• Sonuç bulunamadı

Yerel televizyonların ana haber bültenlerinde içerik: Elazığ ve Malatya illeri örneği / Contents in main news of local televisions: Example of Elazığ and Malatya provicences

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yerel televizyonların ana haber bültenlerinde içerik: Elazığ ve Malatya illeri örneği / Contents in main news of local televisions: Example of Elazığ and Malatya provicences"

Copied!
116
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

FIRAT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İLETİŞİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI

YEREL TELEVİZYONLARIN ANA HABER BÜLTENLERİNDE İÇERİK: ELAZIĞ VE MALATYA İLLERİ ÖRNEĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN HAZIRLAYAN

Yrd. Doç. Dr. Nural İMİK TANYILDIZI Meryem TOLAN

(2)

T.C.

FIRAT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ İLETİŞİM BİLİMLERİ ANABİLİM DALI

YEREL TELEVİZYONLARIN ANA HABER BÜLTENLERİNDE İÇERİK: ELAZIĞ VE MALATYA İLLERİ ÖRNEĞİ

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN HAZIRLAYAN Yrd. Doç. Dr. Nural İMİK TANYILDIZI Meryem TOLAN

Jürimiz, ... tarihinde yapılan yüksek lisans tezini oy birliği / oy çokluğu ile başarılı saymıştır.

Jüri Üyeleri: 1.

2. 3. 4.

F.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Kurulu’nun ...tarih ve ... sayılı kararıyla bu tezin kabulü onaylanmıştır.

Prof. Dr. Zahir KIZMAZ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü

(3)

ÖZET

Yüksek Lisans Tez

Yerel Televizyonların Ana Haber Bültenlerinde İçerik: Elazığ ve Malatya İlleri Örneği

Meryem TOLAN

Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İletişim Bilimleri Anabilim Dalı

Elazığ – 2014, Sayfa: X + 105

Yerel medya, yaygın medya ile işlevleri açısından ortak özellikler taşımaktadır. Ancak yerel medya, ulusal medyadan farklı olarak yerellik anlamında önemli sorumluluklar taşımaktadır. Çünkü ülke ve uluslararası gündemde gelişen olaylarla ilgili haberlere yaygın medyanın yayınları içerisinde zaten yer verilmektedir. Herkesi ilgilendiren konuları haber yapan yaygın medyanın sadece bir yöreye yoğunlaşması imkânsızdır. Bu nedenle yerel medya yerellik açısından oldukça önemlidir.

Yerel medyaya önemli görevler düşmektedir. Bu bakımdan yerel medyanın yayın akışı içerisinde yer alan ana haber bültenlerinde yereli ilgilendiren konulara yer verilerek halk bilgilendirilmektedir. Ana haber bültenlerinde, bölgeyi ve kenti ilgilendiren haberler yer almaktadır. Kentin çeşitli sorunları, vatandaşın beklentileri ve şikayetleri, kültürel etkinlikler, yerel yönetimler ve trafik kazaları gibi şehri ilgilendiren haberlere yer verilmektedir.

Bu çalışmada Elazığ ve Malatya’da yayın yapan yerel televizyonlar haber verme işlevi bakımından incelenmiştir. Bu kapsamda yerel televizyonların haber içerikleri, haber kaynakları, haber konuları, konulardaki sınırları ve özellikle yerel olanı ne ölçüde ele alarak yansıttıkları incelenmiştir. Çalışmada Elazığ ve Malatya illerindeki yerel televizyonların haber verme ve bilgilendirme gibi görevlerini çoğunlukla yerine getirdiği ancak eleştiri ve uyarı noktasında eksik kaldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Yerel medya, ana haber bültenleri, yerellik, yaygın medya, yerel televizyonlar.

(4)

ABSTRACT

Master Thesis

Contents in Main News of Local Televisions: Example of Elazığ and Malatya Provicences

Meryem TOLAN

Fırat University Institue of Social Sciences

Department of Communication Sciences Elazığ – 2014, Page: X + 105

Local media carries common characteristics in terms of functions with mainstream media. However local media, carries important responsibilities in sense of locality unlike the national media. Because, news about events in the country and on the international agenda are already included in publications of mainstream media. It is imposible to focus on only one region for news media which focus on common issues that concern everyone. Therefore locality is quite important for local media.

Also local media has an important role. In this context, people are informed by local issues included in main news bulletins broadcasted by local media. In main news bulletins, news that concerns region and province were included. Also, news that concern province such as various problems of city, expectations and complaints of citizens, cultural activities, local authorities and traffic accidents were given in news.

In this study, local televisions located in Elazığ and Malatya provinces were examined in terms of function of news broadcasting. In this context, news content, news sources, news topics, border of issues of local televisions and especially extent of local ones in reflected news were examined. In this study, it was concluded that local televisions often fulfill their duty for provide news and information, but lacking at the point of criticisms and warnings.

Keywords: Local media, main news bulletins, locality, mainstream media, local televisions.

(5)

İÇİNDEKİLER

ÖZET ... II ABSTRACT ... III İÇİNDEKİLER ... IV TABLOLAR LİSTESİ ... VII ÖN SÖZ ... IX KISALTMALAR ... X

GİRİŞ ... 1

BİRİNCİ BÖLÜM 1. TELEVİZYON HABERİ VE HABERİN ÖĞELERİ ... 3

1.1. Haber Tanımları ... 4 1.2. Habercilik İlkeleri ... 7 1.3. Haber Değeri ... 9 1.4. Haberin Öğeleri ... 11 1.4.1. Gerçeklik (Doğruluk) ... 11 1.4.2. Yenilik (Güncellik) ... 12

1.4.3. İlginçlik (İlgi Uyandırma) ... 13

1.4.4. Önemlilik (Önemli Sayılma) ... 14

1.4.5. Anlaşılırlık (Anlam Taşıma) ... 14

1.4.5.1. Kitle İletişimi Eğrisi ... 15

1.4.5.2. Emir Tekrarı ... 16

1.5. Haber Kaynakları ... 17

1.6. Televizyon Haberi ... 20

1.7. Televizyon Haberinin Teknik Yapım ve Yayın Süreci ... 24

İKİNCİ BÖLÜM 2. YEREL MEDYA VE YEREL TELEVİZYON HABERCİLİĞİ ... 26

2.1. Yerel ve Yerellik Kavramları ... 29

2.2. Yerel Medyanın Önemi ... 30

2.3. Yerel Medyanın Görev ve İşlevleri ... 33

2.4. Yerel Televizyonlar ve Kamu Hizmeti Yayıncılığı ... 36

2.5. Yerel Televizyonların Sorunları ... 37

(6)

2.5.2. Eğitim Sorunları ... 39

2.5.3. Teknik Sorunlar ... 39

2.5.4. Hukuki Sorunlar ... 40

2.6. Yerel Televizyon Haberciliğine Genel Bakış ... 41

2.7. Yerel Televizyonda Haber Türleri ... 43

2.7.1. Politika Haberleri ... 43

2.7.2. Ekonomi Haberleri ... 44

2.7.3. Sivil Toplum Haberleri ... 45

2.7.4. Magazin Haberleri ... 45

2.7.5. Eğitim-Araştırma Haberleri ... 46

2.7.6. Adliye- Güvenlik Haberleri ... 47

2.7.7. Kültür-Sanat Haberleri ... 47

2.7.8. Spor Haberleri ... 48

2.7.9. Belediye ve Valilik Haberleri ... 49

2.7.10. Çevre ve Sağlık Haberleri ... 49

2.7.11. Kamu Haberleri ... 50

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 3. ELAZIĞ VE MALATYA İLLERİNDE YEREL TELEVİZYONLAR ... 51

3.1. Elazığ’da Yerel Medya ... 51

3.2.Elazığ’da Yerel Televizyonlar ... 52

3.2.1. Kanal 23 ... 52

3.2.2. Kanal E ... 52

3.2.3. Fırat TV ... 53

3.3. Malatya’da Yerel Medya ... 53

3.4. Malatya’da Yerel Televizyonlar ... 53

3.4.1. Ufuk TV ... 54

3.4.2. Güneş TV ... 54

3.4.3. TV Malatya ... 54

3.4.4. ER TV ... 54

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 4. YEREL TELEVİZYONLARIN ANA HABER BÜLTENLERİNDE İÇERİK: ELAZIĞ VE MALATYA İLLERİ ÖRNEĞİ ... 55

(7)

4.1.1. Amaç ... 55 4.1.2. Önem ... 56 4.1.3. Hipotezler ... 56 4.1.4. Sınırlılıklar ... 57 4.1.5. Evren ve Örneklem ... 57 4.2. Yöntem ... 58

4.2.1. Veri Toplama Teknikleri ... 59

4.2.2. Verilerin Çözümü ve Yorumlanması (Elazığ ili) ... 59

4.2.3. Verilerin Çözümü ve Yorumlanması (Malatya ili) ... 75

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME ... 91

KAYNAKÇA ... 95

EKLER ... 104

(8)

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. Kanallara Göre Haber Dağılımları ... 59

