Başbakan Davutoğlu’nun Balıkesir Mitingi konuşmasının tam metni
Mayıs 16, 2015 - 11:08:00
Selam olsun, selam olsun, selam olsun Kuvayı Milliye şehri Balıkesir’e selam olsun. İzmir işgal altına düştüğünde 15 Mayıs’ta, 16 Mayıs’ta burada Kuvayı Milliye ateşini ortaya koyan o ateşi bir ışık gibi yayan Mutasarrıf Hilmi Efendi ve arkadaşlarına selam olsun. 19 Mayıs’ta Alaca Mescitte toplanan 41 Balıkesirli yiğide selam olsun. Gönenli Mehmet Efendiye, Hasan Basri Çantay’a ve Birgivi Hazretlerine selam olsun. Bu toprakların İstiklal öncülerine, manevi öncülerine selam olsun. Kahramanlık sembolü Seyit Onbaşı’ya selam olsun. Yiğitlik sembolü Kurtdereli Mehmet Pehlivan’a selam olsun. Ve bir Hoca olarak, bir öğretmen olarak 1916-1917’de mezun veremeyen Balıkesir Sultanisinin Çanakkale
şehitlerine selam olsun. Balıkesir bu anlamda milli birliğimizin sembolüdür her bir köşesiyle milli
iradeyi haykırır Balıkesir’in her bir köşesine selam olsun. Altıeylül’e selam olsun, Ayvalık’a selam olsun, Balya’ya, Bandırma’ya selam olsun. Bigadiç’e, Burhaniye’ye selam olsun, Dursunbey’e selam olsun, Edremit’e, Erdek’e selam olsun, Gömeç’e, Gönen’e, Havran’a selam olsun, İvrindi’ye, Karesi’ye selam olsun, Kepsut’a selam olsun, Manyas’a, Marmara’ya selam olsun, Savaştepe’ye, Sındırgı’ya,
Susurluk’a selam olsun.
Aziz Balıkesirliler, böyle sıcak bir günde bizi saatlerce beklediniz, Allah sizden razı olsun. Ama bizde sizlerle buluşmayı hasretle bekliyorduk. Arkadaşlar miting programlarını yaptıklarında dedim ki, 16 Mayıs’ta Balıkesir’de olmak istiyorum Kuvayı Milliye gününde Balıkesir’de olmak istiyorum.
Topraklarımız işgal altına düşmüşken, (“Tezahürat” sesleri) Gençlik ne güzel hitap ediyorsunuz, ama gençliğe bir nasihatim var bana çok güzel bir hediyede bulundunuz. Babaannemin duasını buraya getirmişsiniz bana hitaben yaptığı duayı. Gençler, eğer ben bugün bu makamdaysam bilin ki
babaannemin, dedemin, babamın, anamın ve milletin duasıyla buradayım. Onun için mübarek Miraç Kandilinin hemen arkasında sizlere tavsiyem buradan dönünce tavsiyede değil gençlere talimatım gidin evde yaşlı kim varsa babaanneniz varsa, dedeniz varsa, anneniz, babanız varsa ellerinden öpün benim içinde hayır dua isteyin. Biz onların duasıyla ayaktayız, biz onların hayır duasıyla ayaktayız. (“
Başbakan Ahmet millet sana emanet” sesleri) Millet hepimize emanet, sandıklarda size emanet size.
Sandıkları inşallah fevç fevç dolduracak mıyız? ("Evet" sesleri) Seçimlere özellikle gençler yeni seçme hakkı kazanan gençler hep beraber gururla, onurla sandıklara yürüyecek miyiz? ("Evet" sesleri) Ve sandıklardan inşallah Kuvayı Milliye partisini, AK Parti’yi yeniden iktidar yapacak mıyız? ("Evet" sesleri) Yapacak mıyız? ("Evet" sesleri) Söz mü? ("Söz" sesleri) Söz mü? ("Söz" sesleri) Söz işte bu.
Bakın bizim Balıkesir Meydanında konuşmamızın yapıldığı yer Kuvayı Milliye meydanı, gün Kuvayı Milliye günü. Size şunu söyleyeyim: AK Parti hareketini eğer bir kavram anlatacaksa o Kuvayı Milliyedir, milli güçlerdir, milli birliktir, milli beraberliktir. Türkiye son 100 yıl içinde üç Kuvayı Milliye hareketi gördü. Bir, 16 Mayıs’ta işte bu aziz şehirde başlayan Kuvayı Milliye hareketi bütün öncülerine selam ediyorum, rahmet okuyorum Mutasarrıf Hilmi Efendiye, Müftü Abdullah Efendiye, Belediye Reisi Keçecizade Mehmet Emin Efendiye ve alimlerin üstadı Hasan Basri Çantay Hoca’ya, Vehbi Bolak’a, hızımı almayıp 41’ni de sayarım hepsini Allah rahmet eylesin.
