• Sonuç bulunamadı

4. BULGULAR ve YORUMLAR

4.5. Hipotezlerin Test Edilmesi

Bu bölümde araştırma hipotezleri p=0,05 istatistiksel anlamlılık düzeyinde sınanmıştır.

Hipotez 1. Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan sınıflardaki öğrencilerin

uygulamalar öncesinden sonrasına, a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde d) tartışma becerilerinde anlamlı fark yoktur.

Araştırma bulguları, ilk yıl araştırmaya katılan 7.sınıflar, ilk yıla ait 8. sınıflar (81) ve ikinci yıla ait 8. sınıfların (82) puanları olarak ayrı ayrı incelenmiştir. Akademik başarı, toplam başarı puanları (BaT) alınarak değerlendirme yapılmıştır. Buna göre Tablo 4.5’den 7. sınıf, Tablo 4. 11’de 81 sınıfları, Tablo 4.23’de 82 sınıflarında bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan öğrencilerin akademik başarılarında anlamlı değişimin olduğu verilmiştir (p<0,05). Araştırma bulgularına göre uygulama öncesinden sonrasına öğrencilerin akademik başarıları arasında anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Hipotez 1.a. reddedilmiştir.

Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi uygulanan öğrencilerin araştırma uygulamalarının başından sonuna fene karşı tutumlarında anlamlı değişme

olmamıştır. Tablo 4.11’de 81 öğrencilerinin; Tablo 4.23’de 82 öğrencilerinin uygulama öncesi ve sonrası fene karşı tutumları arasında anlamlı farkın olmadığı (p<0,05) gösterilmiştir. Hipotez 1.b kabul edilmiştir.

Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan 7. sınıf öğrencileri için Tablo 4.5’te, 81 öğrencileri için Tablo 4.11’de ve 82 öğrencilerinin Tablo 4.23’te BDST ön ve son test puanları arasında anlamlı fark olduğu gösterilmiştir. Hipotez 1.c

reddedilmiştir.

Bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıflarda 7. sınıf öğrencilerinin (Tablo 4.5) ve 82 öğrencilerinin (Tablo 4.23) uygulamalar öncesi ve sonrası tartışmaya olan isteklilikleri arasındaki farklılık anlamlı bulunmuştur (p<0,05). 81 öğrencileri için Tablo 4.11’den ön ve son test farkının anlamlı olmadığı (p>0,05) belirlenmiştir. Bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan öğrencilerin tümü için [t(68)= -3,742; p=0,000] ön ve son test farkı anlamlı bulunmuştur. Hipotez 1.d

reddedilmiştir.

Hipotez 2. Geleneksel yaklaşımın uygulandığı sınıflardaki öğrencilerin uygulamalar

öncesinden sonrasına, a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramaları anlama düzeylerinde d) tartışma becerilerinde anlamlı fark yoktur.

7. sınıf için Tablo 4.5’te; 81 sınıfı için Tablo 4.11’de; 82 sınıfı için Talo 4.23’te geleneksel yöntemin uygulandığı öğrencilerin akademik başarılarında araştırma öncesinden sonrasına anlamlı farkın olduğu verilmiştir. Hipotez 2.a

reddedilmiştir.

Geleneksel öğretim yöntemi uygulanan öğrencilerin araştırma uygulamalarının başından sonuna fene karşı tutumlarında anlamlı değişme olmamıştır. Tablo 4.11’de 81 öğrencilerinin; Tablo 4.23’de 82 öğrencilerinin uygulama öncesi ve sonrası fene karşı tutumları arasında anlamlı farkın olmadığı (p<0,05) gösterilmiştir. Hipotez 2.b kabul edilmiştir.

7. sınıf için Tablo 4.5’ten, 81 sınıfı için Tablo 4.11’den geleneksel yöntem uygulanan öğrencilerin bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde uygulama öncesinden sonrasına anlamlı fark olmadığı görülmüştür. 82 sınıfı öğrencilerinin ise BDST ön ve son test puanları arasında anlamlı fark olduğu belirlenmiştir (Tablo 4.23). Geleneksel yöntemin uygulandığı öğrencilerin tümü incelendiğinde [t(65)= -3,039; p=0,003] BDST ön-son test arasında anlamlı fark bulunmuştur. Hipotez 2.c reddedilmiştir.