Tablo 2. Kanallara Göre Haberin Yayınlandığı Tarih ... 60

Tablo 3. Kanallara Göre Haberin Sırası ... 61

Tablo 4. Kanallara Göre Haberin Süresi ... 61

Tablo 5. Kanallara Göre Haberin Kaynağı ... 62

Tablo 6. Kanallara Göre Haberin Türü ... 63

Tablo 7. Kanallara Göre Haberin İçeriği ... 64

Tablo 8. Kanallara Göre Haberin Konusu ... 65

Tablo 9. Kanallara Göre Haberin Niteliği ... 67

Tablo 10. Kanallara Göre Olayın Oluş Biçimi ... 68

Tablo 11. Kanallara Göre Haberin Düzenleme Biçimi ... 69

Tablo 12. Kanallara Göre Haberin Amacı ... 70

Tablo 13. Kanallara Göre Siyasi Parti Haberlerinin Dağılımı ... 71

Tablo 14. Kanallara Göre Haberde Reklam Unsuru ... 72

Tablo 15. Kanallara Göre Habere Konu Olan ... 72

Tablo 16. Kanallara Göre Haberde Yorum ... 73

Tablo 17. Kanallara Göre Haberde Taraflılık ... 74

Tablo 18. Kanallara Göre Haberde Yönlendirme ... 74

Tablo 19. Kanallara Göre Haber Dağılımları ... 75

Tablo 20. Kanallara Göre Haberin Yayınlandığı Tarih ... 76

Tablo 21. Kanallara Göre Haberin Sırası ... 77

Tablo 22. Kanallara Göre Haberin Süresi ... 77

Tablo 23. Kanallara Göre Haberin Kaynağı ... 78

Tablo 24. Kanallara Göre Haberin Türü ... 79

Tablo 25. Kanallara Göre Haberin İçeriği ... 80

Tablo 26. Kanallara Göre Haberin Konusu ... 81

Tablo 27. Kanallara Göre Haberin Niteliği ... 82

Tablo 28. Kanallara Göre Olayın Oluş Biçimi ... 83

Tablo 29. Kanallara Göre Haberin Düzenleme Biçimi ... 84

Tablo 30. Kanallara Göre Haberin Amacı ... 85

(9)

Tablo 32. Kanallara Göre Haberde Reklam Unsuru ... 87

Tablo 33. Kanallara Göre Habere Konu Olan ... 87

Tablo 34. Kanallara Göre Haberde Yorum ... 88

Tablo 35. Kanallara Göre Haberde Taraflılık ... 89

(10)

ÖN SÖZ

Yerel medya, toplum ve çevre içerisinde çok önemli bir yere sahiptir. Çünkü yerel medya, içinde bulunduğu bölgenin ya da yörenin değerlerini, ekonomik durumunu ve siyasal çizgisini bilme ve değerlendirme olanağına sahiptir.

Televizyon, ilettiği haberlerle diğer kitle iletişim araçlarından daha etkilidir. Çünkü televizyonun yayınlarında sesin yanın da görüntü de mevcuttur. Televizyonun bu özelliği haberlerin insanlar üzerindeki etkisini arttırmaktadır.

Yerel televizyonlar, yereli ilgilendiren konulara ana haber bültenlerinde yer vererek halkı bilgilendirmektedir.

Bu araştırmada yerel televizyonların ana haber bültenleri haber verme işlevi açısından incelenmiştir. Tez çalışması sürecinde kendisiyle rahatlıkla iletişime geçerek bilgilerine başvurduğum, çalışmamda önemli katkılarda bulunan kıymetli hocam Yrd. Doç. Dr. Nural İmik Tanyıldızı’na ve araştırma aşamasında desteğini esirgemeyen Kanal 23 Televizyonu Genel Koordinatörü İbrahim Menengiç’e teşekkür ederim.

(11)

KISALTMALAR akt. : Aktaran bkz. : Bakınız C. : Cilt Çev. : Çeviren Ed. : Editör

K.İ.A. : Kitle İletişim Araçları

MEGEP : Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi RTÜK : Radyo Televizyon Üst Kurulu

S. : Sayı

s. : Sayfa

(12)

GİRİŞ

Çağımızda bilgiye ulaşmak kitle iletişim araçları sayesinde artık oldukça kolaydır. Bu nedenle kitle iletişim araçları, diğer bir ifadeyle medya, günümüzde dünya toplumları için oldukça önemli bir yere sahiptir. Kitle iletişim araçları ulusların milli sınırlarını ve coğrafi uzaklıklarını sanal olarak ortadan kaldırmış bulunmaktadır. Bu sayede dünya milletleri yoğun bir sosyo-kültürel ve hatta ekonomik ilişkiye girmektedir. Bugünkü dünyada güçlü bir medyayı elinde bulunduran devletler ve kişiler aynı zamanda gücü de kontrollerinde tutmaktadırlar. Günümüzde dünyanın herhangi bir bölgesinde oluşan olay, önem derecesine göre kitle iletişim araçları ile bir anda ulusal ve uluslar arası düzeye taşınabilmektedir (Alav, 2001: 13).

İnsan için günlük hayatında olduğu gibi haberlerde de ilgisini en çok yakın çevresi çekmektedir. İstanbul’da yaşayan birinin ilgisini öncelikle İstanbul ile ilgili haberler sonra sırasıyla Türkiye, komşu ülkeler ve dünya ile ilgili haberler çeker. İzleyicinin içinde yaşadığı, kendisine en yakın coğrafi alanda olup bitenler kendi yaşantısını en fazla etkileyecek olanlardır. Bu nedenle insan bu coğrafyada yaşananlar hakkında bilgi sahibi olmak, kendisini nelerin beklediğini, nasıl bir ortamda yaşadığını bilmek istemektedir (Çil, 2007: 14). İnsanların yakın çevrelerinde olup bitenleri bilme isteği yerel medyanın önemini ortaya koymaktadır. Yerel medya insanlara bölgelerinde gelişen olaylara ilişkin bilgileri ulaştırmaktadır.

Şeker yaptığı araştırmada Türkiye’deki gelişmiş illeri temsil ettiği düşünülen 10 ildeki yerel gazetelerin mevcut gücünün yerel basından beklenen işlevleri yerine getirmeye yetmeyeceği sonucuna ulaşmıştır. Az sayıdaki istisna dışında içerik ve teknik kalite bakımından yeterli düzeyde olmayan gazeteler okuyucuya yeterince ulaşamamakta, halkın sorunlarını dile getirebilecek bir habercilik yapmamakta dolayısıyla yerel gündemi etkileyememektedir (2007: 323). Haber verme işlevi arasında en önemli nokta bilgilendirmedir. Halk, yerel medyadan kendi bölgelerine ait gelişmeleri öğrenmek istemektedir. Bölgenin sorunlarından uzaklaşarak gündem oluşturamayan yerel medyanın asıl işlevini yerine getirmesi imkansızdır.

Uğurlu ve Öztürk televizyonların ana haber bültenlerinin içerik analizini yaptıkları çalışmada haberlerde canlı yayın sistemlerinin geliştirilmesiyle birlikte insanların meydana gelen bir olaydan anında haberlerinin olduklarının sonucuna ulaşmıştır. Araştırmada haberlere yorum katıldığı, kanalların haberleri kendi düşünce ve

(13)

fikirlerine göre çevirerek olaydaki tarafları dinlemedikleri verilerine ulaşılmıştır (2006: 241). Haberler hazırlanırken tarafsızlık ilkesinin gözetilmesi oldukça önemlidir. Medyada yer alan haberlerin tek taraflı yayın anlayışından uzak objektif bir şekilde olmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.

“Yerel medya ile yaygın medya birbirlerinin yerini ancak kısmen doldurabilecek şekilde üretimler hedefleyen, birbirinin yerini almadan yan yana, paralel işleyen kanallar olma özelliğini taşıyorlar. Bu tespit bizi iki önemli sonuca götürüyor. Birincisi, yaygın medya karşısında, yerel medyanın vazgeçilmezliği. İkincisi, yerel medyanın yaygın medya ne ise, o olmaması gerekiyor. Bunun anlamı yerel medyanın sadece farklı değil, genel geçer olana alternatif bir kurumsallaşma ve habercilik anlayışı içinde olması demek”. Halkın yerel medyadan beklentileri ulusal medyadan farklıdır. Halk bölgede yayın yapan medyadan yereli ilgilendiren konulara yer vermelerini beklemektedirler” (Alankuş, 2005:17-18).

Yaygın medya, ulusal ve uluslar arası gündeme ilişkin önemli bilgi ve gelişmeleri insanlara aktarmaktadır. Yerel medya ise yöreyi ilgilendiren gelişmeleri yakından takip ederek yerel halkın bilgilendirilmesini sağlamaktadır. Yerel medya bilgilendirme görevini yerine getirirken aynı zamanda hitap ettiği yöre halkının sorunlarını, taleplerini ve eleştirilerini göz ardı etmemesi gerekmektedir.

Çalışmada Elazığ ve Malatya’da yayın yapan yerel televizyonlar haber içerikleri bakımından incelenmiştir. Araştırmaya örneklem olarak seçilen yerel kanalların yayınladığı haberler incelenmiş ve bu haberlerin çözümlemesi yapılmıştır. Bu kapsamda yayınlanan haberler içeriği, türü, konusu, kaynağı ve niteliği açısından analiz edilmiştir. İçerik analizi yöntemi kullanılarak yapılan bu analizler sonucunda elde edilen veriler daha sonra SPSS 16.0 istatistik paket programına aktarılarak tablolaştırılmış ve değerlendirilmiştir.

(14)

BİRİNCİ BÖLÜM

1. TELEVİZYON HABERİ VE HABERİN ÖĞELERİ

Televizyon, insanlara hem görsel hem işitsel uyaranlar sunarak diğer kitle iletişim araçlarından daha etkili olmaktadır. Televizyon, kitle iletişim araçları içerisinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Televizyon, bu noktada önemli bir güce sahip olan en etkin kitle haberleşme aracıdır.

