• Sonuç bulunamadı

Avrupa ortak yabancı dil öğretim programı çerçevesinde 'Passwort Deutsch' adlı ders kitaplarının kazanımlar açısından değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Avrupa ortak yabancı dil öğretim programı çerçevesinde 'Passwort Deutsch' adlı ders kitaplarının kazanımlar açısından değerlendirilmesi"

Copied!
170
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YABANCI DİLLER EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ALMAN DİLİ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

AVRUPA ORTAK YABANCI DİL ÖĞRETİM PROGRAMI ÇERÇEVESİNDE “PASSWORT DEUTSCH” ADLI DERS KİTAPLARININ

KAZANIMLAR AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Hazırlayan Tamer BEŞER

(2)

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YABANCI DİLLER EĞİTİMİ BÖLÜMÜ ALMAN DİLİ EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

AVRUPA ORTAK YABANCI DİL ÖĞRETİM PROGRAMI ÇERÇEVESİNDE “PASSWORT DEUTSCH” ADLI DERS KİTAPLARININ

KAZANIMLAR AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Tamer BEŞER

Danışman: Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ

(3)

Tamer BEŞER’İN Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı Çerçevesinde “Passwort Deutsch” Adlı Ders Kitaplarının Kazanımlar Açısından Değerlendirilmesi başlıklı tezi …………...tarihinde, jürimiz tarafından Alman Dili Eğitimi Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiştir.

Adı Soyadı İmza

Başkan: ...

Üye (Tez Danışmanı): Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ ...

Üye : ...

(4)

Üniversite eğitimim ve araştırmamın her aşamasında değerli desteği ile bana güç veren, emek ve zaman harcayan, titiz çalışma disipliniyle, bilimsel katkılarıyla beni yönlendiren ve rehberlik eden tez danışmanım Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ‘a, en içten saygılarımla teşekkürlerimi sunarım.

Tezin oluşumunda bana yol gösteren, bilgi ve tecrübesini benimle paylaşarak bana her konuda destek olan değerli arkadaşım Doç.Dr. Muhammet KOÇAK‘a, teşekkür ederim.

Değerli görüş ve tavsiyelerini benden esirgemeyen Hacettepe Üniversitesi Alman Dili Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayten GENÇ’e teşekkürü bir borç bilirim.

Çalışmamın Türkçe düzeltmelerini yapan Kalaba Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni Tülay K. ÖZDEMİREL’e, sayfa düzenlemelerinde bana yardımcı olan sevgili stajyerlerim Sercan DEMİRKAYA ve Kadir TATAR’a, yüksek lisans eğitimimi tamamlamam için bana destek olan Kalaba Anadolu Lisesi idarecilerine, mesai arkadaşlarıma ve sevgili öğrencilerime teşekkür ederim.

Son olarak tezimin başından sonuna dek gerekli hoşgörü ve sabrı gösteren sevgili eşim Menekşe BEŞER ve biricik kızlarım İlkim ve Ayda’ya sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Tamer BEŞER Ankara, 2014

(5)

“PASSWORT DEUTSCH” ADLI DERS KİTAPLARININ KAZANIMLAR AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

BEŞER, Tamer

Yüksek Lisans, Almanca Öğretmenliği Bilim Dalı Tez Danışmanı: Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ

Mayıs–2014, 151 sayfa

Bu çalışmada Almancanın öğretilmesine yönelik olarak ortaöğretim okullarında okutulmakta olan Passwort Deutsch adlı ders kitaplarının Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı Çerçevesi ölçütleri açısından değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Araştırmanın birinci bölümünde çalışmanın amacı ve önemi gibi konular ele alındıktan sonra Türkiye’de geçmişten günümüze yabancı dil öğretimi konusunda bilgi ve veriler sunulmuştur. Söz konusu kavramların açıklanmasında çeşitli bilim insanlarının görüşlerinden ve MEB verilerinden de yararlanılmıştır. Modern Yabancı dil öğretimine rehber kaynak niteliğinde olan 2001 yılında Avrupa Konseyi tarafından yayınlanan Diller İçin Ortak Başvuru Metni detaylı bir şekilde incelenmiş ve bu ölçütleri barındırmayan bir yabancı dil öğretiminin tam olarak başarılı sayılamayacağı hipotezi ileri sürülmüştür. Bu nedenle yabancı dil programı hazırlayanların, öğretmenlerin, uygulayıcıların hazırladıkları programlarda Avrupa Diller Ortak Çerçeve Metni ölçütlerine yer vermeleri gerektiği savunulmuştur.

Araştırmanın teorik bölümünden sonra oluşturulan ampirik bölümde betimlemeli ve karşılaştırmalı yöntemle yukarıda adı verilen Almanca ders kitabı serisinin Türkiye’de yayımlanan Passwort Deutsch I, Passwort Deutsch II, Passwort Deutsch III kitapları ele alınmıştır. Söz konusu kitaplar dört dil becerisi etkinlikleri düzeyinde taranmış ve kitaplarda kullanılan etkinliklerin Avrupa Diller Ortak Çerçeve Metni dil ölçütlerine uyup uymadığı konusunda bulgular ortaya konmuştur.

(6)

etkinliklerinde Avrupa Diller Ortak Çerçeve Metni ölçütlerine yer verdiği, günlük hayatla ilgili güncel örnekler kullandığı, tespit edilmiştir.

Çalışmanın sonuç kısmında elde edilen bulgular değerlendirilmiş, önerilerde bulunulmuş ve Almanca öğretiminde kullanılmakta olan uluslararası düzeydeki ders kitaplarından derlenen bazı model ve ölçütler ve aktivite örnekleri, Türkiye‘de yabancı dil Almanca ders kitaplarının hazırlanmasında dikkate alınması önerisiyle aktarılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metni, Yabancı Dil Öğretimi, Almanca Ders Kitabı.

(7)

SKILLS OF COMMON EUROPEAN FRAMEWORK OF REFERENCE BEŞER, Tamer

Master of Arts, German Language Teaching Programme Thesis Advisor: Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ

May–2014, 151 pages

In this study, the course books, “Passwort Deutsch” which is used to teach in secondary schools are aimed to be evaluated according to European Common Foreign Languages Teaching Program.

In the first part the aim and the importance of the research are discussed, after that information and data which are about teaching foreign languages in Turkey are given. In order to explain these concepts, different scientists points and MEB data were used. Common European framework of reference for languages which is published in 2001 by European Council and considered as a source and guide for modern foreign language teaching, was investigated in details and the hypothesis; Teaching foreign language method which does not include this criteria cannot be completely claimed as successful. For this reason, foreign language program editors, teachers and implementers should use Common European framework of reference for languages criteria.

After the theoretical part of the research, in the empirical part, the books which are published in Turkey “Passwort Deutsch 1”, “Passwort Deutsch 2”, “Passwort Deutsch 3” are studied descriptively and comparatively. Such books were scanned according to Four Skills in Languages and empirical evidences were shown whether they are eligible or not for Common European framework of reference for languages criteria and suggestions.

It is found out that those three course books include the statements suggested by Common European framework of reference for languages and up-to-date examples about daily life.

Finally, research data was evaluated, suggestions are made and such books which are used worldwide for teaching German should be taken into consideration while preparing the books which are meant to be used in Turkey.

(8)

Teaching, Teaching German, German Language Course Book.

(9)

JÜRİ ÜYELERİNİN İMZA SAYFASI ... i

ÖN SÖZ ... ii

ÖZET ... iii

ABSTRACT ... v

TABLOLAR LİSTESİ ... xii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiii

RESİMLER LİSTESİ ... xv

KISALTMALAR LİSTESİ ... xvii

BİRİNCİ BÖLÜM 1.GİRİŞ ... 1 1.1 Problem ... 5 1.2 Amaç ... 6 1.3 Önem ... 7 1.4 Varsayımlar ... 7 1.5 Sınırlılıklar ... 8 1.6 Tanımlar ... 8 İKİNCİ BÖLÜM 2.YÖNTEM ... 10 2.1 Araştırmanın Modeli ... 10 2.2 Evren ve Örneklem ... 10 2.3 Verilerin Toplanması ... 11 2.4 Verilerin Analizi... 11 vii

(10)

3.İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ... 12

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 4.TÜRKİYE’ DE YABANCI DİL EĞİTİMİ ... 14

4.1 Türkiye’de Yabancı Dil Öğretiminin Tarihsel Gelişimi ... 14

4.1.1 İslamiyet’ten Önceki Dönem ... 15

4.1.2 İslamiyet’ten Sonraki Dönem ... 15

4.1.3 Osmanlı İmparatorluğu Dönemi ... 16

4.1.4 Cumhuriyet Dönemi ... 17

4.2 Türkiye’de Yabancı Dil Olarak Almanca Öğretimi Tarihi ... 19

5. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ... 29

5.1 Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi Kanunu ... 30

5.1.1 Amaç ... 30

5.1.2 Esaslar ... 31

5.1.3 Yönetmelik ... 32

5.2 Milli Eğitim Bakanlığı Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi Yönetmeliği ... 32

5.2.1 Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretiminin Amacı ... 33

5.2.2 Öğretim Programları ... 33

5.2.3 Uygulamalar ... 34

5.3 Milli Eğitim Bakanlığı ve Avrupa Konseyi İlişkileri ... 35

5.4 Ortaöğretim Kurumları Almanca Dersi Öğretim Programı ... 35

(11)

