• Sonuç bulunamadı

Gülüveren Gecekondu Bölgesindeki Kız Adolesanlarda Serum, Çinko, Magnezyum ve Bakır Düzeylerinin Diyet İle İlişkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Gülüveren Gecekondu Bölgesindeki Kız Adolesanlarda Serum, Çinko, Magnezyum ve Bakır Düzeylerinin Diyet İle İlişkisi"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Beslenm ft ve Diyet D ergisi / J . N u tr. and D ie t., 17 : 207 - 220, 1988.

GÜLVEREN GECEKONDU BÖ LG ESİN D EK İ K IZ ADOLESANLARDA SERUM, ÇİNKO, MAGNEZYUM VE BAKIR DÜZEYLERİNİN DİYET İL E İL İŞ K İS İ *

Y rd. Doç. Dr. F eza GÜNERAL** / U zm . B y t. E. F ig e n A V C IO Ğ LU *** / P ro f. D r. İ m r a n Ö ZA LP**

S o sy o -ck o n o m ik d üzeyi y e te rs iz G ü lv e re n g e c e k o n ­ d u b ö lg esin d e, 16 - 19 y a ş a r a ş 84 k ız a d o le s a n n s e ­ ru m ç in k o (Z n ), b a k ır (C u) ve m a g n e z y u m (M g) d ü z e y le ri ile b u m in e r a lle r in d iy e tle a l ı n a n m i k ­ t a r l a r ı a r a s ın d a k i ilişk i a r a ş tır ı lm ı ş t ır . Ü ç g ü n lü k g ıd a tü k e tim a n k e t i u y g u la n m ış ; h a y v a n s a l p r o te in a lim in in ç o k az, k u r u b a k la g il t ü k e t i m i n i n ise o l­ d u k ç a d ü ş ü k o lm a s ı n e d e n i ile Z n v e M g’u n d iy e tle y e te r s iz a lın d ığ ı ( s ıra s ı ile d e n e k le r in % 100 ve % 3 6 .9 ’u ) , s e r u m d ü z e y le rin in d e b i r o r a n d a d ü ştik o ld u ğ u (s ıra s ı ile d e n e k le r in % 75 v e % 50’si) s a p ­ t a n m ı ş tı r .B a k ır ise, d iy e tle a z tü k e tilm e s in e k a r ş ın

(% 54.76), % 40.4 ta ip e rk ü p re m ik , % 58.3 n o r m o k ü p - re m ik d e n e k b u lu n m u ş tu r . B u n u n , a d o le s a n s d ö ­ n e m in d e s tr e s s ve h o r m o n a l o la y la r a , iç m e s u y u ve p iş irm e k a p l a r ı n ın b a k ır iç e r iğ i ile b u g r u p t a s ık e n f e k s iy o n g e ç irm e o la s ılığ ın a b a ğ la n a b ile c e ğ i d ü ­ ş ü n ü lm ü ş tü r . D iy e tle a lı m ile s e r u m d ü z e y le ri a r a ­ s ı n d a h e r ü ç e le m e n t iç in d e ö n e m li b i r k o re la s y o n b u lu n a m a m a s ın ın ( r : 0.012, r : 0.26, r : 0.18) Zn C u Mg h u b u b a t, b u ğ d a y u n u v e k u r u t u l m u ş s e b z e le rin iç e r d iğ i f i t a t , o k s a l a t v e f o s f a t l a r ı n e m ilim i ö n l e ­ m e si, e s e r e le m e n tle r in b i r b i r l e r i ile e tk ile ş im le r i, p r o te in v e e n e r j i a l ı m d ü z e y i, a d o le s a n s d ö n e m in in f iz y o lo jik v e p s ik o lo jik b a z ı ö z e llik le ri g ib i f a k t ö r ­ le r ile a ç ık la n a b ile c e ğ i d ü ş ü n ü l m ü ş t ü r .

(* ) T ü r k iy e M illî P e d i a t r i D e rn e ğ i X X X I I . K o n g r e s i’n d e P o s te r ş e k l i n ­ d e s u n u l m u ş t u r (26 - 28 E k im 1988, A n k a r a )

(* * ) H. Ü. Ç o c u k S a ğ lığ ı E n s t i t ü s ü N ü tr is y o n v e M e ta b o liz m a B ilim D a lı. ( * * * ) H. Ü. Ç o c u k H a s ta n e s i B e s le n m e ve D iy e t B ö lü m ü .

(2)

208 G ü n fira l, F . , A v c ıo ğ lu , F ., Ö z a lp , I.

GİRİŞ

İnsan vücudunda eser halde bulunan ve belirli fonksiyonları olan dem ir (Fe), b ak ır (Cu), çinko (Zn), magnezyum (Mg), kalsi­ yum (Ca), fosfor (P), m anganez (Mn), m olibden (Mo), krom (Cr), sodyum (Na), potasyum (K) ve iyot (I2) gibi elem entlerin düzeyle­ ri, beslenme şekline göre değişim g ö sterirler (1). E ser elem entle: rin besinlerde g erek li^m ik tarlard a bulunm aları da yeterli olam a­ m akta; besinin içeriği ve kalitesi, protein m ik tarı ve to tal kalori değeri gibi absorpsiyon ve vü cu tta kullanım da etkili olan bazı fak ­ törlerin göz önünde bulundurulm ası gerekm ektedir (1).