Geleneksel yöntem uygulanan 82 öğrencileri tartışmaya girme becerilerinin Tablo 4.23’ten öğretim öncesi ve sonrasında anlamlı farklılık göstermediği belirlenmiştir. Hipotez 2.d kabul edilmiştir.

Hipotez 3. İki yıla ait uygulamalarda bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan öğrencilerle geleneksel yaklaşımın uygulandığı öğrenciler arasında uygulamalar sonrasında; a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde, d) tartışmaya katılım istekliliklerinde anlamlı fark yoktur.

Araştırmada, 7 (Tablo 4.8), 81 (Tablo 4.14) ve 82 sınıflarında (Tablo 4.26) bilimsel tartışma odaklı öğretim yöntemi uygulanan öğrencilerle geleneksel yöntem uygulanan öğrencilerin akademik başarıları arasında anlamlı fark olduğu (p< 0,05) belirlenmiştir. Hipotez 3.a. reddedilmiştir. 7. sınıfta öğrenci başarısı bilgi ve kavram düzeyinde incelendiğinde de Tablo 4.6 ve Tablo 4.7’den; 8. sınıf öğrencilerinin başarısı incelendiğinde kimyasal bağlar konusunda Tablo 4.12 ve Tablo 4.24’ten asit-bazlar konusu Tablo 4.13 ve Tablo 4.25’ten bilimsel tartışma odaklı öğretim gören öğrencilerle geleneksel yöntemle öğretim gören öğrenciler arasında anlamlı fark olduğu bulunmuştur.

81 ve 82öğrencilerinin fene karşı tutumlarında uygulanan yönteme göre anlamlı bir farklılık bulunmamıştır (Tablo 4.15 ve Tablo 4.27). Öğrencilerin fen tutumu puanlarında bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıfla geleneksel yöntemin uygulandığı sınıf arasında anlamlı farkın olmadığı (p>0,05) görülmüştür.

Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi uygulanan öğrencilerle geleneksel yöntemin uygulandığı öğrenciler arasında 7. sınıf için anlamlı farklılık olmadığı (p>0,05) bulunmuştur (Tablo 4.9). 81 öğrencileri için Tablo 4.16’dan; 82 öğrencileri için Tablo 4.28’den bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan öğrencilerle geleneksel yöntemin uygulandığı öğrenciler arasında anlamlı farkın olduğu görülmüştür (p<0,05). Tüm öğrenciler için BDST puanları incelendiğinde (F1- 132=12,663; p=0,001) bilimsel tartışma odaklı öğretim ile geleneksel öğretim yapılan öğrenciler arasındaki farkın anlamlı olduğu bulunmuştur. Hipotez 3.c reddedilmiştir.

82 öğrencileri için Tablo 4.29’da bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıfla geleneksel yöntemin uygulandığı sınıf arasında tartışma isteklilikleri bakımından anlamlı fark bulunmamıştır. Hipotez 3.d kabul edilmiştir.

Hipotez 4. İki yıl bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan öğrenciler, iki yıl geleneksel

yaklaşımının uygulandığı öğrenciler, bir yıl bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan ve bir yıl geleneksel yaklaşımının uygulandığı öğrencilerin uygulamalar sonrasında; a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde d) tartışmaya katılım istekliliklerinde anlamlı fark yoktur.

Araştırmaya katılan 81 ve 82 öğrencilerinin toplam akademik başarılarının karşılaştırması sonucu Tablo 4.33.a ve b’de iki yıl bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıfın geleneksel yöntemle öğretim yapılan iki sınıftan (81 ve 82’ye ait) daha başarılı olduğu ve aralarındaki farkın anlamlı olduğu (p<0,05) bulunmuştur. Hipotez

4.a reddedilmiştir.

Tablo 4.34.a ve b’den 81 ve 82 öğrencileri için tartışma teorisine uygun fen öğretimi yapılan sınıflarla geleneksel yöntemin kullanıldığı sınıfların fene karşı tutumları arasında anlamlı farkın olmadığı (p>0,05) belirlenmiştir. Hipotez 4.b kabul

edilmiştir.

81 ve 82 öğrencilerinin bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde geleneksel yöntemle ve tartışma teorisine uygun öğretim yöntemiyle anlamlı farklılık (p<0,05) göstermiştir. Tablo 4.35.a ve b’den iki yıl tartışmaya dayalı

fen öğretimi gören sınıfın (D2) hem geleneksel yöntemle fen öğretimi yapılan sınıflarla (K1, K2) hem de bir yıl bilimsel tartışma odaklı öğretim gören sınıfla (D1) arasında fark belirlenmiştir. Hipotez 4.c reddedilmiştir.

