• Sonuç bulunamadı

3. ELEKTRONİK BELGELERDE TELİF HAKKI

3.11. Elektronik Belgeler ve Adil Kullanım

Adil kullanım, halkın telif hakkıyla korunan eserlerden yararlanma haklarını korur ve telif hakkı sahibinin eserleri üzerindeki tekele karşı, başka insanların söz konusu eserleri kullanmalarına yönelik bazı haklara sahip olmasını sağlar.213

Bilindiği üzere elektronik belgeler yasal, idari, eğitim ve bilimsel amaçlarla kulanılmaktadır. Yukarıda adil kullanımın amacında belirtildiği gibi, telif hakları söz konusu eserlerin hak sahiplerinin eser üzerindeki tekelini kaldırarak, başka insanların da söz konusu eserlerden kullanma hakkını sağlamaktadır.. Eğer bu şekilde adil kullanım olmasaydı, web sayfasına göz atmak bile elektronik kopyalama yani telif hakkı ihlali sayılacak elektronik belgelerin yasal, idari ve bilimsel amaçlarla kullanılması çok güç olacaktı.

FSEK’de adil kullanım Eser Sahibinin Haklarının Sınırlandırılması başlığı altında yer almıştır. Tezin birinci bölümünde bu sınırlamalar ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Burada konuya tekrar değinilmeyecektir. Sadece elektronik belgeleri ilgilendiren yönleri ele alınacaktır.

FSEK’de elektronik belgelerin telif hakkına yönelik en önemli sınırlandırma, özel menfaat düşüncesi altında yer alan şahsen kullanmadır. Şahsen kullanma, kanunun 38. maddesinde, kar amacı güdülmeksizin fikir sanat eserlerinin çoğaltılabileceğidir.

Çoğaltma ifadesinde anlaşılması gereken bir belgenin kopyasını almanın yanı sıra elektronik belgelerin dijital ortamda taranması ya da bilgisayarın geçici hafızasında tutulması olarak düşünülmelidir. Örneğin bir kurumun telif hakkı kapsamında olan elektronik belgelerin internet üzerinde taradığımızda, web sayfası geçici hafızasında kaydedilmektedir. Bu teoride telif hakkı ihlali olarak değerlendirilmektedir. Ama şahsen kullanım olarak düşünüldüğünde telif hakkı ihlali bulunmamaktadır. Dijital ortamın özelliğinden dolayı şahsen ve ticari amaçla kullanımı ayırdetmek ve bunları takip etmek güç olmaktadır. Dünyanın her tarafında, bir web sayfasına çok sayıda insan taramaktadır, bunların ticari ve şahsen kullanımlarını saptamak tam olarak mümkün görülmemektedir.

213 Murat Yılmaz, Kütüphane ve Enformasyon Merkezlerinde Telif Hakları Sorunu, s.75.

FSEK’de elektronik belgelerin telif hakkını sınırlayan başka bir ifade 38.

maddede yer almaktadır. Maksadın haklı göstereceği bir nisbet dahilinde eğitim ve öğretim için seçme ve dtoplama eserler oluşturmak için sınırlama olabilmektedir.

Belgelerin araştırma amacıyla kullanıdığı göz önünde tutulduğunda, bu şekilde bir eğitim ve öğretim eseri meydana getirmek için, belgenin telif hakkında bir sınırlama olabilmektedir. Bunun dışında yasal amaçlardan, kültürü yaygınlaştırmak gibi sıralayabileceğimiz nedenlerden sınırlamalar söz konusu olabilmektedir. FSEK’de verilen örnekler dışında, uluslar arası anlaşmalarda da telif hakkı sınırlamalarını incelemek uygun olacaktır. Bu nedenle telif hakkıyla ilgili en önemli anlaşmalardan birisi olan Avrua Birliği Direktifi bu açıdan ele alınmıştır.