6.1 Avrupa Birliği Eğitim Programları ... 36

6.2 Türkiye’nin Avrupa Eğitim Programı’na Katılımı ... 36

6.3 Avrupa Konseyi ... 37

6.3.1 Avrupa Konseyi Eğitim-Kültür Politikaları ... 37

6.4 Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programı ... 38

6.5 Avrupa Dil Gelişim Dosyası Projesi ... 41

6.5.1 Avrupa Dil Gelişim Dosyası Hedefleri ... 43

6.5.2 Avrupa Dil Gelişim Dosyası Öğrenenler Açısından Amaçları ... 43

6.5.3 Avrupa Dil Gelişim Dosyası Öğretmen, Okul ve Eğitim Kurumları Amacı ... 44

6.5.4 Avrupa Dil Gelişim Dosyası Şirketlerin, Ofislerin ve İşverenlerin Amacı .... 44

6.6 Dil Pasaportu ... 45

6.6.1 Dil Pasaportu Düzeyleri ... 47

6.6.2 Dil Öğrenim Geçmişi ... 51

6.6.3 Dil Öğrenim Öyküsü ... 51

6.6.4 Dil Öğrenim Sürecini Değerlendirme ... 52

6.6.5 Dil ve Kültürlerarası Deneyimler ... 54

6.6.6 Kişisel Dil Başarıları ... 55

6.7 Dil Dosyası ... 57

7. ALMANCA ÖĞRETİM PROGRAMLARI ... 59

7.1 İlköğretim 4.–8. Sınıflar Almanca Dersi Öğretim Programı ... 61

7.2 Hazırlık, 9, 10, 11 ve 12. Sınıflar Almanca Dersi Öğretim Programları ... 71

7.3 Programın Kapsamı ... 72

(12)

8. PASSWORT DEUTSCH ADLI DERS KİTAPLARI ... 86

8.1 Passwort Deutsch Adlı Ders Kitaplarının Genel Tanıtımı ... 86

8.2 Passwort Deutsch I Adlı Ders Kitabı ... 92

8.3 Kazanımlar ... 94

8.3.1 Dinleme ... 94

8.3.2 Konuşma ... 97

8.3.3 Okuma ... 99

8.3.4 Yazma ... 101

8.4 Passwort Deutsch II Adlı Ders Kitabı ... 104

8.5 Kazanımlar ... 106

8.5.1 Dinleme ... 108

8.5.2 Konuşma ... 110

8.5.3 Okuma ... 113

8.5.4 Yazma ... 116

8.6 Passwort Deutsch III Adlı Ders Kitabı... 120

8.7 Kazanımlar ... 122 8.7.1 Dinleme ... 123 8.7.2 Konuşma ... 125 8.7.3 Okuma ... 127 8.7.4 Yazma ... 130 9. BULGULAR VE YORUM ... 134 x

(13)

10. SONUÇ VE ÖNERİLER ... 139

10.1 Sonuç ... 139

10.2 Öneri ... 145

KAYNAKÇA ... 147

(14)

Tablo 1: Yabancı Dillerin Ülkemizdeki Öncelik Sırası ... 17

Tablo 2: Cumhuriyet Dönemi Yabancı Diller ... 18

Tablo 3: Yabancı Dil Dersi Öğrenci Sayıları Orta ve Lise... 21

Tablo 4: 2012–2013 Yabancı Dil Dersi Öğrenci Sayıları (İlkokul) ... 27

Tablo 5: 2012–2013 Yabancı Dil Dersi Öğrenci Sayıları (Ortaokul) ... 28

Tablo 6: 2012–2013 Yabancı Dil Dersi Öğrenci Sayıları (Ortaöğretim) ... 28

Tablo7: ADOP Dil Düzeyi Göstergeleri Tablosu ... 40

Tablo 8: Örnek Dil Becerileri Profili Tablosu ... 47

Tablo 9: Avrupa Düzeyleri – Kişisel Değerlendirme Tablosu Seviye A1-A2 ... 48

Tablo10: Avrupa Düzeyleri – Kişisel Değerlendirme Tablosu Seviye B1-B2 ... 49

Tablo 11: Avrupa Düzeyleri – Kişisel Değerlendirme Tablosu Seviye C1-C2 ... 50

Tablo12: Kişisel Dil Başarıları Örnek Tablosu ... 56

Tablo 13: ADÖP Düzey Tablosu ... 62

Tablo14: ADÖP Temalar ve İçerik Önerileri ... 63

Tablo 15: Temalar ve İçerik Önerileri ... 73

Tablo 16: Tema ve İçerik Önerileri Tablosu ... 76

Tablo 17: Dil Yeterlik Düzeyleri Tablosu ... 107

Tablo 18: Toplam Etkinlik Sayıları Tablosu ... 134

Tablo 19: PSD1 Toplam Etkinlik Sayıları Tablosu ... 141

Tablo 20: PSD2 Toplam Etkinlik Sayıları Tablosu ... 142

Tablo 21: PSD3 Toplam Etkinlik Sayıları Tablosu ... 143

(15)

Resim 1: PSD1 (Türkiye Baskısı) Adlı Ders Kitabının Ön Kapağı ... 93

Resim 2: PSD 1 (Türkiye Baskısı) Kullanıcı Kılavuzu Bölümü ... 93

Şekil 1: Dersler ve Sınıflar ... 25

Şekil 2: İlkokullar ve Ortaokullar Haftalık Ders Çizelgesi ... 26

Şekil 3: AODK’daki Dil Düzeyleri ... 39

Şekil 4: Dil Pasaportu ... 45

Şekil 5: Dil Öğrenim Öyküsü ... 52

Şekil 6: Dil Öğrenim Sürecini Değerlendirme... 53

Şekil 7: Dil ve Kültürlerarası Deneyimler ... 54

Şekil 8: Yer Aldığım Dil Projeleri ... 55

Şekil 9: Benim Dil Dosyam ... 57

Şekil 10: ADÖP Dinleme Etkinliği Örneği ... 64

Şekil 11: ADÖP Okuma Etkinliği Örneği ... 65

Şekil 12: ADÖP Yazma Etkinliği Örneği... 66

Şekil 13: ADÖP Konuşma Etkinliği Örneği ... 67

Şekil 14: ADÖP Performans Görevi Örneği ... 68

Şekil 15: ADÖP Proje Örneği ... 69

Şekil 16: ADÖP Kazanımlar Değerlendirme Örneği ... 70

Şekil 17: ADÖP Atatürkçülük Konuları ... 70

Şekil 18: Program Kazanımları ... 72

Şekil 19: (OADÖP) B2 Düzeyi Okuma Etkinliği Örnekleri... 78

Şekil 20: (OADÖP) B1 Düzeyi Yazma Etkinliği Örnekleri ... 79

(16)

Şekil 23: (OADÖP) Performans Görevi Örneği ... 82

Şekil 24: OADÖP Proje Görevi Örneği ... 83

Şekil 25: OADÖP Yıllık Plan Örneği ... 84

Şekil 26: OADÖP Günlük Plan Örneği ... 84

Şekil 27: PSD A–1 Dil Seviye Belirleme Testi ... 87

Şekil 28: PSD Türkiye Baskısı Uyarlama Örnekleri ... 89

Şekil 29: PSD Türkiye Baskısı Uyarlama Örnekleri - 2 ... 90

Şekil 30: Kişi, Ülke ve Şehir Adlarında Yapılan Değişiklikler ... 90

Şekil 31: Kişi, Ülke ve Şehir Adlarında Yapılan Değişiklikler - 2 ... 91

Şekil 32: Dil Düzeyleri ve Alt Düzeyleri ... 140

(17)

Resim 1: PSD1 (Türkiye Baskısı) Adlı Ders Kitabının Ön Kapağı ... 93

Resim 2: PSD 1 (Türkiye Baskısı) Kullanıcı Kılavuzu Bölümü ... 93

Resim 3: PSD 1 – 1. Ünite 1. Dinleme Etkinlik ... 95

Resim 4: PSD 1 - 1. Ünite 1. Etkinlik İnternet Alıştırması ... 95

Resim 5: PSD 1 - 3. Ünite 1. Dinleme-Okuma Etkinlik ... 96

Resim 6: PSD 1 - 1. Ünite 1. Konuşma Etkinlik ... 97

Resim 7: PSD 1 - 1. Ünite 2. Konuşma Etkinlik ... 98

Resim 8: PSD 1 - 1. Ünite 2. Okuma Etkinlik ... 99

Resim 9: PSD 1 - 1. Ünite 2. Okuma Etkinlik ... 100

Resim 10: PSD 1 - 1. Ünite 2. Yazma Etkinlik ... 102

Resim 11: PSD 1 - 3. Ünite 2. Yazma Etkinlik ... 103

Resim 12: PSD 2 - (Türkiye Baskısı) Adlı Ders Kitabının Ön Kapağı ... 105

Resim 13: PSD 2 - (Türkiye Baskısı) Kullanıcı Kılavuzu Bölümü ... 105

Resim 14: PSD 2 - 7. Ünite Dinleme Etkinliği ... 109

Resim 15: PSD 2 - 7. Ünite Dinleme İnternet Alıştırması ... 109

Resim 16: PSD 2 - 3. Ünite 1. Dinleme-Okuma Etkinlik ... 110

Resim 17: PSD 2 - 1. Ünite 9. Konuşma Etkinlik ... 111

Resim 18: PSD 2 - 1. Ünite 9. Konuşma Etkinlik ... 112

Resim 19: PSD 2 - 8. Ünite Okuma Etkinlik ... 113

Resim 20: PSD 2 - 11. Ünite Okuma Etkinlik ... 115

Resim 21: PSD 2 - 10. Ünite 1. Yazma Etkinlik ... 117

Resim 22: PSD 2 - 8. Ünite 2. Yazma Etkinlik ... 118

Resim 23: PSD 3 - (Türkiye Baskısı) Adlı Ders Kitabının Ön Kapağı ... 121

Resim 24: PSD 3 - (Türkiye Baskısı) Kullanıcı Kılavuzu Bölümü ... 121

(18)

Resim 27: PSD 3 - 17. Ünite Dinleme-Okuma Etkinlik ... 125

Resim 28: PSD 3 - 16. Ünite Konuşma Etkinlik Örneği ... 126

Resim 29: PSD 3 - 16. Ünite Konuşma Etkinlik Örneği ... 126

Resim 30: PSD 3 - 16. Ünite Okuma Etkinlik Örneği ... 128

Resim 31: PSD 3 - 18. Ünite Okuma Etkinlik Örneği ... 129

Resim 32: PSD 3 - 15. Ünite Yazma Etkinlik Örneği ... 131

Resim 33: PSD 3 - 14. Ünite İnternet Yazma Alıştırma Örneği ... 132

Resim 34: PSD3 - 18. Ünite Yazma Etkinlik Örneği ... 133

Resim 35: Passwort Deutsch Etkinlik ... 134

Resim 36: Passwort Deutsch Ünite Sonu Gramer Bölümü Örneği ... 135

Resim 37: Passwort Deutsch Avusturya Örneği ... 136

Resim 38: Passwort Deutsch İsviçre Örneği ... 137

Resim 39: Passwort Deutsch Restoran Adı Örneği ... 137

Resim 40: Passwort Deutsch Web Sayfası Örneği ... 138

(19)

