• Sonuç bulunamadı

Doğrudan Yabancı Yatırımların Ülkeler Bazında Dağılımı ve Geleceğe İlişkin

1.2. DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLAR

1.2.5. Doğrudan Yabancı Yatırımların Ülkeler Bazında Dağılımı ve Geleceğe İlişkin

Küreselleşme ile birlikte önemi artan doğrudan yabancı yatırımlar; özellikle kaynak yetersizliği içerisindeki gelişmekte olan ülkeler için önemli bir role sahiptir. Gelişmekte olan ülkeler 1990’lı yıllardan başlayarak hem politik, hem de alt yapısal alanlarda birçok yenilik yaparak ülkelerine doğrudan yabancı yatırım çekme yarışı içerisine girmişlerdir. Gelişmekte olan ülkelerin doğrudan yabancı yatırım çekme performanslarındaki bu olumlu gelişmelere karşın, gelişmiş ülkeler dünyadaki doğrudan yabancı yatırım girişlerinden en fazla payı almaktadırlar.

Tablo 1.6. İçe Doğru Doğrudan Yabancı Yatırımların Bölgesel Dağılımı (Milyon Dolar)

Bölgeler Yıllar

Dünya Gelişmiş Ülkeler Gelişmekte Olan Ülkeler

1991–1996 254.326 154.641 91.502 1997 481.911 269.654 193.224 1998 686.028 472.265 191.284 1999 1.079.083 824.642 229.295 2000 1.392.957 1.120.528 246.057 2001 823.826 589.379 209.431 2002 651.188 460.334 162.145 2003 557.869 358.539 175.138 2004 710.755 396.145 275.032 2005 916.277 542.312 334.285

Kaynak: UNCTAD, World Investment Report 2003, FDI Policies for Development: National and International Perspectives, New York and Geneva: United Nations, 2003, s. 249 ve UNCTAD, World Investment Report 2006, FDI From Developing and Transition Economies: Implications for Development,

United Nations, Newyork and Geneva, 2006, s. 299

89 Shapiro, a.g.e., s. 526

Tablo 1.6’dan da görüldüğü gibi 1991–1996 döneminde içe doğru doğrudan yabancı yatırımların yaklaşık %61’i gelişmiş ülkelere aittir. 2000 yılında dünyada olduğu gibi gelişmiş ülkelerde de doğrudan yabancı yatırımlar en yüksek düzeye ulaşmış ve ilgili oran %81’e yükselmiştir. 2001–2002 döneminde tüm dünyada azalan doğrudan yabancı yatırımların gelişmiş ülkelerdeki payı da azalmış ve ilgili oran %71’e düşmüştür. 2003–2005 yılları arasında da ilgili oran sırasıyla %64, %56 ve %59 olarak gerçekleşmiştir.

1991–2005 yılları arasında gelişmiş ülkeler içinde Avrupa Birliği ülkeleri, ABD’den daha iyi bir yatırım alanı durumuna gelmişlerdir. Gelişmiş ülkeler içinde 2002 yılında en fazla paya sahip olan ülkeler %81’lik oranla Avrupa Birliği ülkeleri ve %6’lık oranla ABD’dir. Aynı yılda 125,666 milyar dolarla Lüksemburg dünyanın en çok doğrudan yabancı yatırım alan ülkesi olmuştur.90 2003 ve 2004 yıllarında ise gelişmiş ülkeler içinde en fazla doğrudan yabancı yatırım çeken ülke ABD olmuştur. 2005 yılında ise İngiltere 164,530 milyar dolarla doğrudan yabancı yatırım çekmede ilk sırayı alırken, 99,443 milyar dolarla ABD ikinci sırada yer almıştır.

Gelişmekte olan ülkelere genel olarak bakıldığında doğrudan yabancı yatırımların girişlerinde Tablo 1.6’dan da görülebileceği gibi 1991–1996 döneminde dünya toplamının %36’sını oluşturmaktadır. 1997’de %40’lık tavan yaptığı orandan sonra, bu oran giderek azalmış ve 2000 yılında %17,6’ya düşmüştür. 2001 yılında bir parça toparlanma gözükse de 2002 yılında bir önceki yıla göre %22 oranında bir azalma gözlenmiştir. 2003–2005 yılları arasında da ilgili oran sırasıyla %31, %39 ve %37 olarak gerçekleşmiştir.

Gelişmekte olan ülkelerden Afrika bölgesinin doğrudan yabancı yatırımlardan aldığı pay yok denecek kadar azdır. 2002 yılında bu oran yaklaşık %2 düzeyinde iken 2003 ve 2004 yıllarında da sırasıyla %3 ve %2 seviyelerinde gerçekleşmiştir. 2005 yılında ise doğrudan yabancı yatırımlar 2004 yılına göre %78’lik tarihsel bir büyüme ile 31 milyar dolara ulaşmıştır. Afrika’ya yönelen doğrudan yabancı yatırımların hedefi, Afrika’nın petrol gibi yeraltı zenginlikleridir. Ancak alt yapı yetersizliği ve Afrika ülkelerinde yaşanan sürekli iç savaşlar yatırımcıların cesaretini kırmaktadır.