Avrupa Birliği direktifi elektronik belgeleri doğrudan ilgilendiren telif hakkı sınırlamaları istisnai kullanımlar içermektedir. Beşinci madde istisnalar ve sınırlamalardır. Geçici çoğaltma, şahsi kullanım, kütüphanelerin kullanımları, hapishane ve cezaevleri gibi sosyal kurumların kullanımları, eğitim ve bilimsel amaçlı kullanımlar, özürlüler için kullanım, haber amaçlı kullanım, röportaj ve eleştiri ve haber amaçlı kullanım, güvenlik yargılamanın gereği olarak kullanım gibi durumlarda hak sahiplerinin haklarının kısıtlanacağı kabul edilmiştir.214

Ama madde bu istisna ve sınırlandırmaların, eserin normal kullanımıyla çelişmeyen ve hak sahiplerinin meşru yararlarına zarar vermeyen nitelikte kabul etmiştir.215

Direktif ayrıca, çoğaltma hakkına genel olarak, üye ülkelerin isterlerse uygulayabilecekleri istisnalar listesi getirmektedir. Özellikle elektronik belgelerin telifiyle bağlantılı olabilecek maddeler içermektedir. Bunlar:216

 Ticari amaç dışı şahsi kullanımlar. Belgelerin bilimsel ve eğitim amaçlı kullanılması gibi.

214 Türkekul, s.572.

215 Türkekul, s.573.

216 Hasibe Işıklı, “Fikri Haklar ve Bilişim”, 4. İzmir İktisat Kongresi. İzmir: 20 Mart 2002 Hata!

Köprü başvurusu geçerli değil. (29 Haziran 2010), s.11.

 Kütüphaneler, eğitim kurumları ya da müzeler ve kar amacı gütmeyen arşivler gibi kamuya açık kullanım.

Yukarıda belirtildiği şekilde, geçici ve sürekli çoğaltmalara getirilen isitisnaların yanı sıra Direktif’e ayrıca, hem çoğaltma hakkına hem de kamuya iletim hakkına istisnalar için de ayrı bir liste oluşturulmuştur. Konumuzla yakında ilgili olan maddeler bulunmaktadır. Bunlar:217

 Kamu güvenliği ya da idari, yasamaya ait ve yargısal işlemlerin bildirilmesi amacıyla kullanım.

 Kütüphaneler, eğitim kurumları, müzeler ya da arşivlerin mülkiyetindeki terminaller aracılığıyla bireylerin araştırma ya da kişisel çalışmaları için kullanım

Yukarıda verilen bilgiler ışığında genel bir değerlendirme yapmak gerekirse belge hak sahipleri gerek belgelerin bulunduğu kurumlardan arşiv, kütüphane gibi, gerekse belgelerin yasal, eğitim ve araştırma gibi kullanım amaçlarından dolayı diğer herhangi bir eserden daha fazla olabilecek kısıtlamaya uğrayacakları söylenebilir.

217 Işıklı, s.12.

4. BÖLÜM:

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞININ ELEKTRONİK ORTAMA AKTARDIĞI YAYINLARI

Bu bölümde Kültür ve Turizm Bakanlığının yazma eser ve e- kitap uygulamaları telif hakkı açısından incelenecektir.

4.1. Kültür ve Turizm Bakanlığının Türkiye Yazmalarının İnternet Ortamında Hizmete Sunulması İle ilgili Çalışmasının Telif Hakkı Açısından İncelenmesi

Yazma eserler dijitalleştirme teknikleriyle elektronik ortama aktarılmaktadır. Bu sözü edilen materyalleri bünyesinde bulunduran kurumlar özellikle eğitim ve bilimsel araştırmalar amacıyla hizmet vermekdir.

Kültür ve Turizm Bakanlığının internet sitesinin Türkiye Yazmaları Katalog Tarama ve Eser Satın Alma218 linkinden söz konusu hizmete erişim sağlanmaktadır. Bu veri tabanında yer alan el yazması eserler; tarih, din, dil, felsefe, coğrafya, astroloji, fen bilimleri gibi çeşitli konularda, yazıldığı dönem ve yere ait temel bilgileri bünyesinde toplayan, bilim ve sanat dünyasının ilk elden kaynaklarını oluşturmaktadır. Çoğunluğu Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde meydana getirilen 10. yüzyıla kadar tarihlendirilebilen yazmalar yaklaşık 900 yıllık bir tarihin sayfalarını gözler önüne sermektedir.219 Bu sitedeki veri tabanında Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü ile Milli Kütüphane arşivindeki eserlerin görüntüleri yer almaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığının Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen bu çalışma hala devam etmektedir.