Sesi ve görüntüyü ayrı ayrı uzak mesafelere ulaştırmaya çalışan insan, geliştirdiği teknolojiyle ses ve görüntüyü birlikte veren aracı bulmuştur. Televizyon adı verilen bu araç, bugün toplumları etkileyen en önemli kitle haberleşme aracıdır. Toplumların, haberleşme, eğitim, eğlence gibi gereksinimlerini görüntüyü de ekleyerek karşılayan bu araç bugün en geniş izleyici kitlesine sahip olmuş ve bu sebeple de en güçlü kitle iletişim aracı olarak ilk sırada yerini almıştır. Televizyon ülkede ve dünyada olan bitenleri ve bizi ilgilendirecek her türlü olayları sesten daha da etkileyen görüntüsü ile vererek insanları olayları yerinde seyreden kişiler durumuna getirmektedir. Kamuoyunun daha etkili biçimde oluşması, mal ve hizmetlerin tanıtılması gibi fonksiyonları olan televizyon, insanların günlük hayatlarını bile etkileyebilecek güce erişmiştir (Geyik, 2008: 1). Televizyon bilgiyi aynı anda birçok insana ulaştırması nedeniyle kitle iletişim araçları içerisinde önemli bir yere sahiptir. Televizyon günümüz kitle iletişim araçları içerisinde insanların en çok ilgisini çeken, hayatlarının vazgeçilmez bir parçası haline geldiği aygıttır. Televizyon, en önemli enformasyon aracı olarak toplum hayatında yerini almıştır. Yapılan çalışmada, insanların en çok kullandığı kitle iletişim aracı olarak seçilen televizyon, toplumların kültürünü, geleneklerini, örf ve adetlerini değiştirebilmektedir (Uğurlu ve Öztürk, 2006: 39). Çağımızda televizyonun yanı sıra dergi, gazete, kitap gibi basılı; radyo, sinema, video gibi görüntülü ve sesli kitle iletişim araçları, insanlara bilgi aktarır, davranış değişikliği yapar. Dolayısıyla yaşanan bu değişiklik bireyin ve toplumun yaşantısını etkiler. Ortak amaçların, beklentilerin, duyguların, düşüncelerin, değerlerin, inançların, tutumların, eylemlerin oluşmasına katkıda bulunur (Köknel’den akt. Emanetoğlu, 2006: 26).

(15)

Haber alma ve haber verme ihtiyacı insanlığın var olması kadar eskidir. Toplumlar geliştikçe haber alma ve haber verme daha seri bir süreç olma özelliği kazanmıştır. Kişinin kendi sınırları çevresinden çıkıp, tüm dünyaya ulaşmasını sağlamaktadır (Aziz’den akt. Tanrıverdi, 2006: 16). Günümüzde birey ve toplum, kitle iletişim araçları ile bilgiye ulaşarak dünyadaki gelişmeleri yakından takip edebilme imkanına sahiptir.

Modern iletişim, haber bültenlerinin dünyanın herhangi bir yerinde meydana gelen olayların anında yansıtılmasına olanak verir (Öksüz, 2003:162). Gazete ve dergi gibi yazılı araçlara teknolojik ilerlemeler neticesinde radyo ve televizyon eklenmiştir. Teknolojinin gelişmesiyle “elektronik habercilik” dönemi başlamıştır. Haberlerin işitsel ve görsel- işitsel olarak izleyiciye ulaştırıldığı bu araçlar, özellikle hızlı haber verme ve izleyicisi açısından özel bir eğitimi- okur-yazar olmak gibi- gerektirmeden mesajların alımlanabilmesi özelliği ile kısa sürede yaygınlaşmıştır. 1920’li yıllardan itibaren radyo, 1950’li yıllardan sonra da televizyon tüm dünyada yaygınlık kazanmış ve günümüzde her ailenin, hatta neredeyse her bireyin sahip olduğu iletişim araçları haline gelmiştir (Karabay, 2000: 84-85). “Elektronik habercilik” dönemi ile birlikte insanlar bilgiye daha hızlı ulaşabilmektedir.

1.1. Haber Tanımları

İnsanlar yaşadığı yer neresi olursa olsun dünyada yaşanan gelişmeleri bilmek ister. Haber, bir olayın gerek en yakında gerekse kilometrelerce uzakta yaşansa dahi birçok insanı ilgilendiriyorsa halka ulaştırılması durumudur.

Haber halka ulaştırıldığında birtakım noktaların göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Haberin insanların anlayabileceği şekliyle yani en yalın haliyle iletilmesi gerekmektedir. Haberin zamanında halka ulaştırılması ise bir diğer önemli noktadır. Günümüzde haber içeriği giderek görüntüye odaklı hale gelmiştir. Bol resimli kitle gazetelerinin gördüğü ilgiden sonra teknolojinin de gelişmesi sayesinde radyo- televizyon haberciliği hızla gelişmiştir. Modern toplumlarda televizyon insanların günlük yaşamlarının önemli bir bölümünü almaktadır. Bu nedenle en önemli kitle iletişim araçlarından biridir (MEGEP, 2008: 14).

“Haber, bir kişiyi ya da bir topluluğu ilgilendiren bir olayın, bir başka kişi(muhabir) tarafından, tanık olunması, izlenmesi, takip edilmesi sonucu, bağlı olduğu

(16)

kişi veya kurumun süzgecinden (editoryal süreç) geçtikten sonra, yazılı, işitsel, görsel veya dijital ortamlardan her hangi birinde yayınlanmış olmasıdır” (Çağlak, 2013: 9-10).

Haber denilen olgu, olayları araştırıp ortaya çıkartan sunum olarak nitelendirilebilir. "Olay" kavramı ise ortaya çıkan, oluşan durum, ilgiyi çeken ya da çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, yaşam örnekleri ya da kesitleri olarak tanımlanır. Bir olay, bir olgu üzerinde edinilen bilgi, salık ise haber anlamına gelmektedir (Gökçe ve Demiray’dan akt. Torun, 2011: 19).

Bennet, haber sürecinin üç baş aktörü olarak politikacıyı, gazeteciyi ve kamuoyunu görmektedir. Bu üç aktör politik dünyalarındaki devasa farklılıklarına karşın, haber olarak adlandırdığımız şeyin inşasına katkıda bulunan belli şartlar taşımaktadırlar (2000: 16). Olayın meydana gelmesi ile birlikte haberin oluşturulması sürecinde özellikle gazetecinin yaklaşımı oldukça önemlidir. Gazeteci haberi gerçeklik ve tarafsızlık gibi mesleğinin gereği olan ilkeler doğrultusunda hazırlamalıdır.

Bir olayın haber olabilmesi için başkalarına bir şekilde duyurulması gerekir. Bu da haberleşme/ iletişim demektir. Haberler önceleri işaretleşme, direkt veya kişiden kişiye anlatım ve aktarım; dumanla, tamtamla, ulaklarla, tellallarla duyurulurken; zamanla telgraf, telefon ajanslar, gazeteler, radyolar, uydu araçları, televizyon ve bilgisayar devreye girmiştir (İspirli, 2000: 211-212). Özellikle internetle birlikte habere ulaşma oldukça kolaylaşmıştır. İnsanlar artık internet sayesinde istedikleri takdirde evlerinin yanı sıra bulundukları her ortamda habere ulaşma olanağına kavuşmuştur.

Haber bilgilendirme özelliğine sahiptir. Bu özelliğine ilişkin yapılan tanımlar şöyledir; “Haber, okuyucuların öğrenmek istediği varsayılan bilgidir.” Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisine göre, “Haber gerçeklere ve verilere dayalı bilgilendirmedir” ya da “ Haber, olayların normal akışındaki bir kesinti ve beklenenin gerçekleşmemesi konusundaki bilgidir.” (Tokgöz’den akt. Karabay, 2000: 88). Haberin insanlar için oldukça önemli kılan şey bilgilendirme özelliğine sahip olmasıdır. Haberin etkili olabilmesi için doğru bilgileri içermesi gerekmektedir.

Haberi bilgilendirme özelliğinin yanı sıra farklı açılardan değerlendirenler bulunmaktadır. Van Dijk haberi bir tür olarak değil, bir söylem olarak ele almakta, haberin söyleminin toplumda var olan egemen söylemlerin bir ürünü olarak görmektedir. Stuart Hall ve diğerleri ise, egemen söylemlerin haber metni içinde yeniden kurulduğuna işaret etmektedir (Kırçıl, 2009: 74).

(17)

Haber kavramının sınırlarının çizilmesi çabası, özellikle haber içeriği, haberin yapılandırılması, üretimi ve gerçekliğin sunumu gibi konular söz konusu olduğunda bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır. Pek çok araştırmacının konuyla ilgili çalışmalarında geliştirdikleri yaklaşımların bir bütün olarak haberi tanımlamaktan çok, kavramın belirli bir yönü üzerinde yoğunlaştığı gözlemlenmektedir. Sonuç olarak kavram üzerine “haber, habercilerin yaptıkları şeydir”, “habercilerin kullandıkları yöntemlerin bir sonucudur”, “haberciler tarafından üretilendir” ya da “haber olan şey değil, birilerinin olduğunu söylediği şeydir” gibi haberin üreticisini, üretim sürecini ya da gerçeklikle ilişkisini öne çıkaran, birbirine yakın ancak farklı anlamlar içeren yukarıda da belirtildiği üzere- pek çok tanım geliştirilmiştir (Ergül’den akt. Aydın, 2013: 40).

“Haberin şekil almasında olay, sivil örgütler, haber kaynakları, hükümet ya da devlet, ekonomik olaylar, haber merkezindeki etkili güçler, gazeteci, haberin yayınlandığı aracın özellikleri ve çalışanların iş koşulları etkili olan etmenlerdir” (De Fleur ve Dennis’den akt. Kars, 2013: 9).

Haberin ne olduğuna ilişkin en yaygın anlatı, hemen herkesin söyleyebileceği şu anlatıdır: Haber, gerçek dünyada bir yerlerde meydana gelen olaylar, kişiler ya da şeyler hakkındaki en son, en yeni ve ilgi çekici enformasyondur. Bu anlatıya göre, haberin içerdiği enformasyonun nesnelliğinin, dengeliliğinin, tarafsızlığının bütünüyle sağlanması ya da hiç değilse en çoklaştırılması mümkündür. Bunu sağlamada bütün sorumluluk ve iş, muhabirin, gazetecinin performansına düşmektedir. Gazetecinin profesyonel olarak performansının garantisini ise, onun habere konu olan olaya ve kişilere yaklaşımında gösterdiği mesafelilik sağlamaktadır. (Çiler’den akt. Güller, 2007: 165-166). Gazeteci olaylarla ilgili bilgilere gerekli araştırmaları yaparak ulaşabilmektedir. Doğru bilgiye ulaşma noktasında hassasiyet gösteren gazeteci haberini oluşturarak insanlara aktarmaktadır.

