• Sonuç bulunamadı

52

yaşanmıştır. Hatta bazı işlevlerinin zayıfladığına ya da büsbütün ortadan kalktığına, ortadan kalkan bu işlevlerin başka toplumsal kurumlarca üstlenildiğine tanıklık edilmiştir(Çağan,2011: 84). 19. yüzyıl ailesinin fonksiyonlarından çoğu günümüzün yaygın modern ailesinde bulunmamaktadır. Gerçi bugün de aile, sosyalleştirme, kişilikleri geliştirme, çocuğa mevki ve şans sağlama fonksiyonunu koruyor olmakla birlikte, bu işlevlerin yerine getirilmesine çeşitli yeni kuruluşlar, bürokratik örgütler ortak olmaktadırlar(Dönmezer, 1994: 204).

53

nedeni, bahsi geçen toplumlarda ailenin birçok işlevini başka kurumlara devretmesi ile ailenin görevlerinin azalmış olmasıdır. İşlevleri azalan aile, üyeleri arasındaki duygusal bağları güçlü tutamamakta ve giderek zayıflayan aile ilişkileri ailenin parçalanmasına neden olmaktadır.Kadınların çalışma hayatına girip, gelir elde etmesive ekonomik bağımsızlığa sahip olması da, uyumsuz bir evliliği sürdürmektense boşanma tercihinindevreye sokulmasına sebep olmaktadır.Çalışan kadın oranının yükselmesiyle eş zamanlı olarak, boşanma oranlarında, artışlar meydana gelmektedir Arada bir neden-sonuç ilişkisi olup olmadığı hala tartışılmaktadır. Ancak şurası açıktır ki, ayrı bir gelire sahip olma kadının bağımsızlığını ve kendine güvenini geliştirmiştir. Kadınlar ekonomik bakımdan daha bağımsızlaştıkça, evlilik giderek eskisine oranla daha az zorunlu bir ekonomik ortaklık olarak görülmektedir(Özkalp, 2010: 141;Bozkurt, 2009: 275; Goody, 2004: 192-193).

Ülkeler bazında boşanmalarla ilgili durum, Birleşmiş Milletler İstatistik Bölümü’nden alınan bilgiler yardımıyla oluşturulan Tablo 2-1’de görülmektedir.

Tabloda, tüm yıllarda her ülke ile ilgili verilerin sağlanmamış olması nedeniyle, bütün ülkelerin karşılaştırılması mümkün görünmemektedir. Tüm yıllar için verileri sağlanmış olan, Türkiye, Belçika, Danimarka, Finlandiya, Macaristan, Hollanda, Norveç, Polonya, Rusya, İsveç ve İsviçre arasında, kaba boşanma hızının en fazla olduğu ülke Rusya görünmektedir. Rusya 2007’den 2011 yılı dahil bütün yıllarda, neredeyse kendi dışında en yüksek hızda(4,5 ile 5,0 arasında) olan ülkelerin yaklaşık iki katı hızında boşanmaya sahiptir.

Türkiye ise, 1,6’lık oranla en düşük ülke olarak görünmektedir.2009, 2010 ve 2011 için Türkiye’nin bu oranının değişmediği, ancak bu oranın 2007 yılında 1,3 ve 2008 yılında 1,4 olduğunu belirtmek gerekmektedir.Türkiye’yi 1,7’lik oranla Polonya takip etmektedir. Avrupa ülkeleri arasında, boşanma oranının en yüksek olduğu ülke ise, 2011 yılındaki 2,9’luk oranıyla Belçika’dır. Diğer Avrupa ülkelerinin oranları ise, 2,0 ile, 2,6 arasında değişmektedir.

EUROSTAT verilerine göre ise, 27 Avrupa ülkesinde, 2009 yılı için kaba boşanma oranı 1,9 olmuş ve 1 milyon boşanma gerçekleşmiştir(eurostat.ec.europa.eu). TÜİK 2013 verilerine göre ise, 2013 yıl sonu itibariyle Türkiye’de kaba boşanma hızı 1,65 olarak gerçekleşmiştir(tuik.gov.tr).

