• Sonuç bulunamadı

C. MAKEDONYANIN MUHTEMEL ÜYELĐĞĐNĐN OLASI ETKĐLERĐ

1. Balkanlar’a Doğru Genişleme ve Yeni Komşuluk Politikası

Batı Balkan ülkeleriyle (Hırvatistan, Arnavutluk, Bosna&Hersek, Sırbistan, Ka- radağ ve Makedonya) imzalanmış olan Đstikrar Paktından sonra, bu ülkelerden bazıları genişleme kapsamına alınmıştır. Özellikle, Kosova’daki savaş nedeniye görüşmeler ilerlememiştir. 2000 yılından bu yana Đşbirliği ve Đstikrar Süreci işliyor olmasına rağ- men, belli anlaşmalar çerçevesinde süreç gelişmemiştir. Đstikrarın sağlanması ve entegrasylon sürecine geçiş açısından ciddi eksiklikler bulunmaktadır165. Bu ülkeler arasında Makedonya ve Hırvatistan’a ilişkin hızlı gelişme süreci gelişirken Bosna, Sırbistan ve Karadağ hala anlaşma konusundaki görüşmeleri sürdürmektedir.166

a. Bosna –Hersek’in AB Đle Đlişkileri

Hırvatistan ve Slovenya’nın bağımsızlıklarını ilan etmelerinin ardından başlayan savaş, 12 Kasım 1995 tarihinde Sırbistan ve Hırvatistan arasında imzalanan “Erdut Anlaşması” ve 14 Aralık 1995 tarihinde Sırbistan, Hırvatistan ve Bosna-Hersek ara- sında imzalanan “Dayton/Paris” Anlaşması ile son bulmuş ve Batı Balkanlar Bölge- sinde istikrar ve barış ortamı sağlanmaya başlamıştır.167 Royamount Süreci Bosna- Hersek’i de içine alacak şekilde işlemiştir. Royamount Süreci sonrası AB Konseyi’nin ortak tutumu çerçevesinde Köln Zirvesi’nden sonra Batı Balkan ülkelerine Yönelik Bölgesel Yaklaşım adı altında geliştirilen politika çerçevesinde birliğin Bosna-Hersek ile olan ilişkileri geliştirilmeye çalışılmıştır.168

Fiera Zirvesi’nde Bosna-Hersek’in de AB’ne potansiyel aday ülke olabileceği belirtilmiştir. 23-24 Kasım 2000 tarihlerinde Zagrep’te gerçekleştirilen AB-Batı Bal- kan Zirvesi sonuçlarının Đstikrar ve Ortaklık Anlaşmaları ile ilişkilendirileceği belir- tilmiştir.

AB’nin Bosna-Hersek ile ilişkileri yoğun bir biçimde Ortak Dış ve Güvenlik Po- litikaları (ODGP/CFSP) ve Avrupa Savunma ve Güvenlik Politikası (AGSP/ESDP)

165

A.MISSIROLI, The European Union and Its Changing Prihhery :Stabilization, Integration, Part- nership, GCSP Occasional Paper Series, No.32,2002, s.3.

166

G.NOUTCHEVA, The EU and Western Balkans : A Tale of Mutual Mistrust, European Poli- cye Centre, 2004, s.18.

167

Wojciech STANISLAWSKI, ‘Bosnia and Herzegovina :facing the question of identity, CES Stu- dies, No.10, Warsaw 2003, 37.

168

SEC(1999)714, ‘On compliance with the conditions set out in the Council Conclusions 29 April 1997, in the framework of the Regional Approach to the countries of South-Eastern Europe (Bos- nia and Herzegovina, Croatia, Federal Republic of Yugoslavia, former Yugoslav Republic of Ma- cedonia and Albania).

95 çerçevesinde devam etmektedir. Bunun ötesinde EUFOR/Althea missyonu devam etmektedir.169

Bosna-Hersek, Avrupa Birliği’yle 16 Haziran 2008’de Đstikrar ve Đşbirliği An- laşması imzalamıştır. Bu, AB ile Bosna-Hersek arasında Eylül 2007’de imzalanan ve 1 Ocak 2008’de yürürlüğe giren anlaşmanın yol haritası niteliğindedir.

b. Sırbistan ve Karadağ’ın AB Đle Đlişkileri

Sırbistan ve Karadağ’ın ilişkileri büyük ölçüde Bosna-Hersek’in yaşadığı sürece benzerlik göstermektedir. Haziran 2003’teki Selanik Zirvesi’nde alınan kararlar üzeri- ne, bu ülkeler AB’ye giriş yönünde potansiyel aday olarak kabul edilmiştir.