Ülkemizde özellikle kırsal yöre ve sosyo-ekonom ik d urum u

yetersiz kent kesim lerinde beslenm e, gelenekler ve ekonom ik ne­ denlere bağlı olarak dengesiz ve yetersizdir. Genellikle b itk isel gı­ d alar alınm akta, hayvansal p ro te in ler ise günlük kaloriye % 10 dan az katkıda b u lu n m ak tad ır (2, 3). Diyetin p ro te in kalitesi de düşüktür. Süt ve çok az e t yendiği, dah a çok tahıla dayalı b ir bes­ lenmenin benim sendiği belirlen m iştir (4).

Dengeli ve yeterli beslenm e, fiziksel büyüm e, gelişm e ve cinsel olgunlaşm a ile b irlik te psiko-sosyal değişim lerin o rtay a çıktığı b ir dönem olan adolesanda da ö nem lidir (4 -7 ). Y eterli m ik ta rla r­ da protein, m ineral ve en erji alim ini g erek tiren adolesans çağında gerekli besin öğelerinin alınm asının, büyüm e, gelişm e ve aktivite- yi azalttığı b elirlenm iştir (8, 9).

Bu çalışm ada, k entlerin sosyo-ekonom ik d u ru m u yetersiz olan kesim lerinde, hızlı büyüm e dönem inde olan ve m en strü el kayıpla­ rın da söz konusu olduğu 16-19 yaş arası kız ad o lesan ların Zn, Mg ve Cu yönünden beslenm e d u ru m ları ile serum düzeyleri a ra sın d a ­ ki ilişkinin araştırılm ası am açlanm ıştır.

ARAŞTIRMA YÖNTEMİ VE ARAÇLARI

A raştırm a, Ankara ili G ülveren Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Plan­ lam ası m erkezinin hizm et verdiği Gülveren gecekondu bölgesinde yapılm ıştır. 16-19 yaş arası tü m adolesan k adınlar, yöredeki Sağ­ lık M erkezinde b u lunan «Ev H alkı Tesbit Fişleri» ta ra n a ra k b e­ lirlenm işlerdir. A raştırm aya gebe olanlar, doğum dan so n ra ilk 4 ay içinde b u lu n an lar alınm am ıştır.

(3)

A D O LE S A N L A R D A S E R U M Ç İN K O , M A G N EZYU M V E B A K IR 209

Deneklerin beslenm e durum unu etkileyecek çeşitli fak tö rleri değerlendirm ek ve sosyo-ekonomik d urum u sap tam ak am acı ile «Anket Form u» düzenlenm iştir. Sosyo-ekonomik durum , p u an la­ m a yöntem i kullanılarak belirlenm iştir (10). Gıda tük etim düze­ yi, 3 günlük gıda tüketim yöntem i ile değerlendirilm iştir. H er de­ neğin b irb irin i izleyen 3 günlük gıda tüketim döküm ü yapılm ış; besin g rupları tek tek bulunm uş; 3 günün o rtalam ası alındıktan sonra, günlük Zn, Mg ve Cu tüketim leri h esaplanarak belirlenm iş­ tir (10-12).

Deneklerin ağırlık ve boyları ölçülmüş, büyüm e ve beslenm e du ru m u n u n değerlendirilm esinde, WHO’nun önerdiği intem asyo- nal sta n d a rtla r kullanılm ıştır (13).

Deneklerden venöz kan alınarak serum Cu ve Zn düzeyleri

atom ik absorpsiyon spektrofotom etresi ile, Mg düzeyi ise spektro- fotom etrik olarak H acettepe Üniversitesi Çocuk H astanesi Biyo­ kim ya A raştırm a L a b o ra tu a n ’nda ölçülm üştür. Bu elem entlerin o rtalam aları, yüzde ve stan d a rt sapm aları belirlenerek norm al de­ ğerler ile karşılaştırılm ıştır. Ayrıca, b u n ların serum düzeyleri ile diyetle alınan m iktarları arasındaki korelasyon incelenm iştir.

BULGULAR

A raştırm a kapsam ına giren 84 adolesanm sosyo-ekonomik ve kültürel düzeylerinin tesbiti için uygulanan puanlam a yöntem ine göre sonuçlar Tablo l ’de verilm iştir.

T ab lo 1 : D e n e k le rin S osyo-E kon om lk v e K ü ltü r e l D üzeyi

Düzey S ay ı % Ç ok d ü şü k 6 7.1 D üşük 32 38.1 O rta 40 47.7 Y üksek 6 7.1 T o p lam 84 100.0

Deneklerin % 47.7 sinin sosyo ekonom ik ve kültü rel düzeyinin orta, % 38.1 inin düşük olduğu gözlenm iştir.

Deneklerin boya göre ağırlık d urum ları Tablo 2 de özetlen­ m iştir.