Haberleri nitelikleri bakımında dört kümede toplamak mümkündür (Tokgöz, 2013: 249-205):

 Genel Haberler (özellikle konuları bakımından her zaman ortaya çıkan haberlerdir),

 Basit Haberler ( konulu haberlerdir),

 Karmaşık Haberler ( muhabirin konu hakkında temel bilgi toplamalarını, haberde yorum yapmasını zorunlu kılar),

(18)

 Özel Konulu Haberler (özellikle özel uzmanlık isteyen haberlerdir, muhabirler için yorum yapması mutlak zorunludur).

1.2. Habercilik İlkeleri

İnsanların sürekli bilme isteği haberi vazgeçilmez kılmıştır. Kitle iletişim araçları tarafından ulaştırılan haberler kısa zaman dilimi içerisinde hazırlanmaktadır. Bu süre içerisinde hazırlanan haberlerin net ve anlaşılır olması oldukça önemlidir. Aynı zamanda haberin doğru bilgilerle halka ulaştırılması gerekmektedir. Özellikle bu hususta gazete haberleri hazırlanırken çok daha dikkat edilmelidir. Çünkü televizyon ve radyo canlı yayın yapma avantajına sahip olduğundan yanlış verilen herhangi bir bilgi düzeltilebilmektedir. Ancak gazetede bu söz konusu değildir. Haberdeki bu tür hassasiyetler haberciliğin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Kameraman, muhabir, gazeteci ve haber editörü gibi haberin hazırlanmasında ve iletilmesinde görev alan herkes sorumluluk bilinciyle habercilik ilkeleri doğrultusunda hareket etmelidir.

“Bizler, ilgi çekici bir olayı, durumu, düşünce ya da kanıyı doğru olarak zamanında ve anlaşılır biçimde kitlelere duyururuz. Yaptığımız bu işin adı haber yayınıdır.” denilmektedir (İspirli, 2000: 212).

Türkiye Gazeteciler Cemiyetinin yayımladığı hak ve sorumluluk bildirgesinde gazetecinin temel görevleri ve gazetecilik ilkeleri 17 madde halinde belirtilmiştir. Bu ilkelerden temel noktalara vurgu yapan bazıları şunlardır (2008: 16-19):

 Halkın bilgi edinme hakkı uyarınca, gazeteci, kendi açısından sonuçları ne olursa olsun, gerçeklere ve doğrulara saygı duymak ve uymak zorundadır.  Gazeteci; başta barış, demokrasi ve insan hakları olmak üzere, insanlığın

evrensel değerlerini, çok sesliliği, farklılıklara saygıyı savunur. Milliyet, ırk, etnisite, cinsiyet, dil, din, sınıf ve felsefi inanç ayrımcılığı yapmadan tüm ulusların, tüm halkların ve tüm bireylerin haklarını ve saygınlığını tanır. İnsanlar, topluluklar ve uluslar arasında nefreti, düşmanlığı körükleyici yayından kaçınır.

 Bir ulusun, bir topluluğun ve bireylerin kültürel değerlerini ve inançlarını (veya inançsızlığını) doğrudan saldırı konusu yapamaz. Gazeteci; her türden Şiddeti haklı gösterici, özendirici ve kışkırtan yayın yapamaz.

(19)

 Gazeteci; temel bilgileri yok edemez, görmezlikten gelemez ve metinlerle belgeleri değiştiremez, tahrif edemez. Yanlış, yanıltıcı ve tahrif edilmiş yayın malzemesi kullanmaktan uzak durur.

 Gazeteci, kamuya mal olmuş bir şahsiyet bile olsa, halkın haber alma, bilgilenme hakkıyla doğrudan bağlantılı olmayan hiç bir amaç için, izin verilmedikçe özel yaşamın gizliliği ilkesini ihlal edemez.

 Gazeteci, yayınlanmış her yanlışı en kısa sürede düzeltmekle yükümlüdür. Gazeteci, istismar edilmemesi, kötüye kullanılmaması ve kabul edilebilir boyutlar ile biçimde yapılması kaydıyla, cevap hakkına saygılı olmalıdır.  Gazeteci, kendisine güvenilerek verilmiş bilgilerin, belgelerin kaynaklarını,

kendileri izin vermediği sürece, mesleki gizlilik ilkesi uyarınca, hiç bir şekilde açıklamaz.

 Gazeteci, devlet başkanından milletvekiline, iş adamından bürokratına kadar haber kaynağı olarak da kabul edilen kişi ve kurumlarla iletişimini ve ilişkisini meslek ilkelerini gözeterek yürütür.

Gazeteci doğru bilgilendirilmiş ve eleştirel olabilen vatandaşların yaratılmasında katkıda bulunurken, aslında demokrasiye, demokrasinin güçlenip gelişmesine katkıda bulunur. Bunun yapılmadığı yerde gazetecilik yapılmıyor demektir (Tılıç, 2001: 113).

Haberde objektiflik önemli bir yere sahiptir. Bu noktada habercilere büyük görevler düşmektedir. Çünkü habercinin olaylara profesyonelce yaklaşarak haberini doğru bilgilerle hazırlaması gerekmektedir. Haberde aktarılan yanlış bir bilgi güvenirliği olumsuz bir şekilde etkilemektedir. “Bilgi aktarımının evrensel kriterleri vardır. Bu ölçütlerin başında objektiflik ilkesi yer alır. Objektifliği Türkiye’de duruş eksikliği (editoryal tavır eksikliği) gibi algılamak doğru değildir; çünkü gazete yayın yönetimi bazı konulara öncelikli davranır ve böylece yanlış bir tavır almış olur. Objektiflik ise haberin muhtevasındaki ayrıntılara ilkeli yaklaşmanın ürünüdür. Bu ilkeler insan hakkına saygı ve evrensel değerlerin gereğidir ve herkes için (karşı grup, rakip grup gözetmeksizin) uygulanmalıdır. Mesela haberde yer alan kişi ya da kurumların görüşleri alınmalı ve tek taraflı haberlerden sakınılmalıdır. Haberde suçlanan kişi ya da kurumlar bazen onca çabaya rağmen görüş bildirmek istemez. O zaman, avukatları, arkadaşları, aileleri de aranabilir. Bunca gayrete rağmen görüş alınamıyorsa bu durum haberde zikredilmeli, okuyucu bilgilendirilmeli” (Dumanlı, 2011: 16)

(20)

1.3. Haber Değeri

İnsanlar kendilerine yakın yerlerde gelişen eylem ve söylemleri öğrenmek isterler çünkü, bu gelişmeler uzaktakilere göre hayatlarını daha çabuk etkiler. İnsanları etkileyecek en yakın olaylar, yaşadıkları semtlerde, mahallelerde, ve kentlerde meydana gelenlerdir. Diğer yandan mahalle, semt veya kent ölçeğinde önemli olabilen, insanların hayatlarını etkileyebilen olayların bir bölümü, daha uzakta yaşayanlar için aynı etkiyi göstermeyeceğinden haber değeri taşımaz. Birtakım olaylar ise mahalle, semt, kent sınırlamasını aşıp, yakın kentlerde ve kimi zaman bir ülkede yaşayan tüm insanları etkileyebilecek boyuta ulaşır. Hatta bazı olaylar, ülke sınırlarını da aşıp, başka ülkelerdeki insanlar için haber değeri taşımaya başlayabilir (Şeker, 2007: 11). Olayın konusuna göre insanlar için her haberin değeri değişmektedir. Bazı durumlarda başka ülkelerde yaşanan herhangi bir olay tüm insanlar için büyük bir öneme sahip olabilmektedir.

Haber değeri, en genel ifadeyle “haber öykülerinin seçiminde, kurgulanmasında ve sunumunda kullanılan profesyonel kodlar” olarak tanımlanmakta ve bu profesyonel kodların endüstrileşmiş haber şirketlerinin üretim gereksinimlerinin bir sonucu olarak ortaya çıktığı belirtilmektedir (Mutlu’dan akt. Karabay, 2000: 92). Gazetecinin birey ve toplum için haber değeri olan konuları ele alması halinde daha etkili haberler hazırlayabilmektedir.

Haber değeri, habercilerin bireysel olarak yakıştırdıkları bir özellik değildir. Haber değeri olarak adlandırılan şey, kitle iletişim araçları yetkililerinin, eylem ya da söylemlerin üretimi, seçimi, biçimlendirmesi ve yayımlanması sırasında kullandıkları profesyonel kodlardır. Haber değeri, endüstrileşmiş haber kuruluşlarının, üretim aşamasında kullandıkları formattır. Haber değeri, habercinin kişisel değer yargısının yanına, yine haberciler tarafından getirilen başka değer yargılarıdır. Bu değer yargılarının zamana, zemine ve toplumlara göre değişikliklere uğradıkları ya da yerlerini yenilere bıraktıkları bilinmektedir (Kırçıl, 2009: 79).

Bir olay ya da konunun haber olabilmesi için olması gereken bazı temel öğeler, haber değeri (news value) olarak açıklanır. Haber üretim aşamasında, medya organizasyonunun yaratıcı grubunda yer alan, genel yayın yönetmeninden stajyer muhabire kadar tüm esik bekçilerinin önlerine gelen enformasyondan hangisinin, haber üretim sistemine alınacağına karar vermelerine yardımcı olan ölçütlere, haber değeri denir (Karaduman, 2009: 121).

(21)

Dünyada yaşanan her gelişme ya da olay haber değeri taşımamaktadır. Haber değerini belirleyen unsurları uygulamada altı grupta toplayabilmek mümkündür. Bunlar (Karabay, 2000: 96-97):

1. Hedef Kitleye Uygunluk: Bir haberin izleyici üzerindeki etkisini ve hedef kitleye uygunluğunu feedback ile anlamak mümkündür. Hedef kitleye uygunluk kriteri okuyucu ya da izleyiciyi etkileyerek dikkatini çekmeyi amaçlamaktadır.

2. Etki Yaratabilme: Haber, halkın sorunlarını dile getirerek çözüme ulaştırma noktasında önemli bir yere sahiptir. Haber medyası, gündem oluşturarak ilgililerin dikkatlerini bir konuya çekebilmektedir. Bu nedenle haberlerin kamuoyu üzerindeki etkisi haber medyasının iktidar/güç odaklarına karşı gücünü ortaya koyabilmektedir.

