görülen Rhodos üslubunun bu figür üzerinde uygulandığı anlaşılmaktadır209. Kentin kutsal alanında

206Baumeister 2007, 244. Ayrıca Rhodos’ta bulunan örnekler için bkz. Fraser 1977, Fig. 44a, 61, 92c. 207 Smith 2013, 87, Fig. 113.

208 Pfuhl-Möbius 1977, 110, Taf. 50, No: 265. Stel şu an Viyana’daki Kunsthistorisches Museum’da I

1621 numaralı envanter numarası ile sergilenmektedir.

bulunan Lagina Hekate Tapınağı frizlerinde de görülen bu üsluptan dolayı MÖ 2. yy’ın sonu MÖ 1. yy’ın başındaki bir tarih aralığında yapılmış olmalıdır.

Resim 11: Dexiosis Sahnesinde Kullanılan Hippokrates Figürleri

Kat. 6.5 üzerinde, yüksek kabartma şeklinde yapılan Herme’ye yaslanmış erkek figürü bulunmaktadır (Res. 12). Vücudu S duruşlu olan figür kısa kollu khiton üzerine hymation giymiştir. Geç Hellenistik Dönem figürlerinde görülen tipik özelliklerden olan üst gövdenin kısa, alt gövdenin uzun olması figür üzerinde de uygulanmıştır. Khiton yuvarlak yakalı olup, göğsün ortasında karnın üzerine kadar V kıvrımları oluşturmuştur. Hymation ise kalın bir tomar şeklinde sol omuz üzerinden aşağı düşürülmüş ve sağ tarafta bele kadar indirilip, belden yine tomar şeklinde dolandırılmış ve sol kolun üzerine atılmıştır. Herme’nin üzerine yasladığı sol elinde bir rulo ya da mantonun uç kısmını tutuyor olmalıdır. Herme’nin başının üst kısmı figürün mantosu ile örtülmüş ve kıvrımlar başın sağ tarafında kırlangıçkuyruğu şeklinde aşağı düşürülmüştür. B. Schmaltz’ın deyimiyle, halkın giydiği kıyafetleri giydiği ve Herme’ye yaslandığı için palestrada eğitim gören gençlerden biri olmalıdır210. P. Zanker’e göre ise MÖ 2 yy’da genç erkekler çıplak değil, hymation giyimli olarak gösterilmişlerdir211. Kat. 6.5’te de bu şekilde betimlenen figürün elbise kıvrımları hem Lagina frizleriyle hem de Stratonikeia stellerinden MÖ 1. yy’ın ilk yarısına tarihlenen Kat. 1.4 ile

210 Schmidt 1991, 131. Ayrıca R. Özgan bu kişiyi askeri vazifesini yerine getiren ya da palaestra’da eğitim gören halktan bir kişi olarak tanımlamıştır (Özgan 1999, 148-149, Taf. 50 c).

karşılaştırılmıştır212. Figürlerde MÖ 2. yy’ın özellikle 3. çeyreğinde yapılan elbise kıvrımlarına öykünme olmasına rağmen kıvrımlar, onlar kadar gerçeklik hissi uyandırmamaktadır. Kuvvetli olmayan bu kıvrımlar hem khiton hem de mantonun belde oluşturduğu tomar üzerinde görülebilir. Ayrıca Kat. 1.4’ün şematik, katı ve bezek amaçlı yapılan elbise kıvrımları henüz bu stel üzerinde uygulanmamıştır. Tüm bu karşılaştırmalar Kat. 6.5’in, MÖ 2. yy’ın sonu ile MÖ 1. yy’ın başındaki bir tarih aralığında yapıldığını düşündürmektedir.

