• Sonuç bulunamadı

ABD-Avrupa Birliği ve Türkiye Ġstihdam Yapılarının KarĢılaĢtırılması

3.2. Avrupa Birliği Türkiye Ġstihdam Politikası

3.2.3. ABD-Avrupa Birliği ve Türkiye Ġstihdam Yapılarının KarĢılaĢtırılması

Avrupa Birliği ile Türkiye‘nin iliĢkisi yaklaĢık 55 yılı bulmaktadır ve bu iliĢkide ABD‘de doğrudan olmasa da dolaylı yollardan etki etmektedir. ABD-Avrupa Birliği ve Türkiye karĢılaĢtırmasında; Avrupa Birliğinin 28 ülkesinin verileri, Türkiye‘nin verileri ve ABD‘nin verileri ele alınmaktır ve bu veriler karĢılaĢtırılmaktadır.

Genel olarak istihdamı etkileyen unsurlar; hızlanan teknolojik geliĢme, düĢük ve orta vasıflı imalat sanayi iĢlerinin azalması ve yoğunlaĢan uluslararası ticaret ve rekabettir. KuĢkusuz sanayi ötesi dönüĢüm ve küreselleĢme de istihdamı etkileyen bu unsurların etkileĢimini hızlandırmaktadır. Bu bağlamda istihdam sorunu uluslararası rekabete açık ve kapalı sektörler açısından ayrı değerlendirilebilir. Uluslararası rekabete açık sektörler olarak tarım ve sanayi sektörleri ile ulaĢım, iletiĢim, finans ve sigorta gibi faaliyetlerle hizmetler sektörü sayılabilir. Uluslararası rekabete kapalı sektörler olarak da hizmetler sektöründe, yerel olarak tüketilen toptan ve perakende ticaret, konaklama hizmetleri, eğitim ve sağlık hizmetleri sayılabilir (Selamoğlu, 2002: 34).

Uluslararası rekabete açık ve kapalı sektörler yüksek ve düĢük vasıflı istihdam açısından değerlendirildiğinde, yüksek ve düĢük vasıflı iĢgücü için farklı sonuçların ortaya çıktığı görülmektedir. Uluslararası rekabete açık sektörlerde, yüksek vasıflı iĢgücü için talep oluĢurken, düĢük vasıflı iĢgücü için istihdam fırsatları azalmaktadır. Uluslararası rekabete kapalı sektörlerde Amerika BirleĢik Devletleri (ABD) ile Avrupa Birliği (AB) ülkeleri karĢılaĢtırıldığında, ABD‘nin genel olarak daha yüksek bir istihdam düzeyini yakaladığını belirtmek gerekir. AB‘de bu kapalı sektörde istihdam

101

edilenlerin çalıĢma çağındaki nüfusa oranı %39.2 olurken, bu oran ABD‘de %54.2‘dir. ABD‘nin bu sektörde yüksek istihdam oranını yakalamasının nedenleri arasında düĢük ücret düzeyi, ücret esnekliği, iĢ güvencesinin katı düzenlemelerden uzak oluĢu ve zayıf sosyal koruma anlayıĢı öncelikle sayılmaktadır (Selamoğlu, 2002: 34-35). Sayılan bu özellikler çerçevesinde ABD‘nin istihdam düzeyi AB‘ye göre yüksek olmaktadır.

ABD istihdam konusunda büyük adımlar atmaktadır ve uyguladığı iĢsizlikle mücadele politikaları büyük ölçüde tutmaktadır. Avrupa Birliği‘ne bakıldığında ise son dönemde istihdam konusunda artıĢlardan çok düĢüĢler görünmektedir. Özellikle Ġspanya, Letonya, Romanya ve Ġtalya‘da istihdamın her geçen sene düĢük olması AB üye ülkeleri de zor durumda bulundurmaktadır. ĠĢsizlik oranları ise en yüksek Yunanistan‘dadır. Yunanistan‘ın 2013 yılı iĢsizlik oranı %27‘dir ve ardından da Ġspanya %26,1 iĢsizlik oranı ile gelmektedir. AB‘nin genel olarak iĢsizlik miktarına bakıldığında 2008 yılında 17.212 bin kiĢi olan iĢsizlik 2013 yılına gelindiğinde 24.806 bin kiĢi olarak oldukça fazla artmıĢtır. Türkiye‘de ise uygulanan iĢsizlikle mücadele politikalarında fazla bir ilerleme olmamasına karĢın istihdam konusunda büyük artıĢlar olmaktadır. Türkiye‘nin teĢviklerle yatırımcıları artırdığı, sermayenin ülkede kaldığı ve istihdamın dıĢarı gitmediği yönünde politikalar yürüttüğü görünmektedir. Ekonomik karĢılaĢtırmalar ve ABD‘nin hegemonik gücünün olup olmadığı istihdam ve iĢsizlik verileriyle karĢılaĢtırılmaktadır. Ġstihdam, iĢsizlik ve iĢsizlik oranlarının ABD, AB-28 ülkeleri ve Türkiye karĢılaĢtırması Tablo 3.1‘te bin kiĢi ve yüzde olarak ayrıntılı bir Ģekilde gösterilmektedir.