(4)

G ü n e r a L F . , A v c ıo ğ lu , F . , Ö z a lp , İ. 210 T a b lo 2 : D eneklerin. B o y a G öre A ğ ırlık D u ru m la r ı B oya G ö re A ğırlık S ay ı % N o rm a l a ltı 29 34.5 N o rm a l 22 26.1 N o rm a l ü s tü 33 39.2 T o p la m 84 100.0

Deneklerin boy uzunluklarına göre: dağılım ı Tablo 3’de veril-m iştir. T a b lo 3 : D e n e lk e rin Boy U z u n lu k la r ın a G ö re D a ğ ılım ı Boy U z u n lu ğ u (cm ) S ay ı % N o rm a l a ltı (1 4 2 - 159) 45 53.6 N o rm a l (1 6 0 -1 7 1 ) 38 45.3 N o rm a l.ü s tü (172 - 178) 1 1.1 T o p la m 84 100.0

Deneklerin günlük enerji, p rotein, Zn, Mg ve Cu tü k e tim le ri Tablo 4'de gösterilm iştir.

T a b lo 4 : D e n e k le rin G ü n lü k O r ta la m a E n r ji, P r o t e i n ve E se r E le m e n t T ü k e tim le ri E n e rji, P ro te in ve E se r E le m e n tle r D iy e tle A lın a n M ik ta r N o rm a ld e Ö n e rile n M ik ta r E n e r ji (k k a l) 1875 ± 394 2000 T o p la m p ro te in (g) 65 H a y v a n sa l 15.67 ± 8.75 B itk ise l 38.46 ± 11.12 Ç inko (m g) 4.57 ± 1.2 15 M ag n e zy u m (m g) 340.26 ± 83.29 300 B a k ır (m g) 1.97 ± 0.78 2-4

Günlük enerji alım ı, 28 denekte (% 33.3), 1 6 -1 9 yaş için g erek ­ li e n erjin in alt sınırı olan 1620 k ilo k alo rin in a ltın d a b u lu n m u ş ­ tu r (14). D eneklerin günlük p ro te in tü k e tim le rin in de y etersiz ve hayvansal p ro te in alıntılarının d ü şü k old u ğ u iz len m iştir. Ç in k o alı­ m ı ise 84 deneğin tü m ü n d e çok d ü şü k (% 100), Cu alım ı 46 sm da

(5)

düşük (% 54.76), Mg alım ı ise 31 inde yetersiz (% 36.9) o larak be­ lirlendi (Şekil 1).

Deneklerin serum Zn, Mg ve Cu değerleri Tablo 5’de gösteril­ m iştir.

A D O L E S A N L A R D A S ER U M Ç İN K O , M A G N EZY U M V E B A K IR 2 1 1

T ab lo 5 : D e n e k le rin S e ru m Ç inko, M agn ezy um , B a k ır D e ğ e rle ri

E se r E le m e n t S e ru m D üzey leri N o rm a l D e ğ erler

Ç in k o (% ^.g) 52 ± 19.19 65 - 150

M ag n e zy u m ( % m g ) 1.73 ± 0.28 1.8 - 3.0

B a k ır (% |ig ) 147.8 ± 41 75 - 160

84 deneğin 63’ünün (% 75) serum Zn’su düşük, 34'ünün (% 40.4) Cu'ı yüksek, 49'unun (% 58.3) norm al, l'in in (% 1.2) düşük; 42 si­ nin Mg’u düşük (% 50) bulundu. (Şekil 2). B ununla b irlikte, b u m i­ n erallerin serum düzeyleri ile diyet alım ları arasın d a önem li b ir korelasyon saptan am am ıştır (Zn, Mg ve Cu için «r» değerleri sı­ rası ile : r : 0.012, r : 0.18, r : 0.26).

Zn Mg Cu

Ayrıca, deneklerin serum dem ir bağlam a kapasiteleri ölçül­ m üş ve bu göstergelere göre % 27.3 ünde dem ir yetersizliği ile de­ m ir eksikliği anem isi b elirlenm iştir (10).

TARTIŞMA

Büyüme ve gelişme, genetik potansiyel ve bun u m odüle eden çevresel fak tö rlerin etkisi altında olur. Çevresel fak tö rlerin d e en başında beslenm e yer alır. Ülkemizde adölesan yaş gru b u n u n bü-

yüme-gelişme durum unu gösteren ve gıda alım larm ı inceleyen

a ra ştırm a la r fazla değildir (15-19). Adölesan kızlarda m enstrüel k an am alarla b aşta dem ir olm ak üzere bazı eser elem entlerin kaybı söz kon u su d u r (20, 21). Bu nedenle, b u nazik dönem de, diyetin protein, kalori, vitam inler yönünden olduğu k a d a r eser elem entler yönünden de dengeli ve yeterli olm ası gerekir.

