• Sonuç bulunamadı

Okullarda şiddet/saldırganlık/zorbalık olaylarının tüm dünyada ve Türkiye’de de artış gösterdiği yolunda yaygın bir kanı söz konusu olsa da bu yönde herhangi bir kanıt bulunmamaktadır. Okullarda şiddet olaylarının artış gösterdiğini söylemek için elimizde bir başlangıç noktasının saptanması gerekmektedir. Hangi tarihten bu yana şiddetin arttığına ilişkin elimizde veri bulunmamaktadır. Okullarımızla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığının yıllık istatistiklerinde bu yönde bir bilgiye rastlanılmamaktadır. Bu nedenle öncelikle okullarda meydana gelen şiddet olaylarının kayıt altına alınması, sınıflandırılması, nedenlerinin saptanması ve önleyici programların işe koşulması gerekmektedir.

Okullarımızda, Milli Eğitim Bakanlığının 2006/26 sayılı Genelgesi doğrultusunda İl Yürütme Kurullarının oluşturulması, okullarda oluşturulacak çalışma ekiplerinin raporlarının yazılması, eğitim bölgelerinde psikolojik danışmanlardan oluşturulan çalışma ekipleri tarafından öğrencilere ve velilere yönelik eğitim ortamlarında şiddetin önlenmesi ve azaltılması projesine destek olacak faaliyetlerin düzenlenmesi, eğitim ortamlarında meydana gelen şiddet olaylarının rutin olarak il/ilçe milli eğitim müdürlüğüne gönderilmesi, okul yöneticilerini, öğretmenleri bilgilendirmek amacıyla hizmet içi eğitimler düzenlenmesi zorbalık, şiddet, saldırganlık eğitimi; intihar vakalarına yönelik psikososyal eğitim, madde kullanımının önlenmesi eğitimi, öfke denetimi eğitimi, problem çözme becerileri eğitimi verilmesi gibi etkinlikler planlanmaktadır. Öğrencilerin şiddet, saldırganlık, zorbalık konusundaki farkındalıklarının arttırılmasına yönelik bu etkinliklerin yanında madde kullanımının önlenmesine ilişkin diğer kurumlarla da işbirliği ve eşgüdüm önerilmektedir (http://kocaeli.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2014_10/31093734_20142015). Milli Eğitim Bakanlığının ilgili genelgesi doğrultusunda yerel ölçekte hazırlanan stratejik planların yanında şiddetin önlenmesine yönelik olarak Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen “Çocuğa Yönelik Şiddetin Önlenmesi Projesi”

98

çerçevesinde çalışmalar yapılmaktadır (http://siddetinonlenmesi. mebgov.tr /www/proje-raporlari).

Okula şiddetin dışardan mı taşındığı veya okulda mı üretildiği sorusu önemlidir. Şiddetin kaynağının doğru saptanamaması belirlenecek çözüm yollarının doğruluğunu etkileyecektir. Daha ciddi anlamda, okulda şiddeti basit bir biçimde okula dışarıdan gelen bir şiddet gibi değerlendirme yanılgısı yaygın bir körlüktür ve aslında yok etme iddiasında olduğu olguyu güçlendiren tehlikeli çözümlerin tasarlanmasına katkıda bulunur (Deparbieux, 2009, 211).

Bu noktada dikkat edilmesi ve göz ardı edilmemesi gereken bir başka nokta, şiddet olaylarının gerçekleştiği kültürel bağlamın şiddet olaylarının meydana gelmesi kadar önlenmesinde de etkili olduğudur. Türkiye’de Avrupa ve ABD’deki gibi okul dışından okula yönelik kıyıcı bir şiddet olayı gerçekleşmemiştir. ABD’de sık rastlanan okul baskınları, Norveç’te yine okul dışından birinin öğrencilere yönelik katliam yapması gibi olayların Türkiye’de gerçekleşmesini sağlayacak sosyo-psikolojik ortamın oluşmadığı, Türk kültürünün gelenekleri, görenekleri ve inançlarının sağladığı toplumsal düzenle öğrencilere yönelik bu tip eylemlere izin vermediği söylenebilir. Kuşkusuz ülkemizde de okullarımızda şiddet olayları meydana gelmekte ancak diğer ülkelerde görülen hedef gözetmeksizin yapılan toplu katliamlar yaşanmamaktadır. Bu nedenle, İsveç ya da Norveç’te planlanan bir şiddeti önleme çalışmasının yararları inkâr edilmemekle birlikte, Türkiye’nin kendi koşullarını saptayacak ölçekler ve programların ortaya konmasında yarar bulunmaktadır.

