• Sonuç bulunamadı

Aslî Müdahale Davasında İlk Davanın Davacısının Dava Arkadaşı Fer’î

D. Aslî Müdahale Hakkındaki Sistemler

II. İki Dava Sistemi

1. Aslî Müdahale Davasında İlk Davanın Davacısının Dava Arkadaşı Fer’î

Alman Medenî Usûl Kanunu’nun 69’uncu paragrafına göre, medenî hukuk hükümlerine (maddî hukuk) göre, esas davada verilen karar, fer’î müdahil ile davanın karşı tarafı arasındaki hukukî ilişki hakkında geçerli ise, fer’î müdahil, tarafın dava arkadaşıdır. Dava arkadaşlığı biçiminde fer’î müdahalede, üçüncü kişinin, görülmekte olan bir davada, taraflardan birisinin yanında, davayı onun kazanmasına yardımcı olması için katılması söz konusu olur52. Bununla birlikte, üçüncü kişinin, davaya, dava

arkadaşı şeklinde fer’î müdahil olarak katılabilmesi için, fer’î müdahalenin koşulları yanında, dava sonunda verilen hükmün, fer’î müdahil ile karşı taraf arasındaki hukukî ilişkiye doğrudan etki etmesi gerekir. Dava arkadaşlığı şeklinde fer’î müdahalede, müdahil, gerçek anlamda dava arkadaşı değil, katıldığı tarafın yardımcısı konumundadır53. Dava arkadaşı olmadığı için de, taraf sıfatını haiz değildir.

Bu sistemin savunucuları arasında yer alan Kohler’e göre, aslî müdahale talebi, ilk davanın davalısına karşı açılacak olan bir dava ile gerçekleşir; zira, müdahil, uyuşmazlık konusu hak veya şeyin kendisine verilmesini talep etmekte ve aslî

52

ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD,s. 261; LÜKE, s. 410-412; PAULUS, s. 206-

207; WEBER/FÖRSCHER, s.121; PEKCANITEZ, s. 51; MUSİELAK, Hans Joachim/VOİT, Wolfgang: Zivilprozessordnung mit Gerichtsverfassungsgesetz, München 2015, s.336-337; PRÜTTİNG, Hans/ GEHRLEİN, Markus: ZPO Kommentar, Köln 2014, s.289.

53 ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, s. 261; LÜKE, s. 410-412; PAULUS, s. 206-

207; WEBER, /FÖRSCHER, s.121; PEKCANITEZ-Fer’î Müdahale, s. 51; WETH, Stephan: Musielak/Voit Zivilprozessordnung, München 2015, s.338; GEHRLEİN, Markus: PRÜTTİNG/ GEHRLEİN ZPO Kommentar, 2014 Köln, s.289

22 müdahale bu iddiaya ilişkin olmaktadır54. Bu durumda, o talebin, ilk davacıya karşı,

yalnızca şeklî bir anlamı olur. Bunun sonucunda, müdahale talebinin fonksiyonu, temel olarak, ilk davanın davacısının, sadece, davada dava arkadaşı fer’î müdahil olarak yer almasını sağlamak şeklinde belirir. İlk davacı, müdahale davasının davalısı değildir; aksine, bu davada ancak üçüncü kişi katılan55 olarak yer alır56.

Maddî hukuk bakımından uyuşmazlık konusu hak açısından birlikte hareket etmek zorunda olanlar veya bir zorunluluk olmamakla beraber, birlikte hareket etmesi mümkün olanlar, yargılama hukuku bakımından dava arkadaşı olurlar57. Bu nedenle

bir ölçüde, dava arkadaşının yetkisine sahip fer’î müdahil olarak kabul edildiğinden, bu tür müdahaleye, dava arkadaşlığı biçiminde fer’î müdahale denilmektedir58. Dava

arkadaşlığı şeklinde fer’î müdahalede, müdahilin yetkileri daha geniştir. Dava arkadaşı şeklinde fer’î müdahilin hukukî durumu, tarafların durumuna yakındır. Bahsi geçen müdahilin, bizzat davayı takip yetkisine sahip olduğu ve lehine katıldığı taraftan bağımsız olarak usûl işlemleri yapabileceği kabul edilmektedir59. Ancak dava arkadaşı

şeklinde fer’î müdahil, davada, taraf olmadığından, kendisi için bir talepte bulunamaz veya kendisine karşı da talepte bulunulamaz. Davaya son veren taraf işlemleri yapamaz. Yani, davayı kabul edemez, davadan feragat edemez ve karşı tarafla sulh olamaz60.