3.Yakınlık: Genel olarak yakınlık “ne zaman” ve “nerede” sorularının cevabı olan iki ayrı olguya işaret etmektedir. Bunlardan biri, zaman olarak yakınlık (güncellik), diğeri ise, okuyucuların içinde bulundukları yaşadıkları çevreye yakınlıktır. Haberin güncel olması haber değerini olumlu yönde etkilemektedir. İnsanları yakın çevresinde yaşanan olayları içeren haberler daha fazla etkilemektedir.

4. Önemlilik: Önemlilik aslında her haber değeri unsuru için belirleyici bir özelliktir. “Ne” ve “Kim” sorularının cevabını içermektedir. Genellikle tanınmış kişilerin konu olduğu haberlerin önemliliği de artmaktadır. Örneğin bir ülkede birçok çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Gerçekleştirilen etkinliklerinin tümünün habere konu olması imkansızdır. Ancak Başbakanın ya da Cumhurbaşkanının katıldığı herhangi bir etkinlik haber değeri açısından önemlilik arz ederek yayınlanabilmektedir.

5. Sıra dışılık: Haberlerde tanınmış kişilerin yer alması önemliyken yaşanan bir olayın sıra dışı olması da haber değeri kriterleri arasında yer alabilmektedir.

6. Çatışma-Anlaşmazlık: Çatışma bir çok haberin merkezi özelliğini oluşturmaktadır. Bazen bu haber değeri çok açık bir şekilde görülebilmektedir. Örneğin; savaş durumunda olduğu gibi taraflar belirli ve çatışma fiziksel olarak gerçekleşmektedir. Politik ve ekonomik çatışmaların ise, çoğu kez daha gizli ve karmaşık olduğu görülmektedir.

Buckalew, 12 televizyon editörünün haberleri hangi ölçütlere göre seçtiğini araştırdığı çalışmasında televizyon editörlerinin; normallik, önemlilik, yakınlık, zamanlılık gibi geleneksel ölçütler yanında özellikle görsel kullanıma uygunluk değerini taşıyan haberleri seçtiklerini belirlemiştir (1969: 135-137). Haberin içeriği, değerini belirlerken aynı zamanda görsellikte oldukça önemlidir. Özellikle televizyon

(22)

haberlerinde görüntü ön planda olduğu için haberin değeri belirlenirken bu unsura oldukça dikkat edilmelidir. Çünkü halk televizyon haberinde yer alan herhangi bir olay ya da konuyla ilgili bilgi edinmek istediğinde ilgili görüntüleri de izlemek istemektedir. Televizyonu diğer kitle iletişim araçlarında ayıran görüntüyü yayınlama gücünü en iyi şekilde kullanarak haberlerinde yansıtmak durumundadır.

1.4. Haberin Öğeleri

Haberin insanlar üzerindeki etkisi içerdiği bilgiyle doğru orantılıdır. Haber, onu üretenlerin ideolojik yapılanmalarının varlığını pekiştirecek, sürekliliğini sağlanmasına yönelik olarak üretilmektedir. Toplumsal sistem içinde egemen söylemin iletişim olanaklarına ağırlıklı olarak sahip olduğu düşünülürse iletişim ortamının “haber içeriğini” doğrudan belirlediği ortaya çıkar (Can v.d., 2000: 278).

Haberin işlevinin çeşitliliğinden dolayı birçok tanımı bulunmaktadır. Haberin tanımlamalarında vurgulanan 5 temel öğe gerçeklik, yenilik, ilginçlik, önemlilik ve anlaşılırlıktır.

1.4.1. Gerçeklik (Doğruluk)

Gazeteci genellikle kişi ve kurumlar tarafından yapılan basın açıklamaları, etkinlikler ve eylemler gibi birtakım haberlerin ne zaman gerçekleştirileceğine dair önceden bilgi edinebilmektedir. Böylece gazeteci olaya bizzat tanık olarak haberini yazabilme imkanına sahip olmaktadır. Aynı zamanda gazeteci yapmış olduğu özel haberiyle de olaya ilişkin araştırma yaparak tanık olabilmektedir. Ancak kaza, deprem ve sel felaketi gibi ne zaman gerçekleşeceği önceden net olmayan durumlarda gazetenin olay yerinde olması istisnai durumlar haricinde imkansızdır. Bu gibi olaylarda gazeteci yetkililerden elde ettiği bilgiler çerçevesinde haberini yazarak oluşturmaktadır. Gazeteci, olayı esas çerçevesi içinde tekrar kurgulayarak habere dönüştürmektedir (Tokgöz, 2010: 209).

“Haberde doğruluğun sağlanması için karşıt görüşlere yer verilmesi gerekmektedir. Bu da haberde hakkaniyetli olmakla sağlanabilecektir”. Gazetecinin doğru bilgilere ulaşabilmesi açısından olayla ilgili taraflara eşit şekilde söz hakkı vermesi gerekmektedir. Aksi taktirde objektiflikten uzak bir şekilde hazırlanan haberlerle hedef kitlenin yanlış bilgilendirilme ihtimali yüksek olacaktır (Özer, 2008: 101).

(23)

Haber yaşanan gerçeklerle ilgili bilgilerin başka kişilere aktarılması durumudur. Hayal ürünü gerçekte yaşanmamış hiçbir olay haber olarak nitelendirilemez. Ancak, simgesel bir yeniden üretim biçimi olarak haber, olayla özdeş olmadığı için haberde gerçeğin payı değişkendir. Bu pay, habercinin gerçekliği nasıl ve ne şekilde algıladığına ve aktardığına göre değişebilmektedir (Saraç, 2011: 6). Gerçeği yansıtmayan haberler güveni zedelemektedir. İnsanlar takip ettikleri olaylarla ilgili doğru bilgilere ulaşmak istemektedirler. Doğru bilgiye ulaşma noktasında haberin kaynağı oldukça önemlidir.

Güvenilir enformasyon halka zaman kazandırır. Her kullanıcının pratikte her düzeyde enformasyona eriştiği bir artan fırsatlar dünyasında, en büyük değer, enformasyonu doğru, güvenilir ve mümkün olduğu ölçüde faydalı biçimde sağlayan kaynağa atfedilmelidir. En iyi gazetecilik, aynı zamanda en etkin gazeteciliktir, çünkü vurguyu meselenin özüne yapar, gerisini bir kenara ayırır. Oransallığa ve anlama önem vererek kamunun zamanını boşa harcamasına, kullanıcının rahatsızlık yaşamasına engel olur (Kovach ve Rosenstiel’den akt. Morresi, 2003: 165). Asıl öğrenilmesi gereken bilgilerden uzak ayrıntılarla donatılmış bir haber insanlar üzerinde olumsuz bir etki oluşturmaktadır. Dolayısıyla gazeteci haberini doğru ve gerekli bilgilerle hazırlamalıdır.

1.4.2. Yenilik (Güncellik)

Haberin güncel olması, konunun ve olayın yeni olmasına ya da daha önceden gerçekleşip yeni ortaya çıkmasına bağlıdır.

Güncelliği olayın yeni meydana gelmesi olarak değil, gerçekleşmiş bir olayın yeni açıklanması şeklinde düşünmek gerekmektedir. Burada önemli olan olayın haber olarak açıklanmasıdır. Örneğin Kızıldeniz’deki canlıların varlığı, iki bin yıllık bir geçmişten sonra yapılan açıklama sonucunda haber niteliği kazanmaktadır (Kars, 2010: 103).

Haberleri, genelde üç türe ayırmak mümkündür (Tokgöz’den akt. Girgin, 2005: 14):

1. Eylem Haberler: Eylem haberlerinin içlerinde daha çok eylem, çok az söylem bulunur. Örneğin trafik kazası haberi, cinayet haberi.

2. Söylem Haberler: Söylem haberlerinin içlerinde daha çok söylem, çok az da eylem bulunur. Örneğin, basın toplantıları, konferanslar, açık oturumlar, bilimsem toplantılar vs.

(24)

3. Eylem-Söylem Haberleri: Eylem-söylem haberlerinin içlerinde ise neredeyse eşit ölçülerde eylem ve söylem bulunur. Örneğin tören haberleri. Bu kapsamda haberin “yeni” ya da “güncel” olması iki biçimde görülür. Bunlardan ilki haberde ya eylem, ya da söylem yeni gerçekleşmiştir. Bu tür haberler genelde rutin ya da “spontane” haberlerdir. İkincisi ise habere konu olan olay eski olsa dahi yeni fark edilerek ortaya çıkarılmıştır. Dolayısıyla olaya ilişkin bilgi ortaya çıkarılarak yenilik kazandırılmıştır.

1.4.3. İlginçlik (İlgi Uyandırma)

Bir haberin konusunun rutin haberlerden farklılık göstermesi ilgi uyandırmaktadır. Haberde ilgi çekicilik haberin izlenebilirlik oranını arttırmaktadır. Çünkü ilgi uyandıran bir haber tüm dikkatleri üzerine çekmektedir.

“Herkesin karşılaşabileceği durumlarda, kadın-erkek herkesi ilgilendiren olaylara duyulan merakı, insanın ilgisini çeken (human interest) olaylar şeklinde tanımlama mümkündür. Başkalarının yaşantıları, mutlulukları, sağlıkları, karşılaştıkları güçlükler ve insanlığın tümden gelişimi, bizim bunları haber olarak izlememize, bunlar hakkında ilgi, sempati ve nefret duymamıza yol açar” (Tokgöz, 2013: 260).

Gazeteci John Bogart’ın 1880 yılında söylemiş olduğu “Köpek insanı ısırırsa haber değil, insan köpeği ısırırsa haberdir.” cümlesiyle haberin ilgi uyandırabilmesi için sıra dışı olması gerekliliği üzerinde durulmuştur. Ancak, haberin ilgi çekici olması için ille de sıra dışı olması gerekmemektedir, yani sıradan olayların haber olarak nitelendirilmeyeceği sonucuna varmak yanlıştır (Saraç, 2011: 12). Günümüzde kitle iletişim araçlarında ilgi çekici haberlere sık sık yer verilmektedir. Özellikle televizyon haberlerinde görüntülere yer verilerek insanlarda ilgi uyandırılmaktadır.

