• Sonuç bulunamadı

3.5. Katılım Bankaları Faaliyetleri

3.5.1. Fon Toplama Faaliyetleri

Katılım Bankaları’nın kaynakları özkaynaklar ve yabancı kaynaklardan oluşmaktadır (Karapınar, 2003: 32). Özkaynaklar işletme sahiplerince sermaye olarak verilen değerler ve isletme faaliyetleri sonucunda oluşan fonlardan meydana gelir. Ancak Katılım Bankaları’nın asıl kaynaklarını yabancı kaynaklar teşkil eder. Katılım Bankaları’nın temel fonksiyonları, bankalar gibi, fon toplamak ve bu fonları kullandırmaktır. Bankalardan farklı olarak ise bu işlemleri yaparken faiz esas alınmaz (Türkmenoğlu, 2007: 46).

Katılım bankaları fon toplama faaliyetlerini beş hesap türü üzerinden gerçekleştirmektedir. Bunlar; cari (vadesiz) hesaplar, kâr/zarar katılım hesapları, yatırım hesapları, tasarruf hesapları ve kıymetli maden depo hesaplarıdır.

3.5.1.1. Cari (Vadesiz) Hesaplar

Cari hesaplar, istenildiği zaman çekilebilen ve kârlılığında kâr payı ödenmeyen ve hatta sunulan hizmet karşılığı servis ücreti alınabilen hesaplardır. Fakat çoğunlukla herhangi bir hizmet bedeli tahsil edilmez. Bu tip mevduatlarda amaç paranın güvenliğidir (Mannan, 1980: 332). Bu tür hesaplar kişi ya da kurumların günlük nakit akımlarını yönetmek, paralarını korumak, çek karnesi kullanmak, diğer bankacılık hizmetlerinden karşılıksız ya da cüzi bir bedelle karşılamak gibi ihtiyaçlar gözetilerek açılan hesaplardır (Tunç, 2010: 164). Faizsiz banka bu tür mevduatı, mudilerin kendilerine verdiği borç olarak kabul etmekte, ayrıca mudilere bunlar karşılığında herhangi bir fayda sağlamamakta, fakat müşterisi için cari bir hesap açması da mümkün olabilmektedir. Bu hesap bir taraftan müşterinin yatırdığı mevduatı diğer taraftan da çektiği miktarı kapsamaktadır (Es-Sadr, 1980: 835).

Cari hesaplar hakkında iki ana görüş vardır; emanet ve karşılıksız borç vermek. Cari hesapları bir nevi emanet gibi ele alan görüşe göre banka, müşterinin izni olmadan bu mevduatı kullanamaz. Bu hesapların bankanın diğer faaliyetlerinde kullanılması istenildiğinde hesap sahibinden yetki almak gerekmektedir. Borç verme görüşünü savunanlar ise; cari hesapları, mudilerin bankaya verdiği bir nevi faizsiz borç olarak görürler. Böylece banka, mudilerden izin almadan hesap bakiyelerini istediği gibi kullanır. Ancak mudilere anaparayı ödemekle yükümlüdür. Paranın kullanılması esnasında zararla kârşılaşırsa, hesap sahipleri zarardan etkilenmezler. Cari hesap sahiplerine çek kârnesi verilebildiği gibi, hesabın durumuna göre gerekirse ücret almadan çeşitli hizmetlerde sunulmaktadır (Şahin, 2007: 51).

Katılım Bankalarında müşteriler özel cari hesaplarından, otomatik ödeme talimatı verebilme, kredi kârtı borcu ödeyebilme, çek senet ödemesi yapma, fatura, aidat, vergi, harç gibi çeşitli ödeme işlemleri ile birlikte Eft ve havale gibi para transfer işlemler yapılabilmektedir.

Tablo 13: Katılım Bankalarının Pasif Yapısı içerisinde yer alan Cari Hesaplar

PASİF

Tutar (Bin TL) Değişim (%)

2011 2010 2011/2010

Cari Hesaplar 10.174.662,00 6.487.765,00 57%

Kaynak: ( www.tkbb.org.tr ) (14.07.2012).

Yukârıda yer alan tablo da katılım bankalarının 2010-2011 yılları arası cari hesaplarına ait değerler verilmiştir. 2011 itibariyle dört katılım bankasının cari hesaplarında ki toplam tutar 10.174.662,00 bin TL’ye ulaşmıştır ver bir önceki yıla göre de %57’lük değişim göstermiştir.

