• Sonuç bulunamadı

ADANA MİLLETVEKİLİ SAYIN ATİLLA BAŞOĞLU'NUN

Belgede T. B. M. M. TUTANAK DERGİSİ (sayfa 74-80)

BÜgüerinize arz olunur

ADANA MİLLETVEKİLİ SAYIN ATİLLA BAŞOĞLU'NUN

T.B.M.M. 7/2949 ESAS SAYILI YAZILI SORU ÖNERGESİNE DAİR SORULAR VE CEVAPLARI SORU:

Bütünsellik arz eden tarihi dokusuyla, Safranbolu bir açüc hava müzesine, bir müze kente dönüşmüş ve tüm Dünyada tanınır ve tanıtılır olmuştur. Ne yazık bu kendine has yapılanma, son günlerde bilinçsiz modernleşmenin getirmiş olduğu çarpık kentleşmenin tehdidi altındadır. Oysa ki Dünyanın bir çok kentinde Safranbolu benzeri tarihi ve mimari şahsiyeti olan şehirlerde yapılaşma ya durdurulmuş yahut yapılacak inşaatlar için belirli tarzların dışına çıkarılmayacak şekilde sınırlanmıştır. Örneğin Brezilya'da bulunan Ouro Preto tarihi kentinde Barok tarzın haricinde hiçbir inşaat yapılmasına müsaade edilmemektedir.

Bu tarihi değerimizin korunması ve şehrin dokusunu bozacak yapılanma tehdidinden kurtarılması hususunda bakanlıklarımız tarafından bir müşterek çalışma içerisine girilmesi düşünülmekte midir? Neler, ne zaman yapılacaktır?

CEVAP:

Safranbolu; Koruma Kurulu Karan ile sit alanı olarak ilan edilmiş, koruma imar planı bulunan Tarihi Kentler Birliğine üye bir Belediye olup, aynı zamanda turistlik önem arz eden bir kentimizdir.

T.B.M.M. B : 7 19 . 10 . 2004 O : 2 Yürürlükteki mevzuat kapsamında, Bakanlığımın Safranbolu ile ilgili bir müdahalede bulunması mümkün değildir. Bugün için yapılabilecek olan, kamu yapılarının projelendirilmesinde kendi dokusuna uyumu ön plana çıkarma çabasıdır.

Safranbolu'yu tek başına değerlendirmek yerine bölgede bulunan diğer kentleri ve yerleşmeleri içerecek şekilde kültür havzası projesinin hayata geçirilmesi bu konuda bölgesel koruma ve kullanma dengelerini sağlamaya yönelik, kültürel anlamda Stratejik ÇED uygulamasına geçilmesi ve kararların, kültürel geçişleri de sağlamaya yönelik olarak Stratejik ÇED uygulaması doğrultusunda hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Bugünkü hali ile gelişmekte olan ve çevre kentlerle bütünleşik hale gelen bir alanda mevcut yapılaşmalar dikkate alındığında, belirli bir mimari üslup ile yapı yapılmasının sağlanmasının uygun bir çözüm olmayacağı, aksine geçmiş ile gelecek arasında kültürel geçişler sağlanmadığından tekrarlanmış yapılar dizisinin oluşacağı, düşünülmektedir. Esas olan, yapıların birbirine saygılı yaklaşması, alan ölçeğinde kültürel dokunun korunması ve yaşatılmasıdır.

Zaman, sadece yasal yaptırım ve merkezi çalışmalarla, korumanın sağlanamayacağını göstermiştir. Yerel anlamda koruma bilincinin geliştirilmesi, sivil toplum taleplerinin koruma ve kullanma dengesini gözetecek projeler düzeyinde olmasının sağlanması ve planlama ve projelendirmede katılımın öncelikli gündem haline getirilmesi halinde, kültür ve tabiat varlıklarının korunması mümkün olabilecektir.