ADOP: Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programı

ADÖP: Almanca Öğretim Programları

ADP: Avrupa Dil Portfolyosu

OBM: Ortak Başvuru Metni

DİAOB: Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metni

MEB: Milli Eğitim Bakanlığı

PSD1: Passwort Deutsch 1

PSD2: Passwort Deutsch 2

PSD3: Passwort Deutsch 3

OADÖP: Orta Öğretim Almanca Dersi Öğretim Programı

(20)

BİRİNCİ BÖLÜM

1. GİRİŞ

İçinde bulunduğumuz bilişim çağında bireylerin ve toplumların bilgiye en hızlı ve güvenilir şekilde ulaşmaları büyük önem arz etmektedir. Özellikle bilgisayar ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, küreselleşme anlamında giderek küçülen dünyamızda farklı toplumlar arasında iletişim sağlanmasını daha kolay hale getirmektedir. Ancak bu bağlantıyı sağlayan öğelerden en önemlisi yine de iletişim kurulacak toplumun dilini ya da dünyada geçerli ortak bir dil öğrenmektir. Dil, en geçerli, en sağlam iletişim öğesidir. Teknoloji ise toplumlar ya da ülkeler arasında bilgi alışverişini sağlayacak asıl unsur değil, ancak bir araç olabilmektedir. Bir toplumda yaşayan bireyler birbirleriyle aynı dili konuşarak iletişim kurarlar. Ancak hızla gelişen ve değişen dünyamızda diğer uluslarla da iletişim sağlamak önemli bir zorunluluktur. Başka bir deyişle, diğer ülkelerle her alanda bilgi alışverişi yapılabilmesi, ekonomik ilişkilerin yürütülebilmesi ve düşüncelerin ifade edilebilmesi için en az bir yabancı dilin öğrenilmesi zorunludur. Günümüzde ekonomik ve teknolojik gelişmeler sonucunda, İngilizce neredeyse tüm ülkelerde kullanılan dünya dili haline gelmiştir. Bu nedenle ülkemizde de yabancı dil öğretimi daha çok İngilizce öğretimi üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu durum Milli Eğitim Bakanlığı’nın yabancı dil öğretimi ile ilgili kararlarını etkilemiş ilk ve orta dereceli okullarımızda büyük bir oranda İngilizcenin ön plana çıkmasına yol açmıştır.

Kamuoyunda 4+4+4 Eğitim Sistemi diye bilinen 12 Yıllık zorunlu eğitime geçiş sürecinde yabancı dil eğitiminin daha alt sınıflardan başlaması hedeflenmiştir. Nitekim Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı’nın 25.06.2012 tarihinde almış olduğu 69 sayılı karar doğrultusunda hazırlanan ilkokullar ve ortaokullar haftalık ders çizelgesine göre Yabancı dil dersleri ilkokul 2.-4. sınıfları arasında haftada iki saat, ortaokulda ise 5.-8. sınıflarda dört saat olarak belirlenmiştir. Çizelgede okutulacak yabancı dillerin Bakanlar Kurulu

(21)

tarafından kabul edilen diller olacağı belirtilmiş ve 2012-2013 yılından itibaren pilot okullarda uygulamanın başlayacağı vurgulanmaktadır. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın 26.07.2012 tarihli basın açıklamasında, Bakanlığın gelecek 10 yıl içinde ihtiyaç duyulan branşlar sıralamasında Almancaya onuncu sırada yer verilmesi ve 2012 yılı öğretmen atamalarında “Almanca Öğretmenliği” kontenjan sayısının üç olarak açıklanması Almanca öğretiminin ne denli öne çıkacağı hususunda çelişkiler yaratmaktadır. Ancak MEB 2013 yılı için daha önce yapmış olduğu hatayı nispeten fark etmiş ve Almanca Öğretmenliği kontenjanını 420 olarak ilan etmiştir.

Şu bir gerçektir ki Almanca Avrupa’da en çok konuşulan anadildir. Almanca konuşan kişi 125 milyon Avrupalıyla anadilinde iletişim kurabilir. Ayrıca, Almanya'nın bir Sanayi Devi ve AB’nin en güçlü, en etkili ve lokomotif ülkesi olduğunu da unutmamak gerekir. Avrupa Birliği’nde en belirleyici siyasi güç olan Almanya, ekonomideki genişlemesiyle de Avrupa’nın ve Türkiye’nin yakın geleceği için her zaman çok önemli bir noktada bulunacaktır.

Almanya Türkiye’nin en önemli ticari ortağıdır. Almanya, yaklaşık % 20 civarındaki dış ticaret payı ile Türkiye’nin dış ticaretinde de birinci sırada yer alır. Türkiye’de yerleşik 1000’i aşkın Alman firması ile Almanya’da Türkler tarafından işletilen 50.000’i aşkın firma, iki ülke arasındaki çok güçlü ticaret bağlantılarının, bilim ve teknoloji transferinin ayaklarını oluşturur. İki ülke arasındaki çok sıkı ekonomik ilişkiler nedeniyle Almanca bilgisi iş piyasasındaki şansı arttırmaktadır. Almanca Avrupa’da en çok konuşulan anadil olmasının yanı sıra Hollanda, Fransa, Lüksemburg, Danimarka ve Belçika gibi ülkelerde de konuşulmaktadır. Almanca bilmek günümüzde yalnızca geniş bir coğrafyada yaşayan insanlarla anadilde iletişim kurma olanağı sağlamasının yanı sıra, aynı zamanda, birçok büyük işletmenin (Bosch, Siemens, Mercedes, MAN vb.) doğrudan Türkiye’de tesislerinin bulunması ile birlikte ayrı bir önem kazanmaktadır. Bu firmalar Almanca bilen eleman aramaktadır. 3 milyonun üstündeki turistle Almanlar en önemli turist grubunu teşkil etmektedirler. Sadece turizm alanında çalışan veya çalışmak isteyen bir kişinin Almanca bilmesi halinde avantajlı olduğu gayet açıktır.

Dünyanın hiç bir ülkesinde Almanya’daki kadar Türk üniversite öğrencisi bulunmamaktadır (yaklaşık 25.000 kişi). Bunun için bir dizi geçerli neden de vardır:

(22)

 Alman üniversiteleri öğrenim ücreti talep etmemektedir.

 Uluslararası mezuniyetler sunulmaktadır.

 Mühendislik veya kimya gibi öğrenim alanlarının kalitesi bütün dünyada fevkalade bir şöhrete sahiptir.

 Almanya Türkiye’ye, örneğin ABD, Kanada, İngiltere gibi ülkelerden daha yakındır.

Bunun yanı sıra Almanca küreselleşen dünyada, internet, yazılı ve görsel basında da karşımıza yoğun olarak çıkmaktadır:

 Almanca okuyabilen kişiler, Goethe, Nietzsche, Kafka, Bach, Beethoven, Freud ve Einstein gibi büyük yazar, bilim insanı ve düşünürün eserlerini daha iyi anlaşılmasını sağlar.

 Almanca bilmek sanal dünyada da daha avantajlı duruma geçmektedir. İnternette Almanca İngilizceden sonra ikinci sırada yer almaktadır.

 Bütün dünyada yayımlanan kitapların beşte biri halen Almanca olarak basılmaktadır.

Yabancı dil öğrenmenin manevi, kültürel ve mesleki ufkun genişletilmesi ile her zaman ilişkisi vardır. Almanca öğrenen kişi Batı ve Merkezi Avrupa için her zaman büyük önem taşımış olan ve gelecekte de taşıyacak olan bir alana kendisini açmış olur. Türkiye’nin Almanca konuşan ülkelerle siyasi, ekonomik ve kültürel alanlardaki sıkı bağları Almanca bilgisine de büyük oranda ihtiyaç duyulmasına neden olmaktadır. Avrupa Birliğinin genişlediği ve 25’den fazla ülkeyi içine aldığı düşünülürse çok dilli olmak esas itibarıyla avantaj sağlayacaktır. Yine ülkemizde Türk Yükseköğretim mevzuatına tabi, Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti arasında imzalanan anlaşmaya dayanarak kurulan Türk-Alman Üniversitesi 2013-2014 Yılı itibariyle öğretime başlamış ve 1. Yabancı dil Almanca okutulan Anadolu Liselerinin öğrencilerine özel kontenjan ayırmaktadır. Bu durum öğrenciler için iki dilli ve uluslararası düzeyde iyi bir eğitim alma olanağı sağlamaktadır.

Dünya çapında 20 milyonu aşkın insan Almancayı birinci veya ikinci yabancı dil olarak öğrenmektedir. Almanca öğrenmek ve konuşmak İngilizce, Fransızca veya İspanyolcadan daha zor değildir. İletişime dayalı öğretim metotları ve çok yönlü öğrenim

(23)

malzemesi sayesinde gerek gençler, gerekse yetişkinler kısa bir zaman sonra Almanca konuşabilecek duruma gelmektedirler.

Almanya Almanca A-1 Sertifikası olmadan Almanya'ya yerleşim vizesi vermemektedir. Federal Almanya Cumhuriyeti İkamet Yasası doğrultusunda Ağustos 2007’de yürürlüğe giren Göçmenler yasasına göre Almanya’da ikamet eden Türk ya da Alman vatandaşı ile evlenip Almanya’ya göç etmek isteyen eşler, ikamet vizesi başvurusunda bulunurken Almanca A-1 düzeyinde bilgisi olduğunu belgelemek zorundadırlar. Aile birleşimiyle Almanya’ya gidecek kişilerin bu yasayla basit bir şekilde de olsa kendilerini ifade edebilmeleri ve yaşadıkları ortama uyum sağlamaları hedeflenmektedir. Almanca A1 dil zorunluluğu 2011 yılının Temmuz ayında Avusturya için de çıkmış, fakat daha sonra 2012 tekrar zorunlu olmaktan çıkarılmıştır. Fakat Avusturya Devleti birçok vatandaşımızdan ülkeye yerleşmeleri istemeleri halinde Almanca A1 sertifikasını istemektedir.