Bu çalışma hakkında genel bir bilgi verdikten sonra konuyu telif hakkı açısından ele almak gerekirse kullanım şartları220 linkinde “İnternet Ortamında Türkiye Yazmaları Toplu Kataloğu Veritabanı ile Yazma Eserlerin Görüntülü Sistemini Kullananların Uyması Gereken Kurallar” başlığı karşımıza çıkmaktadır. Bu başlık altında bu veri

218Türkiye Yazmalar Katalog Tarama ve Eser Satın Alma, (t.y.) http://www.kultur.gov.tr (7 Temmuz 2010)

219Türkiye El Yazmları, (t.y.) https://www.yazmalar.gov.tr (7 Temmuz 2010).

220İnternet Ortamında Türkiye Yazmaları Toplu Kataloğu Vertabanı ile Yazma Eserlerin Görüntülü Sistemini Kullananların Uyması Gereken Kurallar, (t.y.) https://www.yazmalar.gov.tr/kullanimsartlari_tr.php (7 Temmuz 2010).

tabanının internet üzerinde ulaşılan bir yayın olduğu ve telif hakkının Kültür ve Turizm Bakanlığına ait olduğu belirtilmektedir. Bu ifade de anlaşılacağı üzere veri tabanı derleme eser olarak kabul edilmektedir. Esasen gerek basılı gerekse elektronik ortamda olsun, yazma eserler için telif hakkı koruması söz konusu değildir. Elektronik ortama aktarılan yazmalar veri tabanı yani derleme eser haline getirilmesiyle telif hakkı kapsamında korunduğu düşünülebilir. Ama FSEK’de belirtildiği gibi bu koruma veri tabanını kapsamaktadır. Veri tabanının içerdiği materyal kapsam dışında tutulmaktadır.

Veri tabanının korunmasıyla birlikte dolaylı olarak içerdiği materyalde, örneğin şifreleme gibi yöntemlerle korunabilir.

Bu çalışmada kullanım şartları altında, “Veritabanı içeriği her ne amaçla olursa olsun kopyalanamaz, başkalarına verilemez ve ticari olarak çoğaltılıp satılamaz”221 ve

“Veritabanında bulunan tüm bibliyografik künyeler ile görüntülerin telif hakkı Kültür ve Turizm Bakanlığı'na aittir ve T.C. Kanunları ile korunmaktadır” şeklinde yer alan ifadelerde de veri tabanlarının telif hakkı söz konusu olan bir eser olduğu açıkca anlaşılmaktadır. Yukarıda geçen “veritabanı içeriği her ne şekilde olursa olsun kopyalanamaz…” şeklinde geçen ifade yanlış anlaşılmamalıdır. Veritabanı içeriği yani veritabanında yer alan yazma eser görüntülerinin tek tek telif hakkıyla korunduğu sonucu çıkartılmamalıdır. Basılı ortamda telif hakkı söz konusu olmayan yazma eserler veritabanında hizmete sunulmasıyla tek tek yazmalar değil de bir bütün olarak vertabanının telif hakkıyla korunması mümkün olmaktadır. Aslında yazmaların tek başına telif hakkında bir değişim söz konusu olmamaktadır. Bir bütün olarak veritabanı telif hakkıyla korunurken, yazmalar da dolaylı olarak koruma kazandığı söylenebilir.

Yine veri tabanı içeriği derken sadece veri tabanının barındırdığı materyaler anlaşılmamalıdır. Kültür bakanlığının yazmaları bir veritabanında internette hizmete sunma çalışmasında oluşturulan web sayfasındaki html kodları, yine bu veritabanında kullanılan metin, amblem, resim vb. ya da kullanılabilecek olan ses animasyon eser olarak kabul edildiğinde fikri hukukla korunmaktadır. Veritabanının içeriği denilirken de veritabanını oluşturan yazılım ve onun yer aldığı web sayfasının unsurları düşünülmelidir. FSEK m.7 de veri tabanlarıyla ilgili yer alan ifade veri tabanlarına

221İnternet Ortamında Türkiye Yazmaları Toplu Kataloğu Vertabanı ile Yazma Eserlerin Görüntülü Sistemini Kullananların Uyması Gereken Kurallar, (t.y.) https://www.yazmalar.gov.tr/kullanimsartlari_tr.php (7 Temmuz 2010).