54

Tablo 2-1: Ülkeler Bazında Boşanma Sayısı ve Kaba Boşanma* Oranları: 2007-2011

BOŞANMA SAYILARI VE KABA BOŞANMA ORANLARI: 2007-2011

ÜLKE Sayı Oran

2007 2008 2009 2010 2011 2007 2008 2009 2010 2011

Kanada 70.226 ... ... ... ... 2,1 ... ... ...

Brezilya 180.455 188.090 174.747 ... ... ... ... ... ... ...

Çin 2.098.000 2.270.000 2.470.000 2.680.000 ... 1,6 1,7 1,9 2,0 ...

İran 99.852 110.510 125.747 ... ... 1,4 1,5 1,7 ... ...

İsrail 13.105 13.488 13.233 ... ... 1,8 1,8 1,8 ... ...

Japonya 254.832 251.136 253.353 251.378 ... 2,0 2,0 2,0 2,0 ...

Türkiye 94.219 99.663 114.162 118.568 119.343 1,3 1,4 1,6 1,6 1,6 Avusturya 20.516 19.701 18.806 17.442 ... 2,5 2,4 2,2 2,1 ...

Belçika 30.081 35.366 32.606 28.903 31.500 2,8 3,3 3,0 2,7 2,9 Danimarka 14.066 14.695 14.940 14.460 14.484 2,6 2,7 2,7 2,6 2,6 Finlandiya 13.224 13.471 13.474 13.567 13.469 2,5 2,5 2,5 2,5 2,5 Fransa 131.316 129.379 127.578 ... ... 2,1 2,1 2,0 ... ...

Almanya 187.072 191.948 185.817 187.027 ... 2,3 2,3 2,3 2,3 ...

Macaristan 25.160 25.155 23.820 23.873 23.200 2,5 2,5 2,4 2,4 2,3 Hollanda 31.983 32.236 30.779 33.723 33.453 2,0 2,0 1,9 2,0 2,0 Norveç 10.280 10.158 10.235 10.224 10.207 2,2 2,1 2,1 2,1 2,1 Polonya 66.586 65.475 65.345 61.300 64.041 1,7 1,7 1,7 1,6 1,7 Rusya Fed. 685.910 703.412 699.297 639.321 669.421 4,8 5,0 4,9 4,5 4,7 İsveç 20.669 21.377 22.211 23.593 23.441 2,3 2,3 2,4 2,5 2,5 İsviçre 19.882 19.613 19.321 22.081 17.566 2,6 2,6 2,5 2,8 2,2 İngiltere 143.857 135.995 126.496 ... ... 2,4 2,2 2,0 ... ...

Avustralya 47.963 47.209 49.448 50.240 ... 2,3 2,2 2,3 2,3 ...

Kaynak: Birleşmiş Milletler İstatistik Bölümü

*Kaba boşanma, aynı yıl içinde belirli bir coğrafi alanda 1.000 kişilik nüfus başına, meydana gelen boşanmaların sayısını ifade etmektedir(http://stats.oecd.org/glossary/detail.asp?ID=493, 21.07.2014).

Geçmişte Avrupa’da, bir kadının boşandıktan ya da ayrıldıktan sonra ayakta durabilme yeteneği, esas olarak yeni bir eş bulmasıyla mümkündür.Bağımsız bir gelir ya da önceki eşten, akrabalardan ya da devletten sağlanan gelir desteğiyle, bugün bu türsınırlamalar artık ortadan kalkmış gözükmektedir. Dahası, bir an önce evlenmeleri yönündeki toplumsal baskıların azaldığı hatta ortadan kalktığına şahit olunmaktadır.Avrupa ülkelerinde, devlet yardımı boşanan kadınlar için, bütün diğer seçeneklerin önüne geçmiş bulunmaktadır. Bir kadının artık çocuğunu bir hayır kurumuna vermesi ya da kendi anne-babasının veya eski eşinin cömertliğinden faydalanmak için bir

55

zorlamaya girmesi ya da gayri resmi bir evlilik yapması gerekmemektedir(Goody, 2004:

193-194).

