• Sonuç bulunamadı

2. Minimalizm

2.3. Araştırmanın Yöntemi

3.1.2. Alışveriş Mekanları

Tüketim kültürünün önemli alanını oluşturan alışveriş kavramı, gerek gündelik hayat içerisinde gerekse sıra dışı vakitlerde yapılan harcamaları oluşturmaktadır. Bireyler ihtiyaç ve ihtiyaç olmayan tüm ürünler için alışveriş kavramını kullanır ve bu çerçevede tüketmeye devam ederler. İhtiyaç, her birey için değişmekle birlikte temel gereksinimlerden oluşan tüketim nesnelerini kapsamaktadır. Toplumda ihtiyaç kavramı yaşanılan çağ, yaş grubu, sosyal sınıf gibi faktörlere göre değişmekte ve dolayısıyla tüketimin seyrini değiştirerek ihtiyaca yeni bir tanım sunmaktadır. Denilebilir ki ihtiyaç, bireysel farklılık arz eden ve toplumsal faktörlere göre değişkenlik gösteren bir kavramdır. İhtiyaçlar neticesinde yapılan alışverişlerin bir kısmı mekanlardan alım ile bir kısmı da online şeklinde gerçekleştirilmektedir. Katılımcıların bir çoğu alışverişlerini market ihtiyaçları dışında online yaptıklarını belirtmişlerdir ve bunun kendileri için daha kolay olduğunu dile getirmişlerdir:

"Ev alışverişini eşimle ortak yapıyoruz. Eve bir şey alınacağı zaman da fikir birliğine önem veriyoruz. Önceden yaptığımız alışverişlerimizdeki hatalar nedeniyle şimdi ihtiyaçlar için bir süre bekliyoruz. Dokunarak gezerek alışveriş yapmayı seviyoruz. Fazla vaktimiz olmadığından da online alışveriş yapıyoruz internet bize bu alanda yardımcı oluyor. Ne nasıl kullanılmış biz nasıl kullanabiliriz gibi.. Gerçi beğendiğimiz şeyin bir süre sonra herkeste olması beni rahatsız ediyor. Çünkü biraz daha tasarım evler peşindeyiz. Çünkü bizim kendi çizgimiz olsun bize ait olsun fikri ile ilerliyoruz. Böyle olunca da bu bizi biraz sıkıştırıyor. Mesela şuan avizemiz bile yok.çünkü istediğimizi ya çok pahalı oluyor yada bulduğumuz zaman biz beğenmiyoruz. Fırsat olursa kendi tasarladığımız

69

olsun istiyoruz. Dolayısıyla online alışveriş bize kolaylık sağlıyor. " (SÖ, 36).

"Ev alışverişini eşim yapıyor mutfak alışverişini marketlerden yaparken bebek bezi, kıyafet vs. şeyleri online olarak yapıyoruz.Online alışveriş bana fikir sunuyor. Bu şekilde yapmak daha rahat"(Z,27).

Avm kültürünün ve online alışverişlerin tamamen bitmediği ve 'ihtiyaç' dahilinde devam ettiği fakat 'ihtiyaç' kavramının içeriğinin doldurulmadığı görülmüştür. İhtiyaç kavramının açıklaması istendiğinde ise 'iyi, güzel ve mutlu hissettiren her şey' ihtiyaç dahilinde sayılmış ve bu alanda alışverişler devam edilmiştir. Dolayısıyla ürünlere yüklenen anlam ve değer ihtiyaç kavramını belirleyerek nesnelerin tüketimini sağlamaktadır. Beyaz, gri minimalist ev tasarımlarının bulunması ve bu çerçevede alışverişlerin yapılması ihtiyaç kavramının değiştiğini ve tüketim alanında yer aldığını göstermektedir.

Tüketimin bir diğer alanı ise avm lerdir. Tüketim alanları için oluşturulan avmlerin asıl amacı modayı gözler önüne serer iken tüketimin sirkülasyonunu sağlamaktır. Tüketimin devamlılığı nesnelere duyulan arzuya göre şekillenmekte ve ihtiyaç kavramı göz ardı edilmektedir. Bundan böyle tüketim için ihtiyaç kavramı az bilinen şeylerden oluşan ve moda kavramı çerçevesinde şekillenen yeni bir alanı oluşturmaktadır. Tüketimdeki amaç ihtiyacın hissedilmesi değil moda yardımı ile arzuların devamlılığını sağlamaktır. Birey her ne olursa olsun tüketim ile kendine gelebileceği aşılanarak tüketim ile mutluluk arasında olumlu bir bağ kurulmaktadır. Tüketim adına her ne kadar mutluluk vaat edilse de bulunamayan ama devamlı arama içerisinde olunan bir mutluluk söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla süreklilik arz eden ve durmaması gereken bir alan olarak tüketimin devamlılığı gerekmektedir (Bauman, 2012:87). Günümüzde ise avmlere bakıldığında tüketimin ana karakterini oluşturduklarını, ihtiyaç kavramının ötesinde tüketme eylemini bireylere sundukları görülmektedir. Toplumun rahatlıkla ulaşabileceği alanlarda birden çok olması tüketimin takip edilebilirliliği açısından da kolaylık sağlamaktadır. Böylelikle birey alışverişin rahatlığı ile bunu çok daha rahat bir şekilde gerçekleştirebilmektedir. Yine