İnsanlar, her haberde bulundukları durum ve karakteristik yapı itibariyle farklı konulara ilgi duyabilmekte ve dikkatlerini çeken farklı noktalar bulabilmektedir. İnsan ne kadar katı ve bencil olursa olsun, diğer insanların yaşamı, iyiliği, sağlığı, uğradığı felaketler vb. konulara yakınlık gösterir. Olağandışılık, serüven, heyecan, görülmeye değer olgular, aşk, bilinmeyen vs., insanın ilgisini çeken konular arasındadır (Kars, 2013: 101).

Bir haberin etkili olabilmesi için ilgi çekici yanlarının bulunması önemlidir. Haberin başarılı olmasında kimi zaman başka etkenler de aranmaktadır. Poyraz, bir haber yayının başarılı olmasını, maksimum heyecan, yoğun duygu ve eğlence içerme koşuluna bağlamıştır (Poyraz, 2002: 57).

(25)

1.4.4. Önemlilik (Önemli Sayılma)

Bir konu ya da olayın haber olabilmesi için sadece ilgi çekicilik aranmamaktadır. Bir haberin ekonomik, politik, kültürel, ve insan hayatının her evresinde önemli sayılabilecek gelişmeler de haber olabilecek niteliktedir. Haberin birçok kesimi ilgilendirmesi haberin önemlilik derecesini arttırmaktadır.

Haberin önemli olduğu birtakım sorularla anlaşılabilmektedir. Bir gazetecilik terimi olarak nitelendirilen 5N 1K, haberin öğelerini oluşturan "Ne, Ne zaman, Nerede, Nasıl, Neden, Kim?" sorularını içermektedir. Bu sorulardan“ne zaman” sorusu haberde zamanlılık öğesine işaret ederken, “nerede” sorusu yakınlık öğesine işaret etmektedir. “Nasıl”, “neden” ve “nereden” sorularına yanıt bulma ise habere önemlilik değerini kazandırmaktadır. Zamanlılık, yakınlık, sonuç öğeleri haberin önemli olmasını kısmen belirlemekle birlikte, haberin önemliliğini belirleyen “nasıl” ve “neden” sorularının yanıtlanmasıdır. Haber üretilirken bu sorulara verilecek yanıtlarla toplanan bilgiler üzerinde bir karar verilmekte ve bir yargıya ulaşılmaktadır (Kars, 2010: 105).

“Bir ülkede devalüasyon yapılması ilginç değil, önemlidir. Bu çerçevede, devlet, parlamento ve hükümet işlerine ilişkin haberlerin çok büyük bölümü önemli sayılır. Ayrıca tanınmış ya da ünlü kişi ve kuruluşlarla ilgili haberlerin önemli sayılma gibi bir şansları da vardır. Bireylerin uymak zorunda oldukları kamu erkinin kararları ve emirleri (yeni yasalar, kararnameler, yasaklar) önemlidir. Bunların yanı sıra önemlilik öğesinde iki alt başlık yer almaktadır. “Olayın ölçüsü” ve “olayın sonuçları”. Olayın ölçüsüne örnek olarak, bir trafik kazasının, çok sayıda ölü ve yaralıyla sonuçlanası gösterilebilir. Olayın sonuçları için de, yeni bir yasanın yurttaşlar üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkileri örnek verilebilir. Bir eylem ya da söylemin ya da her ikisinin etkisinin yoğunluğu ve genişliği, yani konuyla ilgilenen hedef kitlelerin sayısal çokluğu, önemliliğin başlıca göstergesidir” (Girgin, 2005: 15-16).

1.4.5. Anlaşılırlık (Anlam Taşıma)

Bir haberin anlaşılır olması haber hazırlanılırken kullanılan dile bağlıdır. Haberde kullanılan jargon kelimeler haberin anlaşılırlığı noktasında büyük problemlere yol açabilir. Bu nedenle haberde jargon kelimeler kullanılmamaya dikkat edilmelidir.

Haberin en önemli özelliklerinden biri de “anlaşılırlık” ya da “anlam taşıma” dır. Bu nedenle anlaşılırlığın sağlanmasında dili kullanma çok önemlidir. Çünkü, insanoğlunun dili, yalnız onun konuşabilmesi, düşündüğünü başkalarına iletilebilmesi

(26)

demek değildir. Dil dediğimiz düzen, insanın gözüdür, beynidir; düşüncesi ruhudur (Girgin, 2005: 17).

Haberin hitap ettiği kesim tarafından doğru bir şekilde anlaşılabilmesi için yalın bir dilin kullanılması gerekmektedir. Bu ise haber metni oluşturulurken kurulan cümlelerin düzgün ve anlaşılır olmasına dikkat etmekle mümkündür. Haber, insanlara ulaştıktan sonra anlaşılma noktasında kafalarda soru işaretleri bırakması takdirde istenilen hedefe ulaşılması oldukça zordur. Gazeteci, haberini oluştururken süslü ve ağdalı sözcükler kullanmamaya özen göstermeli ve kullandığı sözcükleri büyük bir özenle seçmelidir. Haberde açıklığın sağlanması ise haberin sade bir dille yazılması kadar önemli bir özelliktir. Haberde sadeliğin sağlanmasında olduğu gibi, açıklığı sağlamak için de kısa cümlelerden oluşan paragraflar kullanılmalıdır. Ayrıca, haberlerde açıklığı sağlayabilmek için, insanların kolaylıkla anlayabileceği kelimelerin kullanılması gereklidir. Gazeteci, haberini oluştururken doğru ve çapraşık olmayan sözcükler kullanmalıdır (Ulusal, 2007: 6). Haber metinleri oluşturulurken anlaşılır sözcükler kullanmaya özen gösterilmelidir.

Haber metinlerinin yalın olmasının yanı sıra cümlelerin bir bütünlük içinde olmasına da dikkat edilmelidir. Haber metni içinde bilinmeyen kelimelere yer verilmemelidir. Bir haberi anlaşılır biçimde yazamayan gazetecinin üç temel sorunu olduğu saptanmıştır ( Schneider ve Raue’den akt. Girgin, 2005: 17-18):

1. İletilmeye değer bilgilerden o denli etkilenmiştir ki, her şeyi bir solukta gelişi güzel aktarmıştır.

2. Etkilendiği herhangi bir şey yoktur, ancak yine de bir şeyler iletmek zorundadır.

3. Belki aktarmaya çalıştığı bir iletisi vardır, ancak bunu anlaşılır biçimde ifade etme yetisine sahip değildir

1.4.5.1. Kitle İletişimi Eğrisi

Kitle iletişimi, verilen iletilerin geniş, ayrışık (heterojen), bilinmeyen (anonim), atomlaşmış izleyici kitlelerine yöneltilen biçimidir. Bu nedenle, kitle iletişimi kişisel iletişimden daha karmaşık bir süreçtir; çünkü iletişim zincirinin arasına bilinmeyen, ayrışık, atomlaşmış yığınlara ileti gönderen güçlü bir kurum girmiştir. Bu kurum, çalışanlarına rollerini, kurumun normlarını öğretmek, hem de çalıştığı ekonomik, siyasi,

(27)

kültürel ortama ayak uydurmak ve izleyicinin zevk ve kültür düzeyine uygun içerik belirlemek zorundadır ( Tekinalp, 2003: 11).

Kitle iletişimi kuramcıları için mesajın hedef kitle tarafından doğru algılanıp algılanmadığı oldukça önemlidir. İletinin doğru algılanabilmesini sağlamak için hedef kitlenin konumu, koşulları ve özelliklerinin çok iyi bilinmesi gerekmektedir.

“1. Düşünmek İstediğimiz, 2. Düşündüğümüz Sandığımız, 3. Düşündüğümüz, 4. Söylemek İstediğimiz, 5. Söylediğimizi Sandığımız, 6. Söylediğimiz, 7. Karşımızdakinin Duymak İstediği, 8. Duyduğunu sandığı, 9. duyduğu, 10. Anlamak İstediği, 11. Anladığını Sandığı, 12. Anladığı, 13. Akılda Tutmayı İstediği, 14. Akılda Tuttuğunu Sandığı, 15. Akılda Tuttuğu, 16. Aktarmayı Düşündüğü, 17. Aktardığını Sandığı, 18. Aktardığı.” Aşamalarından oluşan “Kitle iletişim Eğrisi”, ilkinden son noktaya gelinceye kadar, iletinin çeşitli nedenlerle eksildiğini, zayıfladığını, biçim ya da anlam değişikliğine uğradığını, eksik ya da yanlış algılandığını, kısmen unutulduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, haber yazan kişinin ayrıntılar arasında kaybolmaması önemlidir. Öncelikli olan bilgiler belirlenmeli, olgular açık ve anlaşılır bir biçimde aktarılmalıdır (Girgin, 2005: 19). Ayrıntılarla donatılmış bir haber olayla ilgili daha çok karmaşıklığa sebebiyet verip hedef kitlenin esas konudan uzaklaşmasına neden olabilmektedir. Dolayısıyla kitle iletişimi eğrisinde mesajın en yalın haliyle gönderilerek doğru anlaşılması sağlanılmalıdır.

1.4.5.2. Emir Tekrarı

Emir tekrarı haberin olası yanlışlarını ortadan kaldırmak ve gazetecinin haberini hazırlarken gerekirse defalarca kontrol ederek hatalarını düzeltebilmesi açısından oldukça önemlidir.

Askerlikte, önceleri çok kişiye saçma gelen ancak bilimselliği ve yararlılığı tartışılmaz bir uygulama vardır. Komutan, astına bir emir verir, sonra da verdiği emrin astı tarafından yüksek sesle tekrarlanmasını ister.