Anadolu İzmir’in işgal edilmesiyle ne yapacağız diye düşünürken, Balıkesir’den bu yiğit Yörüklerin, Türkmenlerin bu yiğit diyarından bir ses yükseldi işgal kabule edilemez ve işgal için Kuvayı Milliye şarttır. İşte Kuvayı Milliye burada doğdu, İstiklal Harbi burada başladı, Cumhuriyetimiz burada doğdu.
Şimdi o yola çıkan o öncülerin emaneti kimin elinde? Gelin hep beraber bakalım. (“ Tezahürat” sesleri)
Biz Osmanlı’nın, Selçuklu’nun mirasını, Osmanlı’nın adaletini gelecek asırlara götüreceğiz inşallah önümüzde son hedef var 2023 var Cumhuriyeti temsil ediyor. 2053 var Fethi ve Osmanlı’yı temsil ediyor. 2071 var Selçuklu’yu, Alparslan’ı temsil ediyor. İşte Balıkesir Kuvayı Milliye demek tarihi bir görmektir. Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyeti tek bir tarihi yürüyüş olarak görmektir biz bu inançla yola çıktık. Bizim düşüncemizde Osmanlı Cumhuriyetten ayrılamaz, Selçuklu Osmanlı’dan. Ama birileri var ki Osmanlı’yı, Selçuklu’yu unutalım Cumhuriyeti koruyalım diyor. Birileri var ki Osmanlı’yı referansta bulunalım Cumhuriyet ihmal edilir diyor. Ama biz diyoruz ki, Cumhuriyetimizi yüceltecek olan şey Kuvayı Milliye ruhudur. Cumhuriyetimiz bizim milli irademizi temsil ettikçe yükselecek ve yücelecek.
Buradan hem o Kuvayı Milliye öncülerine, hem de dün Afyon’da Kocatepe’de zikrettim Kocatepe’den İzmir’e yürüyen İstiklal şehitlerine, Gazi Mustafa Kemal’e rahmetle, İstiklal şehitlerine Kuvayı Milliye emin ellerdedir diyoruz.
Şimdi ikinci büyük Kuvayı Milliye Hareketi Adnan Menderes’le 1950 yılında başladı. O da Kuvayı Milliye olarak bütün Anadolu’yu harmanladı. Demokrasiyi inşa edebilmek için yiğitçe, mertçe yola çıktı ve devletle, milleti birbirine düşman kılan tek parti zihniyetine son verdi. Bu semalarda tekrar Ezanı Muhammediyi aslına döndürdü, devletle, milleti barıştırdı. Devletle, millet barışında Türkiye’de demokrasiyle birlikte bir yükseliş başladı ve bütün bu Ege Balıkesir’de dahil Adnan Menderes’e ve demokrasiye sahip çıktı. O günden bugüne de 1950-1960 arasındaki kalkınmayı sona erdirmek için işte ikinci Kuvayı Milliye hareketi 27 Mayıs darbesiyle durduruldu. Eğer 27 Mayıs olmasaydı, eğer ondan sonra gelen 12 Mart olmasaydı, 12 Eylül olmasaydı, 28 Şubat olmasaydı, şu anda Türkiye’de tam bir gurur abidesi olarak kesintisiz demokrasi olurdu, ama darbe vurdular. Bakın bir kez daha şehit Başbakanımızı rahmetle anıyoruz, özellikle bugün anıyoruz. Bir daha kimsenin darbeye orada bir kardeşimiz bayıldı galiba sağlık memuru, sağlık görevlileri hemen alın. Bu güneşte bizi bekleyip böyle rahatsızlık geçiren kardeşlerimizden de Allah razı olsun, Allah şifa eversin. Şimdi 1950-60 arasında ki devlet ve milletin buluşması 27 Mayıs’ta durduruldu ve milli iradeyle işbaşına gelen Adnan Menderes ve iki arkadaşı şehit edildi. Dün bu saatlerde Eskişehir’de Hasan Polatkan’ı andık. Şimdi gün bugün muhasebe günüdür. Bakınız hiçbir parti 27 Mayıs’la ilişkili, 12 Eylül’le, 28 Şubat’la ilişkili olarak darbelere karşı dimdik duramadı ve bugün biz eğer bugün burada demokrasiyi konuşuyorsak, demokrasiden, milli iradeden bahsediyorsak bu şehit Adnan Menderes sayesindedir. Bugün özellikle bunu zikrediyorum. Bildiğiniz gibi bugün Mısır’da darbeciler seçimle iş başına gelen Cumhurbaşkanı Mursi’yi idama mahkum ettiler. Biz bu oyunları biliyoruz, Türkiye’de de milli iradeyi mahkum etmek için bu tür darbelerle, vesayetlerle tuzak kurmuşlardı. Aslında Mısır’da o darbeyi planlayan dış güçler benzer bir darbeyi Türkiye’de de planlamışlardı. İkinci Kuvayı Milliye eğer Adnan Menderes ve