Bitkisel besinlerde ve özellikle h u b u b a tta fazlaca b u lu n an fi- tat, oksalat ve fosfat gibi kelatörlerin Zn ile erim eyen kom pleksler o lu ştu rarak absorpsiyonu azalttıkları gö sterilm iştir (22, 23). İnce­ lediğimiz adolesanlarm diyetlerinin genellikle bitkisel besinlere da­ yandığı izlenm iştir. Un ya da undan yapılm ış bazlam a, erişte,

(6)

tar-212 G ü n e ra l, F . # A v c ıo fllu , F ., Ö z a lp , İ. a S S S S a â S î l M S S J â S S S S O Û O .S*«N O H ^ «N " ı r v n v rvn £7 3 /V o v w K n T / v n o H I « < * K * * * * » * « * « » “ £ -w ^ H x X * L *4 » K * i ft m ar * . , s . . , ■ ’ m * w " » * » -K >« < 1 » X » 1 < « " “ -J---!---. ---J ---:---( j f c u ] m n u İ l » D S » n - ı / v / j g ---- ■ ■ - . -. ■■*■-.— ı . ■ ~ — *‘A • « * . »* » * n f %>: >* ».** %H* * * *« K + * * - S * A/ ( J9W) t vf t 3 t «r S o w rr r •)* » C* ■» / r p s o N r n o rm a l it ö n e ri le n m f ü c r S lK .l L 1. O l« £ T L t C ft ff cO & R K .I İ V£ U R S N IL 'İ U IA H L /M L n M U lM N O R .U R L &

(7)
(8)

h an a gibi yiyeceklerin diyetin an a besinleri olduğu, k u m baklagil tü k etim inin yetersiz olduğu; et, peynir, sü t gibi hayvansal b esin le­ rin diyette çok az yer aldığı ö ğ renilm iştir. B una b ağ lı olarak, Z n’- n u n alım ı tüm ad o lesanlarda n o rm ald e alınm ası b eklenenin üçte b iri k adardı. D eneklerin 63'ünde serum Zn düzeylerinin n o rm ald e beklenenin altın d a b u lunm ası diyetle d ü şü k alım a b ağlanabilir.

Ç inkonun em ilim i ile besinin en erji ve hayvansal p ro te in içe­ riği arasın d a pozitif b ir korelasyon olduğu b ild irilm e k te d ir (24,25). D eneklerim izin % 27.3’ü n d e Fe yetersizliği ve Fe eksikliği ane­ m isi b u lunm ası ve m en strü el k an am alarla F e’in y a n ısıra b ü y ü k öl­ çüde Zn kaybı da olm ası (20, 21), deneklerim izdeki hipozinkem iden b ir ölçüde sorum lu olabilir.

Zn ile Cu ve Fe em ilim i sü recinde k arşılık lı an tag o n izm alar olduğu çeşitli a ra ştırm a la rla s a p ta n m ış tır (26-28). G rubum uzdaki d üşük Zn düzeylerinin, % 40.4 o ra n ın d a belirlenen h ip erk ü p rem iy e kısm en bağlı olabileceği dü şü n ü leb ilir. Sosyo-ekonom ik k o şu lları bozuk olan bölgelerde, stress veya ih tiy acın a rtm a sın ın Zn ek sik ­ liğini hızlandırabileceği b ild irilm iştir (29).

Diyetle Zn alım ı ile serum Zn düzeyleri a ra sın d a önem li b ir k o rrelasy o n sap ta n am am asım n y u k a rıd a b elirtilen fa k tö rle re bağlı olduğu d ü şü nülebilir. G erçekten, k ay n a k la rd a n elde edilen bilg i­ lere göre, h e r ne k a d a r eser elem en tlerin diyetle alm an m ik ta rla rı ile seru m düzeyleri a ra sın d a ilişki v a r ise de, b irç o k etm en b u n u d eğ iştireb ilm ek ted ir. Y u k arıd a b ah si geçen diyetsel fa k tö rle rin yanı sıra : kişin in bü y ü m e ve gelişm e sü recin d e olup o lm am ası (ad o lesan sta olduğu gibi), fizyolojik değişim ler (eser elem en tleri taşıy an p ro te in le rin yapım ı, b ö b rek lerin tu tu c u fo n k siy o n ları, stress, h o rm o n a l değişim ler, m en strü asy o n ) ve d ah a b ilem ediği­ m iz b irç o k fizyolojik süreç kişisel fa rk lılık la rd a ro l oynayabil­ m e k te d ir (7, 30).

Ayrıca, se ru m Zn d eğ erlerin in o rg an izm an ın Zn d u ru m u n u gösterem eyeceği, doku düzeylerinin incelenm esinin gerekliliği ü ze­

rin d e d u ru lm a k ta d ır (31, 32).

Ç inkonun diyetle yetersiz alım ı ve se ru m d a k i d ü şü k düzey­ le rin büyüm e ve gelişm e ile n eg atif ilişkisi old u ğ u b ild irilm iştir (33, 34). D eneklerin boya göre ağ ırlık b a k ım ın d a n % 34.5’u n u n , boya göre ise % 53.6’sım n n o rm a lin a ltın d a b u lu n m ası, b a ş ta Zn

(9)

A D O LE S A N L A R D A S E R U M Ç İN K O , M A G N EZY U M V E B A K IR 215

olm ak üzere, p ro tein ve enerji alim inin b ir ölçüde yetersiz olm a­ sına bağlanabilir. Çavdar ve ark ad aşları (15), da T ürk çocuk ve gençlerinde yaptıkları b ir araştırm ad a % 37.1 o ran ın d a boy k ısa­ lığı olduğunu; bunların % 78.2'sinin seram Zn düzeylerinin n o rm a ­ lin altın d a değerde olduğunu bildirm işlerdir.

