• Sonuç bulunamadı

Hammadde Kaynaklarına Erişilebilirlik

6. PROJE YERİ/UYGULAMA ALANI

6.2. Ekonomik ve Fiziksel Altyapı

6.2.1. Hammadde Kaynaklarına Erişilebilirlik

Ulaşım faaliyetlerinin; mal, hizmet, insan ve sermaye hareketliliği gibi yerleşimler arası ilişkiler ile firmaların yer seçimi ve yerleşim alanlarının belirlenmesi gibi mekânsal yapının şekillenmesinde birçok etkileri söz konusudur. Bir yerleşimin geri kalmışlık probleminin çözülmesi ya da cazibesinin artırılmasında ulaştırma altyapısı önemli rol oynamaktadır. Bu yönüyle ulaştırma bölgesel kalkınma için de önemli bir politika aracı olarak kabul edilmektedir. Ulaştırma altyapısının gelişmişliği ve kalitesi taşıma maliyetlerinden kaynaklı olarak firmaların yatırım tercihlerini, ticari ilişkilerin yoğunluğunu, işletmelerin verimliliğini ve yatırımların bir bölgede yoğunlaşmasını etkileyebilmekte ekonomik büyüme ve refah artışında bölgeler arasında farklar oluşturabilmektedir.

Aşağıdaki tabloda da ifade edildiği gibi Coğrafi Erişilebilirlik Endeksi’ne göre TR72 Bölgesi, 26 bölge arasında erişilebilirliği yüksek olan illerdendir. Özellikle Kayseri ve Yozgat, coğrafi erişilebilirliği en yüksek ilk 4 il arasında gösterilmiştir. Bu durum Kayseri’nin birçok açıdan bölgedeki yatırıma en uygun il olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Bölgesel Gelişme Ulusal Stratejisi (BGUS) mekânsal gelişim açıdan Kayseri’yi büyüme odakları arasında, Sivas’ı bölgesel çekim merkezleri, Yozgat’ı ise yapısal dönüşüm illeri arasında tanımlamıştır.

Tablo 53: Kayseri İli Erişilebilirlik Endeksleri Tablosu

Erişilebilirlik Endeksleri Türkiye’deki

Sırası

Coğrafi Erişilebilirlik Endeks Değeri

Endeks Değeri Üst Sınır

Coğrafi Erişilebilirlik Endeksi 4 96,40 100

Ulusal Pazara Erişilebilirlik Endeks Değeri (Yayılma

Bakımından) 13 11,04 100

Ulusal Pazara Erişilebilirlik Endeks Değeri (Cazibe Bakımından) 31 20,33 100

Demiryoluna Erişilebilirlik Endeks Değeri 5 91,06 100

Havayolu Erişilebilirlik Endeks Değeri 17 57,98 100

Denizyoluna Erişilebilirlik Endeks Değeri 59 27,02 100

Genel Erişilebilirlik Endeks Değeri 15 45,15 100

(Kaynak :Erişilebilir Şehirler Ve Bölgeler : Erişilebilirliğin Bölgesel Kalkınmaya Etkisi Ve İller Bazında Erişilebilirlik Endeksinin Geliştirilmesi, Ahmet ŞİMŞEK, TC Kalkınma Bankası Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürlüğü, Ekim 2015)

Bölgenin ulaşım altyapısına bakıldığında; karayolu, demir yolu ve havayolu bağlantılarının yeterliliği ve hinterlandının yüksekliği dikkat çekmektedir. Bölge illerinden diğer ulusal ve uluslararası varış noktalarına ulaşımda kara, demir veya havayolu kullanılmaktadır. Bölge illerinin birbirleri arasındaki ulaşımı ise çoğunlukla karayoluyla yapılmaktadır.

TR72 (Kayseri, Sivas ve Yozgat) Düzey-2 Bölgesi’ne Doğu-Batı ekseninde Ankara-Yozgat-Sivas-Erzincan ve Ankara-Kırşehir-Kayseri-Malatya, Kuzey-Güney ekseninde Samsun-Tokat-Sivas-Kayseri-Niğde-Adana devlet karayolları ile ulaşılabilmektedir.

Demiryolları açısından da avantajlı bir altyapısı bulunan bölgede Ankara-Erzurum ve Samsun-İskenderun yönlerinde devam eden ve Sivas ve Kayseri il merkezlerinde, Yozgat’ın Yerköy ilçesinde demiryolu hatları bulunmaktadır.

Uluslararası pazarlara erişilebilirlik konusunda havayolu verilerine de göz atmak yerinde olacaktır. TR72 Bölgesinde biri Kayseri’de, diğeri Sivas’ta olmak üzere, sivil uçuşlara açık iki tane aktif havalimanı bulunmaktadır.

