• Sonuç bulunamadı

Kişi Güvenliği ve Özgürlüğü Hakkı

Bir kimsenin, devlet tarafından herhangi bir kısıtlamaya tâbi tutulmaksızın, özgür iradesiyle hareket edebilmesi ve bu özgürlüğünün yine devletçe muhafaza altına alınması, kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının özünü oluşturur40. Bu anlamda,

Kanun'un Talimatnamesi de bir kimsenin ülkeden uzaklaştırılmasına ilişkin önemli hükümler içermekteydi. Adı geçen Talimatname'nin 6. maddesine göre, Türkiye'nin bir şehrinde veya bölgesinde ikâmet ve seyahati, belirli veya belirsiz bir zaman dilimi için zararlı olabilecek yabancıların, o bölgeyi terk etmesine dair yapılacak ihtar üzerine gönderilmesine "ihraç" ve bu sebeple yapılan ihtarı dikkate almaması veya re'sen hükümetçe gerekli görülmesi üzerine, zabıta kuvvetlerince çıkarılmasına "tart" denmekteydi. Talimatname'nin 7. maddesinde, Türkiye'den gönderilecek bu kimselerin kimler olduğu sayılmıştır. Talimatname'nin 8. maddesi ise, sayılan yabancılar hakkında alınacak bu kararın isabetli olabilmesi için, sınır dışı etme sebebiyle birlikte birtakım hususların da Vekâlete bildirilmesi gerektiğini düzenlemiş ve bu hususların neler olduğunu belirtmiştir. Talimatname'nin 13. maddesinde ise, siyas sığınmacıların ve asker firarilerinin rızaları olmadığı takdirde kendi memleketlerine sınır dışı edilmeyecekleri düzenlenmiştir. Dolayısıyla bu Talimatname, dönemin koşulları dikkate alındığında oldukça çağdaş ve milletlerarası hukuka uygun hükümler içermekteydi:

DARDAĞAN, s. 12; DEĞİRMENCİ/KARAKURUMER, s. 134; YÖRÜK, s. 69-73. 39

Tespitler için bkz. DARDAĞAN, s. 11.

40

KESKİN, Serap: "Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği Hakkı", İnsan Hakları, İstanbul 2000, s. 64; TANÖR, Bülent: Türkiye'nin İnsan Hakları Sorunu, İstanbul 1990, s. 60. Kişi güvenliği ve

özgürlüğü hakkı, her ne kadar tek bir kavramdan oluşuyormuş gibi görünse de kişi güvenliği ile kişi özgürlüğü, farklı anlamlar içeren iki ayrı korumadır. Kişi güvenliği, kişi özgürlüğünün hukuken güvence altına alınmasıdır: ERGÜL, s. 70; ÖZKAN, Işıl: Göç, İltica ve Sığınma Hukuku, Ankara 2013, s. 317. Bu hak ise, hiç kimsenin suçsuz bir şekilde tutuklanamayacağını, herhangi bir kamu görevlisi tarafından kanunsuz olarak rahatsız edilemeyeceğini veya özgürlüğünden keyfî bir şekilde mahrum bırakılamayacağını ifade eder:

KUZU, Burhan: Ülkemizde Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği, İstanbul 1997, s. 14. Doktrindeki bir

görüşe göre ise, kişi dokunulmazlığı kavramı, kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkı ile bağlantılıdır. Hatta çoğu zaman söz konusu kavram, kişi güvenliği kavramı ile karıştırılabilmektedir. Zira her iki kavram da bir kimsenin temel hak ve özgürlüklerinin korunmasına işaret ederken; bu korumanın kime ve neye karşı olduğu noktasında ayrılmaktadır. Bu çerçevede kişi güvenliği, bir kimsenin sadece devlete karşı korunmasını ifade ederken; kişi dokunulmazlığında kişi, sadece devlete karşı değil, bir başka kimseye karşı da korunmaktadır. Bu sebeple kişi dokunulmazlığı, uygulama alanı bakımından kişi güvenliği kavramından daha geniş bir kavramdır: KUZU, s. 16.