İncelenen adölesan grubun % 36.9’unda magnezyum tüketim i de yetersiz bulundu. Bu, Mg’un en zengin kaynağı olan k u ru b ak ­ lagillerin alim inin yeterli olm am asına bağlanabilir (2). B ulguları­ m ıza göre deneklerin % 66.6'sı kurubaklagilleri h aftad a 2, % 25’i h aftad a 1, % 7.1’i 15 günde 1, % 1.1’i ise ayda b ir tü k etm ek te idi­ ler. Magnezyum, Zn ile beraber büyüm e, fetal gelişm e ve m etabo- lik olaylarda önemli rol oynam aktadır. Bu nedenle, büyüm e dö­ nem lerinde Mg gereksinim i daha fazladır (35). D eneklerin % 50 sin­ de serum Mg düzeylerinin düşük bulunm ası, adolesans dönem inde ihtiyacın artm asına bağlı olabilir.

Çinkoda olduğu gibi, Mg da da diyetle alım ile serum düzey­ leri arasın d a önemli bir korelasyon saptanam am ıştır. Bunda da, her deneğin büyümeye olan gereksinim inin farklı olm ası ve açık­ lığa kavuşm am ış bireysel başka fizyolojik fak tö rlerin varlığı rol oynayabilir.

Sosyo-ekonomik durum u yetersiz olan ailelerde, beslenm enin de yetersiz ve bozuk olduğu bilinm ektedir (16). Çavdar ve ark ad aş­ ları (15), sosyo-ekonomik düzeyleri bizim gruptan yüksek olan 106 adolesanda norm al Mg düzeyleri saptam ışlardır. Bu bulgu, beslen­ m enin serum Mg düzeyleri üzerinde etkili olabileceğini d üşündü­ rebilir.

Ayrıca suyun önemli b ir eser elem ent kaynağı olduğu dikkate alınırsa, diyet ile serum düzeyleri arasında korelasyonun önem li bulunm am asında, içme suvundaki m ineral m ik tarları rol oynaya­ b ilir (36).

Deneklerin diyet ile Cu alım ları da yetersiz olm akla berab er (% 54.76), serum Cu düzeyleri norm al (% 58.3), h a tta bazılarınınki norm alin üstünde değerlerde (% 40.4) bu lu n m u ştu r. Yüksek düzey­ ler saptananlarda, hiperküprem iye neden olabilecek lösemi, hodg- kin, hipotiroidizm gibi hastalık lar yoktu.

Çavdar ve arkadaşları (15), kız adolesanlarda %31.1 oranında

(10)

216 G ü n e r a l, F . , A v c ıo ğ lu , F . f Ö z a lp , I.

h orm onal değişim lerin, Cu’ın p eriferik k a n a geçm esi ve plazm a Zn’sunun karaciğer ta rafın d an alm m asın a n ed en o ld u ğ u b ilin m e k ­

te d ir (37).

Diyetteki Zn ve p ro te in m ik tarı Cu g erek sin im in i etk ilem ek te, b u da kişiden kişiye d eğişm ektedir (38). Zn ile Cu em ilim i organiz­ m ada ters etkileşim g ö sterm ek ted ir (27). D eneklerin % 100 ünü n diyetle Zn alim inin düşük olm ası, h ip e rk ü p re m i ned en in i açık la­ yabilir.

İncelenen g ru b u n % 45.2’sinin sosyo-ekonom ik düzeyinin ye­ tersiz olduğu tesb it edilm iştir. Bu ş a rtla rd a d en ek lerin sık en fek ­ siyon geçirebileceği ve h ip erk ü p rem in in b u n a bağlı olabileceği d ü ­ şünülebilir (39).

Dem ir eksikliği dahil çeşitli an em ilerd e se ru m Cu düzeyi arta- bilm ektedir (28). D eneklerde seru m d em irin in % 27.3 o ra n ın d a d ü ­ şük bulunm ası da h ip erk ü p rem id e yard ım cı b ir fa k tö r o labilir.

Ayrıca, içm e suyu Cu içeriğinin yüksek o lm a olasılığı ve p işir­ me k ap ların d an bulaşabilecek Cu m ik ta rı d a h ip e rk ü p re m i o lu şu ­ m una k atk ıd a bulunabilecek fa k tö rle r o la ra k d ü şü n ü leb ilir.

