• Sonuç bulunamadı

Alacaklılara Alacaklarının Ödenmesi

Belgede Limited şirketlerin sona ermesi (sayfa 122-125)

B- DĠĞER SONA ERME HALLERĠ NEDENĠYLE ġĠRKETĠN SONA

3- Alacaklılara Alacaklarının Ödenmesi

ġirket mevcudunun borçlarını ödeyecek durumda olduğunun tespit edilmesi ile birlikte ihtilaf bulunmayan muaccel alacaklar, alacaklılarına ödenir. Alacaklılara alacakları Türk Lirası cinsinden paraya çevrildikten sonra ödenir128

.

ġirketin müeccel borçları için ise tasfiye memurları ıskontonun tenzili129 sure- tiyle derhal ödemeye ve alacaklılar da bu ödemeyi kabule zorunludurlar (TTK m. 236)130. Bazı yazarlara göre; ıskonto tenzili oranının, kanuni faiz değerinde olduğu sabit ise de, reeskont faizi nispetinde tenzil yapılabilir131. ġirketin defter ve kayıtları- na göre alacaklı olduğu bilinen ancak müracaat etmemiĢ olan alacaklıların alacakları notere tevdi olunur. Yine ihtilaflı olan alacakların da miktarı notere tevdi edilir. No- tere tevdi edilen alacaklarda tenzilat yapılamaz132

. Ancak tasfiye memurları alacak

126

DOMANĠÇ, Anonim ġirketler, s. 1487.

127 TEKĠNALP (Poroy/ Çamoğlu), N 1590, s. 843. 128 GÖRGÜLÜ, s. 724.

129 Vadesi gelmemiĢ alacakların ödenmesi için gerekli indirimlerin yapılması gerekmektedir. 130

Müeccel borçlar için borçları karĢılar miktardaki paranın notere tevdi edilmesi görüĢü için bkz. TEKĠNALP (Poroy/ Çamoğlu), N 1585, s. 841.

131 UÇAR, s. 403. 132 UÇAR, s. 403.

bedelini notere tevdi etmek yerine teminat gösterebilirler. Alacaklıların bu konuda herhangi bir seçme hakkı olmayıp sadece teminatın yeterliliği ve niteliği yönünden itirazda bulunabilirler133. Ayrıca tasfiye memurları, tüm alacaklılar için aynı yolu izlemek zorunda olmayıp bazılarının alacaklarını notere tevdi ederken, bazılarının alacakları için teminat gösterilebilir. Ancak alacaklı oldukları Ģirket defter ve kayıtla- rı ile sabit olan alacaklılar yönünden Türk Ticaret Kanununun 445. maddesinin 2. fıkrası hükmü sadece notere tevdi edilebileceğini öngörmüĢ olduğundan, bu alacaklı- lar yönünden teminat gösterilmesi mümkün değildir134

. Kayar’a göre; vadeli borçlar ve ihtilaflı Ģirket borçları için teminat gösterilmesinin yanında bu seçeneğe ek olarak tasfiye bakiyesinin paylaĢımı bu borçların ödenmesinden sonraya bırakılması duru- munda da notere tevdi zorunlu değildir135

.

4- Tasarıda Yer Alan Düzenleme

Tasarının 541. maddesi136

ile alacaklıların alacaklarını bildirmesi için çağrıl- ması ve korunması düzenlenmiĢtir. Bu düzenleme ile bazı yenilikler getirilmiĢtir. Öncelikle maddenin birinci fıkrasında adresleri bilinmeyen alacaklılara yapılacak ilanın Türk Ticaret Sicili Gazetesinde, günümüz Ģartlarının gereği olarak Ģirketin web sitesinde ve aynı zamanda esas sözleĢmede öngörülen Ģekilde, birer hafta arayla üç defa yapılacağı hüküm altına alınmıĢtır.

Tasarıda yer alan bir diğer yenilik ise, alacaklı oldukları Ģirket defter ve kayıt- larından veya baĢka bir Ģekilde anlaĢılan ancak alacaklı olduğuna iliĢkin gerekli bil- dirimlerde bulunmayan alacaklıların alacakları Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın belir-

133

TEKĠNALP (Poroy/ Çamoğlu), N 1586, s. 841.

134 TEKĠNALP (Poroy/ Çamoğlu), N 1588, s. 842.

135 KAYAR, ġirketler, s. 205. Aynı görüĢ için bkz. ULUSOY, s. 602. 136 2. Alacaklıların çağrılması ve korunması

Madde 541 - (1) Alacaklı oldukları Ģirket defterlerinden veya diğer belgelerden anlaĢılan ve yerleĢim yerleri bilinen kiĢiler taahhütlü mektupla, diğer alacaklılar Türk Ticaret Sicili Gazetesinde ve Ģirketin web sitesinde ve aynı zamanda esas sözleĢmede öngörülen Ģekilde, birer hafta arayla üç defa ilân suretiyle Ģirketin sona ermiĢ bulunduğu konusunda bilgilendirilirler ve alacaklarını tasfiye memurları- na bildirmeye çağrılırlar.

(2) Alacaklı oldukları bilinenler, bildirimde bulunmazlarsa alacaklarının tutarı Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca belirlenecek bir bankaya depo edilir.

