• Sonuç bulunamadı

Özellikle kayıtlı sermaye sistemini benimsemiş ortaklıklarda yönetim kuruluna, anasözleşmeye hüküm konularak önemli bazı başka yetkilerin

Yönetim Kurulu

12. Özellikle kayıtlı sermaye sistemini benimsemiş ortaklıklarda yönetim kuruluna, anasözleşmeye hüküm konularak önemli bazı başka yetkilerin

tanınabilmesi de mümkündür (TTK m.460, SerPK m.12). Örneğin sermaye artırımlarında rüçhan haklarını kısıtlama, imtiyazlı paylar yaratma, imtiyazları kısıtlama, primli pay çıkarma gibi.

Yönetim kurulunun kullanacağı yukarıdaki yetkilerin büyük bir kısmı, devredilemez görev ve yetkiler niteliğindedir (TTK m.375). Ayrıca, sahip olduğu bazı görev ve yetkiler kurul şeklinde kullanılmakla birlikte, bazı yetki ve görevler bireysel olup her bir üye bunları tek başına kullanabilir. Örneğin, uygulanması kişisel sorumluluk doğuracak genel kurul kararlarının iptalini dava etme (m.

446/1,d), yönetim kurulunun toplantıya çağrılması için başkandan talepte bulunma (m. 392/7), bilgi alma ve inceleme hakkı (m. 392) gibi.

Yönetim kurulunun en önemli görev ve yetkisi, ortaklığı yönetmek ve temsil etmek olduğundan bunları ayrı ayrı ele almak gerekir:

Yönetim Görev ve Yetkileri

Yönetim, ortaklık iş ve ilişkilerinin yürütülmesi yanında, ortaklık ile ortaklar arasındaki ilişkileri düzenleyen kanun ve anasözleşme hükümlerinin öngördüğü görev ve yetkileri de kapsar.

Ortaklık iş ve ilişkilerinin yürütülmesine örnek olarak, gündelik işlerin yapılması, memur ve müstahdemlerin atanması, ticari temsilcilerin atanması ve azli, defterlerin tutulması, yazışmaların yürütülmesi, tebligat yapılması ve kabul edilmesi verilebilir.

Ortaklık ile ortaklar arasındaki ilişkilerin düzenlenmesine örnek olarak da genel kurulu davet, toplantı hazırlıkları yapılması, tutanak ve cetvellerin düzenlenmesi, sermaye borcunda mütemerrit ortaklara karşı işlem yapılması, rüçhan haklarının kullandırılması, nama yazılı pay devirlerine izin verilmesi, ortakların aydınlatılması (bilgi verilmesi) sayılabilir.

Borca Batıklık: Şirketin tüm aktiflerinin muaccel olsun olmasın, tüm borçlarını karşılamaya yetmemesidir.

Yönetim kurulu ortaklığın işletme konusu içerisinde kalmak (istisna, m. 371/2) koşuluyla kural olarak her konuda yönetime ve temsile yetkilidir. İstisna olarak, genel kurula (anasözleşme ve esas sermaye değişikliği, fesih, hesapları onaylama ve kâr dağıtımı kararları) özgü yetkiler ile ortaklığın denetimi gibi işler sayılabilir.

Görev ve Yetkilerin Kullanılması (Toplantılar)

Yönetim kurulu, ortaklık işlerinin yürümesi açısından asgari ve zorunlu nitelik taşıyan, örneğin, defterlerin tutulması, bilanço ve yıllık raporların düzenlenmesi gibi bazı işleri, ayrıca karar almasına gerek olmaksızın yerine getirir. Fakat karara ihtiyaç göstermeyen bu gibi işler dışında, görev ve yetkilerini, alacağı kararlara dayanarak kullanır.

Yönetim kurulu, kararlarını kural olarak yapılması gereken toplantılarda alır. Her üye, yapılacak toplantılara katılmak, toplantıda görüş beyan etmek, oy kullanmak hak ve yetkisine sahiptir; toplantılara katılmak aynı zamanda bir görevdir. Toplantılara mazeretsiz katılmamak, üyenin sorumluluğuna yol açabilir (m. 553 vd.).

Yönetim kurulu, her yıl, üyeleri arasından bir başkan ve ona vekâlet etmek üzere en az bir başkan vekili seçer; anasözleşmede aksi öngörülebilir. Bunlar dışında, işlerin gidişini izlemek, belli konularda rapor hazırlamak, kararlarını uygulatmak veya iç denetim amacıyla içlerinde, üyelerinin de bulunabileceği komisyon ve komiteler oluşturabilir (TTK m.366/2).

