• Sonuç bulunamadı

Arabayev’in doğduğu bölge şimdiki Kırgız topraklarının Kuzey bölgesini oluşturmaktadır. Bu coğrafyada yaşayan Kırgız boyları göçebe olarak yaşayıp, hayvancılıkla

geçimlerini sağlıyorlardı.138 Bölgede eğitime çok fazla önem verilmediği gibi, ilk eğitimi veren camilerdeki mektepler de çok fazla yaygın değildi. Bu tür mektepler sadece ilçe ve il merkezlerinde bulunuyordu. Arabayev’in doğduğu köyde cami, göç ettikleri yerde Bozüy mektepleri yoktu. Bölge halkı, yaşam tarzının etkisi ile eğitim konusunda bilinçli değildi. Üstelik Arabayev’in babası ölmüş, ailenin geçim işi annesine kalmıştı. Ailede sadece Arabayev ve abisinin erkek işlerine bakmalarına rağmen oğlunun okuyup din adamı olmasını tercih eden anne, ilkokul çağına gelen Arabayev’i eğitime başlaması için Koçkor’daki cami imamının açtığı dini mektebe gönderdi. Onun, bu kadar çok zorluklara rağmen, Arabayev’i okutmak istemesindeki temel sebep Arabayev’in akıllı ve ilime meraklı oluşu idi.139 Böylece bu düşünceli ve akıllı anne farkında olmadan Arabayev’in, soydaşlarının bağımsızlığı için ilk Kırgız eğitim savaşçısı olmasının yolunu açtı. Arabayev’in bu kadar küçük yaşta ailesinin yanından ayrılarak, başka bir yere eğitim almaya gitmesi onun kendine güvenini artırdığı gibi, kendi başının çaresine bakmayı da küçük yaşta ona öğretti. Bu durumun Arabayev’i daha sonra Đslam alemindeki bir çok merkezi şehre gidip ufkunun açılmasına teşvik ettiği aşikardır.

Arabayev annesinin isteği ile başladığı cami imamının eski usulde Arap alfabesini ve Kur’an okumayı öğrettiği bir mektebe kaydoldu. Bu mektepte yaklaşık 6 ay içerisinde harfleri tanıyıp Kur’an okumayı öğrendi.140 Ancak buradaki eğitimi beğenmeyip altı aydan sonra bu mektebi bıraktı. Ardından Isıkgöl çevresinde bulunan, Karakol şehrinde bulunan Kanat Han’ın kurdurmuş olduğu okula kaydoldu.141 Arabayev böylelikle ailesinin yanından ilk defa ayrılmış olmakla, artık eğitim hayatında tek başınaydı. Bu durum onun bundan sonraki geleceği ile ilgili kararları da kendisinin vermesini sağladı.

Rusya’da II. Ekaterina (1762 – 1796) döneminde Müslümanlar için dini konularda bir serbestlik oluşmuştu.142 Bu durumdan faydalanan Tatarlar Türkistan’a giderek Kazak ve Kırgız çocuklarını okutuyorlardı.143 Bu sayede hem para kazanıyor144 ve hem de Đslamiyet ile

138 E. Maanayev, A. Osmonkulov, a.g.e., s. 11.

139 Öskön Saalaev, Kırgız Elinin Tarihi Đnsandarı, Bişkek, 2009, s. 36. 140 KRBMSDA, F. 10, Op. 15, d. 188, s. 4.

141 KRBMSDA, F. 10, Op. 15, d. 188, s. 4.

142 1788 yılı Rusya Türkleri için bir dönüm noktası olmuştur. II. Ekatarina Müslümanlardan daha iyi yararlanabilmek için Ufa’da Müslüman Dini Đdaresini kurdu. Bu şekildeki dini serbestlik Müsülüman din adamlarının faaliyetlerini artırdı. Din eğitimi Semerkand ve Buhara’nın tekelinden kurtulup, Đstanbul, Kahire, Mekke-Medine gibi şehirlerdeki medreselere de Rusya Türkleri arasından kimseler gelip eğitim almaya başladılar. Bu da eğitimde yenileşmeye önemli derecede katkı sağladı. Diğer taraftan iyi eğitim almış Tatar öğretmenler Rus hakimiyetine giren Kazak ve Kırgızlar arasına giderek dini okullar açmaya başladılar. Nadir Devlet, 1917 Ekim Đhtilali ve Türk – Tatar Millet Meclisi, Đstanbul, 1998, s. 44 – 45.

