• Sonuç bulunamadı

2.1.4. Atılganlık

2.1.4.1. Atılgan DavranıĢ

2.1.4.1.4. Atılgan DavranıĢın Faydaları ve Atılganlığı Etkileyen Faktörler

Bir kiĢinin atılgan davranıĢlara sahip olması, o kiĢiye birtakım faydalar sağlamaktadır. Yine sahip olunan bu atılgan davranıĢları etkileyen birtakım faktörler mevcuttur. Atılgan davranıĢların faydalarını ve atılganlığı etkilemekte olan faktörleri iki baĢlıkta açıklayabiliriz.

2.1.4.1.4.1. Atılgan DavranıĢın KiĢiye Kazandırdıkları

Atılgan davranıĢın tercih edilmesi iki nedene bağlanabilir (Özcan, 2006: 247); 1. Birey duygu ve düĢüncelerini baĢkalarına rahatça anlatabilir. Bu sayede

bireyin benlik saygısı yükselir.

2. Saldırgan veya pasif olan davranıĢlardan daha etkilidir ve benlik olgusu için daha ekonomik bir davranıĢ biçimidir.

Atılgan davranıĢ biçimi; aĢağılık duygusunun azalmasını sağlar, duyarlı olunması gereken konular hakkında tartıĢılmasını sağlar, güven duygusunu oluĢturur, kiĢisel etkinlikleri artmasını sağlar (Terakye, 1998: 139). Bireyler atılgan davranıĢ biçimini kabullenip uyguladıkları zaman; düĢünceleri, davranıĢları ve duyguları arasındaki uyum artar, diğer bireylerle iliĢki kurmaları kolaylaĢır, sergiledikleri davranıĢların sorumluluğunu daha rahat ve kolay üstlenirler. Bir bireyin diğer bireylerden istekte bulunması, yapmak istemediği isteklere karĢı hayır demesi, duygularını ifade edebilmesi, övgüleri kabul edebilmesi kolaylaĢır ve birey, benlik saygısı artmaya baĢladığı için istenilen doyuma ulaĢır (Özcan, 2006: 247). Atılgan olan bir birey; duygu ve düĢüncelerini açık bir Ģekilde dıĢa vurabilir, kendini istediği her konuda geliĢtirebilir, özgüveni yerinde olduğu için amacına daha rahat ulaĢabilir ve kendisini daha sağlam geliĢtirebilir (Voltan, 1981: 55). Atılgan olma yöntemi, kiĢisel stres unsurların tüm etkileriyle baĢa çıkmayı öğrenebilmek için etkili olan bir yöntemdir. Diğer kiĢilerle uğraĢabilmek için genelde daha etkili olan bir yaklaĢımdır. Atılgan birey, diğer bireylere mantıklı bir Ģekilde ne çok kaba ne de çok çocukça davranıĢları sergilemeden davranabilen bir yetiĢkin olarak nitelendirilebilir (Tanığ, 1993a: 77). Güvengenlik düzeyi fazla olan bir bireyin, sosyal yetkinlik beklentilerinin düzeyi de fazladır. Birey böylelikle insanlarla etkileĢime girebilme ve sosyal iliĢkilerinde giriĢimci bir yaklaĢım göstererek sosyal grupların içine katılabilme becerilerini kolay bir Ģekilde sergileyebilir (Karahan, 2005: 218). Atılgan davranıĢ biçimi, açık bir çevrenin oluĢmasını sağlar ve bu çevrenin içerisindeki herkesin büyüme karĢısında cesaret kazanmasını sağlar. Atılgan teknikler, sosyal

93

doyuma ulaĢabilmeyi ve üretkenliğin profesyonelleĢmesini kolaylaĢtırır. Atılgan teknikler uygulandıkça ve öğrenildikçe, bireyin içindeki hümanizm (insancılık) duygusu gün yüzüne çıkar ve birey baĢ edilmesi zor durumlarla baĢ etmeyi öğrenir (Tanığ, 1993b: 80). Ġlaveten atılgan bireylerin atılgan olmayan bireylere göre; psikolojik ve fiziksel olarak daha sağlıklı oldukları, gruplarla girdikleri etkileĢimlerinin daha sağlam olduğu, yarıĢmaya ve öğrenmeye daha açık yapıda oldukları, hayatı daha anlamı kıldıkları ve baĢarıya ulaĢma arzularının daha fazla olduğu kabul edilmektedir (Akın ve diğerleri, 2001: 124).

