• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2: SOĞUK SAVAŞ SONRASI RUSYA: YAYILMACI

2.3. Yeni Avrasyacılık

Yeni Avrasyacılık tanımını anlamak için öncelikle Avrasya kavramını tanımlamaktav

fayda vardır. “Avrasya kavramı, coğrafi anlamda Pasifik Okyanusu’ndan Atlantik Okyanusu’na kadar Avrupa ve Asya kıtalarının birleşmesini ifade ederken, dar anlamda Avrupa’nın doğu kısmı ile Asya’nın batı kısmını içine alan bölgedir” 180. Avrasya terimi ilk defa Aleksandr Von Humboldt tarafından, 1849’da, Kosmos eserinde gündeme getirilmiştir. Avrupa kelimesinden Avr sözcüğü ve Asya kelimesinin tamamı Asya’nın birleşmesiyle Avrasya kelimesini oluşmaktadır181. Bu terimle A. Humboldt Avrupa ile Asya’nın bileşimini işaret etmiştir. Rusça’ya ise V.N. Lamanski tarafından 1833–1914 tarihleri arasında kazandırıldığı söylenebilir182.

Avrasyacılık düşüncesiyle ilgili tek bir tanımlama üzerinde uzlaşı olmamasına rağmen genel anlamda bu 1920-1930 yıllarına rastlamaktadır. Bolşeviklerin yönetimi ele geçirmesiyle Rusya’da oluşan baskın atmosferden Avrupa’ya kaçan akademisyenler ve aydınlar bu görüşün savunucuları olmuştur. Bu Avrasyacılar, Rusya’nın yerinin Avrupa ile Asya arasında merkez olduğunu savunurlar183. Avrasyacılık düşüncesinin mimarlarının Nikolay S. Trubeskoy (1890-1938) ve Petr N. Savitskiy (1895-1968) olduğu bilinmektedir. Bu mimarların yanında G. V. Vernadskiy, G. V. Florovskiy, P.

178 Feridun Yıldız, “Avrasya Jeopolitiğine Rus-ABD Yaklaşımları”, 21.Yüzyıl Dergisi, Ocak-Şubat-Mart- 2007, s. 157-158.

179 Feridun Yıldız, a.g.m., s. 151.

180 Fatih Akgül, Rusya ve Türkiye’de Avrasyacılık, İQ Kültür Sanat Yayınları, İstanbul 2009, s. 6.

181 Osman Ağır ve Ömer Ağır, “Avrupa Birliği ve Avrasya Ekonomik Birliği Kuruluş Süreçlerinin

Karşılaştırılması”, Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi-2017,

http://dergipark.gov.tr/download/article-file/355950, 12.08.2018.

182 Aynur Mayomerova, “Avrasya İdeolojisi”, Avrasya, Cilt: 2, Sayı: 6, Yaz, 2006, s. 2

183 Fuad Hilalov, “Avrasyacılık ve Rusya”,

62

M. Bitsilin, A. V. Kartaşev ve N. N. Alekseyev gibi isimler yer almıştır. A. Dugin diğer Avrasyacıları şöyle sıralıyor: P. P. Suvçinskiy, P. S. Arapov, P. N. Malevskiy, V. N. İlin, N. P. Rklitskiy, B. P. Nikitin, A. Y. Bromberg, D. S. Mirskiy, M. V. Şahmatov ve İ. V. Stepanov.184

1993-1995 yıllarında, Rusya’da iç ve dış politikadaki Atlantikçi ekolün etkisinin azalması ile Yeni Avrasyacı yaklaşım Rus seçkinleri ve kamuoyu nezdinde kabul görmüştür. Yeni Avrasyacı yaklaşımın Rus dış politikasında önünü açmıştır. Rus dış politikasında uygulanmaya konulan Yeni Avrasyacılık yaklaşımı özellikle dönemin Rusya Dışişleri Bakanı ve Başbakanı Yevgeniy Primakov (1996–1999) ile ağırlık kazanmıştır185. Bu süre zarfında Yeni Avrasyacılık akımının üç önemli türünden bahsedilebilir. Bunlar:

Avrasya Harekâtı Modeli: Avrasya Harekâtı modelinin Aleksandr Dugin’in çalışmaları

ekseninde geliştiği söylenebilir. A. Dugin, 1980 yılının sonlarından itibaren Avrasyacılık düşüncesi üzerinden Rusya için yeni jeopolitik modeller oluşturmaya çalışmıştır. A. Dugin’nin en önemli çalışması Jeopolitiğin Temelleri: Rusya’nın

Jeopolitik Geleceği eserinde kendi Avrasyacı yaklaşımının temel tezlerini ortaya

koymuştur186. Buna göre Avrasyacılık, Rusya kendi varlığını oluşturan Moğol-Tatar-Türk-Slav kültürlerinin bir araya gelmesiyle oluşacaktır. Sovyetler Birliği sonrası Avrasyacılık düşüncesinin öncülüğünü A. Dugin'in yaptığı söylenebilir. A. Dugin’in, Klasik Avrasyacılardan farklı olarak, Avrasya’nın oluşmasında en önemli özelliğin Turan unsurlarına dahil edilmemesi ve bazen Berlin–Moskova–Tokyo üçgenini, zaman zaman ise İran ile ittifak düşüncesini ortaya koymasıdır. Bu Türkiye’nin NATO ve ABD ile yakın ilişkilerinden kaynaklanmaktadır187.

Sol Avrasyacı Model: Yeni Avrasyacılık’ın özelliklerinden biri, içinde sol kesimi de

barındırmasıdır. Rusya Komünist Partisi liderleri, uluslararası düzeni jeopolitik kuram ile analiz eden bir yaklaşım ortaya koymuşlardır. Yani sınıf çatışmasına dayalı

184 Aleksandr Dugin (a), “Yevraziyskiy Triumf”, http://arctogaia.com/public/txt-sav.htm, 12.04.2015.

185 Nazim Jafarov, Rusya’da Ulusal Güvenlik Anlayışının Dönüşümü (1991–2006), Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı, 2007, s. 113.

186 Nazim Jafarov, a.g.e., s. 119-120. Baknz: Aleksandr Dugin (b), “Osnovı geopolitiki. Geopolitiçeskoye

Buduşeye Rossii”, http://grachev62.narod.ru/dugin/chapt04.htm, 12.04.2016.

63

Marksist-Leninist yaklaşımın yerini jeopolitik yaklaşımlar almıştır. Örneğin, Komünist Partisi Başkanı Gennadiy Zyuganov, Rusya için çözüm ve stratejik öncelikler önerdiği çalışmasına “Coğrafyanın Zaferi: Rusya Jeopolitiğinin Temelleri” şeklinde isim vermiştir. Sol kesim içerisinde ağırlığı olan Komünist Partisi liderleri hem Batı karşıtı hem de Rusya’nın özgün kimliğini vurgularken Yeni Avrasyacılık’ı kendilerine daha yakın görüş bir olarak değerlendirmişlerdir188.

G. Zyuganov, öncelikle uluslararası sistemi genel değerlendirmiş ve uluslararası sistemin tek kutuplu, iki kutuplu ve çok kutuplu olabileceğini vurgulamıştır. Tek kutuplu sistemin Amerikan küresel egemenliği anlamına geldiğini ve Rusya’nın çıkarlarına tehlike oluşturduğunu ifade etmiştir. G. Zyuganov, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve NATO egemenliğine; Rusya ve Çin’in stratejik ortaklığının karşı koyabileceğini belirtmiştir. Bu modelin önemli unsurlarından biri Rusya’nın jeopolitik statüsünün tekrar onarılmasıdır. Burada amaç, iç uzlaşmanın sağlanması, Rusya-Ukrayna-Beyaz Rusya’nın birleşmesi ve eski SSCB ülkelerinin bir araya gelmesini sağlamaktır189.

