• Sonuç bulunamadı

Hicr Suresi 15/47 ve 48 Ayetlerin Tefsiri 95 

10. Cennettekilerin Kin, Yorgunluk, Boş Söz ve Korkudan Uzak Kalmaları 95 

10.1. Hicr Suresi 15/47 ve 48 Ayetlerin Tefsiri 95 

10.1.1. Taberî443

“Biz, onların kalplerinden kini çıkardık. Kardeşler olarak sevinç içinde karşılıklı koltuklara otururlar. Cennette onlar hiçbir yorgunluk hissetmeden oradan çıkarılacaklar

da değillerdir.”444

439 Yazır, a.g.e, s.neşr, c. 8, s. 466. 440 İnsan, 76/13.

441 Yazır, a.g.e, s.neşr, c. 8, s. 466. 442 Hicr, 15/47, 48; Fatır, 35/34, 35; Araf, 7/43. 443 Taberî, a.g.e, Trc: c. 5, s. 157-158. 444 Hicr, 15/47, 48.

96

Cennet huzur ve saadet yeridir. Orada açlık, yorgunluk, hastalık, ihtiyarlık ve ölüm gibi haller bulunmayacaktır. Cennetliklere bir çağırıcı şöyle seslenecektir: “Sizler sıhhatli olacaksınız, hiç hasta olmayacaksınız, sizler devamlı yaşayacaksınız, asla ölmeyeceksiniz. Sizler genç olarak kalacaksınız, asla ihtiyarlamayacaksınız. Sizler nimetler içinde yaşaya- caksınız, asla sıkıntı çekmeyeceksiniz.”445

Taberî’ye göre bu ayetle cennetin mutluluk yeri olduğu, orada insana sıkıntı vere- cek hastalık, yorgunluk, ihtiyarlık ve ölüm gibi şeylerin bulunmayacağı kastedilmektedir.

10.1.2. Râzî446

“Biz, onların göğüslerindeki kini söküp attık. Orada onlarla hiçbir yorgunluk ve

zahmet değmez. Oradan, onlar çıkarılacak da değillerdir.”447

Ayette geçen “gıll” kalpte saklı olan kin demektir. Bu arapların “O, kalbinde kin ve hased taşıyor.” şeklindeki sözlerinden alınmıştır.

Cennettekilerin herbirinin dünyada iken, diğerine karşı eğer kin ve hasedi varsa, Al- lah Teâlâ bunu onların kalplerinden ve gönüllerinden çıkarır. Bu konu hakkında Hars ve A’ver’den şu nakledilmiştir: O Hz.Ali (r.a)’nin yanında oturuyordu. Derken Zekeriye b.Talha yanına gelince Hz.Ali (r.a) o’na; “Ey kardeşimin oğlu, merhaba. Fakat vallahi ben, kendimin ve babanın haklarında Allah (c.c)'ın “Biz, onların göğüslerindeki kini söküp at- tık” buyurduğu kimselerden olmamızı ümit ederim.”dedi. Bunun üzerine Hars: “Hayır, Allah (c.c) seni ve Talha’yı aynı yerde kılmaktan adildir, yani kılmaz.” deyince Hz.Ali (r.a): “Ey şaşı, anasız adam, öyle ise bu ayet kimler içindir?” dedi.

Mü’minlerin cennet kapılarında durdurulacakları, birbirlerinden haklarının alacak- ları, sonra cennete, Allah (c.c)’ın kalplerindeki kin ve haseti temizlemiş olarak, girmeleri- nin emredileceği rivayet edilmiştir. Onlara cennette yorgunluk dokunmaz. Cennetliklerin oradan hiç çıkarılmamaları ile, sonsuz bir zamana kalma, yok olmayarak baki kalma, nok- sansız olarak kemalde olma ve umduklarını hiçbir mahrumiyet olmaksızın elde etme , elde edecekleri nimetler içerisinde yer alır.448

Kısacası Râzî’ye göre; cennet ehlinde dünyadakilerde olduğu gibi kin ve nefret bu- lunmayacaktır. Orada onlara yorgunluk olmayacak ve ebedi kalacaklardır.

445 Taberî, a.g.e, Trc: c. 5, s. 158. 446 Râzî, a.g.e, Trc: c. 14, s. 108-111. 447 Hicr, 15/47, 48.

97

10.1.3. Kurtubî449

“Biz onların göğüslerindeki kini söküp attık. Kardeşler olarak, sedirler üzerinde karşılıklı otururlar. Orada onlara hiçbir yorgunluk dokunmaz. Onlar oradan çıkarılacak-

lar da değillerdir.”450

Allah Teâlâ’nın cennetliklerden kin ve hasedi nasıl yok edeceğini İbn Abbas’tan öğrenebiliriz.

İbn Abbas şöyle demiştir: “Cennettekiler cennete ilk gireceklerinde karşılarına iki pınar çıkar. Bu iki pınardan birisinden içerler, Allah Teâlâ kalplerinden kin namına ne var- sa hepsini giderir. Sonra diğer pınara giderler, orada yıkanırlar, renkleri parıldar, yüzleri arınır ve bol nimetlerin parlaklığı üzerlerinde görülür.”451

Kurtubî de cennettekilerin gönüllerinde hiçbir kin ve nefretin bulunmayacağını ka- bul etmiş ve bu konuda İbn Abbas’ın görüşüne de yer vermiştir.