Yabancı dil öğretiminin başarılı olabilmesi için her ne kadar yeni yöntem ve programları uygulamaya sokmak önemli ise de bu tek başına yeterli değildir. Bunun yanı sıra öğretmenin, ders araç ve gereçlerinin, fiziki ortamın ve ders kitaplarının yeterliliği gibi birçok unsurun da yerine getirilmiş olması gerekmektedir. Tam da bu doğrultuda Avrupa konseyi, dil/kültür politikaları çerçevesinde yabancı dil öğretimine yeni bir boyut kazandıran “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni”ni ve bunun öğrenci odaklı uygulama biçimi olan “Avrupa Dil Gelişim Dosyası’’nı oluşturmuştur. Çok dillilik ve kültür ekseninde geliştirilen “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” dil becerilerini ele almış ve bunları ayrıntılı olarak tanımlamıştır. Söz konusu tanımlarda yabancı dil öğrenen bir kimsenin günlük hayatında, mesleki ve özel hayatında seviyelere göre neler yapması gerektiği tasvir edilmiştir. “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” yabancı dil öğretiminde tüm Avrupa ülkelerinde karşılaştırılabilir sertifikalar, ortak seviyeler ve sınavlar için ortak bir çerçeve oluşturmaktadır. Bu çerçeve yabancı dil öğretmenleri, yabancı dil dersi programı hazırlayanlar, yabancı dil kitabı yazanlar ve sınav hazırlayanlar için önemlidir.

Bu bağlamdan yola çıkarak, biz bu çalışmamızda ülkemizde orta öğretim kurumlarında 1.yabancı dil Almanca ders kitabı olarak okutulmakta olan "Passwort Deutsch" adlı kitabını ele alarak kazanımlar açısından değerlendirmeye çalışacağız. Bu çalışmalarımızı yaparken her bir beceri için sunulan örnekleri ve verileri aktiviteleri ortaya

(24)

koyarak bu örnekleri sözünü ettiğimiz Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı ilkeleriyle bağdaşıp bağdaşmadığını gözler önüne sermeye çalışacağız.

1.1 Problem

Dil, bir bildirişim aracıdır. Küreselleşen dünyada toplumlar arasındaki bilgi aktarımı ve kültür alışverişini dil sağlamaktadır. Chomsky’nin (1975) belirttiği gibi “dil zihnin aynasıdır. İnsan zekâsının ürünüdür. Her bir bireyin kendini ifade etmesi için konuşması, iletişim kurması ve şüphesiz öğretim işlevinin kendisi bile dile bağlıdır”(s.4).(Fanselow,1992: 3). “Yapı, yaratıcılık ve kültürel aktarım gibi özellikler ile karakterize olan dil keyfi ses sinyallerinin sistemli bir kalıbıdır” (Aitchison, 1992,19). Globalleşmenin kaçınılmaz bir sonucu olarak günümüz dünyasında zorunluluk olarak başka dilleri öğrenme gerekliliği de karşımıza çıkmaktadır. En az bir yabancı dil bilmenin önemi tartışılamayacak kadar belirgindir. Yabancı dil öğrenim sürecinin zorluğunu (Brown 1994)“İkinci dil öğrenimi değişkenlerin sonsuz gibi görünen sayıları içerdiği karmaşık bir süreçtir.” (s.1) ifadesiyle tanımlamıştır. Yabancı bir dil öğrenme sürecinde, hedef dilde yeterli olabilmek, dilin karmaşık yapısı nedeniyle zaten oldukça zor bir süreçken, bu sürecin, o dilin konuşulduğu ve her türlü kullanıldığı ortamın dışında gerçekleşmesi bu süreci daha da zorlaştıran bir etkendir.

Ülkemizde yabancı dil öğretimi konusunda çeşitli dönemlerde faklı yaklaşımlar uygulanmış, ancak amaçlanan düzeyde başarıya ulaşılamamıştır. Bunun nedeni de yıllarca devam eden geleneksel dil öğretme alışkanlıkları, yabancı dil öğretmede uygulanan yöntemlerin yetersizliği ya da uygun öğretme tekniği kullanılmaması, kitapların, materyallerin, etkinliklerin ya da ölçme ve değerlendirme yetersizlikleri veya eksikliklerin olması gösterilebilir. Ancak bunların dışında belki de en önemlisi yabancı dil bilmenin toplumumuz tarafından öneminin yeterince anlaşılamamış olmasıdır. Bu sorunları çoğaltmak mümkündür. Ancak biz bu çalışmamızda ağırlıklı olarak ders kitaplarından kaynaklanan sorunlar üzerinde duracağız. Günümüzde yabancı dil öğretiminde Diller İçin Avrupa Ortak Başvuru Metni’nde de vurgulandığı gibi yabancı dil öğretiminde esas alınması gereken dinleme-konuşma-okuma-yazma gibi dört temel dil becerisinin ve dilin grameriyle ilgili ifadelerin kazanılmasını öngörmeyen bir yabancı dil öğretiminden söz etmek mümkün değildir. Bu becerilerin sağlanmasıyla tamamlanmış bir öğrenimden söz

(25)

edebiliriz. Sözünü ettiğimiz yöntemin dışında bir yaklaşımla yapılan ve ülkemizde de yıllardan beri uygulanan geleneksel yöntemlerle ve bu yöntemlere göre yazılmış kitaplarla yapılan dil öğretiminde, öğrenciler öğrendikleri dili iyi şekilde öğrenemedikleri kronikleşmiş bir sıkıntı halindedir. Özellikle sözlü ifade etmekte, o dilin konuşulduğu ülkelere gittiklerinde yabancılık çekmekte, o ülkedeki insanlarla sözlü ya da yazılı iletişim kuramamakta, kısacası kendilerini ifade etmekte zorlanmaktadırlar. Bu sorunun Ortaöğretim kurumlarında okutulmakta olan Passwort Deutsch adlı Almanca ders kitaplarına nasıl yansıdığını ortaya koymak için söz konusu yabancı dil kitaplarını ele alıp, Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı çerçevesinde kazanımlar bağlamında irdelemeye çalışacağız.

1.2 Amaç

Yabancı dil öğrenmenin temel amaçlarından biri insanların kendi dilleri dışında dillerde etkileşim ve iletişim kurmaya yönelmelerini sağlamaktır. Avrupa konseyi, dil/kültür politikaları çerçevesinde yabancı dil öğretimine yeni bir boyut kazandıran “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni”ni ve bunun öğrenci odaklı uygulama biçimi olan “Avrupa Dil Gelişim Dosyası”nı oluşturmuştur. Çok dillilik ve kültür ekseninde geliştirilen “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” dil becerilerini ele almış ve bunları ayrıntılı olarak tanımlamıştır. Söz konusu tanımlarda yabancı dil öğrenen bir kimsenin günlük hayatında, mesleki ve özel hayatında seviyelere göre neler yapması gerektiği tasvir edilmiştir. “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” yabancı dil öğretiminde tüm Avrupa ülkelerinde karşılaştırılabilir sertifikalar, ortak seviyeler ve sınavlar için ortak bir çerçeve oluşturmaktadır. Bu çerçeve yabancı dil öğretmenleri, yabancı dil dersi programı hazırlayanlar, yabancı dil kitabı yazanlar ve sınav hazırlayanlar için önemlidir.

Bu bağlamdan yola çıkarak, biz bu çalışmamızda orta öğretim kurumlarında Almanca ders kitabı olarak okutulmakta olan "Passwort Deutsch" adlı kitapları serisini ele alarak “Passwort Deutsch adlı Almanca ders kitabında bulunan etkinlikler Avrupa dilleri ortak çerçeve programının belirlediği ölçütlere uygun mudur?” sorusuna cevap arayacağız. Bu çalışmalarımızı yaparken her bir beceri için sunulan örnekleri ve verileri aktiviteleri ortaya koyarak bu örnekleri sözünü ettiğimiz Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı ilkeleriyle bağdaşıp bağdaşmadığını gözler önüne sermeye çalışacağız.

(26)

1.3 Önem

Uzun yıllarca devam eden geleneksel dil öğretme alışkanlıkları, uygulanan yöntemlerin yetersizliği ya da uygun öğretme tekniği kullanılmaması; kitapların, materyallerin, etkinliklerin ya da ölçme ve değerlendirme yetersizlikleri, yabancı dil öğrenmede başarılı olunamamasının önemli faktörlerinden olmuştur. Günümüzde ise Avrupa konseyi, dil/kültür politikaları çerçevesinde yabancı dil öğretimine yeni bir boyut kazandırılmış, “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni”ni ve bunun öğrenci odaklı uygulama biçimi olan “Avrupa Dil Gelişim Dosyası”nı oluşturulmuştur. Çok dillilik ve kültür ekseninde geliştirilen “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” dil becerilerini ele almış ve bunları ayrıntılı olarak tanımlamıştır. Söz konusu tanımlarda yabancı dil öğrenen bir kimsenin günlük hayatında, mesleki ve özel hayatında seviyelere göre neler yapması gerektiği tasvir edilmiştir. “Diller için Avrupa Ortak Başvuru Metni” yabancı dil öğretiminde tüm Avrupa ülkelerinde karşılaştırılabilir sertifikalar, ortak seviyeler ve sınavlar için ortak bir çerçeve oluşturmaktadır. Bu çerçeve yabancı dil öğretmenleri, yabancı dil dersi programı hazırlayanlar, yabancı dil kitabı yazanlar ve sınav hazırlayanlar için önemlidir.

1.4 Varsayımlar

Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı Özel yaşamda olduğu kadar iş hayatında da kullanımsal değere sahip olan ‘Dil Gelişim Dosyası’ ile bireylerin birden fazla yabancı dil öğrenmeleri teşvik etmekte ve kendi öğrenme süreçlerinde etkin rol alarak kişisel öz değerlendirmelerde bulunmalarını ön görmektedir. Bu çerçeve yabancı dil öğretmenleri, yabancı dil dersi programı hazırlayanlar, yabancı dil kitabı yazanlar ve sınav hazırlayanlar için başarılı bir yabancı dil öğretiminin sağlanması adına belli ölçütleri göz önünde bulundurmaları kaçınılmaz olmuştur. Bu bağlamdan yola çıkarak çalışmamızda aşağıdaki ölçütlere yer verilecektir:

(27)

 Yabancı dil öğretiminde, tek bir yöntemin yeterli olduğunu savunmak doğru bir yaklaşım olmaz.

