• Sonuç bulunamadı

4.1. Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular

4.1.1. Birinci Seminere İlişkin Bulgular

Katılımcıların, birinci seminerde uygulanan 4 Masa Etkinliği sırasında toplam 20 soru sordukları belirlenmiştir. Bu soruların düzeylerine ilişkin frekans ve yüzde verileri aşağıdaki Tablo 4.1’de sunulmuştur.

Tablo 4.1. Katılımcıların Birinci Seminerde Oluşturdukları Soru Düzeylerinin Frekansları

Soru Sorma Düzeyi Soru Düzeyi f %

Düşük Düzey Kavrama Bilgi 5 5 25 25

Uygulama 3 15 TOPLAM 13 65 Üst Düzey Analoji 1 5 Provakatif 1 5 Paradoks 5 25 Analiz - - Belirsizlik Toleransı - - TOPLAM 7 35

Tablo 4.1 incelendiğinde, katılımcıların birinci seminerde sordukları 20 sorudan 13’ünün (%65) düşük düzeyde, 7’sinin (%35) ise üst düzeyde olduğu görülmektedir. Düşük düzeyde olan soruların frekansları incelendiğinde, katılımcıların bilgi düzeyinde 5 (%25), kavrama düzeyinde 5 (%25), uygulama düzeyinde ise 3 (%15) soru sordukları görülmektedir. Üst düzeyde olan soruların ise 5’i (%25) paradoks düzeyindeyken 1’i (%5) analoji, 1’i (%5) de provakatif düzeyindedir. Katılımcıların sorduğu sorular ve karşılık gelen düzeyleri aşağıdaki Tablo 4.2’de verilmiştir.

Tablo 4.2. Katılımcıların Birinci Seminerde Oluşturdukları Sorular ve Düzeyleri

1. SEMİNER Soru Düzeyi

1. Öğretmenim canlı mı yani gerçek derken? Kavrama

2. Gerçekten öyle balina olduğunu biliyor musun gerçekten? Kavrama 3. Gerçek gibi görünen ve gerçekten gerçek olan araba gerçek mi? Orada gidiyor

mu araba? Kavrama

4. Bunu taş olarak mı göreceğiz yoksa canavar mı? Analoji

5. Ama dünya böyle mi gözükür? Böyle dünya mı olur? Paradoks

6. Gerçek mi? Ona kıyafet asar mısın sen? Uygulama

7. Oyuncak mı süs mü? Süs mü gerçekten? Kavrama

8. Hocam çünkü bu sizce gerçek görünüyor mu? Bilgi

9. Hocam bu nasıl gerçek olur? İnsanlar ilk başta kenardaki gözleri açık olur.

İnsan böyle olsa da turuncu olmaz rengi. Dişleri böyle mi olur hocam? Paradoks

10. O zaman eline nasıl alıyorsun? Paradoks

11. Bir de hocam uğur böceği şu kadarcık bir şey, böyle olur mu? Paradoks 12. Sen onun gerçek olmadığını mı düşünüyorsun? Provakatif 13. Hocam bizce şöyle, bunu gördüğümüz anda kağıt kıstırıcı görüyoruz. Köpek

balığı görmüyoruz. Köpek balığı kesinlikle değil. Sadece köpek balığı aksesuarlı kağıt kıstırıcı. Arkadaşımız bunun gerçek olmadığına inanıyor, yoksa gerçek olsa biz bunu nasıl elleyeceğiz?

Paradoks 14. Ben gerçek değil diyorum. Ben bunun birinci masada olması gerektiğini

düşünüyorum. Çünkü öğretmenim, buna baktığınızda bu gerçekten bir kağıt kıstırıcı gibi görünüyor ve bu gerçekten de bir kağıt kıstırıcı. Ben bunun süsünü mü eleştiriyorum yoksa neden kullanıldığını, kendi şeyini mi eleştirmem gerekiyor benim?