102

Tablo 3.1: ABD, AB ve Türkiye’nin Ġstihdam Sayısı, ĠĢsizlik Sayısı ve ĠĢsizlik Oranı

Kaynak: Türkiye Ġstatistik Kurumu, Uluslararası SeçilmiĢ Göstergeler,

www.tuik.gov.tr, 09.05.2015. ĠĢsizlik Oranı (% )

Ülkeler

2008

2011

2013

2008

2011

2013

2013

Avusturya

3389

3422

3483

212

247

278

7,6

Belçika

4539

4625

4626

505

546

584

8,4

Bulgaristan

3361

2965

2910

200

372

436

13

Güney Kibris Rum

Yönetimi

383

398

375

12

28

47

15,9

Çek Cumhuriyeti

5002

4904

4937

324

506

567

7,7

Almanya

40804

41523

42225

3136

2976

2950

6,9

Danimarka

2810

2645

2624

71

159

150

5,6

Estonya

657

609

631

38

87

60

8,8

Ispanya

20258

18421

17139

2590

5013

6051

26,1

Finlandiya

2531

2474

2457

172

209

219

8,2

Fransa

25885

25740

25745

2064

2604

-

-

Ingiltere

29440

29166

29896

1783

2564

2460

7,6

Yunanistan

4551

4080

3561

378

868

1342

27,4

Hirvatistan

1226

1492

1524

149

232

318

17,2

Macaristan

3882

3809

3929

328

470

454

10,4

Irlanda

2128

1849

1881

145

317

282

13,1

Italya

23396

22968

22419

1690

2103

3113

12,2

Litvanya

1520

1254

1293

73

247

201

11,8

Lüksemburg

329

347

362

9

13

17

4,5

Letonya

1055

862

894

88

167

120

11,9

Malta

160

169

177

10

12

12

6,5

Hollanda

7413

7392

7711

300

419

656

8,3

Polonya

15800

16131

15568

1526

1969

2175

13,5

Portekiz

5198

4837

4479

427

706

886

16,7

Romanya

4806

4162

4328

362

484

512

5,7

Isveç

4594

4626

4704

303

390

410

8

Slovenya

879

824

794

63

111

120

13,1

Slovak Cumhuriyeti

2434

2351

2329

254

366

386

14,2

AB-28 (toplam)

218430

214045

213001

17212

24185

24806

-

Türkiye

21194

24110

25524

2611

2615

2747

9,7

ABD

145363

139869

143929

8924

13747

11460

7,4

103

Günümüzde iĢsizlik ve yeterli istihdam yaratamama yalnız Türkiye‘nin değil, AB‘nin de baĢta gelen sorunlarındandır (Dura ve Atik, 2014: 704). ABD‘de ise durum farklıdır; ABD son yıllarda iĢsizlikle mücadele konusunda büyük ilerlemeler göstermektedir. ABD‘de iĢsizlik 2011 yılında 13747 bin kiĢi iken 2013‘te bu miktar azalarak 11460 bin kiĢi olarak ölçülmüĢtür. Bu rakamda ABD‘nin istihdam konusunda ilerleme gösterdiği belirtilmiĢtir. Türkiye‘de ise 2011 yılında iĢsizlik 2615 bin kiĢi iken 2013 yılında 2747 bin kiĢi olarak hesaplanmıĢtır. ĠĢsizlik AB-28 ülkelerinde ise kimi ülkede iĢsizlik bir miktar düĢmüĢ olsa da genel olarak artmıĢtır. Bunun göstergesi olarak Almanya‘da iĢsizlik 2011 yılından 2013 yılına gidene kadar 26 bin kiĢi azalmıĢtır; Ġspanya‘da ise bu iki yıl içerinde iĢsizlik 1038 bin kiĢi artmıĢtır.