Başka bir açıdan, özellikle II. Dünya Savaşı’ndan sonra özgürlüğe yönelik hareketin bir parçası olarak Batıdaki boşanma kanunları çok kolaylaştırılmış ve iki taraftan birinin hatalı olmasının ortaya konmasını gerektirmez hale gelmiştir. Ayrıca son yıllarda boşanmaya karşı,Batı ülkelerindeki toplumsal bakışındaha izin verici hale gelmiş olduğu da bir gerçektir. Tüm bu gelişmeler, beklenileceği üzere boşanma oranlarında büyük artışlara sebep olmuştur(Thornton, 2010: 47).

Türkiye’de özellikle 1950’li yıllardan itibaren, büyük bir şehirleşme akımı içinde olduğu bilinmektedir. Köylerden şehirlere büyük göç, hiç kuşkusuz toplumu değiştirmekte ve kültür çatışmalarını ortaya çıkarmaktadır. Bu sürecin boşanmalar üzerinde etkisi olmasına rağmen, Türkiye'de boşanmaların artma eğilimi, dünyadaki oranlar içerisinde alt seviyelerde görülmektedir(Dönmezer, 1994: 206).

Ülke genelinde 2006 ve 2011 yıllarında yapılan iki araştırmanın verilerinden hareketle oluşturulan Tablo 2-2’de, Türkiye’de ki boşanmış aile oranları görünmektedir.

Bu verilere göre, 2006 yılında boşanmış aile oranı %1,5 iken, 2011 yılında %2,2 oranına yükselmiştir. Yani, 5 yıllık bir süreçte boşanan ailelerin oranı %50 oranında artmıştır.

Tablo 2-2: Türkiye’de Ailelerin Medeni Duruma Göre Dağılımı: 2006-2011(%)

Medeni Durum 2006 2011

Bekâr 19,5 21,5

Evli 74,0 69,8

Boşandı 1,5 2,2

Dul 5,1 5,9

Ayrı yaşıyor 0* 0,6

Kaynak: ASPB Türkiye Aile Yapısı Araştırması, Tespitler Öneriler, s.199.

*2006 araştırmasında “ayrı yaşama” seçeneğine yer verilmemiştir.

Türkiye’de evliliği düzenleyen 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, boşanma sebepleri olarak; zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk, akıl hastalığı ve evlilik birliğinin sarsılmasını saymaktadır(Ülgen, 2014: 40-42). Boşanma sebeplerini araştıran Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, 2006 ve 2011 yıllarında yapmış olduğu iki araştırma ile ülke genelinde boşanma sebeplerini tespit etmiş bulunmaktadır.

56

Tablo 2-3: Cinsiyete Göre Türkiye’de Boşanma Nedenleri: 2006 (%)

2006* Kadın Erkek

İçki ve kumar 11,7 3,9

Dayak, kötü muamele 17,2 0

Evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama 1,3 1,6

Aldatma 20,5 28,7

Aldatılma 10,7 4,6

Aile içi cinsel taciz 0 0

Sorumsuz ve ilgisiz davranma 21,1 17,8

Terk etme/edilme 9,6 24

Çocuk olmaması 1,5 0,5

Ailedeki çocuklara karşı kötü muamele 0,3 1,5

Eşlerin ailelerine karşı saygısız davranması 3,9 16 Eşin ailesinin aile içi ilişkilere karışması 0,7 0 Eşin tedavisi güç bir hastalığa yakalanması 0,3 0,5 Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp taciz gibi suçlar 1,1 1

Kaynak: ASPB Türkiye Aile Yapısı Araştırması, Tespitler Öneriler, s.204.