İkonografik olarak incelendiğinde ise figürün yaslandığı Hermes Herme’sinin Arkaistik üslupta yapıldığı görülmektedir213. Normalde Hermes epheblerin, gymnasionların ve palestraların tanrısıdır. Bu nedenle Hellenistik ve Roma dönemlerinde Kıta Yunanistan ve Anadolu’da ölen erkeklerle ilişkili olarak çok sık resmedilmiştir. Hermes Herme’leri küçük, yuvarlak yüzlü ve kısa bukleli saçları ile delikanlı görünümündedirler214. Fakat görüldüğü üzere Kat. 6.5’te betimlenen Herme delikanlı215gibi değil Alkamenes’in Hermes Propylaios’u gibi betimlenmiştir216. Ayrıca genellikle mezar stelleri üzerinde Hermes Psychopompos217 olarak betimlenen Hermes’in burada bir figür niteliğiyle elinde Kerkykeion’uyla bulunmuyor olması, ölünün ruhunu taşıyıcı olarak simgelenmesinin burada amaçlanmadığını göstermektedir. Burada betimlenen Hermes figürü Ephesos, Pergamon ve hatta MS 2. yy’da bir Roma kopyası olmasına rağmen Stratonikeia’da da bulunmaktadır218. Tüm bunlardan yola çıkarak Kat. 6.5’teki Herme’nin Hermes Enagonios219 yani anlaşıldığı üzere palestrada

oyunları yöneten tanrı sıfatıyla stel üzerinde betimlendiği anlaşılmaktadır. Figürün giyimli olması, heykeltıraşın Hellenistik Dönem’in geleneğini takip ettiğini ve gymnasionda eğitim görmüş, genç yaşta ölmüş bir genci betimlemek istediği düşünülmektedir.

Kat. 6.15’de resim alanının ortasında cepheden betimlenen erkek figürü Hippokrates (Kos) tipinde yapılmıştır (Res. 12). Yanında duran adama göre daha büyük

212Lagina Hekate Tapınağı frizleri için bkz. Baumeister 2007. 213 Harrison 1965, 108-140.

214Şahin 2000, 79.

215 Hermes epheblerin, gymnasionların ve palestraların tanrısı olarak saygı gördüğü gibi Hellenistik Dönemle birlikte ölü kültü ile ilgili olarak da karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle steller üzerinde Hermeler genç yaşta ölenler ile sıkı ilişki içerisindedirler. Sakalsız genç görünümlü Hermes Hermesi çıplak Epheblerle birlikte ise bu gymnasion ve palestra ile ilişkisini göstermektedir (Şahin 2000, 80). 216 Hermes Propylaios örnekleri için bkz. Özgan 1997a.

217 Örnekler için bkz. Pfuhl-Möbius 1977, Taf. 58, No: 360; Taf. 166, No: 1105. 218 Özgan 1997a.

219 Pausanias Olympia’da stadionun girişine yakın iki altar bulunduğunu bunlardan birinin Hermes

boyutludur. Khiton üzerine giyilen hymationun sol omuz üzerinden büyük bir tomar şeklinde aşağıya düşürülmesi ve sol elle bu tomarın tutulması bu tipin özelliğidir. Vücudun sağ tarafında bel üzerinden gelen tomar şeklindeki kıvrımların sola doğru götürülmesi ve belki de sol bileğin üzerinden aşağıya dökülmesi bu tiple ilişkilendirilebilir. Figürün elbise kıvrımları MÖ 2. yy’ın ikinci yarısında görülen gerçeklik hissi kuvvetli yumuşak elbise kıvrımlarının hareketleriyle benzerlik göstermesine rağmen, kıvrımların ifadesinin katı ve keskin hatları MÖ 2. yy’ın 3. çeyreğinden sonraki bir tarihte yapılmış olması gerektiğini göstermektedir. Bu sebeple Lagina Hekate Tapınağı frizleri ile karşılaştırılmıştır. Özellikle frizin güney cephesi220 üzerinde bulunan kadınların elbise kıvrımları incelendiğinde, yumuşak olarak gösterilmeye çalışılan detayların kuru ve katı ifadeleri bizim figürümüzün elbisesi ile oldukça benzerlik göstermektedir. Bu durum Hellenistik geleneğin devam ettirilmeye çalışıldığını fakat yöresel üslubun da etkisi altında organik olmayan kıvrımlar yaratıldığını ortaya koymaktadır. Dolayısıyla figürün MÖ 2. yy’ın sonlarındaki bir tarihte yapılmış olduğu düşünülebilir.

Resim 12: Hippokrates Tipi