Uluslararası veriler incelendiğinde, AB-28 ülkelerinde iĢsizlik oranlarının diğer ülke gruplarından ayrıĢtığı gözlenmektedir. Ayrıca son dönemde Türkiye‘de iĢsizlik oranlarındaki artıĢ eğiliminin diğer ülkelerden ayrıĢtığı gözlenmektedir. ABD ekonomisindeki iyileĢmelerin son dönemlerde iĢgücü piyasasına olumlu katkıları neticesinde iĢsizlik oranları düĢme eğilimi göstermektedir. Ekim 2014 döneminde ABD‘de iĢsizlik oranları yüzde 5,9 olarak gerçekleĢmiĢtir (T. C. Kalkınma Bakanlığı, 2014: 8-9). Uygulanan istihdam politikalarında etkisiyle ABD‘nin istihdamı artarak iĢsizlik miktarı azalmıĢtır.

Ġstihdam Türkiye‘de sürekli artıĢ göstermektedir. 2008 Dünya Krizinden sonra istihdam konusunda neredeyse en az zarar alan ülke konumunda bulunmaktadır. 2008 yılında istihdamı 21194 bin kiĢi seviyelerindeyken bu miktar 2011 yılında 24110 bin kiĢi seviyesine yükselmektedir. Günümüzde ise Türkiye‘nin istihdamı, 25524 bin kiĢi seviyelerinde, iĢsizlik oranı ise %9,7 olarak birçok AB ülkelerinden daha az iĢsizlik gerçekleĢtirilmektedir.

Ekonomik ve sosyal alanda geliĢimin sağlanmasında kadın istihdamının da yeri önemlidir. Kadın istihdamı, ülkenin sosyal anlamda da büyümesini ve farklı bir boyut kazanmasını sağlamaktadır. Ülkenin refah seviyesi ve sosyal sermaye yapısı da artmaktadır. Ülkede eĢitliğin ve iç huzurun olduğunu gösteren önemli bir ölçümde kadın istihdamıdır. ġekil 3.1’de ABD, AB-28 ve Türkiye‘de 2008 ve 2014 yıllarında çalıĢan kadın istihdamın grafik Ģekilde artıĢ ve azalıĢı incelenmektedir.

104

ġekil 3.1: 2008 ve 2014 Yılı ABD, AB-28 ve Türkiye Kadın Ġstihdamının ArtıĢ Oranı

2008 2014

Kaynak: Eurostat, Data, Employment and Unemployment,

http://ec.europa.eu/eurostat/web/lfs/data/main-tables EriĢim Tarihi: 13.05.2015.

Türkiye‘de kadın istihdamı, Avrupa Birliği ülkeleri ile karĢılaĢtırıldığında, rekor denebilecek oranda düĢüktür. ÇalıĢmayan ya da atıl olarak nitelendirilebilecek kadınlarının oranı da yine rekor derecede yüksektir. Kırdan kente göç, ekonominin zayıf istihdam yaratma kapasitesi ve kadın çalıĢmasına iliĢkin varolan kültürel faktörler, kadınların düĢük istihdam oranlarını açıklamak için kullanılan nedenlerden bazılarıdır. Kadın istihdamı ve onu çevreleyen sorunlar daha çok kadın giriĢimciliği ve meslek edindirme kursları ile ele alınmıĢ; daha kapsayıcı, ciddi ve ulusal istihdam stratejileri geliĢtirilmemiĢ ya da uygulanmamıĢtır (Dedeoğlu, 2009: 42).

105

ABD, AB-28 ve Türkiye kadın istihdamına bakıldığında, 2008 yılından 2014 yılına kadarki süreçte değiĢimler söz konusudur. Kadın iĢgücünün en fazla arttığı ülke olan Hırvatistan (Crotaia) 2008 yılında %0.6 seviyelerindeyken 2014 yılında %6.1 seviyesine yükselmektedir. AB-28 ülkesine genel olarak baktığımızda, 2008 yılında kadın istihdam %1.5 iken 2014 yılında bu oran %0.9 seviyesine gerilemiĢtir. Türkiye ve ABD‘de ise kadın istihdamı sürekli artmasa da azalıĢ göstermemektedir. ġekil 3.2’de ise ABD, AB-28 ülke ve Türkiye‘nin 2008 yılı ile 2014 yılındaki erkek istihdamındaki artıĢ incelenmektedir.