Haziran 2004’te Sırbistan ile AB arasında Ortaklık Anlaşması imzalanmış, Ocak 2006’da ise güncellenmiştir. 2005 Đlerleme Raporunda, Nisan 2005’te hazırlanan Fizi- bilite Raporunda Đşbirliği ve Đstikrar anlaşmasına uygun hareket ettiği ifade edilmek- tedir.170 30 Ocak 2006’da kabul edilen Konsey Kararı171’na istinaden, 7 Nisan 2006 da kabul edilen Sırbistan ile Ortaklık Anlaşması öncelikleri çerçesinde Katılım Ortaklığı Belgesindeki öncelikler belirlenmiştir.172 7 Kasım 2007’de Brüksel’de Đstikrar ve Đşbirliği Anlaşması imzalanmıştır.

Söz konusu dönem içerisinde Sırbistan ve Karadağ AB’nin oluşturduğu tüm yardım programlarına katılmış, daha sonra oluşturulan CARDS kapsamına alınmış ve Katılım Ortaklığı ve önceliklerin belirlenmesinden sonra Katılım Öncesi Destek Prog- ramı (IPA) çerçevesinde 2007-2013 yılları arasında aşamalı bir biçimde mali destekle- rin arttırılması hedeflenmiştir173.

21 Mayıs 2006 tarihinde Karadağ’ın yaptığı referandum ile bağımsızlığını ilan etmesi üzerine, 12 Haziran 2006’da AB Konseyi Karadağ’ı bağımsız bir devlet olarak kabul etmesinden sonra, AB üyesi ülkeler de Karadağ’ın bağımsızlığını tanımışlardır. 19 Ekim 2007’de Karadağ Parlamentosu AB’nin sahip olduğu standartlara uygun bir biçimde kendi Anayasasını kabul etmiştir. Karadağ hükümeti bundan sonraki öncelik- lerinin AB ile bütünleşme olduğunu deklare etmiştir.

169

http://ec.europa.eu/enlargement/patential-candidate-

countries/bosnia_herzegovina/eu_bosnia_and_herzegovina_relations_en.htm.

170

COM(2005)561 final, Serbia and Montenegro 2005 Progress Report, 9 November 2005, ss.4-5.

171

The Council of the EU, Decision 2006/56/EC.

172

http :ec.europa.eu/enlargement/pdf/serbia/ep2006_serbia_implementation_action_plan_en.pdf

173

96

c. Arnavutluk ve Kosova’nın AB ile Đlişkileri

Arnavutluk ve Kosova’ya yönelik AB politikaları Bosna-Hersek, Hırvatistan, Makedonya, Sırbistan-Karadağ’a yönelik politikalar doğrultusunda olmuştur. Bu böl- geye yönelik Avrupalılaştırma süreci birçok çatışmaya dahil olmak şeklinde de ifade edilebilir.174 Bu süreç genişleme süreci içerisine alınarak kendi içerisinde çözümleme gayreti olarak görülebilir.

Söz konusu ülkelerden Arnavutluk, Yugoslavya’nın bir parçası olmamasına rağmen, sürekli olarak bu bölgedeki olaylarla iç içe yaşamıştır. Arnavutluk, Ekim 1999’dan beri topluluğun yardım programları kapsamına alınmıştır.

6 Haziran 2001’de Komisyon tarafından hazırlanan Rapor, AB ile Arnavutluk arasında oluşturulan üst düzey görüşmelerin sonuçlarını içermektedir.175 Bütün çaba- lara rağmen, Arnavutluk ile AB arasındaki Đstikrar ve Đşbirliği Anlaşması 22 Şubat 2006’da imzalanabilmiştir.176

Diğer Balkan ülkeleri gibi Arnavutluk da Đstikrar ve Đşbirliği sürecine girdikten sonra Avrupa Birliği ile ilişkileri hızlanmıştır. Bu çerçevede CARDS programına da- hil olması, ülkenin AB ile yakınlaşma hızını arttırmıştır. 2007-2009 döneminde Arna- vutluk’un alacağı kaynak miktarının 212.9 milyon €’ya ulaşacağı tahmin edilmektedir.

Eylül 2007’de AB’ye Girişin Kolaylaştırılmasına Yönelik Anlaşma ile bu sürec 1 Ocak 2008 tarihi itibariyle başlamıştır. Ayrıca Avrupa Komisyonu’nun ilgili rapo- runda Arnavutluğun 2006’da imzalanan Đstikrar ve Đşbirliği Anlaşmasıyla önemli aşamalar katettiği ifade edilmektedir.177

Kosova’ya gelince bu ülke, AB’nin Batı Balkanlara yönelik politikaları içerisin- de yer almış ve aynı süreci yaşamıştır. Bağımsızlığını kazanana kadar olan dönemde Yugoslavya’nın bir parçası olarak kalmış, ancak bağımsızlığını kazandıktan sonra Avrupa Birliği ile yapılan görüşmeler ikili görüşmeler şeklinde sürmüştür.

174

B.COPPIETERS and the others, Europeanization and Conflict Resolution : Case Studies from the European Periphery, 2005, s.38.

