HUKUK BAŞLANGICI
HAKLARIN KAZANILMASINDA VE KULLANILMASINDA İYİNİYET
Hakların Kazanılmasında ve Kullanılmasında İyiniyet
TMK’da, dürüstlük kuralı (TMK m. 2) ve iyiniyet kuralı (TMK m. 3) olmak üzere iki önemli kural vardır.
TMK m. 2’de düzenlenen dürüstlük kuralı, hakların kullanılmasında ve borçların yerine getirilmesinde iyiniyet olarak da ifade edilmektedir.
TMK m. 3’te düzenlenen iyiniyet ise hakların kazanılmasında esastır.
İyiniyet
TMK m. 3’te iyiniyet düzenlenmiş olsa da iyiniyetin tanımı mevcut değildir.
Ancak TMK m. 1024’te kötüniyetli kişi ifade edilmiştir.
TMK m. 1024’e göre bir durumu bilen veya bilmesi gereken kişi kötüniyetlidir.
Bu tanımın olumsuzundan yola çıkılarak iyiniyetin tanımına da ulaşılabilir. Hak kazanımına engel bir durumun varlığının bilinmemesi ve bilinmesinin de
beklenmemesi iyiniyet olarak ifade edilebilir.
İyiniyet
İyiniyetin Unsurları
Bilgisizlik veya yanlış bilgi
Kişinin, hakkın doğumunda gerekli olan bir unsurun yokluğunu bilmemesi veya hakkın kazanımına engel bir durumun varlığından haberdar olmaması olarak ortaya çıkabilir.
Bilgisizliğin mazur görülebilmesi
İyiniyetten söz edebilmek için yalnızca bilgisizlik veya yanlış bilginin varlığı yetmez. Aynı zamanda bu bilgisizlik veya yanlış bilginin mazur görülebilir nitelikte olması gerekir.
Dolayısıyla iyiniyetin varlığı için kişinin gerekli özeni göstermiş olmasına rağmen
bilgisizliğinin mevcut olması ya da kişinin kanunen bilme yükümlülüğünün bulunmaması gerekir.
İyiniyet
İyiniyetin İspatı
TMK m. 3/1: «Kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır.»
TMK m. 3 ile iyiniyet karinesi getirilmiştir. Ancak iyiniyet iddiasında bulunan kişinin de gerekli özeni göstermiş olması gerekir.
Taraflar iyiniyet iddiasında bulunmuş olmasalar bile hakkın kazanımında
iyiniyetin varlığı etkili olduğu için hâkimin bunu re’sen araştırması gerekir.
İyiniyet
İyiniyetin sonuçları
TMK ve TBK’da iyiniyetin korunduğu durumlar mevcuttur.
TMK m. 988 uyarınca taşınırlarda emin sıfatıyla zilyetten iyiniyetle hak kazananın kazanımı korunur.
TMK m. 1023 uyarınca tapu siciline iyiniyetle dayanarak taşınmaz üzerinde ayni hak kazananın kazanımı korunur.
TBK’da sebepsiz zenginleşme hükümlerinde de zenginleşenin iyiniyetli olup olmamasına göre farklı sonuçlar bağlanmıştır.
Bu gibi örnekler artırılabilir.
Dürüstlük kuralı
TMK m. 2/1: «Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.»
Dürüstlük kuralı ile kastedilen, makul ve orta zekâlı bir vatandaş gibi
davranmaktır. En az makul ve orta zekâlı olmasına rağmen bu ölçütün
altında davranan kişi dürüstlük kuralına aykırı hareket etmiş olur.
Dürüstlük kuralı
İlkenin Uygulama Alanı
TMK m. 2 hükmünden anlaşıldığı üzere dürüstlük kuralı, haklar kullanılırken ve borçlar yerine getirilirken uygulama alanı bulur.
Ancak dürüstlük kuralının kullanım alanı bununla da sınırlı değildir. Kanunların
yorumunda, hukuki işlemlerin yapılışında veya hukuki işlemde değişiklikte ve
hâkimin takdir yetkisini kullanmasında da uygulanır.
Dürüstlük kuralı
Hakkın Kötüye Kullanılması
TMK m. 2/2: «Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.»
Hakkın kötüye kullanılmasından söz edebilmek için;
Bir hak mevcut olmalı,
Bu hak dürüstlük kuralına açıkça aykırı olarak kullanılmalı (bunun tespitinde hak kullanılırken elde edilen menfaat ile başkasına verilen zarar arasında açıkça görülen bir dengesizliğin varlığına bakılmalı),
Son olarak, bu hakkın kullanılması başkasına zarar vermeli veya o kişi için bir zarar tehlikesi meydana getirmeli (burada hakkı kullanan kişinin bir zarar verme kastının bulunup bulunmadığı önemli değildir).