Yeni Avrasyacılık, Y. Primakov doktrini olarak da bilinmektedir. Bu çerçevede 1993

yılında yayınlanan dış politika doktrininde yakın çevreye öncelik verilmesi ve ABD hegemonyasından rahatsız olunduğu ifade edilmiştir. Rusya’nın ulusal güvenliğinin ve dış politikasının belirlenmesinde Y. Primakov’un görüşlerinin belirleyici olmasından dolayı, Y. Primakov doktrini, kontseptsiya olarak anılmıştır190. Bu Yeni Avrasyacılık akımına dahil olan modellerin ortak yönleri ise şöyle sıralanabilir: Birincisi; bu üç model de Yeni Avrasyacı geleneğe sadık kalarak, Rusya’nın özgün ağırlıklı kimlik olduğunu ve önemli jeopolitik konuma sahip olduğunu kabul eder. İkincisi; ABD hegemonyasına karşıdır. Üçüncüsü; çok kutuplu bir uluslararası sistem modeli önerilir ve desteklenir. Dördüncüsü; Rusya’nın yakın çevreye öncelik vermesi gereken alanlar içerisinde yer almasıdır191.

188 Nazim Jafarov, a.g.e., s. 122-123.

Baknz: Gnnadiy Zyuganov, “Geografiya Pobedı: Osnovı Rossiyskoy Geopolitiki”, Москва, 1997.

189 Nazim Jafarov, a.g.e., s. 122-124.

190 Nazim Jafarov, a.g.e., s. 125.

64

Yeni Avrasyacıların içinde Rus Ortodoks kilisesi, milliyetçi kesim, Stalinci kesim, devlet başkanı eski yardımcılarından A. Rutskoi, parlamento eski sözcüsü R. Khasbulatov, Liberal Demokrat Parti Başkanı V. Jirinovskiy, S. Stankeviç, A. Kortunov, Rusya Yüksek Sovyeti eski başkanı Y. Ambartsumov gibi alt gruplar bulunmaktadır. Akademik çalışmaları ile öne çıkan isimler ise; A. Dugin, A. Panarin, B. Erasov, E. Bagramov, M. Titarenko ve R. Vakhitov’dur192.

Klasik ve Yeni Avrasyacı teorileri birbirinden ayıran temel fark, Batı’nın tanımlanması noktasında olmuştur. Klasik Avrasyacı düşüncesi, Batı’yı dönemin şartları ve ABD faktörünün henüz etkin olmaması sebebiyle, dönemin güçlü devletlerini barındıran Avrupa kıtası olarak tasvir etmiştir. Fakat Soğuk Savaş sonrası Yeni Avrasyacılar için Batı tasviri kara Avrupa’sı değil; aksine Doğu Avrupa’yı da içine alacak şekilde ortaya konulmuş ve ABD öteki olarak ileri sürülmüştür193. Washington’a yakın Z. Brzezinski’nin tanımladığı Avrasya ise, Lizbon’dan Vladivastok’a uzanan Avrasya satranç tahtası oyununun çerçevesini oluşturmaktadır194.

Klasik Avrasyacılar Rus milliyetçi değerlerine bağlı söylemler geliştirmiştir ve kullanmıştır. A. Dugin, 1945 ve1991’den sonra dünyada meydana gelen değişimleri de yansıtmak için Yeni Avrasyacılık’ta Batı karşıtlığının ABD’ye kaydığını belirtmiştir. A. Dugin, tarih boyunca kara ve deniz güçleri arasında çatışmanın olduğunu ve günümüzdeki Avrasya bölgesi ile ABD arasındaki uzaklaşmaya değinmiştir. Örneğin, günümüzde ABD’nin dünya hâkimiyeti kurma çabalarına karşı dünyanın Rusya’nın önderlik ettiği jeopolitik güç olarak Avrasyacılık şemsiyesi altında birleşerek direnmesi gerektiği savunmuştur195.

