• Sonuç bulunamadı

4. BÖLÜMÜN GENEL DEĞERLENDİRMESİ

4.5. YENİ TÜRKİYE PARTİSİ

Yeni Türkiye Partisi (YTP), 13.02.1961 tarihinde Ekrem Alican başkanlığında Ankara’da kurulmuştur. Siyasi eğilimi “merkez sağ”61 olan YTP ile 1960 askeri müdahalesinin ardından Demokrat Parti’nin kapatılması üzerine doğan siyasi boşluğu doldurmak amaçlanmıştır. Parti, 1961 seçimlerinde % 13.7 oy oranı ve 65 milletvekili, 1965 seçimlerinde % 3.7 oy oranı ve 19 milletvekili, 1969 seçimlerinde %2.2 oy oranı ve 6 milletvekili ile TBMM’de temsil edilmiştir. Parti, bazı milletvekillerinin Adalet Partisi’ne ve o dönemde yeni kurulan Milli Nizam Partisi’ne katılmasından sonra siyasal hayatta varlık gösterememiş ve 1973 tarihinde yapılan genel seçimlere girmeden önce 19.03.1973 tarihinde kendini feshederek siyasal yaşamdan çekilmiştir.

60 Türkiye İşçi Partisi Proğramı, Ersa Matbaacılık, İstanbul, 1964, s. 80-82.

61 Kaynar, s. 131.

108

YTP, 1967 tarihli programının ilk maddesinde kişi hak ve hürriyetlerine yer vermektedir: “Vatandaşların serbest düşünce ve hareketlerine imkan veren demokratik hayat tarzın, insanlık şerefini koruyan ve vatandaşın refah ve saadetini en başarılı bir şekilde tahakkuk ettiren bir düzen olarak kabul ediyoruz. Medenî bir millet vasfına lâyık olmanın, ancak hür bir cemiyet içinde yaşama ile mümkün olduğuna kani bulunuyoruz.

İnsan şahsiyeti ve fert hürriyetinin kutsallığına inanıyor ve insanı bir âlet ve vasıta olarak gören totaliterler siyasî felsefeyi reddediyoruz. Hür cemiyet düzeninin ayrılmaz unsurları olarak, yaşama ve çalışma hürriyeti, ırk, cinsiyet, kültür ve sınıf farkları tanımıyan siyasî ve içtimai eşitliği, ferdlerin düşünme, söz, yazma, toplanma ve seyahat etme hürriyetlerini, eşit eğitim imkânları ve sosyal güvenlik haklarını garanti eden bir Anayasa düzenini, demokratik hayatın temel taşlarından sayarız.”62

Partinin laiklik ilkesi ile ilgili görüşlerine, Programın “Temel Görüş ve Ana Hedeflerimiz” başlığı altında yer verilmektedir: “Cumhuriyetimizin lâiklik prensibine dayanmasını, temelini ilim ve serbest düşünceden alan, millî iradenin tecellisinde her türlü maddî ve manevî baskıyı reddeden, ancak tartışma ve ikna yolu ile millî hedeflerine erişilebileceğine inanan batılı ve demokratik bir hayat tarzının tabiî neticesi sayarız. Partimizin bilim metodunu, serbest araştırma ve tartışmayı, millet olarak yolumuzu bulma ve aydınlatmada en önemli vasıta sayması, devrimlerimizin his ve inançdan çok, akıl, batının bilim ve düşünce sistemine yönelme prensibinin tabiî bir neticesidir. Bu hayat tarzını devrimci bir zihniyetle milletimizin bir buçuk asırdır benimsemeye çalıştığına inanarak, içtimaî, iktisadî, siyasî ve kültürel alanda süratli değişmelerin, ancak tereddüt etmeden bütün gücümüzle modernleşme ve batı uygarlığına ulaşma çabası ile başarılabileceğine kaniiz. Modernleşme ve batılaşmanın, yalnız şekil bakımından değil, ruh ve muhteva bakımından da temelli değişmelerle mümkün olacağına inanıyoruz. Milletimizi batı uygarlığına yetişme çabasında alıkoyacak, gerici, mütereddit ve köstekleyici tesirlerden uzak tutmak, önemli hedeflerimizdendir.”63 Partinin din-devlet ilişkileri ile ilgili görüşleri ise, “Din İşleri”

başlığı altında ayrıca değerlendirilmektedir. “Partimiz dinin, toplumun ahlâkî ve manevî seviyesini yükselten bir ulvî müessese olduğuna inanarak, vatandaşın din ve vicdan

62 Yeni Türkiye Partisi Tüzüğü ve Proğramı, 1967, s. 37.

63 Yeni Türkiye Partisi Tüzüğü ve Proğramı, s. 39.

109

hürriyetini en tabiî insan haklarından saymaktadır. Dinin siyasî mülâhazaların üstünde tutulmasını, her çeşit istismarın önlenmesini temel bir prensip olarak kabul etmekteyiz.