Latin Amerika ve Karayip bölgesinde ise, içe doğru doğrudan yabancı yatırımların 2000 yılında başlayan düşüşü 2003 yılında da devam etmiştir. Bu bölgenin küresel doğrudan yabancı yatırımlardan aldığı pay 2003, 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla 46,137, 100,506 ve 103,663 milyar dolar olarak gerçekleşmesine karşın; dünyadaki doğrudan yabancı yatırımlara

oranlandığında sırasıyla %8, %14 ve %11 gibi düşük oranlarda gerçekleşmiştir. Bu bölgedeki doğrudan yabancı yatırımlarda gözlenen düşüş; bölge ülkelerinde yaşanan ekonomik olumsuzluklar ile özelleştirmedeki aksaklıklardan kaynaklanmaktadır. Ayrıca bu bölgeye en çok doğrudan yabancı yatırım yapan Avrupa ülkelerindeki düşük büyüme hızı da bu düşüşte etkili olmuştur.

Asya ve Okyanusya bölgesi gelişmekte olan ülkeler arasında doğrudan yabancı yatırımları çekmede ilk sırada yer almaktadır. Küresel doğrudan yabancı yatırımlardan aldığı pay 2003, 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla 110,498; 157,328 ve 199,951 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu bölgenin doğrudan yabancı yatırımlar düzeyindeki artışın nedenleri; bölge ülkelerinin ekonomilerindeki büyüme, yatırım ortamının iyileştirilmesi faaliyetleri, başarılı özelleştirmelerin yapılması, başarılı birleşme ve satın almaların yapılması ve bölgeler arası yatırımları teşvik eden bölgesel anlaşmaların yapılması ve özellikle emeğin disiplinli, prodüktif ve ucuz olması sayılabilir. Bu bölgede en çok dikkati çeken ülke Çin’dir.

Çin, gelişmekte olan ülkeler içinde en fazla doğrudan yatırım çeken ülkedir. 1991– 1996 dönemi boyunca toplam 254,3 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırımların 25,5 milyar doları Çin’e gitmiştir. Başka bir deyişle, 1991–1996 dönemi boyunca Çin, ABD’den sonra dünyanın en çok doğrudan yabancı yatırım çeken ikinci ülkesi olmuştur. Sonraki yıllarda Çin’de doğrudan yabancı yatırımların artışı devam etmiş ve 2002 yılında tüm dünyada giderek azalan doğrudan yabancı yatırımlara rağmen, toplam 651 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırımın 52,7 milyar doları Çin’e gitmiştir.

Çin’in doğrudan yabancı yatırım çekme konusundaki başarısının en önemli nedenlerinden birisi 1978 yılında kabul ettiği “Açık Kapı Politikası (Open Door Policy)” olmuştur. “Açık Kapı Politikası” Çin’de doğrudan yabancı yatırımların artışını teşvik etmiştir.91

Dışa doğru doğrudan yabancı yatırımlar incelendiğinde, 1991–2005 yılları arasında en fazla doğrudan yabancı yatırımı gerçekleştiren ülkelerin gelişmiş ülkeler olduğu görülmektedir.

91 P. J. Buckley, J. Clegg, C. Wang, A. R. Cross, “FDI, Regional Differences and Economic Growth: Panel Data

Tablo 1.7. Dışa Doğru Doğrudan Yabancı Yatırımların Bölgesel Dağılımı (Milyon Dolar)

Bölgeler Yıllar

Dünya Gelişmiş Ülkeler Gelişmekte Olan Ülkeler

1991–1996 280.550 240.639 39.439 1997 476.934 396.057 76.662 1998 683.211 630.891 49.837 1999 1.096.554 1.021.307 72.786 2000 1.200.783 1.097.796 99.052 2001 711.445 660.558 47.382 2002 647.363 600.063 43.095 2003 561.104 514.806 35.566 2004 813.068 686.262 112.833 2005 778.725 646.206 117.463

Kaynak: UNCTAD, World Investment Report 2003, FDI Policies for Development: National and International Perspectives, New York and Geneva: United Nations, 2003, s. 249 ve UNCTAD, World Investment Report 2006, FDI From Developing and Transition Economies: Implications for Development,

United Nations, New York and Geneva, 2006, s. 299

Tablo 1.7’den de görüldüğü gibi 1991–1996 döneminde dışa doğru doğrudan yabancı yatırımların yaklaşık %86’sı gelişmiş ülkelere aittir. 1999 yılında gelişmiş ülkelerin gerçekleştirdiği doğrudan yabancı yatırımlar en yüksek düzeye ulaşmış ve ilgili oran %93 olmuştur. 2003 yılına kadar bu düzeyde gerçekleşen oran, dışa doğru doğrudan yabancı yatırımlardaki artışa karşın 2004 ve 2005 yıllarında sırasıyla; %84 ve %83 olarak gerçekleşmiştir.