“- Oğlum Hasan; al bu paketi Mehmet Teğmen’e götür. - Baş üstüne komutanım.

- Hasan emir tekrarı yap.

- Baş üstüne komutanım. Ben bu paketi alıp Mehmet Teğmen’e götüreceğim; Komutanım.

(28)

Bu uygulamadaki temel amaç şudur: A) Verdiğim emir (ileti) yerine ulaştı mı? B) Ulaştıysa, anlaşıldı mı? C) Anlaşıldıysa doğru mu anlaşıldı?

Haberci, bu endişeyi her haberinde duymalı, aktardığı bilgilerin yanlış anlaşılabileceği olasılığını ortadan kaldırmak için, haberinin içeriğinin yanı sıra biçimine ve diline daha bir özen göstermelidir (Girgin, 2005: 20).

Televizyonda haberin doğru algılanmasını sağlamak için sadece dile değil diğer unsurlara da dikkat etmek gerekmektedir. Çünkü televizyon haberinin hazırlanışında yapılan yanlış bir montaj veya haber metinlerinin seslendirilmesinde yapılan yanlış bir tonlama haberin yanlış anlaşılmasına neden olabilmektedir. Bu tür hataların yapılmasını önlemek amacıyla haberlerin büyük bir titizlikle hazırlanması gerekmektedir.

1.5. Haber Kaynakları

Haberlerin güvenirliği açısından kaynakların ne olduğu önem arz etmektedir. Habere bazen kişi, kurum, grup ve haber ajansları kaynaklık ederken bazen de gazeteci bir olayı bizzat kendisi araştırarak gündeme taşıyabilmektedir. Kaynağı olmayan bir haberde yer alan bilgilerin güvenirliği düşüktür. Çünkü haberde herhangi bir sıkıntının yaşandığı durumlarda kaynağın olmaması nedeniyle yalan haber olarak gösterilme ihtimali yüksektir.

Habercilik açısından bakıldığında, Türkiye’deki büyük gazetelerin sınırlı haber kaynakları var: Devlet büyükleri, popüler artistler, futbolcular ve televizyon. Buna bir de Reuter, AFP, AP, Time, Newsweek ve Anadolu Ajansı gibi kaynakları da eklemek mümkün. Her gazete aynı kaynakları kullanıyor. Yetişmiş, gelişmiş, uzmanlaşmış muhabir ağları oldukça zayıf (Duran, 2000: 30).

Olayların ve sorunların haber haline gelebilmesi için öncelikle gazeteciler tarafından öğrenilmeleri gerekir. Olay ve sorunların gazeteciler tarafından öğrenilmesi suretiyle gerçekleşen haberin bu ilk aşamasında karşımıza “haber kaynağı” kavramı çıkmaktadır. Eğer gazeteci haber konusu olaya doğrudan kendi gözleriyle tanıklık etmişse haberin kaynağı kendisidir. Ancak olaya tanıklık etmemiş ve başkalarından dinlediği, çeşitli yolarla edindiği bilgiler ile haberini oluşturmuşsa 3. bir şahsın haber kaynağı olması durumu söz konusudur (Doğan, 2008: 88). Dolayısıyla bir haberin mutlaka kaynağının olması gerekmektedir. Haberde elde edilen bilgilerde en ufak bir sıkıntının yaşanması durumunda muhatabın olabilmesi için kaynağın olması şarttır.

(29)

Bu noktada Tokgöz’e göre haber kaynakları birinci el ve ikinci el kaynaklar olarak ikiye ayrılır.

Birinci El Kaynaklar: Gazetecinin bizzat kendisinin olay yerinde bulunup gelişmelere tanıklık etmesi kaynağın birinci el olduğu anlamına gelmektedir. Çünkü gazeteci bilgilere yerinden yani birinci el kaynaklardan ulaşmaktadır. Muhabir olay yerinde iyi bir şekilde gözlemlerde bulunmalı ve doğruluğunda tereddüt ettiği bilgilere yetkililere tekrar tekrar sormaktan çekinmemelidir. Bu bağlamda parlamento, iktisat, adliye konularında muhabirlerin uzmanlaşarak yerinden haber vermede daha etkin hale geldiklerini görmekteyiz (Tokgöz, 2003: 215-216).

İkinci El Kaynaklar: Gazetecinin bizzat bulunmadığı ve tanıklık etmediği durumlarda ikinci el kaynaklar devreye girer. Bu gibi durumlarda gazeteci haberine ilişkin bilgilere ikinci el kaynaklardan ulaşmaktadır. İkinci el kaynaklar hem haberi oluşturan hammadde işlevini, hem de gazetecinin daha önce öğrendiği olayların doğruluğunun denetimi işlevini yerini getirirler (Tokgöz, 2003: 215-217).

Haber Ajansları: Gelişen dünyanın haber alma ihtiyacını daha hızlı karşılayabilmek için bilgi iletimini telgraf üzerinden yapan ilk haber ajansı Havas’tan günümüze kadar teknolojik anlamda değişiklikler olsa da haber ajanslarının önemi değişmemiştir. Kitle iletişim araçlarına olayları izleyerek tarafsız, doğru ve hızlı olarak edindiği bilgileri çeşitli yollarla en geniş biçimde abonelerine ulaştıran kuruluşlar haber ajansı olarak tanımlanmaktadır (Girgin, 2002: 94-95). Gazete, radyo ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarının kendi imkanları doğrultusunda bütün haberlere ulaşmaları olanaksızdır. Bu durumda haber ajansları devreye girmektedir. Haber ajansları ülkenin çeşitli bölgelerinde bulunarak diğer medya kuruluşlarının ulaşamadıkları yerlerde olaylara tanıklık etmektedir.

Gazetecilik kuruluşlarının bütün haberlere ulaşabilmesi maddi açıdan oldukça pahalı bir iştir. Bu nedenle gazetecilik kuruluşları haber ajanslarına abone olarak ülke genelinde yaşanan tüm gelişmelere ulaşabilme imkanına sahip olmaktadırlar. Hatta gazetecilik kuruluşları kendileri yerinden haber toplasalar dahi, haber ajanslarının verdikleri bilgilerle kendi topladıkların birleştirerek haber yaparlar (Tokgöz, 2003: 216). Geniş içeriğe sahip bir medya oluşturmak isteyen kitle iletişim araçlarının haber ajanslarından hizmet almaması düşünülemez. Yaygın bilgi toplama ağına sahip ajanslar, ürettikleri haber, fotoğraf, video ve grafikleri müşterilerine göndermektedir. Türkiye’de

(30)

ve dünyada iyi örgütlenen yapılarıyla medyaya hizmet sunan ajanslar, haberin bir meta olarak algılanmasıyla önem kazanmıştır (Baytar, 2006: 74-75).

Günümüzde haber ajansları, dünyanın çeşitli kıtalarına ve bölgelerine, gerek yazılı gerekse sözlü basına, internet gazeteciliğine, yerel, ulusal, uluslar arası kaynaklı haber sağlama yönünden hizmet götürmektedir (Tokgöz, 2013: 205). Haber ajansları ülkenin birçok yerinde bulundukları için enformasyonu kitle iletişim araçlarına ulaştırma konusunda büyük bir öneme sahiptir.

Haber kaynakları iç kaynaklar ve dış kaynaklar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. İç kaynakları medya kuruluşlarının kendi istihbarat kadroları, bölge muhabirleri, haber başına ücretle çalışan kaşeli muhabirler, haber ajanslarının bültenleri, öteki kitle iletişim araçlarının yayınları, basın toplantıları, çeşitli kurum ve kuruluşlarının basın bültenleri ve özel haber kaynakları oluşturmaktadır. Dış kaynakları ise ulusal ajansın bültenleri, yabancı ajansların bültenleri, yabancı yayınlar, ülkede çıkan yabancı dildeki yayınlar, yabancı radyo ve televizyon yayınları, yurt dışındaki büro ve muhabirlerden gelen haberler, yabancı ülke temsilciliklerinin bültenleri, uluslar arası kuruluşların haber bültenleri, yabancı özel kuruluşların bültenleri, ülkeye gelen yabancı konukları, Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün basın toplantıları, çeşitli kuruluşlarca postayla gönderilen haber bültenleri, tanıtım broşürleri, mesleki dergi ve gazeteler oluşturmaktadır (Girgin, 2002: 84).

“Haber kaynaklarının farklılığı ve farklı söylemleri aynı zamanda kategorilerini de belirlemektedir. Siyasi parti temsilcilerinin, hükümet ve yerel yönetim temsilcilerinin söylem ve eylemleri iç politika haberlerini; yabancı ülkelerden ve uluslar arası örgütlerden kaynağını alan haberler, dış haberleri; ekonomik çevrelerinin söylem ve eylemleri, ekonomik haberleri; polis ve adli kurumlara yansıyan olaylar ile olayların ilgilileri, polis adliye haberlerini; kültür sanat haberlerini; eğlence ve gösteri çevreleri, magazin haberlerini; spor çevrelerinin söylem ve eylemleri, spor haberlerini kategorize etmektedir. Bu kategoriler çeşitli alanlardaki haber kaynaklarının ekinliklerinin artmasıyla sağlık, bilim-teknoloji, internet haberleri gibi genişleyebilmektedir” (Karabay, 2000: 104-105). Haber için kaynak oldukça önemlidir. Çünkü haberin güvenirliğini ve doğruluğunu kaynakların aktardıkları bilgiler etkilemektedir. Gazetecinin kaynağı belli olmayan haberlerle ilgili gerçek bilgilere ulaşması güçtür.

(31)

1.6. Televizyon Haberi

İkinci dünya savaşı sonrasında büyük kitlelere hitap etmeye başlayan televizyon yayıncılığı Türkiye’de oldukça geç başlamıştır. Türkiye’de ilk deneme televizyon yayını 1952’de İstanbul Teknik Üniversitesi kanalıyla gerçekleştirilmiştir. İTÜ’nün başlattığı yayınlar 1970 yılına yani TRT yayınlarının başladığı 1968 yılından iki yıl sonraya kadar sürmüştür. 1968 olaylarının bir sonucu olarak, İTÜ’de bir grup öğrencinin saldırılarıyla yayınlar kesilmiştir. Yayınların kesilmesinin ardından İTÜ, televizyon teknik donanımını TRT’ye devretmiştir. TRT ilk yayınlarını bu donanımla yapmıştır. TRT ilk televizyon yayınlarını 1968 yılının ocak ayında başlatmıştır. Ancak televizyon yayınları ile ilgili çalışmalar 1960 öncesine kadar dayanmaktadır (Tekinalp, 2003: 240).