Safranbolu'nun, öncelikle Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili Koruma Kurulunca da bütün boyutları ile irdelenmesi v e yöre hakkında tarihsel derinlikleri içeren ayrıntılı araştırma yaptırılması sonrasında, Bakanlığımız, ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşları, ilgili meslek odaları, konuya duyarlı sivil toplum örgütleri ve yöre halkı ile birlikte değerlendirilme yapılması gerektiğini düşünmektedir. Bu konuda Bakanlığımız tarihsel birikimiyle gerekli katkıyı sağlayacaktır.

3194 sayılı İmar Kanununun revizyonu çalışmalarının tamamlanması ve yasalaşarak yürürlüğe girmesi halinde, stratejik fiziki planlama konusunda Bakanlığım yetkili olacağından;

Safranbolu ve benzeri doğal ve kültürel varlıklarımızın bulunduğu alanlar için herhangi bir talepte bulunulmaksızın ivedilikle, korumaya ve kullanmaya yönelik çalışma başlatılacağından kuşku duyulmamalıdır.

Ancak, şu an için Bakanlığımın yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çevre ve Orman Bakanlığına, Valiliğe ve Belediyeye talep olması halinde destek vermekle sınırlıdır.

T.C.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI

Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı *•

SAYI : 16APK0201AR-GE-940 /$c) > J?£7-;>7 2004 KONU : Yazılı Soru Önergesi

Sayın Mehmet AH ŞAHİN

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı İLGİ: 13.07.2004 tarih ve 3941 sayılı yazınız.

Adana Milletvekili Sayın Atilla BAŞOĞLU'nun Sayın Başbakanımıza tevcih ettiği ve koordinatörlüğünüzde cevap verilmesi tensip edilen 7/2949-6179 esas noTu soru önergesinin cevabı ekte sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

Bakan

T.B.M.M. B : 7 19 . 10 . 2004 O : 2

ADANA MİLLETVEKİLİ SAYIN ATİLLA BAŞOĞLU'NUN 7/2949-6179 ESAS NO'LU SORU ÖNERGESİNE İSTİNADEN HAZIRLANAN BAKANLIĞIMIZ

CEVABI

Bütünsellik arz eden tarihi dokusuyla, Safranbolu bir açık hava müzesine, bir müze kente dönüşmüş ve tüm Dünyada tanınır ve tanıtılır olmuştur. Ne yazık bu kendine has yapılanma, son günlerde bilinçsiz modernleşmenin getirmiş olduğu çarpık kentleşmenin tehdidi altındadır. Oysa ki Dünyanın birçok kentinde Safranbolu benzeri tarihi ve mimari şahsiyeti olan şehirlerde yapılaşma ya durdurulmuş yahut yapılacak inşaatlar için belirli tarzların dışına çıkılamayacak şekilde sınırlanmıştır. Örneğin Brezilya'da bulunan Oııro Preto tarihi kentinde Barok tarzın haricinde hiçbir inşaat yapılmasına müsaade edilmemektedir.

SORU : Bu tarihi değerimizin korunması ve şehrin dokusunu bozacak yapılanma tehdidinden kurtarılması hususunda Bakanlıklarımız tarafından bir müşterek çalışma içerisine girilmesi düşünülmekte midir? Neler, ne zaman yapılacaktır?

CEVAP: Safranbolu Kentsel Sit Alanı, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu'nun 03.05.1985 gün, 997 sayılı kararı ile belirlenmiştir. Kentsel Sit Alanına ilişkin Safranbolu Koruma Amaçlı İmar Planı Bakanlığımızca yaptmlmış ve Ankara Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu'nun 26.11.1991 gün ve 2080 sayılı kararı ile uygun bulunmuştur.

Safranbolu İlçesi, Çeşme Mahallesi, Kazdağlıoğlu Cami Meydan Düzenlemesi Projesi Bakanlığımızca yaptırılmış olup. Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 21.07.1992 gün ve 2534 sayılı kararı ile uygun bulunmuş ve uygulaması da bu doğrultuda yapılmıştır.