Demokrat Parti hareketiyse aziz Balıkesirliler üçüncü Kuvayı Milliye AK Parti hareketidir AK Parti hareketi. Çünkü 2002’de öyle bir ülke devraldık ki biz öyle bir ülke devraldık ki kendi ayakları üstünde duramıyordu, IMF’den borç alarak günlük hesaplar içinde yürütülebiliyordu. Her an banka faizleri yüzde 7 binlere çıkıyor, birçok banka batıyordu. Esnaflar yazar kasayı yerlere çarpıyordu ve 28 Şubat zulmü vardı. Kuvayı Milliye hareketi demokrasiyi, cumhuriyeti koruma hareketidir. Şimdi 28 Şubat’ın zulümlerine karşı, demokrasiyi Türkiye’de yeniden kim inşa etti? ("AK Parti" sesleri) Kim inşa etti? ("AK Parti" sesleri) Kızlarımızın üniversite kapılarında başörtüsü sebebiyle beklediği, insanların tek tek fişlendiği, inançları sebebiyle birçok insanın zulme uğradığı 28 Şubat’ı kim bitirdi? ("AK Parti" sesleri) Kim bitirdi? ("AK Parti" sesleri) Ve Kuvayı Milliye eğer milletle, devleti birleştirmekse, milli güçleri bir araya getirmekse bugün Türkiye’nin her yerinde örgütlenen, her yerinde milli iradeyi temsil eden yegane parti hangi parti? ("AK Parti" sesleri) Hangi parti? ("AK Parti" sesleri) Bakınız Kuvayı Milliye milli güçlerin birliği hareketidir. Bugün Türkiye’de Hakkari’den Edirne’ye, Erzurum’dan Balıkesir’e kadar her yerde miting yapan, her yerde bu ülkenin vatandaşlarıyla buluşan tek parti AK Parti’dir.
Benim bu 40.mitingim Erzurum’dan başlamıştık Erzurum Kongresiyle, şimdi Balıkesir’deyiz.
Balıkesir’de Kuvayı Milliye Kongresi yapıyoruz. Bu meydan Kuvayı Milliye Meydanıdır, burada tekrar Kuvayı Milliye aşkını, ateşini tekrar bir meşale gibi yükselteceğiz. İnşallah söz verdim milletime söz verdim 81 vilayetimize de gideceğiz inşallah. Ta ki Batı’ya gelip Türkiye’nin birliğinden bahsedenler,
milliyetçilikten bahsedenler görsünler bu bayrağı Al Bayrağı ve ak bayrağı Türkiye’nin Doğu’sunda, Batı’sında, Kuzey’inde, Güney’inde dalgalandırmadan kimse milli birlik diyemez, kimse Kuvayı Milliye diyemez. Bizi bütün bir milleti tek bir hedefe kilitledik yürüyoruz inşallah.
Günlerdir çağrıda bulunuyoruz bütün liderlere, gelin hep beraber Türkiye’nin gelecek vizyonunu konuşalım, ama onlar bunları konuşmaktansa milletin gözü önünde yalanlar söylüyorlar, iftiralar ortaya atıyorlar ve birbirlerine paslaşarak AK Parti’yi durdurmaya çalışıyorlar.
2013 yılında Türkiye’de ekonomik Kuvayı Milliye hareket zirveye ulaşmışken, yani 14 Mayıs 2013’te 2 yıl önce IMF’ye borcumuzu ödedik dünyanın en büyük Üçüncü Havalimanını yapmak için yola çıktı.
Dünyanın en gelişmiş projelerini devreye soktuk. Üçüncü Köprü için proje aşamasından, yapım aşamasına geçtik. Hep Mayıs 2013’te bir baktık Gezi provokasyonlarıyla ülkeyi şiddete, talana, kana bulamaya kalktılar. Bu Mayıs ayında ama başarılı olamadılar. Daha önce olduğu gibi 27 Mayıs’ta, 12 Mart’ta, 12 Eylül’de olduğu gibi 28 Şubat’ta olduğu gibi başarılı olamadılar, çünkü karşılarında kaya gibi duran AK Parti ve onun Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan vardı dimdik durduk. Bizde başarılı olamadılar Mısır’da Sisi’yle darbe yaptılar. Aynı yolun yolcularıydılar Türkiye’yi, Ortadoğu’yu tekrar diktaya, tekrar otoriter yönetimlere devredebilmek için dolaylı olarak yönetebilmek için AK Parti’yi durdurmaya çalıştılar.