sağlanan korumanın, veri tabanı içinde bulunan veri ve materyalin korunması için olmadığı açıkça anlaşılmaktadır. Madde de şu şekilde ifade edilmektedir:

Belli bir maksada göre ve hususi bir plan dahilinde verilerin ve materyallerin seçilip derlenmesi sonucu ortaya çıkan ve bir araç ile okunabilir veya diğer biçimdeki veri tabanlarıdır. (Ancak, burada sağlanan koruma, veri tabanı içinde bulunan veri ve materyalin korunması için genişletilemez).

Bu madde de anlaşılacağı üzere Bakanlığın veritabanında yer alan yazma görüntüleri tek tek korunmamaktadır. Asıl korunan veri tabanının kendisidir. Yani veri tabanı oluşturulurken belirli bir şekilde verilerin seçilip derlenmesi sonucunda sarfedilen çaba, kısmi de olsa bir orjinallikle verinin düzenleme ve sunuş şekli korunmaktadır. Belli bir araçla okunabilmesi içinde fikri ürünün cisimleşmesi maddi şekle dönüşmesi gerekmektedir.

Bakanlığın bu çalışmasının hukuki dayanağı incelendiğinde, kullanım şartları222 başlığı altında şu maddeler önem taşımakadır:

 Alınan kopyalar bilgi ihtiyacını karşılamak veya bilimsel çalışmalarda yararlanmak için kullanılabilir.

 Eserlerden yararlananlar, Kamu Kurum ve Kuruluşlarına ait Eserlerden Faydalanma Usul ve Esasları Hakkında Tüzükte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tüzük'e göre (03.03.2006-26097 sayılı Resmi Gazete) çalışmaları sonucunda hazırladıkları ilmi raporun veya yayımladıkları eserin bir örneğini, izin aldıkları mercie vermek zorundadırlar. Yayımlanan eserde, yararlanılan eserin bulunduğu kamu kurum ya da kuruluşunun adı belirtilir.

Bu veritabanı hazırlanırken yukarıda bahsedilen tüzüğe dayandığı anlaşılmaktadır.

Bu tüzük ise FSEK in 46. maddesine dayandırılarak oluşturulmuştur. Bu madde şu şekildedir:

222İnternet Ortamında Türkiye Yazmaları Toplu Kataloğu Vertabanı ile Yazma Eserlerin Görüntülü Sistemini Kullananların Uyması Gereken Kurallar, (t.y.) https://www.yazmalar.gov.tr/kullanimsartlari_tr.php (7 Temmuz 2010).

Çoğaltma ve yayımı eser sahibi tarafından açıkça men edilmemiş olan ve umumi kütüphane, müze ve benzeri müesseselerde saklı bulunan henüz yayımlanmamış veya alenileşmemiş eserler, mali haklarla ilgili koruma süresi dolmuş olmak şartıyla, bulunduğu kamu kurum ve kuruluşuna ait olur. Bunlardan kamu kurum ve kuruluşları ile bilimsel vesair amaçla yararlanmak isteyen kişi ve kuruluşların izin alacakları merci ve bunlardan alınacak ücretlerle bu ücretlerin hangi kültürel gayelerde sarfedileceği ve diğer hususlar, ilgili kuruluşların görüşü alındıktan sonra Kültür ve Turizm Bakanlığınca hazırlanacak tüzükle belirlenir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı yazmalarla ilgili sunduğu bu hizmet karşılında belli bir ücret almaktadır. Bu ücretin yasal dayanağı yukarıda belirtildiği gibi FSEK’in 46.

maddesine dayanmaktadır. Yine aynı madde de geçtiği gibi tüzükle düzenlenmektedir.

Bu söz konusu “Kamu kurum ve Kuruluşlarına Ait Eserlerden Faydalanma Usul ve Esasları Hakkında Tüzük” ün 4-7. maddelerinde ücret alınmasıyla ilgili kararlar yer almaktadır. Madde 7 de alınacak ücretlerin ne şekilde kullanılabileceği şu şekilde belirtilmiştir.