Genel olarak şiddet, saldırganlığı yansıtmakta, karşıdakine zarar verecek söz, yaklaşım, tutum ve davranışlardan oluşmaktadır. Bu davranışlar sonucu mağdur ruhsal ve bedensel açıdan etkilenmektedir. Şiddeti doğuran kaynaklar arasında biyolojik etkenler, psikolojik etkenler ve sosyal etkenler sayılmaktadır. Bu nedenlerin ayrı ayrı sayılmasa da tüm bu etkenler bütünlük içinde ele alınmalı, değerlendirilmelidir. Toplumsal değer ve normların farklılığı şiddetin nedenlerinin oluşmasında etken olduğu kabul edilmekle birlikte genel olarak şiddetin üç ana nedenden kaynaklandığı kabul edilmektedir.

Biyolojik, psikolojik ve sosyal nedenler olarak ele alınan şiddetin kaynaklarının farklılığı, farklı çözüm yollarının geliştirilmesi gerektiğini düşündürmektedir. Psikolojik

99

nedenlerden kaynaklanan şiddetin azaltılması veya ortadan kaldırılması için bazı tıbbi girişimler aracılığıyla, sosyal nedenlerden kaynaklanan şiddetin önlenmesi için alınacak toplumsal önlemlerin önemi ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle görünen açık ya da örtük şiddetin nereden kaynaklandığını saptamak önem kazanmaktadır. Bu konuda yapılan araştırmalar şiddetin farklı kaynakları olabileceğini belirtmektedir.

Şekil 4 : Şiddetin Nedenleri

Genetik faktörler Hormonal denge

Fiziksel hastalıklar Ruhsal hastalıklar

Kazanma hissi Anne baba tutumu Engellenme Tahrik edilme Otorite sağlama Kontrol sağlama Bağımlı olma İletişim güçlüğü

Şiddetin meşru görülmesi Şiddet hoşgörüsü

Sorun çözme aracı olarak şiddet

Aile eğitim düzeyi Medya

Toplumsal cinsiyet rolleri Yaşamsal sıkıntılar Küreselleşme Arkadaşlık ilişkileri

Kaynak: Ünye RAM, 2012.

Şekil 4’te verilen nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan ve değişik adlandırılmalar altında sınıflandırılan şiddet tipleri; fiziksel, cinsel şiddet, duygusal şiddet ve ekonomik şiddet olarak adlandırılmaktadır. Daha önce de belirtildiği üzere şiddet tipleri incelendikleri disiplinler açısından çoğaltılabilir ya da azaltılabilir. Fiziksel şiddete örnek olarak, itme, dövme, vurma, tokatlama, tekmeleme, bıçaklama, yaralama, çelmeleme vb., cinsel şiddete örnek olarak; tecavüz etme, laf atma, cinsel ilişkiye zorlama, zorla ya da erken yaşta evlendirme gibi şiddet eylemleri sayılabilir. Duygusal şiddete örnek olarak ise hakaret, küfür etme, sürekli eleştirme, utandırma, alay etme, isim takma, sosyal olarak izole etme, sevgi göstermeme, aşağılama, başkalarının önünde küçük düşürme vb. ve

Şiddetin Nedenleri Biyolojik Nedenler Psikolojik Nedenler Sosyal Nedenler

100

ekonomik şiddete örnek olarak; zorla kişinin parasını yönetme, parasını elinden alma gibi örnekler sayılabilir.