(3) ġirketin henüz muaccel olmayan veya ihtilâflı bulunan borçlarını karĢılayacak para notere depo edilir; meğerki, bu gibi borçlar yeterli güvence ile karĢılanmıĢ veya Ģirket mevcudunun paysahipleri arasında paylaĢımı bu borçların ödenmesi Ģartına bağlanmıĢ olsun.

(4) Yukarıdaki fıkralarda yazılı hükümlere aykırı hareket eden tasfiye memurları haksız olarak ödedikleri paralardan dolayı 553 üncü madde uyarınca sorumludur.

leyeceği bir bankaya depo edilmesidir. Ancak bu durum eleĢtiriye açık bir düzenle- medir. Öncelikle tüm tasfiye iĢlemleri emanet edilen tasfiye memuru yerine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na böyle bir yetki verilmesi anlamsızdır, ikinci olarak aynı maddenin 3. fıkrasında muaccel olmayan veya ihtilaflı bulunan borçları karĢılayacak paranın notere depo edileceği belirtilmiĢ olup, bu iki düzenleme arasında bir tutarsız- lık meydana getirilmiĢtir137

.

Tasarının 541. maddesinin son fıkra ile bu madde hükmüne aykırı hareket eden tasfiye memurlarının haksız olarak ödedikleri paralardan dolayı 553. madde uyarınca sorumlu olduğu ifade edilmiĢtir.

Uygulamada bazen Ģirket ile ilgili alacak davası devam ederken Ģirketin tasfi- yesi kapatılmakta ve sicilden terkini yapılmaktadır. Böyle bir durumda davanın Ģirket aleyhine neticelenmesi durumunda ne olacaktır? Öncelikle tasfiye memurunun bu durumdan dolayı sorumluluğu olduğu muhakkaktır. Ayrıca sicilden silinen Ģirketin yeniden sicile kaydının yapılması gerekip gerekmediği sorunu da ortaya çıkacaktır. Hakkında böyle bir dava bulunan Ģirket için tasfiyenin sona ermesinin mümkün ol- mamasının yanında sicile de iĢlenmesi mümkün değildir138. Tasarıda bu olumsuzluk- ları engellemek adına ek tasfiye müessesesi düzenleme altına alınmıĢtır.

Tasarının 543. maddesinde139

dağıtımın ne Ģekilde yapılacağı düzenlenme al- tına alınmıĢtır. Tasarı, borçlar ödendikten sonra, önce ödenen pay bedellerinin iade- sini, daha sonra kalan mevcudun, esas sözleĢmede aksi öngörülmemiĢse pay sahipleri arasında ödedikleri sermayeler ve imtiyaz hakları nispetinde dağıtılacağını hükme bağlamıĢtır. Mevcut hüküm, doktrinde çok tartıĢılan ve pay bedelleri iade edilmeden yapılacak bir dağıtımın kanuna aykırı imtiyazlar oluĢturacağı eleĢtirisiyle karĢılanan

137 Moroğlu bu düzenlemeye ek olarak, henüz muaccel olmayan veya ihtilaflı bulunan alacakları,

tasfiye memurlarının cari faiz de alınmak suretiyle bir mevduat bankasına yatırması ve ilgililere usu- lünce duyurması gerektiğine iliĢkin bir düzenlemeye yer verilmesi gerektiğini söylemektedir. MOROĞLU, Tasarı, s. 312.

138 UÇAR, s. 412.

139 4. Tasfiye sonucu dağıtma

Madde 543 - (1) Tasfiye hâlinde bulunan Ģirketin borçları ödendikten ve pay bedelleri geri verildikten sonra kalan varlığı, esas sözleĢmede aksi kararlaĢtırılmamıĢsa paysahipleri arasında, ödedikleri serma- yeler ve imtiyaz hakları oranında dağıtılır. Tasfiye payında imtiyazın varlığı hâlinde esas sözleĢmede- ki düzenleme uygulanır.

(2) Alacaklılara üçüncü kez yapılan çağrı tarihinden itibaren bir yıl geçmedikçe kalan varlık dağıtı- lamaz. ġu kadar ki; hâl ve duruma göre alacaklılar için bir tehlike mevcut olmadığı takdirde mahkeme bir yıl geçmeden de dağıtmaya izin verebilir.

(3) Esas sözleĢme ve genel kurul kararında aksine hüküm bulunmadıkça, dağıtma para olarak yapı- lır.

bir düzenlemedir. Tasarı, yürürlükte olan bu hükmü, öğretide genel kabul görmüĢ, hukuka ve hakkaniyete de uygun olan görüĢ doğrultusunda değiĢtirmektedir140

. Tasarıda, yürürlükteki Kanunumuzla paralel olarak, vadesi gelmemiĢ borçla- rın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca kısa vadeli kredilere uygulanan oran üzerinden ıskonto ederek derhal ödeneceği, alacaklılarında bu ödemeyi kabul etmek zorunda oldukları ifade edilmiĢtir (TTKT m. 542, f. 1, b. h).

Belgede Limited şirketlerin sona ermesi (sayfa 122-125)