• Sonuç bulunamadı

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM YÖNTEM

BULGULAR VE YORUM 4.1. NİCEL ARAŞTIRMA BULGULARI

4.1.1. Öğrenci Anketine İlişkin Bulgular Ve Yorum

4.1.1.4. Dördüncü Alt Probleme İlişkin Bulgular

Araştırmanın dördüncü alt problemine yanıt aramak için “İlköğretim 7. sınıf öğrencilerinin İngilizce programının ürün boyutuna ilişkin görüşleri nasıl bir dağılım göstermektedir?” sorusu sorulmuştur. Bu alt problemin çözümüne ilişkin öğrenci anketinden toplanan veriler frekans (f), yüzde % ve aritmetik ortalama hesaplanarak Tablo 4.4.de verilmiştir.

Tablo 4.4. 7.Sınıf Öğrencilerinin İngilizce Öğretim Programının Ürün Boyutuna İlişkin

Görüşlerinin Frekans ve Yüzde Dağılımları

Ürün değerlendirme boyutunu değerlendirmek için öğrenci anketinde toplam 11 madde yer almıştır. Bu maddelerin aritmetik ortalamaları 2.38 ile 3.26 arasında değişmekte olup, genel ortalama itibariyle 2.86 olduğu görülmektedir. Ürün değerlendirme boyutunun genel olarak diğer boyutlar arasındaki en yüksek ortalamaya sahip olduğu görülmektedir. Genel anlamda ürün boyutuna ilişkin öğrenci görüşlerinin programın diğer boyutlarına oranla daha olumlu olduğu söylenebilir.

Proje-Performans Ödevleri

En yüksek ortalamaya sahip olan görüş ortalamasının 35. madde olduğu görülmektedir. Verilen yanıtların yüzde ve frekansları incelendiğinde, öğrencilerin

Maddele r ÜRÜN DEĞERLENDİRME (1) (1)HİÇ KATIL MIYOR UM (2) (2) KATIL MIYOR UM (3) (3)KATI LIY O RU M (4) (4) TAMAMEN KATILI YORUM f % f % f % f %

35 Proje/performans ödevleri değerlendirmeye (başarı notumuza) dahil edilmektedir.

3.26

46 5.4 94 11.1 298 35.1 412 48.5

36 Performans ödevlerinin İngilizce başarımıza olumlu katkısı vardır.

2.82

102 12.0 163 19.2 366 43.1 219 25.8

37 Test sınavlarında klasik sınavlara oranla daha başarılı olduğumu düşünüyorum.

2.52

163 19.2 241 28.4 280 32.9 166 19.5

38 Öğretmenimiz öğretim sürecindeki gelişim ve

çabalarımızı dikkate alarak karne notumuzu verir. 3.03 65 7.6 143 16.8 337 39.6 305 35.9

39

Sınav soruları, sadece ezbere dayalı olmayıp anlamamızı,düşünmemizi ve yorum yapmamızı gerektirir.

3.04 83 9.8 128 15.1 311 36.6 328 38.6

40 Sınavlar yalnızca dil bilgisi ve kelime bilgimizi ölçmektedir.

2.91

84 9.9 164 19.3 340 40.0 262 30.8

41 Sınavların, konuları öğrenip öğrenmediğimizi ölçmekte başarılı olduğunu düşünüyorum.

2.95

89 10.5 133 15.6 352 41.4 276 32.5

42 Sınav (yıl sonu sınavları, SBS, kısa sınavlar) sayısı başarımızı ölçmede yeterlidir.

3.06

84 9.9 98 11.5 344 40.5 324 38.1

43 Sınav sonuçları gerçek başarımızı yansıtmamaktadır. 2.38 201 23.6 258 30.4 251 29.5 140 16.5 44

Dersler ilerledikçe İngilizce konuşma-dinleme (iletişim) becerilerine ilişkin gelişim gösterdiğimi düşünüyorum.

2.62

120 14.1 256 30.1 298 35.1 176 20.7

45 Dersler ilerledikçe İngilizce dilbilgisine ilişkin gelişim gösterdiğini düşünüyorum.

2.96

91 10.7 116 13.6 375 44.1 268 31.5

yalnızca % 16,5’inin bu görüşe katılmadığı, % 83.6’sının ise katıldığı görülmektedir. Dolayısıyla çok yüksek bir oranda, süreçte proje ve performans ödevlerinin kullanıldığı ve öğrencilerin başarı notlarına dahil edildiği söylenebilir. Öğretmenlerin görüşleri de bu doğrultuda olup süreçte sıklıkla bu ödevleri yaptıklarını ifade etmişlerdir. A1 okulunda 21.02.2013 tarihinde yapılan gözlem bulguları, öğrencilerin aktif olarak performans ödevlerini yaptıkları ve sınıfta sundukları gözlemlenmiştir.Benzer olarak O1 okulunda öğretmenin birkaç kez derse başlamadan önce öğrencilerin proje-performans ödevlerini tamamlayıp tamamlamadıklarını sorguladıkları gözlemlenmiştir.