Pay senetleri borsada işlem gören şirketlerde, yönetim kurulu, şirketin varlığını, gelişmesini ve devamını tehlikeye düşüren sebeplerin erken teşhisi, bunun için gerekli önlemler ile çarelerin uygulanması ve riskin yönetilmesi amacıyla, uzman bir komite kurmak, sistemi çalıştırmak ve geliştirmekle yükümlüdür. Diğer şirketlerde bu komite, denetçinin gerekli görüp bunu yönetim kuruluna yazılı olarak bildirmesi hâlinde derhâl kurulur ve ilk raporunu kurulmasını izleyen bir ayın sonunda verir (TTK m.378).

Yönetim Kurulunun Toplantıya Daveti: Yönetim kurulu, başkan ya da başkan vekilinin yapacağı davet ile toplanabilir. Üyelerden herhangi birisi de başkan ya da vekilinden, toplantı çağrısı yapmasını yazı ile isteyebilir (m. 392/7). Daveti yapan veya yaptıran, toplantının gündemini de belirler.

Toplantıya davet usulü kanunda düzenlenmemiştir. Önemli olan, toplantıdan haberdar edecek ve herhangi bir uyuşmazlık çıktığında bu hususu ispatını sağlayacak bir şekilde davetin yapılmış olmasıdır. Davetin, iyiniyet ve somut olayın özellikleri çerçevesinde belirlenecek bir süre önceden yapılması da gerekir.

Davette gündemin de gösterilmesi gerekir ise de genel kurul toplantılarından farklı olarak yönetim kurulu toplantılarında gündeme bağlılık kuralı geçerli değildir. Yönetim kurulu toplantılarına katılmak her üye için bir görev de olduğuna göre, böyle bir kurala gerek duyulmamıştır. Gündemde olmayan konularda karar alınabileceği gibi, gündeme sonradan madde de eklenebilir.

A anonim ortaklığının yönetim kurulu toplantısında üye B, ortaklık hesaplarının tutulmasında gerekli özeni göstermediği düşüncesiyle muhasebe elemanının gö-revine son verilmesini istemiştir. Üye C yönetim kurulu toplantı gündeminde bu konunun yer almadığını ve görüşme yapılamayacağını ileri sürmüştür. Sizce C haklı mıdır?

2

Toplantı Yeri, Zamanı, Usulü ve Karar: Kanunda, yönetim kurulunun toplanma yeri ve zamanı hakkında bir hüküm yoktur. Bu konular, çıkarılacak bir iç yönetmelikle düzenlenebilir; yoksa serbestçe belirlenir.

Yönetim kurulu toplantılarında her bir üye, bir oy kullanma hakkına sahiptir.

Oyun bizzat kullanılması gerekir; üyeler birbirlerini temsilen oy kullanamaz ve toplantılara vekil aracılığı ile de katılamazlar (m. 390/2). Kural olarak açık oylama yapılır fakat gizli oylama yapılmasına da karar verilebilir. Çekimser oy konusunda kanunda hüküm yok ise de çekimser oy kullanılması mümkündür ancak ret oyu olarak kabul edilmektedir.

Toplantının içeriği bir tutanakla tespit edilmek ve katılan tüm üyelerin imzasına sunulmak zorundadır. Kararların geçerliliği, yazılıp imzalanmasına bağlıdır (m. 390/5). Tüm yönetim kurulu üyelerinin toplantıdaki görüş, oy, muhalefet şerhlerini tutanağa geçirtme hakları vardır. Üyeler, bu yolla da kusursuzluklarını kanıtlayıp, müteselsil sorumluluktan kurtulabilirler (TTK m.553 vd.).

Elden dolaştırma yoluyla karar alınması yöntemi: TTK m.390/4’deki hüküm uyarınca, hiçbir üye toplantı yapılması talebinde bulunmamak şartıyla, toplantı yapılmaksızın, bir üyenin belirli bir konuda ve karar şeklindeki yazılı önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınarak da karar verilebilir.

Fakat bu yöntemle karar almanın geçerlik şartı, aynı önerinin tüm üyelere yapılmış olmasıdır. Onayların aynı kâğıtta yer alması zorunlu değil ise de onay imzalı kâğıtlar karar defterine yapıştırılmak veya kabul oyu verenlerin imzasını içeren bir karara dönüştürülmek gerekir.

Bu yola, daha çok, aciliyet veya toplanma güçlüğü olan hâllerde başvurulmak-tadır. Bir üyenin dahi görüşme yapılmasını istemesi hâlinde, elden dolaştırılarak veya toplantısız karar alınamaz. Doğaldır ki burada, toplantı yetersayısı söz konu-su olmaz. Kanun, karar yetersayısı olarak üye tamsayısının çoğunluğunu yeter-li görmüştür (m. 390/4). Toplantıda veya toplanmaksızın alınan kararlar “karar defteri”ne geçirilmelidir; (m. 64/4, 375/1,f). Kararların yazılı olması ve imzalan-ması geçerlilik şartıdır (m. 390/5).

