HUKUK BAŞLANGICI
KİŞİ KAVRAMI
KİŞİ ÇEŞİTLERİ - I
Kişi kavramı
Hukuken hak sahibi olabilen ve borç altına girebilen varlıklara kişi denir.
Hangi varlıkların kişi sayılacağını ise hukuk düzeni belirler.
Hak sahibi olabilen ve borç altına girebilen kişiler, gerçek kişiler ve tüzel kişiler olmak üzere ikiye ayrılır.
Günümüzde insanların hepsi gerçek kişi sayılır. İnsanlardan başka hukuk gereği kişi sayılan, dolayısıyla doğrudan haklara ve borçlara sahip
olabilen kişi ve mal toplulukları da tüzel kişiler olarak kabul edilmiştir.
Kişi çeşitleri
Gerçek Kişiler
Tüzel Kişiler
Gerçek kişiler
Günümüzde her insan kişidir.
Tarihte bazı zamanlarda her insan kişi olarak sayılmamıştır. Örneğin Roma Hukukunda köle ve tutsaklar kişi sayılmamışlardır.
Kişilik bakımından TMK m. 8 uyarınca eşitlik ilkesi vardır.
TMK m. 8: «Her insanın hak ehliyeti vardır./Buna göre bütün insanlar, hukuk
düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler»
Gerçek kişiler
Kişiliğin Başlangıcı
Kişilik tam ve sağ doğumla başlar.
TMK m. 28/1: «Kişilik, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer.»
Sağ doğumdan kasıt, ana rahminden ayrıldıktan sonra çocuğun bir an bile olsa yaşaması demektir.
TMK m. 28/II: «Çocuk hak ehliyetini, sağ doğmak koşuluyla, ana rahmine düştüğü andan başlayarak elde eder.»
Yani çocuk, sağ doğmak şartıyla hak ehliyetini doğumdan önceki zamanda kazanır.
Örneğin ana rahmine düşen çocuk eğer tam ve sağ doğarsa miras hakkını kazanır.
Gerçek kişiler
Kişiliğin Sona Ermesi
Gerçek kişiliğin en doğal sona erme sebebi ölümdür. Ölümle birlikte kişi hak sahibi olma özelliğini kaybeder.
Gaiplik karinesi ile de kişilik sona erebilir. Bir kişi ölüm tehlikesi içinde kaybolursa veya kişinin kendisinden uzun bir süre haber alınamazsa mahkemece o kişinin gaipliğine karar verilebilir.
TMK m. 32/1: «Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir.»
Ölüm karinesi ile de kişilik sona erebilir.
TMK m. 31: «Bir kimse, ölümüne kesin gözle bakılmayı gerektiren durumlar içinde
kaybolursa, cesedi bulunamamış olsa bile gerçekten ölmüş sayılır.»
Gerçek kişiler
Kişilerin Ehliyetleri
Hak ehliyeti
Fiil ehliyeti
Kişilerin fiil ehliyetlerine göre sınıflandırılması
Tam ehliyetliler
Sınırlı ehliyetliler
Tam ehliyetsizler
Sınırlı ehliyetsizler
Kişilerin ehliyetleri
Hak Ehliyeti
Hak ve borçlara sahip olabilme ehliyetine hak ehliyeti denir.
TMK m. 8: «Her insanın hak ehliyeti vardır./Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.»
Medeni haklardan yararlanma konusunda «genellik ve eşitlik ilkesi» geçerlidir.
Hak ehliyetine sahip olabilmek için gerçek kişilerde tam ve sağ doğum, tüzel kişilerde ise kanunun öngördüğü şekilde kurulmuş olma gerekli ve yeterlidir.
TMK m. 28/2 uyarınca tam ve sağ doğmuş olmak kaydıyla cenin de hak ehliyetine sahip olur.
Hak ehliyetinde eşitlik ilkesi özel haklar bakımından geçerli olup kamu hakları
bakımından söz konusu değildir.
FİİL EHLİYETİ
Kişinin, kendi fiil ve işlemleri ile kendi lehine veya aleyhine borç meydana getirme ehliyetine fiil ehliyeti denir.
Fiil ehliyetinin şartları
Her kişi hak ehliyetine sahip olabilmesine rağmen fiil ehliyetine sahip olabilmek için bazı şartlar getirilmiştir.
TMK m. 10: «Ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır.»
TMK m. 14: «Ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur.»
Dolayısıyla ayırt etme gücüne sahip olmak ve ergin olmak fiil ehliyetinin
olumlu şartıyken kısıtlı olmamak olumsuz şartıdır.
FİİL EHLİYETİ
Fiil ehliyetinin şartları (devam)
Ayırt etme gücüne sahip olmak
TMK m. 13: «Yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu Kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir.»
Bu hükümde ayırt etme gücünü kaldıran sebepler örnekseme yoluyla sayılmıştır ve bu sebepler bunlarla sınırlı değildir.
Madde uyarınca kişinin makul ölçüde hareket edebilme ve kendi fiillerinin sebep ve
sonuçlarını idrak edebilme kudreti, ayırt etme gücü olarak adlandırılabilir.
FİİL EHLİYETİ
Fiil ehliyetinin şartları (devam)
Ergin olmak
Bir yaşa gelmek veya kanunen o yaşa gelmiş sayılmaktır.
Ergin olmanın yolları; yasal erginlik, evlenmeyle kazanılan erginlik ve mahkeme kararı ile ergin kılınmadır.
Yasal erginlik: TMK m. 11/1: «Erginlik onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar.»
Evlenmeyle kazanılan erginlik: TMK m. 11/2: «Evlenme kişiyi ergin kılar.»
Mahkeme kararıyla ergin kılınma: TMK m. 12: «Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi
isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.»
FİİL EHLİYETİ
Fiil ehliyetinin şartları (devam)
Kısıtlı olmamak
Fiil ehliyetinin olumsuz şartıdır.
Bir kişinin, kanunun belirlediği sebeplerden birinin bulunması dolayısıyla fiil ehliyetinin mahkeme kararı ile sınırlandırılması veya tamamen ortadan kaldırılması kısıtlı olmayı ifade eder.
TMK m. 405-408 arasında kısıtlılık sebepleri sınırlı sayıda sayılmıştır. Bunlar:
Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı (TMK m. 405)
Savurganlık, alkol veya uyuşturucu Madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim (TMK m. 406)
Özgürlüğü bağlayıcı ceza (TMK m. 407)
İstek üzerine (TMK m. 408)