ġekil 3.2: 2008 ve 2014 Yılı ABD, AB-28 ve Türkiye Erkek Ġstihdamının ArtıĢ Oranı

2008 2014

Kaynak: Eurostat, Data, Employment and Unemployment,

106

ABD, AB-28 ve Türkiye erkek istihdamına bakıldığında, 2008 yılından 2014 yılına kadar en fazla erkek istihdamı Ġspanya (Spain)‘da gerçekleĢmektedir. Ġspanya‘nın istihdam artıĢ oranı 2008 yılında %0.8 iken 2014 yılına gelindiğinde bu oran %3 seviyelerine gelmektedir. Erkek istihdam oranın en düĢük olduğu ülke ise, Ġtalya (Italy)‘de gerçekleĢmektedir. 2008 yılında Ġtalya‘da istihdam artıĢ oranı %3.9 iken 2014 yılında %1.4 seviyelerine düĢmektedir.

Son yıllarda, değiĢen ülkesel ve uluslararası koĢullar tarım sektöründe farklı yaklaĢımları ve reform gerekliliğini gündeme getirmiĢtir. Ġçinde bulunulan küreselleĢme ve Türkiye‘nin Avrupa Birliği ile entegrasyon sürecinde tarım sektörü öncelikle geliĢtirilmesi gereken bir sektör olarak görülmektedir. Ülkeler tarımsal pazarlama altyapısının iyileĢtirilmesi ve üreticilerin pazara eriĢim düzeylerinin artırılması, tarım- sanayi entegrasyonunun geliĢtirilmesi, isleme sanayinin rekabet edebilirliğini artırıcı nitelikte uygun ve kaliteli ham maddenin temin edilmesi ile tüketici tercihlerinin karĢılanması amacına yönelik tedbirlerin alınması yönünde tarım, sanayi ve hizmet yönünde politikalar yürütmeyi amaçlamaktadır. Daha ayrıntılı olarak tarımın geliĢtirilmesi için, Kamudan bağımsız bir yapıda üreticilere, üretimden pazarlamaya kadar olan safhalarda hizmet vermek üzere; kar amacı gütmeyen Tarımsal Üretici Birliklerinin kurulması ve geliĢtirilmesi ile tarımsal nitelikli diğer üretici örgütlerinin geliĢtirilmesi, söz konusu örgütlerde denetimin özerkleĢtirilmesi hedefler arasında yer almaktadır (Yalçınkaya, vd. 2006: 98-107). Ekonomi açısından çok önemli olan tarım, sanayi ve hizmet ülkelerin farklı politikalar uygulamasıyla farklı değerler almaktadır. Tablo 3.2‘de ABD, AB-28 ve Türkiye‘nin 2008, 2010 ve 2011 yıllarındaki tarım, sanayi ve hizmet alanlarındaki istihdamın payı (%) incelenmektedir.

107

Tablo 3.2: ABD, AB-28 ve Türkiye’nin Tarım, Sanayi ve Hizmetteki Ġstihdamın Payı (%)

Kaynak: Türkiye Ġstatistik Kurumu, Uluslararası SeçilmiĢ Göstergeler, www.tuik.gov.tr,

OECD, Employment, Employment by Activity, https://data.oecd.org/emp/employment-by- activity.htm#indicator-chart, EriĢim Tarihi: 14.05.2015.