Elektronik yönetim kurulu toplantısı yapma olanağı: TTK m.1527, yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılabilmesine izin vermektedir. TTK m.1527’ye göre, anasözleşmede öngörülmüş olması şartıyla, yönetim kurulu elektronik ortamda yapılabilir. Bazı üyelerin fiziken mevcut bulundukları bir toplantıya bir kısım üyelerin elektronik ortamda katılması yoluyla da gerçekleştirilebilir. Bu hâllerde Kanun’da veya anasözleşmede öngörülen toplantı ile karar nisaplarına ilişkin hükümler aynen uygulanır (TTK m.1527/1). Bu kararlar güvenli elektronik imza ile imzalanabilecekleri gibi, daha sonra, fizikî imza ile de kayıt altına alınabilirler.

Ticaret Bakanlığı tarafından konuya ilişkin olarak, “Ticaret Şirketlerinde Anonim Şirket Genel Kurulları Dışında Elektronik Ortamda Yapılacak Kurullar Hakkında Tebliğ” yayınlanmıştır (RG. T 29.08.2012, S 28396).

Yönetim Kurulu Üyesinin Toplantıya Katılma Yasağı: Yönetim kurulu üyeleri, kendisinin şirket dışı kişisel menfaatiyle veya eşinin ya da alt ve üst soyundan birinin yahut üçüncü dereceye (bu derece dâhil) kadar, kan ve kayın hısımlarından birinin, kişisel ve şirket dışı menfaati ile şirketin menfaatinin çatıştığı konularda, o toplantıya katılamazlar. Bu yasak, dürüstlük kuralı gereği olan diğer durumları da kapsar. Şüpheli durumlarda kararı yönetim kurulu verir; bu oylamaya ilgili

üye katılamaz. Menfaat çatışması yönetim kurulu tarafından bilinmiyorsa ilgili üyenin açıklama yükümü de vardır. Böyle bir konunun görüşülmesi söz konusu ise, ilgili üyenin toplantıdan çıkması ve çıkış nedenini tutanağa geçirtmesi gerekir.

Bunlara aykırı hareket eden üye ile durumu bilmesine rağmen itiraz etmeyen üyeler ve ilgili üyenin toplantıya katılmasını karara bağlayan üyeler, ilgili işlem yüzünden ortaklığın uğradığı zararı tazminle yükümlüdür (TTK m. 393).

Toplantı ve Karar Yetersayısı: TTK m.390/1 uyarınca, anasözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm öngörülmemiş ise, yönetim kurulu, üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır.

Karar yetersayısı ise mevcudun çoğunluğudur. Oylamada eşitlik durumunda, konu, sonraki toplantıya bırakılır; yine eşitlik çıkarsa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır (m. 390/3).

Yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de toplantı ve karar yetersayılarına ilişkin kural uygulanır (TTK m.390/1, 1527/1).

Bununla birlikte, anasözleşmede farklı yetersayılar kabul edilebilir; toplantı yetersayısı olarak “tüm üyelerin oy birliği” veya “beş kişilik YK’da en az dört üyenin olumlu oyu” gibi sadece ağırlaştırıcı bir hüküm anasözleşmede öngörülebilir.

Yönetim Kurulu Kararlarının Hükümsüzlüğü

Yokluk, butlan ve iptal edilebilirlik yaptırımlarının yönetim kurulu kararlarına uygulanıp uygulanamayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir.

Yokluk ve Butlan: TTK, yönetim kurulu kararlarının yokluğuna ilişkin hükümlere yer vermemiştir. Bununla birlikte genel hükümlerin burada da uygulanması mümkündür (TTK m.1, TMK m.5, TBK m.26-27).

Bir yönetim kurulu kararından söz edebilmek için iki kurucu unsura ihtiyaç vardır. Bunlar, ortada bir yönetim kurulunun mevcut olması ve emredici hükümlere uygun şekilde karar almasıdır. Bu unsurlardan birinin bulunmamasına yol açacak aykırılıklar, kararı “yok” kılar. Örneğin, toplantı yapılmadığı ve elden dolaştırma ile karar da alınmadığı halde toplantı yapılıp karar alınmış gibi gösterilmiş ise veya eTK dönemindeki uygulama ve baskın görüş uyarınca, toplantı ve karar yetersayılarına uyulmaksızın karar alınmış ise, yokluk gündeme gelecektir.

Kanun, örnek niteliğinde dört neden sayarak, yönetim kurulu kararlarının batıl olduğunun tespitini açık hükme bağlamıştır. Sayılan bu dört butlan nedeni şunlardır (m. 391/1):

1. Eşit işlem ilkesine aykırı kararlar: TTK m.357, eşit işlem ilkesini