3.5.1.2. Kâr / Zarar Katılım Hesapları

Katılma hesaplarına yatırılan fonların isletilmesinden doğacak kâr veya zarara katılma sonucunu veren; hesap sahibine önceden belirlenmiş herhangi bir getiri ödenmeyen ve anaparanın aynen geri ödenmesi garanti edilmeyen hesaplardır (TKKB, 2005: 38-39). Bu tür hesaplara başvuruda bulunan müşterilerine nama yazılı olarak kâr ve zarara katılma cüzdanı banka tarafından verilir. Bu tür hesapların modern bankalardan en önemli farkı önceden belirlenmiş faiz gibi bir getiri taahhüt edilmemesidir.

Katılma hesaplarının özelliklerini şu maddelerde toplayabiliriz (TKBB, 2003: 31).

• Türk Lirası ve yabancı para üzerinden açılabilirler,

• Nama yazılı kâr ve zarara katılma cüzdanı karşılığında açılırlar,

• Hesap sahibine önceden faiz, kâr ve sair nam altında bir getiri taahhüt edilmez,

• Hesapların isletilmesinden doğan kâr ve zarar paylaşılır, • Anaparanın geri ödenmesi garanti edilmez,

• Katılma hesapları vadeli olarak açılır,

• Katılma hesapları, bu hesaplardan kullandırılan fonlar sonucunda elde edilen kâr veya zararın paylaşıldığı, zarar edilmesi durumunda anaparanın dahi geri ödenmesinin garanti edilmediği hesaplanır,

• Ayrıca gerçek kişiler tarafından açılan hesaplar Güvence Fonu kapsamında bulunmaktadır.

Kâr / Zarar katılım hesaplarında dağıtım hesabı belirli bir kısım değerler ve ölçüler esas alınarak yapılmaktadır. Bu nedenle kısaca hesaplamalardan bahsedeceğiz.

Birim Hesap Değeri: Birim değeri ile hesap değerinin çarpılması sonucu bulunan ve katılma hesabı sahibinin üzerinde hak iddia edebileceği ve TL cinsinden ifade edilen, günlük veya haftalık olarak hesap edilen bir meblağı gösterir (DTM, 1984: md:2/1). Birim Hesap Değeri = Birim Değeri x Hesap Değeri ya da şu şekilde ifade edilir:

Birim Hesap Değeri = Birim Değeri x Hesap Değeri = Anapara + Brüt K/Z payı

Bu özdeşlik bir hesap sahibinin her hangi bir zaman kesitindeki hesap durumunu göstermektedir. Kısacası birim hesap değeri hesap sahibinin hesap kârtında yer alan hesap değeri sütununda ki en son rakamın Katılım Bankaları’nca açıklanan birim değeri ile çarpılması sonucu bulunmaktadır (Akgüç, 1989: 154). Birim Değeri: Katılma hesaplarının katılım bankası tarafından isletilmesi sonucu kâr veya zarar edildiğinde değişen bir ağırlık birimidir. Katılma hesaplarının oluşturduğu havuzun, kâr zarar gelişimini yansıtır (Büyükdeniz, 2000: 123-129).

Birim Değer = Fonda Mevcut Aktif Değerler Toplamı (Yatırılan Anapara + K/Z) Hesap Değeri: Katılma hesabı fonlarına para yatıran kişilerin bu fonda mevcut aktiflere katılma oranıdır. Bu her bir hesap için hesaba para eklendikçe değeri artan, çekildikçe azalan bir katsayıdır. Yatırılan paranın hesap değeri o günkü birim değere bölünerek bulunur. Bu katsayı kâr zarar katılma belgesinde gösterilir. Her hesaba para yatırıldığı veya çekildiği zaman belge üzerinde yeni hesap değeri oluşturulur (Büyükdeniz: 2000: 176).

Hesap Değeri: (Hesap Sahibinin Yatırdığı Fon tutarı / Bir Önceki dönem Ait Birim Değeri) Yukârıda ki formül ise: Para yatıran veya çeken şahısa ait hesap değerine, hesap sahibince yatırılan veya çekilen miktarın birim değere bölünmesi ile bulunacak oranını, para yatırılmışsa eklenmesi, para çekilmişse çıkârılması suretiyle bulunur (DTM, 1984: md:2/n).