Aziz kardeşlerim, Kuvayı Milliye için yola çıkmış o Alaca Mescitteki 41 yiğidi durdurabildiler mi? ("Hayır"
sesleri) Onlar Kuvayı Milliyeyi İstiklal Savaşıyla taçlandırdılar mı? ("Evet" sesleri) Peki, o Balıkesirli 41 yiğidin yolcusu olan AK Parti’yi durdurabilirler mi? ("Hayır" sesleri) Biz Kuvayı Milliye demişiz yola çıkmışız bize engel olabilirler mi? ("Hayır" sesleri) Olabilirler mi? ("Hayır" sesleri)
Bakın neler yaptılar? Kurucu Genel Başkanımızı siyasi yasaklı yaptılar 2002’de. Düşündüler ki, başsız kalınca AK Parti sendeler, engelleyebildiler mi bizi? ("Hayır" sesleri) 2004’te çıktılar genç subaylar rahatsız diye başlıklar attılar durdurabildiler mi? ("Hayır" sesleri) 2007’de 27 Nisan’da e-muhtıra verdiler bizi engelleyebildiler mi? ("Hayır" sesleri) Verdikleri e-muhtırayı aynen adreslerine iade ettik.
2008’de partimizi kapatmaya kalktılar durdurabildiler mi? ("Hayır" sesleri) Gezi’yle milleti sokağa dökmeye çalıştılar, tencere, tava çaldılar bir sesleri çıkabildi mi? ("Hayır" sesleri) Sonra bütün bunlar başarısız olunca paralel çeteyi devreye soktular 17-25 Aralık. Allah aşkına bir an bile bizi
sendeletebildiler mi? ("Hayır" sesleri) İşte şimdi 7 Haziran’a giderken (“Vur vur inlesin Pensilvanya dinlesin” sesleri) Dinleyecekler hepsi dinleyecek hepsi ve hesaplarını verecekler. KPSS sınavında milletin evlatlarının haklarını, hukuklarının yemelerinin hesabını verecekler.
Şimdi bütün bu planları, tuzakları bozarak bugüne geldik, şimdi 7 Haziran’a yürüyoruz. Baktılar ki bizi durduramadılar birtakım oyunlar içine girdiler. Öğrencilerimiz bilirler üniversite sınavında bir kural var değil mi? 4 yanlış bir doğruyu götürüyor. Şöyle düşündüler birileri: 4 yanlışı yan yana getirirsek 1 doğruyu götürür. Yani CHP, MHP, HDP, paralel 4 yanlış yan yana gelirse AK Parti doğrusunu götürür.
Be ey gafiller, bu üniversite sınavı değil, bu seçim sınavı, seçimde millet 1 doğruyla 4 yanlışı götürür 4 yanlışı. 1 doğru hangi doğru? Kuvayı Milliye doğrusu AK Parti. Yani devlete, millete güç katan, milleti birleştiren Kuvayı Milliye partisi AK Parti. Diğer 4 yanlış hangisi? Milletin inancıyla, kültürüyle savaş halindeki tek parti zihniyetinin devamı olan CHP. 2002’de kimse onlara git demediği halde elindeki koltuğu, makamı bırakıp kendisine milletin verdiği emaneti bırakıp terk edip giden, şimdi de
milliyetçilik taslayan MHP. Ve bu Miraç gecesiydi dün Miraç’ın ne demek olduğunu bilmeyip, Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için ne anlama geldiğini bilmeyen ve Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır diyen Demirtaş ve HDP. Şimdi ben genelde liderleri yuhalatmıyorum, ama şunu da söyleyeyim: Eğer birisi Mescid-i Aksa’nın Müslümanların kutsal mekanı olduğundan bir haberse birisi ona hesap sormak sizin hakkınızdır. Şimdi bu üç dördüncü yanlış paralel. Bir bakıyorsunuz Diyarbakır’da HDP’yle konuşuyor, bir bakıyorsunuz Kılıçdaroğlu’yla ve CHP’yle paslaşıyor. Bir bakıyorsunuz onların çatı adayı üzerinde MHP etkili. Şimdi Balıkesirliler, siz elif gibi bir doğruyla, 4 yanlışı götürecek misiniz? ("Evet" sesleri) Bu dörtlü çetenin Türkiye’nin kaderine, kaderini değiştirmesine izin vermeyeceğiz hiçbir şekilde. Bu dörtlü
çetenin tuzaklarına düşmeyeceğiz. Bu tuzakları bozmaya var mısınız? ("Varız" sesleri) Var mısınız?