15 kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının istisnalarından birisinin sınır dışı etme kurumu olduğu kabul edilmektedir41.

Temel hak ve özgürlüklere ilişkin kapsamlı düzenlemeler getiren AİHS'de, sınır dışı etme kararına ilişkin açık bir hüküm bulunmamakla beraber, söz konusu kararın AİHS'nin bazı maddeleri ile bağının bulunduğu kabul edilmektedir42. AİHS'nin 5. maddesinde düzenlenen kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkı da bunlardan birisidir. Söz konusu maddede, herkesin kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkına sahip olduğu belirtilmiş ve hangi hâllerde bir kimsenin bu hakkından yoksun bırakılabileceği sayılmıştır. Kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkına getirilen bu istisnalar, hükümde numerus clausus sayılmıştır; dolayısıyla bu istisnaların genişletilmesi mümkün değildir43. AİHS'nin kişi güvenliği ve özgürlüğüne ilişkin bu düzenlemesinin 1. paragrafının (f) bendinden anlaşıldığı üzere, hakkında sınır dışı etme kararı verilmiş olan bir kimse yakalanıp tutulabilecektir. Bu çerçevede, devletin usulüne uygun olarak bir kimse hakkında sınır dışı etme kararı alması sonucunda bu kimsenin yakalanıp tutulması, kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının ihlâli anlamına gelmeyecektir. Ancak bu istisna, yine de devlete geniş yetkiler vermemektedir. Nitekim sınır dışı etmek maksadıyla gerçekleştirilen tutma işleminin de aralarında bulunduğu bu hâllerin, mutlaka milletlerarası hukuk tarafından kabul edilen istisnalardan olması, bu istisnalara dayanılarak alınan kararın keyfî olmayıp kanuna

41

Sınır dışı etmeye ilişkin, Anayasa'nın 19. maddesinin 2. fıkrasında getirilen düzenleme sebebiyle, çalışmamızda, sınır dışı etme kararının, kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının sınırlaması olduğu kabul edilmiştir. Hâl böyle olmakla birlikte, doktrinde, sınır dışı etme kararının, kişi güvenliği ve özgürlüğü kavramı veya kişi dokunulmazlığı kavramının sınırlaması olduğu yönünde çeşitli tespitler bulunmaktadır: DOĞAN, s. 109-110. Benzer şekilde doktrinde sınır dışı etme kararının, kişi dokunulmazlığı ve kişi güvenliği hakkının bir sınırlaması olduğu yönünde görüş de bulunmaktadır. AYBAY/DARDAĞAN KİBAR, s. 226;

ÇELİKEL/GELGEL, s. 127. Sınır dışı etme kararının, kişi dokunulmazlığı ve kişi özgürlüğü

hakkının sınırlaması olduğu yönündeki görüş için ayrıca bkz. ÇİÇEKLİ, s. 171.

42

AYBAY/DARDAĞAN KİBAR, s. 231; BAYRAKTAROĞLU ÖZÇELİK, s. 213; ÇİÇEKLİ, s. 172, dn. 8; EKŞİ, Nuray: "İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi'nin 6. Maddesinin

Yabancıların Sınırdışı Edilmesine Uygulanıp Uygulanamayacağı Sorunu, MHB, 2009, Y. 29, S. 1-2, s. 119-120 (İHAS'ın 6. Maddesi); ERGÜL, Ergin: "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Yabancıları Ülkeden Uzaklaştırma İşlemleri Bağlamında Adil Yargılanma Hakkına İlişkin Standartları", Terazi Hukuk Dergisi, 2012, Y. 7, S. 68, s. 15 (Adil Yargılanma Hakkı); SİRMEN, s. 37-39.

43

ÖZDEMİR, Omca: "Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği", İnsan Hakları Hukuku Ders Kitabı (Ed. DOĞAN, İlyas), Ankara 2013, s. 416.

