• Sonuç bulunamadı

ARRÂN HÜKÜMDÂRININ DOĞU ROMA İMPARATORU İLE

Hz. Osman’ın öldürülmesinin ardından Hz. Ali’nin halife seçilmesi ve Muâviye’nin halifeye tabi olmaması büyük sorunlara neden olmuştu. Nitekim Hz. Osman’a karşı girişilen isyan faaliyetleri ve bunu takip eden merkezi olayların gittikçe büyümesiyle İslâm âleminin kısa süreli fetret dönemine geçmesi, Kafkaslara olan seferleri aksattı316. Bunun sonucunda Arrân hükümdarı Cevanşir, politik bir mecra izleyerek Doğu Roma imparatoru ile görüşme kararı aldı.

Teodor Rştuni’nin 654 senesinde Müslümanlarla ittifak kurması nedeniyle imparatorluğun Kafkaslardaki gücünün sarsıldığını anlayan imparator II. Konstantin Kafkaslara sefer düzenledi317 (656 veya 659). İmparator Medya’ya geldikten sonra Cevanşir’e elçiler göndererek yanına gelmesini belirtti. İsteği memnuniyetle kabul eden hükümdar Medya’daki Kinkivar köyüne geldi ve imparator kendisini şahsen karşıladı ve ona iltifat ederek kıymetli hediyeler verdi. İmparator ile görüşmek için gelenler arasında ayrıca Ermenistan hükümdarı Hamazasp318 da vardı319. O Müslümanlar tarafından Ermenistan’a vali tayin edilse de imparatorun gelmesinin ülkesi açısından faydalı olacağını ümit ederek onunla ittifak kurmak istemişti320.

Cevanşir görüşe giderken üzerine yeni vefat eden hanımının yasını tutmak için siyah elbise giymişti. Fakat imparator bu elbiseyi çıkararak üzerine hükümdarlık giysisi giymesini istemişti. Ayrıca hükümdarın dinine sadakatle bağlı biri olması

olmayışı bölgede birtakım itaatsizliklere neden olmuştur. Bk. ed-Dîneverî, el-Ahbâru’t-Tivâl, s. 171-2; İbnü’l-Kesîr, el-Bidâye, C. VII, s. 258.

316 Mustafa Demirci, “Abbâsîler ile Hazarlar arasında İlişkiler (VIII-IX. Y. Y.)”, Tarihin Peşinde

UluslarArazı Tarih ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, S. 5, Konya 2011, s. 109-124.

317 Balcı’nın Sebeos ve Kaegi’den naklen belirttiği bilgilere göre II. Konstantin Hz. Osman döneminde

Müslümanlarla Ermeniler arasında yapılan ittifakın ardından Kafkaslara gelmiş, Ermenistan’ın başkenti Debil’i işgal ederek bu anlaşmayı iptal etmiştir. Ardından etraf bölgelere askerlerini göndererek kendisine karşı olan bölgeleri ele geçirmek istemişti. Bunun üzerine Hz. Osman döneminde Şam valisi Muâviye II. Konstantin’e mektup göndererek haddini aşmmasını bildirmiş ve imparator da ona tehdit savuran cevap mektubu göndermiştir. Ancak Müslümanlarla ittifak kuran Ermeniler Araplara yardım ederek Doğu Roma askerlerini bölgeden çıkarmayı başarmış ve Doğu Roma’nın Ermenistan’daki hâkimiyetine son verilmiştir. Anlaşmayı zorunlu olarak bozan bölgelerle önceki anlaşmalar yapılmış, keyfi olarak anlaşmayı ihlal edenler ise ağır şartları kabül etmeğe zorlanmıştır. Belirtilmesi gereken diğer bir husus ise Müslümanlar kendilerine karşı gelen halklara karşı katliam faaliyetleri uygulamamış sadce ağır vergileri yüklemekle yetinmişlerdir. Bk. Balcı, Fetihler, s. 349-50, 385-86.

318 656-661 senelerinde hilafet tarafından Ermenistan’a tayin edilen yerli vali. Bk. Moses, Alban, s.

198.