175

COM(2001)300 final, « On work of the EU/Albania High Level Steering Group, in preparation for the negotiation of a Stabilization and Association Agreement with Albania », ss.8-9.

176

http://ec.europa.eu/enlargement/pdf/albania/st08164.06_en.pdf.

177

97 Haziran 2000’de Feira’daki Avrupa Konseyi Zirvesinde Kosova potansiyel üye statüsü almıştır. Haziran 2004’te Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin aldığı 1244 sayılı karar çerçevesinde AB’nin Sırbistan ve Karadağ ve Kosova’yı da içine alan Avrupa Ortaklık süreci benimsenmiştir. Nisan 2005’te Komisyon Kosova’nın geleceğine yönelik olarak Parlamento ve Konsey’in işbirliğinin geliştirilmesi görüşü- nü benimsemiştir. 17 Şubat 2008’de Avrupa Parlamentosu Kosova’nın bağımsızlığını kabul etmiştir.178

AB ile Kosova arasında ilişkilerin başladığı zamandan günümüze kadar olan dö- nemde bu ülkeye yaklaşık 1.8 milyar € civarında bir destek sağlandığı görülmektedir. 2007-2009 döneminde 199.1 milyon €’luk finansman kaynağı ile destek miktarı geniş- letilmiştir. Bu dönemde sağlanan destekler, her düzeydeki idari kapasitenin geliştiril- mesi, hukuk kuralları, insan hakları ve iyi yönetişim koşullarının geliştirilmesi, bütün toplumsal kesimlerin sosyo-ekonomik koşullarının iyileştirilmesi ve bölgesel işbirlik- lerinin arttırılmasına yöneliktir.

d. Bölge Ülkelerinin AB’nin Genişlemesi ve Yeni Komşuluk Politikası Açı- sından Değerlendirilmesi

Avrupa Birliği’nin Batı Balkanlar’da rolü iki açıdan ele alınabilir. Birinci olarak, bölgedeki çatışmaların engellenmesi ve istikrarın sağlanması, ikinci olarak entegras- yonun geliştirilmesidir.179 AB Aralık 2003’te 1000 asker ile bölgede yer almıştır. AB’nin Aralık 2004 tarihli Bosna-Hersek askeri operasyonlardaki tutumu da yine aynı olmuştur. Bu operasyon AB ülkelerinden de gelen 7000’i aşkın askerle gerçekleştiril- miştir.180

AB ile bütünleşme sürecinin geliştirilmesi, Batı Balkanlar ve Kosova’da güven ortamının gelişmesine yardım etmiştir. Avrupa Birliği Kosova’da 1244 sayılı karardan sonra anahtar bir oyuncu olarak ortaya çıkmıştır.181

178

http://ec.europa.eu/enlargement/potential-candidate-contries/kosovo/key_events_en.htm

179

J.BATT, The Western Balkans :moving on, Chaillot Paper, No :70, Institute for Security Studies, 2004, s.3.

180

A. TZIAMPIRIS, Kosovo’s Future Sovereignty : A Role for the European Union, Southeast Eu- ropean and Black Sea Studies, Vol.5, No.2, ss.285-289.

181

D.SERWER, Kosovo :Current and Future Status, Congressional Testimony, United States Institute of Peace, 18 Mayıs 2005.

98 AB’nin Balkanlar ile çok iç-içe olması uzun dönemde bu bölgede birlikte yaşa- ma koşullarının oluşturulması açısından çok hassas dengeler içermektedir. Avrupa Birliği, Hague Zirvesi öncesi belirlenen tarihten önce Ratko Miladic’i teslim etmediği için Sırbistan ile Đstikrar ve Đşbirliği Antlaşması’na yönelik görüşmeleri durdurmuştur. Mayıs 2006’da Karadağ’ın Sırbistan’dan bağımsızlığına yönelik referandum oylama- sına gitmesi, AB’nin bu bölgedeki çalışmalarını askıya almasına neden olmuştur. Özellikle, Kosova sorunu AB’nin Yeni Komşuluk Politikası çerçevesinde ilişkide ol- duğu Transnistra, Abazya, Güney Osetya, Dağlık Karabağ ve hatta Kuzey Kıbrıs so- rununa benzerlik göstermektedir.

Balkanlar’daki sorunun çözümü bu açıdan AB’nin uluslararası bir aktör olarak kredibilitesini etkileyen bir faktör olarak geçerliliğini korumaktadır. Bölgedeki istikra- rın sağlanması özellikle, Bulgaristan ve Romanya’nın 2007’deki tam üyeliğinden son- ra daha da önem kazanmıştır. Nitekim söz konusu genişleme ile, Avrupa Birliği doğu komşularıyla olan ilişkilerini Yeni Komşuluk çatısı altında toparlarken, Batı Bal- kan’ları bu politika kapsamına almamakla bu bölgenin tamamını potansiyel üye olarak gördüğünü kanıtlamıştır.