Sonuç olarak, eser elem ent tü k etim i ile se ru m düzeyleri a ra ­ sında; em ilim , tra n sp o rt, tu tu lm a gibi b irç o k p ro se si kap say an fizyolojik ayrıcalıklar, çevresel d eğişim ler ile diy etsel b irç o k fa k ­ töre bağlı o larak oldukça k arm aşık b ir ilişki b u lu n d u ğ u n u söyle­ yebiliriz. Ayrıca, adolesansm hızlı b ir p sik o lo jik ve fizyolojik ge­ lişim ve değişim dönem i olduğu d ik k a te a lın ırsa , b u kişisel a y rı­ calıkların daha da etk in olacağı o rta d a d ır.

SUMMARY

SERUM ZINC, MAGNESIUM AND C O PPER LEV ELS OF ADOLESCENT GIRLS IN RELATION TO T H E IR

DIETARY INTAKE

Güneral, F., A vcıoğlu, F., Ö zalp, İ.

S eru m zinc (Zn), copper (Cu) an d m agnesium (Mg) levels and th e ir d ietary in tak e w ere investigated in 84 ad o le sc e n t g irls w ho lived in one of the o u tsk irt d istric ts of A nkara-G ülveren. S eru m

(11)

A D O LE S A N L A R D A S ER U M Ç İN K O , M A G N EZY U M V E B A K IR 217

levels of zinc and copper w ere m easured by atom ic ab so rp tio n spectrophotom etry. Serum m agnesium levels w ere d eterm ined by a sp ectrophotom etric m ethod. A th ree day's diet h isto ry w as ta- ken from the subjects to evaluate th eir n u trie n ts intake. I t vvas observed th at th eir diet consisted of m ainly cereals an d m eals p rep ared w ith vvheat flour; th e ir p ro te in in tak e of anim al origin w asvery low and their consum ption of dessicated legum es vvas n o t enough to com pensate for the p ro tein deficit. Accordingly, Zn and Mg w ere found to be insufficient in the diet (100*% and 36.9 % of the cases respectively) and their serum levels p a rtly reflected this deficit (75 % and 50 % of the cases respectively). D espite the low dietary intake of copper (54.7 %), adolescents w ere e ith e r hyper- cuprem ic (40.4%) o r norm ocuprem ic (58.3%). This can be attri- b u te d to the stress and horm onal variations of the adolescence period, to the copper content of the drinking vvater, to th e copper contam ination from meal cups and to the high risk of infectional diseases in this group. There vvere no positive correlations betw een serum levels of these m inerals and th eir dietary intake. This can be due to the high phytate, oxalat eand p h o sp h ate co ntent of the diet. In addition this, o ther factors such as the! in tera ctio n of th e­ se elem ents w ith each other, the in tak e of pro tein and energy, the physiologic and psychologic variations of the adolescence period, may in p a rt explain the absence of any correlation.

K A Y N A K L A R

1 — R o sen b erg , I. H„ Solom ons. N. W. : B iolo gical A v a ila b ility of M in e

-ra ls a n d T -ra c e E le m e n ts : A N u tritio n a l O verw iew . Ajm. J. C lin. Nucr. 35 : 781, 1982.

2 — B e s in le rin B ileşim leri. T ü rk iy e D iy e tisy e n le r D e rn e ğ i Y ay ın ı, No. 1, A n k a ra , 1988.

3 — K oksal, O. : T ü rk iy e 'd e B eslen m e D u ru m u . 1974 U lu sa l B eslen m e ve S ağ lık A ra ştırm a s ı B u lg u la rı. A ydın M a tb a a sı. A n k a ra , 1977.

4 — Işıfcsoluğu, K . M. : B eslen m e. M illî E ğ itim G e n ç lik ve S po r B a k a n ­ lığı Y a y ın la rı, 145 D ers K ita p la r ı Dizisi, 102, İ s ta n b u l, 1984.

5 — Aksu, B., Ö zcan, C. : O kul Ç ağı Ç o c u k la rın d a B eslen m e S o ru n la rı ve B azı Ö n e rile r P a n e li. B eslenm e ve D iy et D ergisi, 10 : 19, 1981.

6 — D w yer, J. : N u tritio n a l R e q u ire m e n ts of A dolescence. N u tr. Rev.,

(12)

218

G ü n e ra l, F . , A v c ıo ğ lu , F . , Ö z a lp , I.

7 — F o rb es G. B. : N u tr itio n a l R e q u ir e m e n ts in A d o le s c e n c e _ I n : S u skıd R .E . (e d ). T ex tb o o k of P e d ia tric N u tritio n . New Y ork, B a v e n P re ss, 381, 1981.

8 — H eald, F. P. : A d o lescen t N u tritio n . Med. C lin. N o rth . Am„ 59 : 1329,

1975.

9 — D aniel, W. A. : P h y s ic a l G ro w th a n d D e v e l o p m e n t . i n : D a n ıe l W. A. Jr. T h e A d o lesc en t P a tie n t. S t. Louis, t h e C .V . M osby Com ., 5, 1970 10 — Avcıoğlu, F .E . : G ü lv e re n B ö lg esin d e K ız A d o le sa n la rd a D e m ir Y e­

tersizliğ i, D e m ir Y e te rsizliğ i A n em isi P re v a la n s ı ve B eslen m e D u ­ ru m u . B ilim U z m a n lığ ı Tezi, Aile S a ğ lığ ı P ro g ra m ı, A n k a ra , 1986. 11 — G ib so n , R. S., M artm ez , O. B„ M ac D o n a ld , A. C. : T h e Z ınc. p o p p e r

a n d S e le n iu m S ta tu s of a S elected S a m p le of C a n a d ıa n E ld e rly W o- m en. J. G e ro n to l, 40 : 296, 1985.

