• Sonuç bulunamadı

Yüsra GİŞİ

Sanko Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ceren ARSLANTAŞ

Sanko Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Betül DİLSİZ

Sanko Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Aysel AKGÜN

Sanko Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü

ÖZET

Bu araştırma Güneydoğu Bölgesinde kadınların geçmişte gebelik ve loğusalık döneminde uyguladıkları kültürel uygulamaları belirlemek amacıyla tanımlayıcı bir araştırma olarak yapıldı. Araştırma verileri sayı yüzde hesaplanarak ve ortalama alınarak verildi.

Araştırmaya gönüllü 74 kadın alındı. Kadınların yaş ortalaması 45.98 + 14.62’ di. Tümü evliydi ve çocukları vardı. Ortalama gebelik sayısı 4.54+ 2.69, yaşayan çocuk sayısı 3.72+ 2.28’ di. Geliri giderine eşit olanlar %81.3’ tü. İlköğretim mezunu %64’ tü. Yaklaşık yirmi yıldır %88’ i şehirde (Gaziantep’de ) yaşamaktaydı. Gebelik ve loğusalık döneminde geleneksel uygulamaları yaptım diyenler %69.3’ tü. Ancak soruları sorulduğunda geleneksel uygulamaları tüm kadınların yaptığı belirlendi. Araştırmaya göre kadınların gebe kalmak için %13.3’ü böğürtlen kökünü yemişti. Gebelik dönemi sırasında yapılan geleneksel uygulamalar arasında;%32’si gebe kadının cenazeye gitmeyeceğini,%22.7’si ise gebe kadının ateşe su dökemeyeceğini belirtti.

Bölgelere göre değişen gebelik kültürleri arasında; %45.3’ü Anadolu’nun çoğu yöresinde gelinin çabuk gebe kalması için oğlan evine gelinlikle geldiği ilk gün kucağına çocuk oturtturulup, bu davranışla geline çocuk isteğinin bildiğirildiğini,%36’sı ise kaplıcalara gidileceğini ve bele yakı yakılabileceğini belirtti. Gebelikte ay geçtikçe inanılan batıl inançlar arasında ise,%65.3’ü beş aydan sonra ki bulantının bebeğin saçlanmasına işaret olacağına,%46.7’lik dilim ise yedi aylık doğan bebeğin yaşayacağını belirtti.

Gebelikte kadının kendisin de yaptığı değişiklere bağlı batıl inançlara bakıldığında: kadınların %52’si saç kestirmenin bebeğin ömrünü kısalttığını,%44’ü ise geceleri tırnak kesmenin uğursuzluk olduğunu açıkladı.

Doğum sonlandıktan sonra anneye yapılan gelenekler arasında: kadınların %78.7’i lohusalık döneminde annenin tek bırakılmaycağını,%56’sı annenin yatağının altına bıçak ve Kur-an konacağını,%50.7’si ise lohusalıkta mezarın kırk gün açık kalacağını belirtti. Bebeğe uygulanan en fazla gelenek göreneklerde ise;%70.7’si bebeğin gözüne sarımsak sürülüp, limon sıkılacağını,%61’i bebeğin doğduktan yirmi gün sonra ve kırkında kokmaması için tuzlandığını,%53.3’ü ise bebeğin göbeği düştükten sonra kahve basılacağını dile getirdi.