Ücret ve tazminat olarak toplanan paralar, yazma eser katologların ve yayım hakkı saklı tutulan eserlerin yayımlanması, eserlerin cilt, bakım, onarım ve koruma giderlerinin karşılanması ve bunlar için araç ve malzeme alınması, yeni eserlerin sağlanması, yayımlanması, tanıtılması maksadıyla kullanılır. Gelirlerin kullanılmasına dair usul ve esaslar, Tüzük'ün yayımlanmasından itibaren 3 ay içinde yürürlüğe konacak yönetmelikte gösterilir.

Kültür Bakanlı’ğının yazma eserlerin internet üzerinde hizmete sunulması çalışmasını telif hakkı açısından özetlemek gerekirse, çalışmanın yasal açıdan FSEK’in 46. maddesine dayanmaktadır. Bu madde çerçevesinde oluşturulan tüzük ve yönetmeliklere göre çalışma yürütülmektedir. Alınan ücret, yararlanma şekilleri yine söz konusu maddeye dayanmaktadır. Yazmaların görüntüleri eser sayılan veri tabanı aracılığıyla hizmete sunulmaktadır. Veri tabanı bütün olarak telif hakkıyla korunmasına rağmen, veri tabanının içerdiği her bir yazma görüntüsü tek tek korunmamaktadır.

Ancak veri tabanı bütünlüğü içinde şifreleme gibi dolaylı olarak korunduğu söylenebilir.

4.2. Kültür ve Turizm Bakanlığının İnternet Ortamına Aktardığı E-Kitapların Telif Hakkı Açısından İncelenmesi

E-kitabı; bir kitabın çevirim içi gösterimi olan sayısal obje; sayısal formata çevrilmiş referans kitabı, ders kitabı, ticari kitap gibi her türlü yayınlanmış materyal, basılı kitabın bilgisayarda ya da özel tasarlanmış el araçlarında okunabilen sayısal versiyonu olarak tanımlayabiliriz. basit bir ifadeyle okuyuculara her hangi bir kitabın içeriğine elektronik formda erişim olanağı veren kitaplar olarak tanımlamaktadır. Bir kitabın sayısal ortamdaki kopyasına, ya da doğrudan elektronik ortamda kitap olarak yazılmış içeriğe e-kitap denir. Teknik olarak, diz üstü, masa üstü, cep bilgisayarları ve diğer e-kitap okuyucu cihazlar ile okunabilen ve basılı kitapların tıpkı kopyalarından oluşan elektronik dosyalar olarak tanımlanabilen e-kitap, bilgisayarlar ya da taşınabilir e-kitap okuyucuları ile okunmak için tasarlanmış, kağıda basılmayan ama basılı kitapların bütün özelliklerini barındıran, ek olarak okuyucuya yeni kolaylıklar da sağlayan yeni bir kitap biçimidir. E-kitap tanımlardan da anlaşılacağı üzere donanım ve yazılım unsurlarından meydana gelmektedir. Bu açıdan değerlendirildiğinde e-kitaplar, özel olarak geliştirilmiş taşınabilir bir elektronik cihaz üzerindeki elektronik veriyi okumak amacıyla kullanılan bir yazılım-donanım kombinasyonunu çağrıştırmaktadır

E-kitap teknolojisi yazılım, donanım ve protokoller olarak üç bileşenden meydana gelmektedir.

E-Kitap Yazılımları: Günümüzde yaygın olarak kullanılan ve geçerliliği kanıtlanmış olan e-kitap yazılımları Glassbook Reader, Adobe Acrobat eBook Reader, Microsoft Reader, Librius,

E-Kitap Donanımı: Rocket eBook Reader, Soft Book Reader, EB Dadicated Reader, RCA REB 1100/1200 e-kitap donanımlarına yaygın olrak kullanılmaktadır.

Protokoller: İnternet ortamında kitap yayınlanmasının önünde en büyük engel olan telif hakkı sorunu çözmeye yönelik yapılan çalışmalar sonucu bazı protokoller geliştirmek için Open eBook Forum (OeBF) ve The Electornic Book Exchange Working Group (EBX) adlı iki önemli forum oluşturulmuştur. Bu iki forum üyesi kuruluşların beraber aldıkları kararlar, halen e-kitap yayıncılığı alanındaki standartları belirlemektedir.

