• Sonuç bulunamadı

Bulgaristan Müslümanlarının Sosyal Hayatı

Bulgaristan‟da yaĢayan Müslüman Türkler, birlik ve beraberlik içerisinde olmak bağlamında yer yer sıkıntılar yaĢamıĢ olsalar da genel olarak dayanıĢma içerisinde olmuĢlardır. Birlik ve beraberliğin tam olarak sağlanamaması hak elde edilmesi hususunda olumsuzluklara neden olmuĢtur. Ethem Ruhi Balkan‟ın Balkan gazetesi de Filibe ve çevresinde Müslüman halkın sesi olması yönüyle, Müslümanların birlikteliğine ciddi katkı sağlamıĢtır. Gazete Müslüman-Türklerin sosyal meseleleriyle ilgilenmiĢ, zaman zaman yardımlaĢma duygusunun pekiĢmesi için toplanan yardımları gazetede duyurmuĢtur. Milletvekillerinin Bulgaristan Meclisi‟ne sundukları tekliflere gazetede yer verilmiĢtir. Örneğin 1907 Kasım ayında 12 Türk milletvekilinin meclise sunduğu bir layiha gazetede geniĢ bir Ģekilde yer almıĢtır. Bu layihaya göre milletvekillerinin meclisten, Müslüman-Türkler hakkındaki taleplerinden bazıları Ģu Ģekilde olmuĢtur: “3. madde: Meclis-i Ġdarelere Türkçe bilir daimi bir aza bulundurulması. (…) Yedinci Madde: Prens hazretlerinin Ģenlik günlerinden maada yortularda umum Müslüman dükkan ve mağazalarının açılması. 8. Madde: Bulgaristan‟dan hicret eden Müslümanların esbab-ı hicretini tahkik için her kasabada birer komisyon tayini ve bu hicretin men‟i neye mevkuf ise onun icrası. 9. Madde: Camilerimize daha fazla bir iane verilmesi. 10. Madde: Bulgaristan‟ın daha birkaç kasabasında iktidarlı ve namuslu kimselerden kaymakam muavini tayini. 11. Madde: Dağ memurlarından Müslümanların çekmekte olduğu mezalime bir nihayet verilmesi. 12. Madde: Müslümanlardan da jandarma ve dağ jandarmalarının intihabı353.”

Balkan gazetesi Filibe ve çevresindeki vatandaĢların problemleriyle her zaman

ilgili olmuĢtur. Grev ve sair faaliyetlerini haber yapmıĢtır. Örneğin Mardas namındaki tütün fabrikasında 45 iĢçinin iĢ bıraktığını haber yapmıĢtır. Habere göre iĢ bırakmanın sebebi 6 iĢçinin kovulmasıdır354

.

Bulgaristan Müslümanlarının önemli problemlerinden biri pasaport temini sorunudur. Uygulamada, altı-yedi seneden beri gerek gezmek gerekse de ticaret için

353 Balkan, 8 TeĢrinisani 1323/21 Kasım 1907, Nr: 298, s. 1. 354 Balkan, 26 Temmuz 1322/8 Ağustos 1906, Nr: 12, s. 4.

Bulgaristan dıĢarısına çıkmaya mecbur olan Müslümanlar, belediyeler ve köy öpeĢtinelerine 500 lef depozit veya 1000 lef kefalet vermek zorundan kalıyorlar, ancak böylelikle pasaport alabiliyorlardı. Müslümanlar bu durumdan çok ciddi manada mustariptirler. Bu yüzden durum bakana da iletilmiĢ, pasaport nizamnamesinin yeniden düzenleneceği belirtilmiĢtir. Yeni duruma göre Müslümanlardan kim Ġstanbul ya da Avrupa‟ya giderse askerliği olsun, olmasın pasaport nizamnamesi gereğince kasaba, köy ve belediyelerden yalnız otuz santim bir masrafla pasaportlarını alabileceklerdir355

.

Bulgaristan Müslümanları bazı durumlarda hükümetin kararlarını protesto etmiĢlerdir. Örneğin Maarif Nizamnamesi sebebiyle Dobriç‟te Müslüman halk Bulgar hükümetinin kararını protesto etmiĢtir. Maarif Nizamnamesini, Müslüman ahaliye hayat hakkı tanımayan bir nizamname olarak değerlendirmiĢlerdir. Aralık ayının 14. günü bütün Müslüman halk Mekteb-i RüĢtiye‟ye davet edilmiĢ ve o gün mektepte bir toplantı gerçekleĢtirilmiĢtir. Muallim heyetinden Hayrettin Efendi burada bir konuĢma yapmıĢ ve 313 ve 315. maddeler kabul edilip yürürlüğe konulursa bu durumun Müslüman mekteplerine set çekeceğini ve masum insanların din terbiyesinden mahrum kalacaklarını, Müslümanların milliyet ve mezheplerinin çiğneneceğini belirtmiĢtir. Ayrıca bu konuda talepleri içeren bir telgraf çekilmesi kararlaĢtırılmıĢtır356. Dobriç‟in yanında Hazergrad‟da ve Silistre‟de de Maarif Nizamnamesi protesto edilmiĢtir357

.