319 Moses, Alban, s. 198; Asohik, Vseopşaya İstoriya, s. 71; Kaegi, a.g.e., s. 281. Hamazasp 656

senesinde hilafet merkezindeki iç karışıklıkları fırsat bilerek isyan etmişti. Kaegi, aynı yer.

76

gerek ki, imparatorda bulunan ve Hıristiyanlar nezdinde kutsal sayılan haçın bir zerreciğini isteme cesaretinde bulunmuştu. İmparator bu isteği geri çevirmemiş ve kendisine ve kendisinden sonra yerini alacak olan oğullarına manevi destek olmak vesilesiyle haçın küçün bir zerresini Cevanşir’e vermişti. Bu durum görüşe gelen Hamazasp’ı kıskandırmış fakat Arrân hükümdarı buna hiç aldırış etmemişti321.

İmparator Ermenistan, Arrân, Sünik (Sisecan)’a ordularını göndererek yerli hükümdarların Teodor Rştuni ile irtibatını koparmak istemişti. Ordular imparatora tabi olmak istemeyen bölgeleri yağmalayarak ganimetleri imparatora götürmüşlerdi322. Bu olayların gerçekleştiği dönemde Cevanşir, hem Rştuni ile hem de II. Konstantin ile ittifak halinde idi. Büyük ihtimalle o Müslümanlar tarafından gelecek olan tehlikeden korunmak için Doğu Roma’nın askeri ve siyasi gücünü denetlemek istemişti323. Nitekim daha sonra Muâviye döneminde Müslümanların Arrân’ı tamamen ele geçirmesi ile o safını değiştirerek hilafete tabi olmayı tercih edecekti.

Cevanşir, imparatorla görüştükten sonra ülkesine geri dönmüş ve kendisini Hıristiyan dini lider Uhtanes ve tüm kilise papazları karşılaşmıştı324. O, imparatordan aldığı imtiyazlar vesilesiyle Girdıman Kalesi’nde kilise yaptırdı ve burayı işlenmiş taşlarla süslettirdi325. Cevanşir daha sonra ikinci defa Vagarşapat’da II Konstantin ile yeniden görüştü ve Doğu Roma ile olan birlikteliğini tekrar sergiledi. Nitekim bu görüşmede de bizzat imparatorun emriyle, kendisini saray ayanları tantanayla karşıladı. İmparator, onu kucaklayarak ayanlarından yukarıda oturttu. Yemek ziyafetinin ardından imparator onun beline dedesi Heraklius’un ve babaannesi Niketa’nın hükümdarlık kemerini bağladı. Omuzuna ise kendi abasını taktı ve iki adet bayrak hediye etti. İki oğluna ise patrik unvanı vererek onları Cevanşir’den sonra Arrân ülkesinin ve tüm Şark halklarının hükümdarı tayin etti. Bu iltifatların ardından Cevanşir yine tantanayla ülkesine uğurlandı. O Arrân’a geri döndükten sonra siyasi faaliyetlerini devam ettirdi, halkın refahı için çalıştı ve birkaç saray inşa ettirdi326.

321 Moses, Alban, s. 198. 322 Sebeos, History, s. 162-63. 323 Bünyadov, a.g.e., s. 96.

324 Karşılama esnasında dini lider ve papazlar yüksek sesle Cevanşir’e “İşte Allah bize Siyon (Kudüs’te

bir mahalle)’dan kuvvet asası gönderdi. Biz bununla düşmanlarımıza galip geleceğiz (İncil, Mezmurlar/110)” sözleriyle dua etmişlerdi. Bk., Moses, Alban, s. 198.

325 Moses, aynı yer; Cebiyev, a.g.e., s. 156; Memmedova, a.g.e., , s. 198. 326 Moses, Alban, s. 199.

77

Cevanşir’in imparatorla ikinci görüşmesinin Hz. Ali ile Muâviye’nin siyasi kavgasına rastlamasından dolayı, bu durumdan yararlanmak isteyen komşu Hazarlar da onunla ittifak kurmak istediler. Hazarlar Cevanşir’e seçme atlar, hizmetçiler ve kıymetli hediyeler göndererek kendileri ile işbirliği yapmaya teşvik ediyordu. Bunun yanında Azerbaycan, Gürcistan ve uzak beldelerden yanına gelmeleri için haber yollayan yüksek rütbeli şahıslar da vardı327.