Kültür ve Turizm Bakanlığı arkeoloji, edebiyat, felsefe, halk bilimi, kültür, kültürel miras, sanat ve tarih konularında e-kitap hizmeti vermektedir. Bu hizmette yer

alan e-kitaplar incelendiğinde, söz konusu kitapların basılı kitapların elektronik versiyonları olduğu anlaşılmaktadır. E-kitapların bibliyografik bilgileri de yer almaktadır. Basit bir arayüzle ad, özet ve metin alanlarına göre tarama yapılarak istenilen kitaplara kolayca erişilebiliyor.

E-kitapların telif hakkı ve kitaplardan yararlanma koşullarıyla ilgili açıklamalar yer almasa da, kitapların telif hakkı Kültür ve Turizm Bakanlığına ait. Aynı zamanda E-kitaplar Bakanlığın kendi yayınladığı E-kitaplardan oluşmaktadır. Zaman ve yer sınırlaması olmaksızın kitaplardan çok daha fazla kullanıcı yararlanabilmektedir.

E-kitapların basılı kitapların elektronik versiyonları olduğu ya da doğrudan elektronik ortamlarda üretildiği anlaşılmaktadır. Bu açıklama doğrultusunda, telif hakkı açısından e-kitapların durumunu değerlendirmek gerekirse; basılı yayınların elektonik versiyonu olan e-kitaplar üretilen yeni bir yayın olmaktan ziyade mevcut bir yayının elektornik ortama aktarılmış şeklidir. Bu nedenle basılı yayınların e-kitap olarak elektonik formata dönüştürülmesi, e-kitapların telif hakkı açsından yeni kazanımlar elde edeceği anlaşılmamalıdır. Bilindiği gibi bir yayının telif hakkı kapsamında olabilmesi için yayının yeni bir ürün olması gerekmektedir. E-kitaplar basılı yayınların elektronik kopyaları olduğu durumlarda içeriği değiştirilmiş yeni bir eser olmadığından telif hakkı durumunda da bir değişim söz konusu değildir. Eğer basılı bir yayın telif hakkı kapsamında korunuyorsa elektornik ortama aktarıldığında da telif hakkı kapsamında korunmaya devam edecektir. Telif hakkı kapsamında olmayan yayınlar e-kitap olarak yayınlandığında da telif hakkı kapsamında olmayacaktır.

Kütüphane ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün e-kitap hizmetinde verdiği bütün yayınlar, yayınlayıcısı ve telifi Genel Müdürlüğün olduğu kitaplardır. Telif hakkı başkalarına ait olan e-kitapların internet üzerinde hizmete sunabilmesi için, Genel Müdürlüğün söz konusu yayınların telif hakkı sorununu çözmesi gerekmektedir.

Yayınların internet üzerinde hizmete sunulması, yayınların kullanım oranını önemli derecede artıracağı gibi telif hakkı ihlallerini de çok fazla artıracaktır. Telif hakkı ihallerin önüne geçebilmek için şifreleme gibi teknik önlemler alınması gerekmektedir.

İnternet ortamı basılı ortama göre kitapların erişilmesi, kopyasının alınması, dağıtılması çok daha kolay olduğundan, eserlerin kopyalama ve dağıtım açısından teknik sınırlamaların getirilmesi eser sahibinin haklarını büyük ölçüde koruyacaktır. Örneğin eserlerden yararlanmak isteyen kullanıcılardan belirli bir miktar ücret talep edilebilir.

Bilindiği üzere kütüphaneler kitapları ödünç verme karşılığında yazarlara telif hakkı kapsamında ödeme yapmaktadırlar. Bu telif hakkına ilişkin ödemeyi Genel Müdürlük yapabileceği gibi, kullanıcılarından da talep edebilir. Telif hakı kapsamında olmayan eserlerin e-kitap versiyonlarının hizmete sunulmasında telif hakkı açısından bir sorun bulunmamaktadır.

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Bu çalışmanın hipotezi: Teknolojik gelişmelerin telif hakkı kapsamında olmayan elektronik belgelere de koruma getirebileceğidir. Tez çalışmamızın bu hipotezi kısmen desteklediği görülmektedir.