10.1.4. İbn Kesîr452

“Biz onların gönüllerindeki kini söküp attık. Orada onlara hiçbir yorgunluk ve

zahmet değmez. Oradan çıkarılacak da değillerdir.”453

Cennettekilerin gönüllerindeki kinin atılması hususunda, Ebu Ümame şöyle demiş- tir: “Cennettekiler cennete dünyada iken göğüslerinde olan kin, düşmanlık ve hırsları ile girerler. Nihayet hepsi girip karşılıklı durdukları zaman Allah Teâlâ onların dünyada iken içlerinde olan kinlerini çıkarır. Yine Ebû Ümame şöyle demiştir: “Mü’min cennete girer girmez Allah Teâlâ, onların gönüllerindeki kini çıkarır. O kadar ki onların gönüllerinden kini, avlanma öğretilmiş vahşi hayvandan kin ve düşmanlığın çıkarılarak ehlileştirildiği gibi çıkarıverir.”

Ebû Said el-Hudri’den rivayet edilen bu hadis te cennet ehlinin cennete girmeden önce temizleneceklerini anlatmaktadır: Allah (c.c) Rasûlü (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Mü’minler ateşten kurtulur ve cennetle cehennem arasında meydana gelmiş haksızlıklar- dan dolayı aralarında kısas yapılır. Nihayet süslenip temizlendikleri zaman cennete girme- lerine izin verilir.”

449 Kurtubî, a.g.e, Trc: c. 10, s. 53-54. 450 Hicr, 15/47, 48. 451 Kurtubî, a.g.e, Trc: c. 10, s. 53. 452 İbn Kesîr, a.g.e, Trc: c. 9, s. 4396-4398. 453 Hicr, 15/47, 48.

98

Yine konuyla ilgili olarak Ebû Habibe şöyle demiştir: Hz.Ali (r.a), Cemel ashabının işini bitirdikten sonra İmran b.Talha onun yanına girmişti. Hz.Ali (r.a) ona merhaba dedik- ten sonra, Allah Teâlâ’nın beni ve babanı haklarında: “Biz onların gönüllerindeki kini sö- küp attık…” buyurduklarından kılacağını umarım” dedi. İki kişi serginin bir kenarında oturuyorlardı. Dün onları öldürdün şimdi ise kardeşler mi olacaksınız? dediler. Hz.Ali (r.a): “Kalkın ve benden uzaklaşın. Ben ve Talha kardeş olmayacak isek o halde kim olur?” dedi.454

Bundan şu sonuca ulaşabiliriz: İbn Kesîr cennettekilerin gönüllerinde hiçbir kin ve nefretin bulunmayacağı konusunda Taberî, Râzî ve Kurtubî ile aynı görüştedir.

10.1.5. Yazır455

“Biz o cennetliklerin kalplerindeki kinleri çıkarır atarız. Hepsi kardeşler olarak se- vinç içinde karşılıklı koltuklara otururlar. Orada kendilerine hiçbir yorgunluk gelmeyecek.

Oradan çıkarılacaklar da değillerdir.”456

Cennet ehlinin gönüllerinde kin ve hile kalmaz, fena niyet ve kin durmaz. Çünkü İslam takvasının şiarından biri de kin tutmamaktır. Allah Teâlâ takvalı kalplerde kin bı- rakmaz. Geçmişte kin varsa onu siler. Çünkü Hz.Ali (r.a) şöyle buyurmuştur. “Ümit ede- rim ki, Osman, Talha ve Zübeyr ile ben bunlardan olayım. Allah Teâlâ onların hepsinden razı olsun.”457

Yazır da Taberî, Râzî, İbn Kesîr ve Kurtubî de olduğu gibi cennet ehlinin gönlünde kin bulunmayacağını, geçmişten bulunsa bile onu Allah (c.c)'ın sileceğini kabul etmiştir.

Cennette kin, yorgunluk gibi istenmeyecek şeylerin olacağına dair Hicr Suresi 15/47, 48. ayetle aynı manada olan ayetler de vardır.458

Ayrıca cennette cennet ehlinde kin, nefret olmayacağı gibi, onlar orada boş söz, gü- naha sevkedecek bir şey de işitmezler. İşittikleri söz ise “selam”dır.459

Çalışmamıza cennetteki manevi nimetlerden biri olan Allah’ın kulundan razı olması anlamına gelen “Rıdvanullah” konusundaki ayetlerle devam edeceğiz.

454 İbn Kesîr, a.g.e, Trc: c. 9, s. 4392. 455 Yazır, a.g.e, s.neşr, c. 5, s. 213. 456 Hicr, 15/47, 48.

457 Yazır, a.g.e, s.neşr, c. 5, s. 213. 458 Fatır, 35/34; Araf, 7/43.

99

11. Allah’ın Rızası

Allah’ın kulundan razı olması cennet hayatındaki en önemli nimetlerden biridir. Kur’an-ı Kerim’de Allah’ın rızasını konu alan ayetler bulunmaktadır. Şimdi de bu ayetlere geçelim.

“Allah’tan korkanlar için, Rabb’leri katında altından ırmaklar akan, içinde ebedi

kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve Allah’ın rızası vardır.”460