Uygulama

15. Bu kağıt kıstırıcı gibi görünmüyor mu? Bilgi

16. Siz uzaktan baktığınızda aa o köpek balığı gibi görünüyor ama köpek balığı

değil mi diyorsunuz? Bilgi

17. Hocam bu gerçek gibi görünüyor mu görünmüyor mu top? Bilgi

18. Bu kişileştirmeye girmiyor mu? Bilgi

19. Bence de gerçek görünmüyor. Ben buna uzaktan baktığımda bu gerçek

çiçekmiş demem. Buradan baktığımızda burası gerçek gibi mi görünüyor? Uygulama 20. Neden? Gerçek mi bu? Beni ısırabilir mi şu an? Kavrama

Tablo 4.2 incelendiğinde, katılımcıların sordukları düşük düzey soruları genellikle kolaylaştırıcıya sordukları veya diğer katılımcılardan gelen soru veya yorumlara istinaden onaylatma amacıyla sordukları görülmektedir. Üst düzey soruları ise genellikle gerekçe belirtmek veya diğer katılımcıların söylediklerini çürütmek için oluşturdukları görülmektedir.

Katılımcıların, birinci seminer sonunda yapılan etkinlikle ilgili genel değerlendirmede araştırmacının sorduğu “Neden aynı malzemeyi farklı masalara koyduk?” sorusuna ilişkin ortaya çıkan görüşlerine örnek alıntılar aşağıda sunulmuştur.

Herkesin düşüncesi farklı olabilir… Herkesin kendi düşüncesini söylemeye hakkı vardır. (K4) Herkesin düşüncesi ayrı olur zaten. Biri bunu gerçek görür, biri bunu oyuncak görür. Kendi düşünceleri olur. O yüzden değişik masalarda olur. (K1)

Öğretmenim kitapta bir örnek vardı. Normal masada 6 yazıyordu. Masada 6 rakamı vardı.Evet bir tarafta bir adam bir tarafta bir adam.İki adamın da düşünceleri farklı oldu. (K7)

Herkesin düşüncesi farklı olabilir. Yani farklı düşünceler kimi zaman güzel sonuçlar doğurur, kimi zaman kötü sonuçlar doğurabilir. Mesela biri der ki dünya hep tek gibi, hani mağara çağında da hava bir saatten sonra hep mağaraya tıkılıyorlarmış ya insanlar, eğer böyle bir şey yapsalardı güneşi göremezlerdi, bazı şeyleri bulamazlardı. (Platon’un Mağara Alegorisi). İşte bu şekilde fikir değiştirmemek, herkesin aynı şeyi düşünmesi, sabit düşünceler böyle güzel şeyleri bulmamızı engelleyebilir. (K6)

Yukarıdaki alıntılar incelendiğinde, birinci seminer sonunda katılımcıların genel olarak farklı bakış açılarına odaklandıkları görülmektedir. Bununla birlikte önceki bilgileriyle bağlantı kurarak örnek veren katılımcıların yanı sıra tanışma toplantısında araştırmacı tarafından izletilen Platon’un Mağara Alegorisi videosuna da atıfta bulunan katılımcının olması dikkat çekmiştir.

Katılımcıların birinci seminerle ilgili yansıtma yaptıkları günlüklerde “Bugünkü atölyede neler öğrendim?” sorusuna verdikleri cevaplara örnekler de aşağıda sunulmuştur:

Herkesin düşüncelerinin farklı olduğunu, herkesin farklı açıdan baktığını öğrendim. (K7) Herkesin aynı fikirde olmadığını öğrendim. (K3)

Bireylerin farklı düşünceleri olduğunu, herkesin aynı fikirde olmayacağını. (K4) Herkesin düşünceleri farklı. (K5)

Alıntılar incelendiğinde katılımcıların birinci seminer sonunda belirttikleri görüşlerini, atölye günlüklerine de yansıttıkları görülmektedir. Buna göre yapılan 4 Masa Etkinliği sonunda katılımcıların genel olarak aynı malzemelerin farklı masalara koyulabilmesinin nedenini farklı bakış açılarının olmasına bağladıkları görülmektedir.