Safranbolu İlçesi, Eski Hükümet Konağı Rölöve, Restitüsyon ve Restorasyon projesi de Bakanlığımızca yaptmlmış olup, Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun

14.12.1993 gün ve 3330 sayılı kararı ile uygun bulunmuştur.

3000 yıllık tarihi bir süreç içinde, birçok medeniyete ev sahipliği yapan Safranbolu.

Osmanlı-Türk ev mimarisinin en yoğun ve en özgün örneklerinin korunması nedeni ile bütün insanlığın ortak kültürel mirası olarak kabul edilerek, 17.12.1994 tarihinde UNESCO Dünya Miras Şehirleri Listesi'ne alınmış ve sadece ulusal düzeyde değil uluslar arası düzeyde de önem kazanmıştır.

2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu uyarınca koruma planının uygulanması sürecinde (imar uygulaması, kamulaştırma, bakım, onarım...) Bakanlığımızın yanısıra Belediyeler de dahil olmak üzere birçok kamu kurum ve kuruluşuna da yetki ve sorumluluk yüklenmiştir.

T.B.M.M. B : 7 19 . 10 . 2004 O : 2 3. - Bursa Milletvekili Ertuğrul YALÇINBAYIR'ın, Bursa Orhaneli Termik Santralının bacagazı kükürt arıtma tesisine ilişkin sorusu ve Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanı Mehmet Hilmi GÜLER'in cevabı (7/3193)

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

A ş a ğ ı d a k i sorularımın yazılı olarak c e v a p l a n d ı r ı l m a s ı i s t e m i y l e Enerji v e Tabii K a y n a k l a r B a k a n ı n a y ö n e t i l m e s i n i arzederim. 0 2 . 0 7 . 2 0 0 4

Ertuğrul VALÇINB^

/ Bursa Milletvekili

/

SORULAR

1) Bursa Orhaneli Termik Santrali Bacaaa?! Kükürt Arıtma Tesisi(Tesis) ne zaman bitirilmiş ve çalıştırılmaya başlanmıştır?

2) Tesisin Vn.in.ilUD çalıştırılması aralık^? siirmektemid'r? Tesisin çalıştırılmasın? =>ra verüdiç' zamanları ve ara "erme süreleri ile ar?, verme ne d en' er ,m aeıklarrmsınız?

3) Tesis çalışmadığı zamanlar Termik Santralin çalışması durdurulmuşmudıır? Santra!

durdurulmamış ise bu evlemi "Orhaneli Termik Santralinin desiilfürizasyon tesisleri kurulup calıstırılmcaya kadar faaliyetinin durdurulması zorunludur" şeklindeki Bursa İdare Mahkemesinin tüm dç-ecelerden geçerek kesinleşen mahkeme kararma uygunmudur? Mahkeme kararının .arlığına rağmen desülfurizasyonun çalışma şartını dikkate almadan santralı çahşurmanm vasal dayanağ: sarrnidır? Tesis hanai karara dayanılarak çalıştırılmaktadır?

4) Desülfürİ7asvon Tesisinin çahştırılması veni bir vatır,ma duvulan bir ihtivaçtan -se bunun maliyeti nedir9 Bu konuda vamlan çalışmalar nelerdir?

5) Tesisin mahkeme kararına raömen çalışmasını, c e v e hakkını vasam hakkını tehdit eder nitelikte bulııvormusunu??

T.C.

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI Araştırma, Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı

Sayı

:B.15.0.APK.0.23.300-14 0 4 7

TÜRKIYE BÜYÜK MILLET MECLIS! BAŞKANLIĞINA

Konu : Yazılı Soru Önergesi _ |»

İLGİ: T.B.M.M Başkanlığının 21.07.2004 tarih ve A.01.0.GNS.0.10.00.02-6502 sayılı yazısı.

Bursa Milletvekili Sayın Ertuğrul YALÇINBAYIR'ın tarafıma tevcih ettiği 7/3193-6560 esas no'lu yazılı soru önergesi T.B.M.M. iç Tüzüğünün 99'ncu maddesi gereği EÜAŞ Genel Müdürlüğü'nden alınan yazılı bilgiler doğrultusunda cevaplandırılarak ekte gönderilmiştir. . .