("Varız" sesleri) Var mısınız? ("Varız" sesleri) Burası Kuvayı Milliye meydanı.
2002’yle karşılaştıralım, bakın ellerinde silah olmayan, hiçbir gücü olmayan, belki evindeki tüfeğiyle başka bir şeye sahip olmayan bu Kuvayı Milliye yiğitleri Balıkesir’de çıktılar mertçe savaşmanın ilk işaretini verdiler. Hadi o zaman savaştaydık, amam 2002’de Cumhuriyetimizin üzerinden 80 yıl geçtikten sonra da hala bu ülkeyi idare edenler silahları, silahlı kuvvetlerinin ihtiyaç hissettiği silahları dışarıdan hibe olarak alıyordu. Para ödeyecek onların bedelini ödeyecek elimizde imkan yoktu.
İnsansız hava aracını İsrail’den alıyorduk, tankları başka ülkelerden hibe olarak alıyorduk. Başkalarının hibesiyle Kuvayı Milliye olur mu? ("Hayır" sesleri) Başkalarına muhtaç olan bir ülke Kuvayı Milliye ruhunu yaşatabilir mi? ("Hayır" sesleri) Ne oldu 2002’de Sayın Başkanımızın o zaman Başkanlığında AK Parti Hükümetleri kuruldu. 10 yıl geçti bakın gururla söylüyorum, şu anda kendi Atak Helikopterini yapan Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. Geçen hafta hizmete girdi ilk hizmeti de bizimle birlikte Başbakanlık helikopterini korumak üzere bizimle birlikte Bitlis, Muş arasında uçmak oldu, o kadar büyük gurur duydum ki. Aklıma Balıkesir’de toplanan Hilmi Efendi, Müftü Abdullah Efendi geldi. Dedim ki, eğer onlar Türk semalarında, Türk yapımı atak helikopterlerini görselerdi değil gelen Yunan
ordularına, dünyaya meydan okurlardı dünyaya. Ve inşallah en kısa zamanda (“Dik dur eğilme Balıkesir seninle” sesleri) Hiç şüphemiz yok Balıkesir bizimle her zaman bizimle oldu, her zaman bizimle olacak.
Geçen hafta (“Tezahürat” sesleri) Sizlerle buluşmak bir hoca için en büyük şereftir gençler.
Türkiye’nin bütün meydanlarında gençlerimizi böyle inançla, aşkla, şevkle gördükçe biz 2023’ten emin oluyoruz. Biz 2002 Türkiye’sinden Türkiye’yi bugünlere getirdik. İnşallah bu gençlerin idare edeceği Türkiye küresel bir güç olacak küresel bir güç.
Bakınız (“Tezahürat” sesleri) Gençler bütün dünyanın umudu yükselen Türkiye’nin mazlumlara kucak açan elidir. Şimdi (“Tezahürat” sesleri) Allah razı olsun. Gençler o zaman kervan yola çıktı küresel güç olacak Türkiye’ye var mısınız? ("Varız" sesleri) Herkesin onuruyla yaşadığı, izzetiyle, itibarıyla, bütün haklarının korunduğu yeni Türkiye’ye var mısınız? ("Varız" sesleri) Kendi tankını, kendi uçağını, kendi gemisini, kendi otomobilini, kendi denizaltısını, kendi uzay ajansını kuran büyük Türkiye’ye var mısınız?
("Varız" sesleri) Var mısınız? ("Varız" sesleri) İnşallah dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına girecek yükselen Türkiye’ye var mısınız? ("Varız" sesleri) Var mısınız? ("Varız" sesleri) Bunun için huzur lazım, bunun için istikrar lazım, bunun için güven lazım, bunun için iddia ve ideal lazım. Bütün bunları
harekete geçirmeye var mısınız? İstikrarımızı bozmak için, birtakım tuzaklarla, 90’lı yıllarda olduğu gibi koalisyon hesabı yapanlara şöyle bir demokrasi sillesi vurmaya var mısınız? ("Varız" sesleri) Onlara buraya gelirlerse Kurtdereli Mehmet Pehlivan gibi iyi bir elense çekmeye var mısınız? ("Varız" sesleri) Şöyle bütün muhalefet partilerini iyi bir el enseyle kündeye getirmeye var mısınız? ("Varız" sesleri) 7 Haziran’da inşallah gür bir ses duyacak mıyız? ("Evet" sesleri) Hiç şüphemiz yok. Biz bu iddialarla, bu hedeflerle Kuvayı Milliye ruhunu 2023’e taşırken bakın onlar neler yapıyor? Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir şey kalmamış gibi HDP’yle birlikte Diyanetin kapatılmasını tavsiye ediyor. Zaten şimdi biz bunlara ben artık HDP, CHP demiyorum CHDP çünkü ikisinin derdi de dinle. Biri Türkleri dininden uzaklaştırmaya çalışıyor, biri Kürtlerin. Halbuki Türkler, Kürtler Alparslan’ın ordusunda tekbir için savaştılar, İslam için bu toprağı vatan kılmak için. Aynı şekilde Türkler, Kürtler, Sünniler, Aleviler Seyit Onbaşı’yla Çanakkale’de hep beraber oldular vatanı, milleti.