Bölüm | 6 Sayfa | 83 Şekil 20: Bölgenin Yurtiçi ve Yurt Dışı Hava Ulaşım Ağı Haritası

(Kaynak : TR72 Bölgesi Mevcut Durum Analizi, Orta Anadolu Kalkınma Ajansı)

Bölgeye önümüzdeki yıllarda yapılması planlanan bazı demiryolu ve karayolu projeleri bölgenin erişilebilirlik açısından cazibesini yükseltecektir. Bölgenin üç ili de hızlı tren yatırımlarının geçiş güzergâhındadır. Kayseri il merkezi Türkiye demiryolları ulaşım ağında yer almaktadır. İl, doğu-batı istikametinde Kapıkule’den başlayıp, Ermenistan sınırına kadar ulaşan güzergâh üzerindedir. Planlanan ve yapımı devam eden yüksek hızlı tren projeleriyle Ankara-Kayseri ve Ankara-Sivas arası yolculuk süreleri kısaltılarak, bölgeye erişim kolaylaşacaktır. Bir diğer demiryolu projesi olarak Sivas ve Kayseri (Boğazköprü)’ e kurulması planlanan ve proje aşamasında olan lojistik merkezler (köyler) ile yükleme-boşaltma ve taşıma faaliyetleri kent dışında taşınarak, verimli hale kavuşacak ve bu anlamda bölgeye ilave bir avantaj getirecektir.

Kayseri İli’nde yaklaşık 1.511 bin m² arazi üzerine kurulması plânlanan lojistik köyün 111 bin m2’lik kısmının kamulaştırma çalışmaları büyük ölçüde tamamlanmış olup, geri kalan kısmının kamulaştırma çalışmaları devam etmektedir. Ayrıca alt yapı ve binalara ait projeler hazırlanmış, yol yapımı ve altyapı ihalesine çıkılmıştır. Boğazköprü Lojistik Köyü’nün faaliyete geçmesiyle birlikte yaklaşık 717.000 ton/yıl olan yük taşıma miktarı 1.782.000 ton/yıla çıkacaktır. Lojistik köyden yurt içine ve yurt dışına demir, boru, yem, konteynır, sac levha, seramik, kömür, pamuk, çinko, mobilya, kablo, oto lastiği ve askeri malzeme taşınacaktır.

Şekil 21: Bölgenin Boğazköprü-Yenice-Gelecen Lojistik Köy ve Limanlarla İlişki Haritası

Bölüm | 6 Sayfa | 84 Şekil 22: Türkiye Genelinde Lojistik Köy Merkezleri, Limanlar ve Demiryolu Bağlantıları

(Kaynak :TR72 Bölgesi Mevcut Durum Analizi, Orta Anadolu Kalkınma Ajansı)

Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan ve TR72 Bölgesi üzerinden de güzergâhı olan Karadeniz-Akdeniz Oto Yol Projesi (KAP) ile Koyulhisar-Pülümür Otoyol Projesi gibi projeler de bölgeye erişimi kolaylaştıracak ve bölgeyi erişilebilirlik açısından cazip hale getirecek projelerdir.83

Şekil 23: Kap Projesi Ulaşım Haritası

(Kaynak :TR72 Bölgesi Mevcut Durum Analizi, Orta Anadolu Kalkınma Ajansı)

83Kayseri Fuar ve Kongre Merkezi Fizibilite Etüdü, Nisan’2016, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü

Bölüm | 6 Sayfa | 85 Şekil 24: Türkiye’deki Lojistik Köyler

Şekil 25: Kayseri İli İçin Planlanan Ulaştırma & Lojistik Yatırımları

(Kayseri Fuar ve Kongre Merkezi Fizibilite Etüdü, Nisan’2016, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü)

Geçtiğimiz on yılda dünya genelinde kimyasal ürün satışları iki kattan fazla artmış olup bu artış, büyük oranda kimyasal üretim kapasite artışının yaklaşık %80’ini gerçekleştiren gelişmekte olan ekonomilerden sağlanmıştır. Kimyasal ürün satışları Türkiye’de de, son on yılda küresel eğilime oldukça benzer bir seyir izlemiştir. Dinamik bir iç pazar ile desteklenen güçlü büyüme ve rekabetçi üretim maliyetleri ile Türkiye, kimya sektöründe faaliyet gösteren şirketler için cazip bir yatırım destinasyonudur. Türkiye aynı zamanda kimya endüstrisindeki lider markaların bölgesel üretim, yönetim ve ihracat üssü konumundadır. BASF, Henkel, Bayer, Evonik, Linde, P&G, PPG ve Dow gibi kimya devleri onlarca yıldır Türkiye’de üretim

Bölüm | 6 Sayfa | 86 yapmakta ve her geçen yıl büyümeye devam etmektedir.84 Bu durum, yatırımın konusu olan TDI ve poliol’ün üretiminde kullanılacak hammadde ve kimyasalların tedariğinde de sorun yaşanmayacağı konusunda önemli bir fikir vermektedir. Bu tür kimyasallar daha çok deniz yoluyla ülkemize giriş yapmakta olup, yatırıma konu tesislerin limanlara yakın olması öncelikli tercihler arasındadır. Ancak, Mersin Limanı’na ulaşacak bir kimyasal hammaddesinin yatırım yeri olan Kayseri’ye demiryolu veya karayolu yük taşımacılığı imkanlarıyla ulaşabilmesinde bir engel bulunmamakta olup ilave nakliye maliyetleri söz konusu olabilecektir. Tesis için en uygun lokasyon olarak Adana Yumurtalık Bölgesi veya Balıkesir Bigadic Bölgesi öngörülmektedir.