* Boşanma ile sonuçlanan ilk evlilikte boşanma nedeni

2006 yılındaki araştırmada Tablo 2-3’de de görüldüğü gibi, boşanma sebepleri olarak, erkekler ilk sırada %28,7 ile “aldatma”yı göstermektedir. Kadınlar içinse ilk sırada,

“sorumsuz ve ilgisiz davranma” %21,1’lik oranda yer almakta, hemen ardından ise %20,5 ile “aldatma” gelmektedir. “Dayak ve kötü muamele” kadınlar için %17;2’lik bir oranla boşanma sebepleri arasında üçüncü sırada gelmektedir. Erkekler için boşanma sebeplerinin ikinci sırasında %24’lük bir oranla “terk etme/edilme” gelmekte onu “sorumsuz ve ilgisiz davranma” %17,8’lik oranla izlemektedir. Araştırma verileri, erkek ve kadınların vermiş olduğu cevapların oranları toplandığında, ailenin yıkılmasında “aldatma”nın baş aktör olduğunu söylemektedir. Bu tespit, Türkiye’de aile üzerinde geleneksel değerlerin etkisinin azaldığını ve bireysel, keyfi tercihlerin ön plana çıktığını göstermektedir.

Melezya’da yapılan bir araştırmada da evliliğin bitirilme sebepleri arasında ilk sırada “partnerlerden birinin evlilikdışı ilişkisi” yani “aldatma”nın yer alması dikkate değerdir. Aynı araştırmada evliliğin sona erdirilme sebepleri arasında sırasıyla; “çiftler arasında paraya dair tartışmalara sebep olan ekonomik kaygılar, aile içi şiddet ve cinsel istismar, akrabaların müdahalesi, uyumsuzluk ile alkolizm ve madde bağımlılığı”

gelmektedir(Hew, 2003: 9).

57

Tablo 2-4: Cinsiyete Göre Türkiye’de Boşanma Nedenleri: 2011 (%)

2011* KADIN ERKEK

İçki ve kumar 14,1 1,2

Dayak, kötü muamele 12,3 0,5

Evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama 8,3 6,1

Aldatma 9,6 4,8

Aldatılma 0 0

Aile içi cinsel taciz 0,6 0

Sorumsuz ve ilgisiz davranma 14,7 18,4

Terk etme/edilme 4 4,9

Çocuk olmaması 2,2 1,5

Ailedeki çocuklara karşı kötü muamele 0,2 0,6

Eşlerin ailelerine karşı saygısız davranması 4,6 10,2

Eşin ailesinin aile içi ilişkilere karışması 4,7 5,8

Eşin tedavisi güç bir hastalığa yakalanması 1,3 1,6

Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp taciz gibi suçlar 0,7 0,5

Diğer 22,6 43,9

Kaynak: ASPB Türkiye Aile Yapısı Araştırması, Tespitler Öneriler, s.204.

* Araştırma tarihinde medeni hali boşanmış olan kişilerin son boşanma nedeni

Tablo 2-4’de görüldüğü üzere,2011 yılı araştırma verileri, hem erkek(%18,4) hem kadın(%14,7) için boşanma sebeplerinin ilk sırasına “sorumsuz ve ilgisiz davranmayı”

koymaktadır. Bu tespit ailenin günümüzde değişen işlevlerini akla getirmektedir.

Geleneksel ailenin işlevlerinden farklı olarak modern ailelerde, eşler arasında ailenin psikolojik tatmin işlevi öne çıkmaktadır. Bu verilerden hareketle Türkiye’deki ailelerde de modern ailelerdeki beklentilerin karşılık bulduğunu, dolayısıyla geleneksel aile yapısından uzaklaşıldığını söylemek mümkündür. Geleneksel ailelerde, yukarıda çıkan verideki sebebin boşanma sebebi olamayacağı açıktır.

ASAGEM, tarafından yapılan “boşanma nedenleri araştırması”nda, katılımcılara, boşanma kararını kimin verdiği sorulmuştur. Alınan cevaplara göre, kadınları %58,0’i kararı kendilerinin verdiklerini belirtmişlerdir. Boşanmada kararı kendilerinin verdiğini söyleyen erkeklerin oranı ise %31,6’dır. Kadınların cevaplarıyla ilgili olarak araştırmacı, evlilik süresince ailede bütün sorumlulukları üstlenen ve ailevi sorunlarla baş etmeye çalışan kadın, boşanma sürecinde de net bir kararla evliliğini bitirebilmekte yorumunu yapmaktadır(2009: 127).

58

4. AİLEYE ALTERNATİF YAŞAM BİÇİMLERİ VE AİLENİN GELECEĞİ