Bakınız her ikisi de Diyanet İşleri Başkanımıza olmadık hakaretlerde bulundular. Dün Diyanet İşleri Başkanımız Mescid-i Aksa’da tarihi bir hutbe okudu sizler adına okudu, hepimiz adına okudu. Hasan Basri Çantay adına, Gönenli Mehmet Efendi adına, 78 milyon Türkiye’den kardeşi adına Mescid-i Aksa’da hutbe okudu. Şimdi Mescid-i Aksa’nın bizim için kutsal olduğunu dahi bilmeyenler soruyorlar İsrail’le biz niye dost olmuyoruz diye.
Kılıçdaroğlu dün yine Kahramanmaraş’ta demiş ki, bizim niye İsrail’de büyükelçimiz yok 4 ülke
sayarak Suriye’yi, Mısır’ı. Şimdi bugün anlaşılıyor Kılıçdaroğlu bugün cevap versin, değilse yarın niye Mısır’da büyükelçimiz yok biliniyor, çünkü Mısır’da seçilmiş Cumhurbaşkanını idama mahkum eden bir rejim var. Problemimiz Mısır halkıyla değil ki, Mısır devletiyle dahi değil, Problemimiz darbecilerle.
Şimdi Kılıçdaroğlu’nu sınava sokma vakti geldi, çıksın söylesin seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi’nin yanında mı, darbeci Sisi’nin yanında mı? Elemanlarını Sisi’ye gönderdi Türkiye’yi eleştiriyor niye böyle davranıyorsunuz diye. Yine İsrail’de niye büyükelçimiz yok diyor. Biz Mescid-i Aksa’ya asker
postallarıyla girenlerle dost olur muyuz? Kılıçdaroğlu olalım diyor. Ona bir cevap verecek misiniz?
Yine Balıkesirli Kuvayı Milliye ruhuyla dolu kardeşlerime sesleniyorum, özellikle de CHP’ye oy veren kardeşlerime. CHP Batı’da ulusalcı, Doğu’da bakarsınız bambaşka bir dilde konuşur. CHP Genel Başkan Danışmanı diyor ki, HDP’nin barajı geçmesi bizim için çok önemli, HDP’yi destekleyeceğiz.
HDP’yi destekleyen CHP’den ulusalcılık çıkar mı? Hayır. Paralelcilerle iş tutan CHP’den ulusalcılık çıkar mı? Çıkarsa ırkçılık çıkar, işte şimdi olduğu gibi. Suriyelileri dışarı gönderelim diyen, yabancı düşmanı bir yaklaşım çıkar.
Yine MHP’ye oy veren vatandaşlarımıza sesleniyorum, Türkiye 2002’de bırakınız Orta Asya’ya yardım etmeyi, Balkanlara yardım etmeyi, bırakınız Kırım Tatarlarına yardım etmeyi, kendisi için diplomatik kağıtlarını basacak paraya sahip değildi paraya, imkana sahip değildi her açıdan dışarı muhtaç haldeydik bu mu milliyetçilik? Şimdi biraz önce duydunuz, Dünya Ahıska Birliği Başkanı Ziyatdin Bey aramızda 3-4 bin Ahıskalıyla Bursa’ya gelmişlerdi. Ziyatdin Bey, İslam Bey Amerika’da hepsi bilirler ki biz Ahıskalıları da, Tatarları da soydaşlarımızı da, gönüldaşlarımızı da ismen biliriz ismen tek tek biliriz dünyanın her yerinde. Talimat vermiştim Dışişleri Bakanıyken tek bir Ahıskalı eğer dünyanın bir köşesinde ihtiyacı varsa ihtiyacı karşılanacak, her türlü imkan seferberlik edilecek.
Şimdi güçlü ve şefkatli bir Türkiye var. Ahıska Ukrayna’da dediler ki, 3 bin Ahıskalı başı dertte, iki taraf arasına sıkışmış konuştuk arkadaşlarla istişare ettik. Mademki bu Ahıskalılar Stalin döneminde Türk oldukları için, Müslüman oldukları için katledildiler, sürüldüler bizim üzerimize vebaldir hepsini getireceğiz. Ukrayna’da ateş altındaki Ahıskalıları tek tek kurtarmaya ant içtik, ahdettik. Yoksa bu Anadolu topraklarındaki Kuvayı Milliyenin hakkını veremeyiz.