 Yabancı dil öğretiminde, yaş gruplarına uygun etkinliklerin planlanması ve uygulanması temel dil becerilerinin edinilmesine katkı sağlar.

 Yabancı dil öğretiminde kullanılan ders kitaplarının, dört temel dil becerisini (dinleme, okuma, konuşma, yazma,) de geliştirecek şekilde hazırlanması gerekir.

 Her dilin öğretiminde, o dile has yöntemler kullanılır.

 Yabancı dil öğretiminde kullanılan ders kitaplarında yer verilen konular bireyler arası iletişimi destekler nitelikte olmalıdır.

 Ortaöğretim, öğrencilerin öğrendiği yabancı dili iyi bir şekilde anlama, öğrendiği dilde kendini iyi bir şekilde ifade etme ve dil bilgisi kurallarını iyi bir şekilde kavramaları amaçlar.

1.5 Sınırlılıklar

Bu çalışmada sadece ortaöğretim 1. Yabancı Dil dersinde okutulan “Passwort Deutsch” adlı ders kitabının, Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretimi açısından incelenmesi hedeflendiğinden, çalışma bu kitabın Türkiye’de yayınlanan Passwort Deutsch 1, Passwort Deutsch 2, Passwort Deutsch 3 olarak ayrılan 18 ünitelik bölümünün incelenmesi ile sınırlı kalacaktır. Ayrıca, yabancı dil öğretimi ve temel dil becerilerine yönelik etkinlikleri anlatan Türk ve yabancı dilbilimcilerin eserleri de incelenecektir.

1.5 Tanımlar

Dil: İnsanlar arasında anlaşmayı sağlayan doğal bir araç, kendisine özgü kuralları olan ve seslerden örülmüş toplumsal bir kurumdur.

Dil Öğretim Yöntemleri: Bir dilin öğretilmesi sürecinde izlenen yolları ve kuralları kapsayan, çeşitli tekniklerin ve araçların kullanılmasını öngören yaklaşımlardır.

(28)

Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Programı: Avrupa'da yabancı dil öğretimi esnasında ortak standart belirlemeyi hedefleyen program.

Avrupa Dil Portfolyosu: Dil Pasaportu, Yabancı Dil Özgeçmişi, Dosya şeklinde üç ana bölümden oluşan kişinin dil becerisinin, dil yeterliliklerini ve kültürler arası deneyimlerinin, aldığı yabancı dil diploma ve sertifikaların bir kaydıdır.

Avrupa Diller İçin Ortak Başvuru Metni: Avrupa çapında hazırlanacak dil öğretimi izlencelerine, müfredatlara, sınavlara ve ders kitaplarına bir temel sağlanması için oluşturulan

Etkinlik (Aktivite): Temel dil becerilerinin edinilmesini kolaylaştıran, dil öğretiminde kullanılan kaynaklarda yer alan ve genelde sınıf içinde gerçekleştirilen uygulamalar bütünüdür.

Temel Dil Becerileri: Dil öğretiminde bireye kazandırılması hedeflenen dinleme, konuşma, okuma ve yazma yetilerini kapsayan bütünlüğe denir.

(29)

İKİNCİ BÖLÜM

2.YÖNTEM

2.1. Araştırmanın Modeli

Araştırma, temel olarak iki bölümden oluşacaktır. Birinci bölümde ilgili kavramları bilimsel çerçevede kuramsal olarak tanıtılacaktır. Daha sonra da ikinci bölüm olan deneysel bölümde seçtiğimiz ders kitaplarının etkinliklerinde söz konusu bilimsel yaklaşımlara ne ölçüde yer verdiğini, dil becerilerinin geliştirilmesine yönelik etkinliklerin söz konusu ders kitaplarında olup olmadığı üzerine odaklanacaktır. Elde edilen bulgulardan yola çıkarak, kitapların eksik tarafları ortaya konacak, ilave edilmesi veya geliştirilmesi gereken kısımlar belirlenecektir. Ayrıca, kitaplarda tespit edilen eksikliklerin giderilmesine yönelik konu ve kapsam geliştirici örnekler verilecektir.

2.2. Evren ve Örneklem

Bu çalışmada sadece ortaöğretim 1. Yabancı Dil dersinde okutulan Almanca ders kitaplarının, Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretimi açısından incelenmesi hedeflendiğinden, çalışmanın evreni bu kitaplarla sınırlı kalacaktır. Ayrıca, yabancı dil öğretimi ve temel dil becerilerine yönelik etkinlikleri anlatan yerli ve yabancı dilbilimcilerin eserleri de incelenecektir.

Söz konusu ders kitaplarını, Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretimine uygunluğuna yönelik etkinlikler açısından incelerken, kitapların belli bölümleri inceleme kapsamına alınacaktır. Dört temel dil becerisine eşit oranda yer verilecek, her biri ayrı ayrı incelenecektir. Ancak, kitaplarda yer alan bölümler sayıca fazla olduğundan, bölümlerin

(30)

incelenmesi açısından, olasılıksal örneklem türleri arasında yer alan sistematik örneklem yolu izlenecektir. Passwort Deutsch 1 ders kitabında 6, Passwort Deutsch 2 ders kitabında 6, Passwort Deutsch 3 ders kitabında 6 bölüm bulunmaktadır. Her bir kitaptan üçer bölüm sistematik örneklem yöntemiyle seçilecek ve incelenecektir. Bu kapsamda, çalışmanın etkinliğini artırmak maksadıyla, kitapların ilk ve son bölümleriyle orta bölümünün seçilmesi hedeflenmektedir.

2.3 Verilerin Toplanması

Bu çalışmada, 1. Yabancı Dil dersinde okutulan Almanca ders kitaplarının incelenmesi söz konusu olduğundan, öğrenim gören öğrencilerle etkileşim sağlanmayacaktır. Dolayısıyla, deney, sörvey ve saha teknikleri kullanılmayacaktır. Ağırlıklı olarak mevcut verilerden, diğer bir deyişle, ikincil veri kaynaklarından istifade edilecektir. Bu verilerin analiz edilmesi ve yorumlanmasıyla genel bir değerlendirme yapılması hedeflenmektedir. Bu kapsamda, Alman Kültür Merkezi Kütüphanesi, Milli Kütüphane, Üniversite Kütüphaneleri (Bilkent, Ankara, Gazi...), Ankara YÖK Tez Tarama Merkezi ve çeşitli internet sitelerinden istifade edilecektir.

2.4 Verilerin Analizi

Çalışmada, yabancı dil öğretim yöntemleri ve Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretimi hedefine dair ikincil türden veriler ışığında ortaöğretim 1. Yabancı Dil dersinde okutulan Almanca ders kitapları incelenecektir. Ayrıca nicel bir analiz yapılmayacaktır. Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretimi ilkeleri çerçevesinde etkinliklerin ders kitaplarında yer alıp almadığı tespit edilecek ve eksiklikler ortaya konacaktır. Sonuçta, eksikliklerin giderilmesine yönelik örnekler ve çözüm önerileri sunulacaktır.

(31)

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

3. İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

Avrupa Konseyi ve Avrupa Dil Gelişim Dosyası üzerine ülkemizdeki üniversitelerde, özellikle yabancı dil öğretimi bölümlerinde çok sayıda yüksek lisans ve doktora çalışması yapılmıştır. Ancak Passwort Deutsch adlı Almanca ders kitabın Avrupa Dilleri Öğretimi Ortak Çerçeve Metni doğrultusunda incelenmesi ile ilgili bir yüksek lisans veya doktora çalışması bu çalışmanın hazırlandığı tarihe kadar kaleme alınmamıştır.

Ülkemizde Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programını konu alan birçok çalışma mevcuttur. Bu çalışmalardan en fazla dikkat çeken, Gülten GÜLER tarafından kaleme alınan Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi 2005 Sayı: 1 yayınlanmış ‘‘Avrupa Konseyi Ortak Dil Kriterleri Çerçeve Programı ve Türkiye’de Yabancı Dil Öğretim Süreçleri’’ adlı çalışma ile tez konusu olarak ele alan çalışmalar da mevcuttur. Buna örnek olarak Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek lisans Öğrencisi Bilgen TOSUN tarafından yazılan ‘‘Avrupa Birliği Ortak Dil Çerçevesi Programının Milli Eğitim Bakanlığı Anadolu Liselerinde Yabancı Dil Olarak İngilizce Dersi Öğretiminde Uygulanabilirliği’’ adlı tez çalışmasını örnek olarak verebiliriz. Yine İstanbul Üniversitesinde, “Avrupa Ortak Dil Kriterleri Çerçevesinde Türkiye’de Yetişkinlere Yönelik Yabancı Dil Olarak Almanca Dil Öğretimi” isimli tez, 2004 yılında Ömer GÜR tarafından hazırlanmış ve bu çalışmada yetişkinler için geliştirilen Avrupa Dil Gelişim Dosyası, Almanca öğretimi bağlamında incelenmiştir.

Passwort Deutsch adlı Almanca ders kitabı ile ilgili çalışmalara bakıldığında en öne çıkanların başında 2009 yılında Prof. Dr. Tahsin AKTAŞ ve Okutman Aylin SEYMEN tarafından yayınlanan ‘‘Avrupa Ortak Yabancı Dil Öğretim Programı çerçevesinde “Passwort Deutsch” adlı ders kitabının değerlendirilmesi’’ adlı makaledir. Bunun dışında direk konu ile ilintili olmasa da üzerinde çalışacağımız ders kitabı ile ilgili çalışmalara bakıldığında ilk göze çarpan çalışmalar Prof. Dr. Ayten GENÇ ve Yrd. Doç. Dr. Şerife ÜNVER tarafından kaleme alınan ‘‘Passwort Deutsch Adlı Almanca Ders

(32)

Kitabının Türkiye Baskısının İncelenmesi’’ ve yine Dr Muhammet KOÇAK tarafından kaleme alınana ve Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2012 Sayı:1 yayınlanan ‘‘Passwort Deutsch 1 Adlı Almanca Ders Kitabının Kültürlerarası Yaklaşım Bağlamında İncelenmesi’’ adlı çalışma göze çarpmaktadır.