16 uygun olması ve kısıtlamanın mutlaka iç hukuka uygun olması gerekmektedir44. Diğer yandan, hakkında sınır dışı etme kararı alınan bir kimse, makul süreler aşılmaksızın ve fiziksel açıdan uygun şartlar altında olan bir yerde tutulmalıdır. Aksi hâlde, kişinin özgürlüğünden mahrum edildiği ve kişi güvenliğinin ihlâl edilmiş olduğu ileri sürülebilir45.

Türk hukukunda kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkı, Anayasa'nın 19. maddesinde, AİHS'nin 5. maddesine benzer şekilde düzenlenmiştir. Söz konusu hüküm, herkesin kişi güvenliği ve özgürlüğüne sahip olduğu kuralı ile başlamıştır. Şekil ve şartları kanunda gösterilmek şartıyla, aralarında, hakkında sınır dışı etme kararı verilen bir kimsenin yakalanması veya tutuklanması hâllerinin de bulunduğu özgürlüğü kısıtlayıcı tedbirler dışında, bir kimsenin özgürlüğünden yoksun bırakılmasının mümkün olmadığı dile getirilmiştir. Zira Anayasa'nın 19. maddesinde sayılan bu hâller sınır sayıdadır ve genişletilmesi mümkün değildir46. Anayasa'ya kişi güvenliği ve özgürlüğüne ilişkin bu hükmün yerleştirilmesi, bir anlamda devletin kendisini sınırlandırması anlamına gelmektedir. Devlet, bu madde ile çerçevesini çizdiği kişi özgürlüğü ve güvenliği konusunda, gerekli iç düzenlemeleri yapmayı ve Anayasa başta olmak üzere mevzuatında yer alan bu haklara ilişkin tüm sınırlamalara uymayı taahhüt etmiştir. Öyle ki Anayasa Mahkemesi (AYM), hakkında sınır dışı

44

Tespitler için bkz. DOĞAN, s. 109, 110-112; EKŞİ, AİHM Kararlarının Etkisi, s. 59;

ERGÜL, s. 74; ÖZDEMİR, s. 429. AİHS'nin 5. maddesinde düzenlenen, hakkında sınır dışı

etme kararı alınan bir kimsenin yakalanabilmesine ilişkin kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkında ilişkin istisna, AİHM'in Chahal c. United Kingdom (Dec. 22414/93 – 01.09.1994) kararında da ifade edilmiştir. Karar, davaya konu teşkil eden tutuklamanın, kanunun öngördüğü usule riayet etmek de dâhil olmak üzere, devlet için getirilen diğer sınırlamalara uygun olup olmadığıyla alakalıdır. Kararda bu konu hakkında, AİHS'nin iç hukuka atıf yaptığı ve iç hukukun emredici kurallarına uygun davranılması gerektiği, ayrıca özgürlüğü kısıtlayıcı her tedbirin mutlaka AİHS'nin 5. maddesiyle güdülen amaca uygun olması gerektiği dile getirilmiştir. Adı geçen

karar için bkz.

<https://hudoc.echr.coe.int/eng#{%22fulltext%22:[%22Chahal%22],%22documentcollectionid 2%22:[%22GRANDCHAMBER%22,%22CHAMBER%22],%22itemid%22:[%22001- 58004%22]}> (Erişim Tarihi: 19.07.2018).

45

Tespitler için bkz. Guide on Article 5 of the Convention-Right to Liberty and Security, Council of Europe/European Court of Human Rights 2014, s. 5-6.

46

Madde gerekçesinde, kişi özgürlüğünün kısıtlanabileceği hâllerin sınırlı sayma yoluyla maddede gösterildiği ve böylece kanun koyucunun kendi yetkilerini bu şekilde kısıtladığı

belirtilmiştir. 1982 Anayasasının gerekçesi için bkz.

<https://yenianayasa.tbmm.gov.tr/docs/gerekçeli_1982_anayasasi.pdf> (Erişim Tarihi:

17 etme kararı verilen bir kimsenin, hukukî dayanağı olmaksızın idarî gözetim altına alındığından bahisle bireysel başvurusunu kabul etmiş ve bu durumun, Anayasa'nın 19. maddesinde düzenlenen kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkını ihlâl ettiğine karar vermiştir47.