Ülkeler 2008 2010 2011 2008 2010 2011 2008 2010 2011

Avusturya 5,4 5,2 5,3 26,2 24,9 26 68,4 69,9 68,7

Belçika 1,6 1,4 1,3 24,7 23,4 23,2 73,8 75,3 75,5

Bulgaristan 7,5 6,8 6,8 36,4 33,3 31,5 56,1 59,9 61,7

Güney Kibris Rum

Yönetimi 4,2 3,8 3,8 23,1 20,4 20,9 72,7 75,8 75,3 Çek Cumhuriyeti 3,2 3,1 3 40,5 38 38,4 56,3 58,9 58,6 Almanya 1,8 1,6 1,6 29,3 28,4 28,3 68,9 70 70,1 Danimarka 2,5 2,4 2,4 23,1 19,6 19,9 74,4 77,9 77,6 Estonya 3,9 4,2 4,4 35,4 30,5 32,5 60,5 65,1 62,9 Ispanya 4 4,3 4,2 27,9 23,1 21,8 68,1 72,6 74 Finlandiya 4,5 4,4 4,2 25 23,2 22,9 70 71,9 72,4 Fransa 2,7 2,9 2,9 23,1 22,2 22,1 73,6 74,4 74,6 Ingiltere 1,1 1,2 1,2 21,9 19,1 19,1 76,6 78,9 79 Yunanistan 11,3 12,5 12,4 22,3 19,7 17,8 66,4 67,8 69,8 Hirvatistan 13,4 14,9 15,4 30,7 27,3 27,5 55,8 57,8 57,1 Macaristan 4,3 4,5 4,8 32,3 30,7 30,7 63,4 64,9 64,4 Irlanda 5,3 4,5 4,5 24,9 19,5 18,8 69,4 75,6 76,5 Italya 3,7 3,8 3,7 29,9 28,8 28,5 66,4 67,5 67,8 Litvanya 7,9 9 8,7 30,4 24,4 24,2 61,2 66,2 66,7 Lüksemburg 1,7 1 1,2 15 12,6 12,7 83 81,1 82,7 Letonya 7,9 8,8 5,9 29,1 24 22,9 63 67,2 68,2 Malta 1,7 1,3 1,1 25,5 25,2 24,4 72,3 73,2 74,3 Hollanda 2,6 2,8 2,5 17,6 15,9 15,3 74,1 71,7 71,5 Polonya 14 12,8 12,7 31,9 30,2 30,6 54,1 56,9 56,7 Portekiz 11,2 10,9 9,9 29,3 27,7 27,3 59,4 61,4 62,7 Romanya 28,7 30,1 28,6 31,6 28,7 28,8 39,7 41,2 42,6 Isveç 2,1 2,1 2 21,2 19,9 19,8 76,2 77,8 77,7 Slovenya 8,6 8,8 8,6 35 32,5 31,5 56 58,3 59,5 Slovak Cumhuriyeti 4 3,2 3 40,1 37,1 37,4 55,9 59,6 59,5 Türkiye 23,7 25,2 25,5 26,8 26,2 26,5 49,5 48,6 48,1 ABD 1,5 1,6 1,73 19,9 16,7 11,03 78,6 81,2 87,24

108

ABD, AB-28 ülkenin ve Türkiye‘nin tarım, sanayi ve hizmetteki istihdamın payı adlı tabloda, ekonomik geliĢmeye büyük katkısı olan tarım, sanayi ve hizmette çalıĢan kiĢi miktarının oransal olarak gösterimi bulunmaktadır. Türkiye, tarım ağırlıklı bir ülke olduğunu bu tabloda da göstermektedir. ABD ise tamamen hizmet sektörüne yönelik geliĢme sağlamaktadır. Türkiye 2008 yılında tarım sektöründeki istihdamı %23,7 iken bu oran 2011 yılına gelindiğinde artarak %25,5 seviyelerine yükselmektedir. Bu yükselme hizmet sektörünü etkilemiĢ ve 2008 yılında %49,5 olan istihdam 2011 yılına gelindiğinde %48,1 seviyelerine düĢmektedir. Türkiye‘nin sanayi oranı ise değiĢmemektedir. 2008 yılında %26,8 iken 2011 yılında da %26,5 seviyelerinde düzenli bir seyir izlemektedir.

Avrupa Birliğine üye ülkelerin genel tablosuna bakıldığında ise hizmet sektöründe sürekli artıĢ olduğu gözlenmektedir. Tarım sektöründeki istihdam ise genel olarak düĢük seviyelerdedir. Sanayi sektöründe istihdam ise, çoğu zaman sabit kalmakla birlikte bir çok ülkede sanayideki istihdam oranları azalmaktadır. AB üye ülkelerinin, ABD ile yakın politikalar yürüttüğü tablodaki verilerden gözlemlenmektedir. Bu da ABD hegemonyasının fazla olmasa da yine de etkili olduğunu göstermektedir. ABD hegemonyasının Ab ile Türkiye‘ye etkisi sosyal sermaye ile de ölçmek mümkündür.