(33)

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

4. TÜRKİYE’DE YABANCI DİL EĞİTİMİ

Teknolojik ilerlemelerin, kültürel değişimlerin daha ilerisinde olduğu 21. yüzyılda yabancı dil öğrenmenin önemi tartışılmaz bir gerçektir. Çağın teknolojisini, bilimin hızlı gelişimini anlamak, sahiplenmek ve üretmek zorunda olan, Avrupa Birliği üyesi olma hedefinde olan Türkiye’de, bu durum diğer ülkelerden daha da ciddiyetle ele alınması gereken bir konudur. Bir yabancı dil öğrenmenin yeterli olmadığı günümüzde, entelektüel bir bakış açısı yakalayabilmek ve meslek hayatını uluslararası bir boyuta taşıyabilmek için yabancı dil bilmek olmazsa olmaz koşuttur.

4.1 Türkiye’de Yabancı Dil Öğretiminin Tarihsel Gelişimi

Yaklaşık iki asırdır Türkiye’de yabancı dil öğretimi konusunda uğraş verilmektedir. Ancak “Türkiye’de yabancı dil öğretim ve öğrenim sorunu, yadsınamaz bir biçimde, bugün için bile çözümlenememiş bir durumda sürüp gitmektedir” (Başkan, 2006: 190)

Türklerde Yabancı dil eğitiminin tarihsel gelişimine bakarsak genel olarak dört ana başlık altında oluştuğunu söyleyebiliriz.

 İslamiyet’ten Önceki Dönem

 İslamiyet Sonrası Dönem

 Osmanlı İmparatorluğu Dönemi

(34)

4.1.1 İslamiyet’ten Önceki Dönem

“Tarih boyunca Türkler 30-60 enlem kuşağında, batıda Orta Avrupa içlerine, doğuda Japon Denizi’ne kadar uzanan topraklarda birçok devletler kurmuşlardır” (Demircan, 1988: 17) Doğal olarak böylesine geniş bir coğrafyaya dağılmış bir kavimde çok uluslu, çok kültürlü, çok dilli bir yapı oluşması yabancı dil öğretisinin kaçınılmaz kılmaktadır. O dönemlerde kurulan devletler için (Demircan, 1988) “Yönetimde soy, din, dil ayrılığı gözetmemiş, böylece çok uluslu, içişlerinde bir ölçüde özgürlük tanıyan, merkezi bir toplumlar yönetimi ile çok dilli iç ve dış ilişkiler ortaya çıkmıştır”(s17). (Demircan, 1988) şöyle devam ediyor; “Örneğin Hunlarda siyasi ilişkileri yürüten dışişleri dairesinde çeşitli dilleri konuşan ve yazan kalabalık bir kurul çalışırdı. Atilla’nın sarayında 434-453 Türk, Got ve Latin dillerinin aynı ölçüde konuşulduğu belirtilmektedir.” (s17). Yine o dönem Orta Asya coğrafyasında Çin ile olan siyasi ve sosyal ilişkilerden dolayı Türkler tarafından Çincenin ciddi anlamda kullanıldığı Orhun Yazıtlarının Türkçe ve Çince yazılmış olmasından anlaşılabilmektedir.

4.1.2 İslamiyet’ten Sonraki Dönem

“Türklerin İslam dinini kabul etmesi ile beraber 932-1212 İslam’ın, Kuran’ın dili olan Arapça, Türk Dili karşısında üstün bir duruma yükselmiştir” (Soner, 2007: 398) İslam uygarlığının dili Arapça olmakla birlikte, Abbasiler döneminden 750-1258 başlayarak yönetimde bürokrat sınıfın İranlı olması, kültür dili olarak Farsça’nın gelişmesine olanak vermiştir. Bir İslam devleti olan Büyük Selçuklu Devleti yönetiminde de saray dili Farsçadır. Saray, dil ayrımı gözetmeksizin, şair ve yazarları koruduğundan, birçok Türk şairi bile şiirlerini Farsça yazmaktaydı. Divan veya saray edebiyatı dili Farsça idi. “1072’de Kaşgarlı Mahmut Divan-ü Lügat-ı Türk, Ali Şir Nevai Muhakemet-ül Lügateyn adlı eserlerini yazarak, Türkçenin önemini ve kullanılması gerekliliğini belirtmişlerdir” (Genç, 2003: 17). Ancak günlük yaşam dili olarak Türkçe yaygınlığını korumuştur. Saray dili ve saray edebiyatı halk dili ve halk edebiyatı arasında oluşan farklılık ve yabancılaşma asırlar boyu devam etmiştir.

(35)

4.1.3 Osmanlı İmparatorluğu Dönemi

Osmanlı İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü 624 yıl boyunca ise yabancı dil öğretiminin kendi içinde Tanzimat’a kadar olan dönem ve Tanzimat’tan sonraki dönem olmak üzere iki döneme ayrıldığı görülmektedir. (Demirel, 2011) Tanzimat’tan önce, yabancı dil eğitimi genelde dini amaçlar ile örtüşmüştür. Eğitim boyutunda yabancı dil eğitimi çoğunlukla Arapça üzerine yoğunlaşmıştır. Bu dönemde Sıbyan okulları ve Medreseler olmak üzere iki çeşit okul mevcuttur.

İmparatorluğun Tanzimat sonrası dönemde yenileşme çalışmaları başlamış, siyasi, ticari ve askeri açıdan Batı’yı yakalamak için yabancı dil öğretimi önem kazanmıştır. Batılılaşma çalışmaları çerçevesinde, Osmanlı İmparatorluğu 18.yy ikinci yarısından itibaren yenileşme çalışmalarını hızlandırmıştır. Yeni okullar ve okullaşma yenilikler için ön koşul olarak görülmüştür. Bu amaçla, reformlarla birlikte Batı tarzı devlet okulları ve özel okullar da ortaya çıkmıştır. Orta dereceli okulların programına yabancı dil, Tanzimat Fermanı’ndan sonra girdiğinden, Osmanlı İmparatorluğu’nda yabancı dil öğrenimi ve öğretiminin gelişmesi açısından Tanzimat Fermanı’nın etkisi oldukça büyüktür. Bu süreçte okullar ilk önce yabancılar tarafından açılmıştır ve çok iyi düzeyde yabancı dil eğitimi verilmeye çalışılmıştır.

Yabancı dilin artan önemi üzerine özellikle İstanbul’da hem iyi düzeyde yabancı dil öğretecek hem de devletin sivil kadro ihtiyacını karşılayacak iyi düzeyde bir okul açılması için çalışmalar hızlanmış, bu amaçla kurulan bir okul, “Galatasaray Sultanisi” adıyla 1868’de Fransızca olarak eğitime başlamıştır. Bu okulun en büyük özelliği ortaöğretim seviyesinde yabancı dil eğitim yapan ilk devlet okulu olmasıdır. (Demirel, 2003). İlk özel Türk Okulu olan Darüşşafaka ise 1873 yılında derslere başlamıştır. Darüşşafaka özellikle o dönemde matematik ve fen dersleriyle, Fransızca derslerinde diğer okullardan daha iyi olmakla ün kazanmıştır (Demircan, 1988). Bu dönemde yabancı dil olarak özellikle Fransızcanın etkisinin büyük olduğunu görüyoruz.

Tablo 1’de, geniş bir zaman süreci içinde, ülkemizdeki yabancı dillerin öncelik sırası gösterilmektedir.

(36)

Tablo 1:Yabancı Dillerin Ülkemizdeki Öncelik Sırası

Sıra 1773’ten önce

1773-1923 1923-1950 1950-1980 1980’den sonra 1 Arapça Arapça Fransızca İngilizce İngilizce 2 Farsça Farsça İngilizce Fransızca Almanca 3 Türkçe Fransızca Almanca Almanca Fransızca

4 İngilizce Arapça Arapça Arapça

5 Almanca Farsça Farsça

(Demircan, 1988: 116)

Tablodan da anlaşılacağı gibi 1950 yılına kadar Fransızca birinci yabancı dil iken, 1950’lerden sonra yerini İngilizce almış ve Fransızca ikinci yabancı dil durumuna düşmüştür. 1980’lerden sonra, İngilizce halen birinci yabancı dil olarak özelliğini korumakta iken, Almanca ise Fransızca’nın önüne geçip, ikinci yabancı dil durumuna yükselmiştir.

4.1.4 Cumhuriyet Dönemi

“Cumhuriyetin ilk yöneticileri Osmanlı eğitim kurumlarının son döneminde eğitim görmüş, Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’nı yapmış olan kimselerdir. O nedenle yabancı dil öğretiminde bu kuşak aydınların Türk insanına yönelik eğitim, deneyim, görüş ve kararları egemen olmuştur” (Demircan, 1988: 91).

Atatürk döneminin ilk on yıllık eğitim çalışmaları ilköğretim ve okuma-yazma öğretimi üzerine yoğunlaştığı görülmektedir. Bu dönemde yabancı dil öğretimine öncelik verilmesi yerine, ulusal kimliğin en önemli öğesi olan ana dil Türkçe’nin işlenip öğretilmesi ön plana çıkarılmıştır. Yabancı dil bilgisi ise çeviri yoluyla bir teknik ve kültür aktarım aracı olarak görülmüştür.

(37)

Cumhuriyet Türkiye’sinin eğitim alanında attığı ilk ve en önemli adım, 430 sayılı ve 3 Mart 1924 tarihli “Tevhidi Tedrisat Kanunu”nun çıkarılması olmuştur. Bu kanunla tüm ülke çapındaki eğitim faaliyetleri tek bir çatı altında birleştirilmiştir. Özellikle yabancıların açtıkları yabancı dille eğitim yapan okullar devletin sıkı kontrolü altına girmiştir. Yabancıların açtıkları yabancı dille öğretim yapan özel yabancı okullar kapatılmamış ama yeni okullar açmalarına da izin verilmemiştir.(Doğan, 1996: 13).

