• Sonuç bulunamadı

1.2. DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR

1.2.4. Doğrudan Yabancı Yatırımların Nedenleri

Günümüzde işletmeleri doğrudan yabancı yatırım yapmaya iten çeşitli nedenler vardır. Bu nedenleri açıklamaya yönelik birbirinden farklı sınıflandırma modelleri mevcuttur. Dünya Bankası’nın 2000 yılında 191 çokuluslu işletme üzerinde yaptığı çalışmada doğrudan yabancı yatırım yapma kararlarının nedenleri belirlenmeye çalışılmış ve tablo 1.5’teki sonuçlar elde edilmiştir:

Tablo 1.5. Doğrudan Yabancı Yatırımların Nedenleri

Nedenler Yüzde (%)

Yeni piyasaya giriş %55

İşlem maliyetlerinin azaltılması %17

Hammaddeye yakınlık %6

İşlem sürelerinin kısaltılması %4 Yeni ürün hattı geliştirme %4 Verimliliğin iyileştirilmesi %2 Yeni teknoloji geliştirme %2

İşgücüne yakınlık %1

Riskin azaltılması %1

Diğer faktörler %8

Kaynak: World Bank, Foreign Direct Investment Survey 2002, The Multirateral Investment Guarantee

Agency (MIGA), Washington D.C., January, 2002, s. 16

Tablo 1.5’te görüldüğü gibi işletmelerin doğrudan yabancı yatırım yapma nedenlerinin başında yeni piyasalara giriş ilk sırayı almaktadır (%55). Daha sonraki neden ise işlem maliyetlerinin azaltılmasıdır (%17).

İşletmelerin doğrudan yabancı yatırım yapma nedenleri tablo 1.5’te görüldüğü üzere ekonomik nedenler başlıkları altında sınıflandırılabileceği gibi, davranışsal etkenlere bağlı olarak da sınıflandırılabilir. Bu sınıflandırma türünde bir işletmenin doğrudan yabancı yatırım yapma nedenleri “saldırgan” ve “savunmacı” davranışlardır.

Saldırgan davranışta; bir işletmenin doğrudan yabancı yatırım yapma nedeni işletmenin rakipleri karşısında avantaj elde etme amacı ile açıklanırken, savunmacı davranışta ise rakiplerin işletme karşısında elde edebilecekleri olası avantajlardan korunma amacı ile açıklanır.82

81 Erol Manisalı, Gelişme Ekonomisi, Ar Yayın Dağıtım, İstanbul, 1982, s. 143

82 Abraham M. George, Lan H. Giddy, International Finance Handbook, John Willey&Sons Inc., U.S.A.,

Yukarıda ana hatlarıyla verilmeye çalışılan doğrudan yabancı yatırımların nedenlerini aşağıdaki başlıklar altında inceleyebiliriz:

1.2.4.1. Hammadde Kaynaklarına Ulaşma

Gelişmekte olan ülkeler her ne kadar doğal kaynak bakımından zengin olsalar da, bu kaynaklardan etkin bir şekilde faydalanabilecekleri finansman ve teknolojiye sahip değillerdir. Bu hammaddelere üretimlerinde ihtiyaç duyan işletmeler, işlem maliyetlerini de göz önüne alarak, üretim yerlerini bu kaynakların bulunduğu ülkelerde kurarlar. İşletmelerin ürettiği hammadde yoğun ürünleri yabancı ülkelerdeki tüketicilere sattığı durumlarda işletmelerin üretim yerini o ülkelerde kurması daha da önem kazanır.83

Hammadde kaynakları nedeniyle gerçekleşen doğrudan yabancı yatırımlar sayesinde, yatırım yapılan ülkede yeni teknolojik destek ile maliyetler minimuma düşürülmüş ve kaynaklardan maksimum düzeyde yararlanılmış olunur.

1.2.4.2. Yeni Pazar Arama

İşletmeler yabancı pazarlara mal ve hizmet sunmak amacıyla doğrudan yabancı yatırım yapmaktadırlar. Yeni pazar arayan yatırımcılar, doğrudan yabancı yatırımları; pazar payını arttırmak ve korumak gibi temel nedenlerden dolayı gerçekleştirmektedirler. 84

İşletmeler rakipleri tarafından mal ve hizmet sunulan yeni pazarlara yönelik yatırım yapmaları küresel üretim ve pazarlama stratejileri açısından da önem taşımaktadır. İşletmeler küresel çıkarlarını korumak için yeni pazarlardan pay almak zorundadırlar.