Atılgan davranıĢlar sergileyen bir kiĢi kendini kabullenen, tanıyan ve güvenilir bir kiĢi olarak (Üstün, 1995: 110; Terakye, 1998: 140);

 Hem baĢkasına hem de kendisine değer verir ve saygı duyar,  Kendini tanımayı sürekli geliĢtirir,

 Stres unsurlarına karĢı daha etkili Ģekilde baĢ edebilme gücü kazanır,  Bağımsız karar verebilmeyi, otonomiyi ve kiĢisel gücünü artırır,

 Anksiyete rahatsızlığını yaĢamadan düĢünce ve duygularını ifade edebilir,  Çevresine karĢı eĢit iliĢkiler geliĢtirir ve kiĢilerle olan iliĢkilerindeki

doyumunu artırır,

 ĠĢ doyumunu ve performansını artırır.

2.1.4.1.4.2. Atılganlığı Etkileyen Faktörler

Atılganlık unsurunun bağlı olduğu birçok faktör vardır. Bu konuda yapılmıĢ olan çalıĢmalara bakıldığında kültürel farklılık faktörünün, atılganlığı etkileyen önemli bir faktör olduğu görülmektedir. Furnham (1979), atılganlık unsurunun tam anlamıyla kültürel özelliklere bağlı olduğunu savunmuĢtur. YarıĢmaya ve bireyciliğe teĢvik eden kültürlerin içinde yetiĢen bireyler, itaat etmeye koĢullanan ve kolektivist kültürlerin içinde yetiĢen bireylere kıyasla daha atılgandırlar. Batı kültüründeki bireylerin atılgan, Asya kültüründeki bireylerin çekingen olduğu belirtilmektedir (Voltan, 2008: 346). Kendini ifade edebilme yeteneğinin, insanın temel gereksinimlerinden biri olduğu bir gerçektir. Ama atılgan davranıĢ batı kültüründe yetiĢen bireylerde bulunan bir özellik olarak nitelendirilmektedir. Türk toplumundaki yapı genel itibariyle incelendiğinde: söz dinleme, tepki vermeme, saygı gösterme, sessizlik ve uysallık ödüllendirilirken; konuĢma, kiĢisel giriĢim ve merak cezalandırılmakta olduğu görülmektedir (Voltan, 1980b: 65; Üstün, 1995: 111). Açık

94

bir Ģekilde görülen kültürel farklılığın, cinsiyet açısından da farklılık gösterdiği ve erkeklerin atılgan olmasının daha çok istendiği bilinmektedir. Alberti ve Emmons (2002a: 32), Kaya (2001: 65) yaptıkları araĢtırmalarda, erkeklerin kızlara kıyasla daha atılgan olduklarını ortaya koymuĢlardır. Yaptıkları çalıĢmaların sonucunda; ebeveynlerinin gösterdiği tutumu demokratik olarak algılayabilen bireylerin ve demokratik tutum sergileyen ebeveynlere sahip olan bireylerin, diğer bireylere kıyasla daha fazla atılgan oldukları belirlenmiĢtir. Atılganlık bakımından üst ve alt sınırdaki bireylerin sahip oldukları ebeveynlerin otoriter olduğu belirlenmiĢtir (Tataker, 2003: 121). AraĢtırmaların sonucunda, çocukların atılgan olabilmesi için ebeveynlerin çocukları yetiĢtirirken demokratik tutum sergilemesi gerekmektedir (Voltan, 2008: 347).

Strese karĢılık verilmekte olan tepkiler, benlik değerinin yetersiz olması, rol – model eksikliği, hiyerarĢik değerler, heyecanların bastırılması, tedbirli seçim yapılması, atılganlığı öğrenebilme fırsatlarının yetersizliği ve olumlu güçlendirmenin eksikliği bireylerin atılgan davranıĢ sergileyememelerine neden olabilir (Bernhard and Walsh, 1990: 76; Dinçer ve Öztunç, 2009: 28; Tanığ, 1993a: 78).