İmparatorluğun Arrân lideri ile yaptığı anlaşmanın arka planında bölgenin ticarî önemi de bulunmaktaydı. Nitekim II. Konstantin Arrân siyasetinde bölgenin doğal zenginliklerini, ticaret yollarını göz önünde bulunduruyor ve Müslümanlara kaptırmak istemiyordu328.

Arrân, Ermenistan ve Gürcistan’ı kapsayan seferi esnasında Doğu Roma imparatoru II. Konstantin daha genç yaşta idi. Ayrıca kendi ülkesinde devam eden dini ve teokratik problemleri bir kenara bırakarak uzak topraklara sefer düzenlemesi onun maiyetinin siyasi alanda ileri görüşlü olduğunun ispatı idi. Ayrıca o gelecekteki gücünü sağlama almak için de Arrân, Ermeniye hükümdarları ile görüşmeyi bizzat bölgeye gelerek gerçekleştirmişti329.

Fakat Doğu Roma ordusunun bu üleye büyük çaplı seferi olumlu sonuçlanmamıştı. İmparator sonunda ülkesine geri çekilmek zorunda kalmıştı. Ayrıca geride bıraktığı askerleri de Teodor Rştuni tarafından bölgeden çıkarılmıştı330. Bununla beraber hilafetin bölgedeki kontrolü de istenilen şekilde uzun sürmedi. Nitekim Ermeniye ve Arrân’daki siyasi faaliyetleri Şam’dan yürüten Muâviye, Hz. Ali ile olan siyasi kavgasından dolayı Doğu Roma ile 659 senesinde anlaşma yapmak zorunda kaldı. Anlaşmanın şartlarına göre, Muâviye’nin imparatorluğa vergi vermek zorunda kalması Ermeniye, Arrân, Gürcistan bölgelerinde siyasi değişikliklere neden olmuştu. Dolayısıyla bu bölgenin ileri gelenleri de imparatorluktan yana tavır sergilemiş ve yeniden Doğu Roma ile ittifak kurmuşlardı331.

327 Moses, aynı yer. Müellifimiz dini duygularını belirtmekten geri durmadan ve bu iltifatların kutsal

Tanrı’dan gelen bir bahşiş olduğunu ileri sürmüştür. Bk. Moses, aynı yer.

328 Abû’l-Farac, Tarih, C. I, , s. 185.Memmedova, a.g.e., s. 198-99. Kaegi, a.g.e., s. 687. 329 Abû’l-Farac, Tarih, C. I, , s. 185; Kaegi, a.g.e., s. 687.

330 Kaegi, a.g.e., s. 293; Bournoutian, a.g.e., s. 70-71; Abû’l-Farac, Tarih, C. I, s. 185-86.

Fakat daha sonra yaşı ilerlemiş olan Rştuni Müslümanlar tarafından Şam’a götürüldü ve orada öldü. Onun ölümümünden sonra yerine Hamazasp bölgeye yerli idareci olarak atanmış (662) kadar hilafeti ve Muâviye’nin hâkimiyetini ölümüne kadar (681) tanımıştı. Bk. Kaegi, a.g.e., s. 294.

331 Feofan, Khoronografiya, s. 254-55; Ostrogorsky, a.g.e., s. 109; Kaegi, a.g.e., s. 281; Casim Avcı,

78

Görüldüğü gibi Hazarların Cevanşir’le ittifak kurma isteği Doğu Roma ile olan sıcak ilişkilerinden kaynaklanıyordu. Daha yakın geçmişte Hazarların Doğu Roma ile ittifak kurmaları hala güncelliğini sürdürüyordu. Dolayısıyla Cevanşir’in II. Konstantin’le ittifakına paralel bir ittifak söz konusu idi. Kaynaklar prensin Hazarların bu isteğine olumlu cevap verdiğine dair açık nakilde bulunmamıştır. Fakat daha sonra Hazarların ülkeye baskınlarının önünün alınamaması Cevanşir’i anlaşma yapmaya zorlamıştır.