• Sonuç bulunamadı

KURAMSAL GÖRÜŞLER VE ĐLGĐLĐ ARAŞTIRMALAR

22. Ergenlik çatışmaları (Yıldırım, 2005).

2.3. Yaratıcı Drama Konusu Đle Đlgili Kuramsal Bilgiler Ve Araştırmalar Bu bölümde yaratıcı dramanın tanımı, özellikleri, yararları, boyutları,

2.3.1. Yaratıcı Dramanın Tanımı ve Özellikler

Drama birçok alanda kullanılabilen bir yöntemdir. Türkçe, tarih, coğrafya, matematik, psikoloji gibi temel derslerden ekonomi, politika, endüstri, insan ilişkileri gibi alanlarda drama çalışmalarına rastlanmaktadır. Drama sanat eğitimi, öğretmen eğitimi, drama öğretmeninin eğitimi, polis eğitimi, asker eğitimi, ahçı eğitimi gibi alanlarda ve ayrıca problem çözme yöntemlerinin eğitiminde de kullanılmaktadır (Levent, 1999: Fulford, Hutchings, Shmitz, 2001).

Yunanistan’da bulunan “Drama” şehrinin adının nereden geldiği, Drama sözcüğünün kökenine ilişkin ipuçlarını da içermektedir. Buna göre “Dra-ma” (Trakya kökeniyle), bir tepe ve bol su yanındaki yer anlamına gelmektedir. Arkeolojik kalıntılar drama şehrinin bulunduğu bölgede, büyük olasılıkla bol su akışına bağlı olarak adlandırılmış “DYRAMA” ya da “YDRAMA” antik kenti olduğunu göstermiştir (Domi Ansiklopedisi: Aktaran: Adıgüzel, Üstündağ, Öztürk, 2007).

“Drama” kavramının tam bir Türkçe karşılığı bulunmamaktadır. Sözcük olarak Yunanca “dran” dan türetilmiştir. Dran, “itmek, çekmek, yapmak, etmek, eylemek” anlamını taşımaktadır (Lehmann, 1986: Aktaran: San, 1990). Drama ise, eylem anlamını taşıyan, Yunanca’daki “dromenon” kelimesinin, “seyirlik olarak benzetme”

biçimindeki anlamı ile kullanılmaktadır (And, 1974: Aktaran: Adıgüzel ve diğ., 2007). Özellikle tiyatro bilimi çerçevesi içinde drama kavramı, “özetlenmiş, soyutlanmış eylem durumları” anlamına gelmektedir. Türkçe’de kullanılan “dram” kavramı ise, Fransızca’daki sonu “e” ile biten “drame” sözcüğünden gelir; o dilde burjuva tiyatrosu anlamına gelmesine rağmen, Türkçe’de ve özellikle halk dilinde acıklı oyun anlamında kullanılmaktadır (San, 1990).

Drama etkinliklerindeki amaç ne tiyatro yapmak ne de oyunculuktur. Drama tiyatro formlarını kullanır. Bir tiyatro ürününü sahneye koyma süreçlerinde yaşandığı gibi drama çalışmalarında da katılımcılar belli bir atmosferi oyun oynamada duyulan hazzı paylaşırlar. Drama yazılı bir metne dayanmaz, sahneye konmaz. Drama sürecindeki drama lideri tiyatrodaki yönetmene benzer. Drama katılımcılarında ön koşul olarak grup çalışmasına katılabilmelerini; kendilerini rahat ve güvenli hissetmelerini, yeni ve değişik şeyler keşfetmeye hazırlıklı olmalarını ister (San, 1996).

Alan yazında yaratıcı drama, eğitimde drama, canlandırmacı oyun, tiyatro ve oyun eğitilen bilim alanı olarak tanımlanan drama; eğitim, sanat ve kültür, gibi temel disiplinlere dayalı bir alandır. Drama; hem sanat eğitim bilimi, hem kültür bilimi hem de eğitim bilimlerinin arasında sayılabilir. Günümüzde, eğitimde ve sosyal bilimlerde disiplinler arası çalışmaya eğilim artmaktadır. Drama hem pek çok bilim dalına kaynaklık edebilmekte hem de onlardan kaynağını alabilecek kadar genişletilebilmektedir (Çakır, Okvuran, Adıgüzel, 2004:3).

Drama oyunun gücünü eğitimde kullanan bir alandır. Dramanın oyunsu özelliği, yaratıcı edimlere ve yaratıcılık süreçlerine uygunluğu dikkati çekmektedir. Bu özelliklerinden dolayı da dramanın eğitimde kullanılması söz konusudur (San, 1995).

Drama çalışmaları, katılımcılarına çeşitli sosyal rolleri ve sosyal problemleri inceleme fırsatı verir. Farklı sosyal problemlerin canlandırılması ile bireylerin, toplumu ve toplumdaki ilişkileri daha iyi anlamalarını sağlar. Bu etkileşimler sırasında problemlerin çözüm yolları irdelenirken, katılımcılar da problem çözmeye yönelik çalışmalardan deneyim kazanmış olurlar (Önder, 2002).