Atılgan olmak demek, bazı engelleri aĢabilmek demektir. Woodcock ve Francis (1982), aĢağıda yazılan atılganlık engellerini belirtmiĢlerdir:

Uygulamanın olmaması: Sınırlarınızı yeteri kadar test edemezseniz, hangi

düzeyde atılgan olabileceğinizi öğrenemezsiniz.

ġekilce eğitim: Çocukluğunuzda, baĢkaları ve ebeveynlerinizin verdiği

eğitimin Ģekli, kendinizi savunurken cesaretsiz olmanıza neden olabilir.  Açık olamama: Ne istediğiniz ile ilgili emin olamazsınız ve standartlarınız

açık bir Ģekilde belirgin değildir.

DüĢmanlık korkusu: Olumsu yanıtlardan ve öfkelenmekten korkarsınız ve

mantıklı birisi olarak anılmak istersiniz.

Kendi değerini düĢürme: BaĢkalarından istekte bulunmaya hakkınızın

olmadığını düĢünürsünüz.

Zayıf tanıtım: Kendinizi iyi bir Ģekilde ifade edemiyorsunuz, kendinizi

duygusal veya karıĢık hissediyorsunuz.

Atılgan bir Ģekilde davranmayı engelleyici birtakım geleneksel doğru olmayan inançlar vardır. Bu inançlar Ģunlardır (Üstün, 1995: 113; Ayaz, 2002: 91);

95

 Kendi ihtiyaçlarını diğer insanların ihtiyaçlarından daha fazla önemsemek bencilliktir,

 Hata yapmak utanılacak bir olaydır. Her Ģeye bir cevabın olmak zorundadır,  Tutarlı olabilmek için düĢüncelerinizi hiçbir Ģekilde değiĢtirmemelisiniz,  Uyumlu ve esnek olmalısınız. Diğer insanların sergiledikleri her davranıĢın

geçerli ve makul bir sebebi mutlaka vardır. Onlara neden öyle davrandığını sormak, davranıĢı için bir açıklama beklemek uygun bir tavır sayılmaz,  Farklı farklı sorunlarla diğer insanları rahatsız edemezsiniz,

 Problemleriniz yüzünden diğer insanların değerli vaktini çalamazsınız,

Ġnsanlar sizin kötü olduğunuzu duymak istemedikleri için kötü durumda olduğunuzu kendinize saklamalısınız Atılganlığı etkilemekte olan irrasyonel üç inanç ise Ģunlardır (Terakye, 1998: 141);

 Reddedilmek kötü bir durumdur (Sevilmeliyim),  Kusursuz biri olmalıyım (EleĢtirilmemeliyim),  Hata yapanlar cezalandırılmalılar.

Ġnsanların üç temel davranıĢ Ģekli bir arada görülebilmektedir. Özel hayatında kendi haklarına sahip çıkan (giriĢken) bir kiĢi, iĢ hayatında üstlerine karĢı pasif davranıĢlar sergileyebilir, kendini yeteri kadar savunamayabilir. Aksine iĢ hayatında giriĢken olmasına rağmen, özel hayatında saldırgan, sosyal hayatında pasif olabilir. Özel hayatında ara ara manipüle olan birisi iĢ hayatında atılgan olabilir. Fakat bu aĢamada atılgan iletiĢimin sahip olduğu bütün olumlu ifadeleri, iletiĢimle ilgili ortaya çıkan her sorunu çözebilecek bir sihirli değnek olarak görmemek gerekir. Atılgan olan birisine her daim iyi davranılacak diye bir kalıp yoktur. KiĢisel sorunların tümünü çözemez. Ek olarak, atılgan bir kiĢinin iletiĢimde bulunduğu baĢka bir kiĢi, atılgan olmak zorunda değildir. Birisi atılgan diğeri ise saldırgan iletiĢim biçimini sergileyebilir (Alberti ve Emmons, 2002a: 33; Terakye, 1998: 141; Ker-Dinçer, 2005: 26).