Öğrencilerin tartışmaya katılım isteklilikleri arasında anlamlı fark olmadığı Tablo 4.36.a ve b’den (p>0,05) görülmektedir. Hipotez 4.d kabul edilmiştir.

Hipotez 5. İki yıl bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi yapılan öğrencilerle bir yıl bilimsel

tartışma odaklı öğretim yapılan öğrencilerin uygulamalar sonrasında; a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde, d) tartışmaya katılım istekliliklerinde anlamlı fark yoktur.

Tablo 4.33.c ve d’de 81 ve 82 öğrencilerinden deney grupları arasında BaT puanları bakımından anlamlı farklılık olmadığı fakat 82 deney grubuna ait ortalamanın 81 deney grubundan fazla olduğu görülmektedir (p>0,05). Hipotez 5 .a

kabul edilmiştir.

Tablo 4.34.c ve d’de verilen sonuçlara göre bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıfların TT ortalamaları arasında anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05).

Hipotez 5.b kabul edilmiştir.

Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimin iki yıl ve bir yıl yapıldığı sınıfların bilim doğasıyla ilgili kavramları anlamaları bakımından anlamlı farklılık olduğu Tablo 4.35.a-b’de (p<0,05) verilmiştir. 82 öğrencilerinin bilimin doğası ile ilgili kavramları anlama düzeylerinin daha iyi olduğu görülmüştür. Hipotez 5.c

reddedilmiştir.

81 ve 82 öğrencileri arasında da tartışmaya girişte ön testler için anlamlı fark olmadığı Tablo 4.30.c’de verilmiştir (p>0,05). 81 ve 82 öğrencileri için tartışmaya katılma isteklilikleri arasında son testler için anlamlı farkın olmadığı Tablo 4.36.c ve d’den görülmüştür (p>0,05). Hipotez 5.d kabul edilmiştir.

Hipotez 6. Bilimsel tartışma odaklı fen öğretiminin uygulandığı sınıflardaki kız ve erkek

karşı tutumları, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeyleri, d) tartışmaya katılma isteklilikleri arasında anlamlı fark yoktur.

7. sınıflar için Tablo 4.38.a’da kızlarda ve erkeklerde uygulama öncesinden sonrasına BaT puanlarında anlamlı farklılık olduğu belirtilmiştir. 81 ve 82 uygulamalarında BaT puanlarında bilimsel tartışma uygulanan sınıfta kızlar ve erkekler için anlamlı fark olduğu Tablo 4.38.b’den görülmektedir (p<0,05). Hipotez

6.a reddedilmiştir.

Tablo 4.38.b’den bilimsel tartışmanın uygulandığı sınıfta kızlarda ve erkeklerde fen tutumu ön ve son test puan farkın anlamlı olmadığı (p>0,05) görülmüştür. Aynı tablodan 82 sınıflarında kızların ve erkeklerin TT ön-son test puanları arasında anlamlı farkın olmadığı görülmüştür. Hipotez 6.b kabul edilmiştir.

Tablo 4.38.a’da bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan 7. sınıf kızların BDST ön-son test puanları arasında anlamlı fark varken aynı sınıftaki erkeklerde anlamlı farkın olmadığı bulunmuştur. 81 uygulaması için Tablo 4.38.b’de bilimsel tartışma uygulanan sınıfta kızlarda anlamlı farkın olduğu, 82 uygulaması için kızlar ve erkeklerde anlamlı fark olduğu (p<0,05) bulunmuştur. Kız öğrenciler için Hipotez

6.c reddedilmiştir. Bilimsel tartışma odaklı öğrenim gören tüm erkek öğrenciler için

[t(29)=-3,469; p=0,002] anlamlı fark olduğu belirlenmesine rağmen daha büyük bir örneklem ile çalışılması durumunda farklı sonuçlar elde edilebileceği için genelleme yapılmamıştır.