Bilgilerinize arz ederim. Dr. Mehmet Hilmi GÜLER . Bakan

T.B.M.M. B : 7 19 . 10 . 2004 O : 2 BURSA MİLLETVEKİLİ SN. ERTUĞRUL YALÇINBAYIR'IN

YAZILI SORU ÖNERGESİ SORU VE CEVAPLARI 7 / 3 1 9 3 - 6 5 6 0 ESAS No.lu

Ş O R U J i

Bursa Orhaneli Termik Santralı Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisi (Tesis) ne zaman bitirilmiş ve çalıştırılmaya başlanmıştır?

Orhaneli Termik Santralı Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisinin geçici kabulü 09.04.1999 tarihinde yapılarak işletmeye alınmıştır.

Ş Q R U 2 j

Tesisin kurulup çalıştırılması aralıksız sürmekte midir? Tesisin çalıştırılmasına ara verdiği zamanları ve ara verme süreleri ile ara verme nedenlerini açıklar mısınız?

CEVAP 2:

Orhaneli Termik Santralı Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisi, TEAŞ Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilerek tamamlanan ve işletmeye alınan düzgün ve verimli çalışan kükürt arıtma tesislerinden biridir. Santral ünitesinden kaynaklanan arızalar meydana gelmediği sürece sistem çalışır durumda tutulmuştur. Ancak;

a) Baca Gazı Arıtma Tesisine giren baca gazındaki toz emisyon miktarının (Baca Gazı Sözleşmesindeki değerlerin üstünde) yüksek olması.

b) Türkiye Kömür İşletmeleri'nden alınan ve ana yakıt olarak kullanılan linyit kömüründeki kükürt miktarının zaman zaman yükselmesi,

c) Baca gazı debisinin Baca Gazı Arıtma Tesisinin çalışma sınırlarının üstünde olması,

durumlarında, Baca Gazı Arıtma Tesisi otomatik olarak devreden çıkmaktadır Yukarıda belirtilen nedenlerin dışında Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisi, halen yürürlükte olan ve 02.11.1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan "Hava Kalitesinin Korunması" Yönetmeliğinde belirlenen kriterlere uymak ve çevreyi korumak amacıyla çalışır durumda tutulmaktadır.

ŞORLL3:

Tesis çalışmadığı zamanlar termik santralın çalışması durdurulmuş mudur?

Santral durdurulmamış ise bu eylemi "Orhaneli Termik Santralı'nın desülfürizasyon

T.B.M.M. B : 7 19 . 10 . 2004 O : 2 tesisleri kurulup çalıştırılıncaya kadar faaliyetinin durdurulması zorunludur" şeklindeki Bursa İdare Mahkemesi'nin tüm derecelerden geçerek kesinleşen mahkeme kararına uygun mudur? Mahkeme kararının varlığına rağmen desülfürizasyonun çalışma şartını dikkate almadan santralı çalıştırmanın yasal dayanağı var mıdır? Tesis hangi karara dayanılarak çalıştırılmaktadır?

CEVAP 3:

Cevap 2'de belirtildiği üzere santral arızi haller dışında BGKA (Baca Gazı Kükürt Arıtma) tesisi ile birlikte çalıştırılmıştır. BGKA tesisinin devrede olmadığı dönemlerde zaman zaman santralın enerji üretimine, 16.05.1996 tarih, 96/3 sayılı Bakanlar Kurulu Prensip Kararına dayanılarak çevre ve insan sağlığını tehlikeye sokmayacak tedbirler alınmak suretiyle devam edilmiştir. Söz konusu karar Bursa ve yöresinin enerji ihtiyacını karşılamak üzere kurulmuş bulunan Orhaneli Termik Santralının çalışmaması halinde yörede işletme gerilimlerinin düşeceği, zaman zaman elektrik kesintilerinin olacağı, bunun ise milli ekonomiyi olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle alınmıştır.