Televizyonda söylem, büyük oranda görsel mesajla yansıtılır; yani televizyon konuşmayı bize sözcüklerle değil, görüntülerle aktarır. Politik sahnede yaratıcısı kişinin ortaya çıkması ve buna bağlı olarak söz yazarının geri plana düşmesi, televizyonun diğer iletişim araçlarından daha farklı bir içerik talep ettiğini kanıtlar. Televizyonda politik felsefe yapamazsınız. Televizyonun biçimi bu içeriğe ters düşmektedir (Postman, 1994: 12).

Televizyonda etkin ve kaşif ruhlu bir temas hissi ortaya çıkmaktadır ve bu his, sadece göze değil, aynı anda tüm duyulara hitap etmektedir (Agel, 2012: 125). Televizyonda görüntünün bulunması diğer kitle iletişim araçlarından daha etkili olmasını sağlamaktadır.

Radyo ve televizyon halkın eğitimi hangi düzeyde olursa olsun tüm kesimi kapsayarak etkileyebilmektedir. Bugün radyo ve televizyon kendilerine has özelliklerinden dolayı, hemen hemen bütün dünyaya yayılmış durumdadır. Bütün ülkeler ister “az gelişmiş” isterse “gelişmiş” olsun modern haberleşme teknolojisinden faydalanarak olanaklarından nasiplerini almaktadırlar (Tokgöz, 1972: 2). Televizyona olan ilginin günümüze kadar artarak devam ettiğini kaydeden uzmanlar, bu durumu çeşitli etkenlere bağlamaktadırlar. Televizyon yayınlarının renkli görüntü, uzaktan kumanda, uydu ve kablolu yayıncılık, üstün ses ve görüntü kalitesi gibi, teknolojik yeniliklerle sürekli iyileştirilmesi; serbestleşme döneminde çeşitlenen kanallar ve rekabet içindeki program endüstrilerinin geliştirdikleri değişik program formatları, bunların başlıcaları arasında sayılmaktadır (Ertürk ve Gül, 2006: 12).

(32)

Televizyonda haber yayınları 1940’ların sonunda başlamış, ilk akşam haberleri Amerikan CBS televizyonu tarafından 15 Ağustos 1948’de yayınlanmıştır. Bu yıllarda habercilik, televizyon yayıncılığının ayrılmaz bir parçası olarak değil de, programcılık içinin hoş bir yoldaşı olarak var olmuştur (Matelski, 1995: 30). Günümüzde artık haber tüm dünya için büyük bir öneme sahiptir.

Teknoloji, haber iletilerine çeşitli yollarla katkıda bulunur. Video, bant ve uydu yayınlarının elektronik haber toplama yoluyla haber merkezinde birleştirilme kolaylığı, güncel haber üzerindeki vurguyu arttırdı. Bu aynı zamanda televizyon örneğinde görüntülerin değeri üzerindeki vurgunun çoğalması anlamına gelmektedir (Burton, 1995: 144). Teknolojinin gelişmesiyle birlikte insanlar bilgiye anında ulaşabilmektedirler. İnsanlar aynı zamanda daha önce gerçekleşmiş ve yayınlanmış bir olaya ilişkin bilgiye istediği gün ve saatte ulaşabilme olanağına sahiptir.

Televizyon ve radyo haber verme işlevini gerçekleştirmektedir. Özellikle televizyon ses ve görüntüyü birlikte kullanarak haberi kitlesine ulaştırmaktadır. Haberde etkin olan radyo ve televizyon bu çerçevede hareket etmektedir. Nitekim radyo ve televizyon kanalları günlük program akışı içerisinde haber bültenlerine yer vermekte, zaman zaman daha geniş haber programları hazırlamaktadır ( İspirli, 2000: 221).

Kars, televizyon haber metinlerini amaçlarına göre 5’e ayırmıştır.

“ 1- İzleyicinin İlgisini Çekmeye ve Etkilemeye Yönelik Metinler: Bu tür metinlerde izleyicinin dikkatini ve ilgisini kazanmak için özel yöntemler ve görsel araçlar kullanılmaktadır. Sansasyonel nitelikteki haberler ile magazin ve olumsuz olaylara giren, kaza, felaket, çatışma vb. nitelikteki haberler bu tarza girer.

2- Bilgi Ağırlıklı Metinler: Bilgi ağırlıklı metinlerde amaç, gerçeklerin aktarılması ve bir konu ya da genelde geride kalmış bir olay hakkında bilgi vermektir.

3- Fikir Ağırlıklı Metin: Bu metinde amaç bir konunun değerlendirilmesi, kişisel düşüncenin aktarılması ya da kişiler veya olaylar hakkındaki belirli duygusal tepkilerin ifade dilmesidir.

4- Yönlendirici Metin: Bu tür metinlerde “normalde” bir bakış açısının ya da görüşün kabul ettirilmesine çalışılır.

5- Talimat Verici Metinler: Bu metnin hedefi, alıcı açısından eksik ya da problemli bir durumun iyileştirilmesi ya da ortadan kaldırılmasıyla ilgili bilgiler sunmaktır” (2013: 182-183).

(33)

Televizyon haberlerinin izleyiciye dünyada olup biten gelişmelerle ilgili bilgileri ulaştırmaktadır. Bu durum televizyondaki haber bültenlerini farklı bir konuma getirmektedir. Demokratik toplumların varlığını sağlıklı bir biçimde sürdürebilmesi için bireylerin bilgilendirilmesinin son derece önemli olduğu varsayımından hareketle, haberin bilgilendirici özelliği ön plana çıkmaktadır (Çaplı, 2002: 77).

Televizyon haberlerinin izleyicileri bütün gazete okuyucularından daha fazladır ve bu fark dünyanın her tarafında her geçen yıl daha da artmaktadır (Turam, 1996: 128). Televizyon haberi izleyicilerinin daha fazla olmasının nedenlerinden biri olaylarla ilgili görüntülerin verilmesidir. Ayrıca okuma yazma bilmeyen insanların da televizyon haberlerini tercih etmeleri kanalların izleyici sayısını arttırmaktadır.

Televizyon haberinin yapısal özellikleri şunlardır:

“ 1- Televizyon haberi her şeyden önce gazete haberine göre aynı olayı daha erken iletebilme yeteneğine sahiptir. Gazete dünün olaylarını, en iyi ihtimalle gece geç saatlerin olaylarını okuyucusuna ulaştırabilirken, televizyon, bugünün, akşamın, az öncenin hatta canlı yayınlarla o anın haberini izleyiciye aktarır.

2- Televizyon haberleri bir tür özet haberdir.

3- Televizyon haber bültenini izleyen kitlenin kimi haber bültenlerini izlememe şansı yoktur. Kanal değiştirmediği sürece o bültendeki bütün haberleri izlemek durumundadır. Gazete okuyucusu ise, kendisine sunulan yüzlerce haber arasından ilgisini çekenleri okur, diğerlerini okumayabilir.

4- Televizyon haberi kalıcı değildir. Eğer özel bir amaçla kaydedilmiyorsa izlendiği anda yok olur. Oysa gazete haberi televizyona göre daha kalıcıdır.

5- Televizyonun hedef kitlesi teorik olarak tüm toplumdur. Gazetenin ise belli bir hedef kitlesi vardır.

6- Televizyon haberi görüntüye dayandığından kimi önemli haberler görüntü bulunmadığı için kullanılmamakta, zaman zaman da sadece iyi görüntü olduğu için gerçekte haber değeri taşımayan olaylar geniş bir şekilde yer alabilmektedir” (Uğurlu ve Öztürk, 2006: 54-55).

Televizyon yaptığı canlı yayınlarla gündemde meydana gelen önemli bir gelişmeyi anında izleyicisine ulaştırma gibi büyük bir avantaja sahiptir. Nitekim televizyon kanalları yayınları içerisinde haber bültenlerine ve haber programlarına büyük önem göstermektedir. Haber bir televizyon kanalının prestij program türü olarak tanımlanmaktadır. Bu yaklaşıma uygun olarak televizyon kanalları haber programlarına

Referanslar

Benzer Belgeler

Sonuç olarak: ‹ki bölgeden 70 h›zda yap›lan atriyal pacing atriyal fibrilasyonu önlemede tek bölgeden yap›lan pacinge göre daha etkili bulunamam›flt›r.. Ay- r›ca

Okul yöneticilerinin işkoliklik ve narsistik düzeyleri yönetici olarak görev yaptıkları okul sayısı değişkenine göre anlamlı düzeyde farklılık

The main purpose of the study is to determine the attitudes of students who are preparing for the university exam towards mathematics and computer, and to ascertain the differences

Araştırma kapsamında yer alan öğretmenlerin büyük çoğunluğu ilköğretim beşinci sınıf sosyal bilgiler ders kitaplarında yazım ve noktalama hatalarının

Söylenenleri hülasa edersek şu neticeye varırız ki Nazilli ovasındaki bir kısım tarlalarda tuz çökelimine sebebiyet veren faktörlerin başında taban sularının

Madde: 5 — Gerek ilmin ve tekniğin ilerlemesinde, gerek birlikte yapılması icab eden işlerin ifasında yalnız şahsî gayretin kâfi olmadığını bildikleri için kendi

Sosyal medyada satın alma sonrası tüketici davranışları soruları ile bağımsız değişken yaş grupları arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığı ANOVA

A) hasn't spread/was invented B) isn't spreading/has been invented C) hadn't been spread/is invented D) doesn't spread/was being invented E) wasn't spread/had been invented. 79- I