19 Kasım 1909 tarihi Cuma akĢamı Filibe‟de, Sultan II. Murat zamanında yapılan camide büyük bir miting düzenlenmiĢtir. Bu miting ile halk, siyasi ve içtimai hukuklarını arama arayıĢı içerisine girmiĢtir. Gazete bu geliĢmeyi, otuz senedir böyle bir Ģeyin olmadığını belirterek çok sevindirici bir geliĢme olarak değerlendirmiĢtir. Bu miting ile nifakın önüne geçildiği vurgulanmıĢtır. Hatta dağılınması yönünde gelen bir elçinin “ben hükümetin adamıyım, ben asarım keserim buradan dağılınız” benzeri ifadeleri üzerine milletin “sen falan gospodinin bendesi isen biz de millet-i Ġslamız. Ġçimizden çık hain!” feryatlarıyla Ģahsın yaka paça cami dıĢarısına

355

Balkan, 23 TeĢrinisani 1323/6 Aralık 1907, Nr: 310, s. 3. 356 Balkan, 18 Kânunuevvel 1324/31 Aralık 1908, Nr: 630, s. 1-2.

357 Balkan, 20 Kânunuevvel 1324/2 Ocak 1909, Nr: 632, s. 2; Balkan, 12 Kânunuevvel 1324/25 Aralık 1908, Nr: 625, s. 1-2.

atıldığından bahsedilmiĢtir. Gazetenin bu olayla ilgili yorumu ise Abdülhamit dönemini de ele alarak Ģöyle olmuĢtur: “Bu hadise bizce Abdülhamit‟in yakasından tutulup da millet kahramanları tarafından hâk-i mezellete atılıvermesi kadar mühim millet kuvveti denilen kuvve-i feyyazın ehl-i Ġslam arasında bihakkın tecelliye baĢladığını gösterdiği için Ģanlı bir Ġslam mitingidir358.” Bu mitingde Cemaat-i

Ġslamiye komisyonun ve Filibe müftülüğünün faaliyetleri eleĢtirilmiĢtir. Pek çok vakıf malının haraç mezat satıldığı belirtilmiĢtir359

.

Bulgaristan‟da yaĢayan Müslümanların genel durumları 1878 sonrasında iyi olmamıĢtır. Çünkü 1878 Berlin AntlaĢması sonrasında Bulgar hükümetinin Müslüman vatandaĢlara bakıĢı çok da olumlu değildir. Örneğin müftülerin seçimi ve eğitim baĢta olmak üzere vb. pek çok konuda Müslüman Türklerin talepleri pek dikkate alınmamıĢtır. Balkan gazetesine Sofya‟dan gönderilen bir mektup Bulgaristan Müslümanlarının durumlarının kötü oluĢunun gerekçesini ortaya koymaktadır. Bu mektupta Bulgaristan Müslümanlarının tam olarak birlik ve beraberlik içerisinde olmadıkları, bu yüzden de birçok hukuki haktan mahrum kaldıkları belirtilmekte, okul ve camilerin ise periĢan bir halde olduğu vurgulanmaktadır. Müslümanların birlik ve beraberliğinin temini, vahdetin sağlanması için ise cemiyetler oluĢturulmalıdır. Cemiyetlerde görev alacak kiĢilerin ise Müslüman Türklerin problemleriyle meĢgul olmaları gerektiği ifade edilmektedir360. Aslında Ethem Ruhi Bey, “Her gün Yeni Bir ġey! Bizde ise Eski Hamam Eski Tas” baĢlıklı peĢi sıra yayımlanan üç baĢyazısında, Bulgarların birlik ve beraberlik içerisinde oldukları ifade edilmekte, bugün Ġstanbulvis, Jankovis, Narodnak ve Demokratların Makedonya dendiğinde yüreklerinin beraber çarptığı, aynı siyasi emelin peĢinde koĢtuğu belirtilmektedir. Müslümanların durumunun ise içler acısı olduğu dile getirilerek partizanlığın had safhada olduğu ifade edilmekte, birlik ve beraberliğe olan gereksinim vurgulanmaktadır361. Bir baĢka makalede de

358

Balkan, 7 TeĢrinisani 1325/20 Kasım 1909, Nr: 899, s. 2.