Klasik Avrasyacılık ve Yeni Avrasyacılık’ın devlet yapısının jeopolitik olarak ayrılması ve siyasal olarak çökmesi neticesinde ortaya çıkan reaksiyonlar olduğu söylenebilir. Yeni Avrasyacılık’ın temsilcisi A. Dugin, Avrasya kavramı tanımını önceleri Rus

192 Sait Sönmez, “Yeni Batıcılık ve Yeni Avrasyacılık Akımları Bağlamında Yeltsin Yönetimi’nin

Doğu Batı Politikaları’nın Analizi”, Akademik Bakış, Cilt 3 Sayı 6 Yaz, 2010, s, 78.

193 Yasin Öztürk, “Avrasya Birliği Projesi ve Türk Dış Politikasına Yansımaları”, Çankırı Karatekin Üniversitesi Uluslararası Avrasya Strateji Dergisi 2, 2013, s. 227-228.

194 Mehmet Perinçek, Avrasyacılık, Küre Yayınevi İstanbul 2004, s. 25.

195 Mark Bassın, “Eurasianism “Classical” and “Neo”: The Lines of Continuity”, çeviren: Özgür Tüfekçi, ‘Klasik’ ve ‘Yeni’ Avrasyacılık: Geçmişten Gelen Devamlılık, Bilge Strateji, Cilt 2, Sayı 4, Bahar 2011, s. 127-128.

65

imparatorluğunun mirası olarak kabul ederken; daha sonra SSCB sistemini temsil eden medeniyet olarak kabul etmiştir. Bunun yanında Anlatizm’e karşı savaşmak isteyenleri desteklemeyi en önemli görev olarak kabul etmektedir. A. Dugin, SSCB sonrası bu bölgede, tekrardan bir siyasal birlik kurulmasını desteklemiştir. Bu durumda A. Dugin’in hem BDT hem de Avrasya Birliği’nin olumlu sonuçlar doğuracağından umutlu olduğunu söyleyebiliriz196.

Klasik Avrasyacılar Büyük Rusya ve SSCB coğrafyasında Sovyet sisteminin kurulmasından yanadır. Yeni Avrasyacılar ise Slav ve Türk toplulukların içinde olduğu bir Avrasya Birliği hedeflemektedir. Avrasyacılığın önemli hedeflerinden biri ABD hegemonyasını zayıflatarak Rusya’nın süper güç haline gelmesini sağlamaktır197.

Tarihçi Halil İnalcık;

"Putin'in tekrar bir Çarlık imparatorluğu kurma teorisi var"..."Rus politikasının bugünkü temeli, Avrasyacılık'tır. Bunu 'Neo-Avrasyacılık' diye daha yumuşak hale getirmiştir. V. Putin'in bütün gayreti Avrasyacılık teorisiyle, Rusya hâkimiyetini yine bu bölgelerde ihya etmektir. Rus boyunduruğu altında bu milletleri toplamaktır. Putin'in bugün Kırım'a ordularını gönderme sebebi Çarlık Rusyası’sını ihya etmektir"

diyor198.

Bu konseptte, Rusya’nın dış politika öncelikleri bireyin, toplumun ve devletin çıkarlarının korunması, ülkenin egemenlik ve toprak bütünlüğünün korunması, Rusya’nın büyük güç ve etkili merkezi haline getirilmesi, bunun için politik, ekonomik entelektüel ve manevi potansiyele sahip olunması hedeflenmiştir. Yirmi birinci yüzyılın başında oluşan uluslararası konjonktüre göre Rusya’nın çevresinde meydana gelen gelişmelerin yeniden okunması gerekmiştir. Rusya dış politika öncelikleri belirleyerek ve elinde bulundurduğu araçları kullanarak, bu politikanın hayata geçirilmesi gerekliliğine dikkat çekmiştir. Rusya’nın etki alanını genişleterek Rus dili ve kültürünü

196 Mark Bassın, a.g.m., 123-124.

197 Elnur İsmaıl, “Rusya’nın Avrasya Birliği Politikası”, T.C. Türk İş Birliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı, Avrasya Etüdleri 49/2016-1 (125-151), s. 131.

198 Halil İnalcık (a), “Halil İnalcık'tan "Kırım" açıklaması”,

66

tanıtmak ve yurt dışında yaşayan vatandaşların haklarını korumak da bu amaçlardandır199.