Performans ödevlerine ilişkin diğer bir soru “Performans ödevlerinin İngilizce başarımıza olumlu katkısı vardır.” şeklinde ifade edilmiştir. Öğrencilerin %68,9’u bu maddeye olumlu görüş bildirirken; % 31.1’i olumsuz görüş bildirmişlerdir. Genel anlamda öğrencilerin çoğunluğu için performans ödevlerinin notlarına olumlu yansıdığı söylenebilir. Yapılan öğrenci görüşmelerinin sonuçlarına göre de birçok öğrenci performans ödevlerinin notlarını yükselttiği yönünde görüş belirtmişlerdir. Yapılan görüşmeler de öğretmenler de performans ödevleriyle ilgili olarak, bu ödevlerin takip edildiğinde öğrenciler için faydalı olduğu yönündedir. Benzer olarak Demirlier (2010) 6.7. ve 8. Sınıf İngilizce programlarını değerlendirdiği çalışmasında öğrencilerin %70’e yakın büyük bir çoğunluğunun proje-pertformans ödevlerine ilişkin olumlu tutum geliştirdiklerini ve başarılarını yansıtmak için faydalı birer araç olduğu görüşünü savunmuşlardır.

Başarının Ölçülmesi

Öğrencilere başarılarının değerlendirilmesi amacıyla yapılan sınavlara ilişkin 5 soru yöneltilmiştir. Bu sorulara verilen öğrenci yanıtlarının aynı doğrultuda olduğu, yanıtların katılıyorum ve tamamen katılıyorum seçeneklerinde yoğunlaştığı görülmektedir. Örneğin, “Sınav soruları, sadece ezbere dayalı olmayıp anlamamızı, düşünmemizi ve yorum yapmamızı gerektirir.” maddesi için öğrencilerin % 24.9’u olumsuz görüşe; %75.1’inin olumlu görüşe sahip oldukları görülmektedir; benzer şekilde “Sınavlar yalnızca dil bilgisi ve kelime bilgimizi ölçmektedir.”maddesine öğrencilerin % 29.2’sinin katılmadığı; %70.8’inin katıldığı görülmektedir. Sınavlarla ilgili diğer bir madde olan “Sınavların, konuları öğrenip öğrenmediğimizi ölçmekte başarılı olduğunu düşünüyorum.” maddesine öğrencilerin % 26.1’inin katılmadığı;

%73.9’unun katıldığı görülmektedir. “Sınav (yıl sonu sınavları, SBS, kısa sınavlar) sayısı başarımızı ölçmede yeterlidir.” maddesi için öğrencilerin % 78.6’sı olumlu görüş bildirirken, %21.4’ü olumsuz görüş belirtmiştir. Sonuçların birbirine yakın olması, öğrenci görüşlerini benzer kılarak öğrencilerin genel anlamda sınavlarla ilgili olumlu görüşlere sahip olduklarını göstermektedir.

Buna ek olarak 37.maddede ifade edilen “Test sınavlarında klasik sınavlara oranla daha başarılı olduğumu düşünüyorum.”görüşüne öğrencilerin yaklaşık olarak yarısının katıldığı (%52.4), diğer yarısının (%47.6) katılmadığı görülmektedir. Bu sonuç öğrencilerle yapılan görüşme sonuçlarında ortaya çıkan tablo ile yani, bazı öğrencilerin test sınavlarında başarılı oldukları, bazılarının ise stres ya da heyecan gibi birçok faktör sebebiyle başarısız olmalarından ötürü bu şekilde düşünmelerinden kaynaklanıyor olabileceğini düşündürmektedir. Benzer şekilde, öğretmen görüşleri de birçok öğrencinin test sınavlarında heyecanlandıklarından ötürü daha düşük notlar aldıklarını ortaya koymaktadır.