Bu tarihten sonra Türkiye’de yabancı dil öğretimi daha çok bir batı dilinin zorunlu, kimi okullarda ise seçmeli olarak öğrenilmesi demektir. Öğretimde bir yandan mektep-medrese ikilisine, öte yandan yabancı ve azınlık okullarındaki başına buyruk ve ülke bütünlüğüne zarar verici çalışmalara bir son vermek amacıyla, ilk önce Vakıflar Bakanlığı kaldırılarak medreselerin mali bağımsızlığına son verilmiştir. Daha sonra 1924 yılında eğitim-öğretimin birleştirilmesiyle, bütün bilim ve eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmıştır. İlk önce medreseler kapatılmış, 1927 yılında okullarda Arapça ve Farsça öğretimine son verilmiştir. Yabancı diller, genellikle Almanca, Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve Latince’dir. Bu yasa ile din eğitimine son verildiğinden, özellikle Protestan, Katolik ve öteki yabancı okulları ya kapanmak ya da laik okullar olarak eğitimine devam etmek durumunda kalmışlardır. Yıllara göre öğretilen yabancı diller aşağıdaki tabloda yer almaktadır:

Tablo 2: Cumhuriyet Dönemi Yabancı Diller 1924 1927 1935 1941 1950 1960 Almanca + + + + + + Fransızca + + + + + + İngilizce + + + + + + İtalyanca + + + + + + Latince - - - + + - Arapça + + - - + + Farsça + - - - + + (Demircan, 1988: 92)

(38)

4.2 Türkiye’de Yabancı Dil Olarak Almanca Öğretimi Tarihi

Temmuz 1923 tarihinde, I. Eğitim Şurası’nda alınan bir kararla zorunlu eğitim yaşındaki çocukların, yabancıların açtıkları özel okullara gitmeleri yasaklanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun eğitim kurumlarının çoğunda uzun süre yabancı dil olarak öğretilen Arapça ve Farsça yerini batı dillerinden Almanca, Fransızca ve İngilizceye bırakmıştır. Farsça tamamen kaldırılmıştır. Arapça’ya sadece dini eğitim veren İmam Hatip Liselerinin programlarında yer verilmiştir. Üniversitelerde İngilizce, Almanca, Fransızca bölümleri açılmaya başlanmıştır. Uzun yıllar Fransızca’nın popüler olduğu Türkiye’de Almanca ve İngilizce popüler olmaya başlamıştır. II. Dünya savaşı sırasında Almanya’daki Nazi baskısından kaçan Alman vatandaşı bilim insanı ve üniversite hocalarının bir kısmı Türkiye’ye sığınmıştır. Bu hocaların büyük bir kısmı İstanbul Üniversitesi başta olmak üzere büyük üniversitelerde çalışmışlardır. Bir kısmı savaştan sonra da Türkiye’de kalmıştır. Alman Hocalar yabancı dil bilen asistanlar aracılığıyla derslere girmişlerdir. Ancak bu şekilde bu işin yürümeyeceği anlaşıldığından, yabancı dil öğretimine ortaöğretimde ağırlık vermek gereği ortaya çıkmıştır. Bu dönemde en büyük sorun, yabancı dil öğretmeni yetiştiren bir kurumun olmamasıdır. Bugüne kadar yabancı dil öğretmeni olarak görev yapan öğretmenlerin geldikleri eğitim kurumları birbirinden çok farklılık göstermektedir. 1982 yılı öncesinde ilgi çeken yabancı dil öğretmeni kaynaklarının bazıları şunlardır:

1. Üniversitelerin öteki bölümlerinde okuyup, A, B, C Kuru yabancı dil öğrenimi görenler

2. Eğitim Enstitüsü yabancı dil bölümlerini dışarıdan bitirenler 3. Eğitim Enstitüsü “Yaygın Yükseköğretim Yaz Okulu”nu bitirenler 4. Eğitim Enstitüsünde (1978-80) “hızlandırılmış” (1 yıl karşılığında 1-2 ay

süreli) öğrenim görenler

5. MEB tarafından zaman zaman açılan “Öğretmen Muavinliği” sınavını başaranlar. (Demircan, 1988: 106).

(39)

Görüleceği gibi, yabancı dil öğretmeni olarak çalışmasına izin verilen bireylerin geldikleri okullar yabancı dil öğretmeni yetiştiren kurumlar olarak sayılmamaktadır. Bugün de durum aslında pek farklı değildir. İngilizce öğretmenlerinin içinde sayısı hiç de az olmayan pedagojik eğitim almamış öğretmenler vardır. Buna en iyi örnek ODTÜ gibi yabancı dilde eğitim yapan üniversitelerden mezun olan kişilerin İngilizce öğretmenliği yapabilmesi gibi. Bu uygulama halen devam etmektedir.

Atatürk, 1 Kasım 1925 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yasama döneminin açılış konuşmasında, Türk çocuklarının öğrenimi için devletçe mümkün olan azami fedakârlığın yapılmasını rica ederken yurttaşlarından da kendi çabalarıyla çocuklarını eğitim ve öğretim alanında yetiştirerek devlete yardımcı olmalarını önemle dile getirmiştir. Atatürk’ün eğitim alanında getirdiği bu çözüm şekli, özel girişimin kendi olanakları ile kısa süre sonra özel Türk okullarının açılması ile başlamıştır. Atatürk’ün bu önerisini gerçekleştirmek üzere 31 Ocak 1928 tarihinde Türk Eğitim Derneği kurulmuştur. Bu derneğin okul açma çabaları 1930-1931 öğretim yılında başlamış, 1931-1932 öğretim yılında ilk, 1933-1934 yılında orta ve 1936-1937 yılında lise kısımları olmak üzere Yenişehir Lisesi daha sonraki adıyla Ankara Koleji açılmıştır. (T.E.D. 1968). Bu kolej, 1951-1952 öğretim yılına kadar takviyeli İngilizce öğretimi yaparken bu öğretim yılından sonra İngilizce öğretim ve eğitime başlamıştır. Ankara Koleji’nin 1951-1952 öğretim yılına kadar sürdürdüğü takviyeli İngilizce öğretimi örneği daha sonraki yıllarda ülke çapında yaygınlaşmış ve özellikle Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana gibi okul çağındaki gençlerin çok yoğun olduğu yerleşim merkezlerinde takviyeli yabancı dil öğretimi yapan özel okullar açılmaya başlamıştır. İlerleyen yıllarda ise, ülkemizde farklı zamanlarda yasal düzenlemeleri yapılarak, yabancı dille eğitim yapan okullar açılmıştır. Bunların içinde ilköğretimden başlayarak yükseköğretime kadar birçok okul bulunmaktadır. Bu okullar içinde 1956’dan sonra kurulan ODTÜ, 1957’de Robert Koleji ve daha sonraki adıyla Boğaziçi Üniversitesi, Hacettepe ve Cerrahpaşa gibi bazı tıp fakülteleri, Galatasaray Üniversitesi ve neredeyse tüm Vakıf Üniversiteleri yer almaktadır. “Öğretimi Türkçeleştirme eğilimlerinin başladığı yıllarda Galatasaray Lisesi öğretilen ilk batılı dil olan Fransızca, Robert Koleji ise İngilizce ile öğretime başladılar.” (Demircan, 1988: 50).

“1974-1975 öğretim yılına göre Türkiye’de takviyeli yabancı dil öğretimi yapan özel okulların sayısı, ortaokul ve lisesi bir arada olanların elli bir, sadece ortaokul olanların ise altıdır.”(Demirel,2011: 11). Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde tüm özel Türk, yabancı ve azınlık okulları, 8.6.1965 tarihinde çıkan 625 sayılı özel Öğretim Kurumları Kanununa

(40)

göre Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Daire Başkanlığı’na bağlı olarak öğretim ve eğitim etkinliklerini sürdürmektedir.

Tablo (1)’de yer alan, 1950 ve 1986 yılları arası ortaokul ve lise seviyelerinde yabancı dillere göre öğrenci sayılarına bakıldığında, 1950 yılından sonra Fransızca’nın etkisinin azaldığı görülmektedir. Bu dönemlerden itibaren İngilizce’nin sürekli yükselişte olduğu görülmektedir. 1980-1981 öğretim yılında ise Almanca ikinci yabancı dil durumuna yükselmekte, Fransızca üçüncü sıraya düşmektedir.

Tablo 3:Yabancı Dil Dersi Öğrenci Sayıları (Orta ve Lise)

(Demircan, 1988: 116). Yıllar: İngilizce: Almanca: Fransızca: Arapça:

1950-51 27.716 44.927 2.771 1951-52 1952-53 49.597 51.941 5.494 1953-54 52.090 53.213 6.359 1955-56 70.854 70.821 10.737 1960-61 173.905 137.841 29.488 1970-71 663.227 246.961 101.990 1980-81 1.182.811 253.131 246.030 1981-82 1.233.591 272.091 274.394 1982-83 1.268.240 283.951 300.142 1983-84 1.351.547 299.415 329.199 1984-85 1.491.402 308.948 369.616 1985-86 1.552.189 292.415 364.882

(41)

1980’lerden itibaren İngilizce’nin en çok tercih edilen yabancı dil olduğu açıkça görülmektedir. Dünyada İngilizce’nin bu kadar yayılmasının ilk sebebi daha önceki yüzyıllarda İngiltere’nin sürdürmüş olduğu sömürgeleştirme politikasıdır. İngiltere’nin sömürgesi altındaki ülkelerde İngilizce iletişim kurma ihtiyacı fazlasıyla hissedilmiştir. 20.yüzyılda Amerikan Birleşik Devletleri’nin dünyada en güçlü ülke olması İngilizce’ye olan talebi daha da artmıştır. Bu yüzyılda görülen bütün bu gelişmeler karşısında ülkelerin geleneksel toplum yapıları da değişim göstermiştir. Şüphesiz ki Türkiye’yi bütün bu değişimlerin dışında değerlendirmek mümkün görünmemektedir. Özellikle Türkiye’nin 1952 yılında NATO’ya üye olmasından sonra Amerika Birleşik Devletleri ile yakın ilişkiler içine girmesiyle İngilizce’nin Türkiye’de yaygınlaşması açısından iyi bir ortam oluşmuştur. İngilizce diplomatik dilde fazlaca kullanılmaya başlanmıştır. Bu durum, bugün de uluslararası arenada devam etmektedir. Özellikle internet kullanımı, teknolojik ve bilimsel gelişmeler de İngilizcenin öğrenilmesi ve kullanılması ihtiyacını arttırmıştır.