359 Balkan, 8 TeĢrinisani 1325/21 Kasım 1909, Nr: 900, s. 2-3; Balkan, 10 TeĢrinisani 1325/23 Kasım 1909, Nr: 901, s. 3-4; Balkan, 11 TeĢrinisani 1325/24 Kasım 1909, Nr: 902, s. 2; Balkan, 12 TeĢrinisani 1325/25 Kasım 1909, Nr: 902, s. 2; Balkan, 13 TeĢrinisani 1325/26 Kasım 1909, Nr: 903, s. 2.

360 Balkan, 21 Mart 1324/3 Nisan 1908, Nr: 407, s. 1-2.

361 Ethem Ruhi Bey‟in Balkan gazetesinde yayımlanan bu üç yazısı için bkz. Ethem Ruhi, “Her Gün Yeni Bir ġey”, Balkan, 26 Mart 1324/8 Nisan 1908, Nr: 411, s. 1-2; Ethem Ruhi, “Her Gün Yeni Bir

Bulgaristan‟dan Dersaadet‟e gerçekleĢtirilen göçler eleĢtirilmiĢtir. Hüseyin Raci‟nin yazısında Abdülhamit devrinde Bulgaristan‟dan Ġstanbul‟a göç eden kimselerin “istibdat” yüzünden tekrar Bulgaristan‟a iltica ettiklerinden bahsedilmiĢ, bu kiĢilerin II. MeĢrutiyetin ilanı sonrasında yeniden Ġstanbul‟a hicret etmeleri eleĢtirilmiĢtir. Hüseyin Raci Bey, bu konuda Ģöyle demiĢtir: “Rub‟ asırdan karib bir zamandan beri Bulgaristan Ġslamının hayat-ı içtimaiyesini kolera hastalıklarından daha müthiĢ hanümansız bir surette kemiren bir illet-i müzmine var ise o da Ģu safdil ahalimizin mevcudiyetlerini müsavi dereceye indiren hicret yani bu meĢum sözdür…362.”

CemiyetleĢmenin önemi hususunda Hacı Hüseyin Ahmet Efendi‟nin reisliğindeki Cemiyet-i Hayriye‟nin bir faaliyetine göz atılabilir. Cemiyet, memleketteki biçare ile fukara çocuklara yardım etmeyi amaçlamaktadır. Cemiyet, 23 Mart 1908 Pazartesi gecesi millet bahçesinde bir müsamere gerçekleĢtirildi. Müsamereye bazı Bulgar vatandaĢları da katıldılar. Burada Mehmet Efendi 20 lef yardımda bulunmuĢtur. Müsamerenin hasılatı ile fakir çocuklara elbise yaptırılacaktır. Niğbolu‟daki bu faaliyet gazete tarafından memnuniyet verici bir geliĢme olarak görülmekte ve Ģöyle denilmektedir: “Var olsun böyle hayırlı, millete, dine, maarife, hizmetten baĢka garazı olmayan insanlar! Kahrolsun birbirini yemekten, ağraz-ı Ģahsiyeden gayrı bir his ile mütehassis olmayan nadan ve cabbarlar363!”

Filibe‟de yaĢayan vatandaĢların dikkatine sunulan bir haberde ise dayanıĢmayı kuvvetlendirmek maksadıyla anahtarı Müftü Efendi ve komisyon nezdinde bulunan bir kutunun her Cuma ev ev dolaĢtırılması önerilmektedir. Herkesin elden geldiğince yardım yapması istenmekte, her hafta toplanan yardımlar ile 15-20 fukara hanenin un, kömür ve odun ihtiyaçlarının görülmesi hedeflenmektedir. Bu uygulama yapılırken saman alevi gibi bir defa parlayıp sönülmemesi gerektiği, sürekliliğin sağlanmasına çalıĢılması gerektiği de ifade edilmektedir364

. Bir diğer faaliyet ise Filibe‟deki Müslüman mezarlığının inĢaatı için Müslüman ahaliden deri ġey 2”, Balkan, 27 Mart 1324/9 Nisan 1908, Nr: 412, s. 1-2; Ethem Ruhi, “Her Gün Yeni Bir ġey 3”, Balkan, 28 Mart 1324/10 Nisan 1908, Nr: 413, s. 1-2.