Kohler’e göre, aslî müdahale davası, her iki tarafa karşı, bir hak talep edilmesini konu alır. Söz konusu görüşe göre, ilk davanın davacısı, davada şeklen yer

54

KOHLER, JOSEF: Grundriss des Zivilprozesses mit Einschluss des Konkursrechts, Stuttgart, 1909, s. 127.

55 Almanca karşılığı olarak drittbeteiligter ifadesi kullanılmaktadır. 56 KOHLER, s. 127.

57 ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, s. 240-244; ZEİSS/SCHREİBER, s. 321; BERKİN, s.414-416; POSTACIOĞLU, s.297; BİLGE/ÖNEN, s. 248-254; ÜSTÜNDAĞ, s. 352; KURU, s. 480; TANRIVER, Süha: Medenî Usûl Hukuku, Ankara 2018, s. 553; PEKCANITEZ, Hakan/TAŞ-KORKMAZ, Hülya: Pekcanıtez Usûl, Medenî Usûl Hukuku İstanbul 2017, s. 684; UMAR, s. 216; YILMAZ-Hukuk Muhakemeleri Kanunu

Şerhi, s. 586; PEKCANITEZ/ATALAY/ÖZEKES, s.199;

ARSLAN/YILMAZ/TAŞPINAR AYVAZ, s.525; KARSLI, s. 368. 58

ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, s. 261; LÜKE, s. 410-412; PAULUS, s. 206- 207; WEBER/FÖRSCHER, s.121.

59 BÖRÜ, Levent: Dava Konusunun Devri, Ankara 2012, s. 275.

60 ROSENBERG/SCHWAB/GOTTWALD, s. 261; LÜKE, s. 410-412; PAULUS, s. 206- 207; WEBER/FÖRSCHER, s.121; PEKCANITEZ-Feri Müdahale, s. 52-53; BUDAK, Ali Cem; Medenî Usûl Hukukunda Üçüncü Kişilerin Haklarının Korunması, İstanbul, 2000, s. 54-55.

23 alır. Buradaki amaç, ilk davanın davacısı ile ilk davanın davalısının birlikte olmasını sağlamaktır. Böylelikle, Kohler, aslî müdahale davasının, ilk davacıya karşı şeklî anlamda oluştuğunu savunmaktadır61. Aynı gereklilik, aslî müdahale davasında da

yerine getirilmek zorundadır ve bu bağlamda ilk davacının, aslî müdahale davasında, Alman Medenî Usûl Kanunu’nun 69’uncu paragrafı anlamında ilk davalı ile birlikte dava arkadaşı fer’î müdahil62 olarak yer alması sağlanır. Bunun sonucunda da, müdahil

ile ilk davalı arasında ve müdahil ile ilk davacı arasında olan, iki ayrı dava söz konusu olmaz ve bu nedenle de sadece tek bir müdahale davası ve taraflara etkisi olan bir hüküm mevcuttur63.

Kohler’in görüşünü eleştiren Foster’e göre ise, bu görüş kanunun mantığına uygun değildir. Yani, aslî müdahil, şeye ilişkin olan hakkını tek başına ilk davalıdan istememektedir. Bu hakkı, ilk davanın taraflarına yöneltmiştir. Bilakis, ilk davacının, müdahale davasında yer alması, asıl hakkın talebi için önem arz etmektedir. Dava arkadaşı fer’î müdahil ile bu nitelikte bir sonuca erişilmesi zorlaşmaktadır. Ayrıca, bu durum, ilk davacının hukukî durumuna da zarar verir64. Bununla birlikte dava arkadaşı

fer’î müdahil taraf olmadığı için kendisi için bir talepte bulunamaz veya kendisine karşı bir talepte bulunulamaz. Dolayısıyla aslî müdahale kurumunda davacı olarak yer alan üçüncü kişiden farklılık gösterir. Çünkü üçüncü kişi aslî müdahale davasında davacı taraf olarak yer almakta ve görülmekte olan yargılamanın konusunu oluşturan hak veya şey üzerinde bir hak iddiasında bulunabilmektedir. Bu nedenle üçüncü kişinin hakkının korunması açısından aslî müdahale kurumu daha geniş bir imkân verir.

2. Aslî Müdahale Davasında İlk Yargılamanın Taraflarının Birlikte