Tablo 4.38.a’da bilimsel tartışma odaklı öğretimin uygulandığı 7. sınıfta tartışmaya katılım istekliliklerinde kızların ön-son test puanları arasında anlamlı farkın olduğu; Tablo 4.38.b’de 81 uygulamasında kızlarda anlamlı fark varken erkeklerde olmadığı; 82 uygulamasında erkeklerde anlamlı fark varken kızlarda olmadığı bulunmuştur. Bilimsel tartışmanın uygulandığı tüm örneklemde tartışma teorisinin uygulandığı sınıflardaki kızlarda TaT puanlarında ön-son test arasında anlamlı farklılık olduğu [t(38)=-3,855; p=0,000], erkeklerde [t(29)=-1,226; p=0,230] ise anlamlı fark olmadığı bulunmuştur. Örneklemin büyüklüğüne göre genelleme yapılmaması uygun görülmüştür.

Hipotez 7. Geleneksel yaklaşımın uygulandığı sınıflardaki kız ve erkek öğrencilerin

uygulamaların öncesinden sonrasına; a) akademik başarılarında, b) fene karşı tutumlarında, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeylerinde, d) tartışmaya katılma isteklilikleri arasında anlamlı fark yoktur.

Geleneksel yöntem uygulanan 7. sınıf kız ve erkek öğrencilerin BaT ön ve son test puanları arasında anlamlı fark olduğu Tablo 4.38.a’dan görülmüştür. 81 öğrencileri için ön-son test puanlarında anlamlı fark olduğu, 82 öğrencileri kızlar için farkın anlamlı olduğu rkekler için olmadığı Tablo 4.38.c’den görülmüştür. Geleneksel yöntemin uygulandığı tüm erkek öğrenciler birlikte bakıldığında ön ve son test farkının anlamlı olduğu [t(59)=-8,889; p=0,000] bulunmuştur fakat büyük bir örneklem için bu sonucun kontrol edilmesi gerektiğinden genelleme yapılmaması uygun görülmüştür.

Geleneksel yöntemin uygulandığı 81 öğrencileri için fen tutumu ön ve son test puanları arasında kızlarda anlamlı fark olduğu, erkekler için anlamlı farkın olmadığı, 82 öğrencilerinde ise kız ve erkeklerde farkın anlamlı olmadığı Tablo 4.38’den görülmüştür. Geleneksel yöntem uygulanan tüm kız öğrenciler için fen tutum puanının değişimi incelendiğinde farkın anlamlı olmadığı [t(74)=0,135; p=0,893] bulunmuştur. Örneklem büyüklüğü dikkate alınarak genelleme yapılmamıştır.

Tablo 4.38.a’da geleneksel yöntem uygulanan 7. sınıf kız ve erkek öğrencileri için BDST ön ve son test puanları arasında anlamlı farkın olmadığı (p>0,05) görülmüştür. Tablo 4.38.c’de, geleneksel yöntemin uygulandığı sınıflarda 81 için kız ve erkeklerde farkın anlamlı olmadığı 82 için erkeklerde farkın anlamlı olduğu kızlarda anlamlı olmadığı bulunmuştur. Kız öğrenciler için Hipotez 7.c kabul

edilmiştir. Geleneksel yöntemin uygulandığı sınıflardaki erkeklerde [t(29)=-1,618;

p=0,117] ön-son test puanlarında anlamlı farkın olmadığı bulunmuştur. Örneklem büyüklüğü dikkate alındığında genellemeye gidilmemiştir.

Tablo 4.38.c’de 82 geleneksel yöntem uygulanan kız ve erkek öğrenciler için tartışmacı anketi ön ve son test puanları arasında anlamlı fark olmadığı görülmüştür (p>0,05). Hipotez 7.d kabul edilmiştir.

Hipotez 8. Bilimsel tartışma odaklı fen öğretimi uygulandığı sınıflardaki ve geleneksel

yaklaşımın uygulandığı sınıflardaki kız ve erkek öğrencilerin uygulamalar sonrasında; a) akademik başarıları, b) fene karşı tutumları, c) bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeyleri, d) tartışmaya katılma isteklilikleri arasında anlamlı fark yoktur.

7. sınıf öğrencilerinin BaT toplam başarıları cinsiyete göre farklılık göstermemiştir (Tablo 4.39; p>0,05). 81 ve 82 öğrencilerinin akademik başarıları da cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermemiştir (Tablo 4.40) Hipotez 8.a kabul edilmiştir. İki uygulamaya ait kız ve erkek öğrencilerin toplam başarı ortalamaları arasında anlamlı fark olduğu Tablo 4.46’dan görülmektedir. İki uygulamanın karşılaştırılması için Hipotez 8.a reddedilmiştir.