143 Bu dönemde Kırgızlar genellikle göçebe olarak yaşadıkları için özellikle kuzey bölgelerde mektepler çok fazla yaygınlaşmamıştı. Kırgızlar arasında eğitim işleri güney bölgelerde Özbek ve Tacik hocalar tarafından yürütülürken, kuzey bölgelerde Tatar hocalar çocuklara okuma yazma öğretirlerdi.

tanışmamış göçebe Kırgızlar arasında Đslam’ı yayıyorlardı.145 Bölgede kısa süre içinde zaten pek etkili olamayan Buhara ve Semerkant mollalarının yerini aldılar. Kırgızlar arasındaki bazı zenginler ise bu Tatar öğretmenleri kurdukları okullarda çalıştırıyorlardı. Bunlardan biri de Karakol şehri zenginlerinin kurduğu vakıf sayesinde öğrencilerin yatılı okuyabildikleri Kanat’ın mektebiydi. Bu mektep dini eğitim konusunda Tatar öğretmenleri sayesinde bölgede ününü artırmıştı. Koçkor’daki eğitimi beğenmeyen Arabayev’i Karakol’a getiren sebep de bu okulun din eğitimindeki ünü idi. Takriben 1890 yılında, yani Arabayev, sekiz yaşına girdiği zaman bu mektebe kaydoldu. Ancak buradaki öğretmenler yeni usulü bilmeyip eski usul ile çocuklara eğitim vermekteydiler.146 Arabayev’in Tatarlarla ilk ilişkisi de Karakol’daki bu Tatar mektebinde oldu.

Bu okulda eğitim ağırlıklı olarak Arapça olmayıp, yerel Kırgız lehçesi ve Tatar lehçesinde yapılmaktaydı. Arabayev burada 5 yıl eğitim aldı. Tatar mektebinde aldığı 5 yıllık eğitimin ona sunduğu en büyük kazanç, Türkçenin Tatar lehçesini öğrenmesidir. Bu sayede Tatar öğretmenleri aracılığı ile Tatarlar arasındaki gelişmeleri takip ettiği gibi, Tatar matbuatına da ulaşma imkanı bulup tüm Rusya Türkleri arasında meydana gelen olaylardan haberdar olabilmekteydi. Çünkü burada eğitim veren Tatarlar Rusya içlerindeki gazete ve dergileri bölgeye getiriyorlardı.147 Kırgızların yaşadığı bölgeye oldukça uzak olan Đdil – Ural’dan Đslam dinini göçebeler arasında yaymak için gelen Tatar öğretmenlerin fedakarlıkları Arabayev’de derin iz bırakmıştı. Bu durum Arabayev’in de kendi halkını aydınlatmak için zahmetlere katlanıp uzak diyarlardan eğitim almaya yönlendirdi. Memleketine döndükten sonra da bütün hayatını Kırgız ve Kazak Türklerinin eğitimine ve kültürel gelişimine adadı. Ancak Arabayev, 5 yıl eğitim gördüğü bu Tatar mektebindeki eğitimin kalitesinden çok da memnun kalmadı. Çünkü bu mektepte eğitim yeni usulde değil eski usulde idi. Ayrıca o artık Rusya Türklerinin yayınlarını takip ettiği için eğitimdeki yeni gelişmelerden haberdardı. Türk basının etkisi ile Arabayev almak istediği eğitim için arayışlarını devam ettirdi. Bu konuda daha sonra Arabayev, eski usulün eksiklikleri ve arayışları hakkında; “Çok iyi ezber yapmama

rağmen (ezberlediklerimin) bunların anlamını bilmediğimin farkına varıp, eğitimimi devam ettirmek için başka şehirlerden yüksek eğitim almayı amaç edinmiştim”148 değerlendirmesini yapıyordu. Bütün bunlara rağmen Arabayev, Kanat Han medresesinin orta derecesini bitirmekle Molla unvanını almış oldu. Artık isterse camilerde imamlığın yanı sıra çocuklara

145 Hamid Algar, “The Last Great Naqshbandi Shaykh on the Volga-Urals Region”, Muslim in the Central Asia

Experissions on Idientity and Change, Johann Gross, London 1992, s. 123.