ULUSLARARASI KATILIMLI III. KÜLTÜRLERARASI HEMŞİRELİK KONGRESİ 21-25 MAYIS 2015 117 Gebelik öncesinde tercih edilen cinsiyetin olması için yapılan batıl inançlara bakıldığında katılımcıların %34.7’si adak ve kurban adandığını,%32’si gelinin yatağına oğlan yuvarlandığını,%21.3’ü muska veya tılsım yazdırıldığını açıkladı. Erkek bebek istemenin en önemli özellikleri arasında ise;%64’ü en fazla baba ocağının tüttürülmesi için erkek çocuk istendiğini,%45.3’ü ise kız çocuklarının evlenince başka bir aileye gitmesinden dolayı erkek çocuk istendiğini ifade etti. Anket sonuçlarına göre çocuğun cinsiyetinin belirlenmesinde kadının beklentilerine bakıldığında; annenin tatlı yer ise erkek, ekşi yer ise kız olacağına katılımcıların %77.3’ünün inandığı görüldü. Gebelikte erkek çocuğunun belirtileri arasında katılımcıların %45.3’ü cildin lekesizleştiğini,%38.7’si ise teninin koyulaşıp, yüzünün parladığını belirtti. Gebelikte kız çocuğunun belirtilerine bakıldığında ise kadınların %54.7’si ayakların şiştiğini,%50.7’si kadının gördüğü rüyalardan yola çıkarak bebeğin cinsiyetine karar verildiğini bildirdi. Gebelikteki batıl inançlar arasında katılımcılar %20’lik oranla en fazla pişmiş yumurta ikiye kesildiğinde ortası çukur olursa kız, dolgun olursa erkek olduğuna inanıldığını belirtti.

Anadolu'da gebelikten sonra yapılan 'gövende' töreninde neler yapıldığına bakıldığında katılımcıların anket sonuçlarına göre %45.3’ü doğum evinde şeker, tatlı ve leblebi vb. şeylerin dağıtıldığını,%24’ü bir genç kız tarafından gelenlere ikram yapıldığını dile getirdi.

Bebeğe ad koyma töreni bölgelere, yaşam şekillerine göre değişmekteydi. Anket sonuçlarına göre katılımcıların %90.7’si sağ kulağına ezan okunduğunu,%84’ü sol kulağına kamet getirilerek 'senin adın … denildiğini, %81.3’ü dinsel içerikli bir tören yapıldığını belirtti. %72’si ise ismiyle büyümesi için ad koyma töreni yapıldığını görüş bildirdi.

Erkek çocuğa sahip olan bir babanın yaptığı gelenek ve göreneklere bakıldığında kadınların %46.7’si koyun kestirdiğini,%26.7’si yemek dağıttığı cevabını verdi. Kız çocuğa sahip olan babanın yaptıklarında ise kadınların %21.3’ü 6 aylıkken kınasının yakıldığı cevabını verdi. Eşlerin cinsel birleşme esnasında ve sonrasında yapılan uygulamalara bakıldığında kadınların %33.3’ü adet dönemi bittikten 15 gün sonra birleşme yapılırsa ve erkeğin çok istediği zamana denk gelirse erkek bebek olacağına inanılır cevabını vermişlerdir.

Gebe kadının baktıkları ile ilgili inançlar neler olduğuna bakılırsa katılımcıların %22.7’si kadın ayvaya bakarsa bebeğin gamzeli olacağına,%20’si aynaya bakarsa anneye benzeyeceğini,%20’si ise yeni doğmuş aya bakarsa çocuğun ay gibi nurlu olacağına inanmıştır.

Kadının yedikleri ile ilgili inançlara bakıldığında ise %40’ı ciğer yiyip elini yıkamadan kendi yanağına koyarsa çocukta aynı bölge de leke veya ben olacağına,%30.7’si kadın keklik eti yerse çocuğun güzel olacağına,%27’si ise kadın balık yerse çocuğun balık ağızlı olacağına inandığını belirtmiştir.Bebek doğduktan sonra anneye yedirilen ve yedirilmeyen yiyecekler arasında katılımcıların %93.3’ü kuymak yapılıp yedirileceğine,%82.7’si sütü çok olsun diye etli köfte yapılıp yedirileceğine,%76’sı baklagilin yedirelemeyeceğine,%48’i ise soğan ve salçalı şeylerin yedirilmeyeceğini görüş bildirdi.

Bu bölgede geleneksel uygulamaların gebelik ve lohusalık döneminde hala sürdürüldüğü ve bu konuların sağlık ile ilgili olumlu veya olumsuz etkilerini hemşirelerin belirleyerek bakımını planlaması gerektiği sonucuna varıldı.

ULUSLARARASI KATILIMLI III. KÜLTÜRLERARASI HEMŞİRELİK KONGRESİ 21-25 MAYIS 2015 118

HEMŞİRELİK ÖĞRENCİLERİNİN OKUL KÜLTÜRÜ ALGILARI: ÇANAKKALE