Tablo 14’de ise Katılım bankalarında fon toplama yöntemlerinden olan katılma hesaplarına ilişkin değerler söz konusudur. 2011 yılı itibariyle 29.497.440,00 TL olmuş ve bir önceki yıla göre %10 değişim göstermiştir.

Tablo 14: Katılım Bankalarının Pasif Yapısı içerisinde yer alan Katılma Hesapları

PASİF

Tutar (bin TL) Değişim (%)

2011 2010 2010/2011

Katılım hesapları 29.497.440,00 26.956.643,00 10%

Kaynak: ( www.tkkb.org.tr ) (14.07.2012)

3.5.1.3. Yatırım Hesapları

Katılım bankalarında mevduatın vadesine ve tutarına bağlı olarak hesap grupları oluşturulmaktadır. Bu hesap gruplarına farklı adlar verilebilmektedir (platin hesap, turkuaz hesap vb.) Söz konusu gruplandırmanın yanı sıra 1 yıldan kısa vadeli hesaplar katılım hesabı, 1 yıldan uzun vadeli hesaplar ise yatırım hesapları olarak ayrılabilmektedir. Bir hesabın yatırım hesabı olması için 1 yıl vadeli (371 gün) olarak açılması gerekmektedir. Uzun vadeli yatırımlar için katılma hesaplarına nispeten daha yüksek getirili bir alternatif olanağı sunan yatırım hesaplarının kâr payı ödemeleri yıl içinde dönemsel olarak veya dönem sonunda gerçekleşmektedir. 1 Ay, 3 ay, 6 ay, ve dönem sonu kâr payı ödeme seçenekleri sunan bu hesaplar için gerekli olan minimum tutar tüm bankalar için farklılık göstermekle birlikte; 100.000 USD, 100.000 EUR, 150.000 TL gibi alt limit şartları bulunmaktadır. Vade tarihinde tahakkuk eden kâr, mevduat sahibi ile banka arasında daha önceden belirlenen oranlarla (%90 hesap sahibi ve %10 banka veya %85 hesap sahibi %15 banka gibi) paylaşılmaktadır. Kâr payı ödemeleri mevduat sahibinin isteğine göre cari hesabına aktarılmakta veya yatırım hesabı üzerine eklenmektedir (Dağ, 2011: 23).

3.5.1.4. Tasarruf Hesapları

Tasarruf hesapları, küçük tasarruf sahiplerinin tercih ettiği hesap türüdür. Bu hesaplarda kârlar; yıllık ortalama bakiye, yatırılan fonların istikrarı ve bankaca girişilen mali operasyonlardan elde edilen kâr payları baz alınarak hesaplanmaktadır. Tasarruf hesabı sahiplerine getirileri yıllık olarak temettü şeklinde ödenirken daha

öncesinde bireye elde edeceği getiri konusunda bilgi verilmemektedir (Berberoğlu, 2004: 20).

Tasarruf hesapları istenildiğinde hesaba para yatırma ve vade bozulmaksızın hesaptan para çekebilme özellikleri taşımaktadır. Genellikle 1 yıl vadeli açılan tasarruf hesabından para çekilmesi halinde kâr payı ortalama bakiye üzerinden hesaplanmaktadır. Bu hesapların açılışı için alt limitler oldukça düşük tutulmakta (100 TL, 100 USD veya 100 EURO gibi) bu sayede harçlık düzeyindeki küçük tasarrufların dahi bankacılık sistemine aktarılması hedeflenmektedir (Dağ, 2011: 23).

3.5.1.5. Kıymetli Maden Depo Hesapları

Altın, gümüş, platin gibi kıymetli madenlerin gram düzeyinde kolaylıkla satın alınması ve istendiğinde kolaylıkla satılmasını sağlayan hesap türüdür. Kıymetli maden depo hesapları işçilik maliyeti, taşıma ve saklama riski olmadan kıymetli madenlere yatırım yapılabilmesini sağlamaktadır. Hesap sahibine döviz alım satım işlemlerine benzer biçimde anında alım satım yapabilme ve kazançlarından vergi ödememe avantajları sağlamaktadır. Sahip olunan kıymetli madenin miktarı hesap cüzdanında gram kârşılığı olarak gösterilmektedir (Dağ, 2011: 24).