San ise yaratıcı dramayı; “doğaçlama, rol oynama vb. tiyatro ya da yaratıcı drama tekniklerinden yararlanılarak, bir grup çalışması içinde, bireylerin bir yaşantıyı, bir olayı, bir fikri, kimi zaman bir soyut kavramı ya da bir davranışı, eski bilişsel örüntülerin yeniden düzenlenmesi yoluyla, gözlem, deneyim, duygu ve yaşantıların gözden geçirildiği “oyunsu” süreçlerle anlamlandırılması, canlandırılması” şeklinde tanımlamaktadır (San, 2002: 81).

Yaratıcı drama etkinlikleri; yaşam durumlarını oyunda var olan “kurallar içindeki özgürlük” öğesini kullanarak yaratıcı süreçlere dönüştürmek yoluyla; katılımcılara kendini keşfetme, tanıma, başkalarını tanıma, kendini başkalarının yerine koyabilme fırsat ve olanaklarını verir. Bu nedenle drama bir disiplin, bir öğretim yöntemi ve bir sanat eğitimi alanıdır (Üstündağ, 2002).

Yaratıcı dramada konu-tema önemlidir. Herhangi bir olay, olgu, soyut-somut bir durum, bir gazete haberi, bir karikatür, edebiyatın tüm türleri, yarım bırakılmış herhangi bir edebi metin, bir yaşantı, anı, fotoğraf konu olabilir. Bir ders konusu yaratıcı dramada işlenecek konuyu rahatlıkla oluşturur. Yaratıcı drama bir grup etkinliğidir ve grup olmadan yapılamaz. Grup gönüllü olabileceği gibi dersi zorunlu olarak alan bir sınıf da olabilir. Dramanın çıkış noktası grubu oluşturan üyelerin tecrübeleri ve birikimleridir. Yaratıcı drama tiyatro tekniklerinden yararlanır. Bu tekniklerin en önemlileri doğaçlama ve rol oynamadır. Bu iki tekniğin kullanılma zorunluluğu vardır (Adıgüzel, 2006).

Drama önemli bir öğrenme yoludur. Bireysel ve toplumsal sorunların üzerinde düşünülmesine yardım eder. Olaylar ve durumlar arasında bağlantı kurulmasını sağlar. Dramada insanlar, bilgi ve yaşantılarından hareketle, hayal ettikleri bir dünyayı yaratırlar (O’Neill ve Lambert, 1989: Aktaran: Üstündağ, 1994). Yaratıcı drama çalışmaları, örgün eğitimin her basamağında, yaygın eğitimde, dersler içinde bir öğretim yöntemi olarak yaygınlık kazanmaktadır (Üstündağ, 2002).

Dramada temel amaçlar arasında katılımcının kendini diğer bireylerin yerine koyması, kendisini ve çevresini daha iyi bir şekilde tanıyabilmesi, anlayabilmesi yer almaktadır. Drama çalışmaları ile demokratik davranışlarda bulunan, konular

arasında bağlantı kurabilen, bağımsız düşünebilen, hoşgörülü, yaratıcı bireyler yetiştirmek amaçlanmaktadır (Güneysu, 1999; Öztürk, 1999; Sağlam, 1997).

Çağdaş eğitimin ve yaratıcı dramanın birçok hedefinin ortak olduğu belirtilmektedir. Bunlar içinde sosyal gelişme sağlama ve başkalarıyla işbirliği içinde çalışma yeteneğini geliştirme, gelişmiş iletişim becerilerine sahip olma, benliği tanıma ve başkalarının kültürel geçmişini ve değerlerini anlama ve takdir etme olduğu işaret edilmektedir (Mc Caslin, 2000: 6).

Öğrenme ve sosyalleşme sürecine etkisi dışında, drama kimine göre benlik saygısını geliştirir, kimine göre grup üyesi olmanın getirdiği gizil gücü vurgular, kimilerine göre de iletişim ve problem çözme yetilerini geliştirir (San, 2002).

Stabler (1978), çağdaş eğitim sistemi içinde dramanın hedeflerini şu şekilde sıralamaktadır (Aktaran: Ömeroğlu 1990: 44):

1. Eleştirel düşünme yeteneği kazandırma. 2. Yaratıcılık ve estetik gelişimi sağlama.

3. Sosyal gelişim ve birlikte çalışma yeteneği kazandırma.

4. Kendine güven duymak, teşvik ve karar verme becerilerinin kazandırılması. 5. Bireylerin hayal gücünü, hislerini ve düşüncelerini geliştirme.

6. Farklı olay ve durumlarla ilgili deneyim kazandırma. 7. Dil ve iletişim becerilerini geliştirme.

8. Moral ve manevi değerlerin gelişmesi ve çocukların ahlaki değerleri keşfetmelerine olanak sağlama.

Drama ortamında katılımcılar yaratarak, geliştirerek ve yansıtarak kendilerini, arkadaşlarını, ailelerini ve içinde yaşadıkları gerçek dünyaya ait birçok şeyin farkına varırlar. Çeşitli sosyal olayları inceleme fırsatı bularak, insanların farklı koşullarda ne şekilde davrandıkları ile ilgili düşünmeye başlarlar. Farklı görüşler ortaya koyarlar, diğer insanların görüşlerini tahlil edebilirler. Bu da katılımcıları düşünce ayrılığı, tartışma ve çözüme götürür (Fulford ve ark., 2001).

2.3.2. Yaratıcı Dramanın Yararları

Outline

Benzer Belgeler