1988 – 1989 öğretim yılında, o zamanki ortaokullarda, “Basamaklı Kur Sistemi” adıyla, yabancı dil öğretimi denenmiştir. “Bu sisteme göre, ortaokul 1. sınıfta yabancı dil dersleri zorunlu, daha sonraki sınıflarda ve lisede isteğe bağlı olacak ve bu dersten alınan not sınıf geçmeyi etkilemeyecekti. Bu sistem bir yıl uygulandıktan sonra yabancı dil tekrar zorunlu dersler arasına girmiştir.”(Akyüz, 1993: 307).

Basamaklı kur sistemine göre:

1. Sistem, altı basamaktan oluşur. Her basamağın süresi bir öğretim yılıdır.

2. Birinci basamak zorunlu, diğer basamaklar isteğe bağlıdır. 3. Her basamağın sonunda başarılı olan öğrencilere sertifika verilir. 4. Sistemde dil değiştirmek mümkündür.

5. Sistemde haftalık ders saati sayısı beştir. Yabancı dil derslerinde sınıf mevcudu en az 8, en çok 25’tir.

6. Öğrenci başarısı, yıl sonu başarı notu ve merkezi sistemle yapılan sınavlarla tespit edilir. Yapılan sınavda, 100 puan üzerinden 70 alanlar başarılı olur.

7. Sistemle ilgili uygulama esasların tamamı bir yönerge ile tespit edilir.

(42)

Basamaklı kur sistemi uygulamasının başarılı olması, yabancı dil öğretmenlerinin hizmet içinde yetiştirilmesi, program geliştirme ve öğretim materyallerinin hazırlanması amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı’na bağlı ‘Yabancı Dil Eğitimini Geliştirme Merkezi (YADEM)’in kurulması kararlaştırılmış ve 1988 yılında ülke genelinde uygulama çalışmalarına başlanmıştır. Sistemin uzun dönem hedefine ulaşabilmesi için öğrenci, öğretmen, öğretim programları, kitap, araç-gereç, mevzuat, bütçe ve okul binası-derslik gibi faktörlerin bir sistem bütünlüğü içinde ele alınması öngörülmüştür. Ancak uygulamadan kaynaklanan sorunların çözülememesi nedeniyle, basamaklı kur sistemi uygulaması 1989-1990 öğretim yılı başında son bulmuş ve tekrar eski uygulamaya dönülmüştür. (Demirel, 2011).

Türkiye’de 1988 yılına kadar 6. sınıfa başlarken öğrencilere en yaygın üç Batı dilinden birisi seçtirilmekteydi. Yani öğrenci İngilizce, Fransızca veya Almanca dillerinden birini seçmek zorundaydı. Bu ders zorunlu ders statüsündeydi ve 11. sınıf sonuna kadar her eğitim öğretim dönemi bu dersten sınav vermek zorunlu idi. 1988 - 1989 eğitim ve öğretim yılında yabancı dil dersleri normal liselerde zorunlu ders olma statüsünden çıkarılıp seçmeli ders statüsüne getirildi. Bu kararın alınmasında yabancı dille eğitim yapacak liseler açma projesinin etkisi büyüktü. Devlet yabancı dil eğitimini kaliteli hale getirmek istiyordu. Bu amaçla 1980’li yılların ortasında tüm Türkiye çapında yabancı dilde eğitim yapacak “Anadolu Lisesi” adıyla yeni liseler açılmağa başlandı. Bu okullarda normal liselerden farklı olarak bazı dersler (Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji) İngilizce diliyle verilmekteydi. 1986 - 1987 yılında ise 103 Anadolu Lisesinde toplam 40.715 öğrenci ve 2.845 öğretmen eğitim ve öğretime devam etmekteydi. (Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı, 1986).

Zamanla elit liseler olarak bilinen Anadolu Liseleri’nin oldukça fazla sayıda ve çok yerde açılması ile bu liselere ilgi azalmaya başladı. Çünkü çok sayıda olması sebebiyle bu liselerde yabancı dil derslerini ve yabancı dille okutulan dersleri verecek dil bilen öğretmen bulunamaması sorunu ortaya çıkmıştı. Anadolu Liseleri’nde 6. sınıftan önce bir yıl İngilizce hazırlık programı uygulanıyordu. 6. sınıftan itibaren yine yabancı dil eğitimi devam ediyordu. 1997 yılında ilköğretim sekiz yıla çıkartılmış ve yabancı dille eğitim yapan Anadolu Liseleri’nin altıncı sınıf öncesi hazırlık sınıfları kaldırılmıştır. Bunun yerine 9. sınıftan önce bir yıllık yabancı dil hazırlık programı uygulanmaya başlanmış ve bu uygulama 1997 yılına kadar sürmüştür.

(43)

Türkiye genelinde 18 Ağustos 1997 tarih ve 23084 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4306 sayılı yasa gereğince, sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitim uygulamasına geçilmiştir. İlköğretimin 8 yıla çıkmasıyla, ilköğretim 4. ve 5. sınıflarda İngilizce dersinin zorunlu olarak okutulmaya başlanması ile yabancı dil öğrenme yaşının bu uygulama ile 9 yaşında başlamasına olanak sağlanması gösterilebilir. İkincisi ise, ikinci yabancı dil öğretimine başlanması ve İngilizce, Almanca ve Fransızca dillerinden başka dillerin de (İspanyolca, İtalyanca, Çince, Japonca, Rusça) ders programları arasında yerini almasıdır. 1997 yılında, 144 tarihli Talim ve Terbiye Kurulu kararıyla 4. ve 5. sınıf İngilizce dersi programları kabul edilmiştir. Aynı tarihte 4. ve 5. sınıflar için Almanca ve Fransızca programlarının da kabul edildiği ve ders çizelgesinde haftada üçer saat seçmeli yabancı dil dersinin konulduğu görülmektedir.

2006 -2012 yılları arası yine sıklıkla yabancı dil ile ilgili düzenlemelere gidildiği ve sürekli bir arayış içinde olduğu görülmektedir. 11.09.2009 tarihli 151 sayılı Talim Terbiye Kurulu kararına göre; örnek olarak Anadolu Liselerinde yabancıl dil saati 9. sınıfta haftada10 ders saati, 10-11- ve 12. sınıflarda haftada 4 ders saati ve 10-11-12 sınıflarda olmak üzere 2. yabancı dil 2 saat olarak belirlenmiştir. Genel liselerde Ancak bir yıl sonra yine Talim Terbiye Kurulu 20.07.2010 tarihli ve 76 sayılı karar ile bu defa 9. sınıfta birinci yabancı dil 6 ders saatine düşürülmüştür. Yeni olarak lise 1. sınıfta 6 ders saati yabancı dil yanında ikinci bir yabancı dil eklenmiştir. Yine bu karara göre, Genel Liselerde ve Anadolu liselerinde halen uygulanmakta olan Fen Bilimleri, Sosyal Bilimler, Türkçe- Matematik ve Yabancı Dil alanları kaldırılmış Ders grupları, ortak dersler ve seçmeli dersler olarak belirlenmiştir. Özellikle Liselerin yabancı dil alanlarını seçmek isteyen öğrenciler bu konuda oldukça sıkıntı yaşamışlardır. Başta Almanya’dan gelen gurbetçi aile çocukları için büyük bir şans olan yabancı dil alanlarının olmayışı bu gibi öğrencilerin yurt dışından geldikten sonra eğitim sistemimize adaptasyonunu zorlaştırmıştır.

İlkokullara baktığımız zaman yine yabancı dil ile ilgili kısa zamanda değişikliklerin oluştuğunu görmekteyiz. İlköğretim Okulları Ders Çizelgelerini inceleyecek olursak; Talim ve Terbiye Kurulunun 20.07.2010 tarihli ve 75 sayılı Kararı ile 2010–2011 yılından itibaren uygulanacak olan İlköğretim Okulları Ders Çizelgesinde yabancı dil eğitimin ilköğretim 4. sınıfta başladığı görülmektedir.

Şekil

Tablo 1:Yabancı Dillerin Ülkemizdeki Öncelik Sırası
Tablo 2: Cumhuriyet Dönemi Yabancı Diller                                     1924     1927    1935    1941     1950   1960  Almanca    +  +      +    +    +    +  Fransızca   +  +      +    +    +    +  İngilizce   +  +      +    +    +    +  İtalyanca
Şekil 1:Dersler ve Sınıflar
Şekil 2: İlkokullar ve Ortaokullar Haftalık Ders Çizelgesi
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Şekil 4.11: a) DİODFA ile sürekli ekstraksiyon çalışmalarında donör fazdaki Mn(II) derişiminin farklı sıcaklıklarda zamanla değişim grafiği b) DİODFA ile

Şiddete yönelik tutum açısından parçalanmış aileye sahip çocukların/ ergenlerin şiddete yönelik tutumlarının ortalamaları tam aile- ye sahip çocuklara/ergenlere göre

The Eigenvalues and Eigenvectors of a Dissipative Second Order Dif- ference Operator with a Spectral Parameter in the Boundary Condi- tions.. Aytekin Ery¬lmaz 1 ,

Using the measured and calculated bolometric response and noise characteristics, we found and analyzed the device detectivity versus frequency for different bias currents..

Convexity does not ex- plain, however, why absolute p-center location problems are so efficiently solvable on tree networks, since the p-center objective function is not convex even

Histopatolojik inceleme sonrası malign lezyon saptanan grup I hastalarda lezyona ait DAG ile elde edilen ADC ölçümleri ile benign lezyonu bulunan grup II olguların ADC

Erkek kazlar için belirlenen karkas randımanı dişi kazlar için belirlenenden, Nisan ayında çıkan kazlardan elde edilen karkas randımanı da Haziran ayında çıkan kazlardan

Degerlendirilen Yontemler TRECVID 2006 veri kiumesi i,erisinden farkli boyut, poz ve ozellikte yiizler i,eren 1000 video karesi se,ilmi, ve yiiz bolge-. Bu qali*mada probleme