Tablo 4.45’den 81 sınıfları için fene karşı tutumlarının cinsiyete göre farklılık göstermediği belirlenmiştir. 82 sınıfları için de anlamlı fark bulunmamıştır (p>0,05). İki uygulamaya ait sınıflarda cinsiyetler bakımından TT puanlarında anlamlı farkın olmadığı (Tablo 4.64; F1-80=3,158; p=0,079) Hipotez 8.b kabul edilmiştir.

7. sınıf için Tablo 4.41’de ve 81 uygulaması için Tablo 4.42’de kız ve erkek öğrencilerin BDST puanları arasında anlamlı farklılık olmadığı bulunmuştur. 82 için cinsiyete göre BDST puanları arasında anlamlı fark olduğu (p<0,05) bulunmuştur. İki uygulamaya ait sınıflarda BDST puanlarının kız ve erkek öğrenciler arasında anlamlı farklılık göstermediği Tablo 4.47’den (p>0,05) görülmüştür. Hipotez 8.c

kabul edilmiştir.

Tablo 4.43’ten 7. sınıf, Tablo 4.44’ten 81 sınıfı için tartışmaya katılım istekliliklerinde kız ve erkekler arasında anlamlı farkın olmadığı bulunmuştur. 82 sınıfları için de aynı sonuç elde edilmiştir (p>0,05). İki uygulamaya ait sınıflarda Tablo 4.66’dan cinsiyetler arasında TaT puanları bakımından anlamlı fark olmadığı görülmüştür (F1-58=0,678; p=0,414). Hipotez 8.d kabul edilmiştir.

Hipotez 9. Bilimsel tartışma odaklı öğretim yapılan sınıf düzeyine göre öğrencilerin tartışmaya girme isteklilikleri arasında; a) uygulama öncesinde b) uygulama sonrasında anlamlı fark yoktur.

Tablo 4.17.a’dan 7. ve 8. sınıflar arasında tartışmacı ön testleri bakımından anlamlı farkın olmadığı (p>0,05) görülmüştür. Hipotez 9.a kabul edilmiştir.

Tablo 4.17.b ve c’den 7. ve 8. sınıflar arasında araştırma sonrasında tartışmaya katılma isteklilikleri bakımından anlamlı farkın olmadığı (p>0,05) belirlenmiştir. Hipotez 9.b kabul edilmiştir.

Hipotez 10. Öğrencilerin bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeyleriyle; a) ön bilgi

düzeyleri b) akademik başarıları c) fene karşı tutumları arasında anlamlı bir ilişki yoktur.

7. sınıf ve 81 öğrencilerinin ön bilgi düzeyi ile bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeyleri arasında Tablo 4.18’de anlamlı bir ilişki olmadığı (p>0,05) gösterilmiştir. 82 öğrencilerinin BDST puanları ile ön bilgi düzeyleri arasında ilişki (p=0,000) olarak anlamlı bulunmuştur. İki yıla ait bulgular birlikte incelendiğinde ön bilgi düzeyi ile bilimin doğası ile ilgili kavramları anlama düzeyleri arasında ilişkinin anlamlı olduğu (N=134; r=0,291; p=0,001) belirlenmiştir. Hipotez 10.a reddedilmiştir.

Öğrencilerinin akademik başarıları BaT ile BDST puanları arasında anlamlı ilişkinin olduğu 7. ve 81 sınıf için Tablo 4.19’da ve 82 için başlık 4.II.4’te verilmiştir (p<0,05). Ayrı ayrı başarı testleri incelendiğinde de ilişkinin anlamlı olduğu görülmektedir. İki yıla ait bulgular birlikte incelendiğinde ilişkinin anlamlı olduğu (N=134; r=0,493; p=0,000) bulunmuştur. Hipotez 10.b reddedilmiştir.

81 öğrencileri için TT ve BDST arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur (p<0,05). İkinci yıl uygulamalarına ait veriler incelendiğinde (Bkz. Başlık 4.II.5) ilişkinin anlamlı olmadığı (p>0,05) bulunmuştur. Araştırmadaki iki yıla ait bulgular birlikte incelendiğinde N=134; r=0,234; p=0,006 öğrencilerin fene karşı tutumları ile bilimin doğasıyla ilgili kavramları anlama düzeyleri arasında ilişkinin anlamlı olduğu bulunmuştur. Hipotez 10.c reddedilmiştir.