12 — K ra ll, E. A., D w yer, J. T. : V a lid ity of a F o od F re q u e n o y Q u e stio n -n a ir e a -n d â F ood D ia ry i-n a S h o r t - T err-n R e c a ll S itu a tio -n . J. Am. D iet. Ass., 87 : 1374, 1987.

23 je llif fe , D. B. : T h e A sse ssm e n t of t h e N u tr itio n a l S ta t u s of t h e C om -m u n ity . WHO, G e n ev a, 1966.

14 __ A rslan, P. : B ire y in ve T o p lu m u n B e sle n m e D u ru m u n u n D e ğ e rle n ­ d irilm e s in d e K u lla n ıla n v ey a K u lla n ılm a s ı G e re k li Y ö n te m ve S t a n ­

d a r t D e ğ erler. B e sle n m e ve D iy et D ergisi, 11 : 49, 1982.

15 - Ç a v d a r A., A rcasoy, A., G özdaşoğlu, S. : T ü rk Ç ocuk ve G e n ç le rin d e

A nem i O ra n ı, D e m ir E k sik liğ i, îz E le m e n tle r. T übitafc Y a y ım No : 58. A n k a ra , 1976.

16 - K o c ao ğ lu A. B „ K o k sal, O. : T h e E ff e c t of S o cio -E co n o m ic C ondi-tio n s o n G ro w th , D e v e lo p m e n t a n d O b e sity A m ong A d o le sc e n ts in T u rk e y , J. N u tr. a n d D iet., 14 : 25, 1985.

17 _ Neyzij o ., Alp, H. : E rg e n lik Ç a ğ ın ın Ö zellikleri. II. Ç ev re F a k t ö r l e r i ­ n in E tk isi, E rg e n lik B e lirtile ri ile S o m a tik İn d e k s le r A ra s ın d a k i İ liş ­ k ile r. İst. T ıp F a k . M ec., 40 : 366, 1977.

18 — E ser, S., T e tm a n , Ş., İşli, N. : K uzey A n a d o lu Ö ğ re n c ile rin d e N u tris -y o n D u ru m u n a G ö re P u b e r te Y aşı. Y en i T ıp Alem i, X I . 17, 1962. 19 __ T ü m e rd e n , Y„ Ö zsüt, H„ E m ekli, U. : A d o lesa n D ö n e m in d e Ö ğ re n im ­

d e k i G e n ç le rin B eslen m e D u r u m la r ın ı E tk ile y e n Y ö resel v e S o syo -

Ekonoanik - K ü ltü r e l E tk in lik le r in A ra ş tırılm a s ı, C e rr a h p a ş a T ıp

F a k . İst. Ü niv. D ia b e t Y ıllığı, 1985.

20 __ C h a rlto n , R. W., B a th w e ll, T. H. : I r o n D e ficien cy A n em ia. S em in .

H e m a to l V II : 67, 1970.

21 __ C o m m itte e o n I r o n D eficiency. Ir o n D e ficien cy i n t h e U n ite d S ta te s . JAM A 203 : 407, 1968.

(13)

A D O LE S A N L A R D A S ER U M Ç İN K O , M A G N EZY U M V E B A K IR 219

22 — O ’D ell, B. L„ S avage, J. E. : E ffeo ts of P h y tic Acid o n ZLnc B io a v a ila -bility , Nuıtr. Rev., 42 : 322, 1984.

23 — S a n d s trö m , B„ A lm gren, A., K ivisto, B. : Z inc A b so rb tio n in H u m a n s F ro m M eals B ased o n Rye, B arley, O a tm ea l, T ritic a le a n d W hole W h e at. J. of N u tr., 117 : 1898, 1987.

24 — S a n d s trö m , B„ A rvidsson, B., C eberb lad, A. : Z inc A b so rb tio n F ro m C o m posite M eals. Am. J. Clin. N u tr., 33 : 739, 1980.

25 — S h a h , B. G., B elonje, B. : B io a v a ila b ility of Z inc in B eef W ith a n .i W ith o u t P la n t P ro te in . Fed. Proc., 40 : 855, 1981.

26 — S olom ons, N. W., Jaco b , R. A. : S tu d ie s o n th e B io a v a ila b ilty of Z inc in H u m a n s : E ffe c ts of H enıe a n d N on -H em e I r o n o n t h e A b so rb tio n of Z inc. Am. J. Clin. N utr., 34 : 475, 1981.

27 — F e s ta , M. D., A nderson, H. L., Dowdy, R. P. : E ffe c t of Z inc I n ta k e on C opper E x c re tio n a n d R e te n tio n in M en. Am. J. C lin. N utr.. 41 : 285, 1985.