Elektronik belgelerin telif hakkı kapsamında korunabilmesi için, öncelikle eser olması gerekmektedir. Yani Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda; “Fikri bir çabanın ürünü olması, Eser sahibinin hususiyetini taşıması, Şekillenmiş olması, FSEK’te anılan eser türlerinin birine girmesi gerekmektedir.” şeklinde yer alan şartları taşıması gerekmektedir. Eserlerin dijital ortamda yayınlanması, eserlerin telif hakkı durumunu değiştirmemektedir. Yani telif hakkıyla korunan belge web sayfalarında ya da veri tabanlarında sunulduğunda, belgenin telif durumunda bir değişim olmamaktadır. Ama web sayfalarının ve veri tabanlarının eser olarak sayılması sebebiyle, telif hakkıyla korunan ya da telif hakkı kapsamı dışındaki belgelere yeni bir koruma daha getirebileceği düşünülse de, veri tabanlarının içeriği koruma kapsamı dışında tutulmaktadır. Bu nedenle veri tabanlarında yer alan belgelerin yeni bir telif hakkı kazanımı olmamaktadır. Ancak söz konusu belgelerin veri tabanları için de yer alması sebebiyle, veri tabanlarının bütünlüğü için de, şifreleme gibi alınabilecek teknik yöntemlerle dolaylı olarak korunabileceği muhtemeldir. basılı belgelerin telif hakkı durumu elektronik ortamda değişmemektedir. FSEK’in veri tabanlarına getirdiği koruma, veri tabanının içerdiği materyalleri kapsamamaktadır. Dolayısıyla da veri tabanlarında yer alan belgeler korunmasız bırakılmaktadır. Bu söz konusu belgeler telif hakkı kapsamında olmasa bile, büyük bir zahmet ve sermaye harcanarak veri tabanlarında sunulduğu için, Avrupa Birliği Veri Tabanı Direktifinde olduğu gibi zahmetli iş olduğu gerekçesiyle, veri tabanları eser olarak korunmasının yanı sıra veri tabanı hakkıyla da korunması gerekmektedir. Bu şekilde telif hakkı kanunlarında bir

Elektronik belgelerin telif hakkı kapsamında korunabilmesi için, öncelikle eser olması gerekmektedir. Yani Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda; “Fikri bir çabanın ürünü olması, Eser sahibinin hususiyetini taşıması, Şekillenmiş olması, FSEK’te anılan eser türlerinin birine girmesi gerekmektedir.” şeklinde yer alan şartları taşıması gerekmektedir. Eserlerin dijital ortamda yayınlanması, eserlerin telif hakkı durumunu değiştirmemektedir. Yani telif hakkıyla korunan belge web sayfalarında ya da veri tabanlarında sunulduğunda, belgenin telif durumunda bir değişim olmamaktadır. Ama web sayfalarının ve veri tabanlarının eser olarak sayılması sebebiyle, telif hakkıyla korunan ya da telif hakkı kapsamı dışındaki belgelere yeni bir koruma daha getirebileceği düşünülse de, veri tabanlarının içeriği koruma kapsamı dışında tutulmaktadır. Bu nedenle veri tabanlarında yer alan belgelerin yeni bir telif hakkı kazanımı olmamaktadır. Ancak söz konusu belgelerin veri tabanları için de yer alması sebebiyle, veri tabanlarının bütünlüğü için de, şifreleme gibi alınabilecek teknik yöntemlerle dolaylı olarak korunabileceği muhtemeldir. basılı belgelerin telif hakkı durumu elektronik ortamda değişmemektedir. FSEK’in veri tabanlarına getirdiği koruma, veri tabanının içerdiği materyalleri kapsamamaktadır. Dolayısıyla da veri tabanlarında yer alan belgeler korunmasız bırakılmaktadır. Bu söz konusu belgeler telif hakkı kapsamında olmasa bile, büyük bir zahmet ve sermaye harcanarak veri tabanlarında sunulduğu için, Avrupa Birliği Veri Tabanı Direktifinde olduğu gibi zahmetli iş olduğu gerekçesiyle, veri tabanları eser olarak korunmasının yanı sıra veri tabanı hakkıyla da korunması gerekmektedir. Bu şekilde telif hakkı kanunlarında bir