70

mağazaların arzulara seslenen, modayla birlikte yol alan bir görüntüsü mevcuttur. Ne var ki kolaylıktan öte bireyleri cezbeden tüketimi güzelleştiren bir yönü de gözler önündedir. Dolayısıyla bireyler avmlerde modayı takip ederek tüketim ihtiyaçlarını da karşılamış olmaktadırlar. Katılımcıların bir çoğu online alışverişin yanında avmlere giderek alışveriş yaptıklarını belirtmektedirler:

"Ev alışverişini partnerimle birlikte yapıyoruz. Genellikle gıda ihtiyaçlarımız için markete gidiyoruz. Onun dışında nadiren de olsa İkea’ya gidebiliyoruz ya da ihtiyacımız doğrultusunda -çoğu zaman yemek yemek için- Avm’lere uğrayabiliyoruz. İnternetten sadece somut olarak ihtiyaç duyduğumuz ve araştırdığımız bir ürün, daha uygun bir fiyata satılıyorsa alışveriş yapıyoruz."(HT,28).

"Eşimle beraber yaparız çoğu zaman. Markete ya da pazara gidiyoruz. Market alışverişi dışında genellikle outlet mağazalarına ya da alışveriş merkezlerine gidiyorum. Online alışveriş belki yılda bir kere, o da bulunduğum şehirde aradığım ürünü bulamazsam." (PY).

Avm alışverişlerinin kendileri için dokunarak alma, bakarak alma, bir çok ihtiyacın tek yerde toplanmış olması gibi sebeplerden ötürü daha rahat olduğunu söyleyen katılımcılar, online alışverişin yanında avm alışverişlerinin de tüketimlerinin büyük kısmını kapsadığını belirtmektedirler. Tüketimden kopmanın mümkün olmadığı günümüzde görüşmecilerimiz de ihtiyaç kavramı dahilinde bunu gerçekleştirdiklerini belirtmekte ve gerek online gerek ise avm, market, pazar gibi mekanlardan alışverişler yapabilmektedirler.

Tüketimin yeni araçlarından bahseden Ritzer, tüketimin bireyler için büyülü hale geldiğinden bahseder. Dinsel bir öğreti nitelemesiyle tüketim nesnelerini tanımlar. Büyülü ve kutsallaştırılmış olan tüketim nesnelerinin toplumdan çıkarılması mümkün değildir. Toplumda yaşayan her birey bunun büyüsüne kapılıp bir şekilde tüketme eylemini gerçekleştirmektedir. Avmlerin bu büyüyü ve kutsallığı taşıdığını, bireyleri etkisi altına alarak alışverişe yönlendirdiğini belirten Ritzer, tüketim ile kutsal

71

bir haz yaşandığının altını çizer. Tüketim öyle bir hale gelir ki dinsel bir ritüel halini aldığında avmlere gitmek 'tüketim dinlerinin' kurallarını yerine getirmek adına yapılmış bir eylem halini alır (Ritzer, 2016:26-27). Avmler sadece tek bir ihtiyaca yönelik olmadıklarından bireylerin bir çok ihtiyacına aynı anda cevap verebilmektedirler. Gezi, sinema, yemek, oyun, eğlence, giyim vs her alana yönelik alternatifler bulmak mümkün olduğundan görüşmecilerimizin de alışverişlerinde avmleri tercih ettikleri gözlenmektedir. Tüketimin birçok sebebinden bahseden katılımcılarımızdan biri tüketim ile mutluluğun birlikte kullanıldığından ve dolayısıyla tüketme eyleminin süreklilik arz ettiğinden bahsetmektedir:

"İnsanların içindeki boşlukları doldurma isteği olabilir. İnsanlar sabırsız varlıklar. Hemen her istedikleri olsun istiyorlar. Ama mutluluk, huzur gibi herkesin arayıp da bulamadığı şeyler bir anda olmaz. Emek ve zaman gerekir. Yeni bir şey satın alınca anlık olarak hissedilen mutluluk insanlar için kolay seçim. Mutsuzsan eğer yapması uzun sürecek ama sana gerçekten iyi gelecek, kendini geliştirecek bir şeylerle uğraşmak yerine alışverişe gidip bir şey satın almak hem daha kolay hem de hızlı sonuç veriyor. Ama etkisi kısa vadeli. Kısa bile olsa onun seni mutlu ettiğini görüyorsun ya etkisi geçince tekrar tüketiyorsun. Paranı, zamanını, kendini… Sonra o kaybettiklerini kazanmak için daha çok çalışıyorsun. Kendine ayırman gereken zamanda çalışmak zorunda olduğun için daha çok mutsuz oluyorsun. Mutsuz olduğun için tekrar tüketiyorsun. Bir döngünün içine giriyorsun ve çıkamıyorsun." (A,23).