362

Hüseyin Raci, “Bulgaristan Ġslamının Hayat-ı Ġçtimaiyesini Kemiren Hastalık”, Balkan, 27 ġubat 1325/12 Mart 1910, Nr: 992, s. 2.

363 Balkan, 22 Mart 1324/4 Nisan 1908, Nr: 408, s. 2.

toplanmasıdır. Filibe Müslümanlarından 196 deri toplanmıĢ ve sonucunda 1176 lef elde edilmiĢtir. Ayrıca deri bedeli olarak da nakit 92 lef 60 santim toplanmıĢtır. Yekûnu ise 1268 lef 60 santimdir365. Sonuç olarak denilebilir ki Bulgaristan

Müslümanların dağınıklığını önlemek ve birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla birtakım çalıĢma ve faaliyetler yürütülmüĢtür.

Türkistan coğrafyasında 1911 yılı Ocak ayında bir dizi deprem meydana gelmiĢ ve bu depremler, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Doğu Türkistan ve Kafkaslara kadar uzanan bir coğrafyada etkili olmuĢtur366

. Bu deprem hadisesi üzerine ġeyhülislam Musa Kazım Efendi‟nin riyasetinde Türkistan Ġane Komisyonu teĢkil edilmiĢtir. Gazetede bu hususta Ģöyle denilmektedir: “Ahiren Türkistan‟da zuhura gelen harekât-ı arziyeden birçok dindaĢlarımızın duçar-ı felaket oldukları maddeten büyük zayiataa uğradıkları Ġstanbul ceraidinden mütalaa güzarımız olmuĢtur. Bu münasebetle ġeyhüslislam Musa Kazım Efendi hazretlerinin taht-ı riyasetinde bir komisyon teĢekkül etmiĢtir. Biz Bulgaristan Müslümanlarının uhde-i hamiyyet-i milliye ve diniyelerine düĢen vazife-i teavün ve insaniyetin takdir buyurulacağına eminiz367.” Sonuç olarak Musa Kazım Efendi‟nin talimatları

doğrultusunda Filibe Müftülüğünün öncülüğünde Müslüman halktan Türkistan felaketzedeleri için yardım kampanyası düzenlenmiĢtir368. Yapılan yardımlar Balkan

gazetesinin 11 Nisan 1911 tarihli nüshasında yayınlanmıĢtır. Yardımlara iliĢkin bir liste aĢağıda verilmiĢtir369

.

Tablo 6: Türkistan Felaketzedeleri Ġçin Toplanan Yardımları Gösterir Tablo

Ġsim Lef Santim

Müftü Saadettin Efendi 50

Tahsin Ağa 50

Ahmet Faik Efendi 50

Hacı ġerif Ağa 30

Behlül Efendi 20

ġefik Bey 20

365 Balkan, 18 Kânunusani 1323/31 Ocak 1908, Nr: 353, s. 3-4.

366 Mehmet Erol, “Bir Sözlü Tarih Metni Olarak Kıssa-i Zelzele ve Konusunun Anadolu Basınına Yansıması”, Manas Sosyal Araştırmalar Dergisi, c. 7, S. 3, (2018), s. 25-38.

367 Balkan, 19 Kânunusani 1326/1 ġubat 1911, Nr: 1260, s. 4. 368 Balkan, 4 ġubat 1326/17 ġubat 1911, Nr: 1274, s. 2-3. 369 Balkan, 29 Mart 1327/11 Nisan 1911, Nr: 1318, s. 4.

Debbağ Ali Efendi 20 Hacı Salih Efendi 10 Saip Efendi zade Ali 10 Hüseyin Efendi ve Ģeriki 5 YemiĢçi Mehmet Efendi 3

Saraç Ali Efendi 3

Besim Efendi ve Ģeriki 4

Ahmet Efendi 2

Hacı ġaban Efendi 2 Ahmet Fazıl Efendi 2 Saraç Nuri Efendi 1

Nalıncı Ġsmail Efendi 1 50

Nalıncı Ali Efendi 1 Nalıncı Ali Molla 1 Nalıncı Hafız Salih Efendi 1

Ali Efendi 1

Saraç Tahsin Efendi 1

Saraç Ahmet Efendi 50

YEKÛN 289 Lef

Bu yardım kampanyası, hem Filibe Müslümanlarının Türkistan coğrafyasındaki Müslümanlara karĢı ilgili olduklarını hem de Osmanlı ile bağının kuvveti göstermektedir. ġeyhülislam bir yardım kampanyası düzenlenmesi talimatı verince bunun Bulgaristan Müslümanlarınca desteklenmesi ayrıca önemlidir.