Lâikliği din işlerinin devlet işlerinden ayrılması mânasında anlamaktayız. Bununla beraber, din işlerinin ve hassaten din eğitiminin ehliyetli heyetler tarafından hazırlanacak bir program dahilinde yürütülmesinin zaruretine inanmaktayız. Dinî terbiye ve telkinatın bilgisiz kimseler elinde kalmasının dinin kudsiyetine ve ulvîliğine zararlı olacağı kanaatındayız. Her bakımdan ehil, ilmî ve ahlâkî vasıflı seçkin din adamlarının yetiştirilmesi, terfihlerinin sağlanması esas meselelerimiz arasında yer almaktadır. Mabetlerin, Millet hayatında taşıdıkları kutsiyetle mütenasip şekilde, muhafaza, idame ve imarlarını devletin başlıca vazifelerinden sayarız.”64

Parti programında öncelikli olarak, demokratik yönetim anlayışı ve kişi hak ve hürriyetlerine olan öncelik vurgulanmaktadır. Bu bağlamda laiklik ilkesi, milli iradenin tabi bir sonucu ve vazgeçilmez bir unsuru olarak değerlendirilmektedir. Modernleşme ve batılılaşmanın, sadece teknik anlamda değil, ruh ve içerik olarak sağlanmasının, laiklik ilkesi sayesinde gerçekleşebileceği ifade edilmektedir. Programda, “din”, ahlaki ve manevi açıdan toplumu yükselten bir müesese olarak değerlendirilmektedir. Bu açıdan din ve vicdan hürriyetinin tanınması gerektiği, ancak dini hizmetlerin, ehliyetli kişiler tarafından yürütülmesinin şart olduğu belirtilmektedir.

4.6. MİLLET PARTİSİ

Millet Partisi (MP), Cumhuriyetçi Köylü Millet Patisi’nden ayrılan bir grup milletvekili ile H. Osman Bölükbaşı başkanlığında 20.07.1948 tarihinde kurulan Millet Partisi’nin devamı olarak 13.06.1962 tarihinde tekrar kurulmuştur. 1965 seçimlerinde

% 6.3 oy oranı ve 31 milletvekili, 1969 seçimlerinde % 3.2 oy oranı ve 6 milletvekili ile TBMM’de temsil edilmiştir. 1973 seçimlerinde % 0.6 oy oranı sonucu TBMM’de temsil hakkı kazanamamıştır.65 MP, 1980 askeri rejimini ardından 10.10.1981 Tarih ve 2533 Sayılı Kanun ile 16.10.1981 tarihinde kapatılmıştır.

64 Yeni Türkiye Partisi Tüzüğü ve Programı, s. 54-55.

65 Milletvekili Genel Seçimleri (1923-2007), s. 28.

110

Partinin 1967 tarihli66 programındaki laiklik ilkesi ile ilgili görüşleri, 20.07.1948 tarihinde kurulan Millet Partisi programındaki görüşleri ile benzerdir. Hatta MP programındaki ifadeler kısaltılarak alınmıştır denilebilir. Programda din-devlet ilişkileri ile ilgili “Ana Prensipler” başlığı altında görüş bildirilmektedir. “Parti, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı olmasını kabul eder, herkesin vicdan ve itikat hürriyetini, dilediği dilde ve dilediği şekilde ibadet hakkını mukaddes tanır. Din ve vicdan hürriyetlerini diğer hak ve hürriyetler gibi korur. Ve kifayetli din adamlarının yetiştirilmesini ve bunların yeter derecede geçim imkanlarına kavuşturulmasını zarurî görür.”67

Parti programındaki, din-devlet ilişkileri ve laiklik ilkesi ile ilgili açıklanan görüşler, devamı olduğu, Millet Partisi’nin 1948 tarihli programı ile paraleldir. Buna göre parti, din ve devlet işlerinin ayrılmasını kabul etmektedir. Aynı zamanda parti, din, vicdan ve ibadet özgürlüğünün tanınması gerektiğini belirtmektedir.

4.7. GÜVEN PARTİSİ (MİLLİ GÜVEN PARTİSİ/CUMHURİYETÇİ