Yapılan değerlendirmelerin niteliğine ilişkin olarak öğrencilere 2 soru yöneltilmiştir. “Sınav sonuçları gerçek başarımızı yansıtmamaktadır.”maddesine öğrencilerin toplam % 46’sı katılıyorum seçeneğinde yoğunlaşırken, %54’ü katılmıyorum seçeneğini işaretlemişlerdir. Bu durum, öğrencilerin bireysel görüşmelerinde de belirttikleri gibi sınıf içi performanslarının daha iyi olduğu, sınav kaygısı yüzünden bildiklerini unuttukları yönündeki görüşlerinden kaynaklanıyor olabilir. Bu sonuç 37. maddenin sonuçlarıyla benzer niteliktedir. Şöyle ki; öğrencilerin yarıya yakını test sınavlarında daha başarılı olduğunu belirtirken, yarısı başarısız olduğunu belirtmiştir. Öğrencilerin bir dönem içerisinde yazılı, test, merkezi sınav oldukları düşünüldüğünde, sınavları merkezi sınav sonuçları olarak algılamaları ve bu şekilde cevap verdikleri düşünülebilir.

38.maddede ifade edilen “Öğretmenimiz öğretim sürecindeki gelişim ve çabalarımızı dikkate alarak karne notumuzu verir.” maddesine verilen yanıtlar incelendiğinde öğrencilerin büyük bir çoğunluğunun (%75.5’i) bu görüşe katıldığı görülmektedir. Öğrencilerin yalnızca % 7.6’sı bu görüşe hiç katılmadığını, %16.8’i ise katılmadığını belirtmişlerdir. Sonuç olarak, genel anlamda öğretmenlerin öğrenci notlarının dersteki gelişim süreçlerini de dahil ederek verdikleri söylenebilir.

Beceri Kazanımı

Ürün değerlendirme boyutunun son iki sorusu (44. ve 45. sorular) programın dilbilgisine ve iletişim becerilerine ilişkin amaçlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine yöneliktir.

“Dersler ilerledikçe İngilizce konuşma-dinleme (iletişim) becerilerine ilişkin gelişim gösterdiğimi düşünüyorum.”maddesine öğrencilerin toplam %44,2’si katılmıyorum ve hiç katılmıyorum seçeneklerinde yoğunlaşırken; %55,8’i katılıyorum ve tamamen katılıyorum seçeneklerinde yoğunlaşmıştır. Öğrencilerin yaklaşık olarak yarısının kendinde konuşma ve dinleme becerilerine ilişkin gelişim gördüğü, yarısının ise yeterli gelişme görmediği anlaşılmaktadır.

“Dersler ilerledikçe İngilizce dilbilgisine ilişkin gelişim gösterdiğini düşünüyorum.”maddesine öğrencilerin % 24.3’ ünün olumsuz, %75.6’sının olumlu görüş belirttiği görülmektedir. Dolayısıyla öğrencilerin büyük çoğunluğunun dilbilgisine ilişkin gelişim gösterdiği, dil bilgisi konularını öğrendiği; azınlığın ise yeterli gelişimi göstermediği söylenebilir. Öğrencilerin mevcut programla konuşma ve dinleme becerilerine kıyasla öğrencilerin dilbilgisine ilişkin daha fazla gelişme gösterdikleri söylenebilir. Hem öğrencilerle hem de öğretmenlerle yapılan görüşme bulguları da bu sonucu destekler niteliktedir. Öğretmenler programın bu amacına yönelik yeterli gelişim gösterilemediğinin altını çizerek öğrencilerin bu yönlerinin eksik kaldığını belirtmişlerdir. Birçok öğrenci de buna paralel olarak “bir yabancı gördüğümüzde iletişim kuracak kadar İngilizce bilgisine sahip değiliz, konuşup anlaşamayız” şeklindeki ifadeleriyle bu becerilerinin gelişmediğini ve bu durumdan dolayı yaşadıkları sıkıntıyı dile getirmişlerdir.

7. sınıf programının Stufflebeam’in önerdiği 4 boyut içerisinden öğrenci görüş puan ortalamasının sırasıyla ürün değerlendirme boyutundan süreç değerlendirme, girdi ve bağlam değerlendirme boyutuna doğru azalma gösterdiği görülmektedir. Dolayısıyla öğrenci görüşlerinin sürecin ve ürünün değerlendirilmesi açısından daha olumlu geçtiği söylenebilir.

Literatür incelendiğinde, İngilizce öğretimine ilişkin program değerlendirme çalışmalarının büyük çoğunlukla öğretmen görüşlerini almaya dayalı yapılma olduğu görülmüştür.Bu sebeple öğretmen ve öğrenci görüşleri birlikte alınarak yanıtlar bir sonraki bölümde tartışılacaktır.