28 — D avis, G. K. : M icro e le m en t I n te r a c tio n s of Zinc. C op p er a n d Ir o n in M a m m a lia n Species. A nn. NY. Acad. Sci. NY. 355 : 130, 1980. 29 — E m ln ia n s, J., Ziai, M., R ein h o ld , J. G. : Z inc D eficien cy in M aln o

-u ris h e d C h ild re n . I n : B arltro p , D. a n d B u rla n d , W. L. : M in era l M e ta b o lism i n P e a d ia tric s O xford, B lack w ell S c ie n tific P ub., 99, 1969. 30 — O.Dell, B. L. : B io av ailab ility of T ra c e E lem en ts. N u tr. Rev., 42 : 301,

1984.

31 — H e n k in , R. I., A am odt, R. L. : A R e d e fin itio n of Z inc D eficiency. I n : In g . V ett. G. E. ( e d ) . N u tritio n a l B io a v a ila b ility of Zinc. W a s h in g to n , D. C. A m eric an C h em ical Society, 83, 1983.

32 — F ick el, J. J., F re e la n d - G raves, J. H„ R oby, M. J. : Z inc T o le ra n c c T e sts in Z inc D e fic ie n t a n d Z inc S u p p le m e n te d D iets. Am. J. C lin -

N u tr., 43 : 47, 1986.

33 — G old en , M. H. N„ G olden, B. E. : E ffe c t of Z inc S u p p le m e n ta tio n on t h e D ie ta ry In ta k e , R a te of W e ig h t G a in a n d E n e rg y C o st of T issu e D e p o sitio n in C h ild re n R eco v erin g From. S ev ere M a ln u tritio n . Am. J. C lin. N u tr., 34 : 900, 1981.

34 — W a lra v e n s, P. A. : N u tritio n a l Im p o rta n c e of C op per a n d Z inc in N e o n a te s a n d In f a n ts . Clin. C hem ., 26 : 185. 1980.

35 — N elson, W. E., V a u g h an , V. C., Mc K ay, R. J. : T ex tb o o k of P e d ia tric s 9 th Ed. P h ila d e lp h ia , W. B. S a u n d e rs Cora., 28, 132, 210, 1050, 1969. 36 — C in, Ş. : 5 - 2 5 Y aş A rası K öy ve Ş e h ir B ire y le rin d e S e ru m Zn, Fe,

Cu, Mg D üzeyleri ve Z n A b so rp siy o n u n u n İn c elen m esi. D o çen tlik

(14)

220 G ü n e ra l, F ., A v c ıo ğ lu , F., Ö z a lp , I.

37 — P e k a re k , R. S., P o w an d e, M. C.. w a n n e m a c h e r. R. W. : T h e E ffe c t of Leulkocytic E n d o g en o u s M e d ia to r (L*EM) o n S e ru m C o pp er a n d C e ru lo p la sm in C o n c e n tra tio n s in t h e R a t. P ro c. Soc. Exp. Biol. Med., 141 : 102, 1972.

38 — S a n d ste a d , H. H. : C opper B io a v a ila b ility a n d R e q u ire m e n ts . Ara. J. Clin. N utr., 35 : 809, 1982.

39 — W introbe, M. M. : C lin ica l H e m ato lo g y . 6t h Ed. P h ila d e lp h ia , L ea

Referanslar

Benzer Belgeler

Mimarî bir eserin esas bünyesinden ziyade bü- tünlük ve umumî tesirini ifadelendiren ve bunun için daha çok, sanatkâr olan mimardan sanat hari- cinde umumî bir kültürle

Mimarın meydana getireceği eser maddi veya manevî bakımdan mutlak surette insanların ihtiyacı için olacağından yalnız güzellik düşüncesi ile meydana gelmiş mimarî bir e-

Genel bina İskeletinin statik ve neticede maliyette eko- nomik, azlık, suların akışında temizlik ve evin içine alabil- mek imkânı; düz çatıda dilatasyon ve neticesi dam - bahçe

(Bugünkü yollar; kurunu vustadan kalmış keçi yolları üzerine kaldırım döşenerek meydana gelmiştir. Bunlar mo- dern teknik neticesi hasıl olmuş değildir. Eşeklerin sallana

En kesinlikle tesbit edilen nokta paras- kenionların tavanları ile üzerlerinin sivri bir çatı ile örtülü olmasıdır. Sonuç olarak şunu söyliyebiliriz ki, Aspendos tiyatrosu-

içtimai inkilâplar birbirini takip ediyor. Gerek müslüman, gerekse hıristiyan v e musevi- ler için dinî merasim elbiselerile gezmeyi sureti kat'- iyede men ediyor. Türk dili

devî yapılar için, bir plân kabul etmemiş olduğu gibi, tatbik ettiği yapılarda da, ekonomi fikri hâkim olmamış, çok defa lükse kaçmıştır. Devlet inşaatının bu

Bunun için mimar; muntazam kereste kullana - mamış orman odununu yuvarlak şeklinde olduğu gibi bırakarak, güzel bir dağ başı evi gösterişi elde etmiştir.. Ev;