Üsküp’teydik dedi ki kardeşlerimiz Rumeli’deki kardeşlerimiz bize bayrak gönderin. Talimat verdim, değil 3-5 bin Rumeli’de Evlad-ı Fatihan olan Kuvayı Milliye’nin oradaki ayakları olan bütün kardeşlerimize 3 emanet gönderiyoruz. Al Bayrak, Kur’an-ı Azimüşşan ve Türkçe sözlük. MHP’ye de bunları anlatmak lazım. (“Başbakan Ahmet millet sana emanet” sesleri) Millette, mazlumlarda bize emanet.
Şimdi gelin ekonomik Kuvayı Milliye anlamında geldiğimiz noktaya bakalım. Türkiye 2002’de ekonomik kriz içinde kıvranırken, son 12 yıl içinde dev ayağa kalktı. 36 milyar ihracatımız vardı, şu anda 158 milyar. 230 milyar milli gelirimiz vardı şu anda 830 milyar. Her alanda dünyanın öncü ülkesi haline geldik. Bu bereketli topraklarla Avrupa’nın en büyük tarım üreticisiyiz. Dünyada Türkiye’nin kat ettiği mesafeyi görenler küresel krize rağmen elde ettiği mesafeyi görenler hayranlıkla izliyorlar. Ama Kılıçdaroğlu baktığında her gün bir yalan üretiyor her gün bir yalan. Bugün Kahramanmaraş’ta yine zikrettiği için sordum bir cümlede üç yalanı birden söyleyebiliyor. Türkiye’de diyor 200 liranın altında 17 milyon kişi yaşıyor yalan. Türkiye’de 1000 liranın altında 8 milyon emekli var diyor yalan.
Türkiye’de 6 milyon işsiz var diyor yalan. Siz daha Kılıçdaroğlu’nun ağzından doğru bir söz duydunuz mu? ("Hayır" sesleri) Bir gün söylediğini ertesi gün yalanlayan, çark eden birinden siz medet umar mısınız? ("Hayır" sesleri) Onun vaatlerine kanar mısınız? ("Hayır" sesleri) Anlaşın biri eline bir kağıt vermiş ve demiş ki, bizim insanımız saftır ne dersen tekrar tekrar söyle inanır. Allah aşkına bu millet bu şekilde hiçbir temeli olmayan vaatlere inanacak kadar saf değil. Bu millet ancak ve ancak yapılana inanır, bu millet yapanı görür, yapanı takdir eder. 12 yıl içinde muhtaç bir Türkiye’den, muktedir bir Türkiye’ye kim getirdi. ("AK Parti" sesleri) Kim getirdi? ("AK Parti" sesleri) IMF borcunu kim bitirdi? ("AK Parti" sesleri) Paramızdan altı sıfırı kim attı? ("AK Parti" sesleri) Onlar konuşur ("AK Parti yapar" sesleri)
Onlar konuşur ("AK Parti yapar" sesleri) Onlar konuşur ("AK Parti yapar" sesleri) Neler yaptığımız en iyi şahitleri Balıkesirlilerdir.
Balıkesir’e gelmeden önce bir müjdeyi yanımda getireyim dedim daha çok müjdem var ama bir tanesini özellikle zikredeceğim. Buraya geldiğimde bizden talep edilmişti Balıkesir Üniversitesi hamdolsun hızla gelişiyor 41622 öğrenci var. Balıkesir’e ikinci bir üniversite lazım dediler Bandırma Üniversitesini kurduk hayırlı mübarek olsun. Bandırma 17 Eylül Üniversitesi 23 Nisan’da çıkan yasayla inşallah kurulmuş oldu ve Balıkesir bir ilim diyarı olarak önümüzdeki dönemde de gücüne ulaşacak inşallah.
Ayrıca yine bölünmüş yollar itibariyle Balıkesir’de 76 kilometre bölünmüş yol vardı, şu anda 543 kilometre bölünmüş yol var. Balıkesir Havalimanı 3567 kişi geliyordu, şu anda 207 bin 377 yolcu.
Ayrıca Edremit’e de bir havaalanı açtık. Biz Balıkesir’i özellikle de son dönemlerde sanki Cumhuriyetin uzun yılları boyunca Marmara’yla, Ege arasına sıkışmış bir il konumundan çıkarıp, Balıkesir’i
Marmara’yla, Ege’yi, İç Anadolu’yu buluşturan önemli bir kavşak şehir haline getiriyoruz birer birer müjdelerimizi zikredelim. Bir kere bizim dönenimizde Balıkesir bütün komşu illere duble yolla bağlandı.