Ayrıca kararın alınmasında; Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisinin sözleşmesinin imzalanarak yapımına başlanmış ve inşaat çalışmalarının sürmekte olması ve söz konusu tesisin tamamlanmasına kadar, santralın çevresinde kurulacak bir ölçüm ağından elde edilecek verilere bağlı olarak işletme yönteminde gerekli ayarlamaların yapılabileceği ve böylelikle çevreye herhangi bir zarar vermeden çalıştırılmasının mümkün olacağı kanaati etkili olmuştur. Orman Bakanlığı Ormancılık Enstitüsü ile birlikte yürütülmekte olan proje çerçevesinde de çevredeki bitki örtüsü üzerinde etkiler takip edilerek santralın çevreye zarar vermeden çalışmasının ayrıca kontrol edilebileceği hususu da bu kanaati güçlendirmiştir.

Diğer taraftan; sözkonusu Bakanlar Kurulu Kararı ve Bursa İdare Mahkemesi Kararının gerekçesinde " Santralın desülfürizasyon tesisleri kurulup çalıştırılıncaya kadar" ifadesi yer almakta olup, anılan desülfürizasyon tesisleri tamamlanmış ve 09.04.1999 tarihinde geçici kabulü yapılarak işletmeye alınmıştır.

SORU 4:

Desülfürizasyon tesisinin çalıştırılması yeni bir yatırıma duyulan ihtiyaçtan ise bunun maliyeti nedir? Bu konuda yapılan çalışmalar nelerdir?

CEVAP 4;

Desülfürizasyon tesisinin çalıştırılması, yeni bir yatırıma duyulan ihtiyaçtan ziyade, 02.11.1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren "Hava

T.B.M.M. B : 7 19.10.2004 O : 2 Kalitesinin Koruması" Yönetmeliğinde belirlenen kriterlere uymak ve çevreyi korumak amacına yöneliktir. Desülfürizasyon tesisinin çalıştırılmaması ise Baca Gazı Kükürt Arıtma Tesisine arıtılmak üzere giren baca gazındaki toz emisyon miktarının yüksek olması ve sözleşmesel değerlere getirilememesi durumunda söz konusu olmaktadır.

Santralın elektrofiltrelerinin bakımlarının yapılmasına yönelik çalışmalar devam etmekte olup, kısa süre içerisinde ihale edilecektir.

ŞORUA:

Tesisin mahkeme kararına rağmen çalışmasını çevre hakkını, yaşam hakkını tehdit eder nitelikte buluyor muşuz?

CEVAP 5.

Santralın yapımının planlandığı yıllarda ülkemizde hava kirliliğine yönelik her hangi bir yasa ve yönetmelik bulunmadığından, santralın projelendirilmesi sırasında yapılan matematiksel modelleme çalışmaları dikkate alınarak baca yüksekliği 270 metre seçilerek santraldan yayılacak olan kükürt dioksit gazının yer seviyesindeki konsantrasyonunun çevreye zarar vermeyecek düzeyde olması sağlanmış, toz emisyonlarını azaltmak için elektro filtrelerle teçhiz edilmiştir.

Dolayısıyla santralın BGKA tesisi olmadan çalıştırılmasının da çevresel açıdan kabul edilebilir olduğu, çevre ve insan sağlığı açısından yer seviyesi konsantrasyonlarının önemli olduğu dikkate alındığında çevre ve yaşam hakkını tehdit etmediği düşünülmektedir. Ancak, 02.11.1986 tarihinde yürürlüğe giren Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği emisyonlara sınırlama getirmiş olup, BGKA tesisinin yapımını zorunlu kılmıştır Bunun üzerine BGKA tesisi TEAŞ Genel Müdürlüğü tarafından dış kredili olmak üzere 80 Milyon DM bedelle ihale edilmiş ve 09.04.1999 tarihinde devreye alınmıştır.

Belgede T. B. M. M. TUTANAK DERGİSİ (sayfa 74-80)