İşletmenin önemli alıcıları veya müşterilerinin yeni pazarlara yatırım yapması durumunda, firma bu müşterileri kaybetmemek için aynı pazarlara yatırım yapar. Bu durum müşteriyi izleme olarak adlandırılır. Özellikle banka, muhasebe, hukuk ve reklâm gibi hizmet dallarında firmalar büyük müşterilerine hizmet vermek için onları izlerler.85

1.2.4.3. Tarife ve Kotalardan Kaçınma

Daha önce belirtildiği gibi doğrudan yabancı yatırımlar savunmacı amaçlarla kullanılabilmektedir. Bu tür savunmacı amaçlara yönelik davranışlar olarak, yabancı ülkelerin uyguladığı tarife ve kotalardan kaçınmak örnek olarak verilebilir. Ülke ekonomisini

83 Richard Roberts, International Financial Centres, Edward Elgar Publishing Co., U.S.A., 1994, s. 459 84 Frederick T. Knickerbocker, Oligopolistic Reaction and Multinational Enterprise, Harward University

Pres., Cambridge, U.S.A. 1973, s. 20–35

korumaya yönelik olarak bazı gelişmekte olan ülkelerin ithal edilen mallara kota ve tarifeler koyması, ihracat yapan ülke için kısıtlı miktarda ticaret yapma tehlikesini doğurur. Bu durumda yabancı piyasaya girmenin yolu, o pazarda üretimde bulunmaktır.86

Doğrudan yabancı yatırımlar ile üretimde bulunmak kota ve tarifeleri etkisiz kılmanın en iyi yoludur. Japon, Koreli ve Alman otomobil üreticilerinin kısıtlamalardan kurtulmak amacıyla ABD’de üretim tesisleri kurmaları ile 1960 yılında ABD yatırımlarının Batı Avrupa’ya akışı bu tip davranışlara en iyi örneklerdir.

1.2.4.4. Ucuz Yabancı Faktör Kullanımı

Üretim faktör maliyetleri ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösterir. Dolayısıyla emek ve doğal kaynak yoğun malların üretiminde, üretimin bu faktörlerin bol ve ucuz olduğu ülkelerde yapılması maliyetleri düşürücü etki yapar. ABD ve Japonya gibi gelişmiş ülke firmalarının emeğin ucuz olduğu Çin, Hindistan, Doğu Avrupa ülkeleri, Afrika ülkeleri gibi ülkelerde doğrudan yabancı yatırımda bulunarak üretim tesisleri kurmaları bu nedene örnek olarak gösterilebilir.87

Ayrıca; gelişmekte olan ülke yönetimleri, ucuz iş gücü arayışında olan doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına karşı ülkelerini cazip gösterebilmek için, serbest ticaret anlaşmaları yapmakta ve serbest ticaret bölgeleri kurmaktadırlar.

1.2.4.5. Yurt İçi Kısıtlamalardan Kurtulma

Yurt içi kısıtlamalar bankaların ve bazı imalat sanayi alt sektörlerinin uluslararası alana yayılmalarında önemli bir etkendir. ABD’de ve diğer sanayileşmiş ülkelerde bankacılık yasalarının getirmiş olduğu düzenlemeler, bunlardan kurtulmak üzere bankaları yurt dışında şubeler açmaya yöneltmiştir.

Buna benzer olarak, ülkedeki çevre koruma standartlarının getirdiği kısıtlamalardan kurtulmak isteyen imalat firmaları, üretim için düşük çevre standartlı ülkeleri seçme eğilimdedirler. Bunlar arasında çevreyi kirletici ve kamu sağlığına zararlı endüstriler özellikle belirtilebilir. Türkiye’de Çitosan’a bağlı çimento fabrikalarının Fransız firmalarınca satın alınması bu nedene örnek olarak gösterilebilir.88

86 Roberts, a.g.e., s. 485

87 Ignatius J. Horstmann, James R. Markusen, “Exploring New Markets: Direct Investment, Contractual

Relations and Multinational Enterprise”, International Economy Review, Vol:37, 1996, s. 8

1.2.4.6. Ölçek Ekonomilerinden Faydalanma

İşletmeler yeni pazarlara girerek, ölçek ekonomilerinden yararlanıp kazançlarını artırabilirler. Bunun nedeni, üretimdeki artıştan doğan, birim başına daha düşük ortalama maliyetlerdir. Sabit maliyetleri, değişken maliyetlerine göre yüksek olan firmalar bu dengeyi sağlayabilmek için büyük miktarlarda üretim ve satış yapmak durumundadırlar. Bu büyük hacimli satışlara ulaşmanın tek yolu ise yabancı ülkelere açılmaktır.

Büyük miktarlarda üretim yapan sermaye yoğun işletmeler, ölçek ekonomilerine ulaşmak için yabancı pazarlara girmek durumundadırlar. Yalnızca yerel pazarlarla sınırlı kalmak, firmayı yabancı ülkelerdeki kârlardan yoksun bırakacağı gibi ölçek ekonomilerinden yararlanılamayacağı için yerel ülkedeki rekabetçi fiyatlar açısından da zayıf kılar.89

1.2.5. Doğrudan Yabancı Yatırımların Ülkeler Bazında Dağılımı ve Geleceğe