Çanakkale’ye, Bursa’ya, İzmir’e hepsine duble yolla bağlandı şimdi bir adım ötesine geçiyoruz.
Bakın ne yapıyoruz? İstanbul’dan İzmir’e otoyol yapıyoruz. Biliyorsunuz İstanbul, Bursa, Körfez
geçişiyle Bursa, Bursa’dan, Balıkesir ve İzmir. Bu yolla İzmir Balıkesir arası 1,5 saati düşecek 1,5 saate.
Balıkesir İstanbul arası da sadece 2 saat. Ve daha çarpıcısını söyleyeyim, Balıkesir’i gerçekten merkez üs yapacak olan büyük bir proje, o da bugün dün Bilecik’teydim, bugün Bursa’dayım, dün yine
Eskişehir’deydim. Bakınız yüksek hızlı tren artık bütün Türkiye’yi kuşatıyor. İstanbul, Eskişehir, Ankara, Konya birleşti. Şimdi Bilecik üzerinden Bursa’yı birleştiriyoruz, Bursa’ya da Balıkesir’i. Balıkesir hızlı trenle, Bursa’yla ve Ankara’yla, İstanbul’la Konya’yla buluşacak inşallah. Daha büyük bir proje asrın projesi Balıkesir içinde Türkiye içinde. Marmaray ring yani Marmara’nın etrafında bir hızlı tren projesi, buda İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Bursa üzerinden bir ringle tekrar İstanbul’a, Çanakkale Boğazı üzerinde dünyanın orta açısı itibariyle en büyük köprülerinden birini inşa ediyoruz. Ulaştırma Bakanımızla da konuştuk, daha önce karayolu olarak planlanan bu köprü şimdi aynı zamanda
demiryolunu da taşıyacak. Böylece Balıkesir, Marmara’nın etrafındaki bu ringin merkez şehri olacak ve Ege’yle Marmara, Doğu’yla, Batı, Kuzey’le Güney arasında seyahat eden herkes bir şekilde Balıkesir’e gelecek inşallah.
Yine Balıkesir’imizde özellikle Balıkesir Dursunbey, Harmancık, Tavşanlı yolunu yapıyoruz. 850 yataklı Balıkesir Şehir Hastanesi ile Havran Devlet Hastanelerinin yapımı devam ediyor. Balıkesir’e bir
teknokent kuruyoruz, iki sağlık merkezi kuruyoruz, iki adet organize sanayi bölgesi inşa ediyoruz. Ki daha önce Balıkesir’de sadece 90 milyon ihracat yapılırken, şu anda 537 milyon ihracat yapılıyor.
Manyas Ovası, Sol Sahil ve bereketli sulamasını da Sağ Sahil sulamasının yanında inşa ediyoruz.
Merkez spor salonu ve olimpik kapalı yüzme havuzunu da gençlerimiz için inşa etmeye başlıyoruz.
Üçgöz Tarihi Köprüsünü de restore ediyoruz. Gördüğünüz gibi tarımda, ulaşımda, turizmde Marmara’yla, Ege arasında bütün bu bölgeleri etkileyin yeni bir Balıkesir doğuyor.
Aziz Balıkesirliler, Kuvayı Milliye’nin ruhunun doğdu şehir şimdi 7 Haziran’a doğru giderken Kuvayı Milliye ruhunu ayağa kaldırıyor muyuz? 12 yıldır ayakları üstünde yükselen Türkiye Cumhuriyeti devini inşallah daha da ileriye, dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına getirecek miyiz? ("Evet" sesleri)
Balıkesir’den 7 Haziran’da tuzak kurmak isteyenlere bir ders verecek miyiz? ("Evet" sesleri) Bu dörtlü çeteye iyi bir demokrasi sillesi vuracak mıyız? ("Evet" sesleri) Balıkesir’de birbirinden kıymetli 8 arkadaşımız var, inşallah hiçbirini eksik etmeden hepsini Ankara’ya gönderir misiniz? ("Evet" sesleri) Gönderir misiniz? ("Evet" sesleri) Kuvayı Milliye hareketinin bugünkü adı olan AK Parti’yi tekrar en güçlü şekilde iktidar yapacak mıyız? ("Evet" sesleri) Kuvayı Milliye yolcularına destek verecek miyiz?
("Evet" sesleri) Söz mü? ("Söz" sesleri) Söz mü? ("Söz" sesleri) Söz mü? ("Söz" sesleri) Balıkesir söz verdimi yapar. Allah yar ve yardımcımız olsun, Allah Kuvayı Milliye yolcularını muzaffer eylesin.
Allah’a emanet olun.