Gelişmiş ülkelerden ABD, 2001 yılına göre yaklaşık %15’lik bir artış ile 2002 yılında 119,741 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım gerçekleştirmiştir. Ancak, ABD’nin özellikle Latin Amerika ülkelerine ve gelişmekte olan ülkelere olan yatırımları yaklaşık 1/5 oranında azalmıştır. ABD; 2003 ve 2004 yıllarında da sırasıyla 129,352 ve 222,437 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım gerçekleştirmesine karşın, 2005 yılında önemli sayılabilecek dışa doğru doğrudan yabancı yatırım gerçekleştirememiştir. 2002 yılında Avrupa Birliği ülkelerinin gerçekleştirdiği doğrudan yabancı yatırım miktarlarında %13’lük, Japonya’nın gerçekleştirdiği doğrudan yabancı yatırımlarında ise %18’lik düşüş gözlenmiştir. 2003, 2004 ve 2005 yıllarında ise Avrupa Birliği ülkelerinin gerçekleştirdiği doğrudan yabancı yatırımlar artış eğilimi göstermiş ve sırasıyla, 286,106; 334,915 ve 554,802 milyar dolar olmuştur.

Merkez ve Doğu Avrupa ve birkaç Kuzey Afrika ülkesi dışında gelişmekte olan ülkelerin tamamında dışa doğru doğrudan yabancı yatırımlar 2002 yılında, 2001 yılına göre azalma göstermiştir. Merkez ve Doğu Avrupa ülkelerinden en fazla doğrudan yatırım faaliyetinde bulunan on ülkeden Rusya Federasyonu ilk sırayı alırken, ikinci sırayı Çek

Cumhuriyeti almıştır. Bu ülkeleri ise Macaristan, Polonya ve Estonya ülkeleri takip etmiştir. 1991–2005 dönemi boyunca gelişmekte olan ülkelerden özellikle Güney Doğu Asya ülkelerinin yapmış oldukları doğrudan yabancı yatırımlardaki artış dikkat çekicidir.

UNCTAD, doğrudan yabancı yatırımların hem kısa vadede (2005–2006) hem de orta vadede (2007–2008) tüm dünyada pozitif yönde büyüyeceğini tahmin etmektedir.92 Bölgeler arasında nispi olarak küçük de olsa farklılıkların olması muhtemeldir.

Kısa ve orta vadede doğrudan yabancı yatırımların büyümesinde karşılaşılacak risk faktörleri; korumacılık, endüstrileşmiş ülkelerin beklenenden daha az büyümeleri, büyük kaynak ekonomilerinde finansal istikrarsızlık, küresel terörizm, döviz kurlarındaki hareketlilik ve petrol ile diğer hammadde fiyatlarındaki istikrarsızlık başlıkları altında toplanmaktadır.

Son gelişmeler incelendiğinde yatırımcılar; yatırımlarını geleneksel olarak önemli yatırım yerleri olan gelişmiş ülkelerden, yükselen piyasalara doğru kaydırma eğilimi göstermektedirler. Özellikle Asya ve Güney Doğu Avrupa ülkeleri kısa ve orta vadede en uygun bölgeler olarak görülmektedirler. Afrika bölgesine yönelik doğrudan yabancı yatırımların şu andaki seviyesini koruması beklenmektedir. Latin Amerika bölgesindeki doğrudan yabancı yatırımlarda ise iyileşmeye devam edecektir. Gelişmiş ülkelerdeki iyileşmenin ise kısa dönemde mütevazı bir şekilde devam edeceği beklenmektedir. Ayrıca doğrudan yabancı yatırımlar için gelişmiş ülkeler içinde ABD’nin en çekici ülke olma konumunu koruması beklenirken, önemli Avrupa ülkeleri için bu beklenti iç açıcı değildir.

Ülke bazında ise doğrudan yabancı yatırımlar için en cazip ülkenin Çin olacağı düşünülmektedir. Çin’i sırasıyla; ABD, Hindistan, Rusya Federasyonu, Brezilya, Meksika, Almanya, İngiltere, Tayland ve Kanada izlemektedir.93

Son on yılda hizmet sektöründeki doğrudan yabancı yatırımların payında süregelen artışın kısa ve orta vadede de devam edeceği beklenmektedir. Doğrudan yabancı yatırımların büyümesinde ön planda olacak endüstriler ise şu başlıklar altında toplanmıştır:94

• Hizmet Sektöründe: Bilgi işlem servisleri, kamu hizmetleri (elektrik, su ve gaz üretim ve dağıtımı gibi), bankacılık ve sigortacılık, ulaşım ve turizmle ilgili hizmetler (lokanta ve otel gibi),

92 UNCTAD, Prospects for Foreign Direct Investment and The Strategies of Transnational Corporations, 2005–2008, United Nations, New York and Geneva, 2005, s. 11–12

93 UNCTAD, a.g.e., s. 13 94 UNCTAD, a.g.e., s. 14

• Üretim Sektöründe: Elektrik ve elektronik malzemeleri ile makine ve teçhizat üretimi,

• Hammadde Üretim Sektöründe: Madencilik ve petrol ürünleridir.

1.3. DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARI AÇIKLAMAYA YÖNELİK