146 KRBMSDA, F. 10, Op. 15, d. 188, s. 4.

147 O. Sıdıkov, Tarih Kırgız Şadmaniya, Yay. Haz.: H. Karasayev, Frunze, 1990, s. 37; B. Soltonov, Kızıl

Kırgız Tarıhı, 2. Cilt, Bişkek, 1993, s. 86.

okuma yazma da öğretebilirdi. Ayrıca din eğitimine Buhara veya Semerkant’ta bulunan medreselere giderek devam edebileceği gibi, bölgede yeni açılmaya başlayan Rus-Yerli okuluna kayıt yaptırabilirdi. Zira Kanat han medresesinin de bölgedeki diğer medreselerde olduğu gibi ders verebilecek hoca eksikliği sebebiyle yüksek derece sınıfları mevcut değildi.

Arabayev’in eğitim döneminde göçebe Kırgızların hayatlarında önemli değişiklikler gerçekleşmekteydi. Ruslar XIX. yüzyılın son on yılında Kırgız göçmenlerinin yaşadıkları dağlık bölgelere yeni girmeye başlamış olup, Rus yönetimi ve kanunları bölge halkına yeni uygulanmaya başlamıştı.149 Bunun yanı sıra Rusya içlerindeki işsiz ve topraksız köylüler toplu olarak Kırgızların hayatlarını idame ettirdikleri otlaklarına yerleştiriliyorlardı. Bu duruma kimse karşı çıkamıyordu, çünkü Ruslara karşı koyabilecek güce sahip değillerdi. Sadece Rus hukuk kuralları çerçevesinde haklarını arayabilirlerdi. Fakat hiç kimse ne yöneticilerle iletişimi kurabilecek, ne de Rus kanunlarını anlayabilecek derecede Rusça biliyordu. Yönetimle arasında uçurum olan halkın olanlara boyun eğip yaşamını idame ettirmekten başka çaresi yoktu. Dönemin şartları gereği devletle ilişki kurabilmek için Rusça bilmek, bunun içinde Rusça eğitim veren bir okulda eğitim almak gerekmekteydi. Tam da bu sıralarda Kırgızlar arasında Rusça eğitim veren ilk Rus – Yerli150 (Russko-Tuzemnaya) okulu Karakol şehrinde Rus öğretmenler tarafından açılmıştı.151

Bu okul başlangıçta devletin resmi okulu olmayıp, bölgede yaşayan Rus öğretmenler tarafından kurulmuştu. Ancak 1885 yılından itibaren resmi devlet okuluna dönüştürüldü.152 Köy okullarını bitiren Kırgız öğrenciler eğer yapılan sınavı geçebilirlerse iki sınıflı Rus-Yerli okullarına gidebiliyorlardı. Bu okulda eğitim süresi iki yıldı. Kırgız halkının Rus okuluna rağbet etmemesine rağmen Arabayev bu fırsatı değerlendirip Rus-Yerli mektebine kaydoldu (1896).153 Kırgızların Rus okullarına rağbet etmemelerinin en temel sebebi çocukların Hıristiyanlaşması ve geleneklerinden yoksun yetişmesi korkusuydu. Đlaveten Kırgız Türkleri Ruslara Hıristiyan olarak bakıyorlardı.154 Bütün bunlara rağmen Arabayev Rus – Yerli mektebinde iki yıl eğitim aldı. Böylelikle Avrupa tarzındaki eğitimle ilk defa burada karşılaştı. Rus – Yerli mektebi Arabayev’e birçok konuda kazanç sağladı. Đlk olarak okulun Rusça öğretimine önem vermesinden dolayı Rusçayı iyi bir şekilde öğrendi. Bu durum onun

149 Bendrikov, a.g.e., s. 25.

150 Rus-Yerli mektepleri hakkında ileride geniş bilgi verilecektir. 151 Bendrikov, , Oçerki po Đstorii, s. 53.

152 Đ. Đlyasov, Đstoriya Kirgizkoy SSR, Cilt. 2, Frunze, 1986, s. 244- 247. 153 KRBMSDA, F. 10, Op. 15, d. 188, s. 9.

Rusça kitapları okumasını, dini ilimlerden başka tarih, coğrafya, matematik gibi dünyevi ilimler ile de tanışmasını sağladı.

Rus okulunu bitirdikten sonra dini eğitimini daha da ilerletmek amacıyla başka bir Tatar okuluna devam etti.155 Arabayev’in yaklaşık bir yıl eğitim aldığı bu Tatar okulunun nerede bulunduğu ve ne zaman başlayıp, ne zaman ayrıldığı konusunda kesin bilgi yoktur. Ancak Kırgızlar arasında 1900–1905 yılları arasında ilk ve tek Cedit okulu Tokmok şehrindeki Ekbaliya mektebidir. Bu medrese Tokmok şehri zenginlerinin yardımları ile kurulmuştur.156 Kırgızistan’da Ekbaliya mektebi hakkında ilk Kırgız tarihçilerinden Belek Soltonoyev şu bilgiyi vermektedir: “Kırgızlar arasında 1895 yılına kadar Özbek mollalar

gelip, çocuk okutuyorlardı. Bu yıldan sonra Nogay mollalar Usul-i Kadim prensibinde eğitim veriyorlardı. 1900 yılında Tokmok’a Zakir Adammılla Abdılkaşapuulu adlı Tatar molla geldikten sonra Usul-i Cedit prensiplerinde eğitim başlattı. Bahçesaray’da (Kırım) çıkan “Tercüman” adlı gazeteyi alıp okumaya başladı.”157 Bunun yanı sıra ilk Kırgız Tarihi’ni yazan Arabayev’in arkadaşı Osmonaalı Sıdıkov da bu konuya değinerek: “O zamanlar “Koco

Hafiz”, anlamını bilmediği “Çahar Kitep”ile çocuk okutuyordu… bu kişi yanına Muhammed Ali adlı bir hoca getirdi. Tarladaki çobanlar, atçılar dahi okuma yazma öğrenmeye başladılar. Bu olayların olmasına daha 10 yıl olmadı! (yazar eserini 1911 yılında yayınlamıştır.) 1901 – 1902 yılları Troski’den Tokmok Şehrine Zakir Kari158 ve Vohabov cenapları geldiler. Ondan sonra şakirtler çok hızlı arttı. Onun şakirtleri büyük şehirlerde yüksek ilim tahsil etmeye başladılar159 Kırgızların yaşadığı bölgeye Cedit düşüncesinin gelişi ve etkilerini değerlendirmektedir. Bu arada Arabayev’i Orenburg’a gönderen Tatar molla da Osmanaalı’nın bahsettiği kişi olmalıdır.

Böylece ilk öğremini tamamlayan Arabayev’in eğitim hayatında Tatar Okulu bir dönüm noktası oldu. Çünkü Kırgızlar için eğitimin tamamlayıcı kurumu olan medreseler uzak şehirlerde olup, oralardan eğitim almaya imkan olmadığından, Kırgız gençleri Müslüman eğitimi almanın birinci basamağı ile sınırlı kalıyorlardı. Bu durum Kırgızlarda zaten az sayıda olan okur-yazarlık sadece ilköğretimle sınırlı kalıyordu. O da bilindiği üzere sadece Kur’an-ı Kerim’in okunması ve sığ bazı dini bilgilerin verilmesi şeklindeydi. Bu durum Arabayev için geçerli olmamış, Kırgızlar arasından (özellikle de Kuzey Kırgızları) Rusya içlerine yüksek

155 KRBMSDA, F. 10, Op. 15, d. 188, s. 9.

156 K. K. Koylubaev, Cazgıç Akındardın Çıkarmaçılıgı, Karakol, 2010, s. 17; A. Çukubaev, Klassovaya

Borba i Obşestvennaya Mısl v Kirgizii (1900 - 1917), Frunze, 1967, s. 65.

157 B. Soltonov, a.g.e., s. 86.

158 Kari; Arapça kökenli bir kelime olup, Türkistan’da Kur’an’ı ezbere bilen kişilere verilen ünvandır. 159 Sıdıkov, a.g.e., s. 38.

eğitim almaya giden ilk şahsiyet olmuştur. Arabayev’e bu yolu açan kişi ise Tatar öğretmeni oldu. Burada 1 yıl eğitim aldıktan sonra Arabayev’in akıllı ve istekli halini gören öğretmeni Tairdin Zakirov eğitimini devam ettirmesi için yeni usulde eğitim veren Orenburg’taki medreselere gitmesini tavsiye etti.160 Bu yönüyle Tatar öğretmeni Arabayev’in eğitim hayatında büyük öneme sahiptir. Çünkü Arabayev’i Tatarlar arasında açılan yeni usuldeki medreselere yönlendirmesi onun tam bir Ceditçi olmasını sağlamıştır.

Outline

Benzer Belgeler